Katalog

21 ŞUBAT 1999 PAZAR CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11 Çeçenistanda sessiz darbe • MOSKOVA(AA)- Çeçenistan'da Devlet Başkanı Aslan Mashadov'un yetkilerini bırakmasını ve cumhuriyetin liderliğine ŞamilBasayev'in geçmesini hedefleyen yeni düzenlemeler yapıldı. Cumhuriyetteki hemen tüm askeri ve siyasi liderlerin üyesi olduğu Şûra adlı yapının başkanlığma, iki gün süren tartışmalann sonucunda, önceki akşam Basayev seçildi. Türkmenistan'a Rus notası • MOSKÖVA(AA)- Hazar geçişi doğalgaz projesi konusunda Rusya'nın Türkmenistan'a geçen çarşamba günü nota verdigi ileri sürûldü. ltar- Tass'ın haberine göre, notada, Hazar Denizi'nin deprem kuşağmda bulunması dolayısıyla, doğalgaz boru hattının çevre açısından tehlikeli olduğu ileri sürüldü. Türkmenistan Devlet Başkanı Saparmurad Niyazovun, önceki günkü imza töreninde, bazı Hazar ülkelerinin kendilerini uyardığinı söylemesinin bu ıddiayı doğruladığı belirtildi. • LAGOS(AA)- Nijerya'da halk, 15 yıllık askeri rejimden sonra, sivil iktidara dönüş süreci çerçevesinde, milletvekili ve senatörlerini seçmek üzere dün sabah sadık başına gitti. 360 milletvekili ve 109 senatörün belirleneceği seçimlerde, seçim yanşına giren 3 partiden Demokratik Halk Partisi, ittifaka giren Demokrasi için lttifak ve Bütün Halklann Partisi karşısında favori gösteriliyor. Le Monde'un Pangalos yonıımı • PARİS (AA) - Fransa'ıun ürdü Le Monde gazeiesı, •. PKK'ye yaptığı yardım nedeniyle istifa etmek zorunda kalan Yunanistan Dışişleri Bakanı Theodor Pangolos için, "diplomatlıktan nasibini almadığı" değerlendirmesini yaptı. Gazete, Pangalos'un, Almanya için "Hayvan gücüne sahip çocuk beyinli dev"' ve Fransız Cumhurbaşkanı Jaccques Chirac için "kendini beğendirmeye çahşan model" şeklindeki gaflannada yerverdi. Kosova Banş Konferansı, Sırpların NATO Banş Gücü'nü reddetmesi yüzünden uzatıldı Anlaşma sakya kaldı• Dün TSI 13.00'te bitmesi öngörülen Kosova Banş Konferansı, salı gününe kadar uzatıldı. Sırplar ve Arnavutlar, anlaşmanm siyasal yönünü ilke olarak kabul ederlerken Sırp tarafı NATO Banş Gücü'nü kabul etmedi. Dış Habeıier Servisi - Fransa'nın başken- ti Paris yakınlanndaki Rambouillet Şato- su'nda iki haftadır süren dün TSİ13.00'te so- na ermesi öngörülen Kosova Banş Konferan- sı, gelecek salı gününe kadar uzatıldı. ABD, NATO'nun hazırlıklannın sürdüğünü ve sa- lı gününe kadar anlaşma sağlanamaması du- rumunda Kosova'daki Sırp hedeflerinin vu- rulacagını bildirdi. Dün TSt 13.00'te konferansın bittigi, so- nuca ilişkin açıklamamn bir süre sonra ya- pılacağı açıklandı. Ancak akşam saatlerin- de, karara bağlanması gereken aynntılar bu- lundugu gerekçesiyle konferansın temas gru- bu karanyla uzatıldıği açıklandı. Sırp ve Amavut heyetlerininanlaşmaya var- malannı saglamak için ABD Dışişleri Baka- nı Maddeine Albright, lngiltere Dışişleri Ba- kanı RobinCook, Fransa Dışişleri Bakanı Hu- bert Vedrine ve Rusya'nın dışişlerinden so- rumlu Başbakan Yardımcısı Aleksandr Av- deyevsaatlerceuğ- Paris'teki lnsan Haklan Meydaru'nda toplanan iiç bin Sırp NATO karşıtı gösreri yaptL dılar. Ancak Sırp tarafı, anlaşmanın uygulan- masını saglamak üzere Kosova'ya NATO Banş Gücü konuşlandınlmasını öngören as- keri koşulu kabul etmedi. Bir Sırp kaynak, Yugoslavya'mn Avrupa Güvenlik ve tşbir- liği Teşkilatı (AGtT) ya da Birleşmiş Millet- ler (BM) komutasında bir uluslararası banş gücünü kabul edebileceğini söyledi. Temas grubunun dışişleri bakanlan, heyetlerin ya- nıtlannı tartışmak üzere Rambouillet Şato- su'ndabirdeğerlendirmetoplantısıyaptılar. Toplantının ardından konferansın uzatıldığı raştı. Dün akşam sa- atlerinde Arnavut ve Sırp heyetleri temas grubu tara- fından kendileri- ne önerilen ve Ko- sova'ya geniş özerklik tanıyan geçici banş anlaş- masının siyasal yönünü birkaç kü- çükaynntı dışında ilke olarak kabul ettiklerini açıkla- RAMBOLTLLET(AA)-Kosova'nm Prekaz köyünde5Mart 1998'demeydanagelençatış- mada 20 Kosovalı Arnavut ve 2 Sırp polisinin ölmesi "Kosova Trajedisi"nin başjangıcı ol- du. Olaylar 1999'da şöyle gelişti: 16 Öcak: Kosova'nm güneyindeki Racak köyünde 45 Kosovah Amavut'un cesedi bu- lundu. 18 Ocak: BM Güvenlik Konseyi, Racak kı- yıminı kınayarak acilen soruşturulmasını iste- di. 19 Ocak: NATO Avrupa Müttefik Kuvvet- fer Komutara General Wesfey Gark,NATO'nun müdahaleye haztr olduğunu açıkladı. Dramm tarihçesi 25 Ocak: ABD'nin Kosova arabulucusu Christopher HflL NATO hava saldınsı tehdi- diyle desteklediği siyasi birçözüm için baskı- lara başladı. 27 Ocak: ABD, Sırplann ve Kosovalılann bir anlaşmaya varmalan için uluslararası top- luluğun hazırladıği planı açıkladı. 30 Ocak: NATO, Fransa'daki görüşmelerin anlaşroayla sonuçlanmaması halinde güç kui- lanacaguıı açıkladı. 6 Şubat: Kosova Banş Konferansı, Parisyakınlanndaki Rambouillet Şatosu'nda başladı. 14 Şubat: Temas Grubu, görüşmeieri 20 Şu- bat'a kadar uzattı. 16Şubat ABD'li arabulucu Hill. Miloseviç'e ödün vermezse NATO hava saldınsma maruz kalacağı uyansmda bulundu. 17 Şubat: Miloseviç. NATO banş gücünûn gönderilmesine karşı olduğunu açıkladı. 18Şubat: ABD Dışişleri Bakanı Madcleine Albright, Miloseviç ile yaptığı telefon görûş- mesinde, "NATO hava saldınsımn çok sert oteeagT mesajını verdiğini açıkladı. 20 Şubat: Kosova Banş Konferansı gelecek salı gününe kadar uzatıldı. açıklandı. Açıklamada, taraflann konferan- sın uzatılmasını gerektirecek kadar ilerleme sağladıklan ancak Sırplann banş gücüne karşı çıkmalan yüzünden anlaşmanın imza- lanamadığı bildirildi. ABD Dışişleri Baka- nı Albright, düzenlediği basın toplantısında, NATO'nun hazırlıklannın sürdüğünü ve sa- lı gününe kadar anlaşma sağlanmaması du- rumunda Kosova'daki Sırp hedeflerinin vu- rulacağını belirtti. "Miloseviç bizi ciddiye almazsa büyük bir hatayapar" diyen Albright, Sırp tarafinın sa- lı günü anlaşmayı askeri koşullanyla birlik- te bir bütün olarak kabul etmesini istedi. Diplomatik kaynaklar, temas grubunun NA- TO Banş Gücü'ne kesinlikle karşı çıkan Yu- goslavya Devlet Başkanı Slobodan Milose- viç'in bu konudaki tutumunu değiştirmesi- ni umduğunu belirttiler. NATO Temsilcileri de dün Brüksel'de bir araya gelerek Kosova'yla ilgili atılacak adım- lan tartıştılar. Bir NATO yetkilisi, Kosova'da- ki Yugoslav birliklerinde askeri hareketlilik gözlendigini ve durumun ittifakı kaygılan- dırdığını söyledi. ABD Başkanı Bfll Clnton, Kosova'ya kar- şı güç kullanılmasına karşı çıkan Rusya Dev- let Başkanı Borfc YetanTe dün bir mektup yol- layarak NATO'nun gerekirse güç kullanaca- ğını bildirdi. Öte yandan, Kosova'da Sırp gü- venlik güçleriyle Koso- va Kurtuluş Ordusu (UCK) arasında dün de çatışmalar yaşandı. Sırp güvenlik güçleri Reca- ne ve Studencane köy- lerindeki UCK mevzi- lerini topa tuttular. Ça- tışmalar yüzünden köy- lerdeki yüzlerce sivil kaçtı. Musutiste köyün- de iki Sırp ölü bulundu. Kosova'nın başkenti Priştine"de yoğun gü- venlik önlemleri alın- dığı bildiriliyor. BAL KAN NOTLARI / AYDIN ENGtN Kosova'nın gözü ve kulağı Rambouillet Şatosu'nda PRİŞTtNE - Belli oldu, bu gece (curaarte- sj) rahatça uyuyajbileceğiz. Bunu kendım uy- durup kendimi4andırmış fılan değilim. Ar- sim Hodu (Hoca) söyledi. Kendileri Prişti- ne'nin en sefil köftecisi olup Kral Millituni Caddesi'nde, Tara Kebap Dükkânı'nı işletmek- tedir ve benim de Priştine'deki en yakın Arna- vut arkadaşımdır. Üstelik iki porsiyon köfte, çey- rek kangal ızgara sucuktan oluşan okkalı bir ye- meğin bedeli de topu topu 32 dinar. Bu fiyata otelde ancak bir fincan duble kahve içilebili- yor. (Bu son cümleyi Cumhuriyet'in Muhase- be Müdürü'nün dikkatine verikkatinesunuyo- rum.) Ben tadına doyulmaz köftelerin ikinci por- siyonımu gövdeye indirirken Arsim Hodxa. kı- nk dökük, ama çok sevimli Türkçesiyle öğüt- ledi: - "Uyuyasın rabat rahat Etmeyesin kara ta- sa. Politikacı knnuştu. uyu sen rahat Sustu po- ünkacı. kacabilirsin uykuFU." - ' Kendime çektiğim köfte ziyafetinden sonra uğradığım, LDK'nin (Kosova Demokratik Li- gası, ki Türkiye'de daha çok tbrahim Rugova'nm partisi olarak biliniyor) basın merkezinde, gö- rüşmelerin sürmekte olduğunu ve süreceğini, Sırplar e\et deyinceye kadar da NATO'nun bastıracağını söylediler. Yani köfteci Arsim Hodxa haklı. • • • K.entte şu anda yabancı olarak gazeteci mil- letinden oluşan bir mini-ordu dışında Avrupa Güvenlik ve Işbirliği Teşkilatı (AGİT) görev- lileri kaldı. Yabancılann büyük çoğunluğu kent- teki Hotel Grand'da kaldıklanndan bunu izle- mek çok zor değil. Üstelik kentin yaşamında cumartesi öğle saatlerinde elle tutulur hale ge- len gerginlik de pek kalmadı gibi. Nitekim ak- samüstü Priştine Stadyumu'nda bir lig maçı vardı ve ölçüleri biraz abartîtı tutulmuş stad- yumun bir tribünü. yansına kadar doluydu. Sordum "Zaten hiç dolmazdT dediler. Demek ki yaşam normal ve Priştine Stadı böyle bir günde alabilecef i kadar seyirciyi de toplamış durumda. Ama sporla siyaset buradada bırbiri içine geç- ti ve Priştine takımının amigolan, maçta 'ken- di" mavi-beyaz bayraklan ile tribündekileri coş- turdular. Kırsal kesimdeki çatişmalar da dur- duğundan, gazeteciler. çalışmalannı basın mer- kezinin yedi-sekiz ekranlı TV salonu ile biti- şikteki mini-bararasında mekik dokuyarak sür- dürmekteler. Priştine'den haber vereceklerin, haberleri ek- ran başında izlemeleri ılk bakışta tuhaf. Ama aslında doğru. Çünkü şu anda NATO'nun ver- diği sürenin dolmasından sonra Priştine'de sa- dece bekleniyor ve kulaklar ve gözler Paris-Belg- rad-Washington üçgenine çevrilmiş dururoda. Oradansa şu ana kadar "Görüşmekr sürflyor" dışında dişe dokunur bir haber gelmedi. Kentte ^SKakhaber" izlenemediğine göre ön- de gelen Amavut ya da Sırplarla görüşmeye ça- lışmak da pek anlamlı değil. Söyleşi girişim- leri pek kabul görmüyor. Hepsi ağız birliği et- mişcesıne "Hete şu bir-iki gün geçsin, uzun uzun görüşflrûz" demekteler. Böylesi kriz bölgelerinde sık sık olduğu gi- bi gazetecilik, beklemekten ibaret anlamsız bir uğraşa dönüşmüş durumda. Ben de boş otur- mamak için Vinjak denen Kosova konyağınm tadı ile Slivoviç denen Balkanlar'm ünlü erik rakısının Arnavut versiyonunu karşı laştırmak- tayım. Çahşkan gazetecinin her hali başka oluyor değil mi? Irak'ta kanlı catısmalar Şiilerin dini lideri öldürüldü • Irak'ın önde gelen Şii dini liderlerinden El Sadr öldürüldü. Olayın duyulmasıyla ülkede çıkan çatışmalarda çok sayıda kişi öldü. BAĞDAT (Ajanslar) - Irak'ın önde gelen Şii dini liderlerinden Ayerullah Muhammed Muhammed Sadık El Sadr ile iki oğlu geçen perşembey i cumaya bağlayan gecey ansı öldürüldü. Şiiler olaydan Bağdat yönetimini sorumlu turuyor. El Sadr ve oğullannın öldürülmesinin açıklanmasıyla ülkede ayaklanmalar çıkti. Başkent Bağdat' ın yoksul semtlerinden Saddam Kenti'nde yaşayan Şiilerin ayaklanmasına yol açtı. Güvenlik güçleriyle göstericiler arasında çıkan çatışmalarda çok sayıda göstericinin öldüğü belirtildi. Kesin ölü sayısı açıklanmadı. Bagdat'ın kuzeyinde bulunan ve çoğu Şii olmak üzere 2 milyon kişinin yaşadığı Saddam Kenti'nde her köşe başınm ağır sılahlı güvenlik güçleri tarafından tutuldugu bildiriliyor. Bölgeye gazetecılerin girmesine izin verilmiyor. Görgü tanıklan çok sayıda cankurtaranın yaralı taşıdığını haber veriyor. Güneyde Şiilerin yoğun olarak yaşadığı Necef ve Kerbela kentlerindeki gösterilerde catısmalar çıktığı. çok sayıda kişinin yaşamınt yitirdiği bildirildi. Bağdat yönetimi. ülkede ayaklanmalar ve catısmalar yaşandığı haberlerıni yalanladı. Irak Enformasyon Bakanlığı yerli ve yabancı bir grup gazeteciyi Saddam Kenti semtine götürerek durumun sakin olduğunu gösterdi. Ancak gazetecılerin halkla konuşmalanna izin verilmedi. Enformasyon Bakanlığı'nın yaptığı açıklamaya göre saldırganlann bazılan tutuklandı. Açıklamada soruşturmanın sürdüğü belirtilirken cinayetin nerede işlendiği hakkında bilgi verilmedi. Bakanlığın açıklamasında, Sünnilcrlc Şiilerin birlik içinde olduklan belirtilerek suikastçılar. halkın arasına "nifak tohumlan ekme>e çalışmakla" suçlandı. ^uikastın şorumlusu Bağdat' lahıaa'da üslenmU bulunan Irak Şii muhalefeti suikasttan Bağdat yönetimini sorumlu tuttu. Muhalifler. Bağdat'ın Şiilerin dini liderlerini ortadan kaldırmayı hedeflediğini ileri sürdüler. Muhalefetteki Şii partilerinden El-Dava da, El Sadr'ın Saddam Hüseyin'e bağlı güçler tarafından öldürüldüğünü belirtti. tran'ın dini lideri Ayetullah Ali Hamancv . El Sadr'ın öldürülmcsinı kınayarak Şiilerin güvenliğinden Bağdat'ın sorumlu olduğunu belirtti. Sadık El Sadr, Irak'ın güneyinde Necef kentinde yaşıyordu. Necef kentinde geçen ay da Ayetullah Beşir Hüscyin El Bakistani öldürülmüştü. Navaz Şerif ve Atal Behari Vacpayi Lahor'da bir araya geldi HiiHİistaııla Pakistan barışıyor • Keşmir sorunu yüzünden 1947 'den beri üç kez savaşan ve geçen yıl karşıhkh nükleer denemeler yüzünden aralanndaki gerginlik daha artan iki ülkenin ilişkilerinin yumuşaması bekleniyor. DçHaberierServisi-Hm- distan Başbakan ı Atal Be- hari Vacpayi dün iki ülke arasındaki gergin ilişkileri yumuşatmak amacıyla bir günlüğüne Pakistan'a git- ti. İki ülke arasındaki tek sınırkapısı olan Vv'agah'tan Pakistan'a giriş yapan Vac- payi'yi. Pakistan Başbaka- nı Navaz Şerif karşıladı. Vacpayi. Pakistan'a oto- büsle gitti. Vacpayi'nin bu simgesel davranışıyla Pa- kistan ile Hindistan arasın- daki otobüs seferleri 50 yıl aradan sonra dün resmen yeniden başladı. Otobüs se- ferleri, iki ülke arasında ger- gvnliklerin azaltılması yö- nündeki çabalann bir par- çası olarak değerlendirili- yor. Hindistan'dan aynlma- dan önce gazetecilere "zl- yaretinin karşılıklı anlaş- mazüklann çözümüneyar- dımcı olacağuu" söyleyen Vacpayi, iki ülke arasında- ki ilişkilerin gelişmesi ko- nusunda umutlu olduğunu ifade etti. Vacpayi, Navaz Şerif'i Hindistan'a davet edeceğini sözlerine ekledi. Vacpayi ve Şerif, dün yoğun güvenlik önlemleri altında Vv'agahtan helikopterle La- hor'a uçtular. Navaz Şerif. 10 yıl aradan sonra ülkesi- ne ayak basan ilk Hindistan Başbakanı olan Vacpayi onuruna dün akşam Lahor Valisi'nin konutunda bir ak- şam yemeği verdi. Keşmir sorunu yüzünden 1947'den beri üç kez sava- şan ve geçen yıl da karşılık- lı yapılan nükleer deneme- ler nedeniyle gerginlik ya- şayan iki ülke ilişkilerinin son gelişmelerle yumuşa- ması bekleniyor. Vacpa- yi'nin ziyaretinden bir kaç saat önce, Pakistan"daki en büyük köktendinci parti olan Cemaat-i lslami üye- leri Lahor sokaklannda pro- testo gösterileri düzenledi- ler. Binlerce gösterici, yol- larda barikatlar kurup araç- lan ateşe verdiler. Vacpa- yi'nin ziyaretini protesto eden göstericiler. yol üzerin- deki dükkânlan da taşladı- lar. Vacpayi'nin ağırlandı- ğı Lahor valilik konutunun yakınlannda, göstericiler ile polis arasında kısa süren bir silahlı çatışmanm ya- şandığı bildirildi. Lahor'da- ki çaüşmalarda dün 3 öğren- ciyle 1 polis yaralandı. La- hor'un kenarmahallelerin- den birinde de 5 bin kadar militanın yollarda barikat kurarak otomobil lastikleri- ni yaktıklan bildirildi. ACIKAYBIMZ Cemiyetimiz üyesi, deöerli arkadaşımız FARUK ŞENSOY 19.02.1999 Cuma günü vefat etmiştir, Vefatı camiamızda büyük üzüntü yaratan Şensoy'un cenazesi 21.02.1999 Pazar günü Çengelköy Kerime Hatun Camii'nden öğle namazının ardından alınarak Çengelköy Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. Faruk Şensoy'a Tann'dan mağfıret, kederli ailesine ve üyekrimize başsağlığı dileriz. TLRKİYE GAZETECİLER CEMİYETİ KÜLTÜR • SANAT 293 89 7 * (3 HATI tran'da Yargıtay iki ayn mahkemenin verdiği idam kararmı bozdu Alman işadamı ölümden kurtuldu TABRAN (AA) - tranda Yargıtay, Alnan işadamı Helmuth Hofer hakdında Müslüman bir kadınla yasjdışı cinsel ilişkiye girdiği genkçesiyle verilen idam cezasını boziu. Iran'ın resmi haber ajansı İRI^A tarafından yayımlanan lran gazitesinin haberine göre karan deli yetersizliğinden bozan Yarntay, Hofer'ın başka bir maîkeme tarafından yargılanmasını kanrlaştırdı. Yargıtay'ın karan bozna haberi, adli makamlarca da doğrulandı. Hofer daha önce yargılandığı iki ayn mahkeme tarafından da idam cezasına çarptınlmıştı. Hofer, VahideG. adlı tranlı tıp fakültesi öğrencisi ile yasadışı cinsel ilişkiye girdiği iddialannı inkâr ederken, Vahide G. aralannda böyle bir ilişki bulunduğunu ileri sürerek, Alman işadamı ile evlenmek istediğini belirtmişti. Alman işadamı Hofer, yargılanması sürerken, daha önce Almanya'da bir Türk kızı ile evlendiğini ve dolayısıyla Müslüman olduğunu ileri sürerek. Rıza adını almıştı. Hofer'ın daha önce Müslüman olduğu yönünde, Alman makamlannca hazırlanan resmi belgelerin mahkeme tarafından kabul edilmesi durumunda. Alman işadamı, Vahide G. ile evlenerek hiçbir ceza almadan hapisten kurtulabilecek. Hofer bir yıldan uzun bir süredir Tahran'da hapiste bulunuyor. TUDEMEĞITİM MERKEZİ BİLGİSAYAR İŞLETMENLİĞİ Mıcrosofı 97 Ofts Word, Excel, Access BİLGİSAYARLI MUHASEBE AUTOCAD R13-R14 NT4.0 KURS KAYITLARI BAŞLAAA1ŞTIR Halaskargazi Cad. No 212/3* ÇtŞLl - İSTANBUL 230 02 32-230 02 33 İNCİLİZCE ALMANCA Ortaokul ve lise öğrencilerine îngilizce - Almanca dersleri verilir. Tel: 347 7720- 336 02 52 Ve Başka Alternatifiniz Varsa K.endi cseriniz olan en az iki parçanın yer aldığı devno kasetinizi, yaptığınız müziğin tarzını, şarkı sözlerinizi, grubun adı ve öz^eçmifini, telefon ve adreeinizi 16 Nisan 1999'a kadar Nlevin Öngür Ölçek Sok. Uo: 11 60250 Etmadağ - Istanbul adresine qöndermemz gerekmektedir. Detayh bilgi için Tel: (0212) 234 32 36 - 230 29 06 Çocuk ve Çevresini Koruma Vakfı'nın Altunizade'deki ofi- snde tam veya kısmi zamanlı çalışacak, çocuklan seven, ko- mnmaya muhtaç çocuklar için bir şeyler yapmak isteyen yö- -Rtici aranmaktadır. Lütfer özgeçmişinizi fakslayınız 227 67 49 Başka Türkiye Yok Haydi Fidan Dikelim ORMAN BAKANLIĞI AĞAÇLANDIRMA VE EROZYON KONTROLÜ GENEL M ÜDÜRLÜĞÜ ANTALYA 6. AŞLİYE HUKUK MAHKEMESİ HÂKİMLİĞt'NDEN 1998'659Esas Davacı Zûlfıye Kaya tarafından hasımsız olarak Şımak ili Uludere ilçesi C.00'02 K. 94, sıra no: 2'de nüfusa kayıriı Ahmet ve Pun'den olma 1949 doğumlu eşı Sıtkı Kaya'nın 15 yıldan faz- la Uludere DSl'de sigortalı olarak çalışırken 1991 yılından beri kayıp olduğunu. bu nedenle gaıplığıne karar venlmesini istemiş olmakla; Gaıp Sıtkı Kaya'nın yerinı bılenlerin veya göretılerin 1 yıl ıçcrisınde mahkemetnızın yukanda dosya numarası yazılı dosyasına bilgı vermelen. aksı lakdırde gaıplığıne karar verilece- gi hususu ilan olunur. 8.2.1999 Basın. 6088 ANKARA DÖRDÜNCÜ ASLİYE HUKUK MAHKEMESt'NDEN Dosya No: 1998/546 Davacı Abdullah Deliktaş tarafından davah Sevcan Deliktaş aleyhine açılan boşan- ma davasınm yapılan yargilamasında; Davacı Sevcan Deliktaş'a (Köşk Mah. Köşk Sk. No: 20, Aktepe-Keçiören/Ankara) tebligat yapılamadığından duruşma günü ve dava dilekçesinin ilanen teblığine karar ve- rilmiştir. Davacı dava dilekçesinde davalı ile aralannda şiddetli geçimsizlik bulunduğu- nu, bu sebepten boşanmaya ve müşterek çocuklan Şule ve tsmail Deliktaş'ın velayeti- nin kendisine venlmesini talep etmiş olup. davalının iş bu ilanm ilan tanhinden itiba- ren 10 gün içinde cevap vermesi ve duruşma günü olan 13.4.1999 günü saat 9. 30'da mahkemede hazır bulunması dava dilekçesi ve duruşma günü tebliği yerine kaım ol- mak üzere ilanen teblig olunur. 12.1.1999 Basın: 6486