Katalog

5 OCAK 1999 SALI • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 19 Istamfcu, Edrne Kocaelı Çanakkale Izmır Manisa Aycın DerızS Y PB Y PB Y Y Y Y 10 4 8 10 14 12 14 11 Sınop PB 11 Adana PB 16 Samsun PB 13 Mersin PB 15 Trabzon PB 11 Dıyarbakır B 10 Giresun PB 11 Şanlıurfa B 12 Ankara Eskışehır Y 8 Mardirt 6 Sıırt B 11 Konya B 9 Hakkân Sıvas PB 5 Van Zorgıldak Y 10 Antalya Y 17 Kars B -3 Yurdun batı kesımle- n çok bulutlu. Mar- mara'nın doğusu, Güney ve iç Ege, Batı Karadenız, İç Anadolu'nun batısı ıle Batı Akdenız yağ- mur yer yer sağanak yağışlı. dığer yerler parçalı az bulutlu ge- çecek. Hava sıcaklı- gında onemlı bır de- ğışıklık olmayacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Bruksel Parıs Bonn PB K K Y Y Y B B 1 3 5 15 13 13 15 13 Munıh B 13 Zurıh Berlın Budapeşte Madrıd Viyana Belgrad Sofya Roma Atina HB B B PB B PB B Y 11 4 12 7 4 3 16 12 PB 12 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflıs Kahıre Sam K B B B PB B B PB PR U 4 -5 -3 7 0 8 16 17 Tahran Parçalı bulutlu Sısd l ÇOK • YağTTurlu Karlı ~i-*^° Sulukar > Gok gurultulu G U N C E L c i 1VEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada Erez'ın bir hükümet kurabilmesi için iki bloktan bi- rini yeğlemesi gerekiyor. Zira, ilk günler ortalığa sal- dığı "genış tabanlı ulusal uzlaşma hükümeti" formü- lü tam birfiyasko. Geriye kalan seçeneklerden bın; FP'nin, CHP ile bir araya gelmesı. Ya da ANAP'ı "ikna edebilirse" Mesut Yılmaz'ın olmazsa olmaz koşulu olan DSP'li bir hükümet oluş- turması. FP, geçen hafta sonu Erez'e koşullannı beş mad- dede toplayarak bildirdi: Başlıcalan, "Milletvekili sa- yısına göre bakanlık. Erbakan 7a Tayyip Erdoğan'/ 'kurtaracak' 372. maddenin değtşmesi ve Terörle Mücadele Yasası'nın 8. maddesinin kaldmlması". Bir ayda Türkiye'yi güllük gülistanlık yapacağını i- lan eden, 28 Şubat'ı savunan Erez, FP'nin koşullan- nı nasıl kabul edecek? CHP'de değişiklik yok. Eşit bakan, kurumsal bir ka- tılım! ANAP ıse; 55 (CHP) ile 136 (ANAP) rakamlarının dünyanın neresinde "eşit sayı" olduğunu soruyor. Mekık siyasetı uygulamakla övünen Yalım Erez sa- yesinde siyaset, tam bir çorba görünümünde! Erez'in umutsuzluğa düştüğünü. "mutlu sona çok yakın" olduğunu söyleyerek kabullendiği saatlerde Çiller atağa kalkıyor. Bütün parti genel başkanlanyla kısa, ama olumlu görüşmelere başlıyor. DYP, FP'den aldığı izlenimlerle Erez'in artık tökez- lediğine karar vermiş olmalı ki, yeni bir başbakan for- mülüyle partileri dolaşıyor. Hangi dağda... ... kurt öldü ise; DYP'nin bu gırişiminde bereket var. Öğle üzeri manzara: DYP'nin önerisi -TV diliyle söyienirse- "hükümet sorununun tam ortasına bir bomba gibi" düşüyor. Çiller. DSP lideri Ecevrt'e kuracağı "azınlık hükü- meti"ne kayıtsız şartsız "destek" vereceklerini bildi- riyor. Ufak bır koşul söylüyor: "Fazla iddialı olmayan bir hükümet programı." Erez'in girışimlerinin artık ıflas ettiği yeni bir seçe- neğin ortaya çıkmasıyla kanıtlanıyor. Ecevit'in yıllardır düşlediğı azınlık hükümeti bir- denbire yaşama geçme aşamasına giriyor. İlk değerlendirmelere göre. Ecevit'in son birayiçin- de ikinci kez uğraşı vereceğı azınlık hükümetinin ger- çekleşme şansı elbette yüksek. Yüksek: Zira, Ecevit'in yaklaşık 20 gün öncekı azın- lık girışimine ANAP liden Yılmaz "partisinin tam des- tek vereceğim" açıklamıştı. ANAP-DYP-DSP desteğindeki azınlık hükümeti- nin daha bugünden 296 sağlam oyu var. Bu rakam, DTP'nin 12 milletvekili ile kımi bağımsızlann da kat- lnrnyta yükselebilir. Geçerli bir seçenek, bdylece ortaya çıkıyor. ' ' Siyasal ve yaşamsal çızgısinde dürüstlükten kop- mayan Ecevit'le hükümet krizinı aşma umudu doğu- yor. Ecevit adı, abartısız uygulamalar, dürüst yön- temlerle ülkeyi seçime götürecek lider kimliği sergi- liyor. Çiller'in girişiminden hemen sonra şimdi sorun; Köşk'ün ne yapacağı sorusuna takılı. Demirel.önce Erez'in "emanetienkısasürede" ia- de etmesini bekleyecek. Şu yazgıya bakınız: Salı ya da çarşamba günü hü- kümet lıstesıni Çankaya'ya vereceğim günlerdir ilan eden Yalım Erez, Cumhurbaşkanı'nın huzuruna "gö- revibaşaramayan" bir kışi olarak çıkıyor. Siyaset. rekor sayıda güvenoyu alacağını söyle- yen Erez'i bırakıyor, yüksek sayıda güvenoyu şansı- nı Ecevit'in olası azınlık hükümetine tanıyor. ANAP lideri Yılmaz, Çiller'le gorüştükten sonra Çankaya'ya çıkıyor ve kuşkunuz olmasın, son geliş- meyi Demirel'e aktarıyor. Böylece Ecevit'in ikinci kez görevlendirilerek bir azınlık hükümeti kurması içın ge- reken bütün hazırlıklar bir gün boyunca tamamlanı- yor. Partilerin Ecevit'i destekleyeceklerini "resmen" açıklamalanndan sonra, Çankaya'nın yapacağı tek bir işlem var: Başbakanlık görevini Bulent Ecevit'e vermek! Kuşkusuz olağanüstu bir engel çıkmaz ya da çıkarılmazsa... Roket sanayiinde hedef büyüyorANKARA(AA)-Türkiye'nin fîi- ze \e roket sanay iindeki gururu Ro- ketsan. 21. yüzyılda tamamiyla yer- li teknolojiyı kullanarak. dünyanın önde gelen fuze v e roket üreticisı ol- mayı hedefliyor. Roketsan yetkılilerinden alınan bilgıye göre, NATO standartlannda yüksek teknoloji ile çalışan işletme. roket yakıtından roket parçalanna kadar bırçok alanda üretim yapıyor. Savaşlann ve ülke savunmalannın. çoğunlukJa insansız roket ve füzeler- le gerçekkştırildiği gerçeğinden ha- reketle 1988 vılında kurulan Roket- san'da, roket yakıtından roket göv- desine kadar tüm üretım aşamalan yüksek yerlı katkı oranıyla gerçek- leştırilıyor. Roketsan. se\ k sisteminin ana pa- rametresıni oluşturan ve birçok fü- zede kullamldığı için en ileri katı ya- kıt teknolojisi olarak tanımlanan Hy- droxyl Termınated Polybutadiene (HTPBHemelli kompozit yakıt üre- timine sahıp bulunuyor K.uruluşundan bu yana Stinger fü- zelennin fırlatma ve uçuş motorla- nnı üreten Roketsan. yüksek tekno- loji gerektıren, 33 km'nin üzennde menzilesahipT-122 ortam menzıllı roketının yanı sıra SR-122 ve TR- 107 roketlennin üretımını sen olarak gerçekleştiriyor. Türk Silahlı Kuv- vetleri'nın orta menzılli roket ıhtiya- cmı karşılayan Roketsan. Türk Ha- va Kuvvetleri için 100 km'den uzun stand-ofF menzıllerde isabet sağla- yan hassas güdümlü stand-off mü- himmatının sorumluluğunu da üst- lenmiş bulunuyor. Uluslararası üretim çevrelerınce de kabul edilmiş yüksek standartta üretim sertifıkalarına sahip olan Ro- ketsan. Araştırma-Ge!iştirme"ye (AR-GE) büyük önem \eriyor. Uzun menzilü roket üretebılecek bir kapasiteye enşen Roketsan. 21. yüzyılda, dünyanın önde gelen roket ve fîize üreticisı olmak amacıyla, Mühendislik Geliştırme (MÜ-GE) grubu kurmuş durumda. Transfer edilen teknolojileri. tüm yönleriyle özümseyerek. yeni tekno- lojilere temel oluşturan MÜ-GE. ro- ket-flize sistemlerinin tasarımı \e üretimini gerçekleştırmek için ge- rekli tasanm ve teknoloji altyapısı- nı kurarak seri üretımi gerçekleştir- mek için çalışıyor. ÎBDA-C'nin kurucıısu tutuklandı İstanbul Haber Servisi - Yasadışı şeriatçı Islami Büyük Doğu Akıncıları-Cephesi'nin (IBDA-C) lideri Salih Mirzabeyoğlu (Saüh İzzet Erdiş) ve Sa- dettin l staosmanoğlu çıkanldıklan tDGM tarafin- dan tutuklanarak Metris Cezaevi'ne konuldular. Salih Mırzabeyoğlu. 29 Aralık 1998 Salı günü MİT ve Istanbul Emniyet Müdürlüğü'nün ortak- laşa düzenlediğı operasyonla eşı, adamlan Hüse- yin Gökterzi ve Sadettin Ustaosmanoğlu'yla bir- likte Tuzla'da oturduğu evın önünde gözaltına alın- mıştı. Emniyetteki sorgulan tamamlanan Salih Mirzabeyoğlu. Hüseyin Gökterzi ve Sadettin Us- taosmanoğlu dün saat 11.30'da Istanbul Devlet Güvenlık Mahkemesı'ne getırildi. Mirzabeyoğlu fotoğraflannı çekmek ısteyen gazetecilere "Dön- me çocuklan", "Yahudi çocukîan" diye bagırdı. Cumhuriyet Savcısı Ali Yorulmaz tarafından sorgulanan Hüseyin Gökterzi serbest bırakılırken Mirzabeyoğlu ile Ustaosmanoğlu, tutuklanmala- n istemiyle nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Nö- betçi tstanbul 1 No'lu DGM tarafından tekrar sor- gulanan Mirzabeyoğlu ve Ustaosmanoğlu. "Yasa- dtşı İBDA-Cörgütüneüye olmak" suçundan tutuk- lanarak Metris Cezaevi'ne gönderildi. Bu arada, sabah saatlerinden itibaren Istanbul DGM'nin önünde bekleyen 50 kişilik bir grup, Mirzabeyoğ- 'Enflasyonda çifte standart' • Baştarafı I. Sayfada düşme eğilimini görüyorsunuz," Prof. Dr. Oyan, yılhk bazda enflas- yonun 1997'de bilinçli politika ile yu- kanyadoğmsıçratıldığı. 1998'eyöne- lik uygulanan önlemlerin enflasyona karşı önlemler olduğu \e dış "şokla- nn" etkisiyle üretim daralmasına gi- dildiği için enflasyonun beklenenin al- tında çıktığını söyledi. Aylara göre ya- şanan enflasyonun ortalaması dıkka- te alındığında bırkaç ayda yüzde 100'ün üzerine çıkmış enflasyonun söz konusu olduğunu belirten Oyan. ^Yaşanan enflasvon açısından baktığı- mızda gerek toptampşya flyatlan, ge^" rekse tüketici fiyatlannda çok daha yüksek rakamlar olduğunu görüyo- ruz. TÜFE'ye baktığımı/da yüzde 84.6'lık bir rakam hâlâ söz konusu. Bununla toptan eşya fıyatlan arasın- da 30 puanlık bir fark oluşuyur. Çok dddi bir fark" dıye konuştu. Prof. Dr. Oğuz Oyan, ücret ve ma- aş artışları açısından hangı verınin dıkkate alınacağı sorununun ortaya çıktığını ve hükümetin tavrının da şimdiden açık olduğunu belirterek şöyle de\am etti: "Hükümet, eğer yüzde 54 geçerli ise neden birçok \ergide. dilim artışlannı \-fizde 77.8 oranında y aptı? N'için yeni- den değerleme katsay ısı yüzde 77.8 dü- zeyinde bulunuyor? Motorlu taşıtlar vergjsini yüzde 77^ artünyorsunuz, a- ma çalışanlara diyorsunuz ki enflas- yon yü/de 54. ben bu kadar artüraca- ğun. Bu çifte standarttır. Daha da kö- tüsü şunu yapıy orlar, yüzde 54 gibi söz de verilmiyor. IMF'ye verilen Vakın- dan tzleme Anlaşması dolayısıy la eko- nomik politikalar bildirgesinde gele- cek enflasyon tahminlcri esas alınmış- tır. 1999'un enflasyon tahminlerine baköğımızda yüzde44ci\annda bir fi- yat artışının uygun görüleceği anlaşı- lıyor. Dolayısıyla geçmişin cnflasyonu- nu bile miUete aratır haie. yani toptan eşyanın yılhk bazdaki artışını aratır hale getirmek üzere alttan pauriığa başlayacak gözüküyor." Basındakı duyurularda yılhk artış- lann toptan eşya fıyatlannın öne çıka- nlarak verilmesini eleştiren Oyan. "Basının böyle bir toplumsal haberi duyururken, esas olarak toplumu Ugi- lendiren endeksi vermesi gerekir. O- nun için yılhk ortalamalan kullanmn yor bile. Ama resmen burada enflas- yon psikoktjisini yenme misyonunu yüklenmiş. hükümete yardımcı olma misyonunu yüklenmiş tavır sergiliyor. Bu da aidatmacaya ortak ounaya gö- türüyor" dıye konuştu Oyan, tüketicıyi ilgılendırenin top- tan eşya fiyatlannın olmadığını anla- tarak. "Tüketici Tıyatlan esasür. Çab- şanlar \e toplumun büyük kesimi açı- sından" dedı. JEiıro yaşama giiçlühaşladı • Baştarafı 1. Sayfada ken Paris Borsası yüzde 5.2 oranın- da yükselerek kapandı. Euro bölge- sindc yer alan Avrupa borsalannda yükselişleryaşanırken EMU'yada- hil olmayan Ingiltere'nin Londra Borsası FTSE 100 Endeksi'nde yüzde 0.05'lik bir düşüş yaşandı. Uzmanlar, Euro'da AJman ekono- misinin ağırlığma dikkat çektiler. Öte yandan, EMU'ya dahil olma- yan AB üyesi Yunanistan'm Atina Borsası da yüzde 6.80 oranında art- h. Euro. Asya piyasalarmdan tedir- ginliğe yol açarken Japonya Başba- kanı Keizo Onuchi. Japon Yeni'nin dünyanın iki güçlü parası dolar \ e yenin gerısinde kaldığını belirterek u Dünya piyasalannda yen sadece yüzde 5 oranında paya sahip" açık- lamasım yaptt. Euro. Asya'nın ön- de gelen iki borsası Hong-Kong ve Tokyo'da endekslenn gerilemesine neden olurken Tokyo Borsası Nik- kei Endeksi yüzde 3.1, Hong-Kong Borsası Hang Seng Endeksi yüzde 2.4 oranında değer kaybetti. Hollanda Maliye Bakanı Gerrit Zalm, Amsterdam Borsası 'nda Eu- ro ile işlemlerin başlatüması dolayı- sıyla düzenlenen törene, göstericile- rin engeliemeleri yüzünden yetişe- medi. Göstericiler, Euro'ya geçişi protesto ederek Maliye Bakanf nın yüzüne iki tabak yaşpasta firlattılar. Bakanın açılışı yapamadığı bildiril- di. Polisin göstencilerden iki kişiyi gözaltına aldığı kaydedildi. Maliye Bakanı yaptığı açıklamada. ortak para birimine parlamento karanyla geçildiğini belirterek göstericilerin davranışmı antidemokratik buldu- ğunu söyledi. Ingiltere Başbakanı Tony Biair, ülkesinın şu aşamada Euro'ya geçmesinin mümkün olma- dığını belirterek tngiltere'nin eko- nomik kriterlerinin Euro'ya katılan ülkelerin hâlâ uzağında olduğunu söyledi. tngiltere'nin yüzde 6'lık fa- iz oranının Euro'ya geçen ülkelerin iki katı olduğunu söyleyen Blair, ül- kesinin Euro'nun dışında kalması yüzünden birtakım sorunlarla karşı- laşacağını ifade etti. lu ve Ustaosmanoğlu'nun cezaevıne götürülmesi sırasında çeşitlı sloganlar attı. Mırzabeyoğlu'na destek veren bır gTup da Metris Cezaevi önünde toplandı. Polıs. herhangı bır olaya karşılık ceza- evi önünde geniş güv enlik önlemı aldı. Yakalanan kişilerle birlıkte gözaltına alınan Mırzabeyoğ- lu'nun eşi Hayran Erdiş'in polıs tarafından serbest bırakıldığı öğTenıldı Mirzabe>oğlu Kimdir? Şaır Necip Fazıl Kısakürek'ın öğrencısı olan Salih Mırzabeyoğlu'nun adı. ılkkez 1975'teGöl- ge ve Akıncı Güç dergilerinde yazdığı yazılarla duyuldu. Mirzabeyoğlu ya- zılannda, Necip FazıTın Is- lamı Büyük Doğu görüşünü temel aldıklannı belırttı. 1 Ağustosl984'tetBDA- C'yı kuran ve teokratık dü- zene dayalı ''Başyücelik De\leti"ni kurmak için laik- lığe ve lCemalıstlere savaş açtıklannı söyleyen Mirza- beyoğlu, ABD-lrak savaşı- nı protesto göstenlennden sonra lstanbul'da 17 Ocak 1991'de 24 adamıyla birlık- te gözaltına alındı. DGM ta- rafından 5 örgüt üyesiyle bırliktetutuklanan Mirzabe- yoğlu cezaevıne konuldu. Kısa bır süre sonra ceza- e\ınden çıkan Salih Mirza- beyoğlu. polıs tarafından çok sayıda eylemin bırinci dereceden sorumlusu olarak aranıyordu. Mirzabeyoğlu. Yıldız Sırn (şiir), Tilki Gün- lüğü (roman). tBDA Dıya- lektiği ve Hukuk Edebıya- tı'nın da aralannda bulun- du&u 40'a yakın kitap yaz- dı." Emniyet Genel Müdürlü- ğü raporunda. Mirzabeyoğ- lu'nun liderliğindeki İBDA- C'nin evlem sorumluluğu- nu Ali Ösman Zor'un. mali sorumluluğunu Kazım A1- bayrak'ın. silahlı cephe ve tımler sorumluluğunu ıse tbrahim Kapucu, ( mmet Meğer, Cemil Şahin ve Ke- mal Şişman'ın üstlendiğı belırtıliyor. Türkıye'deki en faal şeriatçı örgüt olan İB- DA-C genellıkle camı. kili- se, sinagog ve parti merkez- lerini hedef olarak seçıyor. İBDA-C'lı terönstler. sıkça Atatürk büstlerine saldırma ve Türk bayrağı yakma ey- lemleri düzenliyor G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada nerede olduğu bılinmiyordu... Ofsayt kaldırılmıştı... Hakem arada maça katılıyordu... Bununla da yetinmıyor, "Bana arada birgolatma yetkisi verin, top kaleye girmemiş olsa bile ben gol demişsem gol olsun" diyordu... Oyunculardan biri ötekine çalım atınca kimi, "şah" diye bağınyordu, kimi de "dama" diyordu, tribündekiler de haykırıyordu: - Gooool... Şeref trıbünündekiler ıse karşı ataktaydı: - Gol sayılmaz... Hakem de işi ortalıyordu: - Bunu saymayalım, bir gol daha atılırsa üç sa- yalım... Maçı uzatmayalım ama. yukarıdaki görünüm başkentteki karmaşayı tam olarak anlatmaya yet- miyor! Gün, Çiller'in liderler turuyla başladı. Programı yapanlar Demirel den öylesine güzel dersler al- mışlardı ki, Onun ne zaman ne yapacağını bildik- leri için, Onaatacaklan golü kendilerince iyi hazır- lamışlardı. Çiller için sadece paranın değil, siyase- tin de dininin imanının olmadığını bir kez daha gör- dük. Çızdikleri senaryonun akışı ilginçti... Çiller önce Ecevit'le görüştü. Tek başına hükü- met kurarsa destekleyeceklerini söyledi. Ecevit, kendisine duyulan güvene teşekkür edince, Çiller "tamam" dedi, soluğu dingöz, affedersıniz cıngöz Recai'nin yanında aldı. Ona da bu köşenin diliyle şunu söyledi: "Sayın Erbakan, ee şey Kutayi Recan, bu gi- dişten sıyrılmamız içın Çalım Garez'in devre dışı bırakılması gerekiyor. Bu oyunu bozmanın tekyo- lu, hükümet kurma olasılığı en yakın kişinin öne çıkması.Oilerdeisterkuraristerkuramazama, he- men Çankaya'nın hesaplarını bozmamız, Garez'i auta atmamız gerekiyor... Merak etme, senın de tümüyle devre dışı olmamanı sağlarım." Çiller, Ecevit'in açıklamasından sonra şu notu düştü: "Ecevit 7 geniş tabanlı dış destek arayış ıçine gir- mesi koşuluyla destekliyoruz." Bunun Türkçesi şu: "Sayın Ecevit, bir ara FP'ye gidıp hal hatır sor- sa ne olur, onlar isterse girmesin. Sindirim siste- mini bozacak halleri yok ya..." Çiller iki ucu tamamladıktan sonra Yılmaz ve Baykalla görüştü. Bunun ardından gözler Demi- rel-Yılmaz görüşmesine çevrildi. Yılmaz'ın Köşk öncesi değerlendirmesi iyimserdi: "İlk kez güvenoyuna bu kadar yakın bir seçenek ortaya çıktı." Siyasette kural: Kur-al... Dünün Erez açısından görünümü ıse ayrı bir boşluk, affedersiniz hoşluk taşıyordu. Çiller'in li- derler turuna başladığı saatlerde Erezde, "başba- kan adayı" olarak (b)eşlı girişimin üç üyesı Bayram Meral, Rıdvan Budak ve Derviş Günday la gö- rüşüyordu. Üç genel başkan da Erez'den beklen- tilerini dile getirip çıktılar. Erez'in sonraki randevu- lannın ıse Kutan ve Baykal olması beklenıyordu. Ama olmadı. Dün akşam saatlerine kadar Erez hâ- lâ aynı türküyü söylüyordu: "Umutluyum... Türkiye bu hükümeti bekliyor..." Bu gelişmelerin yaşandığı yerleşim yerinin be- lediye başkanı ise aynı saatlerde partisinden istifa ediyordu. Doğan Taşdelen, CHP Genel Mer- kezi'ne ağır eleştiriler yönelterek partiden ayrıldı. Yönetime yönelik suçlamalardan birı de şuydu: "Solun iktidar olma şansını yok etti..." Bu sözün söylendiği saatlerde Çiller'in getirdiği öneri belki de solun şansını yeniden gündeme getiriyordu... Bu gelişmelere baş döndürücü mü demeli, sırt döndürücü mü demeli. oyun döndürücü mü demeli, kestirmek zor ama, başkentte siyaset tam bir kurallar bütünlüğü içınde götürülüyor... Sınırsız bir "kurallar" bütünlüğü... Zaten nedir kural? Planını "kur", istediğinı "al". Cumhuriyet k i t a p 1 a r ı Hocı Bektaş: Efsaneden Gerçeâe Irene Melikoff Türkiye'nin Şeytan Üçgeni Hikmet Çetinkaya Sosyal Demokraside Temel Eğilimler Deniz Kavukfuoğlu Bıçak Sırtmdaki Dünya ve Türkiye Erol Manisalı Paylaşılan Tutku Sinenta Gönül Dönmez Colin söz uçları, yazi burçîarı Cumhuriyetin Bireyi Olnrak Türkân Saylan Söz Udarı Yozı Burçian Feridun Ândaç Osmanlı İmmıratoriuğu'nun YüKselis ve Çökliş Tarihi ' Dimitri Kantemir ucu çüllii \ Aydınlanmanın Kodınları Yay. Haz. Neda Arat Bir Günlük Dost Üstün Akmen Cumhuriyef Çağ Pazarlama A.Ş. Türkocağı Cad. No:39/41 kitap kulübü (34334)Cağaloğlu-lstanbulTel: (212)514 01 96 Ucu Güllü Kundura Muzaffer Buyruk^u Enel Hokk'ın Hakkı İlhan Sel^uk