Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 5 OCAK 1999 SALI
HABERLER
Siirt Valiliği'nm
çalışmaları
• Haber Merkezi -
Türkiye'de ilk kez Siirt'te
uygulanan ve l yıl süren
çalışmalar sonucunda 3
bin 500 çıftin resmi
nikâhlan kıyıldı, nüfus
kaydı bulunmayan 15 bin
kişi ise nüfiısa tescil
edildi. Siirt Valisi Osman
Acar. bölgelerinde medeni
nikâhı ve nüfiıs kaydı
olmayan yurttaş
bırakmamayı
hedeflediklerini bildırdi.
Acar. bu amaçla
başlattıklan Toplumsal
Kalkınma Projeleri
(TOKAP) kapsamında,
yaptıklan araştırmalar
sonucu tespit ettikleri
medeni nikâhı olmayan
çiftler, resmi olarak
evlendirdiklerini ve nüfiıs
kaydı bulunmayanlan da
nüfusa tescil ettirdiklerini
belirtti.
Kadmm Statüsü
b Birimi'
• GAZİANTEP(AA)-
Gazıantep Valiliği
bünyesinde, "Kadının
Statüsü ll Birimi"
kuruldu. Birimde
kadınlara sosyal,
ekonomik, kültürel ve
siyasal yaşamdaki
konumlannı güçlendirecek
hizmetler verilmesi
amaçlanıyor. Bu bırim
aracılığıyla kadınlann,
hak, fırsat ve olanaklardan
erkeklerle eşit oranda
yararlanmalan için kamu
kunım ve kuruluşlan,
yerel yönetimler ve
gönüllü kadın kuruluşlan
ile işbirlıği yapılacak.
Kadmlar için sorunlanna
ilışkin olarak ilk başvunı
yeri olacak olan birim,
kamu kurum ve
kuruluşlan ile yörel
yönetimlerin, gönüllü
kadın derneklerinin,
kadınlara yönelik eğitim,
sağlık, kültür ve diğer
hizmetlerini koordine
edecek.
frolcülere suç
duyurusu
• GAZlPAŞA(AA)-
Gazipaşa Tunzm, Tanıtma
ve Çevre Derneğı
(GATÇED) Baskanı
Bülent Kocabaş, trolcü
teknelerinın Gazipaşa
açıklannda dip trolu ile
avlandıklanriı ve trollere
takılan binlerce yavru
balığı denize attıklannı
belirterek trolcüler
hakkında Cumhuriyet
Savcılığı'na suç
duyurusunda
bulunduklannı söyledi.
Eğitime destek
• EDREMİT(AA)-
Van'ın Edremit ilçesi
Kaymakamlığı, 5.5 milyar
lira harcayarak liseye
bilgisayar merkezi kurdu.
Edremit Kaymakamı
Ahmet Cengiz. Edremit
Lisesi'ne kuduklan
bilgisayar merkezinde 25
bilgisayar bulunduğunu
söyledi. Kaymakam
Cengiz. bu merkezin
kurulması için valilikten
de büyük destek
gördüklerini belirterek
"Kurduğumuz bilgisayar
merkezi Atatürkçü
gençlerimize armağan
olsun" dedi.
Özel sektöre
odul
• NEVŞEHİR
(Cumhuriyet Bürosu) -
Avanos Belediyesi, ilçenin
tanıtımına katkıda bulunan
12 özel sektör temsilcisi
ile basın ve yayın
kuruluşlanna özel hızmet
ödülü verdi. Belediye
Başkanı Ruhi Top'un
makam odasında
düzenlenen törende
konuşan Avanos
Kaymakam Vekili
Abdullah Kalkan, devlet
ımkânlanyla yapılan
tanıtım amaçlı
çalışmalann yanında özel
sektörün de bu alanda
önemli çalışmalara imza
attığını söyledi. Kalkan,
Avanos'un tanıtımına
katkıda bulunanlara
teşekkür etti.
Kadro sevbıci
• KONYA (AA) - Konya
Köy Hizmetleri 2. Bölge
Müdürlüğü'nde, 144
mevsimlik işçi, 4 Ocak
1999 tarihi itibanyla
kadroya alındı. Bölge
Müdürlüğü yetkilileri,
uygulamanın Konya,
Karaman, Aksaray ve
Niğde'deki 144 mevsimlik
işçiyi kapsadığını belirtti.
55. hükümetin programıyla icraatı arasında 'çelişkilerle' dolu biryıl yaşandı
Yeni bir yılın
başlanndayken, geride
kalanl998'lebirlikte55.
hükümetin 'icraatı' da
sona eriyor. Bir buçuk yıl
önce ilan edilen hükümet
programıyla 'uygulanan'
politikalara bakıldığında
ise ortaya şu tablo
çıkıyor: "Program
hedeflerinin tersini
yapmak için sürdürülen
biriktidaryılı..."
Başbakan Vılma/'ın açılışını yaptığı Beykoz-Kavacık'ta-
ki iş merkezleri kaçak inşaatlar olarak gerçeklestirildi.
Hükümet programında sivil toplumla çevre için işbirliği
yapılacak dendi ama yağma projeleri devreye sokuldu
55. Hükümet İzmit Körfezi kıyısındaki SEKAfidanlığmıKoç-
Ford fabrikasına bedelsiz olarak tahsis etti.
Söylenenlerin 'tersf yapddıOKTAYEKİNCİ
Siyasal tarih. 1998 yılını "55. hükümet yılT
olarak da yazmaya hazırlanıyor. Gerçi Mesut
Yümaz'ın başbakanlığı altında bir araya gelen
ANAP, DSP ve DTP'li Bakanlar Kurulu'nun
TBMM "den CHP destegiyle güvenoyu alarak
Cumhurbaşkanf nın da onayıyla göre\e başla-
dığı gün takvimler 1 Temmuz 1997\i gösten-
yordu. Ne var ki ilk 6 ay yoğun olarak 28 Şu-
bat 1997 kararlannın "önceUklerine" aynldı-
ğından, örneğin 8 yıllık kesintisiz ilköğretim
yasasının çıkanlması dışındaki hemen tüm ''hü-
kümet programı hedefleri" için asıl kollann sı-
vandığı aylar 1998'e yayıldı...
Peki, 55. hükümetin program hedefleri neler-
di? Yılmaz, Ecevit ve Cindoruk. hangı ılkeleri
yaşama geçırmek için partılerinı bu ortaklığa
katmışlar. CHP de yine hangi politikalara "gü-
venoyu'' vererek azınlık hükümetıne "görev
yapma" olanağını sağlamıştı?
Bu sorulann yanıtını anımsayabilmek için
hiç kuşkusuz öncelikle 55. hükümetin TB-
MM'de "onaylanan" programına yenıden göz
armak gerekıyor. 7 Temmuz 1997 günü Başba-
kan Mesut Yılmaz tarafindan Meclis kürsüsün-
den okunarak ilan edilen programda, daha o ta-
rihte altını çizdiğimiz "çevre. kültür. kentkşme.
yönetime kaühm ve demokratik denetim" vb.
gibi konulardaki kimi vurgulamalar aynen şöy-
leydi:
1) Bllgilenme hakkl: Hükümet progra-
mı, idari işlemlerde "gizliliğinterkedileceğr ve
açıklık ilkesine geçileceğı. böylece "bilgiye u-
laşma hakkuuT da olanak sağlanacağinı belır-
tiyordu. '
2) D«mokratik katllim: Programa gö-
re 55. hükümet; yerel hızmetlere ilişkin karar-
lann alınması, uygulanması ve denetlenmesi
süreçlennde "demokratik katahmı ve şeffafhğı
sağiaMcı" tedbirleralacaktı...
3) Tarlh ve doğanın korunmasi:
Programın "kültür" başlıklı bölümünde. doğal
ve arkeolojık SİT alanlannın korunması ve in-
sanlığın ortak mirası olarak gelecek nesillere
aktanlması için "etkin ömemkr" alınacağının
altı çiziliyordu...
4) çevre dostu kentlesme: Kentieş-
mede "doğal dengenin" ve "¥«111111 tanm top-
nddannuı" korunmasına "özen" gösterileceği
sözü verilen 55. hükümet programında. kente
göç edenlerin yenı yaşam koşullanna uyum
sağlamalan yönünde de "projeler üretileceğT
belirtilmiştı...
5) Katllimci turlzm: Programın "tu-
rizm" bölümünde de dıkkat çeken vurgulama;
"yerel yönetimlerin ve halkın rurizmle Ugili ka-
rarlara kanlmasT \ e aynı süreçte doğal ve kül-
türel degerlerin zengınleştirilerek "sürekliüfi-
nin saglanması" şeklindeydı...
6) SÜrdÜrÜlebillr tanm. Kalkınmada
çevreye bağlıhğın bir ifadesi kabul edilen "sür-
dürülebilirlik'' kavTamı da 55. htikümet prog-
ramınm özellikle "tanm" bölümünde yer alı-
yor ve bu sektörün "çevreyi de konp-an" teş-
viklerle desteklenecegı açıklanıyord/ı...
7) Milll parklar Ülkesl: Programın "or-
mancıuk" bölümünde öne çıkan vurgulama ise
"uluslararası miras" şeklinde tanımlanan mil-
li park. tabiat parkı ve tabıatı koruma alanlan-
nm "sayı ve nitelik yönünden" geliştirileceği-
ne dair sözlerdi...
8) Ulaşımda demiryolu ve denlz-
yOlli: 55. hükümet programının "yıllann ulu-
salbekkntisi" olan en önemli "müjdelerinden"
bin de demiryolu ve denizyolu taşımacılığının
ulaşım sektöründe gerekli yeri almaya başlaya-
cağı yönündeki sözlerdi. O kadar ki hükümet
aynı programda ve ayn bir başlık altında denız
taşımacılığını teşvik için bir "Denizcflik Bakan-
hğı'nın da kuruûcağuu" belirtiyordu...
9) Dofial kaynakları tüketmemek:
Programın, "çevre ve doğal kavnaklann korun-
ması" başlığını taşıyan bölümünde de; "gelecek
kuşaklara insanayakışır bir çe\ re bırakmak te-
melamaçur'" deniyor ve bunun ıçm de "doğa-
yı tüketmeden kalkınmanın" sağlanması yö-
nünde "sivil toplum kunıllanyla işbirliği yapı-
lacağı" sözü verilıyordu...
10) Çevreye saygılı enerji: Bütün
bunlara koşut olarak programın "enerji altva-
pısr konusundaki hedeflen de "çevreye duyar-
İı" ilkelerle belırlenıyor. "yenDenebinrkaynak-
lara dayanan" enerji projelerine ağırlık verıle-
ceğı vurgulanarak. "kalitesiz kömürte" çalışan
termik sanrrallar da sorgulanıyordu...
Programla çelişen uygulama
Yaklaşık l .5 yıl önce TBMM kürsüsünden ı-
lan edilerek güvenoyu venlen işte bu sözler için,
1998 yılı boyunca "nderin yapıkiığınr irdele-
diğimizde ise karşımıza çıkan sonuç şöyle özet-
lenebilir:
55. hükümet. bütün bu konularda "program
hedeflerinin tersini" vaşama geçirmek için bü-
yük çaba gösterdi. Sankı ilan edılmemış ve giz-
li tutulan farklı bir hükümet programı da var-
mışçasına. hemen tüm bakanhklarda yukanda-
ki ılkelenn açıkça çığnendi|i davranışlar ve po-
litikalar sergılendi...
Dilersenız. bu sonuca varmamıza neden olan
gözlemlen, aynı sırayla ve aynı konularda özet-
lemeye çalışalım:
1) Bilgi vermeme politikasi: Bu ko-
nudakı en çarpıcı gösterge. "Koruma Kuruhı
Karar1an"nm ya>imlanması" yönündeki talep-
lere Kültür Bakanlığı'nın yıne yanıt vermeme-
sı oldu. Benzer şekılde bırçok çevre düşmanı
proje "gizJir
olarak üretilırken. örneğin Boğa-
zıçfne 3. köprü projesi bile "kamuoyundan
saklanarak" gelıştinldı...
2) Katılım yerine dışlama: özellikle
mımar v e mühendıs odalannın imar ve yapı laş-
ma kararlanna aıt süreçlerdekı "mesleld dene-
tim" taleplen bu hükümetçe de dıkkate alın-
madı. Hazırlanan "Yerel Yönetimler Refor-
mu"(!) yasa taslağında bile hükümet progra-
mındaki "demokratik denetim" ilkesi göz ardı
edildi...
3) Tarih ve doğava İmar hakki: 55.
hükümetin bu konudaki hemen tüm davranış-
ları da yıne programdaki hedefin tersıne bir çız-
gi izledı. SİT alanlannı geliştirmek bir yana, bu
gıbi kararların engellenmesı ıçın "ertdn" çaba-
lar gösterildi. tzmır-Kordonboyu StT karan bi-
le onca açık haklılığına rağmen hukuk dışı yön-
temle durduruldu.
4) Yağmacı kentlesmeye ödül: Yi-
ne program hedeflen bir kenara bırakılarak, bü-
tün vapılar "kaçak
1
" ve üstelık ormanlan, su
havzalarını yasadışı şekilde ışgal eden yerleş-
meler "beledhe" ilan edilerek ödüllendırildi-
ler. Kente göç edenlere ise sağlıklı ve uyumlu
yaşam ıçın proje üretmek yerine. kaçak yapıla-
nna "tapu" \enlerek devlet elıyle yağma kül-
türü a^ılandı
5) DarbeCİ turizm: 55. hükümetin prog-
rammdakı sözlerını "tersineçevirdiği" belkı de
en radıkal davranışı ise "turizm merkezleridar-
besi" oldu. Bir bölümü duyarlı kamuoyu tepkı-
si sonucunda vazgeçılerek, bir bölümü de gö-
nüllü kuruluşlann açtıklan da\alar sonucunda
durdurulabilen %e doğrudan yeşıl alanlarla
SİT'leri ve ormanlan ımara açan bu kararlar.
halkın katılımı bir yana. yerel yönetımlere bile
sorulmadan almmışlardı...
6) Sürdürülemez tanm: Hükümetin
bu konudaki eevreve duvarsız tercihi de tanm
alanlannın "tanm dışı amaçlar için kullanılma-
smda" kimi ayncalıklı sana\ı yatınmlanna ola-
nak sağlayan "yönetmelik değişikliğiyle" açığa
çıktı. Iznik Gölü kıyısındaki Cargill'e. tzmit
Körfezi'nde SEK.^ fidanlığındakı Koç-Fordor-
taklığma fabrika ıznı için "mevzuat ayarlama-
lan" yapıldı. mahkeme kararları ışlevsiz bıra-
kılmaya çalışıldı...
7) Milli parklarda gerilim: Program
bu gıbi orman ve koruma alanlannı "geliştir-
mekten" söz etse de yenı milli park. tabiat par-
Imara açmak için turizm merkezi ilan edilen > erler arasında tarihi Yüdız Sarayı SİT alanına giren Barbaros Parkı da \ ardı
kı vb. çalışmalarda bir arpa boyu yol gidilme-
diğı gibi. Fırtına Vadisi"ndeki HES projesinde
olduğu gıbi kımı mıllı parklar da "kalkınma-
ya"(!) feda edılmeve başlandı.
8) Ulaşımda ille de karayolu: 55. hü-
kümet. Ulaştırma Bakanlığı'nın onca isteğine
ve direnı^ıne rağmen, "kendi bakanlıgını da
dinleme>erek" Boğaziçi'ne demiryolu tüp ge-
çi^ yerme 3 karayolu köpriisünü dayatan bir si-
yasi ıktidar olarak tanhe geçiyor. Karadenizkı-
y ı yolu tam bir "karavokru histerisi" içinde ve
denız ulaşımıyla entegrasyonu bile hiç düşünül-
meden, doğava \e tanhe karşı duyarsızlık için-
de devreye sokulurken. demıryollanmız yine
yerınde saydı ve "ü\e>' evlat" muamelesı sür-
dürüldü ..
9) Doğal kaynaklar kalmasın: Hükü-
met programı eğer "doğaJ kaynaklar projeleri
engellemeyecektir'' şeklinde yazılsaydı. 55. hü-
kümetin bırçok bakanı da "en büyük çevreci
benim" dıy erek çev re düşmanı yatınmlara des-
tek \ermegeniımı ıçındekalmayacaktı... Prog-
ramda "si\il toplumla işbirtiğT ve hatta "des-
tekleme" sözü \eren hükümet. Göko\a'dan
Bergama'y a. Akkuyu'dan Çanakkale'ye kadar
hemen tüm yörelcrdekı çe\re karşıtı projelere
karşı çıkan sı\ıl toplum kuruluslanyla sürekli
bir çatişma yaşadı. O kadar ki yargı kararlan bi-
le dınlenmedı ve "dogal kaynaklan koruyun*
dıyen mahkemeler hükümet kararlarıyla işlev-
sızkılındı...
10) Ülke bir yana. enerji bir yana:
55. hükümetin "yenilenebilirkaynaklaria ener-
ji üretme" şeklındeki hedefı de kâğıt üzerinde
Jcaldı. Düşük kalıtelı kb'mûrü kullanm»ugnir*
(
'
doğavı. denizı \e ormanlan gözden çrkartan'
termik santrallarhükümetten "tamdestek" bu-
lurken, StT \e milli park nıteliğindeki akarsu
vadileri bile yap-ışlet-de\ret yağmacılığının
HES projelcnne kurban edılıyor...
... Ve yasadışı temefler
İşte böylesi bir süreçte >ıne özellikle I998'in
"temel atma" \e "açıhş" törenlerine baktığı-
mızda ise sadece C umhurbaşkanı DemireTin
değıl. ondan çok daha yoğun bir şekilde Baş-
bakan Mesut Yılmaz'ın \e hatta kimi bakanla-
rın da "yasal olmayan inşaatlara" siyasi destek-
lerini verdıklerını görüyoruz.
O kadar kı beledıyelerin yıkım karan verdik-
leri tesısler bile aynı siyasi destekli törenlerle
hizmete açılırken, bazı arazı tahsıslerınde de
"mahkemelerdurdurma karan venneden inşa-
atın yükselmesiiçin" projesi ve planı henüz ha-
zır bile olmayan yatmmlara "başlama şampan-
yalan'patlatıldı...
SİT kararlannda 'bürokratik karmaşa'
NERMtNBAYÇBS
SlT kararlan öncesindeki tespit
sürecine yeni uygulamalar getiren
ilke karan konımacilar arasında tar-
tışma yarattı. Karann iptali istemin-
de dava açmaya hazırlanan Mimar-
larOdasi İstanbul Büyükkent Şube-
si. aşılması zor bir dizi bürokratik
engel olarak nitelendirdiği yeni uy-
gulamalarla SlT kararlan aİınması-
nm zorlaşacağını öne sürerken Kül-
tür Bakaniığı Koruma Genel Mü-
dürlüğü de, SlT'in aksine güvence-
ye alındığını savundu.
Koruma Yüksek Kurulu'nun
14.7.1998 tarihinde aldığı 602 sa-
yılı söz konusu ilke karanna göre,
Konima Kurulu kararlanna veri
oluşturmak üzere, bir bölgenin ya
da yapı grubunun kültürel ve doğal
değerlerini saptamak için yapılan
tespit çalışmalanna bundan böyle
valilik ve belediyelere bağlı kunı-
luşlardan temsilciler de kaülacak.
Bir diğer yenilik de, çalışmalar so-
nunda temsilcilerce imzalanan bel-
gelerin ilgili valilik ve belediyelere
teslim edilmesi, ardmdan da bu bel-
gelerin 15 gün süreyle askıya çıka-
nlarak kamuoyuna duyurulması.
Koruma kurullan ancak bu aşama-
dan sonra karar alabilecekler. Ka-
rar kapsamında aynca, koruma ai-
hna alınacak alandakı tüm yapılaş-
malann tür, oturum ve kat adetle-
riyle ruhsat ve yapı kullanma izin
belgelerinin temin edilmesi isteni-
yor. Getirilen bir diğer koşul da,
alandaki kamuya yönelik tüm imar
ve inşa faaliyetlerinin durdurulma-
sı.
lstenilen bazı belgelerin elde
edilmesinfn olanaksız olduğunu be-
lirten Mimarlar Odası tstanbul Şu-
besi Başkanı Prof. Dr. Afife Barur.
karann, korunması gerekli alanlann
SlT kapsamına alınmasım önerile-
mez bir duruma getirdiğini öne sür-
dü. Batur, öngörülen uygulamanın
yıllan alacak korkunç bir arşiv ça-
lışması gerektirdiğini vurgulayarak
"Bu.tespitçahşmalannın htanı kes-
mek.doîayTsıyia da SİT ilanını yoku-
sa sürmek için getirilmiş bir yön-
temdir. söz konusu uygulamay la ya-
pdmış olsay dı Tarihi Yanmada asla
SİT ilan edüemezdl çünkü burada-
ki vapdann çoğunun ruhsaü \e kul-
bnan izin belgeleri yoktur" dedi.
Barur. ne kadar uzun süreceği
bellı olmayan tespit çalışmalan sı-
rasında her tür imar faaliyetinin
durdurulmasmın da olanaksız ol-
duğunu, aynca bölgedeki diğer ku-
ruluşlann buna karşı çıkacağmı
vurguladı. Barur, Kültür ve Tabiat
Varlıklannı Koruma Yasası'nın 17.
maddesi uyarınca yapılaşmanın.
ancak tesciîle (ilan) birlikte durdu-
rulabiieceğine dikkat çekerek
"LyTilmadığı takdirde tespit süre-
dnde getirilen insaat yasağuun bir
yaprınmı olamaz, çünkü suç teşki
etmez*1
dedi.
Barur, kurul daha karar verme-
den çalışmalarla ilgili bilgilerin as-
kıya çıkanlmasını ise SlT ilanına
vuruimuş son darbe olarak nitelen-
dirdi.
Koruma Genel Müdürü Kemal
Soyer ise. ılke karannın, SlT karar-
lannı baltalamaktan öte, aksine et-
kin kıldığını ve güvence altına alm-
dığını söyledi. Soyer, tespit süreci,
karar aşaması ve sonrasında gerek
teknik gerekse alanın korunmasın-
da büyük sorunlar yaşandığına dik-
kat çektı.
Karan bazı yönleriyle oiumlu
karşılayan Bursa Koruma Kurufu
Başkanı Prof. Dr. Mete Tapan da,
özellikle karşılaştıklan kadastral
sorunlar açısından ilgili temsilcile-
rin katılımının yerinde olduğunu,
ancak Türkiye gibi bir ülkede uzun
bir süreyi alacak, bu tür aşılması
zor işlemlerle SlT ilanı yapılama-
yacağının da gözden kaçrnhnama-
sı gerektiğini vurguladı.
NOKTASIIORAL ÇALIŞLAR
Türkiye'nin uluslararası
alandaki yüzakı Ara Güler. 70
yaşında. Güler, dünya fotoğ-
raf sanatçıhğının en önde ge-
len isimlerinden birisı. Picas-
so'dan, Dali'ye, Indra Gan-
di'den Iran Şahı'na kadar
uzanan birçok önemli fotoğ-
rafta onun imzası var. Picas-
so'nun bir biyografi kitabı
için günlerce onunla birlikte
çalışmıştı.
Güler, doğma büyüme bir
Istanbullu olarak en güzel İs-
tanbul fotoğraflarını bizlere
armağan etti. Geçen günler-
de, onun esertenni bir araya
toplayan iki Ara Güler albü-
mü çıktı. Birisi, Yapı Kredi Ya-
yınları'ndan "Al İşte İstan-
bul", diğeri llker Maga'nın
hazırladığı "Ara Güler'e Say-
gı." "Al İşte İstanbul" albü-
mü usta yazar Çetin Altan'ın
yazılanylazenginleştirilmişti.
llker Maga'nın hazırladığı
albümde Ara Güler, şunları
söylüyordu:
"Sevgisiz insan, insansız
da fotoğraf olmaz." Nebil
Özgentürk, atv'deki "Bir
Yudum İnsan" programına
geçen hafta bu büyük fotoğ-
raf ustasını konuk etmişti. O-
nun insan sevgisiyle dolu yü-
reği fotoğraflanna, yaşamına
yer etmişti.
•••
Özgentürk'ün programının
en çarpıcı bölümlerinden bi-
risi Güler'in babasıyla ilgili
anlattıklarrydı. Güler'in baba-
sı Şebinkarahisar'ın bir kö-
yündendi. Gençliğinde Şe-
Ara Güler'i listeden kim çıkardı?
bınkarahisar'dan Istanbul'a
gelmişti. 1915 Ermeni tehcı-
rinde bütün aile yok olur, an-
cak Ara'nın babası Istan-
bul'da olduğu için hayatta
kalır. Ara, babasıyla onun
ölümünden 4 ay önce birlik-
te memleketi olan Şebinka-
rahisar'a gider. Köyde tanı-
dık kimse yoktur. Köyün çeş-
mesinden su içerler, eski ev-
lerini ziyaret ederler. Baba-
nın köyüne bu ilk ve son hü-
zünlü gezisi, Ara'nın objekti-
fiyle ölümsüzleşir. O fotoğ-
raflar yitip giden bir tarihin
belgeleri olarak arşivlerde
yerini alır.
Ara Güler'le ilgili bu yazıyı
yazmaya hazırlanırken Atillâ
Dorsay'ın yazısını okudum.
Bu yazıdan Ara Güler'in
"Devlet Sanatçılan" listesin-
den adının silindiğini öğren-
dım. Silindiğini öğrendim di-
yorum, çünkü Ara Güler'in
"Seçici Kurul" tarafindan be-
lirienen listede adının oldu-
ğunu biliyordum. Üstelik
"Seçici Kurul" bu listeyi
Cumhurbaşkanı'nın önerdi-
ği isimlerden seçmişti.
"Devlet Sanatçı "lannın na-
sıl seçildığinin öyküsünü bel-
gelere dayanarak daha önce
yazmıştım. Ara Güler, "Seçi-
ci Kurul" tarafindan belirle-
nen 18 kişi içindeydi. Aklıma
onun isminin daha sonra çi-
zileceği gelmemişti. Üstelik
cumhurbaşkanlığı bu listeyi
arttırmak istediği için yönet-
melik değiştirilmiş ve sayı
80'lerin üzerine çıkanlmıştı.
Bu arada, bir el araya gir-
miş ve Ara Güler'i listeden
silmişti. Güler'in "Devlet Sa-
natçısı" seçilmesi ona bir şey
kazandırır mıydı? Sanmıyo-
rum. O, zaten, ülkemizin sa-
nat alanında en önemli isim-
lerinden birisiydi. Bunun
Cumhurbaşkanı, Kültür Ba-
kanı ve 28 yıldır değişmeyen
Güzel Sanatlar Genel Müdü-
rü tarafindan kabul edilip
edilmemesi, ancak onu se-
çenlere bir onur kazandırabi-
lirdı.
Ara Güler, bir konuşmasın-
da Atillâ Dorsay'a: "Göre-
ceksin, bu ödülü bana asla
vermeyecekler. Öğrencim
olan bir fotoğraf sanatçısına
bile verdiler, ama bana ver-
meyecekler" diyor. Dorsay,
'niçin' diye soruyor. Yanıt
vermek istemiyor. ısrar edin-
ce dayanamıyor ve şunları
söylüyor; "Ermeniyim de on-
dan."
Burada söz biter. Türkiye,
birçok ulusun ulus-devlet
yaratma sırasındaki bilinen
süreçlerinden geçti. Bu sü-
reç, çeşitli acımasızlıklarla.
ırkçılığın ağır bastığı gerıci
müdahalelerle lekelendi.
Türkiye, birçok rengini ve
zengınliğinı ne yazık ki akılsız
politikalarla yıtırdı.
Ara Güler, yitıp gıden bir
tarihin, bir zenginliğin ayak-
ta kalmış nadir temsilcilerin-
den birisi. Ülkemizin kültürü-
ne, tarihine katkıda bulunan
önemli insanlarımızdan. O,
bu ülkenin kardelenlerinden.
Gözümüz gibi kıymet vere-
ceğimiz, az bulunur seçkin
ustalarından.
Onun devlet sanatçısı se-
çilip seçılmemesinin bir öne-
mi yok. Ama o önemsemiş.
Şimdi merak ediyorum, Ara
Güler'in ismini listeden kim
çizdi?
Cumhurbaşkanı mı, Kültür
Bakanı mı, Güzel Sanatlar
Genel Müdürü mü? Cevap
bekliyorum.