23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 ŞUBAT 1999 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 16. Milli Eğitim Şûrası'nda, yükseköğretimin önündeki yığılma sorununa çözüm aranacak Mesleki eğitim masaya yabrıhyorANKARA(Cumhuri>etBürosu)-16. Mil- li Eğitim Şûrası yann başlayacak. Ortaöğre- timin mesleki ve teknik eğitim merkezli ya- pılandınlması ile meslek liselerini bitirenle- rin meslek yüksekokullarına sınavsız geçişi- nin tartışılacağı şûrada, ülkedeki istihdam sorununa da çözüm önerileri getirilmesi amaç- lanıyor. 5 gün sürecek şûrada. 8 yıllık temel eğitim doğrultusunda mesleki eğitimin yeniden ya- pılandınlması, yükseköğretimin önündeki yığılmanın önlenmesi ve ülke gereksinimle- rine göre ara eleman gücü yetıştirilmesi ko- nulan ele alınacak. Üniversite, Milli Eğitim Bakanhğı, kamu- özel kurum ve kuruluşlan, dernek-vakıf, sen- dika ve iş yaşarru temsılcilerinin katılacagı şû- rada, mesleki ve teknik eğitimin sorunlan mercek altma alınacak. Şûrada. Yüksek Öğ- retim Kurumu (YÖK) ve Milli Eğitim Bakan- • 5 gün sürecek şûrada. 8 yıllık temel eğitim doğrultusunda mesleki eğitimin yeniden yapılandınlması, yükseköğretimin önündeki yığılmanın önlenmesi ve ülke gereksinimlerine göre ara eleman gücü yetiştirilmesi konulan ele alınacak. Üniversite, Milli Eğitim Bakanhğı, kamu-özel kurum ve kuruluşlan, dernek-vakıf, sendika ve iş yaşamı temsilcilerinin katılacağı şûrada, mesleki ve teknik eğitimin sorunlan mercek altına yatınlacak. lığı'nca hazırlanan, mesleki ve teknik lise mezunlannın alanlanndaki meslek yükseko- kullanna sınavsız geçişini öngören taslak gö- rüşülecek. Şûra Genel Sekreterliği tarafından hazır- lanan ön raporda, Atatürk ilke ve devrimle- rine gönülden bağl\, hoşgöriisü yüksek, ın- san haklanna saygılı. çağdaş, demokrat. üret- ken ve girişimcı ara eleman gücü yetiştiril- mesi içın şu önerilerde bulunuldu: - Türk eğitim sisteminde. 8 yıllık kesinti- sız ilköğretim üzerine gerektiğınde öngörü- lecek hazırlık dönemi hariç en az 3 yıl süre- li örgün eğitim ile modüler programlann uy- gulandığı mesleki eğitim merkezleri oluşru- rulmalı. - tlköğretimin 4. sınıfından başlamak üze- re öğrencinin ilgi, istek \e becerisini belirle- yici iş ve ışlem paketlen, 6. sınıfından itiba- ren artan ağırlıkta venlecek teknolojı eğiti- mı ve sürekli rehberlik hizmetı sunulmalı. - Modüler programlann uygulandıği mes- lek eğitim merkezlen, 8 yıllık ılköğretimini tamamlayanlar ile her yaş ve her öğretim se- viyesinde bulunan ya da öğretim kurumlan- nın değişik kademelerinden aynlmış olan bi- reylere açık olmalı. - llköğretimin sonunda örgün eğitime de- vam etmek istemeyenler. ilgi, istek ve yete- neklen doğrultusunda mesleki eğitim merkez- lerine alınmalı. - Ortak öğretim programlannın uygulan- dığı 1. sınıf sonunda akademik liseden mes- leki ve teknik kesime ya da genel liseden meslek liselerine yatay geçiş tanınmalı. - Meslek liselenni bitirenlerin, alanlann- daki mesleki ve teknik programlara sınavsız geçmesi sağlanmalı. - Meslek yüksekokulu mezunlanna, belir- li koşullar aranarak alanlanndaki fakülteler- de lisans eğitim hakkı verilmeli. - Meslek ve teknik liselerin programlan, bu- lunduklan yörelerin gereksinimlerine göre belirlenmeli. Fırtına sahillerde büyük maddi zarara yol açarken kar ve tipiyurtta ulaşımı aksattı Zaman zaman yüksekliği 6 ite 10raetrearasında değişen dalgalar çok sayıda balıkçı teknesini parçaladı. Şiddetli fırtına ağaçlan yerinden söktû. (Fotoğraflar: AA) Karadeııîz'de üç ldşi kaybolduYurt Haberleri Servisi - Fırtına, Karadeniz sahıtlenndeki kenderin tamamında büyük hasara yol açtı. Giresun'da denizin sabaha karşı kabarmasıyla yükselen dalgalarda 3 kişi kayboldu, çok sayıda balıkçı teknesi parçalandı. karayollannın büyük bölümünde hasar meydana geldi. Giresun Valisi Erhan Tanju. düzenlediği basm toplantısında. dün saat 03.00'ten sonra başlayan ve saatteki hızı 70 kilometreyi bulan ftrtınanm Giresun merkez, Tirebolu ve Eynesil'de büyük maddi hasara yol açtığını bildirdi. Vali Tanju, kabaran dalgalann limanda bulunan TMO silosunu tamamen tahrip ettiğini, 3 silonun da hasar gördüğünü belirterek "Sflolarda tahminen 8-9 bin ton buğda> vardı. Buradaki tahmini hasar 600 milyar lira civanndadır. A> nca içlerinde emniyet müdüıiüğü ve askeıiik şubesinin de bulunduğu 20 binanın bodrum katını su bastı" dedi. Fırtmada yaralanan 3 kişinin ayakta tedav i edildiğini. bir kişinin de hastanede tedavi altına alındığını bildiren Vali Erhan Tanju. "Kaybolan 3 vatandaşımız var. Bunlardan birinin Ahmet Kurt olduğu belirlendi. Diğer 2'sinin kimlikleri ise belirienemedi. Merkczde 20 utümubil zarar gördü. lü bahkçı tckaatf âejAbera ekte Ow»iş anlamda haMrtegpU çahşmatanpa ise bundan sonra başlanabüecek" ftye konuştu. Zaman zaman yüksekiiği 6 ile 10 metre arasında değişen dalgalar, Rize ve çevresinde de büyük hasar meydana getirdi. Rize Valisi Erdal Ata. Pazar-Çayeli ile Fındıkh-Hopa arasında tahnbat nedeniyle yollann ulaşıma kapandığını bildirdi. Dalgalar. Trabzon Faroz Balıkçı Bannağı'nda da büyük ölçüde hasara yol açtı; bannakta çok sayıda tekne zarar gördü. Bu arada dev dalgalar. Trabzon ve Giresun ItmanlannSfc fencrlere zarar verdi LımankmttiJış kntmlannda bulnnan butüır gemıler Itöûnlao-Çekıldi Trabzon kıyısındaki parklar, gezi alanlan büyük oranda tahrip olurken kentin çöp tnerkezindeki atıklar da denize sürüklendi. Kar ve tipi nedeniyle Niğde, Ağrı, Erzurum ve çevresinde binden fazla köy yoluyla ulaşım sağlanamıyor. Aydın'ın FCuşadası ilçesinde, önceki gece 3 saat süren firtınada, Güzelçamlı beldesindeki balıkçı bannağındaki 20 tekne ile 1 yatın battığı belirlendi. HAFTAYA BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI Rahatsız Oldular! Çokrahatsızoldular!.. Romancı olarak sevdiğim Yaşar Kemal'in siyasal düşüncelerinde- ki çelişkileri sergilediğimde de öy- le olmuştu. "Sen kim oluyorsun da Yaşar Kemal'i eleştiriyorsun" gi- bilerinden yoğun bir saldırıydı bu. Hatta, Sayın Ahmet Cemal da- yanamayıp, Cumhuriyet'teki bir köşe yazısına şu başlığı koymuş- tu: "Ahmet Taner Kışlalı ya da Eleş- tirel Düşünmenin Bedeli..." Bu kez olay, Orhan Pamuk'layi- nelendi. Bazılan Radikal'deki köşelerini günlerce beni ve benim gibi düşü- nenleri aşağılamaya ayırdılar. Ba- zılan ise buna Cumhuriyet'i de alet ettiler. Roman okumayı bilmemek.. De- magoji yapmak.. McCarty'ciltğe soyunmak.. llkellik.. Kıskançlık.. ve dahaneler neler... Cumhuriyetin temel değerierini ve Atatürk'ü aşağılamak serbest. Ama onlann tabulanna dokunmak yasak. Hak ettikleri yanrtı elbette ki ben- den de alacaklar. O anı beklerken, Mahmut Makal'ın yolladığı mek- tubu, dikkatle ve sinirterine -olabıl- diğince- egemen olmayı deneye- rek okumalannı önenyorum. Sayın Makal, "Bizim Köy" ile bel- ki de adı Türkiye'nin sınırlannı ilk aşan yazanmız. .;>> Bakın ne diyor! . • .'. • •• •:-.>•": '• "Sayın Kışlalı, Cumhuriyet'teki yazılannızı ilgiy- le izliyorum. Atatürkçülüğün ilke- lerini kökleştirmek ıçin yazılannız- \a ve gezilerinizle bir savaşım ve- riyorsunuz. Bir okurunuz olarak si- zi kutluyor ve teşekkür ediyorum. Son günlerde yazdığınız 'Maskeli Balo' ve 'Çıplak Kral' yazılannızı okuyunca kendimi yenemedim, si- ze birkaç satıryazmak istedim. Orhan Pamuktan Cevdet Bey ve Oğulları'nı okuyabilmiştim. Kara Kitap'ı çok zorladığım halde biti- remedim. Kara Kitap 'ın yayımlan- dığı aylardaydı, Zonguldak'a imza gününe gittik birkaç arkadaşla. Okuriarla söyleşirken, birokuyucu önceden aldığı Kara Kitap'ı bir başka kitapla değiştirmek istedi. Is- teğiyerine getiren kitapçı, 'Birkaç tane sattık ama hepsi de getirip değiştirdi. okuyamamışlar' dedi. Ben de, Tahsin YücelVn Cumhu- rnyet'le çıkan Orhan Pamuk Türk- çestyfe ilgili yazısını anlattım. O gün bugündür Pamuk'un ki- taplannı alıp da okuyamayan çok. Okuyan birine 17. Istanbul TÛYAP Kitap Fuarı'nda rastladım. İmza yerimize birgençgeldi. 'Üniversi- te öğrencisi Ayhan' diye kendisi- nitanıttı: 'Ben Diyarbakır'ın birkö- yündenim. Orhan Pamuk'un Yeni Hayat'ını, reklamına kanarak ve hayatımı değiştireceğini sanarak zorla okudum. Hiçbir şey değişme- di. Şu elimdeki kitabı okudum. çok şey değişti' dedi. Nitekim Ataol Behramoğlu da okuyamamış Ye- ni Hayat'ı: 'Anlatılan şeyin bir an- latı mantığından, bir iç tutarlıktan yoksun olduğunu hissertim. Yazar tarafından aldatılıyormuşum duy- gusuna kapıldım ve okumayı sür- düremedim' diyor ve ekliyordu: 'Fakat Orhan Pamuk nasıl böyle bir kendini beğenmişlik, kendıni biri- cik görme tuzağına düşebilır?' Pamuk'un ya da bir başka yaza- rımızın kitaplannın çok satması, okunması hepimizi sevindirir Bu ay- n şey. Ama satışla ilgili bilgilerin abartılarak pompalanması gülünç bir durumdur ve zaran önünde so- nunda yazara dokunur. Okurtann 'Okuyamadık!' diye koro halinde bağırmaian hayra yorulacak bir du- rum değildir. Orhan Pamuk aynca, içerde ve dışarda bazı çevreleri memnun et- mek için Atatürk'e dil uzatanlan Atatürk'ün çarptığını bilmelidir.. Bu toplum tekin değildir. Bu tutumla dışardan bir ödül almanın yolu açıl- sa bile -sanmam ya- ıçine sıne- cek midir? Ya Fahir Iz'/n, romanından ya- kaladığı Atatürk 'ü küçültücü tüm- celeri, 'cımbızla çekilmiş şeyler'- . diyereksavunanCumhuriyetyaza- :• nna ne demeli? Birkaç gün önce bir TVkanalı Pa- muk'u çalışma yerinde gösterdi. Dolmakalemle yazıyor ve günde yanm, yılda 180 sayfa üretiyor. Ga- zete okumadığını söylüyor. Aca- ba Türkçe kitap okuyormu diye dü- şünüyorizleyicı.. Ne diyordu Tah- sin Yücel: 'Zorokunupzoranlaşıl- masının, günümüz Türkçesinın çok gerilerinde kalmasından, iletecek bir bildirisi bulunmamasından kay- naklandığını görmek için yazın uz- manı olmak gerekmez..' Hep Aziz Nesin'/n Güçerman Çeper'i geliyor aklıma. Aziz Ne- sinlik bir öykü konusuyla mı karşı karşıyayızyoksa?.. . ,.^ Saygılanmla." ••• Merak ediyorum... Çok Sayın Pamuk'un pek sayın "menajerieri" şimdi Mahmut Ma- kal'ı acaba neyle suçlayacaklar? Roman okupray! bteggrnekle mi? Okumadığı şeyler hakiwıaa "ahkâm fcesrr?ek"le mi? "Wrk usulü McCArty'çilik'*fapvnak\a mı? Yok- sa "elinin hamuru ile yazın konu- lanna burnunu sokmakla" mı?.. Belki de "Makal köylü yazardır, kentli yazardan ne anlar" diyecek- lerdir. "Repertuvar"lan çok geniş ol- duğu için, doğrusu "Bizim Köy"ün ünlü yazarını nereye sokacaklarını merak etmemek elde değil... 6 Güler yüzlü eğitim' istiyorlar ASUMAN ABACIOĞLU tZMİR- Çocuklar, "daha özgür bir eğitim ortanu ve güleryüzlü öğ- retmen" istiyor. Dünyanın her ye- rinde öğrenciler, "Nasü bir eğitim ve oğretmen isterdiniz" sorusunun yöneltildiği anket çalışmalannda, genellikle aynı yanıtlan veriyorlar; "özgûr hissedebilecekleri" bir or- tam ve "her şeye kızmayan, döv- meven, eşit davranan, kendini Tan- n gibi görmeyen" öğretmen. Öğ- renciler, derslerin "mır mır" anla- tılması yenne "esprili. oyunlarla, karşdıklı tartışabilecekleri" bir bi- • Dünyanm her yerinde öğrenciler, "Nasıl bir eğitim ve öğretmen isterdiniz" sorusunun yöneltildiği anket çalışmalannda, genellikle aynı yanıtlan veriyorlar. "Kendilerini özgür hissedebilecekleri bir ortam" ve "her şeye kızmayan, dövmeyen. eşit davranan, kendini Tann gibi görmeyen öğretmen..." 11-16 yaş arasındaki 180 öğTen- ciyle yapılan bir anketin sonuçla- nnadayerverildi. Ankete göre, öğrenciler "Nasıl bir okultsterdiniz?" sorusuna, "ser- best kıyafet ve saç, sosyal akttvitesi çimde işlenmesini tercih ediyorlar. A.Ü. TÖMER. DEÜ İzmir Mes- lek Yüksek Okulu. Ege Çağdaş Eği- tim Vakfı, Hümanist Düşünce Der- neği, tzmir Beyaz Nokta Demeği ve Eğit-Dertemsilcilerinden oluşan tzmir Eğitim Çalışmaları Kuru- lu'nca 16. Milli Eğirim Şûrası'nasu- nulmak üzere hazırlanan raporda. boL sportesisleri vebtlgisayarlan çok, geniş alanlar. temiz, yeşili çok, 20 kişiliksımflar, ilkyardun veözgür his- Köy acılıs için büyük bir şenliğe hazırlanıyor Kaycıbaşu okuluna kavuşuyor ÖMER\XIRTSEVEN DENÎZLİ - Kale'nin dağ köyü olan Kayabaşı'nda Atatürkçö öğretmen AMKarhk'ın girişimiyleyapunı- na başlanan ve gazetemizin Türkiye genelinde baş- lattığı bağış kampanyası sonucu 3 yıl gibi kısa süre- de tamamlanan Kayabaşı Cumhuriyet Ükögretim Oku- lu yann törenle açüacak. Modern bir şekilde inşa edilen 3 katlı ve 350 Öğ- renci kapasiteli okulun açtlışı için Kayabaşı köyünde düzenlenentöreneAtatürkçüDüşünee Demeği, Çağ- daş Yaşamı Destekleme Der- neği, Egit-Sen gibi sivii top- lum örgûüerinin geneî mer- kez düzeyindeyöneticikri- nin yam sıra, bağışta bulu- aan Cumhuriyet okurlany- la bazı şirket yetkUilerinin katılacaklanbildirildi. Ban- ci öğretim yılına kalorifer- li yeni okulda başlayan Kayabaşı köyü ve Koçarba- ğazı köyü öğrencileri bayram sevinci yaşarken, köy- lüler de açüış için büyük bir şenliğe hazırlanıyor. îlk kez 1992 yılmda çıkardıklan a Ka>abaşı''ıun Se- ı P adlı gazetenin toplanmasıyla adını duyuran Ka- yabaşı köyü öğrencileri, bu gazetenin abone paralan ve çeşitii iilerde seTgiledikleri tiyatro oyunlannın ge- lirleriyle 1996 ydtnda öğretmenleri Ali Karhk'ın ön- derltğinde, Türkiye'nin gündeminde yokken 8 yıllık ilköğretrm okulunun temelini atmayı başardı. Okulun yapımma başlanmasıyla birlikte tarikatlann baskısı so- • Modern bir şekilde inşa edilen 3 katlı ve 350 öğrenci kapasiteli okulun açılışı için Kayabaşı köyünde düzenlenen törene ADD, ÇYDD, Eğit-Sen gibi sivıl örgütlerin genel merkez düzeyinde yöneticileri katılacak. nucu öğretmen Ali Karbk hakkında "bfılücülük'1 sa- vıyla soruşturmalaraçıldı. ardından Konya'ya sürgün edildi. Bölge tdare Mahkemesi'nin karanyla yeniden köyüne dönen Karlık, öğrenci velilerinin açlık grevi ve öğrencüerin okulu boykot etmelerine karşın yine sudan gerekçelerle ikinci kez Konya'ya sürgün edil- di. Ancak öğrenci velilerinin haklı direnci ve kamu- oyunun baskısıyla ikinci sürgün de durdurulduve Ali Karlık yeniden köye döndü. Bu gelişmelerin ardından gazetemiz Türkiye gene- linde "Kayabaşı Köyü'ndeA>dınlanma AteşTne des- tek vererek yardun kam- panyası başlattı. Kısa sü- rede ülkenin dörtbir ya- nmdan Kayabaşrna ba- ğış yağdı ve toplanan 40 milyar lira ileokulun ya- pımı tamamlandı. 3 kat- lı ve 8 derslıkli. 350 öğ- renci kapasiteli, kalori- ferli okul, laboratuvan, bilgisayardonanımı,çokamaç- lı salonu, kütüphanesi ve yemekhanesiyle açılışa ha- zır hale getirildi. Böylelikle yapımı, bazı çevrelerce mucize gibi görülen okul; öğretmen, öğrenci ve veli- lerin çabalan sonucu "gurur abidesi" gibi anlamlı bir eser olarak ortaya çıktı. Kayabaşı Cumhuriyet tlkögretim Okulu'nun ya- rınki açıhş töreninden sonra aynı gün Denizli'de "Ka- yabaşı GecesT yapılacak. Gecede okulun yapımına kat- kıda bulunan kişi ve kuruluşlara plaket venlecek \e Kayabaşı'nın öyküsü anlatilacak. sedilebüecek" yanıtlannı verdiler. Öğrenciler, "t>i bir öğretmen na- sıl olmalı?'" sorusunu ise "Her şe- ye kızmayan. bağırmayan, dövme- yen, eşit davranan, tatlı dilli. sevgi dolu, sorunlaria ilgilenen, esprili. şakacı, azödev veren, bilgili. önyar- gılı olmayan, anlayişlı, kendini Tan- n gibi görmej'en'* diye yanıtladı- lar. Öğrencüerin. "Dersleriniz nasıl anlatüsa hoşunuza gider?" sorusu- na verdikleri yanıtlar ise şöyle' "Şa- ka ve esprilerle dolu. oy unlarla, bil- gisayarla, gezerek, tarüşarak, soru- cevap, fikirlerimizi söyle>erek. gü- lerek, 'Mır mır mır' olmayan, film- lerle,somut güncel ola\ larta bağlan- tıh, dinlenme aralan uzun" Almanya'da aynı yaşlardaki öğ- renciler arasında yapılan bir araş- tırma sonuçlannın da hemen he- men aynı tür yanıtlar içerdiğine dik- kat çeken Dokuz Eylül Üniversite- si Rektörlüğü Eğitim Koordinatö- rü Sosyal Pedagog Macide Serpe- men, araştırma sırasında öğretme- nin, "sınıf atmosferine ilişkin şikâ- yet ve istemlerini" yazmalannı ıs- tediğı öğrencilerin şu yanıtlan ver- diğini söyledi: "Sınıf düzeni ile il- gili kurallan hep birlikte düzenle- yelim; öğretmen yalnız karar ver- mesin. Cevap vermek istemediğinı- de bunu öğretmenime söyleyebil- mebyim. Ödevi yapmamda, soruyu cevaplamamda bana zaman tanm- sın. Dersprogrammıdüzenlerken ne öğrenmek ve nasıl öğrenmek istedi- ğimizi bizc de sorsunlar. TenefRis- te sınıfta mı kalacağıma veya bah- çeye mi çıkacağıma kendimin karar vermesine izin versinler. Ban öğret- menleri sevip bazılannı sevmemc hakkım olsun. Kendi tarzunda öğ- renmem ve venilikler için firsat ve- ribin. Oğretmenim hakkında onun- la konuşma hakkım olsun. Biz öğ- renciler de öğretmenlere not vere- bilelim. Oğretmen de olsa hiç kim- senin beni aşağılamaya, yaralama- ya hakkı yok. Birlikte oynamaya, dnüenmeycşaka yapmayada zaman ayırmalıyız. Oğretmenlerimiz bizi dinlemek için zaman ayırmau, din- lemeyi istemeli." Sağlığımızı emanet ettiğimiz doktorlara Koçbank'tan sevgi | ve saygıyla... İ i ^ Doktorlar için •ayrıcalıklı- bankacılık hizmeti. Koçbank, Türkiye'de ilk ve belki de gecikmiş bir bankacılık yaklaşımını . ., özel bir heyecanla sunuyor. . Dr. Koçbank! Doktorlara özel; kapsamlı, ayrıcalıklı, prestijli bankacılık hizmeti. Adınızın önündeki Dr. hekim • anlamına geliyorsa, yapacağınız > i?~- :<:-.-•' tek şey aşağıdaki numarayı aramak. Gerisi kendiliğinden gelecek. Dotctoriarımız bu ayrıcalıklara, bu yeniliklere gerçekten tayılc • AynnuU bilgi verecek, yönlendirecek. seçenek sunacak uzmanlarm gore 1 » yaptığı özel hizm«t grubu • Tüm Koçbank şubeierınde Dr. Koçbank görevlisi. - DoktorUra Özel Muayenehane Kredisi Turkıyede ilk ve tek. • Doktorlara Öz*l Tıbbi Donanim Kredisi Tyrkıye de ifk ve tek. - Doktorlara Özel Muayenehane Sigortası. Turktye'de îtk ve tek - Doktorlara Özel Mesleki Rİsk Sigortası Türkiye'de ilk ve tek. • Tasıc konut ve benzen kredilerde faıZ avantajı. • Sa|lık yatırımlanna yönelik özel fınansal kiralama olanakları. • Yattnm fon.lan, portfoy yönetimi. hısse senedi ve araştırma uzmanlarından yararlanma olanağı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle