Katalog

SAYFA CUMHURİYET 21 ŞUBAT 1999 PAZAR 8 HABERLERIN DEVAMI RKIYE op oamsun PB Kocaeli 9 Trabzon PB panakkale Y 9 Giresun izmır Y T5 Ankara PB 4 Manısa _Y 12 Eskişehir Aydın Y 16 Konya PB Denızlı 9 Sıvas PB 2 Zonguldak Y 8 Antalya PB 14 Kars Adana Mersın Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkân Van HB PB PB PB PB PB PB PB 13 12 2 6 5 4 -1 -4 PB -8 Yurdun batı kesımlen çok bulutlu, Marmara, Batı Karadenız, Kuzey Ege ile Iç Anack>- r-r-p. .-r- lu'nun kuzeybatısı H e l s ı n K I DİS MİRKİZLİft K -1 yağmur ve yer yer sa- Stockholm K 0 Madrid ğanak yağışlı, ötekı Londra K 5 yerier parçalı ve az Amsterdam K 4 buluttu geçecek. Ha- R f f i k s e t U 7 va sıcaklığı doğuda b r u K s e l K 4 azalırfcen ıç ve batı °a r ı s K bölgelenmızde hısse- Bonn K dılırdurumdaartacak. Münih K 3 Zürih Beriin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina K K A K Y Y Y Y 3 4 18 2 4 4 14 12 K 5 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflis Kahire K PB PB Y Y PB PB PB ü 19 0 16 9 15 2 22 PB 18 0Aç* Parçalı BuluttJ <, Çok bulutlu . Yağmurtu Karii Sulukar i Gck gunjltulü GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada Böyyiik gazetenin özel haberinin manşeti: "Ni- san'da duruşma-Mayıs'ta karar" diyor ve aynntı- lar veriyor. "Yargılama takvimine göre" Apo'nun sorgusu 10 günlük gözetim süresinden sonra, 25 Şubat Per- şembe günü dolacak. Tutuklama istemiyle hâkim önüne çıkarılacak. TCK'nin 125. maddesindeki "Vatana ihanet" su- çundan tutuklanacak. 25 Mart'a kadar ek iddiana- me tamamlanacak. 15 gün içınde duruşma yapı- lacak. Savunmaya 15 gün süre tanınacak ve... Cum- huriyet tarihinin en önemli davası Mayıs ayı içinde karara bağlanacak. Bu, bir senaryo değıl, devlet takvimi! Apo'yu sorgulayacak olan DGM savcılannın ha- va muhalefeti nedeniyle Imralı'ya gidemediği sa- atlerde yazılan haberde tek bir eksik var: Karar ve içeriği! Dış dünyanın bize yönelik baraj ateşi açtığı gün- lerdeyiz. Biz, neredeyse Apo ile ilgili uydurma bir karan haberieştirip önlerine uzatacağız. ABD, Dışişleri Bakanı Allbright aracılığı ile du- ruşmaların "açık, adil ve şeffaf" olmasını istiyor. Avrupa, Apo zemininde Türkiye'yi Kürtler konu- sunda sorgulamaya ve hatta zorlamaya hazırlanı- yor. Birleşmiş Milletler Insan Haklan Masası Şefi Mary Robinson, Türkiye'den "Öcalan'ın hangi koşullar altında tutuklu olduğu konusunda 'daha fazla bilgi'" istiyor. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Başka- nı Lord Russell-Jonston'un önümüzdeki hafta çeşitli görüşmeler yapmak üzere Ankara'ya gele- ceği bildiriliyor. Jonston, PKK'nin terörist faaliyetlerinin Avrupa Konseyi'nde bırçok kez kınandığını, teröristleri yar- gılama hakkımıza asla karışmak istemedikJerini söylüyorama... "Türkiye'den 'idam cezasının kaldırılmasınr is- teyeceğini" özenle vurguluyor. önce; açık, şeffaf ve adil yargılama söylemleri... Arkasından idam cezasını kaldırmamızı isteyen öneri! Daha Apo'yu yargılamaya başlamadan Türki- ye'ye yönelen isteklerin daha sonralan tehdide dö- nüşmesi olası. Avrupa ülkelerinde kaldırılan idam cezasının. Türk hukukunda hâlâ yer almasının Konsey üyeli- ğinden çıkarılmamıza neden olabileceğinı günde- me getirirlerse, şaşırmayalım. Yeni kanıtlar gereksiz Başbakan Ecevit, bu olasılıklara karşı hazırlıklı. Türkiye'de 15 yıldır idam cezasının uygulanmadı- ğını söylüyor. Ama, Batılıların elindeki idamı savunan bir de- meç, Cumhurbaşkanı Demirei'den. Roma'nın idam cezasını gerekçe yaparak Apo'yu iade etmeyeceğini açıkladığı, TCK'den ida- mın kaldınlması ıstemlerinın yoğunlaştığı sırada; Demirel, dosta düşmana "İdam cezasını kaldır- maya toplumun ve hatta devletin hazır olmadığı- m" bildiriyordu. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Okuyan, çıkmış ekranlara, Apo idam cezasına çarptınlırsa TBMM'nin bu kararı hemen onaylayacağını söylü- yor. Duruşmanın takvıme ve hatta saatlere bağlan- dığını gösteren gazete haberleri, verilecek ceza bugünden saptanmış gibi, yan resmi ağızlann söy- lemleri; adil, şeffaf ve açık Türk adaletinin "peşin yargılaria" hareket edeceğini içeren bir kozu Batı- lılann kullanımına hazır edecektir. Ellerindeki DGM'de askerı bir hâkimin yer alma- sı kozu yetmıyormuş gibi, Türkiye'ye saldınlannı güçlendirecek yeni yeni kanıtlar icat etmeye ne gerek var? Içerıde de dışarıda da çok dikkatli olmalıyız, çok... Dost çok az, düşman çok! 6 Biz şarlatan değiliz' • Baştarafı 1. Sayfada derneklerden bın. Akdogan. sanayi devrimı öncesinde buhar gücünü kullanmaya çalışan. uçan araçlar yapma- yı planlayanlann. dönemle- rinde şarlatan olarak görül- düklerini, şimdi de evrende yalnız olmadığımız "gerçe- ğuıi" savunanlara da aynı gözle bakan muhafazakâr çevreler olduğunu söyledi. Akdoğan şunlan söyledi: "Daha önce de bazı bilim çevreleri saatte 100 milin ûzerinde bir hıza ulaşüama- yacağını sSytemişlenii. Ay'a yapılan yokuluktan sadece 15 yıl önce astronomlar. bu fîkri nrvahk olarak nitele- mfcşti. Oysa şimdi ses duvarlan birkaç kat aşılabiliyor. Dün- yaya gelebilen kozmik kom- şulanmızdaışıkhızınıaşabt- liyor. Dünya, evrenin merke- •a değildir. Evren bize ait de- ğOdir, bizevrene aitiz. Evren- de tasavvur edilemeyecek ço- ğunlukta. sonsuz çeşitlilikte canlılar mevcut" Kongrede konuşan katı- lımcılardan fütürist ve gaze- teci Mkhael Lindemann. Dünya'ya gelen UFO'lann evrenin başka köşelerinden, zamanda yolculuk yaparak veya başka bir boyuttan da gelme olasılıklarından söz etti. ABD'de uydu ıstasyon- lan kurarak 40 yıldır uzav- dan anlamlı bir sinyal alma- yı bekleyenler olduğunu an- cak henüz bir sinyal alama- dıklarını belırten Linde- mann. "Belki de radyo daJ- galan yetersiz kabyor olabi- ttr" dedi. Fizikçi Dr. Bruce Macca- bee ise 1947"de ABD Hava Kuvvetleri'ne bağlı çok sa- yıda pilotun uçan daireler saptadığını, bunun da FBI'ın kayıtlannda yeraldığını söy- ledi. Kongrede konuşan "Tan- nlann Arabalan" adlı ünlü kitabm yazan ve araştırma- cı Erich V'on Daniken. Mısır piramitleri ve Peru'daki ara- zıler ûzerinde bir anda orta- ya çıkan şekillerin insan ya- pısı olmasınm mümkün ol- madığmı söyledi. Daniken. basında çıkan haberlerin de saçma olduğunu söyledi. Travis Walton adlı Ameri- kalı da Kasım 1975'te 3ün- ya dışı varlıklar tarafmdan uzay gemisine alındığını, bir hafta süreyle tutulduğunu ve gizemli bir bıçimde alındığı yerin yakmındaki bir kara- yoluna bırakıldığını iddia et- ti. Walton kaçırılma olayı- nın, kendisiyle birlikte or- mandan dönen Mike Rogers ve altı arkadaşının gözleri önünde olduğunu anlattı. Rus kozmonot Marina Popovich ise insanlann ken- di çabalanyla çektikleri fo- toğraflardan örneklergöste- rerek UFO'lann gerçek ol- duğunu kanıtlamaya çalıştı. Kamu sözleşmelerinde kabul edilmeyen 50 milyon liranın aylık maliyeti 25 trilyon 500 bîn işçinitı umudu seçim BANU SALMAN ANKARA - Kamu kesimınde çalışan yakla- şık 500 bın işçiyi ılgilendiren toplusözleşme gö- rüşmelerinde umutlar 'seçime' bağlandı. Türk- Iş'in değışken ölçü kaybının giderilmesi ıçin is- tedigı, ancak hükümetin kabul etmediği 50 mil- yon liralık seyyanen zammın, 500 bin işçi ûze- rinden aylık maliyeti yalnızca 25 trilyon liraolu- yor. 50 milyon liralık seyyanen zammın yıllık 300 trilyon liraya ulaşan ek maliyeti. Hazine'nin bir ihaleyle gerçekleştirdiği borçlanma tutanna eşit bulunuyor. Düşük ücret politikasının egemenliği nede- niyle kamu işçilerine verilecek zam oranı yük- sek görülûrken Hazine'nin yalnızca iç borç fa- izi olarak ocak ayında ödediği tutar ise 762 tril- yon lirayı buldu. Türk-lş Genel Başkanı Bayram MeraL yeni önerilerini kamu sözleşmelerinden sorumlu Devlet Bakanı Şükrü Sina Gürel'i ziyaret ede- rek ıletti. Ancak hükümetin. Türk-lş'e ilk 6 ay için 25 milyon liralık seyyanen zam önerisini 10 milyon liraya indirerek üzenne yüzde 30"luk zam önerdiği bildirildi. Buna göre 164 milyon liralık brüt çıplak ücret, yaklaşık yüzde 38"lik artışla 226 milyon 200 bin lira oluyor. Ancak Türk-lş yönetimi hükümetin bu zam önerisini kabul etmeyeceklerinı bildirdi. IMF'ye verdiği söz doğrultusunda yüzde 35'lik enflasyon hedefinı aşan bir zammı kabul etmemeye çalışan hükümetin, seçim nedeniyle 'Mumcu, aydmlannıa savaşçısıydı' miş gerçek bir arastırmacı gazeteci olduğunu beiirterek onun ödün vermez bir KemalisL sosyalist devThn- d,laik, demokrat bir aydınlanma savaşçısı olduğunu söyledi. Çağdaş Yaşaıru Desteklerae Derneği (ÇYDD) Şişti Şubesi'nce Okmeydanı Toplum Merkezi'nde düzenlenen "Uğur Mumcu ve Aydınlanma" konulu söy- leşide konuşan Vağcı, Mumcu'nun, yayımlanmış 100'ü aşkın kitabıyla tek başına bir •'Avdınlanma Kitap- hğj" oluşturduğunu belirttL Vağcı Mumcu'nun. araştırmaya dayanan yazılanyla düşmanlanna bile "İşte gerçek gazetecffik bu" dedirttigini vıırguladı. Mumcu'nun, "Bilgi sahibi olmadan Tıkir sahibi olunmaz" sö- zûyk "sahte aydınlara" en iyi vanrtı veren gerçek bir aydın olduğunu ifade eden Vağcı, onun her koşuida gerçekleri açık yüreklüikk ysusm gerçek bir gazeteci olduğunu kavdetti. (Fotoğraflar: YUSUF ZÎYA AY) Aksoy ve Mumcu Cînayetini Izleme Kurulu' toplandı 'Cinayetler aydınlanırsa saygınlık artar' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Atatürkçü Düşünce Derneği Gene! Başkanı Yekta Gfingör Ozden. Prof. Dr. Muammer Aksoy ile Uğur Mum- cu cinayetlerinin aydınlatılması duru- munda "Türkiye'nin Abdullah Öca- lan'ın getirilmesinden daha fazla kırt- lama ve övgti yağmuruyla karşı kar- şrya kalacagmı" söyledi. " ADD Genel Başkanı Prof. Dr. Mu- ammer Aksoy ve gazeteci-yazar Uğur Mumcu Cinayetini Izleme Kurulu dün toplandı. ADD Genel Başkanı Özden, toplantı öncesinde yaptığı açıklamada cinayetlerin aydınlatılma- sı amacıyla Uğur Mumcu'nun karde- şi avukat Ceyhan Mumcu'nun baş- kanlığında kurul oluşturulduğunu bil- dirdi. Yekta Güngör Özden. "Bugön kendisine dokunulmaması nedeniyle sessiz kalan insanlar, yann kendiieri- ne yönelindiğinde işin işten geçtiğinin büyük acısınt duymasınlar" diye ko- nuştu. Cinayetlerin devletin içinde devlet olmaya çalışan kimi sorumluluğu ve yetkisi bilinmeyenlerin engelfemele- riyle aydınlatılamadığını kaydeden Özden, "Uğur Mumcu ve Muammer Aksoy'u öldürenler ortaya çıkarsa. bunlan yitirmemizi gerektiren neden- ler ortadan kaldınlırsa Türkiye ayak bağlaruıdan kurtulacaknr" dedi. bu zam oranının üzerine çıkabileceği belirtildi. Başbakan Bülent Ecevit de dün düzenlediği ba- sın toplantısında, gazetecilerin sorulan üzerine, toplusözleşme görüşmelerinde "olumlu bir uz- laşma ve anlayışa vanlacağuıa inandığını" kay- detti. Türk-lş'in istediği, ancak hükümetin ka- bul etmediği 50 milyon liralık seyyanen zam, hesaplanan 457 trilyon liralık değişkenölçü kay- bına bile denk gelmiyor. Hükümetin 50 milyon liralık seyyanen zamma karşı direnişinı kırabil- mek içın Türk-lş, ilk 6 aya "25 milyon lira sey- yanen üzerine yüzde 30" ya da "20 milyon lira seyyanen üzerine yüzde 35" zam ve diğer üç 6 aylık dönem içın de "10 milyon Bra seyyanen üzerine enflasyon ve yüzde 5'lik refah payı" ek- lenmesı önensi üzennde çalışıyor. Türk-lş yö- netimi, dün debirarayage- lerek toplusözleşme görüş- melerini değerlendirdi. Türk-lş'ın yeni önerisi- ne göre ortalama brüt çıp- lak 164 milyon lira olan ka- mu işçi ücreti, 25 milyon li- ra seyyanen üzerine gele- cek yüzde 30'luk zammın tutan. 56 milyon 700 bin li- ra oluyor. Böylece ortala- ma brüt çıplak ücret, yak- laşık yüzde 50'lik artışla 245 milyon 700 bın liraya çıkıyor. Ortalama brüt çıp- lak ücret üzerinden 500 bın işçi göz önüne alındığında oluşacak aylık malıyet 122 trilyon lira oluyor. Bu öde- me 6 ay süreceğı ıçin 6 ay- lık maliyet de 737 trilyon li- raya çıkıyor ki. bu tutar Ha- zine'nin yalnızca ocak ayında ıç borç faızi için yaptığı ödemenin bile al- tında kahyor. Hükümetin. seyyanen ya da oransal önerilerde üzeri- ne çıkmak istemediği yüz- de 35'lik zam sınırı ise top- tan eşya fıyat endeksınde yıl sonu enflasyon hedefi- ni gösteriyor. Ancak bu sı- nır, IMF'yle imzalanan yakın izleme anlaşması çerçevesinde açıklanan 1999'un ilk 6 ayı sonunda- ki enflasyon hedefınin bi- le 10 puan gerisinde bulu- nuyor. Açıklanan 6 aylık prog- rama göre TEFE ya da TU- FE'de olduğu belli olma- yan enflasyon hedefi yüz- de 45 düzeyinde bulunu- yor. Bu durumda kamu iş- çileri daha başlangiçta, he- deflenen enflasyondan bi- le 10 puan gerideki bir zamla kayba uğrayacaklar. Dağdaldlere devlet sözü• Baştarafı 1. Sayfada ni açıkladı ve örgüt üyelerine çağ- nsını yineledi. Ecevit. Meclis'te grubu bulunan partilerin seçimler- den sonra Pişmanlık Yasası'nmön- celikle görüşülerek yürürlüge so- kulması konusunda görüş birliği içinde olduklanna dikkat çekerek bunun önemli birgüvence olduğu- nu söyledi. Yıllardır ailelerine ve tüm ulusa dayanılmaz acılar çekti- ren gençlerin nasıl bir tuzağa düşü- rüldükleri ve devletle başa çıkıla- mayacağını artık anlamış olmalan gerektığını vurgulayan Ecevit şun- lan söyledi: "Pişmanlık Yasası çıkar çıkmaz bu yasanın tüm olanaklanndan, geçmişi kapsar biçimde yararlana- bileceklerdir. Devlet her birinin gü- venligini saglay acaktır. Kalacakla- n yerler ona göre saptanacaktır. Ya- sa yürürlüge girinceye kadar bu gençler. y^oğun meslek ve sanat eği- timinden yararianacak. böylece ve- rimli ve banşçı bir yaşama hazırla- nabileceklerdir." Vali, kaymakam, güvenlik güç- leri ve savcılıklara gönderilen ge- nelgede şu talimatlar yer alıyor: - Terör örgütüne katilmak zo- runda kalanlaruu seçun sonrasın- da çıkanlacak Pişmanlık Vasası'na geçmişe dönük hükümler konul- mak suretiyle daha önce getirilmiş olanaklardan yararianmalan için devlet olarak çağnda bulunulması ve bu çağnmn bölgede devleti tem- sil eden valfler tarafmdan yapılma- sı... - Bu çağn sırasında valilerin, te- rör örgütü mensubu olmakla bir- likte suç işlememiş olanlara, ver- diklen bilgilerle örgüt elemanlan- nın yakalanmasını kolaylaştıranla- ra veya yeni suçlar işlenmesini ön- leyenlere ceza verilmeyeceği: ör- güt mensubu olup da suç işleyen- lerden itiraflanyla örgütün çözül- mesine hizmet edenlerin ise ceza- lannın hafifletileceği açık bir bi- çimde duyurularak kendilerinden adalete teslim olmalannı istemele- ri... - Bakanlıklar ve diğer kamu ku- ruluşlanndan mevzuatlan gereğm- ce hükümlü ve tutuklulann mesie- ki eğitim ve rehabilitasyonu ile gö- revü olanlann bu şekilde teslim ola- caklara mesleki veteknik eğitim ve- rilmesine. yasanın çıkmasını bek- lemeden başlamalan için bütün ön- lemleri almalan ve gerekli maddi kav naklann aynunası için ilgili ka- mu kunım >"e kuruluşlan nezdinde girişimde bulunmalan uygun gö- rülmüştür. Gazetecilerin sorulannı da ya- nıtlayan Ecevit, Öcalan'ın "TesHm olun çağnsı"nda bulunup bulun- mayacağınm sorulması üzerine "Kendi isteğine bağbdır. Bizden öy- le bir istek gelmez. Kaldı ki, yargı süreci işlemeye başlamıştır. Bizim bu tür müdahalelerde bulunmaya hakkımız yoktur" dedi. Ecevit, Öcalan'ın "Fırsat verflirse hizmet etmek isterim" yönündeki açıkla- malannın anımsatılması üzerine "Belli ki artık köşeye sıkışmış, can kaygısı içine düşmüş durumda. Adaletin bütün suçlannı ortaya ÇH karacağını biliyor. Bundan bir ha- fif kurtuluş yolu bulabileceğini umuyor olsa gerek" dedi. Başbakan. başka bir soru üzeri- ne Öcalan'ın pişmanlık için geç kalmış olabileceğini beiirterek "Bu, hukukçulann. yargının belir- leyeceği bir husus. Ayn özel bir du- rumu var. Vaklaşık 15 yıldır mille- timize büyük acıiar çektirmiş olan bir terörist örgütün başı ve sorum- lusudur" dedi. Ecevit, DGM'lerin yeniden dü- zenlenip düzenlenmeyeceğine iliş- kin bir soru üzerine de "Bu, bugü- nün konusu değil. Çünkü DGM anayasada yeri bulunan bir mahke- medir. Anavasaya göre kurulmuş- tur. Anayasa değişikligi yapılmadan DGM'lerin kuruluşunda bir deği- şiklik yapılması mümkün değildir. ıkride elbette düşünülebilir" diye konuştu. Ecevit, dün Başbakanlık Bina- sı'ndan aynlırken gazetecılenn so- rulannı yanıtladı. Ecevit, Güney- doğu'da yanm kalmış tesislerle il- gili kunıluşlann önceki günkü ge- nelge doğrultusunda üstlerine dü- şen görevi yapacaklannı söyledi. Ga;} Maluıllesuulepolisesıılduı İstanbnl Haber Servra - Gazi Mahallesi 'nde toplanarak barikat kuran terör örgütü PKK yandaşlan polise ateş açtı. Olayda 5 polis mernuru çeşitli yerlerinden yaralanırken saldırganlar ara sokaklara kaçarak dağıldı. Gazi Mahallesi îsmetpaşa Caddesi'nde dün akşam saat 20.00 stralarında toplanan yaklaşık yüz kişilik bir grup: lastik, taş ve tahta parçalanyla barikat kurdu. Polis telsizlerinden olay yerinde bulunan ekiplere sürekli "Gnıba ateş edümeyecek" şeklinde anonslar yapıldı. Eylemcilerin çevresini saran gûvenîik güçleri. daha sonra panzerlerle gruba müdahaie etti. Dağılan ve ara sokaklara kaçan terör örgütü yandaşlannı polis kovalamaya başladı. PoMs ekipleri, tsmetpaşa Lisesi'nin arkasına geldiğinde, terör örgütü yandaşlan yüksek bir tepeden ateş açtı. Açılan ateş sonucunda Cengiz Bulut, Senai Kalkan. Fehmi Küçûk, Yükse) Çabuk ve tsmail Üçgflder adlı polis memurian yaralandı. Yaralı polis memurlan, 1Ü Tıp Fakültesi ve Özel Duygu Hastanesi'nde tedavi altına almdı. Doktorlar, yaralı poüslerin sağlık durumlarmın iyi olduğunu belirttiler. istanbul Emniyet Müdûrü Hasan Özdemir. Gazi Mahallesi'nde başjatılan geniş çaplı operasyonu telsizle bizzat yönetti. Mahallenin giriş ve çtkışlan güvenlik güçlerince tutulurken ara sokaklarda zırhlı ekipler gece boyunca deyriye gezdi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü, Öcalan'ın yakalanmasının ardından başlayan toplu taşıma araçlanna yönelik saldınlar nedeniyle lETT otobüslerini yakın koruma altına aldı. Emniyet yetkilileri, korsan gösterilerin yapılabileceği seint hatlannda çalışan ÎETT otobüsleri ile toplu taşıma araçlannda, sivil polis ekiplerinin bulundurulacağmı belirttiler. ızmir Karşıyaka Yamanlar'da belediyeye ait semt kültürevi ve kütüphanesine gece, kimliğt belirlenemeyen kişilerce molotofkokteyli atıldı. Kütüphanede çıkan yangın. itfaiyenin müdahaksiyle söndürüldü. Gaziemir semt garajında park halinde bulunan ve kullanılmayan plakasız bir minibüse de molotofkokteyli atıldı. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada huriyef\n dünkü başyazısında vurgulandığı gibi. yakındaki uzak komşumuz, 9 Eylül 1922 ve 20 Temmuz 1974'ün ardından, 16 Şubat 1999'da, Anadolu kaynaklı üçüncü tarihi yenilgisini aldı. Üç bakan ve istıhbarat örgütü EYP'nin şefi isti- fa etti. Arkası nasıl gelecek, belli değil. Yunanistan'a 1992'deki ilk gidişimde, Atina ya- kınlanndaki Lavrion Kampı'nı görmüştüm. Lavrion kasabasına girince, Türklerin bulunduğu kampla- nn olduğu yere ulaşmak zor olmuyor. Duvariar, di- reklerTürkçe posterlerle, yazılarla dolu. Onlan iz- leye izleye, beton bahçedeki çocuklann birbirine Türkçe küfrettiği 2-3 katlı binalar serisine ulaştım... Her masaya 3-4 kül tablasının düştüğü yoğun dumanlı bir ortamda, Türkiye'den gidenlerle soh- bet ertim... Atina'ya dönüşte, kaldığım otelin lobisinde Fa- toş adlı bir İstanbul kızıyla tanıştım. Yeni evtenmiş. Eşi Yunanlı. Italya'da öğrenciyken tanışmışlar. Bir- likte Istanbul'a gelmişler. Aris dolmuşlan çok sev- miş. Fatoş heyecanla anlattı: - Evlenme teklifini dolmuşta yaptı. Takıldım: '• "Kim kimi dolmuşa bındirdi?" Gülüştük. Az sonra Aris geldi. Aris, Atina'da as- kerliğini yapıyordu. Bitincelstanbul'a dönecekler- di... Şimdi nasıllar merak ediyorum... Sonraki durağım Hanya olmuştu. Hanya, Girit adasının batı ucunda. Venizelos'un mezan kente hâkim bir tepede. Hanya çarşısında tanıştığım 90'lık bıçakçı, Türkçe sohbet ederken sordu: - Ben Beşiktaşhyım. Nasıldır bizim takım? Yen gelmışken aktaralım. 1922 yenilgisinden sonra 1934'te Venizelos, Nobel Banş Ödülü için Atatürk'ü aday gösteren bir mektupyazmıştı. Bu- nu 47 yıl sonra ortaya çıkaran Özgen Acar, hem Yunanistan'da hem Türkiye'de Abdi Ipekçi Dost- luk Ödülü almıştı... 1997'de Kuzey Yunanistan'ı dolaşırken durak- larımdan biri Serez'di. Serez'in esnaf çarşısında Türkçe sohbet ettiğim, Almanya'dan emekli Niko- lov Pandelidis'ın en yakın arkadaşlan Türkmüş. Şöyle diyordu: "Bir Alman'la Türk kavga etse, ben hemen Türk'ü desteklerdim. Kan çekerdi be yav..." Ege'nin iki yakası Bir anı da Zimbabvve'den. Başkent Harare'de Prof. Nadir Paksoy, arkadaşı Ismail ve ben ak- şam yemeği için Rum lokantasına gittik. Mezeler, yemekler. her şey tanıdık... Yunan müzıklen dinlerken Prof. Paksoy, "Bura- da Zeki Müren kasetı de olacaktı" deyip kalktı... Döndü... Az sonra Zeki Müren. Yan masadakiler Yunanlıymış. Önce ses çıkar- madılar. Sonra bir gürültü koptu. Öğrendik ki, bi- zim Zeki Müren kaseti yüzünden Yunanlılar, "din- lenir-dinlenmez" diye birbirlerine ginmişleri Anılar uzadı... Meslekte örnek aldığımız, büyüğümüz Hasan Pulur... Neyapareder, herkonununfarkh yönünü bulur... Dünkü yazısında, "Birtikte sırtaki oynayıp hora teperek banş olmaz" diyor. Katılmamak elde de- ğil... Yunan siyasetinde, "Ne kadar Tün\ düşmanlığı, o kadar oy" mantığı geçerli olduğu sürece, dost- luk şarkılarının banş getirmesi çok zor. O zaman, hep düşmanca mı yaşayacağız? Ege'ye barış ne zaman gelir? Uzun uzun yanıt ara- mak gereksiz. Durumlardan bir durum aktaralım yeten Silah ithalatında Yunanistan dünya beşincisi, biz dünya altıncısıyız. İki ülkeye de en çok, ABD silah satıyor! Ben ABD'nin yerinde olsam, Türk'le Yu- nanın dost olmasını istemem! Bugün Yunanistan Apo olayryta bir kez daha kü- çük düştü. Biz de onun seviyesine düşmeyelim, büyük düşünelim... Sadece silaha ayrılan para bile şu tanımlamamı- za haklılık kazandırıyor: Ege'nin iki yakası bir araya gelmeden, Türki- ye'yle Yunanistan'ın iki yakası bir araya gelmez! Terör örgütünde • Baştarafı 1. Sayfada rülen 8 kışi öldürüldü. • Cemil Bayık ile Osman Öcalan arasuıdaki lideriik mücadelesi hızlandı. Her i- ki terörist de açıkça Ikterli- ğini ilan ederken MED TVdeki konuşmalannda bunu dolayh olarak söyledi- ler. • Abdullah Öcalan'ın, vakalandıktan sonra. "Ben ülkemi severim. Annem de Türk'tü. Türkleri ve Türk halkını seviyorum. Hizme- tehazırun" şeklindeki söz- lerinin. örgütün sözde mer- kez komite üyeleri tarafm- dan endişeyle karşılandığı. Öcalan'ın bu tavnnın sür- mesi durumunda, en az ya- kalanması kadar örgüte za- rar verebileceğinden kor- kulduğu ortaya çıktı. Sayısal'da 6'yı iki kişi bildi ANKARA (\A) - Sayısal Loto'nun bu haftaki çekilişinde kazanan numaralar 12, 13, 30, 31. 41 ve 48 olarak belirlen- di. Çekilişte 6 bilen iki kişi 208 milyar 14 milyon 30 biner li- ra ikramiye kazandı. Milli Piyango Idaresi'nden yapılan açıklamada. bu hafta- ki çekilişten toplam 2 trilyon 773 milyar 509 milyon 390 bin lira hasılat elde edildive bunun 1 trilyon 386 milyar 754 mil- yon 695 bin lirası ikramiye olarak dağıtıldı. Yapılan çekılış sonucunda. 6 bilen 2 kişi 208 milyar 14 mil- yon 30 biner lira. 5 bilen 761 kişi 510 milyon 330 biner lira, 4 bilen 36 bin 768 kişi 5 milyon 320 biner lira, 3 bilen 655 bin 525 kişi de 590 biner lira ikramiye almaya hak kazandı. Insan kaynaklannatemektenyatınnv. \ / l \ U b Türkıye Gazetecıler Cemiyetı'nır yaptırmakta olduğu İLKÖĞRETİM OKULU'NA SİZ DE KATKIDA BULUNUN BAĞIŞLARINIZI İstanbul ll Özel Idaresı'nın Ziraat Bankası Cağaloğlu Şubesı'ndekı 30402/2776 numaları hesabına yapabılırsinız. Tûrkıye Gazetecıler Cemıyetı Te): 0213. 513 83 00