24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 TEMMUZ 1999 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kaçak ara muhup • tstanbul Haber Servisi - Zeytinburnu Belediyesı tüm kaçak inşaatlan mühürlemeye başladı. Teknik Başkan Yardımcısı Zafer Alsaç yaptığı yazılı açıklamada, tüm kaçak ve ruhsatsız yapılann durdunılmaya başlandıgını, bundan sonra da kaçak yapılaşmaya asla izin vermeyeceklerini kaydederek gerekirse müteahhitler ve teknik uygulayıcılann cezalandınlacağını, aynca ruhsat alırru ile ilgıli engellemelerin de kaldınlacağını bildirdi. Mustafa Yücel anrttyor • İstanbul Haber Servisi - Eskı Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Genel Sekreteri Mustafa Yücel. ölümünün 16. yıldönümü nedeniyle bugün Edırnekapı Şehithği'ndeki kabri başında anılacak. TGC'den yapılan açıklamada, Yücel'in ölüm yıldönümü nedeniyle düzenlenecek anma töreni, saat 11.30'da gerçekleştirilecek. Mustafa Yücel, 1956 yılında getirildiğı Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreterliği görevini aralıksız 27 yıl sürdürmüştü. Lazerti sümet davası • tstanbul Haber Servisi - Lazerle sünnet sırasında 9 yaşındaki D.I'nın cinsel organını kaybetmesine neden olan operatör Dr. Faruk Kayıkçi hakkında açılan davanın duruşmasına Kartal 5. Asliye Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Mahkeme heyeti, magdur ailenin avukatmın D.I'nın Adli Tıp Kurumu'nda muayene istemini kabul ederek duruşmayı erteledi. knsan haktan semineri • tstanbul Haber Servisi - Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) ile Bırleşmiş Milletler lnsan Haklan Eğitiminin On Yılı Ulusal Komitesi'nin ortaklaşa düzenledikleri "lnsan Haklan' seminerinin altıncısı cumartesi günü Basın Müzesi'nde yapılacak. Toplantıya, Hacettepe Üniversitesi öğretim üyeleri Prof. DT lonna Kuçuradi ve Doç. Dr. Harun Tepe katılacak. Toplantı. iletişim fakültesi öğrencilerine açık olacak. Yeni patrik, I.Karekin I İstanbul Haber Servisi - Türkiye Ermenilen Patrikliği'nden yapılan yazılı açıklamada, geçen hafta ölen Ermeni Başepıskopos Neres Bozabalyan yerine, Ermenistan Patnği 1. Karekin'in seçildiği bildirildi. Seçim, Kudüs Ermeni Patriği 2. Torkom ile Türkiye Ermenilen Patriği 2. Mesrob'un eşbaşkanlığında toplanan "Episkoposlar Kurulu" tarafindan oyçokluğuyla gerçekleştirildi. Neres Bozabalyan, geçen yıllarda Türkiye Ermenilen Patrikliği seçiminde de aday olmuştu. Aç çalışıyorlar • İstanbul Haber Servisi - Birleşik Taşımacılık Çalışanlan Sendikası'na bağlı Devlet Hava Meydanlan Işletmecisi'nin (DHMt) 930 personelinden 870'i, kalitesiz yemek verilmesi nedeniyle 50 gündür aç çalışıyor. Sendikanın şube sekreteri Haydar Şahin yaptığı yazılı açıklamada, 6 yıldır yemeğın kalitesinin düşük olduğunu ve şu an 500 bin lira olan yemeğin ihale edilmesi gerektiğini belirtti. Saraylann dışında kentin tüm eski dokusu yıkılarak gökdelenlerle donatılıyor Pekm4 küresefleşiyor' • Ülkeyi "globalleşmeye açılarak" kalkındırmaya soyunan Çin yöneticileri ile milyarhk nüfiısun tüketim potansiyeline göz diken Batılı yatınmcılar el ele vermişler, dünya mirası Pekin'i bir Hong Kong'a ya da New York'a dönüştürmek üzere sayısız gökdeleni önlerine gelen her yere dikiyorlar. Üstelik eski İcent dokusunu yıkarak ve tarihsel peyzajı da yok ederek... OKTAYEKİNCt PEKİN - Yaklaşık 6000 katılımcının büyük çoğunluğu. Uluslararası Mimar- lar Birliği'nin (UIA) DÜnya Kongresi ve Genel Kurul ıçın 20-30 Haziran 1999 gün- lerinde bulunduklan Pekin'de tarih yeri- ne "globalleşmeyle'' karşılaşmanın şaş- kınlığı içındeler. Daha doğrusu, tek amacı dünyayı "tek pazar" yapmak olan "Yeni Dünya Düze- ni" (YDD) güçlerinin, "nrsaü yakaladık- lan anda" tarihi kentlerin özgün kimliği- ni ne denli hızla yok ettiklerini, Pekin gi- bi "anti-emperyalizmin kalesi" bilinen bir kültür başkentinde bile gözleriyle görme- nin "düş kınkkğuu" yaşıyorlar Ülkeyi global sermayenin "avncakkhya- tınmlanyla" kalkındırmaya niyetlenen Çin yöneticileri ile milyarlık nüfusun 'tü- ketimpazanna" göz diken Batılı dev spe- külatörler, aslında "dünya mirası" olarak korunması gereken bu tarihsel kenti bir Hong Kong ya da New York'a benzetmek üzere sanki tam bir "mutabakaf halin- deler... Bu kültür yoksunu uzlaşma Pekin'e öy- lesine gözü kara saldınyor ki önlerine ge- len her yere sayısız gökdeleni hızla inşa edip, ortaya çıkan "yeni" görüntüyü de "2000lerin çağdas süüeti" olarak "Çintie mimarüğın gelişmesi"(!) şeklinde fotoğraf ve maketlerle sergiliyorlar... "BeijingCity" Böylesi bir "modernleşmenin" kent planlamasındaki "altyapı düzenini" ise aynı gökdelenlere otomobilli ulaşımı ra- hatlatmaya hizmet eden kent içi geniş oto- yollar, köprülü kavşaklar ve yerleşmele- rin üzerinden uçarak geçen uzun viyadük- ler oluştunıyor. Eskiden kalma 40 km.lik metro sadece "bisikletii yoksuliara" terk edilirken, iki kenannda yine bisikletlüer içın aynlmış yan yollan bulunan geniş bulvarlar "iş veticaretmerkezJerinT bir- İSTANBUL PEKİIUE BENZEMESİN Boylesine "huzfinlfi" gözlemler içinde Pekin'deki UIA toplantıstnı bitirip yurtlanna dönmeye başlayan dünya mimarlan arasında yüzleri yine de gülebilen tek grup ise gaiiba bizdik. 7500 kişilik bir katılımın tahmin edildiği 2005 Dünya Mimarlık Kongresi ve UIA Genel Kurulu için önerdiğimiz ve savunduğumuz tstanbul'un, diğer adaylar olan Nagoya (Japonya) ve FToransa. (ttalya) ketıtlerinden daha çok oy alarak Pekin Genel Kurulu'nda seçilmiş olması, belki de "Pekin gibi ohnaması* yönündeki ortak dileğin uluslararası mimarlar topluluğunca da benimsenmesinin bir ürünüydü... Çünkü 2005 buluşması için ev sahibi kentin belirlendiği seçimden önce yaklaşık 100 ülkenin UIA Genel Kurulu delegasyonuna dagıttığımız "Anadohıttan Dünya Mimarianna Mektup" başlıkİ! çağnmızda özetle şunu vurgulyorduk: "GlobaBesme, tarihi kentlermkiınliktertaivok ediyor. Bu nedenfe 21. yizyi bir kültür dayanışması yüzyi obun ve bunun İstanbuTdabirlikte tartıy«hm._" Pekin'i gördükten sonra şunu gururla söyleyebiliriz ki tstanbul için asla "herfey bttmiş" değil, "arnk yitirdik'' demek ise hiç doğrudeğil. Eğer2005 yılma kadar büyük yanlışlar içinde olmazsak ve hiç değilse "bugünkü durumyla'" 7500 mimara ev sahipliği yapmasını sağlarsak, o yıl UIA'nın dünya kongresine katılanlar şimdi Pekin'deki gibi asık suratla ve gerilim içinde değil, coşkuyla ve umutla ülkelerine dönecekler. Zaten istanbul'u biraz da bu yöndeki mücadelemızı bildikleri ve izledikleri için Nagoya'ya ve Floransa'ya tercih ettiler... Gökdeienlerin son katlanna geleneksd Çin motifleri uygulanarak kentin eski kimUği korunmaya çahşıhyor. birine bağlıyor... Özetle denebilir ki Pekin, hem 1 Eldm 1999'da kutlanacak olan Çin Halk Cum- huriyeti'nin 50. kuruluş yıldönümünü, hem de 21. yüzyıh, müze olarak korunan saraylann, anıtlann, Mao'nun anıt meza- nnın ve ünlü "Tiananmen Meydanı"nın Önde imparatorun yazhk saraymın restore edilmiş çaûlan, karşıda ise tümüyle gökdeknİerden oluşan yeni Pekin silüetl. dışında kalan tüm kentsel yerleşme ve ge- lişme alanlannı yeni bir "BeijfagCity"'ye dönüştürmüş olarak karşılamaya hazırla- nıyor... Oysa ki Pekin'in Çince adı olan Be- ijıng. 14. yüzyılda Ming Hanedanı'nın bu kenti merkez yapmasıyla birlikte "kuze- yinbaşkenti"anlamına geldigi için konul- muştu. Şimdi ise «BdjingWtoridCenter","Clıi- na Tower", "Beijing Plaza" gibi adlarla sı- ralanmış dev binalann alt katlanndaki bü- yük mağazalar, sayılan 55' i bulduğu söy- lenen "McDonald's"lar ve eski Çin lo- kantalannın yerini alan diğer "fast-ibod" salonlanyla, "Ban'nın Doğu'daki YDD başkenti" ohnaya aday görünüyor. Bu hızlı kimlÜc değişimi sürecinde yük- sek binalann "son karJannda" uygulanan "geteneksel Çin mimarisi'' motifleri ve ta- rihi tapınaklardaki çatı ve saçak oyunla- nyla bezenerek göklere tırmanan beton ve cam kuleler ise "globalkşmeye yerd imaj" vermeye çalışan mimarlann ne den- li "küMrel bir gerilim" içinde olduklan- nı gösteriyor. 1990'daki "itiraflar" Pekin'deki bu gözlemlerimizin "öncüta- nıklan", 1990 yılında yine bir UIA etkin- liğı olarak bu kentte yapılan "Tarihi Kent- lerin Korunması veModernleştirflmesi'' ko- nulu uluslararası sempozyuma katılan mi- marlar olmuştu. Bu sempozyumda Türkiye'yi temsil eden mimar NadireGöktuğile mimar Me- teGöktuğ'un ülkeye döndükten sonra Mi- marlar Odası'na verdikleri rapor da şim- dibizim düştüğümüz şaşkmlığm 10 yü ön- ceki tartışmalannı içeriyor. Rapora göre dönemin Pekin Belediye Başkanı Zhang Baifa, eski kent dokusu- nu koruyup sıhhileştirmek ve geliştirmek yerine tümüyle yıkarak bir "otoyottar ve gökdeleıüer kenti" yaratmaya doğru giden yeni imar kararlanndan duyduğu kaygıyı sempozyumda şöyle belirtiyor: "Kenti- mizdetanhegereksinmenıizvar.\^rolnıak ya da otanamak sorun burada_" Yine Gökruğlar'ın aynı raporundaözet- lenen Pekin lmar Dairesi Başkanı ve Mi- İJİJIİJJÖ Pekin'in küMr kiınüğL arük sadece tu- rizm broşürierindeki tarihi bina fotoğ- raflannda var. 'Globalleşme kimKği' ise 'Business Beijing' adh derginin haziran 1999 sayısının kapağmda 'The Real Es- tate Revohıtion' olarak özetkrüyor. Yani Pekin'de 'gayriroenkul devrimi'. marlarOdası Başkanı liu Xiaoshi'nın UIA toplantısındaki "özetesliri" konuşması da şimdi çok daha önem taşıyor "Çok hata yaptık,onanunazzararlara neden olan yı- knnlaıia tarihiyitirdik—" diyen Liu Xiaos- hı. geçmişin "tüm izlerini silmek" adına Kültür Devrimi sürecinde izlenen yanlışı da açıkça itiraf ediyor "1960'tordald an- hmda, genişyoflar açmakuğruna Pekin'in surlaruu bûe yıkük—" Öyle görünüyor ki UIA'nın 1990 top- lantısında o yıla kadar yaptıklan yanlışı sorgulama erdemi içinde olan Çin yöne- ticileri, izleyen yıllarda ise aynı toplantı- dan yine hiç ders almadan "gktballeşıne sürecini" daha da hızlandırmışlar. O kadar ki kuşaktan kuşaga yüzlerce yıl- dır kentin sivil yerleşme mimarisini oluş- turan "avluhı evierde" yaşayan Pekinliler bile bu semtler de yıkıldığı için tahliye edi- lip kent dışındaki "yüksek btoklara" yer- leştiriliyorlar. Böylece eski Pekin "bütünüy- le" dev bir iş ve Fınans merkezi oluyor... KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş Karadeniz bölgesindeki gezisini sürdürüyor ^Gumhurbaşkanlığına aday olacağım' TRABZON (AA) - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ra- uf Denktaş, Türkıye'nin KKTC'yi tanıma- smın her şeyin üzerinde olduğunu söyledi. Doğu Karadeniz gezisini sürdüren Rauf Denktaş, geceyi geçirdiği Trabzon'un Maç- ka ilçesinde bulunan Zitaş Tatil Köyü'nde ba- sın mensuplannın sorulannı cevaplandırdı. Cumhurbaşkanı Denktaş, KKTC'yi sadece Türkiye'nin tanımış olmasının kendisinde birmoral bozukluğu yaratıp yaratmadığı so- rusuna şu karşılığı verdi: u BizLTürkiye'nin tanıması her şeyin üze- rindedir. Bana çok yerde soruyorian Sizi sa- dece Türkiye'nin tanıması moral bozucu bir şevde^mi?Bendrvorumki:beni,Türkh,ç'nin tanıması her şeye bedeldir. Çünkü, Türkiye bizim kardeşünizdir. Gerektiği an şehit ver- miştir. BenL bütün dünya tanısa. Türkiye ta- nımasao zaman tnoralim bozuhır. Çünkü,bü- tün düıı>anın benitanımasuıın hiçbir mana- sı yoktur. Hiç kimse benim için ölecek değO- dnf Türkiye ile entegrasyon konusundaki bir soruya da Rauf Denktaş, "Klerides'iıı ge- çenkrdebirbeyanı vanh.'Ben Yunanistan ile entegrasyonu yüzde 100 yaptım. Yunanistan ile Kıbns arasında ayncalık kalmamıştır. Bü- tün ayncalıklan sıfırladım' dryordu. Ben de zaten o yokia gereken bütün anlaşmalan ya- pryorum. Boş laf etmedik. Onlann bu yoİda aldığı her bir adıma karşıhk. biz Türkiye'ye 3 adımlayaklaştk" karşılığını verdi. Denk- taş, ABD'nin Kıbns konusundaki tutumuy- la ilgili bir soru üzerine de, "Amerika'dald Yunan lobisi, 1955ten bu vana büvâk bir güçtür. Bütün gücünü ve ağırhğmı Yunanis- tan veENOStSHenyana koymuşnır.ABD'nin bütün yaklaşuıu, Kıbns'ın \unanistan'a ve- rilerek sorunun haUedilmeskür. Bununyanm- da da Türkiye'ye bazıtavtderveribnestdir. Bu ojımu yıDarcamnadılar.Ama tutmadLOyun- lannın bozulmasuıda bazen beni, bazen de Türkiye'yi suçlu buluyorlar" dedi. Rauf Denktaş, 2000 yılı nisan ayında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleri konusunda da, "Mücadeieyedevam için ne şartne dezaman koyabittrsiniz. Gücünüzvana, halkunz da si- ziistiyorsa,Türkiyede devamınızdan yanaise devam edersiniz. Ama bu ilelebet devam et- mez. Nisan ayındaki seçimleregjrecegim- di- ye konuştu. Rauf Denktaş, Kıbns için yap- tığı mücadelede yorgunluk hissetmediğini vurgulayarak şöyle devam etti: "Yoruhnaya firsanm yok. Devam eden bir görev var.Yoruldum deseniz,dinlenmeye nr- saûruz yok. O halde. bu fikri I<»fi»ni7rian ata- caksuuz. Zaten ben gündüz ne kadar yorui- sam da, akşam başunı vasüğa koyduğum za- man bütün yorgunluğumu atarun. Bu böyle ohnasaydı, zaten zor dayanırdım." Ordu, Giresun, Trabzon ve Rize'de 4 gün- dür gezisini sürdüren KKTC Cumhurbaşka- nı Denktaş'a, gittiği her yerde halk büyük bir ilgi gösteriyor ve sevgi gösterisinde bulunu- yor. Rauf Denktaş, kendisi ile görüşmek is- teyen herkesle konuşuyor, sorulara cevap ve- riyor. Doğu Karadeniz gezisini dün Rize'de sürdüren Denktaş bugün Trabzon'da, "Kıb- ns'm DurumuveGekceğTkonusunda bir kon- ferans verecek ve daha sonra bölgeden ay- nlacak. DÜZYAZI ORHAN BtRGtT Sağırlar Diyaloğu... Emeklilik yaşını yukanya çekmek amacıyla Çalış- ma Bakanlığı'nın hazıriadığı "taslak"m, haklı tepkiler yaratması beklenen bir şeydi. Bizim hükümet etme geleneğimize göre beklen- meyen ya da çogumuz için sürpriz olarak değerlen- dirilen ise o tepkilerin tartışılmasının öncelikle "Eko- nomik ve Sosyal Konsey'e bırakılmasıdır. Boylesine bir kavramın, 75 yıllık cumhuriyetimizin mevzuatında olmamasını, o cumhuriyetin resmi ni- telikleri arasında 1961 Anayasası'nın budanması sı- rasında "sosyal devlet" kavramının da kaldırılıp atıl- masına bağlamak gerekiyor. Ama, ellibeşinci hükü- metteki etkili ortaktığı ve başbakan yardımalığı ile 1980 den sonra yeniden ön plana çıkan Bülent Ecevit böyle bir konseyi politik yaşamımızda söz sahibi yapmakta hem karariı hem de ısrarlı görünüyor. ESK tam anlamı ile bir sivil toplum örgütleri olu- şumudur. Üçü işçi korrfederasyonu "Türk-lş, DİSK veHak-lş", biri memurlann sendikal örgütü "TESK", dördü de işverenlerin kuruluşu, "TOBB, TZOB, TİSK ve TÛSİAD", konseyin çalışanlar tarafını temsil edi- yor. Hükümet de, başbakanın başkanlığında çeşitli bakanlan ile masanın öbür yanında yer alıyor. Çalışma Bakanı'nın, öyte anlaşılıyor ki biraz da IMFtelaşı ile alelacele hazırladığı yeni ekmekliliktas- lagının çalışanlar kadar onlann emeklilerinde de ya- ratbğı haklı tepkiler üzerine başbakan, soaınu sade- ce emeklilik ölçütterinde değil; bir sosyal güvenlik pa- keti olarak değerlendirmeleri için ESK'yi toplantıya çağırdı. Ve öncelikle konseyin çalışanlar kanadının kendi aralannda bir geniş görüş birliğıne ulaşmala- nnı istedi. Emeklilik yaşı, Yaşar Okuyan'ın inatla savundu- ğu ölçütlerde mi kalmalı, yoksa işçı temsilcilerinin ile- ri sürdüğü gibi kadınlarda 50, erkeklerde 55'e mi in- dirilmeli ile başlayan tartışmalarda, işveren kesimi- nin de bakanlık taslağına sıcak bakmadıklan kısa zamanda ortaya çıktı. Neredeyse oturup Sosyal ve Ekonomik Konsey'in, çalışma banşımıza sağlamakta olduğu erdemli kat- kılan öven bir yazı hazırtayacağım için kıvanç duy- maya başlamıştım. Ama işveren kesimi amiyane deyimi ile su koyver- di. Işçiler, çok haklı bir şekilde, paketin sadece emek- lilik yaşı ileyetinmemesini, iş güvenliğı, ışsızlik sigor- tası gibi yaşamsal sorunlann da aynı anda ele alın- masını istiyorlar. Nasıl istemesinler ki, sadece dün bu yazıyı hazır- lamak için masaya oturduğum anda devletin resmı haber ajansı AA, şu meşhur Islami sermaye zengini Kombasan'ın özelleştirme furyasında üstüne otur- duğu Petlas Lastik Fabrikası'nda 222 işçinin bildi- rimsiz ve tazminatsız kapı önüne bırakıldığını bildi- riyordu. Haberde, son üç ayda bu işyerinden çıkar- tılan işçi sayısının 500 olduğu da yazılıyordu. Yine dünkü AA bülteninde son üç ayda Belediye- lş"e bağlı 3515 işçinin aktinin feshedildiği, Izmir BMC Fabrikası'ndan çıkartılanlann sayısının 300 olduğu bil- diriliyordu. Öyle anlaşılıyor ki her fırsatta hükümetlerin ve par- tilerin gündemlerindeki her konu için fikir üretmeye, çözüm önermeye meraklıjDİan işverenlerimiz, 12 Ey- lül darbesinin ve Turgut Özal mantalitesinin kendi- lerine sağladığı rahatlığa adamakıllı alıştıklan için iş- çi gûvenliğiymiş, işsizlik sigortasıymış türündenso- run/an yeniden dert haline getirmeyi hiç mi hiç dü- şünmemektedirier. * Sendikalann ya olmadığı, ya yön değiştirip ola- bildiğince cılızlaştğı... * Toplu Sözleşmelerin sade- ce kamu kesimi için geçerli birer belge olarak görül- düğü... * Sigortasız ve vergisiz, yani kaçak işçı ça- lıştırmanın doğal bir işlem sayıldığı.. * Bordrolu çalı- şanlardan kesilen sigorta paralannın, SSK veznete- ri yerine özel repo hesaplannda değeriendirildiği... * Vergi ve sigorta yüzsüzlüğü listelerinde sıralanma- nın kendileri için hiçbir anlam taşımadığı bir düzenin gidebildiği kadar gideceğini sanarak mı bu rehave- tin sözeülüğünü yapması için işverenlerimiz, TİSK Ge- nel Sekreteri Bülent Pirler'in kendi adlanna "Biz emeklilik tasasını konuşmak için geldik. İş güvence- si ve işsizlik sigortasının bu işe kanştınlmasına kar- ştyız" demesine ses çıkartmamaktadınar? Sorunu, salt bir emeklilik yaşı skalası olarak de- ğeriendirmek son derecede yanlıştır. Bence işçilerimiz, işsizlik sigortası gibi, kaçak iş- çi çalıştırmayı sağlayan kayıt dışı ekonomi düzeni gi- bi son derece haklı oldukları konulan olmazsa olmaz görmekte direnirken, memuriar için de grevli, toplu- sözleşmeli sendika düzenini sağlayacak anayasa değişikliği için kamu çalışanlanna payanda verme- lidirler. Yaşar Okuyan'ın bugünkü emeklilik sistemi sürer- se, SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'nın 2005 yılın- da iflas bayrağı çekeceğini söylemesi bir şeamet tellallığı sayılmamalıdır. Ama yeterli olmadığı da bilinmelidir. Çünkü ekonomimiz bugünkü kayıt dışı sistem için- defd başıboşluğunu sürdürürse, 2005'te ülkenin bü- tün burçlannda iflas bayraklan asılacaktır. Faks: 0212 677 07 62 E-Mail:ortıan.birgit(g do.net.tr. Kuzey Irak'ta operasyon ENVERSEVtŞ DtYARBAKIR-Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) bağ- h birlikler Kuzey Irak'ta bulunan PKK kamplanna yöne- lik kapsamh bir operasyon başlattı. Kuzey Irak toprakla- nnda Kobra helikopterleri ve savaş uçaklannın desteğın- de 20 kilometre ilerleyen 15 bin askere. 2 bin geçici köy korucusunun yani sıra DCDP lideri MesudBarzani'nın kur- duğu "Sipahi Birlikkri"nden de 2 bin peşmerge destek veriyor. Güneydoğu'da da Kuzey Irak'taki harekâtla eş,- zamanlı bir operasyon başlatıldı. Türkiye-bak sının boyunca 3 Temmuz gecesi tamam- lanan hazırlıklann ardından TSK'ye bağlı askeri birlik- ler, Kuzey Irak'tabulunan PKK kamplannın imhasına yö- nelik büyük bir operasyon başlattı. Dün başlatılan ope- rasyonlar sırasında Çukurca, Uludere ve Şemdinli ilçele- ri yakınlanndabekletilen askeri birlikler, Kuzey Irak top- raklanna girerek sınınn 20 kilometre içenstne Kobra ti- pi saldın helikopterlerinin eşliğinde ilerlediler. Yer yer sı- cak temasın sağlandığı Kuzey Irak operasyonlannda şu ana kadarkayıplar konusunda harhangi bir bilgi almamaz- ken resmi bir açıklama da yapılmadı. Bu arada dün Di- yarbakır Askeri Havaalanı'ndan kalkan savaş uçaklan PKK kamplan ve bazı önemli noktalara hava saldınsı dü- zenlendi. Yaklaşık 3 saat boyunca önceden tespit edilen noktalar, savaş uçaklan tarafindan bombalandı 15 bin as- kerin katüdığı sınırötesi harekâtta "Jirüd", "Gevdanlar", "Goyanlar", "Mamkıranlar'', "Tatar" ve " Babat" aşi- retlerine mensup 2 bin geçici köy korucusu da yer aldı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle