17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 MAYIS 1999 SALI CUMHURİYET SAYFA 17 Sorumsuzkık OSS soru kitapçıklarının çalınması uzerıne sınavlan ertelemek zorunda kalan YOK Başkanı Kemal Giirüz ve ÖSYM Başkanı Fethi Toker, kanal kanal televizyonlan dolaşıp milletten özür dıliyor. Özur dıleyınce her şey bıtiyor! Ne ki, her türfü onlemın alınmış olduğunu açıklayan iki yetkılı, hırsızlığa akıl erdiremediği gibi erteledikleri sınavın ne zaman yapılacağına da bır türlü yanıt veremiyor. Böylece, ikı yetkilinın her olasılığı duşunmediğı ortaya çıkıyor. Öyle ya, hırsızlık olmasa bıle, soruları taşıyan araçlardan biri trafik kazasına kanşabılır ve soru kitapçıkları yollara saçılabilirdi. Gerçekten yetkıli olan kişıler, sınavın ertelenme olasılığına karşı, yenisının ne zaman yapılacağını çok önceden kararlaştırmış kışilerdir. Demek ki bunlar ne yaptığını bilmeyen yetkililer! Aynı zarnanda sınavda OSS sorusu çıkacak dıye yemın bıllah açıklama yaptıktan sonra ÖYS sorularını araya sıkıştıracak denli sorumsuz kişiler! Etektronık posta: someposta.cumhunyetcom.tr - Hazine, yeni borç peşındeymiş... "Borç viğidin kamçısı dediler. Hazine mazosist olduJ urkıye Buyuk Mıllet Meclısı'ne turbanı sok- makla gorevlendırılen Merve Kavakçı ıçın Cumhurbaşkanı Suleyman Demırel "ajan provokator" tanımını kullanıyor Şu ışe ba- kın kı, Suleyman Demırel'ın bırzamanlar "evın kızı" saydığı Nazlı llıcak da Meclıs'te "provokator yar- dımcılığı na soyunuyor* Ajan provokatorlerı bır ke- nara bırakıp Merve'yı yetıştıren aılenın reısı Yusuf Ziya Kavakçı yı tanımanın onemı daha da artıyor Yusuf Zıya Kavakçı'nın adı, ABD kaynaklarında "imam Yusuf Zia Kavakci" olarak geçıyor "Fat- her Kavakci" Amerıkalılara verdığı bılgıye gore 22 Hazıran 1938'de Adapazarı Hendek'te dunyaya ge- lıyor ' Kavakci nın resmı ılkokul eğıtımıne ılışkın bır bılgı bulunmuyor, kayıtlarda 10 yaşında Kuran'ı hıfz ettığı yazıyor çocukluğunda Kuran kursuna gıdıyor Amerıkan kayıtlarına gore 1949-1954 arasında Ha- sırcılar Kuran Kursu'nda eğıtım alan "Kavakci", 1955'te 17 yaşındayken "vaız", 1957'de 19 yaşın- Kavakci (I) dayken "muftu" oluyor Vaız ve muftuluğunun res- mı sıfatlar olmadığı anlaşılıyor 1956-1961 arasında Istanbul'da Hırka-ı Şerıf Camısı'nde muezzınlık, 1962-1965 arasında Ahmet Paşa Camısı'nde ımam- lık yapıyor "Kavakci'nın devletın eğıtım kurumla- rıyla tanışması 1960 yılında oluyor 22 yaşında dı- şandansınavagırerekVefa'danortaokul, bır yıl son- ra da ımam-hatıpten lıse dıploması alıyor "Yusuf Zia Kavakci" camıde ımamlık yaparken, Istanbul Hukuk Fakultesı'ne gırıyor ve 1965'te bıtı- nyor Aynı yıl, Yuksek Islam Enstıtusu'ne kaydını yaptırıyor 1967'de enstıtude doktora çalışmasını tamamlıyor ve askere gıdıyor 1968'de askerden donuyor "Kavakci" Yuksek Islam Enstıtusu'nde oğretım gorevlısı olarak çalışırken 1969'da "Islam Hukuku ve Külturu" uzenne doçentlık tezını hazırlı- yor 1973'te doçent olduktan sonra Ingıltere'ye gön- derılıyor ve 1974'e kadar Cambrıdge Unıversıte- sı'nde zıyaretçı oğretım uyelığı yapıyor Ingıltere dö- nuşu Erzurum Ataturk Unıversıtesı'ne doçent ola- rak atanıyor Erzurum'dayken Amerıka'ya çağrılıyor ve 1979-1980 arası Tample Unıversıtesı'nde mısa- fır oğretım uyelığı yapıyor 12 Eylul donemı Kenan Evren ıktıdarında Erzurum'da profesor oluyor ve Erzurum'dakı llahıyat Fakultesı'nın kuruluşuna ka- tılıyor. "Kavakci"nın Ingıltere ve Amerıka'dan son- ra yurtdışına uçuncu zıyaretı Lıbya'ya oluyor. 1983'te Tnpolı'dekı El Fetıh Unıversıtesı'ne gıdıyor ve 1986 yılına kadar Ubya'da kalıyor Bu donemde Rıyad, Bağ- dat ve Tnpolı'dekı ınşaat şırketlennın danışmanlığı- nı yapıyor ABD kayıtlarına "İmam Yusuf Zia Kavakci" ola- rak geçen Merve'nın babası, Lıbya'dan sonra faalı- yetlerıne Ankara'da devam edıyor Devamı yarın SESStZ SEDASIZ (!) NURİKURTCEBE Yuksek Yerilim Hattı Erdinç UTKU Gelse o şuh meclıse, şov yapsa1 Hasan Gemici, hastaneyi atılatıyor Zonguldak Devlet Hastanesı'nden bır doktor ve bır hemşırenın açığa alınması olayını DSP Zonguldak Mıl- letvekılı ve Devlet Bakanı Hasan Ge- mici'nın cehpesınden dınlıyoruz "Kardeşım Levent Gemici, 21 Nı- san'da kalp krızı geçırerek once Çay- cuma Devlet Hastanesı'nde tedavı al- tına alınmış, daha sonra durumu krı- tık gorulerek 40 kılometre uzaktakı Zonguldak Devlet Hastanesı'ne am- bulansla gonderılmıştır Kardeşım, Zonguldak'ta bır saate yakın hasta- neye gırış ışlemlerı ve 'uzman doktor çagırıyoruz' gerekçesıyle bekletılmış- tır Dığer kardeşım ve eşıme, acılde- kı gorevlıler tarafından hakaret edılmış- tır Gorevlıler, bunlar olurken hastanın benım kardeşım olduğunu bılmıyor- lardı Kardeşım ve eşım tarafından oradakı gorevlılere baskı, hakaret ıd- dıası doğru değıldır Olayı duyan Zonguldak Valısı Is- met Metin, hastaneye gelerek yetkı- lılerden aldığı bılgı sonucunda soruş- turma başlatmış ve ılk soruşturma so- nucunda oradakı ıkı gorevlıyı açtğa almıştır Valı ıle yaptığım goruşmede Bakan olmam dolayısıyla yanlış anla- malara sebebıyet vereceğı ıçın so- ruşturmadan vazgeçılmesını ıstedım AncakValı, benzerolaylaryaşandığın- dan bılgısı olduğunu ve yasal ışlem yapmakta yarar olduğunu soyledı. Ben de yasal olarak gereğının yapıl- masını ıstedım Kardeşım Levent Ge- mıcı, Zonguldak'ta bır gun kal- dıktan sonra Ankara'ya sevk f edılmış ve halen tedavısı de- vam etmektedır" ÇALIŞANLARIN SORUNLARI/ SORULARI YILMAZ ŞÎPAL Devletiıı 4 Eıı yuksek' görev lileri ve eıııekli aylıkları (5) YOK Başkanı Bugun. polılık amaçlarla. hemen hemen her ılde açılan \e yeterlı oğ retım elemanı bulamajan unıversıtelerın saviM ellı ıkı\e çıkmıştır Savısı ellı ıkıvc vukselen bu unıversıteler anayasanın 130 maddesın de "V uksekoğretim kurumlan" (YOK) adı ıle yer almıştır •\na\asa "Çağdaş eğitim-oğretim esaslarına dayanan bir düzen içinde milletin ve ulkenin ihtiyaçlarına uygun insan gucu >etiştir- mek anıacı ıle; urtaoğretime dayalı çeşıtli duzeylerde eğitfm-ögre- tim. bilimsel araştırma, yayın ve danışmanhk yapmak, ulkeye ve in- sanlığa hizmet etmek üzere çeşitli birimlerden oluşan kamu tdzelki- şiliğine ve bilimsel ozerkliğe sahıp uni\ersiteler"ın de\let elıyle ve yasavla kurulmasını ongörmuş, ancak '*kazanç amacına yonelik olma- mak şartı ile, vakıflar tarafından. devletin gozetim ve denetimine ta- bi yukseköğretim kurumlarının" da kurulmasına ı?ın vermiştır Anavasanın, "Çağdaş eğitim-oğretım esaslarına dayanan bir du- zen içinde". Yuksekoğretım Yasası nın da "Ataturk inkılapları ve il- kelerı duğrultusunda Ataturk milliyetçiliğine bağlı" eğıtım \e oğre- tım \ernıesını ongorduğu vuksekoğrelım kurumlarından, yeterlı eğıtım alamayan öğrencılerde başan ıle öğrenımlennı tamamlamış ve devlet kadroİarına "erkek hastava bakmayan kadın hekim" ve "kadın eli sıkmavan erkek kaymakam" olarak ozenle verleştınlmıştır Yüksekoğretım kurumlarının "amaç ve kapsamı. işleviş. görev ve sorumluluİdarı". 2547 savılı Y uksekoğretim Yasası ıle duzenlenmış- tır Yasanın "Tanımlar" başlıklı i maddesı "Öğretim elemanlan"nı sınıflandırmıştır "m) Oğretım uyeleri: Vukseköğretim kurumlarında gorevli pro- fesör, doçent ve yardımcı doçentlerdir. (1) Profesor: En yuksek duzeydeki akademık unvana sahip kişi- dir. (2) Doçent: Doçentlik sınavını başarmış akademik unvana sahip kışidir. (3) Vardımcı Doçent: Doktora çalışmalarını başarı ile tanım- lamış, tıpta u/nıanlık veya belli sanat dallarında yeterlik belge ve vrtkisini kazanmış ilk kademedeki akademik unvana sahip kişidir. n) Oğretım Gorevlisi: Ders vermek ve uygulama yapmakia yu- kumlü bır eğitım elemanıdır. o) Okutman: Eğitim-öğretim süresince çeşitli öğretim program- larında ortak zorunlu ders olarak belirlenen dersleri okutan veya uygulayan öğretim elemanıdır. p) Oğretim Vardımcıları: Vukseköğretim kurumlarında, belirli süreler için görev lendirilen. araştırma gorev lilerı, uzmanlar, çeviri- ciler ve eğitim-oğretim planlamacılarıdır." Yukseköğretım kurumlan "V uksekoğretim Kurulu" elı\le vonetı- lır "Vukseköğretim Kurulu". \ uksekoğretim Yasası'nın 6 maddesıne gore, 24 kışıden oluşur "Cumhurbaşkanı, kurul uyeleri arasında dört yıl süreyle bir baş- kan seçer." Yukseköğretım kurumlarında gorev vapan Yukseköğretım Kurulu Başkanı. rektor dekan profesor doçent vedıger öğretim elemanlarının. avlıklan. ek gostergelerı ve makam tazmınatlan. 2914 sayılı Yüksekoğ- retım Personel Yasası ıle belırlenır \ uksekoğretim kurumlannda gorevli öğretim elemanlarının sosval guvenlıklen de M34 sayılı Turkıve Cumhurı>etı Emeklı Sandığı Yasası ıle sağlanır Yukseköğretım Kurulu Başkanı'nın, 50 yıl karşılığı %100 aylık ora- nı uzennden emeklı a>lığı 422 mılyon 500 lıradır KATSAYILAR VE GÖSTERGELER Genel Katsayı Taban Katsayısı Genel Gosterge Ek Gosterge Kıdem Gosterge Taban Gosterge Ozel Tazmınat (%) Makam Tazminat Göstergesi 9 975 63.400 1 500 8.000 500 1.000 %200 00 7.000 YOK BAŞKANI'NIN EMEKLİ AYLIĞI 1) Genel Gosterge Aylğı 2) Ek Gosterge Aylğı 3) Kıdem Aylık 4) Taban Aylık 5) Ozel Tazmınat 6) Makam Tazminatı Toplam Aylık 14 962 500 79.800.000 4 987 500 63.400.000 189 525 000 69.825.000 422 500 000 25 vıllık surevı borçlanma ıle tamamlaşan bır mılletvekılı O o75 uze- nnden, ajda 764 mılyon 253 bın 750 lıra emeklı avlığını dul eşı (çocuk- suz) avda 571 mılyon 190 bın 3H lıra dul avlığını TC Emeklı Sandı- ğı'ndan alnıava hak kazanmıştır Ellı ıkı unıversıtevı yoneten Yukse- köğretım Kurumu Başkanı CVÖK Başkanı) kamu gorevlerınde geçırdı- ğı çalısma suresinı 50 v ıla tamamladığında O ol00 uzennden TC Emek- lı Sandıgı ndan avda 422 mılvon ^00 lıra emeklı avlığı alacaktır HAYVANLAR ISMHL GÜLGEÇ ÇİZGİLİK KÂMtL MASAR.ACI H A R B İ SE\ftH POROY ^ BULUT BEBEK \URAY çtFTÇt MIRMIRLAR IĞLR DURAK TARİHTE BUGUN m MTAZ ARULAN l Mayıs BARIŞSEVER OSSIETZKY fS39'Oe 8U6UN,UNLU AIA4AN SAZETSCı v£8A_ RlŞ&ÇVERl CAÜL VON OSSIETZJCY, &E/ZL<N'DeÖL- CHJ. ÖZELLIKLE IKI CMJNYA SAVAŞI ABASlNOAKl YlLLAePA YHPTTĞf SAVAŞ ALEYHmm eYlMMLSKİ VE SILAHLANA4AYI DURDUIZI4AYA YÖNBUK YA- ZJLAE/YLA 7AUfUAN OSSlETZKY, 'ALMAN KJJIZULUŞU'NUN OA GBNEL S£KJ2ETEieİYCX. YAPTHO-Aer/LA NAZIUEK'tÇOKtaZ0l&YOR,KeN- DfSINE KARŞI &#£Ar KOLLANIYORPU. HITLEK 19SS'7E IKTtDA/SA G£L/MCE, OSffETZKY TUTU/C- LAHA8AK TVPiAMA KAMPIHA GOUDEBlUH. /SS6' OA, lYlca SOZULAN SAĞLIĞI NEOEMtYUE BIRAKJLA NA DEğtN 8ASU YE /ŞaENC£ ALTlNDA KALOI.AYS Ml Y/L MO6ELSA/Z/Ç ODUIÜKIU KA2AMPI AMA NAZILEK ALMASIAII DA eMS£LL£PlLee.. GÖRÜŞ TURHAN ILGAZ Ya Seveceksiniz ya da Terk Edeceksiniz 18 Nısan seçımlennın değerlendınlmesınde, ıkı şeyın çok belırteyıcı bır sımgesellık taşıdığını duşunuyorum Bunlardan bınncısı bır afışte, daha doğrusu ıkız afışte somutlaşıyordu Anavatan Partışj Istanbul Buyukşehır Beledıye Başkanı Adayı Aiı Talip Özdemır'ın propagan- dasını yapan bu ıkız afişlerden ılkınde, adayın, 'tnlgılı', 'tec- nıbetı', 'başanlı', ıkıncısınde de 'durûst', 'çalışkan' ve 'adaletlı' olduğu ılan edılıyordu Bu srfatlardan ılk beşı- nın tanımladığı hasletler, Alı Talıp Özdemır'ın herhalde sahıp olduğu nıtelıklerdendır Ama halkın oylanyla kamu hızmetıne seçıleek bır kışının 'adaletlı' bır yonetıcı oldu- ğunu/olacagını soylemek, ulusça, cumhurıyetçı yurttaş- lar olmamak ıçın gosterdığımız dırenışın farkında olma- dan ıçgudusel bır şekılde ıtırafıydı sankı özdemır'ı seçmenlenne tanıtmak ıçın hazırlanan pro- paganda afışlenndekı bu talıhsız sıfat, hıç farkında olma- dan, yonetılenler olarak yonetıcılenmızle kurduğumuz bıat ılışkısını ıfşa edıyordu Ama bana oyle gelıyor kı Özal'lı yıllarla bırlıkte gelışen bır başka oluşumu muhur- luyordu Belde yonetıcılerının neredeyse tek ışlevının rant dağrtmaktan ıbaret hale gekJıgı bır ulkede, bır bele- dıye başkan adayından beklenen bınncıl tavnn da 'ada- letlı ' bırpaylaştıncılık o\ması gerektığını duşunen toplum katmanlannın refleks ve ıçgudutenne tercuman oluyor- du Seçım sonuçlannı kavramaya ımkân veren ıkıncı an- lamlı belırleyıcı, bır sJogandır Bu slogan, Boğaz'ın Ana- dolu yakasında, Çubuklu dan Paşabahçe'ye gıderken, kara tarafındakı bır berkıltme duvarında hanıdır durmak- ta Kocaman bır Turkıye Bayrağı şeklınde boyanan du- vann uzenrte kocaman harflerle yazılmış "Ya sev, ya tertc ef"' Insanın tuylerını urpertıyor Soylenmek ıstenen şey oldukça açık olmakla beraber, bu onerrne, yazanların/yazdıranların -ve de benımse- yenlenn- amaç ve ulkulennın otesınde kurcalanmayı hak etmektedır Çunku hepımızı hedef alıyor, ıçerdığı tehdıt hepımıze yonetık Besbellı kı, slogana fon yapılan bayrak resmı bu ul- keyı sımgelıyor; ama yalnızca uikeyı sımgelemıyor; oyle otsaydı, yedı yuz yetmış yedı bın ktlometrekare yuzokpum- luk, bellı coğrafı ozellıklere sahıp bır toprağı sevıp sev- memek, bır ıdeolofik dayatmanın değıl, olsa olsa tecım- se/ ya da tunstık tercıhlenn konusu olacağından, oner- meye gulup geçerdık Slogana fon olan bayrak resmı, bır devletı sımgelıyor, dahası. o devletın kendıne yaraşır bır tebası olmak gerektığını vurgulayarak, bızlerden o ge- reklılığe aıt olmamızı ıstıyor Istemekle de kalmıyor, bu- nu dayatıyor aksı halde tasımızı tarağımızı toplayıp gıt- mek durumundayız Gıtmezsek? O zaman neler olabı- leceğını esasen sloganın buyruk kıpındekı ıfadesı, ıma etmenın de otesınde, haykınyor 1 Bu çığlığa -daha doğrusu naraya- meydan okumaya kalkışmadan (çunku bu hıçbır şeyı çozmez), toplumsal ıçenğı açıkça ortada olan bu slögan/onermenın dayan- dığı varsayımların ne ıduğunu ırdeleyelım Once, hemen yukanda ışaret ettığımız gıbı, bır devlet varsayılıyor sonra da bır teba ve onun fertlerı, yanı bız- ler Ama bu devlet bır Levıathan bıle değıldır, ortada - eteklen altına sığınacaklan bır ana bıle arasalar- 'ozgür' bıreyler olmadığı gıbı o 'ana' da yoktur, yanı taraflar' yok- tur bızler yokuz, dolayısıyla 'sözleşme' yoktur Ortada sadece ve sadece tek yonlu bıat vardır Aksı takdırde o tumellık devlet, 'ya sev ya terk ef ıkılemını buyurabılır mı'' Bu buyruğa yol veren tumellık, ınsanın ınsan ıçın kurt olduğu bır toplaşmadır Ya av ya da avcı olacağız 1 Sonra, bellı bır fawr varsayılıp dayatılıyor Bu tavır, 'sevmek'en oznel duygu olduğuna ve hıçbır tumellığı kal- dırmadığına gore, sorgusuz sualsız bır ıman tavn olacak- tır Sevgımın nesnesını sorgulama hakkından yoksunum Sorgulamamın yaptınmı ıse surgundur 1 Nıhayet o bır devletın, bu bıat tavnnı bır hak olarak bek- ledığı varsayılarak, bu beklentının gonullu bekçılennın go- rev başında olduklan -yasa ve tuzukler hıç umursanma- dan- kamusal alanlarda ızınsız ıtan edılıyor Buradakı ısyankâr eylemın, sevılmedığı takdırde terk edılmek zorunda olunulan tumellığı, halıhazırda ışlerlığı- nı surdurmekte olan devletten ayn, onun otesınde ve us- tunde yer alan bır ulku olarak konumlandırdığı, var olan devtete ve ınsanlanna meydan okuduğu da gozden kaç- mamaktadır 18 Nısan'da, bu sloganı ıçselleştırmış olan tdeolojı ık- tıdara olanca ağırlığfnı koymuş bulunuyor Ortada demok- ratık bır seçım olduğuna ve MHP, hıç de şaşırtıcı olma- yan sıçramasını, dort yıl içinde srhrdan yuz otuz mıllet- vekılıne çıkararak yaptığına gore, bu gerçeğı ıçselleştır- meye çalışmaktan başak bır şey yoktur yapacak Uste- lık, uç hılallı partı, seçım mağluplannın içinde bulunduk- ları hırçın ve umarsız durum goz onune alındıkta, her tur- lu ınısryatıfı, DSP'den de daha çok elınde tutmaktadır Yorumculanmız MHP'nın yukselışını, PKK teroru, her kentın payına duşen neredeyse duzınelerle şehıt Avru- pa'nın dışlayıcı tutumu, yıne Avrupa'nın Abdullah Öca- lan'a kucak açması gıbı nedenleiie açıklıyoıiar Bunla- rın her bınnde ufak doğruluk payları olabılır, ama asıl gerçek orta yerde durmaktadır 1995 seçımlennden 18 Nısan 1999 a seçmen sayısındakı artışın, çok buyuk bır kısmıyla MHP'nın efektıflennı oluşturduğu kesındır 1970'lerden bu yana, cumhunyetın, okullan unıversıte len ve tum resmı kurumlanyla, yonetıcı, eğrtıcı ve aydın lanyla, gençlenne anakronık bır mıllıyetçılık ıle adam sen- decı bır koşe donmecılıkten başkaca sanlacak bır dal, çağdaş uygarlığın skalasında konumlanmış değerlertel- kın edemedığını, gosteremedığını, oğretemedığını hatır- layacak olursak, MHP'nın onlenebılemez yukselışıne şa- şırmanın avanaklık olacağını da ıçımıze sındırebılırız Türkıye'ran herşeyı bden aydınlannın, WılheJm Reich'ın Turkçeye de çevnlmış olan Faşızmın Kıtle Psıkolo/ısı ad- lı kıtabını şu sıralar başuçlanndan eksık etmemelennde yarar vardır BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDVNS4Ğ4. 1/ Sofrahk bır zeyttn cınsı 2/ Kımı hastalık- larda yûzde, el- lerde, ayaklar- 3 da gorülen şış 106taşlaoyna- nanbıroyun 3/ 5 Hındıstan'da önde gelen ru- hanı kışılere ve- nlen unvan 4/ Mesafe Kötü. ö çırkın 5/ Mı- g sır'ınplakaışa- retı. Mısır fıravunlan- nın pıramıt bıçımınde- kı mezarlanna venlen ad 6/ Bozcaada'da ye- tıştınlen, şaraplık sıyah 3 uzum cınsı llaç 7/Us- 4 tû kapalı olarak anlat- ma Toprak, kum ve saman elemeye yarayan ındelıklıkalburg/Köz- lenmış patlıcan, sannı- 8 saklı yoğurt ve kıyma g ıle yapılan bır çeşıt ye- mek 9/ Edırne'nın bır ılçesı Ikıncı derecede olan YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/Özellıkle Iran'da yetışen ve nargıleyle ıçılen bır tutün cınsı II Kaz Dağı'nın mı- tolojık dönemlerdekı adı. Don.şalvar 3/ Kurtuluş, kur- tulma "Sen kı bulbül gül ıçün — edersın bî-derd'" (Ne- dım) 4/Yoksullarayıyecekdağıtanhayır kurumu Be- Iırtı 5/ Bır Asya ûlkesının başkentı 6/ Uğur, ıyı talıh Bır Afhka ulkesmın başkentı 7/ Tropıkal Afnka'da ye- tışen \ e odunu doğramacıhkta kullanılan bır ağaç Uye 8/ Beyaz mermerde bulunan sert ktsım 9/ Akdenız yöresınde yetışen bır ağacçık Madagaskar'da yaşayan bırmaymun türu
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle