Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
17 ŞUBAÎ 1999 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 17
ALLECRO EVtN tLYASOĞLU
IstanbuTda Rus sanatçıların haftasıGeçen hafta lstanbul'da Rus sa-
natçılar çogunluktaydı. Şefınden
kemancısına. bestecisinden piya-
nistine ve sopranosuna kadar çe-
şitli Rus sanatçıyı dinledik.
tDSO'nun konseri
tstanbul De\ let Senfoni Orkest-
rası'nı geçen hafta şef VTadimir
Altschuler yönetti. Orkestra üye-
leri, birlikte rahat çalıştıklannı
belirtiyorlar Altschuler ile. Bu yıl,
bu St. Petersburglu şefi iki İcez
üst üste birkaç hafta davet etmiş-
ler. Böylece orkestramız, her haf-
ta gehp gıden şefierin yerine ger-
çekten de lyı bir çalışrıncı olan bu
şefle belli bir süre, bir ekole bağ-
\\ olarak çahşmış olacak. Konse-
rin ilk yapıtı Şostakoviç'in 26-27
yaş ürünü olan l numaralı piya-
no konçertosu idı. Seher Tannyar
ve trompetçi Şükran Tangüner'ın
solistliğinde dinledik. Seher Tan-
nyar, Cemal Reşit Re>'in öğren-
cisi. Değerli bir pıyano pedago-
gu ve iyi bir oda müzıkçisi. Bü-
tün bu çalışmalannın arasında so-
listliğe de soyunması övgüye de-
ğer.
Şostakoviç'in l. konçertosunu
net. temiz, tarafsız bir yorumla
sundu. İlk ve son bölümlerde bes-
tecinin gençlik coşkusunu, ara-
daki ağırbölümleTde şürsel karam-
sarlığı duyurdu. Umanz, gün ge-
lir bestecinin çok daha alımlı olan
ikinci piyano konçertosu da prog-
rama alınır.
İDSO konserinin ikinci yan-
sında nicedir beklediğimız bir ya-
pıt yer alıyordu: Gustav Mahler'ın
'Topragm EzgisF başlıklı senfo-
ıüsi. Uzun zarnandır bir vokal sen-
• İDSO'yu geçen hafta St. Petersburglu şef Vladimir Altschuler yönetti. Orkestra üyeleri Altschuler
ile rahat çalıştıklannı belirtiyorlar. Konserin ilk yapıtı olan Şostakoviç'in l numaralı piyano
konçertosunu Seher Tannyar ve Şükran Tangüner'in solistliğinde dinledik. Tannyar, konçertoyu net,
temiz ve tarafsız bir yorumla sundu. Rus kemancı Evgueni Bushkov ise Stanislav Zabarnikov
eşliğinde Cemal Reşit Rey Salonu'nda bir resital verdi. Sanatçılar programın ilk yansında kusursuz
bir birliktelik sergilediler. Türk Beşleri'nin son temsilcisi Necil Kâzım Akses'i dün yitirdik.
foni dinlememiştik. Yıl içindeki
programlarda korolu ya da şan
sololu yapttlara pek yer verilme-
mişti.
Besteci, yaşamının en acılı dö-
neminde 'Çüı Flütü' başlıklı bir
şiir demeti bulmuş ve ona sanla-
rak bu ezgilı senfonıyi yaratmış-
tır. Büyük kızının ölümü. Viyana
OpeTası'ndan aynlmak zorda bı-
rakılması ve sağlığını tehdit eden
kalp krizleri onu yaşamla dinm
arasında bir yolculuğa götürmüş-
lür. Ardından gelen 9. senfoni de
karamsarlık içindedir. Onuncu
senfoni ise tamamlanamadan
Mahler'ın yaşamı son bulur.
Besteci altı şarkı ile demetleş-
tirdiği bu senfonisine tenorun (ya
dabariton) seslendirdiği 'Yeryüzü-
nün YoksuDuğu konusunda lçki
Türküsü' ile başlar. Üçüncü ve be-
şinci ezgi de tenorun solistliğinde-
dir: 'GençBğe Dair' \e ukbahar-
da BirSarhoş" başlıklannı taşırlar.
Yapıün ikinci. dördüncü ve son. al-
tıncı şarkısı altonun solistlıği için
yazılmıştır. (Sonbaharda Bir Yal-
nız, Güzelliğe Daır. Veda). O te-
nor partileridir kı ılımlı, neşeli
renkleriyle yapıtm karamsarbütün-
lügüne kıvrakhk kazandınr, upu-
zun 'Veda' şarkısının agır ortamı-
nı dinletmek için hazırlık pazarlar.
tstanbul'daki dinletide tenorömer
Yılmaz'ın son dakikada konsere
katılmaması nedeniyle bu yapıtın
yalnız altoezgileri için yazılrnış bö-
lümlen seslendırilebildi. Alto ye-
nne söyleyen Rus soprano Laris-
sa Selverstova koyu ses rengıyle
başanlıydı. Opera söylemine kaç-
madan, abartısız ve gerçekten şi-
ır dolu, gerektıği gibi ağır bir or-
tam yarattı.
'Yeryüzünün Ezgjsi' ile ilk kez
tanışan bir genç neler düşündü
acaba? Onun tenor partilerini de
Yapı Kredi Sanat Festivali
J
nin etkinlikleri Candye Kane ile sürüyor
Amenkah şarlacıdan bluesrüzgânKüKür Servisi - Geçen yıl, kısıtlı bir
süreye sıkıştınlmış klasik festival
anlayışından sıynlarak dört mevsime
yayılan Yapı Kredi Sanat Festivali'nin
etkinlikleri bu ay da sürüyor. Festival
'e
kapsafhmda Amerikalı ühlü blues • --v
şarkıcısı Candye Kane cumartesi
akşamı saat 22.00'de Taksım/Ministry
Club'da konser verecek.
Kısık blues'lardan country baladlanna
ve sinsi be-bop etkilerinden Batı
swing'lerine kadar her stile hâkim olan
Kane, konserde çeşitli blues yorumlan
sunacak. Blues müziğinin son
yıllardaki en önemli temsilcilennden
olan Kane, çok yönlü bir şarkıcı,
besteci ve müzisyen olarak 10 yıh
aşkın bir zamandır çalışmalannı
sürdürüyor. Kane. Los Angeles'ın
doğusundaki varoşlaıda başlayan
müzik yaşamının ilk yıllannda sahnede
kendine bir yer edinmeyi başardı. Bu
arada striptease club'lerden country
şarkıcılığına uzanan zorlu kariyeri,
Kane'e fanatik bir feminist olma
özelliğini de kazandırdı.
The Paladins tarafından çıkanlan
Home Cookin (1994), Grammy ödüllü
müzisyen Val Garay tarafından
çıkanlan Knockoutı 1995) ve son
CD'si Diva La Grande (1997) ile blues
mviziğinde kendini kanıtlayan Kane.
•bfoes meloditer»m(
çagdaş-bir-e«pri-.- •••
anlayışıyla süsleyerek yorumluyor
Adı, Etta James, Big Mama Thornton.
Hauda Jackson ve Patsy Cline gibi
önemli isimlerle birlikte anılan Kane.
sahne şo"vlanyla da beğeni topluyor.
Kane, klavye ve akordeonla
zenginleştırilmiş grubu The Svûnging
ArmadUtos ve Sue Beehive Palmer ile
birlikte teatral bir havada sunuyor
şovlannı. Kane'e konserlerinde eşlik
eden diğer müzisyenler gitarda Jeflrey
Paul Ross, davulda Steven GeHer.
saksofonda Robert Caroll Smith ve
trompette Russell Erk Scott.
Geçen yılın Houseof Blues ılanında
blues'un 30 önemli kadını lıstesınde
Bessie Smith, Alberta Hunter ve Ma
Rainey'le birlikte yer alan Kane.
özellıkle Ybu Need a Great Big VVoman,
AI1 You Can Eat gibi şarkılanyla
beğeni topluyor. Kane'in konseri cumartesi akşamı saat 22.00'de Taksim/Ministry Club'da.
merak edip hemen koşup bütü-
nünü duymak için kaç kaynak vaT
başvurabileceği? Birsenfonik ya-
pıtı böylesine bölerek sunmak-
tansaprogıamdeğiştirilemez mıy-
di? Umanz İDSO bir başka sefe-
re bu yapıtın yalnız tenor şarkıla-
nndan oluşan bir konser düzen-
lemez!
Orkestra. kimi başanlı, kimi
sallantılı sololanyla Mahler'in
geç romantik senfonisindeki ge-
niş soluğu, yapıtın yansında da ol-
sa yansıtmaya çalıştı.
Gürer Aykai Borusan'da
Borusan Oda Orkestrası yeni
bir senfonik kimliğe kavuşma yo-
lunda adımlar atıyor. Bu aşama-
da sevindirici iki şey var. Birin-
cisı, Istanbul gibi on milyonu aş-
kın bir kentin ikinci bir senfoni or-
kestrasına kavuşması; ikincisi de
Gürer Aykal gibi tstanbul'da uzun
yıllardır izleyemediğimizi usta bir
şefın bu toplulugun başına geçme-
sı. 2000yıhnda65 kişilikbirkad-
roya ulaşacak topluluğa yurtiçin-
den oldugu kadaryurtdışından da
üyeler alınacak. Böylece sanatın
devlet tekelindeki konumu gide-
rek özel teşebbüsün katkılanyla
boyut kazanmakta. Yurtdışındaki
orkestralarda sanatçılann kont-
ratlan her yıl yinelenmekte. Gi-
derek dünyanın her yerinde 'me-
mur sanatçı' kavramı da böylece
tarihe kanşmakta.
Cemal Reşit Rey'de
Bushkov'un resitali
Rus kemancı Evgueni Busb-
kov, pıyanist Stanislav Zabarnikov
eşliğinde Cemal Reşit Rey Salo-
nu'ndabir resital verdi geçen haf-
ta. Sanatçılar programın ilk yan-
smda EdwardGrieg'in op. 12, no.
2 sonatını ve Schumann'ın op.
105 no. 1 sonatını büyük bir özen-
le ve kusursuz bir birliktelikle ser-
gilediler. Ne eksıği, ne fazlası var-
dı anlatımlannın. Böylesı akade-
mik dinletilerin ardında nasıl bir
felsefe, nasıl bir çalışma süreci
vardır! İkinci yanyı Kreisler'in
Minyatürler'ineayırmışlardı. Ha-
ni her birini konserlerden sonra
'encore' parçası olarak dinleme-
ye alıştığımız Minyatürler'e. An-
cak o uçuşan Viyanalı nıhu ycri* •
ne kaskatı bir soğuk ülke ruhu ile
çalınan bu Minyatürler hiç de alım-
lı değildi. Resitallerde program
seçiminin önemini bir kez daha
anımsadık.
Necil Kâzun Akses'i
\itinük
%
Bu satırlann basıldığı sıralarda
Necil Kâzun Bey'in ölüm haberi
geldi. Türk Beşlerinin son tem-
silcisi olan bu öncü bestecimizin
benim için bir başka ayncalığı var-
dı. Ne de olsa yaşam öyküsünü ki-
taplaştınrken onun 1908'den gü-
nümüze tüm seriivenini öğrenmiş-
tim. Yann daha geniş bir yazıyla
onu anmaya çahşacağım. Müzik
dünyamıza ve ailesine başsağlığı
dilenm.
E-Mail:evini(o boun.edu.tr
Müzikbilimci Onur Akdoğu, derlediği 15 bin halk müziği ezgisini belgelerle kitaplaştınyor
Halk ııriizi^i lıazhıoıııizi kurtarmak
ÖNDER KÜT.\HYALI
İZMİR- Anadolu'daki kültür
hazirteleri arasında hızla değişen
ve yozlaşmaya son derece elve-
rişli olan kaynak halk müziği-
mizdir. Bu zenginliğin elden git-
mesi olasılığı gün geçtikçe art-
maktadır. Dostumuz. müzikbi-
limci Sayın Onur Akdoğu, onu
kurtarmanın çabası içindedir;
derlediği 15.000 halk müziği ez-
gisini 'En Büyük Hazinemiz Halk
Müziği'' başhğı altında kitaplaş-
tınyor. Yapıt, fasiküller halinde
basılacak ve 60 fasıkül 5 yılda ta-
mamlandıgı zaman elimızde, halk
müziğimizin önemli belgelerini
içeren kocaman bir ansiklopedi
olacaktır.
Bu tür ansiklopedilerin en sağ-
lıklısı ekip çalışmasıyla ortaya
çıkar; ancak bizde rahmetli Sa-
nsözen'den başlayarak halk mü-
ziğimizin değerlendirilmesi birey-
lerin omuzlanna yüklenmiştir.
Anlaşılan Sayın Akdoğu da ipi
kendi başına göğüsleyecektir.
llginç bir nokta da şudur: Sa-
yın Akdoğu, derlemenin 13'ün-
cü yüzyıldan günümüze dek el-
de bulunan belgeleri içereceğinı
söylüyor. Nota yazısı sanat mü-
ziğimizde bile az kullanıldığına
göre eski ezgilerin nasıl saptana-
bildiği konusunda sayın bilim
adamımn yapacağı açıklamalan
merakla bekleyeceğiz.
Bizde olduğu gibi Belçika'da
da unutulmaz bir hazine bulun-
maktadır. 'Belçika Kraluk Ar-
moniOrkestrası'nın Istanbul'da-
ki dinletisini Sayın Ihasoğlu yaz-
mıştı. Topluluğu tzmir'de de iz-
ledik ve mutluluğun doruğuna
ulaştık.
Demiriz ve Rudin'in
başansı
Şef Norbert Nozj'nin solo sak-
sofon çaldığı D. Milhaud'nun
Scaramouche Süiti. hem düzen-
leme hem de solocunun yorumu
bakımından doyurucu değildi;
ama İS. Bach"ın re minör Toc-
cato ve Füg" ündeki org tınısı he-
yecan vericıydi. Parçayı büyük bir
saygı duygusu içinde ayakta din-
lemek gerektiğini düşündüm.
Bemstein'in BatıYakasınınÖy-
küsü'nde \-unna çalgılardaki tı-
nınm ve sert caz etkilerinin tadı-
na doyulmuyordu. Dinletiye so-
locu olarak İcatılan değerli piya-
nistimiz Muhiddin Dürrüoglu
Demirizıse G.Gershwin'in 'Rap-
sod\ In Bhıe'sunu çaldı ve yapı-
tın en güzel yorumlarından biri-
ni ortaya koydu.
Bir zamanlar IhsanServet Kün-
çer yönetimindekı Cumhurbaş-
kanlığı Armoru Mızıkası'nın din-
letilerini hayranlıkla izlerdik. Bel-
çika örneğine benzeyen böylesi
topluluklann \enıden diriltilme-
sı. müzik kalkınmamız bakımın-
dan çok yararlı olacaktır.
tZDSOnun geçen haftaki so-
locusu. C. Saint-Saensın op. 33
la minör viyolonsel konçertosuy-
la Ale\ander Rudindi Gerekti-
ğinde piyano konçertolan çalan
ve orkestra şefı olarak kusursuz
yorumlarçıkarabilen sanatçıdan
sık sık söz ediyoruz; çünkü o. bi-
ze karşı eli açık davTanan bir sa-
nat dostudur. Ülkemizde dinletı-
ler verir. konservaruvar öğrenci-
lerine yaz kurslan yapar.
Konçertokusursuzdu. Rudin" ın
yorumculuğunu anlatan sözcük-
İeT arasında "Yantaş" diye bırni-
tem yok. Yaptığı müziğe doyul-
muyor. Tekniğindeki olgunluk
ve yetkinlik dınleyeni hayran bı-
rakıyor. Sanatçı, teşekkür olarak
N. Paganini'nın 13. keman kap-
risini çaldı. Dostum Hazar Ala-
pınar, artık ağızlara sakız olan
bu parçayı kemancılann bıle böy-
lesine güzel çalamadığını söy-
lerken 'yerden uzaya kadar' hak-
lıydı. Burada Rudin'in bırbaşa-
nsını da vurgulamak isterim.
Doyumsuz bir sanat
şöleni
Viyolonselin en ince teli la.
kemanın mi telinden 12 perde
daha kalın olan sesi verir. Bu du-
rumda mi majör tonunda olan bir
keman parçası viyolonselde la
majöre aktanlrruş olacaktu-. Ru-
Devlet sanatcısı Necil Kâzım Akses'in besteleri arasında 50. Yıl Marsı da vardı
'Türk Beşleri'nin son temsilcisi öldü
ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu) -
Devlet sanatcısı ISecD Kâzun Akses
vaşarnmı yitirdi. Kültür Bakaru
Istemihan Talay. ilk devlet
sanatçılanndan olan Akses'in aralannda
Bûlent AreU Ne\it Kodaflı ve Ferit
Tüzün'ün de bulunduğu yüzlerce
sanatçmm öğretmeni olduğunu belirtti.
Cumhuriyetin ilk yıllannda yetişen
Cemal Reşit Rey, Uhi Cemal Erkin, Ferit
Alnar ve Adnan Saygun ile birlikte
"Türk BeşferiT
'nden biri olarak anılan
Necil Kâzım Akses vefat cttı. Kültür
Bakanı Talay yayımladığı mesajda.
Akses'in "çağdaş Türk müziğinin
mimarlanndaıT olduğunu kaydetti. İlk
devlet sanatçılanndan olan Akses'in pek
çok yapıta imzasuıı attığını belirten
Talay şöyle dedi: "Türkiye
Cumhuri>eri'nin ilk sanat kurumu
Ankara Devlet Konservatuvan'mn
kurucularuıdan olup uzun vülar
konservahrvann rnüdürlüğü gorcvini de
yürütmüştür. Aynca, bakanhğımu Güzel
Sanatfau- Genel Müdüıiüğü, De\let
Opcra %c Baksi (knc! Miıdürlüğü.
İsvıçre ve Federal Aknanya kültür
müşavirliklerinde de bulunan Akses,
çağdaş Türk müziği repertuvanna çok
sayıda orkestra, koro. solo, opera ve oda
müziği eserieri kazandırmışnr."
Talay, 50. Yıl Marşı'nı besteleyen
Akses'in aralannda Bülent Arel, Nevit
Kodalh \ ? Ferit Tüzün'ün de bulunduğu
yüzleTC». >aııaıçmın öğretmeni olduğuna
işaret etti. Talay, Akses'in kendinden
sonra gelen kuşaklara da örnek bir
sanatçı ve insan olarak ışık tutacağını
kaydetti
din ise keman parçalannı çalgı-
sına uyarlarken asıl tona bağlı
kalıyor; sadece onu bir oktav aşa-
ğıya alıyor. Böylece zaten güç
olanbir iş, daha da çetin ceviz ha-
line geliyor. Sözün özü, büyük bir
viyolonsel sanatçısmı yeniden
dinlemek ve ortaya koyduğu gü-
zelliklere tanık olmak doyumsuz
bir sanat şöleniydi. Dinletinin
Belçikalı konuk şefi RobertJans-
sens, Liege ve Brüksel konsen a-
tuvarlannda yaptığı çalışmalar
sonunda korno, oda müziği, bes-
tecilik ve orkestra şefliği dalla-
nndan diploma almış bir sanat-
çıdır, besteciliği de var. Bazı kon-
çertolan, flütlü dördülü ve sen-
fonisi, basılan yapıtlan arasın-
dadır.
'Ispanyol Senfonisi'yle tanıdı-
ğımız E. Lalo'nun "Ys Krah"
başlıklı operası çoktan unutul-
muştur. Janssens dinletiyı anılan
operanın üvertürüyle başlarh. As-
lında bu üvertür de rahatça saf dı-
şı bırakılabilir. tkinci yanda ses-
lendirdiği kendi yapıtı olan Yer-
ma bale süiti ise Yeni Klasikçi an-
layıştan hafif müzik etkilerine
uzanan, inandıncılıktan ve kişi-
likten yoksun bir çalışma.
Geriye, Manuel de Falla'nın
'Üç Köşeli Şapka' bale süiti ka-
lıyor. Şef bu yapıta da olağanüs-
tü bir nitelik kazandırmadı; ama
orkestra. süiti güzel çaldı. Böy-
lece Yerma'dan yorulan ruhlan-
mızı. Ispanyol müziğinin sarhoş
edici renkleriyle dinlendirmiş ol-
duk.
Sakıp Sabancı Koleksiyonu
Osmanlı Hat Sanatı
sergisi Los Angeles 'ta
Kültür Servisi - Geçen
yıl New York'taki Metro-
politan Müzesi'nde ser-
gilenen ve büyük ilgi gö-
ren ',\ltın Harfler: Sakıp
Sabana Koleksn'onundan
Osmanlı Hat Sanaü' ser-
gisi. 25 Şubat- 17 Mayıs
tarihleri arasında Los An-
geles County Museum of
Art'ta yer alacak. Sergi,
2000 yıhnda 7 Ekim - 2
Ocak tarihleri arasında
Boston Harvard Univer-
sity Museum'da tekrarla-
nacak.
Metropolitan Müze-
si'nde sergilenen ilk özel
koleksiyon olan 'Sakıp
Sabancı Hat Koleksiyo-
nu'. aynca Harvard Üni-
versitesfnde bir dönem
ders olarak okjıtulacak.
Serginin 24 Şubat'ta
gerçekleştirilecek olan
açılış töreninde Osmanlı
medenıyetinin müziğini
de tanıtmak amacıyla 16
kişilik bir Mevlevı sema-
zen grubu cem-ı ayin dü-
zenlevecek.
Koleksiyonda, 15. yüz-
yıldan 20. yüzyıl ortala-
nna dek uzanan döneme
ait hat, ferman ve Kuran-
lardan oluşan 71 yapıt yer
alıyor. Koleksiyonun
önemli parçalan arasın-
da Şeyh Hamdullah. Ah-
metKarahisari, HafizOs-
man gibi dünyaca ünlü
hat sanatı ustalanndan
Kuran-ı Kerimler ile Ya-
vuz Sultan Senm'den Ab-
dülhamM'e dek bırçok pa-
dışaha aıt önemli ferman-
lar bulunuyor.
Gürer Aykal'dan açıklama
j ^ 1 • ANKARA (ANKA)-
CSO şefı Gürer Aykal,
Borusan OTkestrası'nı
çalıştıracağı
konusundaki haberlerin
CSO'dan aynlacağı
şeklinde yorumlanması
üzenne bir açıkiama
yaptı. Aykal,
açıklamasında şu
sözlere yer veriyor
"Borusan Orkestrası'nı
çahştırmam ve
yönetmem, CSO'dan
aynlmamı gerektıren bir olay değil. Daha önce
Ankara Oda Orkestrası'nı çalıştırdım ve yönettim.
Bilkent Müzik Fakültesi'nin BASSO Orkestrasrnı
da yönetiyorum. Çoksesli müziğin gelişmesini
amaçlayan Borusan Orkestrası'nı desteklemeyi de
onurlu bir görev sayıyorum. CSO'daki görevimden
aynlmam söz konusu değil."
Paris orkestralan şef arıyor
• PARİS (.\FP) - Pans'in üç büyük orkestrası yeni
bınyıla müzik yönetmenliklerini de üstlenecek şef
arayışıyla giıiyoj, Orkestra şjfleri anlaşmalannı çok
önceden yaptıkianndan Fransız- Ulusal Orkestrası,
Radyo France Filarmoni Orkestrası ve Paris
Orkestrasf nın 2000 yılına kadar şef bulmalan zor.
gözüküyor. Paris'teki orkestralar şeflerle yaptıklan
kontratlann sık sık bozulması nedeniyle müzik
dünyasmda kötü bir üne kavuştu. Ünlü müzisyenler
de şefler konusunda istikrarlı bir çizgi ızleyemeyen
Paris orkestralan yerine Avrupa'nın daha istikrarlı
orkestralanyla çalışmayı yegliyor.
Tekin Aral'm sajjhgı düzeHyor
• Kültür Servisi - Bacağındaki damar tıkanıklığı
nedeniyle Vehbi Koç Vakfı Amerikan Hastanesi'nde
tedavi altına alınan ünlü mizah yazan Tekin Aral'ın
sağlık durumu iyiye gidiyor. Aral. geçirdiği
ameliyat sonrasında yoğun bakıma ahnmıştı.
Tedaviyi üstlenen Dr. Emil Yusuf. Aral'ın
dunımunun iyiye gittiğini belirterek durumun
devam etmesi halinde hafta sonunda yoğun
bakımdan çıkanlabileceğini söyledi. Aral. böbrek ve
akciğer sorunu nedeniyle tedavi görüyor.
KaAköy KD üsesi kış etkinlikleri
• Kümlr Servisi - Kadıköy Kız Lisesi Kültür ve
Sanat Şenliği Kış Etkinlikleri sürüyor. EtkinlikleT
kapsamında bugün saat 13.00'te Hasan Cihat
Örter'in konseri ve 14.00'te Mehrizat ile Bedrettin
Aykın'ın konuk olacağı söyleşi, yann 13.00'te
Mahir Onlü'nün konuşmacı oİarak katılacağı
'Okullarda Edebiyat ve Dil Eğitimi' konulu söyleşi
ve 14.00'te Hasan Karayol'un türküler konseri yer
alıyor. Etkinlikler kapsamında Sema Ündeğer'in
karikatür ve resim sergisiyle, Simay Bodur'un 'Eski
Yeni Istanbul Fotoğraf Sergisi' ve Şükran Kurdakul,
Naim Tirali, Zuhal Tekkanat, Osman Numan
Baranus. Refika Bezirci gibi isimlerin bulunacağı
imza standlan da ziyaret edilebilir.
NazUerden çalınan eserlerden
biri Türk elçiliğinde
• NEW YORK (AA) - Müttefıklerin, tkinci Dünya
Savaşı sonunda Nazilerden geri aldığı, ancak gerçek
hak sahiplerine iade etmeyerek emaneten Fransa'ya
teslim ettiği sanat yapıtlanndan birinin, Fransız
makamlan tarafından "ödünç olarak' Türkiye'nin Paris
Büyükelçiliği'ne verildiği öne sürüldü. ABD'nin Los
Angeles kentinde toplanan Dünya Musevi Kongresi
(WJC) yetkilileri tarafmdan ortaya atılan iddiaya göre,
Nazilerin el koyduklan 60 bin kadar sanat eseri, savaş
sonunda müttefıkler tarafından geri ahnarak emaneten
Fransa'ya teslim edildi. Bunlann 45 bini daha sonra
gerçek sahiplerine iade edilirken 13 bini açık
arttırmalarda satıldı, 2 bin kadan ise Fransız
makamlannın elinde kaldı. WJC. Nazilerin ;
yağmaladığı sanat eserlerinin, aralannda çok sayıda
Musevinin de bulunduğu gerçek hak sahiplerine iade
edilmesini, hak sahibi bulunmayan eserlerin ise açık
arrtırma yoluyla satılarak parasının Nazi soykınmı
kurbanlannın ailelerine verilmesini istiyor.
BUGUN
• BORUSAN KÜLTÜR VE SAKAT MERKEZİ'nde
John Cage'in I Have Nothing to Saj
1
adlı belgeseli saat
12.30 ve 17.30'da ızlenebilir. (292 06 55)
• BELGESELStNEMACILARBİRLİĞt'nde 13.00
ve 19.00 arasında her saat başı Samih Rıfat'tn
yönettiği Bedia Muvahhh belgeseli izlenebilir.
(292 39 84)
• AKM'deTürkMedeniKanunu'nun73.
yıldönümü kutlamalan nedeniyle saat 14.30'da
'Şeriattan LaikMğe: Çağdaşhğa Acuan Kapı' başlıklı
toplantı gerçekleşecek. (5140323)