Katalog

3 ŞUBAT 1999 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA. EKONOMI 13 ŞİRKETLERDEN • BORLSAN Otomotiv'in distribütörtüğünü yaptığı BMW, bu > ıl 21 'incisi gerçeideştirilen geleneksel Dakar yanşuıın motosiklet sınıfuıda birinciliği elde etti Çöl şartlannda yapüan Dakar yanşuıda yine Borusan tarafûıdan Türkiye'\e getirilen KTM markası da maraton sınıfında birinci oldu. • IBM, manyetik teknolojisinin 100. yıldönümünü, 25 GB kapasite ile masaüstü bilgisayarlar için üretılen en geniş kapasiteli sabit disk sürücüsü olan Deskstar GP'yi duyurarak kutladı. Yenı Deskstar 25 GP'nin dünyanm en yüksek kapasiteli sabit diskı olduğu belırtilıyor. • BEKO, Avnıpa'da hızlı klasik televizyonlann yerini alan ve izleyicüer tarafından "3 boyutlu ses sistemli TV" olarak da adlandınlan Dolby Pro Logk Surround televizyonlan üreterek ihraç etmeye başladı. • MOTHERCARE, çok fonksıyonlu yenı ürünü Sistem 5"i tüketicilerin beğenısine sundu. Bebegin. doğumdan 2 yaşına kadar kullanabileceği biryapı sergileyen Sistem 5, salıncaktan mama sandalyesine kadar beş farklı şekilde kullanılabiliyor. • TÜRK DENİZ ARA$T!R\1ALAR1 VAKFI (TÜDANO, Uk etabı Ataköy Marina'da gerçekleştirilecekolan, yat ve tekne personelinin büinçlendirümesine yönelik "Denizcilere Çevre Eğitimi Projesi" şubat ayında başuvor. • ÇARŞI mağazalannda, aralık ayında başlayan geleneksel kış indirimi devam ediyor. 35 binden fazla ürün çeşidini bünyesinde banndıran Çarşı mağazalannda, pek çok farklı markanın ürünlerinde indirimli fîyatlar uygulanıyor. • SUN Microsystems kod adı Project StoreX olan yeni standart Solaris UNIX ve Windov*s NT ortamlan için esnek ve maliyetieri düşürcn bir bilgi depolama yazılım geliştirme platformunu piyasaya sundu. • DKNYJEANS. 14 Şubat Sevgililer Günü için çeşitli hedıye seçeneklen sunuluyor DKNY Jeans'in dünyada üçüncü. Türkiye'de ise ılk olan Teşvıkıye'deki mağazasında rahat ve genç şıldığı tercih eden sevgililer için farkiı alternatıfler bulunuyor. • ÜNtTEL, 1998 yılı içinde 250 bin adetîik telefon satışı gerçekleştirdi. Motorola GSM cep telefonlarmın Türkiye distribütörtüğünü yapan ÜniteL şubat ayında düzenleyeceği yeni kampanya ile Demirdöküm müşterilerine ulaşacak. • CANDINO Adonıs saatleri, Türkiye'de de tüketicilerin beğenisine sunuldu. Isviçre'nin aıle saatçıligı geleneğiyle 100 yıldır üretılen Candino Adonis saatlennin bazı özellikleri şöyle: Masif çelik kasa, safir cam. pil bitim ikazı, kelebek kilık sistemı. Uluslararası Para Fonu bu alandaki özelleştirmelerin devam ettirilmesini istedi HfF'den enerli lolıisi• Özellikle ABD'li şirketlerin ortaklıklar yoluyla enerji sektörü ihalelerine girdiğine dikkat çekilirken IMF de bu alandaki özelleştirme uygulamalannın devam ettirilmesini istiyor. gulamalannın devam ettirilme- sini istedi. Bankalar Yasası'nınbir an önce çıkanlmasını isteyen IMF, Türkiye Bankalar Birliği Başka- nı ve Türkiye [s. Bankası Genel Müdürü ErsinOzince'yi ziyaret- le sektördeki temaslanna başla- BANL SALMAN ANKARA - Uluslararası Para Fonu (IMF), yabancı sermaye- nin güvence altına alınmasına yönelik olarak "uluslararası tah- kime" kadar uzanan yasal dü- zenlemeler yapılmasını istediği enerji sektöründeki ıhaleler ko- nusunda bilgi aldı. Özellikle ABD'li şirketlerin ortaklıklar yo- luyla enerji sektörü ihalelerine girdiğine dikkat çekilirken, IMF de bu alandaki özelleştirme uy- dı. IMF, elektrik dağıtım ve sant- ral ihaleleri işletme hakkı devir- leri. yap-işlet, yap-işlet-devret yoluyla özelleştirme uygulama- lan hakkında bilgi almak üzere dün Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nı ziyaretettı. Bakan- lık müsteşan başkanlığında tek- nik çalışmalann yanında yasal düzenlemeler konusunda da ge- lişmeleri öğrenmeyeçalışan IMF, Türkiye'den yakın izleme anlaş- masıyla da şu güvenceyı almış- tı: "Danıştay'ın onayının alınma- sını müteaidben 9 enerji santralı (tahmiru gelir 1.2 milyardolar) ve 20 dağıtım bölgesinin Uk 15'i (tah- mini gelir 1.7 mihar dolar) kap- sayan elektrik enerjisi üretim ve dağıtım haklannm transferi işle- minin büyük bir hızla tamam- lanması mümkiin olacaktır. İla- ve enerji santralının işletme hak- lan ile kalan 5 bölgedeki dağıtım haklannm devri gelecek jil içeri- sinde gerçekleştiriiecektir. Bu su- retk, bu yıl içerisindeen az 3 mil- yar dolar ve 1999 yıh için en az3.6 milyar dolar (büyük bir ihtimal- le 5 mihar dolann üzerinde) ge- lir yaraülması amaçlanmaktadır. 1999 yılında en az 3 mihardolar- lık özelleştirme geliri borçların azaltdmasında kuilanılacakür." IMF. 1998 yıhnda yapılacagı belırtilen enerji sektöründeki iha- lelerin 1999yılı içinde sonuçlan- dınlmasınt istedi. IMF'nin, Dün- ya Bankasf ndan TEAŞ'a yeni iletim hatlan için verilen kredı- nin kullanımı ve yeni yatınmlar hakkında da bilgi aldıgı belirtil- di. Bakanlık yatınm prograrruna göre, özelleştirilecek hatlann da yeniden yapılandınlmasıyla, ka- yıp-kaçak oranını indirmesi iste- nen özel sektörün üstleneceği yü- kü de devlet sırtlanıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Ba- kanı Ziya Aktaş ise Cumhuri- yet'in sorulannı yanıtlarken. ener- ji ihalelerinde sürecin durdurul- masının söz konusu olmadığım bildirirken, "Olay durmadı, ama var olan sonınlan çözmeye çab- şıyoruz.Gerçekten ülke yaranna, halk yaranna olan şeyleri yap- maya çalışacağız ve devam edece- ğiz. Temel ölçü bu" dedi. Aktaş, enerji ihaleleri hakkında çalış- malann sürdürüldüğünü, ancak henüz somutlaşmadığını söyledi. Schröder, spekülatif hareketlerin dünyayı istikrarsızhğa götürdüğünü söyledi 'Ulusal ekonomiler yıkıına sürükleniyor'Ekonomi Servisi - Is- v içre'nin ünlü kayak mer- kezi Da\ os'ta devam eden Dünya Ekonomık Foru- mu'nda konuşan Alman Başbakanı Gerhard Schröder. spekülatörle- nn ulusal ekonomileri yı- kımın eşiğine sürükledi- ğını belirterek, speküla- tif sermaye hareketlen- nın dünya ekonomisinde istikrarsızlığa yol açtığı- na dikkat çekti. Schröder, uluslararası finansal miman üzerinde "bağlayıcı" kararların alınması için ciddi adım- ların atılmasının zama- nının geldiğinı söyledi. Küresel krizle birlikte ulusal ekonomilerin yı- kunın eşiğine gelmesı- nin sadece istatıstiklenn sorunu olmadığı ıfade eden Schröder, "Binlerce insanın ümitlerinin yıkıldığını görüyoruz" dedi. Somut adımlar yok Ancak. küresel krizin yol açtığı yara- lar ve alınacak önlemlerin tartışıldıği Dün- GeorgeSoros Yaser Arafat Myasiler, ekonomistler ve işadamlan, dünya finansal sisteminin tartışıldığı Dünya Ekonomik Forumu'nda küresel bunalıma karşı alınacak önlemler konusunda farklı yaklaşımlarda bulunuyorlar. ya Ekonomik Forumu "nda sanayileşmiş ül- ke liderlerinin dünya finans sistemi refor- mu konusunda uzlaşmadan uzak gözük- tüklerine dikkat çekildi. Avrupa ve ABD'nin küresel bunalıma karşı alınacak önlemler konusuna farklı yaklaşımlarda bulunduğu belirtilirken. toplantılann somut adımlar atılmadan so- nuçlanacağı savunuldu. Öte yandan. Ortadoğu ve Kuzey Ame- rika ülkelerinin küreselleşmeye hızlı ge- çiş yapmak istemedikleri kaydedildi. Fi- listin lideri Yaser Arafat'ın ekonomi da- nışmanı Muhanuned Raşid, küreselleş- meden bahsetmenin zor olduğunu belir- terek "Sanayileşmiş ülkeler Mars'a gider- ken. buralarda hâlâ kazma kürekle tarnn yagıbyor" dedi. Unlü spekülatör George Soros, dünya- da bundan sonra meydana gelecek finan- sal krizin sistemi kalbinden vuracağinı ileri sürdü. Fransa'da yayımlanan La Fi- garo gazetesine konuşan Soros, uluslara- rası borsalarda "şişen spekülatif balonu" engellemek için, uluslararası kuruluşla- nn, aşınlıklan ve istikrarsızlığı önleme yeterliliğine sahip olması gerektigini söy- ledi. 'EMF işe yaramıyor' Uluslararası Para Fonu'nu (IMF) finan- sal krizleri önlememek ve gerekenlen ye- rine getırmemek konusunda eleştiren So- ros, "IMF'nin şimdi yaptıklan hiçbir işe yaramıyor'" dedi. Soros, IMF liderlerini pı- yasanın nasıl işlediğini yanlış anlamakla suçlayarak "Para krizini önlemek için fa- iz oranlannı yükseltivorlar, işin doğrusu bu polhikalar para biriniineoian spekülatifsal- dınlan arttınyor" diye konuştu. Gelişmiş ülkeleri de eleştiren Soros, merkez ülkelerle çevre ülkeler arasındaki eşitsizliğin gün geçtikçe arttığına dikkat çekti. Soros, Uluslararası Merkez Banka- sı kumlması önerisinde bulundu. Cenelge çiğnendi Zorunlu bağışa devam DSP'den hukuka aykın özelleştirmeleri durdurması isteniyor Kararlaruygulanmayı bekliyor ANKARA (AA) - Ka- mu kurum ve kuruluşian bünyesinde bulunan va- kıflann disıplın alnna alın- ması için geçen yıl ekim ayında çıkanlan Başba- kanlık genelgesine karşın vatandaşlar. kamu kuru- luşlanndan aldıklan bazı hızmetler sırasında. ade- ta "zorunlu bagışr öde- meye de\am ediyor. Kamu kurum ve kuru- luşlan bünyesindeki yay - gın vakıflaşma nedeniyle de bu zorunlu bağışlar. vatandaşlar için bir "hiz- met vergjsi" haline geldı. Dönemın Başbakanı Mesut Ydmaz tarafından 26Ekım 1998'de yayım- lanan Başbakanlık genel- gesinde, değışık tarihler- de Resmi Gazete'de ya- yımlanan teblığlerıle "va- kıfların, söz konusu ku- rum veya kuruluşun ver- diği hizmetlerle ilgili ola- rak gerçek \e tüzelkişiler- den her ne ad altında olur- sa olsun herhangi bir ba- ğış ve yardım alamayaca- ğj, söz konusu kuruluşla- nn me\~zuatla kendileri- ne \erilen görev ve hiz- metleri bünyelerinde ku- rulu vakıflara yapnrama- yacağı'' yolunda düzen- leme yapıldığı anımsatıl- mıştı. Buna karşın vatandaş- lar, pasaport. ehliyet. ta- pu alırken, nüfus cüzda- nı çıkartırken, ithalat-ih- racat yaparken, koopera- tif veya şirket kurarken, hastanede muayene olur- ken bıle kamu kuruluşla- n bünyesindeki v akıflara bağış ödemek durumun- da kalıyor. Zorunlu bağışlar bazen vakıf adına. bazen de ku- rumun idaresinde olan bir fon adına yapılıyor. 1996 ve 1997 yıh ıti- banyla kamu kuruluşian bünyesinde faaliyet gös- teren vakıflannhizmetler karşısındatopladıkları bu tür "zorunlu bağjşlann" tutannın, 25 trilyon lira düzeyinde olduğu tahmin ediliyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sanay ı ve Ticaret Bakanı MetinŞahinın TEKECdeki özelleştirmegırişim- lerini durdurması, başta enerji ihaleleri olmak üzere. hukuka aykın özelleştirmelerin durdurulmasını günde- me getirdı. ANAP-DSP-DTP iktidan, özelleştirmelere karşı verilen yargı kararlannın dev ir işlemi gerçekleşen- ierde uygulanmayacağı yönünde karar alarak anayasa- yı çiğnedi. DSP'nin, hükümet olmanın gereğini yerine getirerek hiçbir ya- sal düzenlemeye gerekoimaksızın, 35 iptal ve 33 yü- rütmeyi durdurma karannı uygulaya- bileceğine dikkat çekiiiyor. Uluslararası Pa- ra Fonu'nun (IMF) ve borç ödeme yü- künün yarattığı baskı nedeniyle Özelleştirme Yük- sek Kurulunu (ÖYK) toplayan 56. hükümet. özel- leştiımelerde top- lumsal sıkıntılar yaratılmaması uyansında bulun- du. Ancak yargı- nın limanlardan Sümer Holding'e, Orman Üninleri Sa- nayii'nden (ORÜS) PETLAS'a. HAVAŞ'tan KARDE- MÎR'e kadar uzanan ıptai kararlannın yerine getirilipge- tirilmeyeceği konusunda açıklama yapılmadı. Bugüne kadar gerçekleştirilen özelleştirmelere karşı sendikalar. Kamu Işletmecıliğini Geliştirme Merkezi (KlGEM), meslek odalan, çalışanlar 112'ye ulaşan sa- yıda dava açtılar. Budavalardan 35'i için iptal, 33'ü için de yürütmeyı durdurma karan alındı. Kesinleşmış ka- rarlar dışında POAŞ'tan enerji ihalelerine kadar uzanan pek çok özelleştirme hakkında da yargı süreci devam edi- vor. Sendikalardan ANKARA(CumhuriyetBüro- su) - Sanayi ve Ticaret Bakanı Metin Şahin'in TEKEL'in satı- şıyla ilgili çalışmalan durdurma- sına sendikalardestek verdi. Tek- Gıda-fş Genei Başkanı Orhan Baha 1995'ten berı TEKEL'in yabanct sermayeye devrini önle- mek için mücadele verdiklerini anımsatarak "Hakh olduğumu- aı nihay« görebiliyorlar'' dedi. Tezkoop-Iş Genel Başkanı Sa- dık Özben daha önce alman ka- rarlann yanlış olduğunu vuıgula- dı. Türk-îş Başkanı Bayram Me- Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖıB) ise bugüne ka- dar yalnızca firmanın ödeme yapmaması ya da bazı ko- şullan verine getirmemesi durumunda özelleştirme iş- lemlennı iptal ederken yargı kararlannı uygulamadı. ÖlB'nin uyeula- gy fr, , - _ ma gerekçesı de \nhit1 P nPKÎPIİ hükümete aldın- gunın e UVMVH lan «dev1r işlemiral Sanayi ve Ticaret Bakanf rnn karannı olumlu karşıladıklanru, ancak uygulamanın daha önem- li olduğunu söyledi. Karann, is- temleri doğrultusunda ahndığını belirten Meral "Bunbnyokeönek demek,devietin ana damarlanna zararvermekdemektir" diye ko- nuştu. DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak da Şahin'in politıkalannı desteklediklerini belirterek "TEKELoisa oisaözerkleştirilrne- Bdir. Siyasetin baskısından kurta- nlmabdır" görüşünü ifade etti. gerçekleşen özel- leştirmelerin geri alınamayacağı" karanna dayandı- nldı. Özelleştirmede 1980'lerden sonra yaygınlaştınlan si- yasal anlayışla, yargı kararlan gör- mezden gelindi. REFAHYOL dö- neminde Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği Özel- leştirme Yasasrrun değertespit^iha- le yöntemleri hü- kümlerine ilişkin yeniden yapılan düzenlemede Erzurum ORÜS Şa\ şat Işletmesi'nin satışına karşı açılan dava yi- ne Anayasa Mahkemesi'ne gitti. Anayasaya aykınlık ta- şıdığı için sürekli iptal edilen bu maddenin yine ortadan kaldınlmasıyla bugüne kadar yapılan tüm özelleştirme ışlemlen yine hukuki dayanaktan yoksun kalacak ve ye- rel mahkemeler de bu karar doğrultusunda iptal ve yü- rütmeyi durdurma davalannı sonuçlandıracak. Kira gelirini beyan etmeyi unuttuysanız, bu her şeyin sonu değildir! Nra BeBrm beyan etm frsatm kaçraniap! 1998 yılında 240.000. 000 TUnın üzerinde konut kira geliri ya da 2.500.000.000 TL'nin üzerinde ışyeri kira geliri elde et- mış olan yükümlülerin. bu gelirle- ri nedeniyle "Ocak 1999" döne- mınde yıllık beyanname vermele- ri ve 1. taksit vergılennı de a\Tiı sü- rede yatırmalan gerekıyordu. Be- >anı gerektıren kira gelırinız bulun- duğu halde bunu beyan edememiş ya da kira gelırinizı olması gere- kenden daha düşük beyan etmiş ıseniz: oturup kara kara düşünme- ye gerek yok. Her şeyın sonu de- ğıl \a' DüzeltırMnız olup bıter. V^ni KMI hıııı mm IMIMI •!• I^HI^B^I I^L. ZDtteMrSMZ! \ergi yasalan unut- kanlık ve dığer nedenlerle beyan- name venlmemesı durumunu dik- kate almış. iyi niyetli yükümlüle- rin olabıleceğinı dikkate alarak ko- ruyucu düzenlemeler getirmiştir. Beyanname dönemını kaçıranlar ve gehrını olması gerekenden da- ha duşük beyan edenler ıçın bu du- VERGİ SORUNLARIMIZ İslam Çankaya kında; 0 Vergi ziyaı cezası ile kaçak- çılık cezası uygulamaz, 0 Kira gelirini takdir amacıyla "komisyona" göndermez. Ancak; pişmanlık hükümlerine göre yıllık beyanname verilmiş oi- sa da beyan edilen vergi ve piş- manlık zammının tamamı öden- miş oisa da; vergi daıresi bu işle- me aynca "özel usuküzlük cezası" da uygulayacaktır. Bu uygulama- dan kurtuluş yoktur. rumu düzeltme olanağı sağlanmış- tır. Muhasebe \e vergi dilinde bu düzeltme işlemine "pişmanhk be- yanı" denilmektedır (VL'K. mad. 371). Beyan dönemini kaçıranlar ya da kira gelirini düşük beyan edenler yeniden "yılhk" beyanna- me düzenleyerek hiç gösterilmemiş ya da eksik beyan edilmiş kira ge- lirini düzeltebileceklerdir. Ancak bu düzeltme beyannamesinın mut- laka bir dflekçeekûıde verilmesi ge- rekiyor. Verilecek dilekçede yıllık beyannamenin "VUK'nin 371. maddcsi'' doğrultusunda kabulü is- tenmelidir. Dilekçenın kayıttan ge- çirilmesi, tarih ve sayı numarası alınması son derece önem taşımak- tadır. Duritmı beyanzı vspgi ctzm VyVİHnyK)MP! Kira gelınnı son- radan "düzeltmebevannaınesi'' yo- luyla verecekler. vergilerını 3 tak- sıtte ödemek hakkını yitirmiş ol- maktadırlar. Bu durumda olan yü- kümlüler; beyan ettikleri vergi ile bu vergi üzennden her ay için yüz- de 12 oranında hesaplanacak "piş- manhk zammının" tamamını dı- lekçe tarihinden itibaren "15 gün içinde'' ödemek zorundadırlar. Ak- si takdirde pişmanlık hükümlerinın getirdıği avantajlardan yararlana- mazlar. Vergi daireleri yukarıda belırtilen koşullara uyan düzeltme beyannamelerini kabul eder, ver- gi ve pişmanlık zammını tahsıl eder. ancak bu yükümlüler hak- ! Yukarıda, beyan edilmemiş ya da eksik beyan edil- miş kira gelirleri için açıkladığtmız u pişmanhkbe>anı'" uygulaması sa- dece bazı gelirler ya da kişiler için öngörülmüş değildir. Beyana daya- nan tüm vergiler için gerçek ya da tüzelkişi yükümlüler. bu uygulama- dan yararlanabilirler. Karanfil Sokak 14/4 Kmlay/ANKARA Tel: 0312 433 13 12-4351909 Faks: 4356083. ÇÎFTÇİDOSTU SADULLAH USUMİ Hayvancılıkta Oyun Üstüne Oyun... Et ve hayvancılığımız üzerındeki oyunlar birtür- lü bitmek bilmiyor. Amerika'nın ve Avrupa ülkele- rinin gözleri sürekli olarak Türkiye'nin et ve hayvan pazannda... Yabancı şirketlerin kurduğu lobiler ve hatta çeşttli ülkelerin büyükelçileri, ülkelennden canlı hayvan ve et satın almamız için gerek hükü- metlerimize, gerekse bürokratlanmıza baskı yapı- yorlar... Hatta Amerikan Büyükelçisi Mark Parris Anka- ra'da verilen bir resepsiyonda "Türkiye neden et ithal etmiyor, merak ediyorum. Ithalata direnme- nin kime neyaran var?.." diyebilecek kadar işi ile- ri götürmüştü. Aynca önceki gün Cumhuriyet gazetesinde çı- kan haberimizde de belirttiğimiz gibi, Irianda Bü- yükelçisi et satabilmek için Tarım Bakanhğı'na ka- dar geldi... Ama sonuç alamadı. Bunlar bildiklerimiz... Bize kadar ulaşmayan kim bilir daha ne kadar temaslar var. Sanki bütün ül- keler Türkiye'yi hayvan pazan haline getirebilmek ve hayvancılığımızı yok edebilmek için işbirliğı yap- mış gibi... Halbuki Türkiye hayvan yetiştirmek için havası ve imkânlan ile eşi bulunmaz bir ülke. Nitekim, 1980 yılına kadar Türkiye hayvan sayısı açısından dünyada Amerika'dan sonra ikinci sıradaydı. Eğer içten ve dıştan engellenmeseydik, şu sıra- larda belkı de Amerika'yı geçmiş, dünya birincisi olmuştuk. Üç yıl önce, et ve sığır ithalatı durdurulduktan son- ra hayvancılığımız çok gelişti. 80 ile 100 trilyon li- ra değerinde tesisler yapıldı. Damızlık üretimimiz arttı. Özellikle 32 ilde örgütlenen Holstein Damız- lık Üreticileri Birliği, eti ve sütü bol cins düveler ye- tiştiriyor. Eğer bir iki yıl daha ithalat yapılmazsa Türkiye'de hayvancılık belki de eski günlerine ka- vuşacak. • • • Tanm Bakanı Mahmut Diker, hayvancıiığımızı yok eden canlı hayvan ve et ithalatına kesinlikle izin ver- meyeceğini açıkladı. Ancak sadece canlı hayvan ve et ithalatını önlemek yetmiyor. Zira Amerikalılar, Ingilizler, Fransızlar, Hollanda- lılar canlı hayvan ve et satamayacaklarını anlayın- ca, bu kez de bize damızlık düve ihraç edebilmek için sırayagirdiler... Bu hafta içinde Amerika'dan 10 kişilik bir "Sığır- cıltk Heyeti" Türkiye'ye gelecek... Verilen bilgiye gö- re Türk-Amerikan Iş Konseyi'nin davetlisi olarak ül- kemizi zıyaret edecek olan heyet Ankara'da te- maslarda bulunacak ve ardından da araştırmalar yapmak üzere GAP bölgesıne gıdecek... Aynca 10 Şubat'ta da SET-BİR ve Amerikan iş Konseyi ortaklaşa birtoplantı düzenleyecek. Top- lantjda, Türkiye ile Amerika arasında işbirliği ola- naklan tarttşılacak... Düşünebiliyor musunuz, Amerikalılar gelecekler ve Türkiye'de hayvancılığın geliştirilmesi için bü- tün olanaklannı seferberedecekler... Bu senaryolara kim inanır? Böyle bir gerekçeye kargalar bile güler. Hiç Amerikalılar, hatta Avrupa- lılar Türkiye'de hayvancılığın güçlenmesini isterler mi? Asla... Bu hazırlıklar ve toplantılar hep oyun... Asıl amaç, Türkiye'ye hayvan satmak... Bunun sonucunda hayvancılığımız çökünce de ömür boyu Türkiye'yi pazar olarak kullanmak. Dolarları Amerika'ya çe- kip götürmek... Amerikalı hayvan üreticilerini zen- gin etmek... Zaten toplantının amacı, çağnlı kuruluşlardan da belli. örneğin, 10 Şubat'ta yapılacak toplantıya Türkiye Odalar Birliği, Türkiye Işveren Sendikala- n, TÜSİAD, Iktisadi Kalkınma Vakfı, ithalatçısı, ih- racatçısı, dernekleri davetli... Ancak bu tür alışverişlerden asıl etkilenecek olan damızlık düve, et ve süt sığırlan üreticileri birliği çağ- nlı değil... 32 ilde örgütlü bulunan "Holstein Damız- lık Üreticileri Birliği"rim böyle bir toplantıdan ha- beri bile yok... ••• Aynca Türkiye'nin damızlık hayvana ihtiyacı yok. Amerikalılar bize en azından 80 ile 100 bin sığır sat- mayı planlıyorlar... Bazı çevreler ise şu sıralarda 25 bin civannda damızlığa ihtiyacımız olduğunu, bu- nun da en azından 15 bininin Türkiye'den karşıla- nabileceğini ileri sürüyoriar. Türkiye bu konuda ciddi bir araştırma yapma- dan bir tek damızlık sığır bile ithal etmeye kalkış- mak cinayettir... Amerikan sığırlannın Türkiye ko- şullanna uygun olmadığım iddia edenler de var. Üstelik, Türkiye ile Amerika'nın arası bir hayli uzak. Gemi ile sürecek üç veya dört haftalık yol- culuk oldukça riskli... Geçmiş yıllardaAmerika'dan Türkiye'ye getirilen sığıriarın birçoğunun uzun de- niz yolculuğuna dayanamadığı, yavrulannı attığı, hat- ta öldüğü biliniyor... Bakalım akıl mı galip gelecek, Amerikalılar mı? NET KÂR 3OO0N 90G0N 180 GÛH 360 GON HER 100400 n İCİN 5.565 16^18 33.960 87.188 HER 1000 OSO İCİN 6.71 20.79 4 0 ^ 2 81.99 HER 1000 OM İCİN 6.21 19.22 38.18 77.22 HER 1000 EURC İÇİN 8 X 3 - - 01 Şubat 1998'de Ihlas Finans'a 100.000 TL yattranlann paralan 01 $ubat 1999de 187.000 TL oldu. " KÖANÇ! İİhlas Finans ŞUBCLERİMİZ ÖĞLE TATİLI VE CUMARTESİLERİ (12:00-17^0) AÇIKTIR.