23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 ARAUK 1999 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Özellestirme EBK'ler yine satişa çıkankh ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)-Et ve Balık Kuru- mu'na (EBK) ait işletme- ler, daha önce yapüan özel- leştirmelerde işletilmeye- rekkapatıldıklan görülme- sine karşın yine saüşa çıka- nldı. Başbakan Bülent Ece- vit ile Tanm ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Yusuf Gö- kalp de EBK'lerin satışına karşı çıkan açıklamalar yapmışlardı Özelleştirme Idaresi Başkanhğı, 6 et kombinası için açılan ıhalede kapalı zarf teklif veren 13 fırma olduğunu, ancak Kayseri Et Kombinası için hiç teklif gelmemesi nedeniyle bu ihalenin iptal edildiğini açıkladı. Burdur Et Kombinasf na a Al-Et Alanya Entegre Et Tesisleri, Burdur Güçbirn- ği, Hasyetn Sanayi", Eski- şehir Et Kombinası'na "Çe- likler Turizm ve Gıda Sana- yi, Küpetiler tnşaat Malze- meteri", Gaziantep Et Kombinası 'na "AnksanBe- skilik-Ökmen Kardeşler- Mehmet Yılmazİsaoğluor- takhğı, Dem-Et Demir Et Entegre, Gaziantep Et Ürünleri ve thracatçdan", Sıvas Et Kombinası'na "Er-Et Süt BesicUik, Sıvas Ticaret BorsasT, Fatsa Ba- lık Mamullen Işletmesi'ne "Bağcı Su Crûnleri ve Enerji Üretimi, Dardanel- önentaş, Sadıklar Soğuk Hava Tesiskri" teklif sun- dular. Ihale komisyonu, tekliflerin ön değerlendir- mesinden sonra şirketlerle pazarhk görüşmelerini ya- pacak. Basın toplanüsı Oz Gıda-tş Sendikası, Tüıkiye Veteriner Hekim- ler Birliği, Türkiye Ziraat Odalan Birliği ve Ziraat Miihendisleri Odası da dün dtizenledikleri ortak basın toplantısıyla hükümeti E- BK'lerin satışı konusunda yeniden uyanda bulndum- lar. Öz Gıda-tş Genel Baş- kanı Agah Kafkas, EBK'nin 6 kombinasuun tüm engelleme girişimleri- ne ve hükümet düzeyinde yapılan görüşmelerde ken- dilerine katılmalanna kar- şın ihaleye çıkanldığma dikkat çekerek "EBK için gerekirse 5 bin ineği Anka- ra'ya yığanz* dedi. Türk Veteriner Hekimle- ri Birliği Genel Başkanı Nesrin Alpaslan da nüfu- sunun yüzde 45'inden faz- lası tanmla geçinen Türki- ye'de EBK kombinalannın özelleştirme adı altında ka- patılarak hayvancıbğın ade- ta saüşa çıkanldığını söy- ledi. Yüzde 15'lik maaş zammını protesto eden öğretim elemanlan hükümeti uyardı 6 Genel grev yaparız'tstanbul Haber Servisi - Istanbul'daki çeşıtlı üniver- sitelerin öğretim elemanla- n, hükümetın maaşlannda yapacağı yüzde 15'lik zam- mı yetersiz bularak protes- to ettiler; olumsuz ekono- mik koşulların sûnnesi du- rumunda genel gTev yapa- caklan uyansrnda bulundu- lar. Öğretim elemanlan, "Alçakûcretkyükseköğre- nim ohnuyor" dediler. lstanbul Üniversitesi Be- yazıt Kampusu'ndaki Ata- türk ve Gençlik Anıtı önün- de toplanan Öğretim Ele- manlan Sendikası (ÖES) ve Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği (ÜÛÜD) üyesi bir grup üniversite öğretim elemanı, yüzde 15'lik maaş artışuıa tepki gösterdi. Aynı zamanda kendisi de bir öğretim üye- si olan ÖDP Genel Başka- m Doç. Dr. Urak Uras ve bir gnıp öğrencinin de des- tek verdiğı eylemde bir açıklama yapan ÖES Ge- nel Başkanı Prof. Dr. İzzet- tin Önder, bütçe süreci sü- rerken öğretim elemanlan- na verilmesi planlanan yüz- de 15 'lik maaş artışını pro- testo ettiklerini söyledi. Öğretim elemanlan ve ürü- versiteler üzerindeki mali baskılann, bilimsel özgür- lüğü tehdit ettiğini vurgula- yan Önder, devlet üniversi- teleri zayıflatılırken vakıf üniversiteleri yoluyla ser- maye arttınlmasırun bu ku- rurnlan yıpratüğını kaydet- ti. ÜÖÜD Başkanı Prof. Dr. Kadir Erdin de ekonomik sıkıntüann üniversiteleri cazibe merkezi olmaktan çıkardığını, bu durumun üniversitelerin kan kaybet- mesine neden olduğunu söyledi. Erdin, maaşlan ya- şamalan için yetersiz kalan öğretim elemanlannın özel üniversitelerde ders verme, şirketlere danışmanhkyap- ma ve özel sektöriin proje- lerindc çalışma gibi yoÛa- ra yönelerek bilim üreti- minden uzaklaştıklanna dikkat çekti. Bilim adamı- nuı ekonomik özgürlüğü olması gerektiğini vurgula- yan Erdin, "Maaslanmrzın arttınlmasınıtoplum adına isriyoruz. Çünkü bilimsel üretimingerüemesi,uhısla- rarası yanşta Türkiye'nin geri kalmasına neden olu- yor" dedi. Öğretimelemanlan, ekonomiksıkıntılarvüzündenüniversitelerinkan taybettiğuü söyledi. (FotoğrafUĞUR DEMİR) ÖES adına yapüan açık- lamada ise Seattle'dakı DTÖ toplantısında libera- lizmin tüm dünyada yarat- tığı adaletsizlik ve eşitsiz- liklere, vahşi kapitalizme karşı çıkan dayanışma ru- hunu öğretim elemanlan- nın yüreklerinde hissettik- leri belirtildi. Açıklamada özetle şöyle denıldı: "Taleplerimizi ldme yö- nelteceğimizden emin oto- mamanın sıkıntısı içmdeyiz. Miffiyetçi bakanlann bile, 'Bu bütçe Ecevhhükümeti- nin değü, IMF Türkiye Ma- sası Şefı Cotareffi'nin büt- çesidir' itirabndabulundu- ğu bir ortaında gene de IMFyi muhatap almayı içi- mize sindiremiyorve hükfi- mete seslenmek istryoruz. Temmuz 1999'da yüzde 20 ücret arnşı verirken de ka- mu çahşanlannı enilasyona ezdinnemeye söz vermişti- niz. Halbuki 1999 yıh ikmd aln ay enflasyonunun yüzde 35 churuıda olacağı anlaş»- hyor. Bize önerdiğiniz yüz- de 15"lik ücret aruşj ancak bu oranı telafi edryor. Yok- sa 2000 yıhnda sıfir enflas- von mu beklh'orsunuz?'' FP ve MHP'den yemekhanelere ramazankilidiANKARA/tSTANBUL (Cumhuriyet) - FP'li belediyelerin ramazanda 'onanm' babanesiyle yemekhaneleri kapatma uy- gulamasına bu yıl MHP'li belediyeler de katıldı. Ankara'da FP'li ve MHP'li beledi- yelerin "oruç tntmalan" yönünde perso- nelepsikolojikbaskıyaptığı belirtildi. An- kara'nın FP'li Keçiören, Mamak ve Sincan belediyekri üe MHP'li Etimesgut Beledi- yesi, ramazana girilmesiyle birlikte "ona- nm" gerekçesiyle yemekhanelerini kapa- ürken belediye personeli yemek verilse bi- le kimsenin ramazandayemek yemeye ce- saret edemediğini vurguladı. Söz konusu belediyelerde çay ocaklan da kapatılırken buna gerekçe olarak da "bardaklann steril edilme»" göstenldı. Sincan Belediye Başkan Yardımcısı Sû- reyya Karataş, ramazanda yemekhanenin onanma ginnesiyle ilgilı olarak, "Perso- nelden 'Biz yemek istiyonız' yönünde ta- lep germedi" savunmasmı yaptı. Mamak Belediye Başkanı Gazi Şahin, Teftış Kuru- lu'ndan 2 ay önce belediyeye yazı gönde- rildiğını ve yemekhanenin onanlmasının istendiğini belirterek "Biz de en uvgun za- man olarak rmmazuuseçtik" diyekonuş- tu. Çay ocağının da 1 ay boyunca hizmet vermeyeceğini belirten Şahin, buna gerek- çe olarak da "bardaklarm ozona yaürüa- cağuu" gösterdi. Şahin de Karataş gibi, "Zaten açık kalsın diye isteyen de yok" sa- vunmasmı yaptı. Ankara'da, Çankaya, Yenımahalle, Al- tındağ ve Büyükşehır belediyelerinde ye- mek servisinin sürdüğü belirtildi.Istan- bul'da da, FP'li Eminönü Belediye Başka- nı Lütfı Kibiroğhı. ramazanla birlikte ye- mekhanenin onanm gerekçesiyle kapatıla^ cağını bir yazı ile belediye personeline du- yurdu. Bu arada, FP yönetiminin gelmesinden bu yana ük kez tstanbul Büyükşehir Beledi- ye'sinin yemekhanesınde bu yıl öğle yeme- ği verilmesi dikkat çekti. Geçen yıllarda yemekhanenin ramazan nedeniyle tadıla- ta alınması oruç tutmayan memurlann tep- kisüu çekmişti. Televizyon yayıncıhğı ve mafya (!) savımuciılıığıı... Dr.CENGİZDtKER RTÜKKamuoyu Yayın Araştırmala- n Dairesi Başkanı ve Ulusal Güven- lik ve Stratejik Araftırmalar Deme- ği Başkanı -2 - Yasadışı faaliyet gösterenlerin basın üzerindeki etkisi öyle va- hım boyutlara varmıştır ki, bu ki- şilerin filanca kişiyle falanca yer- de yemek yemesinden, nasıl tu- tuklandıklan, hapishanede nasıl bir lüks yaşam sürdürdükleri ve tahliyelerinde "Türkrve seninle gururduyuyor" sloganlanyla on- larca kişiyle karşüanıp, kurban- lar kesildiğine kadar görüntü/ yo- rum/haberler ekranlan uzun süre meşgul etmekte, gazetelerde Uk sayfaya yerleşmektedir. Yine bu kişılerin öldürülmebi- çimi, cenazenin hastaneden nasıl çıkanldığı, cenazede hangi "ün- lü şahsiyet" ve "tanınmış ba- ba"lann bulunduğu veyabunlann kızırun/oğhınun düğününde do- larlann hasıl hâvtda uçUjtugu, bîrçok ciddi vetoprumsal Sbrtaı- dan çok daha fazla, medyada yer kaplamaktadır. Ydlardır yerü ve yabancı sine- ma fılmlennde işlenen yoğun şid- det unsurlannın televizyona taşın- ması engellenememektedir. Son yıllarda yerli yaprm ve dramalar- da büyük bir çoğunlukla mafya tıplemelen "Ana, Tatlı Kaçddar, Marziye, Yuan Hikâyesi, vd." gi- bi işlenmekte, yeni vizyona gire- cek programlarda esas oyuncu ya da çevresinde mutlakabir mafya- cı bulundurulmaktadır. Yıllarca, sinema fılmlerinde Türk polisini garip elbiseleriyle olduğundan ağır, beceriksiz ve suç işlendikten sonra olay yerine gelen ilginç temalarla işleyen ya- puncı-yönetmen-senaristler, bu kere mafya (!) tiplemelenyle şid- det kullanarak tanınan ada- mın/kadmın zayıf, korkak, sınmiş insan karakterleri üzerinde yarat- tığı etki ve korku hissini işlemek- "tedirîer. < "^)te yandan, kamuoyu"Onn mermi manyağıyapacağun,öMü- receğun-." ya da tanınmış bir ga- zeteciye yönelik "avaklarmdan vurmak" gibi tehdıtleri medya- dan izlemiştir. Yasadışı faaliyetlerinden dola- yı aranmakta olan, hatta haklann- da yargı karan bulunan kişılerin televizyon ekranlanndan ses ve görüntüyle gündemi yönlendirme ve hasım gördüklerine korku sal- ma yöntemleri çok dikkat çekici olup, hafizalarda yer almıştır. "Adam siddet kuDanıyor, devlet bir şey yapamryor" imajı ve "şu- yuu vukuundan beter'* gerçeğın- den hareketle bu da\Tanışlann ya- sadışılığuı iş ortamını geliştirdıği ve mafya ekonomisini büyüttüğû göz ardı edilmemelidir. Geçmişte pek çok örneği görü- len "basm yoluyla mafya yarat- ma, korku sahna" propagandası- na karşılık başta de\ r let organlan ve basın, her türlü denetim meka- nızmasını işletmelidir. ' ! - Bu öylesine tehlikeli bif olğu halıne gelmiştir ki, kamuoyuna zorla tanıtılan (sayılan (8-10 ki- şiyi geçmez), yasadışıkklanyla popüler hale gelen, bir tür i ^erel güç odağı" görünümükazananki- şilerin açtığı yol, potansiyel baba ya da kabadayı özentilerini uya- rarak, önce çıkmaya, yasadışı davranışlara sürükleyebilir Nıtekim, sağlıklı bir ıstatıstik yapılsa bu etkileşim ortaya çıka- cakttr. T.C. Anayasası'mn 12'nci maddesinde, herkesin kişiliğine bağlı, dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve hürri- yetlere sahip olduğu hükme bağ- İanmış ve bu temel hak ve hürri- yetlerin ne suretle sırurlanabile- ceği 13'üncü,kötüyekullanılma- tnası 14'üncümaddesinde düzen- lenmiştir. Organize suç kapsarrundaki ya- sadışı faaliyetler ile basın yoluy- la işlenen suçlara ilişkin Türk Ce- za Kanunu'nda sayılan hükümler ulaşılan etki baktmmdan önem kazanmaktadır. RTÜK Kanu- nu'nun 4. madde fıkralannda (ı) Yayınlarda adalet ve tarafsızlığa, yasalara saygılı olma esasına, (j) Kişi ya da kuruluşlan eleştiri sı- nırlan ötesinde küçük düşürücü aşağılayıcı veya iftira mteligi ta- şıyan yayın yasaklanna, (k) Özel amaç ve çıkarlara hizmet eden ve haksız rekabete yol açıca yayın yapılmaması esasına, (m) "Ço- cuklann ve gençlerin frziksel, zi- hinseL, ruhsal ve ahlâki gelişimioi olumsuzyöDdeetkfleyebflecek ya- yın yapılmaması esasına" uyul- ması açıkça beürtilmiştir. RTÜK yönetmeliklerinde de amirbirçok hükme paralel olarak "Yayuıtar- da,suçvetophımsalkuraüaraay- kuı davranışlar, insardan bu tür frilve davranışlara özendirici, suç tekniklerini öğretici biçimde veri- temez" denilmektedir. Sürecek RESİM DERSİ VERİLİR Gûzel Sanatlar Fakülteleri adayları veya hobi amaçlı resim eğitimi almak isteyen öğrenciler için, özel ya da grup ile ders verilir. Yılmaz Demirağ Atölyesi Tel: (0216) 317 49 92 (Göztepe Soyak Sitesi) KARŞIYAKA 2. AS1İYE HUKUK MAHKEMESt'NDEN Sayı: 1999/357 Davacı Altay Tanıç vekili Av. Faruk Pektastan tarafından davah Şa- kir Çalışkan aleyhine mahkememize açılan tapu iptali ve tescil davası- nrn yapılan açık yargılamasında verilen ara karan gereğınce: Davah Şakir Çalışkan'ın 788 Sok. No: 6 Izmir adresıne, 8809 Sokak No: 16 Esentepe Balatçık adreslerine çıkanlan davetiyelerin bila tebliğ iade edilmeleri, bu adreslerde yapüan zabıta tahkikatı sonucu davalırun tebligata yarar açık adresi t^pit edilemediğinden adı geçen davah Şa- kir Çalışkan'a dava dilekçesi ve duruşma gününün ilanen tebliğine ka- rar verilmiş olmakla, mahkememizde yapılacak olan 30.12.1999 gtinü saat 11 OO'dekı duruşmaya adı geçenin hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettinnesi, duruşmaya geunedikleri takdirde HUMK'nin 377. maddesi gereğince duruşmanın yokluklannda yapıla- cağı, a>nca HUMK'nin 213. maddesine göre geçerli biı özürleri bu- lunmadığı takdirde yapılan işlemlere itiraz edemeyecekleri hususlan dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ yerine kaim olmak üzere ilan olunur. 02.12.1999 Basın: 63735 İSKENDERUN SULH HUKUK HÂKİMLİĞt'NDEN EsasNo: 1997/1818 KararNo: 1999/1060 Davalılar: 1- Hüseyin Kolsuz, 2- İfakat Kolsuz, 3- Mevlüde Özde- mir. 4- Hande Özdemir, 5- Mukaddes Özdemır, 6- Memduha Özdemir - Adresiniz meçhul.Davacılar Binnaz Özdemir ve ark. vekili Av. Fırat Bayındır tarafından davahlar Kemal Kolsuz ve ark. aleyhine açılan ve- raset ilamının iptali ve yenıden sübutu davasının yapılan açık yargıla- ması sonucunda, 15.9.1999 tanhınde Iskenderun Sulh Hukuk Mahke- mesi'nin 24.2.1993 tarih ve 1993/169-195 E, K sayılı kök muris Hacı Ali Ağa oğlu Hasan'ın veraset ilarru ile yine tskenderun Sulh Hukuk Mahkemesı'nin 18.3.1991 tarih ve 1990/691 E, 1991/228 karar sayüı kök murise Mustafa Kahya kızı Meryem'in veraset ilamının iptali ile yeniden sübutuna karar verihniş olduğundan işbu karann ilan tarihin- den itibaren 8 gün içinde temyiz yoluna başvunılmadıgı takdirde kara- nn kesinleşeceği ilan olunur. 19.11.1999 Basın: 63432 ADANA1. ASLtYE HUKUK MAHKEMESt'NDEN Sayı: 1998/1000 Davacı Yasemin Karataş vek. Av. Orhan Yıldınm tarafından davah Selami Karataş aleyhine açılan boşanma davasının mah- kememizde yapılan açık duruşması sırasında: Davah Selami Karataş'm duruşmanın yapılacağı 31.12.1999 günü saat 09.00'da mahkemede hazır bulunması veya kendisi- ni temsilen bir vekil göndermesi, aksi takdirde hakkındaki da- vanın gıyabında görüleceğinin bilinmesi tebligat yerine kaim ohnak üzere ilanen tebliğ olunur. 25.11.1999 Basın: 63714 ŞİŞLtl. SULH HUKUK HÂKtMLİĞl'NDEN 1999/1155 Davacı Mediha Gürpınar tarafından açılan vasi tayini dava- sında: Erzurum Merkez, Ayazpaşa Mah. cilt no: 0010, K. sıra no: OO38'de nüfusa kayıth, Ahmet ve Münire'den olma 1930 d.hı Cahit Gürpınar'ın MK'nin 354'üncü maddesi uyannca vesayet altına ahnmasına. Mahkememizinl8.11.1999gün, 1999/1155 esas, 1999/1295 karan ile eşi Mediha Gürpınar vasi tayin edümistir. Keyfıyet ilan olunur. 29.11.1999 Basın: 63581 ANKARA 11. İŞ MAHKEMESt HÂKtMUĞl'NDEN 1998/994 Esas Davacı Gülüzar Taşdüzer vekili Av. Abdurrahman Şahin ta- rafından davahlar SSK Genel Müd. ve Bahri Ertan aleyhine açı- lan tespit davasının yapılan ara karan uyannca, Davah Bahri Ertan, Ertan Insaat 21596.04.21 sicil sayılı Er- tan Insaat Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, Necanbey Caddesi 66/9 Ankara adresıne mahkememizce duruşma günü- nü bildirir tebligat çıkartümış, tanınmadığnıdan bahisle tebligat iade edilmiştir. Zabıtaca da yaptmlan adres tahkikinden bir ne- tice alınmadığından dava dilekçesi ve duruşma günü yerine ge- çerli ohnak üzere ilanen tebliğine karar verilmiştir. Duruşma günü 26.01.2000 günü saat 09.20'de davah olarak duruşmada bizzat hazır bulunmanız veya kendinizi bir veküle temsil ettirmediğıniz takdirde HUMK'nin 213. hükmüne göre tahkıkata yokluğunuzda devam edilecektir. Işbu ilan dava dilekçesi ve duruşma günü yerine geçerli ol- mak üzere ilanen tebliğ olunur. 10.11.1999 Basın: 63622 ÇAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 1995/207 E. 1997/48 K. Davacı Ramazan Yılmaz vekili Av. Orhan Kahraman tarafın- dan Güncan Yılmaz aleyhine açılan terk sebebi ile boşanma da- vasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda 4.3.1997 tarih ve 1995/207 E. 1997/48 K. sayıh kararla davanın kabulü ile Çanakkale ili Çan ilçesi Karadağ köyü cilt no: 042/02, sayfa no: 66, kütük swa no: 57'de nüfusa kayıth bulu- nan Remzi ve Nesibe oğlu 7.2.1958 d.lu Ramazan Yılmaz ile aynı yer mifusuna kayıth Hüseyin ve Gülşen kızı 1.6.1973 do- ğumlu davah Gülcan Yıhnaz'ın MK 132. maddesi gereğince terk nedeni ile boşanmalarına karar verilmiş, karann Sakarya Yenigün Mah. Recep Sok. No: 50'de ikamet eden Gülcan Yıl- maz'a (Coşkun) tebliğ yerine kaim ohnak üzere ilan olunur. 25.11.1999 Basın: 63456 FAltH BİRtNCİ AŞLÎYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Sa>ı: 1999/380 Davacı Nilgün Kalkavan tarafından gaip Erdoğan Kalkavan aleyhine gaiplik davasında: Davacı dava dilekçesinde eşi Erdoğan Kalkavan' ın 4 yıl önce "Sthial" adh Rusya'ya giden bir geminin Karadeniz kıyılann- da batmış olduğunu, yapılan araştırmalann sonuç vermedığini, eşinin kayıp olduğunu, bu nedenle gaipliğine karar verilmesini istemiş olmakla ve mahkememizce de ilan yapılmasına karar verilmiş bulunduğundan Erdoğan Kalkavan'ın hayatta olup ol- madığı, hakkında malumatı bulunan kişılerin MK 32. maddesi gereğince ilan tarihini müteakip 1 yıl içinde mahkememize mü- racaat etmeleri ilan olunur. 20.9.1999 Basın: 63858 ÇERKEZKÖY ASLİYE HUKUK HÂKİMIİĞt'NDEN EsasNo: 1997/413 KararNo: 1999/394 Davacı Ebru Başalp vekili Av. Engin Özden tarafından davah Süleyman Mehmet Başalp aleyhine açılan boşanma davasının yapılan açık yargılanması sonucunda, tzmir ili, Bornova ilçesi, Ergene mahallesi cilt no: 1, k. sıra no: 1719'da nüfusa kayıth bu- lunan Nami ve Hanife'den ohna 1975 d.lu Ebru Başalp ile aynı yerde nüfusa kayıtlı Mehmet Fehmi ve Havva'dan ohna 1967 d.lu Süleyman Mehmet Başalp in şıddetli geçimsizhk nedeniy- le boşanmalarına karar verilmiş olup, işbu karar davahnın adre- si meçhul olduğundan tebliğ edılememış olmakla karann ilan ta- rihinden itibaren 15 gün içinde temyiz edilmediği takdirde ke- sinleşeceği ilanen tebliğ olunur. Basuı: 63792 CUMARTESİ YAZİLARI ATAOL BEHRAMOĞLU Ülkesiyle Övünmek Boğaz Köprüsü'nde ya da çevre yollanndan bi- rinde, trafik selinde milim milim ilerlemeye çalışır- ken, özel arabalannın direksiyonunda, çoğu tek başına sürücülere bakıyonjm. Acaba ne düşün- mekteler? Anlamsızca yttirdikleri zaman yüzün- den birçoğunun benim gibi mutsuz ve öfkeli ve tra* fiğe özel arabayla çıkmış olmaktan bin pişman ol- duklannı tahmin etmek güç değil... Ama genel gö- rüntüye yine de bir umursamazlık egemen. Ner den? Insanımızın sabırlılığından, sıkıntıya katlar^- ma beceresinden mi? Sanmıyonjm. Bizim insanıç- mız teknolojiyi seviyor ve ona sahip olmakla övünç duyuyor. Araba markalanndan anlamam, ama bir- çoğunun yabancı yapımı, lüks arabalar olduğunu ayırt edebiliyonjm. Direksiyon başındakinin bun7 dan ötürü bir tedirginlik duymak şurda dursurv, tersine, böylesi bir arabaya sahip olmaktan ötürü övünç duyduğunu tahmin etmek de güç değil... Böylece, bizim zekâ ve emeğimizin ürünü olma- yan; yapımı ya da patenti başkalanna ait teknolo- jik nimetlere sahip olmanın övüncüyle, zaman ve yakrttüketmeyisürdürüyoruz... < • • • Göz alıcı bir otomobili, hortumdan sıktığı suyla, özenleyıkamaktaolan,sakallı,sanklı,yaşlıcaada- ma, yanından geçerken sataşmaktan kendimi ala- madım: "Gâvurun icadını amma da keyifleyıkıyor- sun!" Yanıt vermediyse de, haklı olarak ters ters baktı... Kimi kez, yine göz alıcı gâvur icatlannın di- reksiyonunda, türbanlı, çarşaflı bayanlar görüyo- ruz. Bu görüntüler de, bize, bizim gibi ülkelere öz- gü çelişkiler olsa gerek... • • • Uçak yolculuklannda, yolculann bu teknoloji- den yararlanmayı hak edip etmediklerini düşünü- rüm... Bu uçaklan yapan, teknolojilerini icat eden uluslann yurttaşlan, yararlanmakta olduklan tek- nik nimetten anlamasalar bile, övünç duymak hak- kına sahipler... Peki ya biz? Aynı şeyleri cep tele- fonlan için de söylemek mümkün... Elimizde fiya- kaylatuttuğumuz, çoğu kez kabaca, görgüsüzce, düşüncesizce kullandığımız bu incelikli teknolojik düzeyin, kişiler ve ulus olarak acaba neresindeyiz? • • • Sanınm her ulus gibi bizler de tarihimizte övün- meyi severiz. Hatta kendimizi biricik sayanz. Uy- garlık ateşini bizim ulusumuzun, soylanndan gel- diğimiz insanlann yaktığına inanınz. Ama bunu ya- parken, bilime, teknolojik gelişime, felsefeye, kül- türe ne gibi katkılarda bulunduğumuzu pek fazla düşünmek istemeyiz. Kendimizle övünç duyma- nın başdöndürücü, tatlı, ama aynı ölçüde de alda- tıcı duygusuyla yetiniriz. • • • Son zamanlarda beni en çok üzen şeylerden bi- ri, paramızın dünya paralan karşısında düştüğü duaım. Son on beş-yirmi yılda, inanılması güç a- ma, binlerce kez değer yitimine uğrayan Türk Li- rası'nın, ulaşmak ıddiasında olduğumuzçağdaş dünyanın para birimleri arasında hiçbir "kıymet-i harbiyesi"yok... Belki garip karşılanabilir, fakat bu paralann üzerinde çağımızın en büyük insanlann- dan birinin görüntülerinin bulunması, hüzün veri- ci bir paradoks olarak, beni aynca ve fazlasıyla üzüyor... (Ceplerindeki ya da hesaplanndaki pa- ranın Türk ürası değil, dolar ya da mark olmasın- dan övünç duyanlar için böyle bir sorun elbette söz konusu değil.) ••• Bu yazı yayımlandığında, Avrupa Birliği'ne üye olmak için başvurup da adaylık statüsü verilme- miş tek başvurucu ülke olan Türkiye'nin durumu Helsinki'de kesinlik kazanmış olacak mı, bilmiyo- rum... Avrupa'yla ilişkilerimizin aldığı durum Nas- rettin Hoca'nın "şuna değdi, şuna degmedı'fık- rasındakine benziyor... Bırakın üye olmayı, üyelik için başvurup da adaylığı bile kabul edilmemiş ül- ke statüsünden kurtulup Avrupa Birliği kapısında beklemetcte olan bir sürü ülke arasında yer almak da bizim için sevinç ve övünç nedeni olabilecek... Ülkemizin dışta ve içte bugünkü görüntüsü böy- le... • • • Başkalannın ürettiği teknolojiyle çalım satmak geri kalmışlığın, zavallılığın göstergesidir. Kaldı ki, kişisel başannın en hak edilmişi bile, eğer ütken mutsuzsa, ülkenle övünemiyorsan, tam mutluluk sayılamaz... Ülkenle övünebilmenin ise bir tek yo- lu var: Başkalannın ürettiği teknolojinin tüketim alarn ya da çöplüğü olmak değil, gereksinim duy- duğun teknolojiyi kendin üretebilmek... Not "Hadi Çaman Yeditepe Oyunculan" sah- nesinde nefis bir oyun var Bence günümüzde po- püler tiyatronun bayrağını taşıyan Tuncer Cüce- noğlu'nun "Helikopter"\. Yazarıyla, sahnelenişi ve oyunculanyla bu mükemmel komediyi kaçırmayın derim... BAKIRKOY1. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo: 1999/18 Esas 1999/1189 Karar Mahkememizce verilen 10.11.1999 tarih ve 1999/18 esas, 1999/1189 sayılı karar ile Izmir ili, Kınık ilçesi, Poyracık Aşağı Mah., C. 0005, K. 0569'da nüfusa ka- yıth Mustafa Lütfü ve Ayşe Mediha'dan olma 1948 do- ğumlu Kezban Mehüka Uslu'ya Rize ili Ikizdere ilçe- si, Ortaköy köyü, C. 0031, K. 0012'de nüfusa kayıüı Atilla ve Kezban Mehlika'dan olma 1975 doğumlu kı- zı Emıne Esin Kumbasar'ın vasi atanmasına karar ve- rilmiş olup, işbu karara ıtırazı olanlann kanum süresi içinde itiraz etmedikleri takdirde hükmün aynen kesb- leşeceği ilan olunur. Basın: 64649 ELBİSTAN ASLtYE 1. HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN DosyaNo: 1999/237 Duruşması: 15.12.1999 Davacı Elif Korkut vekili Av. Doğan Arslan tarafin- dan davah Hüseyin Korkut aleyhine mahkememize açılan boşanma davasının, yapılan açık yargılaması sı- rastnda davalırun adresinın belirlenemediği ve tanın- madığının ve adresinin meçbul olduğu yapılan savcı- lık araştınlmasından anlaşılıp, davalıya ilanen tebliği- ne karar verilmiş olmakla: Davalının adresinin belirlenemediği ve tanınmadığı- nın büdinldığinden davalının Elbıstan Aslıye 1. Hukuk Mahkemesi duruşma salonunda 15.12.1999 günü saat 09.25'te hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettinnesi dava dilekçesinın tebliğine ilişkin teb- ligat yerine kaim ohnak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 63423
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle