Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Oenel Yayın Yönetmenı. Orhan Erinç
0 Genel Yayın Koordınatöru Hikmet
Çetinkaya • Yazıişlen Müdürü. İbrahim
Yıldız 0 Sorumlu Müdür: Fikret İlkiz
0 Haber Merkezi Müdürü: Hakan
Kara 0 Görsel Yönetmen: Fikret Eser
Istihbarat: Cengiz Yıldırım 0 Ekonoraı. Özlem
YQzak0Kültur: Handan Şenköken0Spor:
Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler. Sami
Karaören 0 Duzeltme: Abdullah Yazıcı 0
Fotograf trdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge:
Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen. Mehraet Faraç
Yayın Kurulu llhan Selçuk
(Başkan), Orhan Erinç, Oktay
Kurtböke. Hikmet Çetinkaya,
Şükran Soner, Ibrshim V. üdız,
Orhan Borcah, Mustafa Balbay,
Hakan Kara.
AnkaraTemsiîcisi: Mustafa Balbay Atatürk Bulvan
No: 125, Kat:4. Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7
hat), Faks: 4195027 • izmırTemsılcısrSerdarKızık,
H.ZiyaBlv. 1352 S.2 3Tel:4411220. Faks.4419117
0 AdanaTemsilcisi: Çetin V igenoğlu, tnönüCd 119
S NolKat 1. Tel: 363 12 11, Faks 363 12 15
Müessese Müdüru Ostön Akmen •
Koordınatör Ahme) Konıban 9 Muha-
sebe Balent Vener • tdare Hüseyin
Gürer • Bilgı-tşlem. N*B tnal • Bılgı-
sayarSısttnı: Mütivet pkr0Sabş:
FazüetKuza
MEDYA C: • Yönetım Kurulu
Başkanı - Genel Mudur Gfllbin
Erduran • Koordınatör Reha
Işıtman # Genel MudürYardımcısı
SevdaÇoban Tel 514 07 53 -
513 95 80- 513846O«1. Faks. 5138463
Ylyımla>an v« Basan: Yenı Gün Haber Ajansı, Basm ve Yaymcüık A Ş
Türkocağı Cad 39'41 Cagaloglu 34334 Isunbul. PK 246 - Sırkecı 34435 Istanbul
Tel (0/212) 512 05 05 (20 hat)
Faks (O'2!2)513 85 95 www.cumh urivet.com.tr 26 AĞUSTOS 1999 lmsak:4.43 Güneş:6.17 Öğle: 13.13 Ikındi: 16.55 Akşam: 19.55 Yatsı: 21.24
açıklanıyor
• Haber Merkezi-ÖSS
sonuçlanna göre yûksek
öğretim kururnlanna
merkezi sistemle
yerleştirilen adaylann
ÖSYM numaralan Tûrkiye
Gazeteciler Cemiyeti'nin
(TGC) yann
yayımlayacağı Sınav-
Sonuç gazetesi ile
duyurulacak. Gazetede
aynca yüksek öğretim
programlanrun minimum
puanlan, üniversitelerin
kayıt yapılacak adresleri
ve kayıt tarihleri de yer
alacak. Açık Öğretim
kurumlanna yerleştirilecek
adaylann listesi de
TGC'nin cumartesi gûnü
yayımlayacağı Sınav-
Sonuç 2 gazetesi ile
açıklanacak.
Fethiye'de
yiıesel
• FETHİYE(AA)-
Muğla'nın Fethiye ilçesinde
15 gün önce de sele maruz
kalan Bekçiler, Çaltılar,
Kayabaşı ve Antalya'ya
bağlı Küçüklü köylerini
yine sel bastı. Alınan
bilgıye göre selin başlangıç
alanı Küçüklü köyünde
yamaçlardan gelen sıüann
görülmesi üzerine dere
boyunda bulunan köylerde
megafonla anons yapılarak
can ve hayvan kaybı
örüendi. Bekçiler Köyü
MuhUn Turan Karaca,
"Köprünün de biraz daha
genişletilmesini isriyoruz.
Bunlar yapıldığı takdirde
bu felaketten kurtulacağız.
Ovanm yansı su altında.
Zaranmız çok büyük, ama
şükür can kaybımız yok"
dedi.
Tez teslim
siipesi uzatıldı
• KOCAELİ(AA)-
Gebze Yüksek Teknoloji
Ensritüsü'nde (GYTE)
lisansüstü öğrencilerinin
tez teslim süresi 15 gün
uzatıldı. GYTE'den
yapılan yazılı açıklamada,
Senato'nun aldığı karar
uyannca, tez teslim
aşamasına gelmiş
öğrencilerin mağduriyetini
önlemek amacıyla 27
Ağustos Cuma günü sona
eren tez teslim süresi 15
gün uzatıldı. Enstitü'de,
15-16-17 Eylül
tarihlennde yapılacağı
açıklanan lisansüstü
öğrenci kabul sınavlannın
ise ertelenmediği bildirildi.
Domates
Festlvali
• Haber Merkezi -
lspanya"nın normal
zamanlarda sessiz
kentlerinden biri olan
Bunol, on binlerce kişinin
katılımıyla geleneksel
'Domates Festivali'ne ev
sahipliği yapıyor. 125 ton
domatesin kullanıldığı
festivalde Ispanyollann
yanı sıra turistler de
kendilerini, su halıne
gelmiş domateslerin içine
bırakarak eğlenmeye
çahşıyor.
İzmir Fuarı'na
buruk açıltş
• tZMİR (Cumhuriyet
Ege Biirosu) - Uluslararası
Izmir Fuan bugün 68. kez
kapılannı ziyaretçilerine
buruk bir havada açıyor.
Uluslararası bölümü 3
Eylül, ulusal bölümü de 10
Eylül "de sona erecek
fuann, yaşanan deprem
felaketi nedeniyle
eğlenceye yönelik tüm
etkinlikleri iptal edilirken
îzmir Büyükşehir
Belediyesi de fuar içindeki
bir pavyonu
depremzedelere yardım
etmek isteyenler için
ayırdı.
Yavaş yavaş günlük doğal aktivitelerine dönebilmeleri için şefkate, ilgiye, sevgiye gereksinimleri var
Çocuklar korkuyla büyümeshı• Depremi yaşayan
çocuklara "Artık
tehlike bitti. Yaşıyoruz
ve her gün her şey
biraz daha iyi olacak.
Seni bırakmayacağız"
mesajlannı defalarca
tekrarlayın.
FİGENATALAY
Bir haftadır ağlıyoruz,
ama en çok çocuklara. Ölen
çocuklara, günler sonra en-
kaz altından sağ çıkanlan
çocuklara. annesini, baba-
sını yitirmiş çocuklara, kor-
ku dolu bakışlarla enkazlar
arasında başıboş dolaşan
çocuklara ağlıyoruz. Depre-
mi yaşayan çocuklar da te-
levizyondan izleyenler de
korku içinde. Bu çocukla-
nn yavaş yavaş günlük do-
ğal aktivitelerine dönebil-
meleri için yoğun temasa,
şefkate, ilgiye. sevgiye ge-
reksinimleri var.
Mavi Pedagojik ve Psiko-
lojik Danışmanlık Merkezi
uzmanlanndan pedagog
Belgin Temur Topaloğlu
depremi yaşayan çocuklann
yaşlanna göre etkilenme bi-
çimlerinin de değişik oldu-
ğuna dikkat çekti. Topaloğ-
lu'na göre bu çocuklara şöy-
le davranılması gerekiyor.
0-2 yas arası
Bu yaşlardaki bebekle-
rin temel ihtiyaçlannın (il-
gi, temas, sevgi. beslenme.
temizlik) zamanında ve ye-
terince karşılanması ve kar-
şılanma şekli, güven gelişi-
minde belirleyici oluyor. Bu
Deprem felaketinden etkilenen tüm yaşrtlan gibi Seda'ıun da şimdi her zamankinden çok sevgiye gereksinimi var. (Fotograf: KAAN S AĞANAK)
nedenle bu yaşlarda çocuklan olan ve depre-
mi yaşayan anne- babalar, öncelikle bebekle-
rinin temel ihtiyaçlannı karşılamaya özen gös-
termeliler. Böyle bir durumdabebeğin daha yo-
ğun temasa, şefkate ve ilgiye ihtiyaç duyduğu
unutulmamalıdır.
2-4 yaş arası
Bu yaşlardaki çocuklar felaketten tıpkı ye-
ü'şkinlere benzer duygularla etkileniyor. Her şe-
yini kaybetmiş olma, bir yere ait olma duygu-
İannın zedelenmesi, ciddi kayıp duygulan ya-
şama, tehdit altında olma duygulan yaşama-
lan çok doğal. Kendi yaşadığrmız tüm benzer
duygulann, korku ve kaygılann da anlatılma-
sı, "Ben de tıpkı senin gibi hissediyorum" me-
sajlannın verilmesi önemli. Bu yaş çocuklan
yaşanan olumsuzluklar karşısında 'benim yü-
zümdenoldu' suçluluğuyaşayabilirler. Bunun
böyle olmadığım, doğal bir felaket olduğunu
ve kimsenın buna etki edemeyeceğini. onun var-
lığının bizim için ne kadar değerlı olduğunu vur-
gulamak zorundayız. Okul öncesi yaşlardaki
tüm çocuklann mümkünse felaket alanlanndan.
acının yoğun yaşandığı ortamlardan daha nor-
mal ortamlara geçirilmelerinde yarar var. An-
cak mümkünse çocuğun anne ile birlikte bu-
lunmasına da dikkat edilmeli. Çünkü annesi ha-
yattaysa anneden aynlmak böyle bir durumda
daha ciddı sıkıntılara yol açabilir.
Okul çağındaki çocuklar
Okul yaşlanndakı çocuklann yaşanan bu sı-
kıntılarda yara sarma işlerine katılmalan sağ-
lanabilir. Bu onlann kontrol duygusu kazan-
malanna, problem çözme becerisi geliştirme-
lerine de olumlu etki edecektir.
Ölüm ve ağıryaralanma görüntülerini çocuk-
lann hiçbir şekilde izlememelerinin sağlan-
ması gerekir. Yine bu yaş çocuklannda çare-
sizlik duygulan tıpkı yetişkinlerdeki gibi ya-
şandığından. durumla ilgili belirsizliğe izin
vermemek önemli. Bundan sonra neler olabi-
leceği, hayat akışlannın nasıl olacagı. gelece-
ğe ait umutlann neler olduğu anlatılmalı, ha-
yatta olmalannın anlamı vurgulanmalıdır.
öliimü yaşayan çocuklar
Eğer 0-3 yaş arasında olan, ailesinde bir ka-
yıp ya da kayıplar yaşamış bir çocukla ilgile-
niyorsanız mutlaka bu çocuğun sürekli yanın-
da olun, beden temasma çok önem verin ve tüm
temel ihtiyaçlannın zamanında ve şefkatle kar-
şılanmasına özen gösterin. Küçük çocuklarda
olduğu gibi büyük çocuklann da temel ihtiyaç-
lan aksatılmadan karşılanmalı, bol bol kuca-
ğa alınmalı ve ağlamasma engel olunmamalıdır.
Deprem bölgesi dışındakller
Belgin TemurTopaloğlu, felaketi, deprem böl-
gelerinde değil de ailesiyle birlikte başka böl-
gelerde yaşayan ya da sadece televizyon ve
basm yoluyla izleyen çocuklann da etkilen-
melerinin mümkün olduğunu söyledi. Çocuk-
lara ölüm ve acı görüntülerinin izlettirilmeme-
sini isteyen Topaloğlu "Deprem bölgesi dışın-
daki afleterin, çocuklannı mümkün olduğun-
ca normal sosyal yaşanünın içine sokmalan,
yaşamın kalındıgı yerden aynen devam ettiği,
aynı umutve beklentilerin sürdüğü mesajı ver-
meleri. çocuklann normal psikolojik durum-
lanna dönmelerini hızlandıracakür" dedi
Belgin Temur Topaloğlu, ilk günierdeki kor-
ku, telaş, kaygı. ürperti, uyaranlara ani tepki,
veya tepkisizlik, uykusuzluk, iştahsızlık, genel
mutsuzluk hali, çöküntü hali hâlâ aynı yoğun-
lukta sürüyorsa hatta bu belirtiler her geçen gün
artıyorsa bu çocuklann ciddi bir psikolojik
ve'veya psikiyatrik yardıma ihtiyaçlan olabi-
leceğini belirtti. Temur, Mavi Pedagojik ve Psi-
kolojik Danışmanlık Merkezi bünyesinde dep-
rem bölgesinde yaşayan, evi yıkılan. aile birey-
lerini kaybeden çocuklara, bu çocuklann
ailelenne veya yakınlanna ücretsiz psikolojik
hızmet verdiklerini sövledi.
500 çocuğa psikolojik tedavi
Deprem
çocuklanna
kucak açıldı
Yurt Haberlen Servisi -Deprem felaketinden
en çok etkilenen Yalova'da, kimsesiz çocukla-
n evlat edinmek amacıyla başvurular arnyor. Bur-
sa ve Yalova'da 424 aile evlatlık ve koruyucu
aile uygulaması için başvurdu. Bir UNICEF
ekibi, Bolu'nun Düzce ve Gölyaka ilçelerinde
deprem çocuklannın sorunlarını incelemeye
başladı. Fransa'dan lzmit'e gelen gönüllü bir ku-
rulus, 7-16 yaş arasındaki 500 çocuğa psikolo-
jik tedavi uygulayacak.
Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kuru-
mu (SHÇEK) Genel Müdürlüğü'nün, Yalova
Kriz Merkezi bünyesinde sahipsiz çocuklar ile
bakıma muhtaç yaşlılann belirlenmesi ve bun-
lann rehabilitasyonlanna ilişkin 4 gün önce
başlattığı çalışmalar sürüyor. Mahalle ve so-
kak aralannda dolaşarak kimsesiz kalan çocuk
ve yaşlılan belirlemeye çalışan SHÇEK yetki-
lilerine, şu ana kadar 99 ailenin evlat edinme,
25 kişinin de koruyucu aile istemiyle başvur-
duğu bildirildi. Bursa'da da deprem felakatin-
de yalnız kalan çocuklan evlat edinmek üzere
300"ün üzerinde ailenin başvurduğu öğrenildi.
Sosyal Hizmetler ll Müdürü Cemal Yağa ön-
celikle daha önceden kuruma başvııran ve ge-
rekli özellikleri taşıyan ve incelemeleri tamam-
lanan 30'u aşkın ailenin evlat edinmesinin sağ-
lanacağını kaydetti.
Bolu'nun Düzce ve Gölyaka ilçelerine giden
bir UNICEF ekibi, deprem çocuklannın sorun-
lannı incelemeye başladı. 7 kişiden oluşan UNİ-
CEF ekibi, Kosova'da savaştan sonra psikolo-
jik sorunlarla karşılaşan çocuklara uygulanan
stratejilerin benzerinin, depremden etkilenen
çocuklara da uygulanabileceğini söylediler.
Depremle birlikte ortaya çıkan Türkiye'nin sa-
yısız sorunlannın en büyüğünü deprem çocuk-
lannın oluşturduğunu belirten yerel yetkililer
ise"deprenı çocuklan başlanndan geçen felake-
ti unutmaya çahşıyor. Ancak bu büyük felake-
tin etkisini belki de bir ömür boyu üzeıierinde
taşıyacaklar" dedıler. Düzce ilçesinde bulunan
çadırkentte kalan 3 yaşındaki "nığçe Sağlam ve
ailesi. Kızılay'dan çadır temin edemedikleri için
kampta üstünü kapattıklan traktör römorkun-
da yatıp kalkıyor. 3 yaşındaki Tuğçe'nin anne-
si. kızının kanaryası Çapkın'ı depremden son-
ra bir an olsun yanmdan ayırmadığını ve "Biz
de uçabilseydik ne güzel oJurdu, değil mi anne-
dğün"' dediğini söyledi.
Kocaeli'ne gelen "Enfants Du Monde" adlı
gönüllü kuruluşun 3 temsilcisi de çocuklara
psikolojik destek vermek istediklerini söyledi-
ler. Yardım önerilen kabul edilen Fransız eki-
bi, uygunyeTbulunduğuanda, çahşmalarabaş-
layacaklannı bildirdi.
Prof. Dr. Aydın Dumanoğlu, depremde oğlunu kaybetti
'Deprem Türkiye'nin kaderi'
TRABZON (AA) - Deprem fekale-
tinde 17 yaşındaki oğlu Hakan ile ka-
yınvalidesi MüceUa Ergüney'i kaybe-
den deprem uzmanı Prof. Dr. Aydın
Dumanoğlu. 1895 yılından bu yana
Türkiye'de bu boyutta 50 tane büyük
deprem olduğuna ışaret ederek "Dep-
rem Türkiye'nin kaderidir. Ancak, her
defaanda bu kadar insanımızuı ölme-
si gerekmez" dedi.
Marmara'daki depremi ülkemizde-
ki orman yangınlanna benzeten KTÜ
tnşaat Fakültesi Öğretim Üyesi ve KTÜ
eski rektörü Prof. Dr. Dumanoğlu, "Bu
orman yanguunda benim bir fıdanım
gitn. ama giden binlerce fidan \ar. Han-
gjsine \anav un, bepsini yüreğimde his-
sediyorum'' dedi. Prof. Dr. Dumanoğ-
lu, 1895 'ten bu yana50,195l'den gü-
nümüze kadar da Türkiye'de 13 tane bu
boyutta deprem olduğunu vurgulaya-
rak u
Demek Id ortalama her iki ya da
üçytlda birdeprem oiuyor.Budeprem-
ler devam edecek. Çünkü Türkiye, ak-
tif olarak dün>ada oluşan 5 deprem ku-
şağmdan 2 tanesinin aktif sının üzerin-
dedir''dedı.
Türkiye'deki depremlerin yüzeysel.
Japonya'dakilerin ise derin depremler
olduğunu bildiren Dumanoğlu. "Dep-
remleraynı miktardaenerji çıkarsalar
da Japonya'da çok derinde olduğu için
yüzeye gelene kadar azalı>x>rlar. Türİd-
ye'de ise tamanıcn \üzevde kalıyor. V'ü-
ze\e \akın olduğu için de viizeysel dal-
galar >a>ı\or. Bunlar da binalan daha
çok tahrip eden dalgalardır" dedi.
Türkiye'de. bu depremden daha bü-
yük depremlerin olmastnm mümkün ol-
duğunu dıle getıren Dumanoğlu şöyle
devam etti: "Şu andald deprem, Ku-
zey Anadolu fay hattının İzmit'ten Ya-
kna'ya doğru uzanan yolu üzerinde ol-
du. Bu bölge kınldı. Bu depremin, İs-
tanbulüzerinden Saroz Körfezi'ne doğ-
ru giden hat üzerindeolması halindeölü
miktan bundan birkaç kat daha fazla
olurdu. Aynca bu fay hattının GAP
Bölgesi'ne giden bölümü üzerinde böy-
le bir deprem olması halinde barajlar
büyük tehlike yaratabilir. Hem depre-
min hem de baraj sularuun yarataca-
ğı tehlike daha büyük zararlara neden
olabilir. Bu zarariar hem ülke içine hem
de ülke dışına uzanabilir. Türkiye, bü-
yük tazminaflara maruz kalabilir. Çün-
kü deprem bölgesi olan ülkemizde ya-
pümış 350 baraj var, yapılmakta olan
vevapılacakiarla birlikte bu sayı 750'ye
ulaşacak. Bunlara da büyük özen gös-
terünıesi gerekiyor."
Depremin Türkiye'nin kaderi oldu-
ğunu, ancak her defasında bu kadar in-
san ölmesının gerekmediğini vurgula-
yan Prof. Dr. Dumanoğlu şunları kay-
detti: "Bakın bu depremde ölü sayısı-
nın acüdanandan çok daha fazla, yani
40-50binoMuğundan bahsediliyor. An-
cakbinalannıifl yaparken dikkatetmiş
obak.bu depremi beDd de35 kişinin bur-
nunun kanamasryla atlatabüirdik. Uz-
man IdşUerin görüş v« düşüncelerinin
memlekct çapında yasal olarak ortaya
konulmasL bu afetlerde binlerce kişinin
ölümünü ortadan kaldırmamıza ne-
den olacakür. Bu bizim toplum huzu-
rumuz için gerekBdir."
Depremden korunmak için mutlaka
alınması gereken önlemler olduğuna
dıkkatı çeken Prof. Dr. Dumanoğlu.
"Depreme dayanıkb bina yapmak la-
zım" dedi. Depreme dayanıklı binalar
yapılırken bazı ilave düzenlemeler de
gerektiğini belirten Dumanoğlu, "me-
sela özel yeıierin yeıieşime açıhnama-
SL bina yapımına izin verilmemesi gi-
bi'' diye konuştu.
Prof. Pınar Erdem'in iddiası
'Basınç düşmesi
depremle bağlantıh'
e-posta : tan (a prizma. net tr
ERTUĞRUL MAVİOĞLU
Depremin yıkıcı
görüntüleri altında ne
yapacağını şaşıran
yurttaşlar her gün yeni bir
deprem söylentisi ile
uğraşıyor. Neredeyse
herkes depremin önceden
bilinmesini istiyor. Bilim
adamlan depremin önceden
tespit edilemeyeceğini
kesin bir dille açıklasalar
da, bu, bilimsel açıdan hiç
belirti olmadığı anlamına
da gelmiyor. Yani depremi
sadece fareler değil, bir
ölçüde insanlar da bazen
hissedebiliyor.
Marmara Bölgesi'ndeki
büyük depremi yaşayan
pek çok insan. "o gece"
havanın boğuculuğunu
sonradan anımsadı.
Yaşanan son depremin hava
durumundaki ani
değişikliklerle ilgisi üzerine
RASGELE / RAİFERTEM
Av açılışını yaptık. Av yaparak diyemeyece-
ğim.
Bir söyleşi toplantısında. Geçtiğimiz cumar-
tesi günü.
Balaban'da.
Yaşanan olaylar, olgular. llişkileri zorlaştırdı,
kopardı. Bekledik, bekledik. Gelen arayan ol-
madı. Saraçoğlu Tımur ile düştük yola. öğ-
leye doğaı. Vardık Balaban'a. Indik barakamı-
za. Osmaniyeli Kâmil, Ismail, Ismet, Hasan
ile arkadaşlan.
Balabanlı Mehmet. Yakınlan Ümit, Burhan.
Barakamızda.
Ateş yandı, sofra kuruldu. Bu gelen sesler,
tanıdık sesler.
Cevdet Hacaloğlu, Erol Ünel. Sevındik. Tü-
feksiz geldiler.
Çetin Yalçın eksik.
Çetin Yalçın olsa da adı soyadı. Deprem ola-
yına dayanma gücü yetmedi. Yaşadığı acılar,
yakınlan. Evde tutsak kıldı.
Biz neler yaptık. Olaylan, üzüntüleri baraka-
Av Açılışında Avcılar Depreme Tutuldular
mıza taşıdık. Konuşulanlar avdan çok:
Deprem oldu. Yarattığı üzüntüler. Onbinleri
geçen ölümler, yaralanmalar.
Av açılışlannda ölenlerimiz değil. Öldürdük-
lerimiz kunuşuldu. Av!...
Güçümüzün yetmediği bir doğa olayı. Dep-
rem. Ülkemizi sarstı. Insanlanmızı yarınlardan
umutsuz bıraktı.
Özellikle devlet yapısının yetersizliği. Siyasi
iktidariann toplum yaşamından uzaklığı.
Sanayinin, yatınmların insanları değil!
Yalnızca kâr, paradüşünülerekyapılmasının
sonucu.
Doğa olaylarında, toplumsal olaylarda yenik
düşüyoruz. Çok zaman da hayatımızla ödüyo-
ruz.
Bu deprem. Ülkemizde ilk deprem değil. Ka-
çıncısı? Ölüm sayısı. Bu depremden çok olan
depremler de var.
Erzincan depremi. İlk akla geleni.
Daha çok olacak. Deprem kuşağındayız. Bi-
liyoruz, yaşıyoruz.
Dersalmasını bilmiyoruz. Her depremde! Ye-
ni yapılan yüzlerce ev, apartman, fabrika yıkı-
lıyor. Attında kalıyoruz, ölüyoruz, yaralanıyo-
ruz.
Tarihimiz kadar uzun yapılar yıkılmıyor. Ya-
pılışı yaşamımızdan eski evler. Hepsi ayakta du-
ruyorlar.
Her olayda, olay anında üzülüyoruz, konu-
şuyoruz. Etkisi geçince unutuyoruz. Yaşama
önem vermiyoruz.
Depremler büyük olaylar. Binlerce insanımı-
zın yaşamını yok ediyorlar.
Yalnız depremler mi?
Daha başka olaylar da var. örneğin trafik ka-
zalan. Üstündedurmuyoruz. Heryıl bir deprem
sayısına yakın insanımızın canını alıyor. Kara-
yolu taşımacılığı diyoruz. Başka bir şey demi-
yoruz, yapmıyoruz.
Yaşam garantisi denizyollan, demiryollannıterk
ediyoruz. Yok ediyoruz. Teneke uygarlığının
tutsağı olduk kaldık. Yazık...
Av açılışında, av konuşamadık. Toplumsal
yaşamın olgularını, verilerini aradık. Önümüz-
deki seçimlerde. Siyasi iktidan almaya karar ver-
dik. 4 milyon teskereli avcı var. 4 milyon oy...
Gün sallandı. Akşam geçidi başladı. Kalkın
dostlar bir dolanalım. Bir iki fişek atalım. Bir-
kaç üveyik vururuz. Ava gittiğimizi bilsinler.
Kalktık dolandık. Tek tük de olsa üveyikler geç-
ti.
Tüfek atamadık. Elimiz gitmedi.
Güneş indi, gün bitti. Yann umutlanmızlado-
ğacak.
Yannlar bizim. Biz yaşayacağız. Gönlümüz-
ce mi? Tutsak mı?
Düşünceterimizte, eylemlerimizleyaratacağız.
Kendimizi!.
Rasgele...
bilimsel bir bulgu ortaya
atılmamakla birlikte
"deprem havasT denilen
olgunun, yüzyıllann
birikimi sonucu tanındığı
bilim insanian tarafından
kabul ediliyor. Jeoloji
alanında uluslararası
düzeyde tanman Prof. Dr.
Nuriye Pınar Erdem.
Mühendislik Jeolojisi adlı
kitabında, atmosfer
basıncındaki ani düşmenin
yer sarsmtısı ile bağlantısı
bulunduğuna dikkat
çekiyor. Erdem, 27 Aralık
1939'daki Erzincan
depremi öncesinde hava
basıncırun ani olarak
düştüğünü tezine örnek
olarak gösteriyor. Prof.
Erdem, Erzincan depremi
ile ilgili 1945 yılında
duyurulan saptamalann
yanı sıra, Marmara'da fay
hatlannda meydana gelen
hareketlerin büyük
çoğunluğunun atmosfer
basıncının ani düşüşü ile
meydana geldiğine dikkat
çekiyor. Erdem, depremin
diğer doğa olaylan ile
ilişkisini anlatırken, yer
kabuğundaki rutin
devingenlığin dışındaki
etkilere işaret ediyor.
Erdem şunlan kaydediyor
"Yerkabuğunda izostatik
dengenin bozulması
birtakun hareketlere sebep
olur. Sialin (yer kabuğunun
üst tabakası) sima (yer
kabuğunun orta tabakası)
ile olan denge dunımuna
izostazi denir. Bu denge,
yerin iç ku\>ederi olan
tektonik kuvverJerle
bozuMuğu gibi dağlann
aşınması ile bölgenin
hafıflemesi, kara med ve
cezirieri buzul örtülerinin
erinıesi ve barometre
basıncının ani olarak
düşmesi ile de bozulabilir."