25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 31 MAYIS 1999 PAZARTEÎ HABERLER Imralı Adası'nda bugün başlayacak duruşma öncesinde güvenlik önlemleri arttınldı Dünya basmı Mudanya'da• Öcalan'ın Imralı Adası'nda bugün yargı karşısına çıkanlacak olmasının öncesinde Mudanya yerli ve yabancı gazeteci akınına uğradı. CNN, WTN, ARD, ZDF, FIN Radyo TY BBC televizyonlan, AP. Reuters, AFP, UPI, Yunan ATA Ajansı ile New York Times, Financial Times gibi gazeteler davayı izlemek amacıyla akreditasyon yaptırdı. Ml DANYA (Cumhuri\et) -Abdul- lahÖcalan'ın Imralı Adası'nda bugün yargıç karşısına çıkmasından önce Bursa'nın Mudanya ilçesi dün olağa- nüstü bır gün yaşadı. Gü venlik önlem- lerinın arttınldığı Mudanya yerlı ve yabancı gazeteci akınına uğradı. Jan- darma llçe Komutanlığı 'nda adaya gi- deceklerin parmak ızleri alındı. fotoğ- raflan çekıldı \e elektronık yüz tara- malan yapıldı. Şehit aileleri de dün öğle saatlennden itıbaren Mudanya'ya geldi Kamuoyunda davanın ertelene- bileceği yolunda yoğun tartışma yaşa- nırken Ankara 2 No'lu DGM'nin so- runu "ihtijat üye" formulü ile aşma >oluna gidebileceği ve duruşmaya dördüncü yargıçla çıkabileceği yargı kulislerinde dıle getiriJdi. Bu formülün Ceza Muhakemeleri L'sulü Kanunu'nun (CMUK) 381. maddesıne göre gerçekleştirilebilece- ği dile getirildi. Söz konusu formülün dayandığı madde şöyle: "Duruşma ve kararlarda kanunun ta>in ettiği adet- te hâkimin bulıınması şarttır. Bir cel- sede bihne\ecek duruşmalarda maze- reti dola>ısı\la bulunmaması ihtimali olan azanın \crinc geçmek \e re\e işti- rak etmek üzere ihtivat aza buhındu- nüabilir." Anayasa değişikliği nedeniyle da- vayı ertelemesi yönünde yoğun baskı altında bulunan Ankara 2 No'lu DGM'nin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Belçika liaki bir davaya iliş- kın karannı çıkış olarak gördüğü bildirildi. Belçi- ka"daki bir mahkeme heyetinin üyesi çekıldi ve yeri- ne gelen üyevle karar verildi. Sanıkların başvurusu üzerine dosyay ı görüşen AİHM, duruşmaya başından katılmamış olan üyenin dosyadaki kanıtlan değerlen- dırmesinın yanı sıra vicdani kanaatinin oluşamaya- cağını gerekçe gösterdi. DGM'nin formülü • llçe girişinde araçlar ve içindekiler tek tek kontrolden geçirildi. Jandarma llçe Komutanlığı, duruşmayı izlemek üzere Imralı Adası'na gideceklerin kimlik tespitini yaptı. Komutanlıkta, adaya gideceklerin parmak izleri alındı, fotoğraflan çekildi ve elektronik yüz taraması yapıldı. Adaya bu işlemler sonunda verilecek güvenlik kartlanyla giriş yapılacak. lidokümanlardağıtıldı. Dokümanlar arasında Mudanya haritası, GAP'ı ta- nıtan broşürler. Türk hukuk sistemi- ni anlatan kitapçık, Türkiye'deki yer- li ve yabancı basın kuruluşlannın ad- res ve telefonlannm yer aldığı basın rehberi bulunuyor Montania Oteli'ndeki basın mer- kezinde gazetecilerin kullanım] için 30'u ankesörlü olmak üzere toplam 50 telefon, 10 faks, 10 uydu bağlan- tılı telefon hattı da bağlandı. Anado- lu Ajansı ile TRT Genel Müdürlüğü ise Basın Merkezi'nde özel bürolar oluşturdular. Anadolu Ajansı büro- suna, kurumun yayımladığı haberle- ri görebilmeleri için uydu bağlantılı WBI sistemi kurulurken, haberyazı- mı için de bilgisayarlarkonuldu. Ana- dolu Ajansı, yerli ve yabancı basın kuruluşlanna, Mudanya'daki bûro- dan fotograf hizmeti de verccek. Sıkı güvenlik önlemleri Dünyanın her taraffindan gelen basın mensuplan bugün başlayacak Öcalan davasını izlemek için son hazırhklanıu yapıyorlar. DGM'nın formülüne göre. lmralı'ya gelen yedek üye Mehmet Maraş hiçbir müdahalede bulunmaksı- zın duruşma salonunda heyete aynlan bölümde du- ruşma>ı izleyebilecek. Anayasa değışıkhğinın ger- çekleşmesi durumunda heyetten çıkanlacak olan hâ- kim albay Abdülkadir Davarcıoğlu'nun yerine atana- cak ve kararda ımzası olabılecek. Öcalan ailesı ve.avukatiannın lmralı Adası'na GEMPORT'tan götürüleceklerinin bildırilmesı üze- nne Öcalan'ın avukatlan geceyi GemJık'te geçirmek istediler. Ancak avukatlara Gemlik'teki otellerde yer bulunmadığı bildirildi. Bunun üzerine Bursa'da yer arayan avukatlara burada da tepki gösteren otel sahipleri yer vermedi. Bursa Valiliği'nin devreye gir- mesi sonucu avukatlara kalabilecekleri bir otel gös- terildi. Ancak avukatlar "Bir yüdın bile olmayan" otelde kalamayacaklannı belirttiler. Bu nedenle Istan- bul'a dönen avukatlar sabah erkenden Mudanya'da olacaklar. Öcalan davasına yabancı ve yerli basınm büyük il- gi göstermesi nedeniyle Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü, Mudanya'da Mon- tania Oteli'nde basın merkezi oluşturdu. Basın men- suplannın kullanımı için geniş bir salon hazırlanır- ken, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü de 20 kişiden oluşan bir ekiple gazetecilere yardım- cı oluyor. Bu basın merkezine dün öğle saatlerine ka- dar 554'ü yerli olmak üzere toplam 815 basın men- subu başvurarak akreditasyonlannı yaptırdı. Bu sa- yının bine ufaşması beklenıyor. Mudanya Basın Merkezi'ne, Imrah'daki duruşma- lan da izleyecek dünya çapında yayın yapan birçok basın kuruluşu temsilcisi de akreditasyonlannı yap- tırdı. Bunlar arasında Amerikan CNN, Ingiliz WTN ve BBC, Alman RTL, ZDF ve ARD, Finlandiya Rad- yo ve Televizyonu, Yunanistan'ın Mega Channel ve Star Channel gibi televizyon kuruluşlan yer alıyor. Mudanya'dan yayın yapacak uluslararası haberajans- lan arasında AP, Reuters, UPI, AFP. Yunanistan'ın Athens News Agency, lspanyol EFE de bulunuyor. Daily Telegraph. New York Times, Financal Times, Fransız Le Monde ve Le Figaro gibi dünyaca ünlü ga- zeteler de akreditasyon yaptırdılar. Alman Der Spi- egel. Fransız L'Express gibi dergiler ile Lübnan'dan Mısır'a kadar çeşitli basın kuruluşlan da davaya ilgi gösteriyor. Basın merkezinde yerli ve yabancı basın mensup- lanna, Türkçe ve lngihzce olarak hazırlanmış çeşit- Duruşma öncesinde Mudanya'nın girişinde güvenlik noktası oluşturul- du. İlçeye giren araçlar ve içindekiler kontrolden geçiriliyor. Burada, ayn- ca giriş yapan araçlar bir kamera ara- cılığıyla tespit edıliyor. Mudanya'da çevre illerinden gelen takviye güven- lik kuvvetlen aracılığıyla denetımler de sıklaştınldı. Ankara DGM Cumhuriyet Başsavcılığı tarafindan gönderilen listeler çerçevesinde, duruşmayı izleyecek olan gazeteciler, şehit aileleri ve avukatlar dün llçe Jandarma Komutanlığı'nda başvuruda bulundular. Komutanlıkta öncelikle adaya gideceklerin parmak izleri alındı, daha sonra fotoğraflan çekilip elektro- nik yüz taraması yapıldı. Adaya gidecekler bu sabah saat 05.30'da güvenlik kartiannı Mudanya llçe Jan- darma KomutanlığVndan alarak tmralı Adası'yla ir- tibatın sağlandığı limana gidecekler ve kontrolden ge- çirildikten sonra adaya götürülmek üzere deniz oto- büsüne alınacaklar. Deniz otobüsü, gerekli işlemle- rin tamamlanmasının ardından saat 07.40'ta adaya hareket edecek. Adada duruşmanın tamamlanmasın- dan sonra saat 16.30'da Mudanya için yola çıkılacak. Venlen güvenlik kartlan da dönüşte ilgililer tarafin- dan toplanacak. Her duruşma için, aynı prosedûr iz- lenecek. Duruşmay*katılacak sanık avukatlan ile sanık ya- kınlan işe özel_Gernlik Li- man fşîetmeleri ÂŞ'nin (GEMPORT) limanından hareket edecekler. Sanık avukatlan ve yakınlan bu- gün en geç saat 04.30'da Gemlik llçe Jandarma Ko- mutanlığı'nda olacaklar. Bu kişiler, işlemlerin tamam- lanmasının ardından saat 05.20'de Gemlik'ten adaya hareket edecek. Şehit aileleri Mudanya'da güvenlik önlemleri dün olağanüstü boyutlara ulaşn. llçe karadan, havadan ve denizden kontrol altında tutuMu. Bugün yargı önüne çıkacak olan PKK b'deri Abdullah Öcalan'ın ve örgütünün yaptığı vahşeti gösteren fotoğraflar panolara asıldı. (Fotoğraflar ERDOĞAN KÖSEOĞLU) 14. yüzyılda Türklerin hâkimiyetine geçen îmralı'da cezaevi 1935 yılında kuruldu Osmanlının fethettiği ilk ada: ImralıANKARA (AA) - Terör örgütü PKK'nin elebaşı sanık Abdullah Öcalan'ın Türk adaleti önünde hesap vereceği, Osmanh'nın fethettiği ilk ada olan Imralı Adası. Bitinler. Persler ve Romalılann ardından 14'üncü yüzyılda Türklerin hâkimiyetine geçti. Eski başbakanlardan Adnan Menderes ve sanatçı Ydmaz Güney'in de tutukJu kaldığı İmralı Adası. Rus gemisini kaçıran mahkûmlann firanna da konu oldu. Yüzölçümü 10 kilometrekare olan ve MÖ 7. yüzyıldan itibaren stratejik önemde görülmeye başlanan îmralı'nın, ilk olarak Bitinler tarafindan fethedilmeye çalışıldığı. kaynaklarda yer alıyor. Tarihteki adı "Aigaion" olan Imralı Adası, sırasıyla Bitinler, Persler ve Romalılann hâkimiyetine girdi. Doğu Roma Imparatorluğu ise adada bin yıl hüküm sürdü. Îmralı'da bugüne kadar arkeolojik kazı yapılmadı. Ancak 1989 yılında su şebekesi inşaatı sırasında iskelet ve kiremit parçalan bulunan ada. Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Ydmaz Güney tmralı'da tutuklu kaldılar. 14. yüzyılda Türklerin eline geçti. Kesin tarihi bilinmemesine karşın. 1324- 1352 yıllan arasında Osmanlılann hâkimiyetine giren Imralı, Bursa tekfumnun Bızans lmparatorluğu ile temasının kesilmesi için deniz üssü olarak kullanıldı. Jlk Osmanh denizcisi olarak tarihe geçen Emir Ali Bey tarafindan fethedildiği için "Cezire-i Emir AB" adı verilen ve OsmanJılann fethettiği ilk ada olan tmralı, ünlü Bizansh tarihçi Theophanes'e de ev sahipliği yaptı. Türkler tarafindan fethedilmesinden sonra Ortodoks Rumlann yerleşimine açılan tmralı, 1. Dünya Savaşı sırasında boşaltılırken ada sakinleri, savaşın bitmesinin ardından evlerine döndü. Ortodoks Rumlar. 1923 yılında Girit Türkleri ile mübadeleye tutularak Yunanistan'a gönderildi. Ünlü tmralı Cezaevi"nin kurulması fikri ilk olarak 1933 yılında ortaya atıldı. tnşaat ustası hükümlü Fahri Usta tarafindan harabe halindekı bir kilisenin duvarlannın tamamlanarak koğuşa çevrilmesiyle 11 Agustos 1935'te faaliyete geçen Imralı Cezaevi'nin ilk konuklan. Istanbul ve Bursa cezaevlerinde yatan cinayet suçundan mahkûm 50 hükümlü oldu. Eski başbakanlardan Adnan Menderes ile bakanlar Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Folatkan'ın yanı sıra sinema sanatçısı Yılmaz Güney, ressam İbrahim Balaban ve Rus ressam Angulos Stafonodis'ın de tutuklu kaldığı cezaevinde, terörist Öcalan'ın getiribnesinden önce 247 hükümlü bulunuyordu. AvTasya adh Rus feribotunu kaçıran mahkûmlann fıranyla da gündeme gelen Imralı Adası'nda mahkûmlar hayvancılık ve tanmla uğraşıyordu. Şehit aileleri ve yakınlan için de. ilçe girişinde bir ir- öbatbürosuoluşturuldu. Bu büroda, şehit aileleri ile ya- kınlanna kalacaklan yer ko- nusu başta olmak üzere çe- şitli konularda danışmanhk hizmeti verilıyor. Şehit aile- leri ve yakınlan, Mudanya ve Bursa'da temin edilen mi- safirhanelerde ücretsiz ka- lacaklar. Mudanyalı 60 aile de şehit ailelerini misafir et- mek için valiliğe başvurdu. Bursa Vali Yardımcısı Em- re Ayman. davaya müdahil ve izleyici olarak katılacak şehit ailelerinin tüm ihtiyaç- larının valilik tarafindan karşılanacağını söyledi Ay- man, şehit ailelerinin duruş- ma süresınce kamuya ait mi- safırhanelerde banndınla- cağını ve duruşma günlerin- de de Mudanya'ya götürüle- ceğini belirtti. Mudanya fskelesi'ndeki yasak bölgeye sadece gaze- teciler ve şehit yakınlan alındı. Büyük bir hareketli- liğin yaşandığı meydanda şehit yakınlan sık sık alkış- larla PKK'yi veÖcalan'ı la- netledi. Meydanda "Piş- manhk yasasına havır" "tdamlar uygulansın" pan- kartı açılırken Yozgat Şehit Aileleri Demeği Başkanı, Bingöl'de şehit olan Turgay Eroğlu'nun ağabeyi Metin Eroğlu, "A\Tupa insan hak- lanna bir şey söylemek isö- yorum. 30 bin şehidin katüi- nin insan haklan var da, 30 bin şehidin insan haklan vok mu? A> rupa'va insanlığı biz öğrettik Bize insanlığı sizöğ- retemezsiniz" dıye konuştu. Eroğlu'nun konuşması çev- rede toplanan ve kurt işare- ti yapan bır gnıp tarafindan "Şehitierölmezvatanbolün- mez" sloganıyla alkışlandı. Şehit ailelerinin sözcüsü olarak duruşmaya katılacak olan avukat Şevket Can Öz- bay da yaptığı açıklamada, T&k milletı banş ve birlik içinde yaşarken dışandan kaynaklanan akımlann ül- kede kan döktüğünü söyle- di. BtZBEE... ERDAL ATABEK Sorun Çözme Yetisi... Sorun çözme yetisini geliştirmek, artık gelişmiş ül kelerin eğitiminde temel hedeflerden birisini oluştu ruyor. Çünkü "sorun çözme yetisi" birçok önemli be ceriyi biriikte kullanmayı gerekli kılan karmaşık bi sistemin başansı. Bu karmaşık sistem, öncelikle belirli düzeyde aka demik zekâyı gerektiriyor. "Akademik zekâ", sorur çözme işleminde: - Sorunu fark etmeyi sağlıyor. Benzeriiklerin için deki farklılığı ya da tam tersi olan farklılıklar arasın daki benzerligi kavrayabilme becerisi, sorunun fart edilmesi için zorunlu. - Soaınun tanımlanması bundan sonraki aşama "Sorun nedir", "Sorunun boyutlan nasıldır" sorula- nnın yanıtlannın verilmesi gerekiyor. Bu analiz-çö- zümleme aşaması nesnel yapılırsa sorun bütün bo- yutlanyla kavranabiliyor. - Sorun kimin ya da kimlerin sorunudur? Bu soru- nun yanrtının verilmesi sadece "akademik zekâ"ye bağlı değil. Burada işin içine "duygusal zekâ " giriyor Çünkü, belki de "sorunda ben de bir tarafolabilihm". Bu da olaya nesnel bakabilmek için gerekli olanın "öz- güven sahibi olmak" olduğunu ortaya koyuyor. An- cak "özgüven sahibi olan kişiler", sorunun kimin ye da kimlerin sorunu olduğunu ortaya koyabiliyor. Biı aile içinde "çocuğun sorunu" olarak ortaya konan so- runun babanın ya da annenin ya da hem babanın herr de annenin sorunu olması olasılığı her zaman var. O- nun için de bu sorunun doğru yanıtı çok önemli. - "Sorun kime çıkar sağlıyor ya da kime zarar ve- riyor?" sorusunun da nesnel olarak yanıtlanabilme- si çok önemli. Çünkü, sorunlann oluşumunda ve ge- lişiminde kimileri çıkar sağlarken kimileri de zarar gö- rüyor. Buradaki çıkar "psikolojik çıkar" ya da "sosyo- lojik çıkar" olabilir. Birisinin sorunu çevredeki birisint "ona yd gösterecek derecede üstün olma" ya dî "yeni bir statü - yeni bir sosyal rol kazanımı" sağla yabilir. Böyiece sorun, pek de farkına vanlmadan bi rilerine öyle çıkarlar saglar ki sorunun sürüp gitmes sadece bu nedenle el attından desteklenir. Kimi za man da sorunlarda "çıkar sağlayan taraflar" ile "zara gören taraflar" oluşur, böylece de koalisyonlarolur. Bi süre sonra "çıkar sağlayanlar" ile "zarar görenler arasında yer değiştirenler olur, koalisyon ortaklan d« değişir. - Sorunun çözümüne temel olmak üzere "sorur profili" çıkanlmalıdır. Bu profilde "sorunun geçmiş teki oluşumu", "ana ve yan nedenler", "sorunun be lirtileri", "bundan sonrakigidişi" çözümlenmeli, hep sinin birlikte değertendirilmesiyle "sorun profili" ç\ka nlmalıdır. - Çözümün yeni sorunlara yol açıp açmayacağır doğru kestirmek de çok önernlidir. Öyle ki kimi za man, çözümsüz de kalabilecek bir sorun çözümlen mek istendiği zaman öyle yeni sorunlar ortaya çıka ki eski durum aranabilir. Onun için de çözümlerin ne lere yol açabileceğini doğru kestirmek çok önemfidiı Pek çok sorun da bu korkudan dolayı çözümsüz bı rakılır. - Sorun çözümünün kimlere nasıl zarar verebilece ği ve bunlann nasıl telafi edileceği de düşünülmefidiı - Sorunun-çözümünde izlenecek yol ve uygulana cak program da önem taşır. Burada da "duygusalze kâ" alanında yer alan "sorumlulukalmak ve taşımak' "karar verebilmek", "karariann sonucunu göğüsle yebilecek cesarete sahip olmak" gereklidir. Insanla nn kendi sorunlannı çözememesinin en büyük nede ni, küçük yaşlanndan beri "kendı sorumluluklannı na sıl alacaklannın" öğretilmemiş olmasıdır. Çocuklan nin her sorununu çözmeye hazır aileler çocuklannı bı alanlarda eksik bırakırlar. - Sorun çözümü için yapılan program uygulanırker "strateji esnekliği" de dikkate alınmalıdır. Bu esnek lik, yanlışlan düzeltebilecek kadar yumuşak, anca çözümü zedelemeyecek kadar karaıiı olmalıdır. - Sorunun çözümünün sürekli olması için de soru nun kaynağı olan nedenlerin ortadan kaldınlmasın dikkat edılmelidir. ••• Bizim insanımızın "sorunlannı neden çözemediği konusuna gelince: Bunun başında, çocukluktan baş layarak sorumluluk vermeyi başaramamak, birisini. sorununu başkalannın üstlenerek sorun çözme be cerisini kazandıramamak olması gelir. Önemli bir ne den de bağımlı kişiliklerin ödüllendirilmesi, bağımsı kişiliklerin geliştirilememesidir. Insanımızın olaylar; çevresine, kendisine nesnel bakamaması, kendisir her olayda kayırması da sorun çözme yetisinin kc relmesine yol açar. Sonuçta, insanımız, kendi çözmesi gereken profc lemlerini başkasına havale ederek (annesine, babs sına, okuluna, devlete, Allah'a, kadere, şansa, kısme te...) çözüm beklediğinden hem hayattan bekledik lerini bulamaz, hem de kendinden başka herkesi suç layarak kendi hayatını başansız kılar. Ne yaparsınız ki kimilerine hayat öğretir, kimilerin ise hayat da öğretemez. Öcalan'a şehir vatandaşlığı • ANKARA (AıNKA) - ttalya'nın Milano şehrine bağlı Pero kasabası belediyesi. Abdullah Öcalan ve Leyla Zana'ya şehir vatandaşlığı vermeyi kararlaştırdı Özgür Politika gazetesinin tnternet sitesinde ttalyanlann Öcalan'a "kent vatandaşlığı" verdiği açıklandı. Habere göre, belediye tarafindan yapılan açıklamada. Kürt sorununun çözümü ve bunun için mücadele eden politikacılann her düzeyde sahiplenilmesi isteniyor. 'Yüzyılm en vahşisi' • BlTlSAtAA)- Abdullah Öcalan'ın yargılanacağ davaya müdahil olarak katılacak Türkiye Kamu-Ser Genel Başkanı Resul Akay, "Öcalan'ın 20. yüzyılm en vahşi kişisi olduğunu'" belirterek. insan haklanndan diğer insanlar gibi yararlanma hakkınır bulunmadığını söyledi. Davaya katılmak için Bursa'ya gelen Akay, Öcalan'ın pek çok insanın katlinden sorumlu olduğunu bildirdi. Iç ve dış güçlerin DGM'lerin yapısım gerekçe göstererek davayı erteleme girişirhini teşvik ettiklerini belirten Akay, "Bu caninin ıpini çekmeyenlerin ipini Türk milleti çekecektir" dedi. .Akay, bağımsız Türk yargısımn vereceği idam karannın bir an önce onaylanması için TBMM'nin olağanüstü toplanmasını istedi. Erdem Akyüz'ün eleştirisi • ANKARA (AA)- Hukukun Egemenliği Derneği Genel Başkanı Erdem Akyüz, Öcalan davasının "asnn davası" gibi ifadelerle sunulması ve abartılmasınm yanlış olduğunu ileri sürdü. Bu davada yargıçlar kadar savunmanın da sınav vereceğini öne süren Akyüz, "Savunma mahkeme huzurunda yapılır. Basm-yayın organlan önünde yapılan uluorta eleştiriler şov niteliğindedir" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle