23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 21 EKİM 1999 PERŞEMBE HABERLER DUNYADA BUGUN ALİ SİRMEN Bunca Zaman Aklınız Neredeydi? ANKARA - Atatürk Bulvan'nda, Yüksel Cad- desi'nden Kızılay'adoğru, dalgın dalgın yürüyo- rum. Büroya gideceğim. Birileri onümü kesiyor, ben sağa kaydıkça onlar üstüme geliyor. Sanki basketbol oyununda markaj yapar gibiler. Birden farkedıyorum. Harun Aykut Göker ile eşi Neşe. Güç günlerde oluştu köklü dostluğumuz, ar- tık aile efradı gibi olduk birbirimize. Aykut, iyi bir Cumhuriyet okuru. Cumhuriyet ai- lesinin çoğu kişisi gibi, o da eleştirisini eksik et- mez. Bizim okurun en iyi yanı, koyun gibi olma- ması. Hem sahip çıkar gazetesine, hem de ima- nına kadar eleştirir. Bellı ki lyice kızgın. - Şimdıye kadar aklı neredeydi herkesin? dı- yor. Sonra da ekliyor: - Gidince arkadaşlara hatıriat, onlann çoğu da gece evlen basılarak alınmadılar mı? Neşe atılıyor: - Aykut'u hep gece baskınla alıp götürmüş- lerdi. Sonra bir an duruyor, haksızlık etmiş gibi. - Yoo diyor, DlSK'ten aldıklarında'gündüz gö- türmüşlerdi. Yanlış anlaşılmasın! Kavakçı'nın evine DGM Savcısı'nın baskınını onaylamıyoriar. Onlann tep- kisı, etkilı ve yetkılilerimızın, şevketlu ve devlet- lularımızın, şimdıye kadar göstermediklerı tep- kiyı birden Merve ıçın göstermeleri. • • • Garip bir toplum, garıp bir devlet oldu bizim- kisı. Şu Cumhuriyet okurlarının kimbilir kaçı,<gece yansı evi basılarak, alınıp, bir istikamet-i meçhu- le götürülmüşlerdir. O zaman kimin sesı çıktı, Cumhurbaşkanı mı tepki gösterdi, Başbakan mı? Birkaç gazete ile birkaç kalemin dışında tep- ki gösteren mi oldu? Acaba onların kabahati, normal, sıradan va- tandaşlar, aydınlar olmaları mıydı? Suçu daha adil bir dünya ıstemek olanlar, su- çu aydınlanmadan yana tavır koymaktan öteye geçmeyenler, suçu cumhurıyetın kazanımlarına sahip çıkmak ıstemekten ibaret kalanlar ıçin gös- terilmeyen tepki şımdi Merve Kavakçı ıçin gös- teriliyor. Bir kez daha belirtmek istiyorum. Ben Kavak- çı'nın eylemıne yandaş değilim. TBMM'deki gi- rişiminin ardındakı laiklik ve demokrasi düşma- nı niyetı de butün açıklığıyla göruyorum. Aynı zamanda, Türkiye'de laikliğe, bir Amerikan yurt- taşını parlamento uyesi yapıp sonra onu oraya türbanla sokarak, darbe indınmeye çalışanların seçimlerindeki ahmaklığa da kahkaha ile'gülü- yorum. Ancak, zaten hakkında yurtdışına çıkış yasa- ğı bulunan Merve Kavakçı'nın DGM Savcısı ta- rafından evının basılmasını onaylamıyorum. Bizler, Merve takımı gibi, özgürlük ve insan haklarını salt kendımiz ıçin isteyenlerden deği- liz. Onlann herkesin hakkı olduğunu biliyoruz. Bu gerçekleri bir kez belirttikten sonra da işin özüne gelelım. • • • Geçenlerde Adana'da bir vatandaş "hücre e- vi basılıyor" diye evi basılarak öldürüldü. Mer- ve'nin evine yapılan baskını kınayan Başbakan bu olaydan sonra ne yaptı? Olaydan haberi ol- madığını, gazeteden öğrendiğini söylemekle ye- tindı. insanlarımız, yıllar boyu bir sürü baskına, iş- kenceye, kötü muameleye maruz kaldılar. Han- gi yetkili, ne zaman, nerede Merve için göster- diği tepkiyi gösterdi? O zaman cumhurbaşkanı da, başbakan da, Meclis başkanı da vardı. Hatta son Adana bas- kınında bu makamlarda oturanlar, şimdikiyle ay- nı zevattı. Ne tepki geldi? Evet, söyler misıniz ne tepki geldi? Merve soz konusu olunca, hemen demokra- siden söz edenler, garıp bir vatandaş öldürüldü- ğünde aynı tepkiyi göstermiyorlarsa, onlann de- mokratlığı nerede? Böylesine çıfte standart ile demokrasi olur mu? Türkiye'de "derin devlet"\n güçlü etkisinden söz edenler, gözlerinin önündeki sığ devletin sığ ve kaba çifte standardına neden hiç dokunmaz- lar? Merve'nin özgürlüğünden, haklarından söz edenler, Merve takımının tehditleri yüzünden Türkiye'ye bile g'elemeyen İlhan Arsel'in özgür- lüğü, yaşam güvencesı söz konusu olduğunda acaba neden dut yemiş bulbüle dönerler? Na- dire Mater'in "Mehmedin Kıtabı" adlı yapıtı için ağzını açan ABD Dışışleri Bakanı Madeleine Albright, ilhan Arsel'in kıtapları yasaklandığın- da, neden hiç ağzını açmaz? Kaç kez gece yansı evınden alınıp karakolda kötü muameleyle karşılaşmış olan Aykut haklıy- dı. Şimdi aynı soruyu etkılilerimizeyetkililerimize, şevketlulanmıza, devletlulanmıza, derin devlet- ten şikâyetçi olup, sığ devletin sığlığına gık çı- karmayan kalemlerimize soralım: - Şimdiye kadar aklınız neredeydi? Evet söyleyin, neredeydi? Atatürk'ün doğduğu ev onarılacak ANKARA(AA)- Kultur Bakanı İstemihan Talay, Ata- türk'ün Selanık'te doğduğu e\ ın onarılacağını belirterek "Atamızın doğduğu e\i onun manevi şahsiyetine ya- kışır hale getirmek Kültür Bakanlıği'nın en önemli gö- revlerinden biridir*' dedı. Bu projenın. gıderek yoğun- laşan Türk ve Yunan halkının dostluk rnesajlanna yenı bir halka olacağına ınandığını belırten Talay, proje ile Sela- nik'teki "Atatürk Evi*'nın yenı bir çehre kazanarak. dost- luğun simgesı olmaya devam edeceğını ıfade ettı. Sela- nık'te, Aya Dımıtnu Mahallesı'nde Apostolu Pavlu Cad- desı'nde bulunan ev. halen müze olarak kullanılıyor. Cemal Tutar Edip Gümüş Mehmet Sudan Ylurat Aktaş Metin Ülsen Mehmet Ali Alabalık Haşim Alabalık Güneydoğu'da yüzlerce cinayet işleyen şeriatçı Hizbullah'm 8 yöneticisi bulunamıyor te kanh örgütün lider kadrosu Hüseyin Yelioğlu Yurt Haberleri Servisi - Dıyarbakır Valisi Cemil Serhadlı. aralannda örgüt liden Hüseyin Velioğlu'nun da bulunduğu 8 Hızbullah yöneticisinin yakalanması için operasyonlann aralıksız sürdüğünü söyledi. Dıyarbakır polısi, Hizbullah'm tetikçi ve yönetici konumundaki 49 militanını uzun süredir anyor. Ancak polis bu 49 kişinin dışında. Hizbullah içinde önemli konumlara geldiği belirlenen 8 kişinin yakalanması ıçin daha çok çaba harcıyor. Hizbullah'm örgütlenmesi. yeniden canlandınlması için yoğun çaba harcayan 8 kişinin, asken ve siyasi kanat. şûra. tebliğ ve eylem birimleri ile cami sorumluları arasında koordineyı sağladığı ve birçok infaza da imza attığı saptandı. Yetkililer bu 8 kişinin yakalanmasıyla dağılma aşamasına gelen örgûtün tamamen çökertileceği düşüncesinde. Diyarbakır polisinin ilk planda yakalamaya çalıştığı 8 yöneticinin adları ve Hizbullah içindeki konumlan şöyle: Hüseyin Veüoğlu: Hizbullah'm kurucusu ve liden. Daha önce Milii Türk Talebe Birliği (MTTB) içinde yer aldı. Ankara Siyasal Bılgıler Fakültesi'nde Abdullah Ocalan'la okul arkadaşı. "Hizbullah'm Apo'su" olarak adlandınldı. 19801i yıllarda örgütün kuruluş planlannı Diyarbakır'daki llim Kitabevi'nde yaptı. Menzil grubuyla çatışmaya girdi. Çok sayıda mensubunu öldürttüğü Menzilcileri tasfiye etti. Bölgede Hizbullah'm tek hâkimi oldu. llim kanadının liden olarak tanındı. Velioğlu'nun öldüğüne ilişkin bazı yayın organlannda yer alan bilgiler doğrulanmadı. Velioğlu'nun halen Kuzey Irak'ta Şeyh Osman olarak bilinen Kürt Hizbullah liderinin koruması altında olduğu ve sık sık tran'a gidip geldiği belirlendi. Edip Gümüş: Örgütün askeri ve siyasi sorumlusu. Velioğlu'nun MTTB'den arkadaşı. Militanlan Iran'a götürüp egittikten sonra geri getiren kişi. Birçok Hizbullah itirafçısı onun adını verdi. Mehmet Sudan: Örgütün şûra üyelerinden. Fervalan örgüt içinde çok etkili. Birçok kişinin ölüm emrinı verdi. Cemal Tutar: Diyarbakır asken kanat sorumlusu. Haşim Alabalık: Hizbullah'm askeri kanat üyelerinden. Mehmet AH Alabalık: Askeri kanat üyelerinden. Birçok yakını Hizbullah davalannda yargılanıyor. Metin Ülsen: Diyarbakır siyasi kanat sorumlusu. Çok sayıda kişiyı öldürdüğü iddiasıyla DGM'de yargılanan askeri kanat üyelerinden "Vfeysi Üben'm yakmı. Mnrat Aktaş: Askeri kanat birim sorumlulanndan. Hizbullah'm Mardın sorumlusu Kaan Aktaş'ın yakmı. Diyarbakır Valisi Cemil Serhatlı, Hizbullah örgütünün izlediği taktiği açıkladı 'PKK'nin boşluğunu değerlencüriyorlar' ENVER SEVİŞ DİYARBAKIR -Diyarbakır Vali- si CemilSerhaÜL şeriatçı terör örgü- tü Hizbullah'm Güneydoğu'da PKK'den doğan boşluğu değerlen- dirmeye çalıştığının ihtirnal dahilin- de olduğunu söyledi. Örgütün son dönemde farklı bir taktik içerisine gırdiğine dikkat çeken Serhatlı, Hiz- bultah'ın örgüt içindeki ınfazlardan güyenlik güçlerini sorumlu tutarak devleti zan altında biraknjayaşalış- teîi • Diyarbakır Valisi Cemil Serhatlı, Emniyet Müdürü Gaffar Okan'la biriikte düzenlediği basın toplantısında, Hizbullah'm Türkiye Çumhuriyeti'nin toprak bütünlüğünü parçalayıp yerine tran rejimini esas alan bir tslami devlet kurmayı hedeflediğini söyledi. na bulayan şeriatçı terör örgütü Hiz- ra sevkedildiğini. 201 'inin de emni- ADiyarbakır Valisi Cemil Serhatlı, Emniyet Müdürü GafTar Okan'la biriikte düzenlediği basın toplantı- smda. bir dönem Güneydoğu'yu ka- bullah'a yönelik operasyonlarla ilgi- lı kapsamlı açıklamalar yaptı. Ser- hatlı, "Türkiye Çumhuriyeti'nin toprakbütünlüpnü parçalayıp yeri- ne tran rejimini esas alan bir İslami devlet kurmayı İKdefleven" Hizbul- lah'a yönelik mücadelenin devam ettiğini söyledi. Serhatlı. 1 Kasım 1997 ve 18 Ekim 1999 tanhlen ara- sında 1235 örgüt mensubunun ya- kalandığını, 941 'inin adli makamla- yetçe salıverildiğini söyledi. Mah- kemeye çıkarulan örgüt mensupla- nndan 256*sının tutuklandığını. 685'inin de serbest bırakıldığını be- lırten Vali Serhatlı, militanlann sor- gulanrnastyla Diyarbakır'da 48 faili meçnul olayın aydınlatıldtgını bâ- dırdı. Halen Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü TEM Şubesi'nde 92 ör- güt üyesinin gözaltında bulunduğu- nu belırten Serhatlı. Mardin'de ger- Vali Serhatlı. 1 Kasun 1997 ve 18 Ekim 1999 tarihleri arasında 1235 örgüt mensubunun yakalandığını söyledi (AA) Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü 85 sayfalık rapor hazırladı 'CamilerHizbullah hn eğitim merketi* DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü tarafindan Hizbullah'la ilgıli olarak hazırlanan ve basın toplantısında dağıtılan 85 sayfalık raporda. örgütle ilgili önemli bilgilere yer verildi. Hizbullah'm ajan olarak ilan ettiği kişileri önce kaçırdığı, ardından sorgulayıp öldürdüğü belırtilen raporda, örgütün eğitim merkezınin camiler oldu|una dikkat çekıldi. Diyarbakır polisinin raporunda, son aylarda Diyarbakır'da ve Güneydoğu'da örgüt içinde meydana gelen hesaplaşmanın nedenleri şöyle sıralandı: "1- Örgütün dağümasını önlemek. 2- Taraftarlanna güçlüvmüş imajını vermek. 3- Kendi militanlarından kopmalan engellemek ve baskı kurmak. Hizbullah terör örgütü, güvenlik güçlerine bilgi sızdırdığma kanat getirdiği mensuplannı ajan olarak tabir etmekte ve öldürmekte. Hizbullah'uı kendi iç hesaplaşması sırasında çok kolay öldiirnıe karan aklığı. ele geçirilen örgüt raporlanndan da anlaşdmakta. Örgüt tarafindan vapüan sorgulamalar bir aydan başlavıp 2 vıla kadar veya daha fazla sürmekte. Ölüm karan alındıktan sonra, örgüt elemanlannm çok yakm ve samimi gördüğü arkadaşlannı bile öldürdüğü ele geçirilen raporlarda görülmüştür. Hizbullah terör örgütü üyesi olan ve örgüt adına faaliyet yürüten ve vakalananlar adli mercilerce serbest kaldıktan veva cezaevlerinden tahlive olduktan sonra örgütsel faalivetlerini gizli olarak sürdürüvor. Örgütün kendi öldürdüğü mensuplannı halka sözde şehit olarak lanse ettikleri anlaşılnuşûr." Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'nce hazırlanan Hizbullah raporunda. orgütle ilgili aynca şu bilgiler verildi: Amacı: Mevcut anayasal düzeni yıkarak yerine tran rejimini esas alan şeri hükümlere dayalı lslami bir devlet kurmak. Stratejisi: Propaganda (Tebliğ). Teşkilatlanma: (Cemaat). sılahlı savaş (Cıhat) Finans kaynaklan: Çıftçı hasat mahsulünden pay. kaçınlan şahıslar ıçin alınan fıdyeler. bağış, zekât. kurban derileri, kitap ve kaset satışlan, çeşıtlı adlar altında camılerde toplanan paralar. Örgüt mensuplannın yaş durumu: Her yaş grubundan örgüt elemanlan mevcut olup. 22-26 yaş arası çoğunlukta. Eğitim dunımlan: Örgüt mensuplannın çoğunluğu ilk ve orta dereceli okul mezunu. Eylem çeşhieri: Sılahlı, bombalı. satırlı saldın. Kundaklama, darp. adam kaçırma. Hedef belirlemesi: Bilgi toplama, bılgilerin değerlendirilmesi, eylem karan alma, planlama ve görev bölümü. Eylemin gerçekleştirilmesi: Tetikçi, korumalar, gözcü. Faaliyet alanlan: tlköğretım okullan, liseler, üniversiteler En önemlısı cami ve mescitler. Cami ve mescitlerde akşam ve yatsı namazlan arasındakı zamanda örgütsel eğitim yapılmakta. Örgüte eleman kazandırmak için ilköğretim okullanndan ve camilerden, muhakeme kabiliyeti olmayan 10-13 yaş grubu çocuklar üzerinde örgütsel çalışmalar yapmak. çekleştırilen bir operasyonda örgüte ait 2 uzun namlulu silah, 2 tabanca, 126 fısek. 5 bilgisayar, PKK'lilenn kullandığı bir koçan ERNK makbu- zu, 3 bin Iran Riyali, korucu kıyafet- leri, kaçınlanörgüt mensuplannaait nüfus cüzdanlan ile biriikte bol mik- tarda örgütsel belge ele geçirildiği- ni, çok sayıda hücre evi ve sığınağın ortaya çıkanldığını bildirdi. Zorunlu açıklama 1997 yılından bu yana Diyarba- kır'ın imajı ve daha sonra yaylacak olan operasyonlann güvenliği ile aranan kişilerin yakalanması için Hizbullah'a yönelik operasyonlann basın yoluyla kamuoyuna açıklan- madığını belirten Vali Ce- mil Serhatlı, şunlan söyledi: "Ancak son dönemlerde Hizbullahterörörgütü tara- findan işlenen örgüt içi cina- yetler devlet tarafindan işle- niyormuş gibi lanse edildL Bundan harekede bundan böyle yapacağunız açıkla- malar kamuoyunun bilgi- lenmesi bakımından zorun- lu hale gdmiştir." Orgütinfaa Son günlerde Dıyarbakır kent merkezınde işlenen ci- nayetlerin Hizbullah'ın iç hesaplaşmasından kaynak- landığını vurgulayan Ser- hatlı şöyle devam etti: "Hizbullah terör örgütü tarafindan işlenen cinavctk- rin tamamen birörgütiçi he- saplaşma olduğu açıkça or- tadadır. Örgüt kendikrince ajan olarak tabir ettikleri, örgüte bağünğından şüphe duyduğu mensuplannı ön- ce kaçınvor, sorguluyor ve diger militanlannaörnek oi- ması açısından şehrin muh- teüf yerlerinde sokak arala- nnda öldürüyor. Kaçırma olayuıı gercekleştiren örgüt daha sonra kaçırılan şahsın aDesini telefonla arayarak 'Biz Polisız, oğlunuz bizde' şeklindekonuşuyor.Bazıza- man ise kaçırmak tstedikle- ri şahıslann kapılannı vine 'Biz Polısız' diye açnnyor. Vatandaşlardan kapılanna gefip polis olduklannı sövle- yenleri 155'e bildirmelerini istiyoruz. Örgüte vönelik MaVt 1999tarihindeyapdan operasyonda Hizbullah'uı dağıhna süreci içerisinde ol- duğuna ilişkin bir militanın el yazjsıyla yazdığı raporda, 'Diyarbakır'da son günler- de çok önemli arkadaşlar yakalandı. Hepisinin de ya- kalanma şekilleri ve zaman- lan çok gariptir. Polis bu sefer önemli ne- ticelenn peşinde ve çökert- me niyetindedir. Büyük bir operasyon hazırlığı vardır' şekHndeld cümleler dikkat çekmtstir." Toplantı sırasında basm mensuplanna Dıyarbakır Emniyet Müdürlüğü tara- findan Hizbullah'la ilgili hazırlanan bir sinevizyon iz- lettirildi. Sınevizyonda Hiz- bullah'm yapısı. örgütlenme biçimı ve eylem şekilleri ay- nntılı olarak anlatıldı Hizbullahcının itirafları 'Sorgulanan öldürülüyordu' Dt\ARBAK1R (Cumhuriyet Bürosu) - Diyarbakır polisinin yakaladığı "Sami" kod adlı tıp fakültesi öğrencısi Mehmet Anca'nın Hizbullah'ın "Sorgu TimPnde yer aldığı açıklandi. Örgüte katıldıktan sonra üniversiteden ayrıldığı belirtilen Anca'nın sorguladığı örgüt üyelennden Nurettin Göneşjn kalbi «. durarak öldüğü, Hasan Bozan'ın cesedjirtyiie Diyarbaktr'ın Peyas Mahallesı'tıde deterjan kurusu içinde bulunduğu açıklandı. Mehmet Anca. Diyarbakır TEM Şubesi'nde Hizbullah örgütünün sorgu ve rnfaz birimiyle ilgili şu itiraflarda bulundu: "1972 Dicle doğumluyum. 1993'te Tıp Fakültesi"ni kazandım. 4. sınıftayken okulu terk ettim ve 1990 yılında örgüte kanldım. Önceleri örgüt tarafindan bana çeşitli kitaplar verildi. Bu kitaplan bana sağlayan Naif Yılmaz isimli şahısü. Daha sonra bu şahıs beni diğer örgüt mensuplanyla tanıştırdı. Sohbet yapdan örgüt ev lerine gitmeyc başladım. Bu sohbetler bir yıi sürdü. 1993-1994 tarihlerinde Zülküf Hoca diye bilinen biri tarafindan Divarbakır'da Atatürk Lisesi'ndeki öğrencfler ile ilgilenmem talimab verildi. Zülküf Hoca okul sorumlusu. ben de yardımcısıvdını. Okulda örgüte eleman kazandınyorduk. Zülküf Hoca'nın avnlmasıyla okul sorumluluğuna getirildim. 1995>ıhnda Diyarbakır 5 Nisan Mahallesı'nde 5 tane cami sorumluluğu aldım. Bu camiler arasında Öğretmen Lojmanlan'nda bulunan cami de vardır. Buradaki faaliyetim 6-8 ay kadar sürdü. Daha sonra örgütün askeri kanat sorumlulanndan Ismaıl Kenıal, Mahmut Kaya, Murat Aktaş. Yusuf Aysun ve Haşim Alabalık adh kişilerle tanışhrıldım. 1996 yıh ortalannda Suriçi beldesindeki camilerin sonımluluğuna getirildim. Burada Samı kod adını aldım. 1998 yıhna kadar bu beldedeki camilerin sorumluluğunu yürütriim. Daha sonra örgûtün sorgulama timinde görev aunaya başladım. Örgüt elemanlan tarafindan yakalanarak Çınar ilçesi Pembeviran köyüne götürülen 2 şahsı ben sorguladım. Sorguda daha önceden hazırlanan sorular soruluyor. cevaplar ahmyordu. Sorgulamalarda özellikle MİT ajanı olarak kuUanılan kişilerin üzerinde bir hayli duruyorduk. Daha sonra bu şahıslar infaz birinıindekilere tesiim ediliyordu. Bunlann akıbetlerini bilmiyorum. Sorgu için Pembeviran köyünü kullanıyorduk. Aziz Başak, Musa ve Nurettin Güneş adlı örgüt üyelerini yine aynı köyde sorguladık. Akıbetleri konusunda bilgi sahibi değilim. Şaban Konuş adh bir örgüt eJemanuu tanıyorum. Örgüt onu bir evc götürdü. Bu şahıs. kaçınldığını daha sonra anladı. Kaçmaya çalışırken iple boğularak öldürüldü. Fuat Sincar isimli bir örgüt ekmanını da sorguya aldık. Şahsın Romen kadmlanyla fuhuş yapıp ilişkiye girdiğini ögrendik. Bu kişiye ne olduğunu bilmiyorum. Polis tarafindan gözaltına alındıktan sonra savcılıkça serbest bırakılan hemen hemen herkesin ifadesi örgüt tarafindan aiınır ve bir üste rapor edilir.*'
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle