Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 MART 1999 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Karar oylanacak
Erdost'un
dosyası
incelemede
AJNKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Yargı-
tay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, yayımcı-
yazar Muzaffer Ühan Erdost'un 9. ceza da-
iresince onanan mahkûmiyet dosyası hak-
kında inceleme başlattığı öğrenildi.
Temyizde değerlendırmesini Erdost le-
hine sunan başsavcılık, inceleme sonunda
onamaya ıtiraz edip etmeme konusunda ka-
rar verecek.
Dosya Yargıtay cumhuriyet savcılannca
incelendikten sonra başsavcılık, 9. ceza da-
iresinin onama karanna itiraz edebilecek.
İtiraz durumunda dosya Yargıtay Genel Ce-
za Kurulu' na gidecek. Raportörün hazırla-
yacağı raporun okunması ve dava hakkın-
dakı ıncelemelerden sonra karar içın oyla-
ma yapılacak.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı. Er-
dost lehine olan tebliğnamesinde "'yazann
kitapta bölücülük propagandası yapmadı-
ğı" görüşünü bildirmişti.
Kitap lehine rapor
PEN Yazarlar Derneği Başkanı Alpay
Kabacalı. Türk hukuk düzeninin düşünce
suçunun gündeme geldiği her olayda suç-
luluk kompleksi içensinde olduğunu, sanı-
ğın aklından bile geçirmediğı şeyler söy-
leyen bilırkışı raporları bulunduğunu ve
lehteki raporlann görmezlikten gelinerek
suçlayıcı yeni raporlarla dava açan savcı-
lara tanık olunduğunu anımsattı.
Erdost'un 'Üç Sıvas' adlı kitabı nedeniy-
le Terörle Mücadele Yasası gerekçe göste-
rilerek mahkûm edildiğini ve dava dosya-
sında kitap lehine bir rapor bulunduğunu
belirten Kabacalı, "Üstelik kitapta 'Sevr
dayatmasına karşı Türkiye'nın bütünlüğü-
nün savunulduğunu' göz öniine aldığımız-
da şaşkınhktan şaşkınlığa düşmemek elde
d e p " dedi.
Davayla ilgilı önemli bir kanıt olan bilir-
kişı raporunun yok sayılarak mahkûmiyet
karannın verildiğini vurgulayan Kabacalı.
"Yargılamanın yenilenmesi gerckriği öne
sürülebilir. Bu kuşkusuz ki bir çözümdür.
Ama ideal çözüm değildir. Çağdaş çözüm
öncelikle 8. maddenin. ardından düşünce su-
çu yaratan bütün çağdışı kanun maddele-
rinin kaldınlmasıdır" görüşünü dile getir-
di
Seçkin bir diiştin adamı
İHD Genel Sekreteri HüsnüÖndüldedü-
şüncedeçeşitliliğintoplumsalzengınlik ol-
duğunu belirterek Türkiye' nin anayasal ve
yasal yapısının daha fazla ertelenmeden
demokratikleşmesi gereğinin her olayda
ortaya çıktığını bildirdi.
Erdost'un ürettigi insan haklan çalışma-
lannda yurt ve insan sevgisini, duyarlılığı-
nı gösteren seçkin bir düşün adamı ve in-
san haklan savunucusu olduğunu vurgula-
yan Öndül,u
Erdost veniden düşünce 'suc-
lusu'. Düşüncedeçeşitiilik toplumsal zengin-
liğimizdir. Erdost, aydınlanma geleneğinin
sürdürücüsü veTürkiye'nin külriir ve sol dü-
şünce hazinesine unutulmaz katkılarda bu-
hınmuş bir külrür, sanat ve düşün insamdır"
dedi.
Erdost'un 196O'lı yıllardan bu yana dü-
şünce tarihine hem bizzat ürettikleriyle,
Sol \e Onur Yayınlan arasında çıkan bılim-
sel sosyalızmin temel yapıtlannı sunuşu
ile unutulmaz katkılarda bulunduğunu be-
lirten Öndül. yazann IHD kuruculanndan
olduğunu, birdönem Ankara şubesi başkan-
lığını yürüttüğünü anımsattı. Erdost, 1995
yılında tHD'den aynlmıştı.
'Sonunda anlaşüacak'
Araştırmacı-yazar INedim Şahhüseyinoğ-
lu, "ÜçSrvas" kitabında Türkiye"deki olum-
suzluklann nedenlerinin gerçekçı gözlem
ve değerlendirmeler yapılarak sorumlula-
nn uyanlmaya çalışıldığını vurgulayarak
"Ne yazık ki gerçekleri yazmanın, çözüm
önermenin suç sayıldığı bir ülkede yaşıyo-
ruz" dedi.
Erdost'un düşünce gücünün çete-mafya
gücünden üstün olduğunun sonunda anla-
şılacağını belirten Şahhüseyinoğlu. "Kon-
füçyüs,' Bir adam yumruk dövüşünü kazan-
dı dıye onu devlet besler de, bunlar akıl
gücünün yumruk gücüne üstün olduğunu
anlamazlar' diyordu" değerlendırmesini
yaptı.
DİE acıkladı
Turist sayısı
yüzde 3 arttı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ge-
çen yıl sektörde yaşanan bunalınun ardın-
dan turist sayısı 1999 Ocak ayında 1998'e
oranla yüzde 2.8 arttı.
Devlet İstatistik Enstitüsü (DtE) verile-
rine göre ocak ayında Türkiye'yi 358 bin
kişi ziyaret etti. 348 bin 164 kişinin geldi-
ği 1998 "in aynı ayına göre turist sayısı yüz-
de 2.8 artış kaydettı. Turistlenn yüzde 57.8'i
havayolu, yüzde 36.7'si karayolu, yüzde
3.8'i denizyolu, yüzde 1.7'sı de demiryo-
lunu kullandı. 1999 yılı Ocak ayı içinde en
çok ziyaretçi gönderen 10 ülke de şöyle sı-
ralandı:
"Almanya (83 bin 206 kişi), Romanya (53
bin 933 kişi). ABD (15 bin 296 kişi). Rusya
Federasyonu 13 bin 701 kişi), Gürcistan (13
bin 60 kişi), Azerbaycan (12 bin 635 kişi),
lran(12bin 19kişi),Yunanistan(ll bin 740
kişi), Fransa (11 bin 724 kişi), İsrail (10 bin
987 kişi)."
Ocak ayında gelen Türklerin sayısı da
geçen yıla oranla yüzde 10.8 artarak 305
bin 84İ'e ulaştı.
2000 ydı sorununa çözüm
Bir Türk işadamının da aralannda bulunduğu bir grup mühendis, Microtech programı
ile zaman ve bilgi kaybı olmaksızın bir saniyede bilgisayarlan 2000 yılırıa hazırlıyor
BONIS (AA)- Dünyada 2000 yı-
lında bilgısa\ar konusunda yaşa-
nacak olan sorunu. Tanju Karabu-
naradlı bir Türk işadamı çözdü.
Karabunar. Belçıkalı ve tngiliz
bilgısayarmühendisi arkadaşlany-
la gerçekleştırdığı Microtech 2000
programı ile zaman kaybı ve bilgi
kaybı olmadan bir saniyede bilgi-
sayarlan 2000 yılına hazırlıyor.
Almanya'nın Düsseldorfkentin-
de çalışmalannı sürdüren ve ilk de-
fa Federal Krimınal Dairesi. Fede-
ral Anayasayı Koruma Teşkilatı ve
çok sayıda banka temsilcisinin ka-
tıldığı toplantıda çeşıtli bilgisayar-
lar üzerinde programı tanıtan Tan-
ju Karabunar, bir dfsketten oluşan
programın bütûn bılgisayarlardaki
2000 yılı sorununu çözeceğini söy-
ledi.
Dünya bilgi sayarlannın yüzde
56'lık bir bölürnûnün henüz 2000
yılına hazırlanmıamış olduğunu be-
lirten Karabunar. tamamlananlann
ise yeni bilgisayarlar olduğunu kay-
detti. Microtech 2000 ile ilgili ça-
lışmalann üç yıl sürdüğünü ifade
eden Karabunar şunlan söyledi:
"Bir disketin içinde olan progra-
mımız, bilgisayarın Bios bölümünü
2000 yılına hazırlıyor. Bilindiği gibi
bilgisayarlar 31 Aralık 1999 tari-
hinden sonra 2000 yılını gösterme-
yecektir. Geç kalındıgı zaman, sani-
yenin onda birinde 100 bin işlem
yapabilen bilgisayarlar 1999'dan
2000 yılına geçişte bu yeni rakamı
tanımayacak ve milyonlarca bilgi
de yok olma tehlikesi ile karşı kar-
şıya kalacak. Bizinı gerçekleşrirdi-
gimiz program ile bilgisayar bir sa-
niye içinde 2000 yılına hazır olu-
yor."
2000 y ılına ayarlanacak 400 mıl-
yon bilgisayar olduğunu belirten
Karabunar. sistemin değerinın bir
milyarmark olduğunu, kendilennin
de 16 milyarlıkpiyasaya sahıp ola-
bileceklerini söyledi.
Geçen yıl Almanya'da yapılan
genel seçımlerden önce Başbakan
Gerhard Schröder'in mektup gön-
derdiği \e seçimlerden sonra ya-
yımlanan kitabında yer verdiği 26
önemli kişiden biri olan Tanju Ka-
rabunar 30 yaşında. Bankacılık eği-
timi gören Tanju Karabunar, Al-
manya'daki Türk gençlenne de çağ-
nda bulunarak "Almanya'da A1-
manlardan daha üstün olmamız la-
zun. Bunun için de okuyup ilklere
imza atmahyız. Kendimizi her za-
man olumlu yönde vetiştirmemiz
gerekivor"" dedi.
uruç TMO'datahdvurgunuŞANLILRFA (Cumhuriyet) - Şanhurfa'mn
Suruç ilçesinde Toprak Mahsulleri Ofısi'ne
{TMO) ait depolardan 122 ton buğday ve
arpa çaldıklan belirlenen, aralannda bir
yüzbaşinın da bulunduğu 5 kişilik bir çete
ortaya çıkartıldı. Suruç Cumhuriyet
Başsavcısı Ce\-at Işlek, TMO'daki hububat
vurgununun jandarmaya yapılan bir ihbar
üzerine ortaya çıktığını bildirdi. Işlek. yapılan
araştırma sonucu TMO depolanndan çahnan
110 ton buğday ile 22 ton arpanm traktörlerle
köylere götürülerek satıldığının belirlendiğini
söyledi Olayla ilgili 10. Hudut Bölük
"Komutanı Yüzbaşı bzet Çokçetin'ın
tutuklandığını belirten tşlek, ÇokçetnVin.
köyde kendisine ait koyun sürüsü olduğunu
ve çahnan arpalann bir bölümünü
koyunlanna yedirdiğini söyledi. Savcı Cevat
tşiek. olayla soruşturmanın derinleştirilmesi
scnucu Suruç'ta gözaltına alınan ErdaL
Serdar ve İbrahim Halil Yüksel ile M. Sabri
Geyhaıı'ın da tutuklandığını. IVL Faik Yüksel
hakkmda da gıyabi tutuklama karan
çı<anldığını belirtti. lşlek. vurgunla ilgili
Mûrşıtpınar Jandarma Karakol Komutanı
o'aT! bir başçavuş ile ilgili soruşturma
açuklanm. olayı zamanında bildirmeyen
TMO Soraç Şube Müdüra, depo teknisyeni
ve 2 bekçi hakkında da dava açıldiğını
biidirdi. Savcı Cevat lşlek. olayla ilgili
ifadelerine başvurulan TMO Şube Müdürü \e
diğer görevlilerin,"Hırsıriık oiaymı neden
zamanında savcıhğa inrikal crdrmedinrz"
sorusuna, "Müfettişler geliyordu, biz kendi
aramızda hallediyorduk" yanıtını
verdıklenne dikkat çekti. Suruç TMO'daki
hububat vurgunuyla ilgili soruşturma
genışletilerek sürdürülürken, olayla ilgili
olarak tutuklanan 5 kişiyle ilgili bir dosya,
eylem organize suç kapsamında olduğu
gerekçesiyle Diyarbakır Devlet Güvenlık ,. .
MahkemesPne gönderildi.
.{3
SEKA DaliuııaııMa çevreci protokol
Muğla Üniversitesi ile SEKA tesisleri arasında yapılan işbirliğiyle atıklar
denetim altma alınarak denizsuyu ve çevreyi kirletmeden üretim yapılacak
ÖZCAN ÖZGLIR
MUĞLA - Muğla Üniversitesi
ile SEKA Dalaman Tesislen ara-
sında denız deşarjının sürekli iz-
lenmesı \e envantennin tutularak.
analızlennin yapılması için proto-
kol imzalandı.
Işbirliğinden SEKA'nın denız su-
yunu ve çevreyi kirletmeden üreti-
me de%am etmesinin amaçlandığı
bildinldı Çe\ reyi kirlettiği veturizm
alanına dönüştürülmesinde yarar
olduğu gerekçelenyle özelleştırme
kapsamına alınan SEKA Dalaman
Tesisleri'nde kiıtiliğin önüne geçi-
lebilmesi için adım atıldı.
Muğla Üniversitesi ile yapılan
anlaşma sonucu. bundan böyle SE-
KA'nın atıkları sürekli denetim al-
tına alınıyor. İnzalanan protokol
uyannca denize deşarj edilen su-
yun fıziksel. biyolojık ve kimyasal
özelliklerine ait envanterler tutula-
cak, ölçümleryerinde yapılarak üni-
versıte laboratu%-
arlannda tahlılle-
ri gerçekleştirilebilecek.
Muğla Üniversıtesi ile SEKA ara-
sında çevre işbirliği protokolü üni-
versite rektörü Prof. Dr. Ethem Ru-
hi Fıglah ve SEKA Dalaman Tesis-
leri Müdür Yardımcısı Çetin Kar ara-
sında imzalandı. Protokol ile ilgili
bilgi veren Kor, şunlan söyledi:
"Dalaman, Akdeniz ve Ege'nin
kesişme noktasuıda buhınup hem je-
olojik hem de meteorolojik bakım-
dan ilginç yörelerden birisi. Y örenin
bir diğer özelliği ise sanayi kuruluş-
lan ile turizm kuruluşlannın bir
arada bulunması. Bu kuruluşlaruı
kıyı bölgelerinde yer almalan deni-
zin etkilenmesini gündeme gerir-
mektedir. Bu protokol sa\esindc has-
sas deniz ekosistemi için bir veri
bankasıoluşturmuşolacağız. Deniz
ortamında fiziksel, kimyasal ve mik-
robiyoiojikçabşmlarnıevsinısel ola-
rak gerçekleşdrilebilecek. Deniz su-
yu dip tortulu ve deniz canlılannda
gerçekleştirilecek olan çalışmalaria
değerlerin değişimi perivodik olarak
incelenecek \e deni/ ortamının han-
gi yönde değişime uğradığı saptana-
cak. Akdeniz'in diğer ke$imleri ile
karşılaştırması vapılabilecek."
Istanbul
Bombalı
saldında
bulunanlar
yakalandı
İstanbul Haber Servisi - Terör
örgütü PKK'nin lideri Abdullah
Öcalan'ın Türkiye'ye
getirilmesinin ardından örgütün
dağılmadığını göstermek
amacıyla Istanbul Barosu ve
Etiler'deki Harvard Cafe'nin de
aralannda bulunduğu birçok
yere bomba ve molotofkokteylli
saldında bulunduklan ileri
sürülen 17 kişi yakalandı.
tstanbul Terörle Mücadele Şube
Müdürlüğü'nden yapılan
açıklamaya göre, Öcalan'ın
Türkiye'ye getirilmesinden
sonra örgüt içinde meydana
gelen dağılma ve paniğin önüne
geçmek için aralannda Istanbul
Barosu'nun da bulunduğu bazı
binalara bombalı ve molotoflu
saldtn düzenleyen 15 kişi
yakalandı.
Sorguları sürüyor
Açıklamada. bu kişilerle birlikte
1 adet Kalaşnikof marka
otomatik rüfek. bir tabanca ve
bu silaha ait 2 şarjör, 1 adet Rus
yapımı savunma tipi el bombası
ve 5 adet molotofkokteylinin ele
geçırildiği belirtildi. Sorgulan
yapılan bu kişilenn. tstanbul
Barosu'na bomba atılması ve 2
yurttaşın yaralanması,
Beylikdüzü'ndeki Türk
Telekom binası ve Esenyurt'taki
bir muhtarlığa molotofkokteylli
saldında bulunulması olaylanna
kanştıklannı itiraf ettikleri
kaydedildi. Emniyetteki
işlemleri tamamlanan bu kişiler
daha sonra Istanbul DGM
Cumhuriyet Savcılığı'na teslim
edildi. Etiler'deki Harvard
Cafe'ye, 3 kişinin
yaralanmasına neden olan
bombalı saldınyı
gerçekleştirdikleri ileri sürülen
2 PKK üyesinin de yapılan
operasyonlarda 2 adet ruhsatsız
tabancayla birlikte ele
geçirildiği açıklandı.
Fatih-Zeyrek
4
Öksüz' Kahııasuı...
OKTAY EKİNCİ
Eski Fatih Beledıve Başkanı Sa-
dettin Tantan. Istanbul 2. Bölge'de
ANAP'ın 1. sıradakı milletvekilı
adayı olarak"Ankara'ya tasınma-
ya" hazırlanıyor. Eğer olağanüstü
bir durum yasanmazsa. kesine ya-
kın birolasılıkla nisanayından son-
ra Zeyrek sokaklannda artık "par-
lamenter" olarak dolaşacak. Bele-
dıye başkanıyken başlattığı ''koru-
ma vekurtarma"projelerini yeni ye-
rel yöneticılerelindeki "akıbetini'1
ızleyecek .
Tantan'la daha avlar önce (hat-
ta geçen yıl) yaptığımız söyleşi-
lerde. sadece tstanbul için değil.
Türkiye acısından da çok büyük
önem taşıyan Fatih'teki "tarihi kent
dokusunu yaşatma" çabalannın.
seçim nedeniyle bir "kazaya" uğ-
ramaması gerektığini vurgulamış-
tık. Uzun yıllardan sonıa "ilkkez"
tstanbul'daki bir "Suriçi" belediye-
sinin imar denilince "rant" yerine
"kûltürel kent kimliğini sürdür-
me" hedefıni benimsemesi, ne pa-
hasına olursa olsun kesintiye uğramamalıy-
dı.. Bunun başlıca "güvencesi" ise böylesi bir
coşkulu süreci başlatan belediye başkanınm,
dönem sonunda görevi bırakmak yenne "de-
vam" etmesıydı. Çünkü Türkiye'de, özellik-
le kente ve tarihe karşı "sorumluluk"bağla-
mında ender de olsa gözlenebilen bu tür umut
verici çabalann süreklilıği için ne yazık kı hâ-
lâ "kişiselduyarlüıklar"geçerliydı. Aynı du-
yarlılıkların "kalıcı bir kurumsallaşmaya"
dönüşmesı ise hünez yeterli güveni verebile-
cek bir düzeyde değildi...
Nitekim, Fatih'teki bu çabalar ve özellikle
İstanbulu yönetraey e aday olan herkes. "kenrin tarihini kurtarma projelerine" de arök sahip çıkmaü.
de Fener-Balatsemtlenndeki kentsel \e toplum-
sal rehabılıtasyon projelerini desteklemeye baş-
layan L^NESCO ve AvTupa Bırliği temsilcile-
ri ve uzmanlar da bir >andan çalışmalara katı-
lırken öbür yandan her fırsatta hep şunu dile
getirdıler- Başkamenidenadayolupprojeyisür-
dürecei mi; yoksa bırakacak mı?"
Işte ibciylesi bir hava içinde günler hızla ge-
çıpde "seçim ortamnıa''girildığinde. İstanbul'un
kimliğıtje ve değerlenne Fatih ölçeğınde bü-
>ük önem veren bir ılçe belediye başkanının.
aynı çabayı bu kez "kentölçeğinde" sürdürme-
si yönûndeki beklentiler de giderek "Brara"
dönüştü. Derken bilinen "siyasalsüreç"' başla-
dı ve ANAP lideri Mesut V ılmaz. yine bilinen
şekilde tercıhinı yaparak. haftalarca derin bir
"parti disiplini sessizliğJ" içinde sonucu bekle-
yen Tantan'ı mıllervekilliğıyle "ödüllendir-
Pekı şımdı Fatih ne olacak? Zeyrek'i kurtar-
ma projelennı kım yürütecek? Fener-Balat
semtlenni kurtarma \e yaşatma çabaları nasıl
sürecek? UNESCO ve Avrupa Birliğı'yle ku-
rulan "uygarlık dayamşmasında" nasıl mesa-
fe alınacak?..
Tantan'ın adaylık nedeniyle istifasıyla bir-
likte yerine "geçki olarak" oturan
yeni başkanın akıl almaz bir *S«fa-
sızlık" içinde ilk iş olarak belediye-
deki UNESCO bürosunu ve mıma-
n seksıyonu kaldırmak istemesine
bakılırsa, korktuğumuz başımıza
gelıyor demektir. Hele 18 Nisan'da
seçılecek başkan da Tantan'ı kıs-
kanıp "Ben farkh olacağım" diye-
rek tıpkı "eskileri gjbi" olursa. bü-
tün çabalar belki de "anılara" terk
edılecek. tanh ve kent yine yok olu-
şaterkedılecek...
"Demokrasinin" böylesi bir ka-
ranlığı başlatmaması için. galiba
şimdi en büyük görev de yine "aday-
lara" ve onlan zorlayacak u
seçmen-
lere"düşü\or...
Ömeğin Fatih'te beledi\ eye seçil-
mek isteyen tüm adaylar: "Taıı-
tan'ın başlattığı projeİer aksama-
dan jTİriitülecek" biçimınde sözler
vermeliler. Bu sözü vermeyen ya
da "mınn lann" edenlere ise "qy ve-
rilmemesi" ıçın kampanyalar yapıl-
malı.
Benzer şekilde özellikle ANAP'ın
bü\ükşehir belediye başkanı adayı
AB Taüp Özdemir'ın de hem İstanbul'a karşı
hem de partili arkadaşı Tantan'a karşı tanhsel
bir borcu. hatta "yükümlülüğü" \ar. Özdemir
de her şeyden önce "Fatih projelerinin sahibi
olacağım" ilan etmelı ve tüm kente hizmet
ederken de bütün lstanbul'un "tarih, külrürve
çevredeğerlerini korumayı temel alacağını1
' bi-
rinci sözü olarak açıklamalı... Hatta diğer par-
tilenn adaylan da "Tantan ANAP'lıydT falan
demeden. aynı hedeflenn takipçılen olacakla-
nnı sö>leyebilirlerse.2600yaşındakı tstanbul.
yeni bir yüzyılm eşiğinde belki de en huzurlu
seçimi yaşayacak demektir...
Tv kapatma
RTUK'ten
tepMer
nedeniyle
geriadm
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Radyo ve
Televizyon Üst Kurulu
(RTÜK), Yüksek Seçim
Kurulu (YSK) kararlan
doğrultusunda çok sayıda
yayın kuruluşuna verdiği
uyan ve kapatma cezasını,
tepkilerden çekinerek
uygulamaya koymadı.
Başbakan Biilent Eccvit,
öncekı gün yaptığı basın
toplantısım yayımladıklan
gerekçesiyle bazı
televizyon kanallannın
kapatılacağı iddiasını
yalanlarken "Bakanlıkve
hükümet çaiışmalanv ta
ilgili her türiü açıklamayi
yapmak bizim
görevinüzdir'' dedi.
YSK'ye başvuru
TBMM Başkanvekili Utaç
GUrkan, YSK'ye
başvurarak üst kurulun,
radyo ve televizyonlann
seçim dönemi yayınlannı,
haksız ve yersiz bir sansür
uygulamasına
dönüştürdüğünü ileri
sürdü.YSK'nın, radyo ve
televizyon yayınlannda
uyulacak seçim
yasaklanna ilışkin karan,
RTÜK ile yayın
kuruluşlan ve siyasiler
arasında tartışma yarattı.
RTÜK. geçen hafta ve dün
yaptığı toplantılarda, seçim
yasaklanna uyulmadığı
gerekçesiyle verdiği yayın
durdurma cezalannı, yayın
kuruluşlan ve siyasilerden
gelen tepki ve itirazlar
üzerine henüz yürürlüğe
koymadı. RTÜK'ün
YSK'nın kararlanna
herhangi bir esneklik
getirip getirmeyeceğini
beklediği bildiriidi.
RTUK'ten bir üye, son 2
toplantıda alınan kapatma
kararlannı bir süre
bekleteceklerini
kaydederek şöyle konuştu:
"ttiraz edenkrin bizim
\erdigimiz karan
kaldırtmak yerine,
\'SK*nin o karannı
değiştirmesim saglamalan
lazım. Aldığımız kapatma
kararlannı henüz
uygulamaya kovmadık.
Belki bir gelişme olur diye
bir iki gün bekleyeceğiz.
Biz YSK'nin polisi
durumundayız. Kuralı o
koyuyor biz de takip
ediyoruz. Burada bizi
sansürcülfikle suçlamak
doğrudep.-
Ecevit'ten yalanlama
Başbakan Bülent Ecevit,
konutundan a>nlışında
gazetecilerin sorusu
üzerine, Güneydoğu ve
Doğu Anadolu'ya yönelik
ekonomik önlemlerle ilgili
önceki gün yaptığı basın
toplantısım yayımladıklan
gerekçesiyle bazı
televizyon kanallannın
kapatılacağı iddiasımn
doğru olmadığını söyledi.
Ecevit, "Açıklamam,
devlet, hükümet
açıklamasıydı. Eğer, bir
yasal yaptınm uygulamaya
kalkışırlarsa >asalar,
devletten yanadır bu
konuda. Bakanlık ve
hükümet çabşmalam la
ilgili her rürlü açıklamayı
yapmak, görevimiz bizim.
Buna aykuı bir karar
alınabilmesine ihtimal bile
vermem" dedi.
TBMM Başkanvekili Uluç
Gürkan da YSK'ye yaptığı
başvuruda, RTÜK'ün
sansür uygulamasının
demokratik rejimin
işlerliğinı tehdit edici
boyutlara ulaştığını
savundu. Yasaklann 11
Nisan 1999'dan önce
uygulanamayacağını
kaydeden Gürkan.
RTÜK'ün. yayın esaslanna
uyan yayınlar nedeniyle
bazı televizyonlar için
anlaşılması ve
demokrasiyle
bağdaştınlması güç
kapatma kararlan verdiğini
öne sürdü.
Öte yandan RTÜK seçim
yasaklannı ihlal ettiği
gerekçesiyle ilk kez bir
yerel TV'yi cezalandırdı.
RTÜK, 25 dakika süre ile
DYP'li milletvekili adayı
Mehmet Ydmaz'ın
propagandasını yaparak
Seçim Yasası 'nı ihlal ettiği
gerekçesiyle Bolu'da yayın
yapan Köroğlu TVye üç
gün süre ile kapatma
cezası verdi.