15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 7 ŞUBAT 1999 PAZAR 12 PAZAR KONUGU Öcalan 'ın îtalya 'ya sığınmaya çahştığı dönemde Roma Büyükelçisi olan Inal Batu ile PKK ve Öcalan sorununu konuştuk TKK'nin siyasaUaşmasıönlendi' 'Sosyal demokrat olduğumu gizlemedim' -Neden Dışişleri'nden istifa ettiniz ve neden, özellikle CHP'den siyasete attlmaya karar verdiniz? - Benim siyasete heveslerim. arzulanm yıllar öncesine dayanır. Ikj defa eşiğinden döndüm. - Se zamandı bunlar? - llk kez 1991, ikinci kez de 1995 seçimlerinde benden kaynaklanmayan nedenlerle vazgeçmek zorunda kaldım. Ama bundan önceki iki girişimde de hep CHP vardı aklımda. CHP'den başka hiçbir partiyi düşünmedim. Yani, benim çizgimde hiçbir kırılma olmarnıştır. Dışişleri'ndeki görevım Sirasmda bir sosyal demokrat olduğumu hiçbir zaman gizlemedim. Görevlerimi de, bu arada. hiçbir parti politikasma kanştırmadım. Ömeğin, Dışişleri Bakanlığı Sözcülüğü görevim sirasmda ya da BM Temsilcjüğim sırasında politik amaçlaria kullanılabilecek görevlerde de bulundum. Onlardan birisi sözcüiûk, öbürü BM'deki daimi temsilcilik ve son olarak Türk-Yunan ilişkilerinden sorumlu müsteşar yardımcılığımdı. Bu görevlerde sosyal demokrat kimliğimi hiç saklamadım. Fakat görevımede bu kimliği hiç kanştırmadım. Iki ayn kompartman gıbi hayatimda bunlar yan yana mevcut olmuşlardır. Benim CHP'ye çok nostaljik, duygusal nedenlerle bağlılığım vardır. Kuvayı Milliye ile, Atatürk'Ie beni her zaman. akıl ve duygu birlikteliğınde harekete geçiren bir partidır. CHP'yi en çagdaş sosyal demokrat hareket olarak görüyorum. Onun için hiçbir tereddüt göstermeden bana yapılan öneriyi kabul ettim, geldim. Artık yaşantımın geri kalan bölümünü de aynı çizgide sürdürecegimi açıklıkla söyleyebilirim. Bunca yıl benim çizgim kınlmadığma göre bundan sonra da kınlmayacaktır. Bir CHP üyesi olarak ülkeme hizmet etmek istiyorum. Bu imkân bana tanınırsa 37 yıl, dört kıtada. on ayn başkentte edindiğim deneyımleri Türk mıllefinin ve "B partımin hizmetine sunmak istiyorum. Bunun - için gönlümde ve bedenimde ne varsa hepsini vereceğim. - Adnan Polat, bildiğiniz gibi Galatasaray'a gânülden bağlı, Galatasaray 'ın bir dönem futbol soruntlusu olan bir kişL Siz de hastalıh derecesinde bir Fenerbahçelisiniz. Bir dönem Fenerbahçe Kulübü 'nün asbaşkantydınız. Adnan Polat şimdi CHP'den fstanbul büyükşehir belediye başkanı aday adayı oldu. Siz de CHP'den mUletvekili aday adayısımz. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da ciddi bir Galatasaraylu CHP içinde Sarı Kanarya ve Cim-Bom dengesini nasü kuracaksıntz? - Sosyal demokrat hareket içinde hem benim gibi Fenerbahcelilere hem de çok saygı duyduğumuz Galatasaray Kulübu'nün eski yönetıcilerinden Adnan Polat'a yer bulunur. Spor güzel bir şeydir. Sporla uğraşmış olmak insani ilişkiler açısmdan çok deneyimler, katkılar sağJar. Ben bunu Fenerbahçe yöneticili|im sırasında kitlelerle kaynaşmak açısmdan gördüm. Onun için spor yöneticiliği yaprruş olmak politikada bir avantajdır. Türk diplomasisi basarılı' - Türk diplomasisi Apo krizinde basarılı oldu mu? Yoksa Apo krizinde bazı beceriksizlikUr yapıldı mı? - Türk diplomasisi olabildiğince başanlı oldu. Demin anlattığım seçenekleri, formülleri gündemden düşüren Türk diplomasisidir. Yani, yineliyorum: Apo'ya siyasi iltica hakkı tanınması, sözde Kürt sorununun bir uluslararası konferansta ele alınması. Apo'nun uluslararası bir mahkemede yargılanması gibi hepsi Türkiye için birbirinden sakıncalı olan noktalar... Türkiye'de idam cezası olmasaydı ve Türkiye"nin genelde insan haklan görünrüsü Avrupa'da daha iyi olsaydı Apo konusunda Türk diplomasisi daha da başarıb olurdu. Bütün bu handikaplara ragmen Türk diplomasisi önemli bir başarı göstermiştir. Apo'nun Îtalya macerasımn uzun vadeli bazı yararlan da olduğu kanısındayım. - O yararlan bize anlatır mısınız? - Birincisi, Apo'nun gerçek kimliği bu vesileyle Avrupa'da daha da iyi anlaşılmıştır. Türk diplomasisi Apo'ya Îtalya'da siyasi iltica hakkı verilmesini. PKK hareketinin Âvrupa'ya mal olmasını önlemeye çalışırken bunun gereği olarak önemli belge ve bilgileri Avrupa medyası yoluyla Avrupa kamuoyuna yansıtmayı başarmıştır. İkinci olarak da, artık hiçbir uygar ülke kolay kolay Îtalya'nın yaptığı beceriksizlikleri yapmayacaktır. Yani Apo'ya bir VJP (Çok önemii kişi) muamelesi sağlamayacaktır. Bu açıdan da Türk diplomasisinin çabalan yararlı olmuştur. Ama bütün bunlan uzun vade için söyledim. PORTRE/ İNAL BATÜ J pYI A TÂVS!AJVf)Crf II PKK n ' n başı AbduJlah Öcalan sığınacak delik anyor. Komünistler ve Yeşiller ağırlıklı îtalyan hükümetinin Apo krizini tam * anlamıyla yüzüne gözüne bulaştırması, bir zamanlar PKK'nin başına destek veren sözüm ona uygar Batı ülkelerinin de gözünü korkuttu. Hiç kimse artık Apo'ya destek vermek istemiyor. Bunun esas nedeni Apo'nun Kürt halkına ve Türkiye'ye verdiği zararlar, açtırdığı onulmaz yaralar değil. Bütün mesele PKK'nin ve Apo'nun bölgemizden Batı Avrupa'ya uzanan eroin ve silah ticaretini kontrol etmesi; Batı ülkelerinde sağduyulu odaklann da artık bu ticarete bir son verilmesi kararlılığını göstermeleri... Apo ve PKK'nin ağır darbeler almalanndan sonra ülkemizde eroin ve silah ticaretine bulaşan kimilerinin de deyim yerindeyse nasıl "açığa çıktıkJannı" hepimiz görüyonız. Apo krizi daha tam olarak çözülememişken PKK'nin başının Italya'ya sığınmaya çahştığı dönemde Türkiye'nin Roma Büyükelçisi olan Inal Batu'yla konuştuk. Batu. ftalyan hükümetinin knz boyunca nasıl beceriksizlikle davrandığını anlatırken, "Terör-mafya-uyuşturucu üçgeninde ideolojiler ikinci planda kahyor" dedi. Batu'yla aynca, Dışişleri'ndeki görevinden istifa edip CHP'den siyasete atılmasının nedenlerini de konuştuk. Istanbul, 1936 doğumlu. Yükseköğrenimini Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi 'nde tamamladı. Dışişleri Bakanlığı na 1961'degirdi. Washington, Akra, Paris büyükelçiliklerindegörevyaptı. Hasan EsatIşık'ın Paris Büyükelçiliği sırasında Dublin Mazlahatgüzarlığı 'nı kurdu. Londra Büyükelçiliği Müsteşarlığı 'nın ardından Kıbns 'a büyükelçi atandı. Daha sonra Islamabad Büyükelçiliğiyaptı. 1987de Ankara 'ya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü ve Müsteşar Yardımcısı olarak döndü. 1989-1993 arası Prag Büyükelçiliğiyaptı. Hemen ardından Neıv York 'a BM Daimi Temsilcisi olarak atandı. Bir süre bakanhğın Kıbrıs-Yunanistan Denizcilik Havacılık ve Uluslararası Kuruluşlar Daire Başkanlığı göreviniyürüttü. 1998 de Roma Büyükelçiliği ne atandı. Dışişleri 'nden ocak ayında istifa ederek CHP den mUletvekili adayı oldu. - İtalyan hükümetinin Apo olaymda böylesine beceriksizce dav- ranmasının nedenleri nedir? - Bunun birden fazla nedeni var. Birincı neden. zaten ttalya'da güç- lü bir Kürt lobisinin oluşmuş oiması. Öncelikle Frizullo denilen söz- de gazetecı, gerçekte ajan-provokatörün gereksiz yere Diyarbakır Cezaevi'nde altı hafta tutulmasının yarattığı büyük gürültü. İkinci olarak, kaçak göç dalgalannın birbın ardından gelmesinin varattığı Kürt sempatisi... Üçüncüsü de yenı Italyan hükümetinin kompozisyonu... Bu hü- kümet içinde bizzat Öcalan la ve genelde PKK hareketıyle fazla iç- li dışlı olmuş insanlann bulunması. Üstelık bu insanlar kılit bakan- lıklarda. Örneğin Adalet Bakanı Düiberto. Biliyorsunuzkendisi Ko- münist Partisi üyesidir. Başbakan D'Alema'nın ıdeolojik olarak Türkiye'ye uzak, PKK'ye yakın ve çok deneyimsiz, hatta bılgısiz bir ınsan oluşu... Bütün bu nedenler ve etkenler bu sürecı başlattı. Yani bir sabah uyandığımızda Apo'yu Îtalya"da bulmadık. Bu sü- reç, o sözüm ona gazetecinin Dıyarbakır'da zorunlu misafirliğiyle başladı, göç dalgalanyla devam etti, sözde Kürt parlamentosunun İtalyan Parlamentosu çatısı altında toplanmasıyla iyice ivme kazan- dı ve arkasmdan Apo îtalya'ya davet edildi. Apo'nun da ltalya'yı tercih etmesinin nedenleri bunlardır. Apo'nun beklentisı de şuydu: Kendisine siyasi mülteci statüsü venlmesi. PKK'nin Avrupa'ya gelip siyasaUaşması ve Roma'da bir Kürt konferansı toplanması... Bu bekJentisi de birkaç hafta içinde neredeyse gerçekleşiyordu. Bu hareket planıyla Apo Roma'ya geldi. Zaten bu plan kendisini ziya- ret etmiş olan italyan Komünist Partisi milletvekilleriylebirlikte ya- pılmıştı. Özetlemek gerekirse, Apo'nun Italya'yı seçmesinin neden- leri budur. - Peki, İtalyan hükümeti ve İtalyan Parlamentosu 'nun bu konu- dakipozisyonlarını anlatır mısınız? -Once İtalyan Parlamentosu'ndan başlayalım. On- lann parlamentosu da tıpkı bızimki gibi çok parçalı. Yani koyu Apo dostlan, Apo hayranlan da var; ondan nefret eden parlamenterler ve siyasi partiler de var. Bir gün dünyanın seçkin üniversitelerinde, siyasi ta- rih derslerinde Apo knzi bir örnek olay olarak okutu- lacak, anlatılacaktır. Bir kriz bu kadar kötü yönetilmez. Ben dünyanın dört kıtasında hizmet verdim. Bir hü- kümetin, bir uluslararası krizde bu kadar beceriksiz, bu kadar tutarsız ve kendi ülkesi bakımından bu kadar ters sonuçlar yaratacak biçimde hareket ettiğine ilk defa şahit oldum. Yani, böyle davranarak Türkiye'yi çok rencide etmişlerdir ve Türk-ltalyan dostluğuna ağır bir darbe indırmışlerdir. Bugün de bu tutumları de- vam etmektedir. Ders de almamışiardır. Avrupalı or- taklan nezdinde itıbar kaybetmişlerdır; ltalya'nın tu- tumu alay konusu olmuştur. Almanya'nın, Apo'yu ru- tuklatıp kendı ülkesine getirtebileceğini hesap edeme- mişlerdir. ltalya'nın bu tutumu Amerika'da büyük tep- ki yaratmıştır. Biliyorsunuz, Amerika'da en çok alerji toplayan husus teröre prim verilmesi, hoşgörü göste- rilmesidir. Bugünkü italyan hükümetinin Amerika'da- kı görüntüsü budur. Libya, Suriye. Sudan gibi ülkeler derecesinde olmasa bile, hemen bunlann üzerinde, te- röre hoşgörüyle bakan. teröristlen banndıran bir ülke görüntüsü doğmuştur. Amerika'da. Hatta, bugünkü İtalyan hükümeti Apo 'ya dahi yaranamamıştır. Bu kn- zi bu kadar kötü yönetmişlerdir. Tekrar ediyorum. Bu kadar kötü yönetimin nedenlerinin birincisi de- neyimsizlik, ıkincısı hükümetin yapısı. üçüncüsü de çağdışı ideolojik bazı yaklaşımlardır. - Bugünkü ttalyan Başbakanı D 'Alema eylemcibir komünist Amageriye dönüp baktığmızda İtalyan Ko- münist Partisi bir Enrico Berlinguer gibi, Togliattigi- bi, Gramscigibiliderierdeyetiştirdi. Sizce D'Alema, partisiiçindekihocalarından hiç mi aydınlanmamış? - Ben kişiler üzerinde konuşmaktan yana değılim. Ama bugünkü İtalyan hükümeti için beceriksiz, mü- nasebetsiz. sevimsiz tabirlerinı kullanabıliriz, sanıyo- rum. Bu sıfatlan İtalyan hükümetıne yakıştınyorum: çünkü ortaya çıkan tablo biraz önce özetlediğim tablodur. Hiçbiryerde başanlı ola- mamıştır. Apo'ya ve PKK'ye karşı ızledıği politika, kendisine hiçbir yerde, hatta PKK karargâhında dahı prim yapmarruştır. -ttalya 'da, Avrupa ülkelerindeyönetim kademelerindekibazı ki- şilerin PKK'nin eroin ticaretinden elde ettiğiparadanyararlandık- ları, deyim yerindeyse, PKK'den mifyonlarca dolar rüşvet aldıkla- rı söyleniyor. Sizce bu doğru mu? - Doğru olabilir. Bu kadar körü körüne Apo avukathğı yapılma- sının ardında bazı maddi çıkarlar da söz konusu olabilir. Bundan ba- zı politikacılan kastediyorum. - PKK ve Apo olayının çokuluslu bir bağlantısı olduğu da anla- şılıyor. Rusya 'da Devlet Başkanı Boris Yeltsin 'inyakın damşmanı Galina Starovoitova tam Apo 'nun Suriye 'den çıfaşı sırasında birsu- ikasta kurban gitmişti. İran 'da da PKK bağlantüı olduğu söylenen Daryuş Furuhar öldürülmüştü. Hatta bazı Batı Avrupa ülkelerin- de basının Galina Starovoitova 'nın bir demokrasi havarisi olarak tanıtılması için çaba harcamasına karşın Yeltsin 'in danışmanımn aşırı sağcı örgütierle de ciddi bağlantısı olduğu da ortaya çtkmış- tu O dönemdeki bu gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz? - Karanlık işler peşinde olanlar. kan dökenler. gelırlenni gayri meşru yollardan sağlayanlar arasında, siyasi ve ıdeolojik görüşleri ne olursa olsun, bazı bağlantılar oiması kuvvetle olasıdır, diye dü- şünüyorum. Belki bu söylediğinız olaylar arasında bir bağlantı var- dır. Bilemıyorum. Bu konuda kesin bir bilgıye sahip değilım. Ama terör-mafya-uyuşturucu üçgeninın varlığı, dünyanın her ye- rinde kabul edilen bir gerçektır. Bu üçgende ideolojiler sanıyorum ikinci planda kahyor. Orada başka çıkar ortaklıklan ön plana geçi- yor. O bakımdan bu söylediğinız bağlantı mevcut olabilir. - Siz, tam Apo krizi doruktayken Roma Büyükelçiliği'nden isti- fa ettiniz. .\'eden? - Ben, Apo krizi doruktayken istifa etmedim. Apo krizi dorukta değildı. Apo'ya bir yer aranıyordu. Bütün öbür formüller gündem- den düşmüştü. - Ogünkü, o sözünü ettiğiniz formüller neydi? -Apo'ya siyasi iltica hakkı tanınması, uluslararası bir mahkeme kunılması ve Îtalya'da yargılanması, uluslararası bir Kürt konferan- sı yapılması, zaten baştan beri Türkiye'de idam cezası oiması nede- niyle. Türkiye'ye iadesinin söz konusu olmaması.. Ben Îtalya"dan aynldığımda Apo'nun da Italya'dan aynlması gün meselesiydi ve kendisine gideceği bir ülke aranıyordu. Gerçekten de. neredeyse eş- zamanlı olarak, Italya'dan saat farkıyla aynldık. O gün, benim Dışişleri'nden ıstifam ıçın verilen en son gündü. Yani 11 Ocak günü... Daha sonra ben 15 Ocak'ta. Apo ise 24 saat sonra, 16 Ocak'ta Italya'dan aynldı. Demin de söylediğim gibi. öbür seçeneklenn gündemden düşürülmesi için Türk diplomasisi büyük çabalar harcadı. Bu yoğun çabalara ben de oradaki görevim sırasında katkıda bu- lunmaya çalıştım. Bu çabalar sonuç verdi ve bütün bu söylediğim seçenekler gündemden düştü. Apo'nun başka bir ülkeye girmesi ke- sinleşti. Benim Roma'dan ayn lmam o zamana denk düşer. Yoksa, Apo kri- zi doruktayken ben Roma'dan aynlmadım. - Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının ttalya 'danya da ülkemi- ze vize uygulayan ülkelerin temsilcUiklerinden vize alabilmek için saatlerce kuyruklarda bekledikleri, bir kısmına, "Bizi ikna edeme- diniz "gerekçesiyle vize verilmediğini dünya âlem biliyor. Sıradan vatandaşlanmıztn vize kuyruklarında saatlerce böylesine küçültü- cü muamelelere maruz bırakılmalanna karşılık Apo gibi bir terö- ristin elini kolunu sallaya sallaya ttalya 'yagirebilmesi veyine İtal- ya 'da değerii bir konukgibi ağvrlanmasını nasd karşıladınız? - Kendisine sempati vardı da o yüzden böyle davranıldı. Bazı ül- keler, bazı ülkelerdekı yönetici kişiler ideolojik nedenlerle kendisi- ne sempati duyuyorlar: bazılan da PKK teröründen korkuyorlar. Çünkü PKK terörünün hedefi olmaktan korkuyoriar ve o yüzden be- lirli bir hoşgörü gösteriyorlar. Bir de tabiı. Türkiye'deki durum da onlan etkiliyor. - Türkiye'dekidurumdan neyikastediyorsunuz? -Örneğin idam cezasının varlığı önemli bıretken. Apo'ya göste- rilen hoşgörü de önemli etken, Türkiye'ye giderse idam edilecek, .kaygısı önemli rol oynadı. -Sizce Türkiye 'de idam cezasının hâlâ geçerli oiması doğru mu? - Kesınlikle doğru değil. AB'ye girmek istiyorsak oyunun kural- larına uymamız lazım. Bunun bınsi de idam cezasının olmaması. Sadece Apo tipı canilerin ladesi bağlamında değil. bunu kendimız ıçın yapmalıyız. Çağı yakalamak ıçın idam cezasını kaldırmamız la- zım. Her zaman Amerika örneği karşımıza çıkıyor. Amenka'da de- mokrasınin varlığından kuşku duyulmaz. ama orada idam cezası var. deniyor.Ona da benim cevabım şu olur: idam cezası Amerika'nın her eyaletinde yok. Ikıncisi. idam cezası olan eyaletler de bunu kal- dırma yoluna girmış durumdalar. Kaldı ki bizım Türkiye olarak si- yasi hedefimizAB'yeüyelik. Bu. bugünlerde içpolitikavafazladön- düğümüz içm sanki konuşulmuyor. ama bir de bu nokta var. Ben, i- dam cezasını Avrupalılara şirin gözükmek için kaldıralım, anlamın- da söylemiyorum. Zaten Türk milletine idam cezasını sürdürmek ya- kışmaz. -Apo 'nun son olarakyeniden ttalya 'ya döndüğü, kabul edilme- diğiiçin Hollanda 'ya başvurduğu, oradan da kabulgörmeyince Yu- nanistan 'a gitmek istediği haberleri var. Bütün bu kafa karıştıncı gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz? - Bütün bunlar Apo'nun sığınacak yer bulmakta, ıki ay öncesine kıyasla çok büyük zorluklar içinde olduğunu gösteriyor. Roma'ya gelen, orada önce bir hastanede. sonra bir villada, neredeyse değer- ii bir konuk muamelesi gören, tüm dünya medyasıyla misafir edil- diği yerlerde serbestçe iletışim ımkânlan kurabilen Apo bugün gi- recek bir delik. sığınacak bir ülke bulmakta ıki ay öncesine kıyasla çok büyük güçlükler içinde. Onun için PKK'liler sürekli yanlış ha- berler yayıyorlar. Apo, artık sığınacak bir ülke bulmakta güçlük çe- ken bir kışı haline gelmiştir. Bu da. onun liderlik konumunu daha uzun vadede zayıflatacaktır. kanısında>ım. - Bütün bu konuştuklarımızın ışığında Apo serüveninde bundan sonra sizce ne olur? - Önemli olan konu, Apo'nun sığınacak bir yer bulup bulmama- sından çok, PKK hareketinin siyasallaşmasının, bir Avrupa mesele- si haline gelmesinin önlenmesidır. Bu konuda çok önemli mesafe alınmıştır. Şimdi Apo'nun nereye sığındığına bakmak lazım. Öyle bir yere sığınabilirki. o zaman örgürü üzenndeki etkinlıği sıfıra ine- bilır. Ya da hiçbir siyasi faaliyette bulunmamak koşuluyla bir yerde ikamet etmesine, belki ilerde izın verilecektir. Fakat, yineliyorum. bu Îtalya macerası uzun vadede PKK hareketinin Avrupa'ya mal oi- ması ve uluslararası bir hareket haline gelmesinin önlenmesı açısın- dan faydalı olmuştur. Bu sonucun sağlanmasında da demin değin- diğim handikaplara rağmen Türk diplomasisi başanlı olmuştur, sa- nıyorum. - PKK'nin işinin bitirilmesinın bir nedeninin de başta ABD ol- mak üzere büyük Batı Avrupa ülkelerinin PKK veKürt mafyası ta- rafından kontrol edilen eroin trafiğinin önünegeçilmesindekı ha- " rarlılıklan olduğu söyleniyor. Siz bu görüşe katılıyor musunuz? -Katılıyorum. Zaten PKK'nın uyuşturucu bağlan- tısı ve uyuşturucu kımlığinin Avrupa'ya anlatılma- sı açısmdan da Apo'nun Roma'daki misafirliği ya- rarlı olmuştur. - Yani bu gerçekler İtalyanlara anlatUdı mı? -Tabii. Sadece Türkiye'nm iddıalan olarak değil, bu konuda birçok uluslararası belgeden yararlanıl- dı. Narkotik kaçakçılığıyla mücadele eden ulusla- rarası örgütlerin ve uluslararası kuruluşlann P- KK'nin uyuşturucu bağlantısı hakkındaki gorüşle- n en genış biçimde yayılmıştır. Örneğin bızim gazete ilanlanmızda buna büyük ağırlık verilmiştir. - PKK'ye destek veren dış bağlanttların neler ol- dukları tam olarak saptanabildi mi? - Bir kere konuya ıdeolojik yaklaşanlar var. On- lar PKK'ye sempati duyuyorlar. Ikincısı, uyuşturu- cu ve silah kaçakçılığından para kazanan çevrelenn PKK'nin devamını istemeleri var. Bir de, her şeye rağmen, Apo'ya bir lıderolarak bağlı olan belırli ki- şiler ve gruplar bulunuyor. Bunlar dış ülkelerde üst- lenmişler. Bunlann hepsı bir araya gelınce PKK belirli bir güce kavuşabilmış. Ama -hep bunu söylüyorum- bu güç şimdi enme ve zayıflama trendine gırmiştır. Yani, özetlemek gerekirse. önemli bir Avrupa ülke- sine yerleşerek o ülkeyı. İtalya'vı. PKK'nin siyasi karargâhı haline getirmek ve Italva'dan tüm Avru- pa'ya ve belki daha uzun bir dönemde Amerika'ya PKK ıdeolojisini yayma ginşımlerinin önü en azın- dan bu aşamada ahnmış gıbı gözüküvor. - O noktada ilginçgelen bazı sorular da sorulu- yor. Örneğin, Apo neden özellikle İtalya 'ya gönde- rildi, gibi... Sizce o aşamada çok Önemlibir satranç oyunu oynanmadı mı? - Hayır. Ben. bıraz öne Apo'nun nıye ltalya'yı seçtiğini kendi görüşüme göre anlattım. O sadece Apo 'nun, sadece İtalyan hükümetinin seçimi miydi? - İtalyan hükümetindeki bazı kişiler > a da daha açık söylemek ge- rekirse hükümeti oluşturanlardan Yeşiller ve Komünistler, Apo'ya sempatilerini hiçbir zaman saklamamışlardı. Hatta Şam'a kadar gi- dip demin ifade ettiğım "action plan"ı (harekât planı) orada hazır- lamışlardı. Apo'nun neden Îtalya'ya gittığınin senaryosunu da burada anlat- tım. - Benim size sormak istediğim, Türk istihbaratının bu satranç oyununda bir karşı hamlesinin olup olmadığu.. - Biimiyorum. Yani, Apo'nun Rusya'dan başka bir ülkeye. yani Îtal- ya'ya gitmesinı biz mı istedik? Sanınm bunu soruyorsunuz. Hayır, bende böyle bırbılgi yok. Tam tersıne. Bız Apo'nun Îtalya'ya gidı- şine çok sert tepki gösterdik. îtalya'da kalmaması için çok uğraştık. - Tepkigösterilebilir, uğraşılabilir ama... - Sanmıyorum. Böyle bir senaryonun varlığından en azmdan be- nim habenm yok. O dönemde Mesut Yümaz hükümeti, Apo 'nun Şam 'dan gönde- rilmesinin hükümetin çok büyük bir başarısı olduğunu ileri sür- müştü. Sizce bu sadece sivil hükümetin başarısı mıydı? Bunda as- keri istihbaratın da çok büyük katkısıyok muydu? - Bu bir başarıysa -kı başandır- bunda en büyük pay. sanıyorum Türk ulusunun yıllardır görülmerniş biçimde gösterdiği yaygın tep- kıve aittir. Bu sonucun alınmasında bütün Türk milleti büyük birtep- ki gösterdi. Burada adeta ulusal bir şahlanış yaşandı. Sanıyorum. ttalyan hü- kümetini o boş hülyalardan, olmayacak senaryolardan vazgeçiren en önemli etken de bu olmuştur.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle