Katalog

3OCAK1999PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER HADEP'ten polis müdürüne suçlama • İstanbul Haber Servisi - HADEP Istanbul II Başkanvekili Veli Haydar Güleç tarafından yapılan açıklamada, Bağcılar tlçe Emniyet Müdürû Çoşkun Alagöz'ün. HADEP Bağcılar tlçe Merkezi'nin çalışmalannı fıilen engelledıği iddia edildi. Alagöz'ün l9Kasım I998 gününden bugüne dek ilçe merkezine çok sayıda baskm düzenlediğini belirten Güleç, baskınlar sırasında 500 partilınin gözaltına ahndığını söyledi. Güleç. aynca Alagöz'ün adının Istanbul Emniyet Müdürlüğü'nde sorgulanırken intihar eden Hüseyin Uzun'un itiraflannda da geçtiğini belirtîi The Guandian'ın değeplendirmesi • LONDRA (AA) - The Guardıan gazetesi. yayımladığı bir haber- yorumda. Güneydoğu Anadolu Bölgesı'nde pek çok kişının terör örgütü PKK'nınelebaşını "çözüm değil, problemin bir parçası" olarak gördügünü bildirdi. Chns Morris imzasıyla yayımlanan yazıda. güvenlik nedeniyle köylerden göçen halkın, kent merkezlerinın yakınlannda yaşamak zorunda kaldıklan. işsizliğin bölge halkının en büyük sıkıntısı haline geldiği belirtildi. Yazıda. halen hapiste olan PKKlı Fethi Demir'in bazı itiraflan da yer aldı. Hatipoğlu'na•• . • • • odul • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Tüm Öğretim Üyeleri Derneği (TÜMOD) Başkanı Prof. Dr. Tahir Hatıpoğlu, Bankacılık ve Sigortacılık Yüksekokul Mezunlan Derneği (BANKSİYODER), tarafmdan "Bilim _, u 'f, ' Özgüriüğü ve Özerk Üniversite" onur ödülüne uygun bulundu. Eğitim-Sen'den açıklama • Istanbul Haber Servisi - Eğirim-Sen Turhal Şubesi. SES Genel Başkanı Ali Ürküt'ün Ankara DGM tarafından tutuklanmasını protesto etti. Yapılan yazılı açıklamada, "SES Genel Başkanı Ali Ürküt'ün Ankara DGM tarafından rutuklanması. sendikal hak ve özgürlüklere yapılan bir saldındır. Ürküt'ün derhal serbest bırakılmasını istiyoruz" denildi. yekii öğretmenlik • tstanbul Haber Servisi - Türkıye Kamu-Sen Istanbul Bölge Başkanı Hanefi Bostan. çocuklann geleceğe iyı hazırlanmalan açısından vekil öğretmenlik uygulamasırun ortadan kaldınlarak çocuklara asil öğretmenlerin eğitim vermesı gerektiğini belirttı. Kuduz köpek şüphesi • tstanbul Haber Servisi - Maslak Atatürk Oto Sanayı Sitesı 2. Kısım'da yurttaşlar tarafından kuduz olduğu şüphesıyle yakalanan bir köpek ile 5 yavrusu ve ısırdığı iki köpek. Şişli Beledıyesi Veterinerlik Müdürlüğü'ne bağlı ekiplerce gözetim altına alındı. Yetkililer, köpeklerin kuduz çıkması halinde gereklı tıbbı müdahalenın yapılacağını belirttiler. Ersoy'un sağlık durumu • İstanbul Haber Servisi - Çanakkale yakınlannda öncekı gün geçirdiğı trafık kazası sonucu yaralanan sanatçı Bülent Ersoy, sağ kasığındaki kesik nedeniyle ikinci kez amelıyat oldu. Ameliyatı gerçeİdeştıren Opr. Dr. Fevzi Nakşıler, Ersoy'un ayağını yere basmasının 1-1.5 ayı bulacağını söyledi. 56. hükümetin yazgısını bugün Kutan ve Baykal'la yapılacak görüşmeler belirleyecek Erez içüı öııeıııli günANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Hükümeti kurmakla görev- lendinlen bağımsız Muğla Mıllet- vekil\. Sanayi ve Tıcaret Bakanı Yalun Erez'ın hükümeti kurup ku- ramayacağı ve hükümetinin çatı- sı bugün FP Genel Başkanı Recai Kutan ve CHP liden Deniz Bay- kal'la yapacağı görüşmeler so- nunda netleşecek. Erez. dün ıkm- o kez görüştüğü DTP lıden Hü- samettin Cüıdoruk'tan ise tam destek aldı. Hükümetınde "siyasi partilerin kurumsal tenısilinr ıs- temeyen Erez'ın, bu istemine kar- şı çıkan CHP \e FP'yı ıkna et- mekte zorlanacağı bıldınldı. Erez'ın olası hükümetıne sadece "bakan vermeye" karşı çıkan FP'nin yanı sıra CHP lıden Bay- kal'mdâ "kurumsal veeşittemsir konusunda geri adım atmayacağı kaydedildi. Hükümeti kuracağı konusunda oldukça iddialı bir söylem ortaya koyan Erez, kabine listesını gele- cek hafta salı ya da en geç çar- şamba günü Cumhurbaşkanı Sü- leyman Demirele sunacağını açıklamasına karşın henüz muha- lefet partilennı ikna etmeyi başa- ramadı. Erez. dün Bolu-Abant'a gıderek DTP lıden Hüsamettin Cindoruk'la bir araya gelirken ak- şam saatlennde de FP'l 1 üst düzey yetkilılerle görüşmeler yaptı. Erez bugün de Kutan ve Baykal'la gö- ruştükten sonra hükümetin çatısı- FP lideri Kutan: Havanda su dövüyorlar ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - FP Genel Başkanı Recai Kutan, hükûmet kurma çalışmalan sürecinde Cumhurbaşkanı Süieyman Demirel'in yetkisini isabetli kullanmadigmı savunarak, "Türkiye 1.5 aydan bu yana havanda su dövmektedir" dedi. FP'nin "nıutiaka bu hükümetin içinde yer alması üerekfiği" yönünde düşüncelerinin olmadığını vurgulayan Kutan; hükümeti kurmakla görevlendirilen Sanayi ve Ticaret Bakanı Muğla Bağımsız Milletvekili Yabm Erez'in, ilk tur görüşmelerinde kendilerinin gereksinimleri olan bilgilerin ancak yüzde 10'unu verdiği söyledi. FP Danışma Meclisi. Recai Kutan başkanlığında dün İçkale Oteli'nde toplandı. Kutan. toplantinm açılışında yaptığı konuşmada. Türkiye'nin gerçek gündemler yerine suni gündemlerle oyaiandığını savundu. Kutan, -Türkiye, iki yddan bu yana bir avuç baskıcı seçldnin suni gündemleriyle çekişip durmaktadır. 1.5 aydan bu yana yeni hükümet kurma çalışmalanyla da adeta havanda su dövmektedir" dedi. Kutan, hükümet kurma çalışmalan konusunda en son gehnen durumu şöyle değeriendirdi: "Sayın Erez, ilk olarak bizi ziyaret etti. Ziyarette Erez, sadece nasıl bir hükümet kurmak istediği konusunda temel prensipleri sö\ ledL Biz de temel prensipterünizi ifade ettik. Erez, ilk zryareünde ihtiyacımız olan bügüerin ancak yüzde 10'unu verebilmiştir. Şûndi Erez'den geri kalan yüzde 90 bilgileri bekliyonız. Tahmin ediyorum. önümüzdeki 1-2 gün içinde liderleri dolaşacak. Bize daha somut teklif gefirecektir. Somut bilgiler nericesinde yetkili organlanmt/da görüşerek müspet ya da menfi görüşümüzü kamuoyuna açıklayacagız.r nı kesınleştirecek. Erez, Cindo- ruk"la yaklaşık 1 saat 20 dakika görüştü. Görüşme sonrasında açıklama yapan Erez. yararlı bir görüşme yaptıklarını belirterek Cindoruk'un deneyimlerinden yararlandığını ve hükümetin ku- ruluşunda izleyecek yol konusun- da görüşünü aldığını söyledi. Li- derlerle görüşmelerini medya ara- cılığıyla sürdürmeyeceğinı kay- deden Erez. -Hükümeti medya- nın önünde kurmuyoruz. Lider- lerle bire bir görüşerek kuruyo- ruz" gorüşünü savundu. Cmdoruk da Türkıye'de rejim tıkanıklığı yaşandığını belirterek hükümetin bir an önce kurulması içın her türlü desteğe hazır oldu- ğunu söyledi. Erez'ın hükümet kurma konusunda başanlı olması- 20. YASAMA DÖNEMİNDE TOPLAM 337 PARTİ DEĞİŞTİRME GERÇEKLEŞTİ Arahk 1998'deki son mUletvekili translerierı, ANAP'a kablan DTP'U Müjdat Koç, Rıfat Serdaroğlu ve Necdet Menzir oldu. Meclis 'dönme dolap' gibi DÜRDANE KIRÇUVAL ANKARA - 20. yasama dönemi. halk istencını hiçe sayan mılletve- kılı geçışleri nedeniyle bir rekora imza attı. Bu dönemde. 233 millet- vekilinin yerinden hoşnut olmadı- ğı ortaya çıkarken; toplam 337 kez yer değiştirme hareketi yaşandı Aynı dönemde. siyasi parti sayısı da ikiye katlandı. Yaklaşan 18 Ni- san seçımleri milletvekili geçişleri- ne hız kazandırdı. 1998 yılındaki geçış trafiğinı 6 Ocak'ta DTP'ye geçerek başlatan Müjdat Koç, aynı zamanda kapanı- şı da yaptı. ANAP \e DYP'nin 25 Aralık 1995 seçımlennde birbirine karşı kesin bir üstünlük sağlayamaması ve ilk aşamada hiçbirpartınin ortak hükümet kurmak ıstemedığı RP'nin birinci parti çıkması sonu- cu bunalımla başlayan 20. yasama dönemınde 3 ayrı hükümet kurul- masına karşın siyasi istikrar sağla- namadı ve özellikle merkez sağ partiler arasinda milletvekili geçi- şı yaşandı. 25 Aralık seçımlerinde birinci parti olarak çıkma hesapla- nylaBBPile isbırlığı vapan ANAP. bozguna uğradı. Bu ışbirlığı sonu- cu bazı bölgelerde önemlı oy kay- bına uğrayan ANAP, seçimlerin he- men ardından kopan BBP'den Yleclıs'te de umdugu desteği bula- madı. BBP'nin 18 Nisan 1999'da yapılacak olan seçimlerde FP ıle "liste bazmda" işbırlığı yapmasına kesin gözüyle bakılıyor. Mesut Yılmaz. başbakanlık kol- tuğuna oturmasına ve kamuoyunun da desteğıyle REFAHYOL hükü- metinin sona ermesine karşın mer- kez sağda umduğu toparlamayı sağlayamadı. DYP lideri TansuÇil- ler'in Yüce Divan'a gönderilmesi hesaplan fıyaskoyla sonuçlandı. Çiller'ı Yüce Dıvan'dan kurtaran Yılmaz, Kurtköy Havaalanı ihale- siyle ilgili olarak Yüce Divan'a gönderilme tehdidiyle karşı karşı- yakaldı. RP'nin Anayasa Mahkemesi ta- rafından kapatılması sonucu 22 Şu- bat 1998de. Necmettin Erbakan ıle bırlikte Hasan HüseyinCeylan, Ah- met Tekdal. Şevki Yılmaz. Ibrahim Halil Çelik ve Şe\ ket Kazan ın mil- lervekillikleri düşerken, 147 mil- letvekili de bağımsız kaldı. 24-25 Şubat tarihlennde 123 eskı RP'li FP'ye geçtı. ANAP kökenli diğer bazı milletvekillennin de katılımıy- la FP'nin milletvekili sayısı 144'e kadaryükseldı. TBMM'nin 20. yasama döne- mindeki geçişlerin en dıkkat çeken- lerinden biri. sosval demokrat bir parti olan DSP'den milletvekili se- çilen lğdır Milletvekili Adil Aşı- nm'ın seçımlerden 15 gün sonra ANAP'a katılması oldu. TBMM'de ençokyerdeğiştirenmılletvekille- ri DSP'den aynlanlar oldu. DSP'den seçilerek Meclıs'e giren Çanakkale Milletvekili Hikmet Ay- dın. önce DYP'ye, sonra da ANAP'a katıldı. ANAP'tan da ay- nlan Aydın. şimdı dışardan DSP'ye destek \eren bağımsız milletvekili konumunda. DSP kökenli Kubilay Uygun'un geçiş trafiğini ızlemek ıse giderek güçleşti. Uygun, önce bir süre DSP ile DYP arasında gidıp geldi. Daha sonra MHP'ye katılan Uygun. bu- rada da bir süre kaldıktan sonra bir süre de DTP üyelıği yaptı. Toplam 6 kez yer değiştiren ve şu an bağım- sız olan Uygun'un yeniden DYP'ye dönmesi bekleniyor. nı ıstediğını kaydeden Cindoruk, "Aksi takdirde Medis'in güveno- yu vermediği bir hükümet bir tür- İü makamdan aynlmaz bir duru- ma gclecektir. Bu nedenle Sayın Erez'in başanya ulaşması için sa- dece biz değiL bütün siyasi parti- ler gayret göstermeü" dedi. Cın- doruk. "Hükümetin kurulacağın- dan ümitti misiniz" sorusuna da ~Bugünkü tarih itibanyla benim gördüğüm. hükümet kurulabilir" karşılığını verdi. Cindoruk. ba- kanlık konusunun gündeme gel- mediğini ifade etti. CHP eşh temsil istiyor CHP. ANAP, DSP ve DTP'nin yanı sıra bazı bağımsız bakanla- nn da içinde yer aldığı hükümet modeli tasarlayan Erez'e, CHP'den olumlu yanıt gelmedi. Kabınede "eşit temsil" ısteyen Baykal'ın bugünkü görüşmede, bu tavnnda ısrarlı olacağı bildiril- dı. CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin, basın yoluyla kendılerı üzerinde "kamumubaskısı" yara- tılmaya çalışıldığına dikkat çeker- ken partisinin tavrında bir değı- şiklık olmadığını söyledi. Erez'in. Baykal'la yaptığı görüşmeden sonra CHP ıle temas kurmadığını belirten Keskin. "Yalnızcabenite- lefonla aradı; yılbaşında Anka- ra'da olup olmadtğımızı sordu ve 'Sizegelebilınm" dedLBunundı- şında herhangi bir temasımızyok" dedi. Partisinin, hükümette ~ "eşitve parti kimiiğiyletem- sü" önkoşulundan \azgeçe- _ meyeceğinı yıneleyen Kes- kin'. "ANAP ve DSP buna ikna olduysa bilemem. ama biz tam eşitlik konusunda ıs- raıiıyız. Vok. hükümet ku- rumsal otmayacak deniyor. Kurumsal ounayacak ne de- mek? Elbettc, genel başkan. bakan verirken şu şu kabi- nede olsun diyecek" dedi. Erez'in dün nabız yokla- dığı FP'den ise "dışardan destek" ya da "temsili ola- rak birkaç bakan verilme- si" isteminde bulunabilece- ğine işaret edildi. ANAP, DSP, CHP veDTP'li hükü- met formülü olmazsa. ıkın- ci olarak "TP'li hükümetse- çenegJni" gündeme getıre- ceğini belirten Erez'ın. CHP'nin hükümete girme- mesi durumunda. bu parti- yi "yedektetuttuğuna" dık- kat çekildi. FP'li bir hükü- met seçeneğine ise DSP li- deri ve Başbakan Yardımcı- sı Bülent Ecevit karşı çıktı- ğından. bu seçeneğin yaşa- ma geçmesi kolay görün- müyor. Başlangıçta FP'nin " birkaç bakanla temsil edi- lebileceğini" 1 sa\unan Ece- vit. DemıreFın, "Çankaya hükümeti kurmam" açıkla- masından sonra "Madem öyle FP'den bakan alınma- sına gerek yok" noktasına gelmişti Başbakan Mesut Yılmaz da Ecevıt'in içinde yer almayacağı hükümette olmayacaklannı açıkladığı için FP'lı hükümet seçene- ğinin gerçekleşmesınin zor olduğuna dikkat çekildi. FP yönetimi ıse "Parti kimli- ğiyle bir koalisyon içinde hü- kümete gireriz. Aksi takdir- de destekyok" görüşünü di- legetırdı. DCM'lere Karşı Özgürlük Cirişimi' etkinliğini kitle örgütleri destekliyor 'DGM'lerehaytr*kampanyasısürecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DGM'lerde yargılananlann yakınlan, DGM'lerin bırer "Sıkryönetimsiz sıkıyönetim mahkemesi" olarak devam ertığıni belirterek. "Her karar duruşmasında haksızhklara isyan eden çocuklanmız, yargıç ve savcılann emriyle coplamyor, dövülüyor ve yerlerde sürükleniyor" dedıler. DGM yargıç ve savcılannın, verdikleri kararlarla, cezaevlerinde yeni saldırılar düzenlenmesine zemin hazırladıklannı ileri süren aileler, cezaevlerine ziyarete gittiklerinde bile baskı ve tehditle karşılaştıklannı. Yozgat. Erzurum ve Sakarya gibı illerde de sık sık MHP'lilerin saldınsına ugradıklannı söylediler. "DGM'lere Hayır" kampanyasını sürdüren 20 demokratik kitle örgütü ve siyasi parti tarafından yayımlanan kitapçıkta, DGM'lerin tarihçesi. DGM'lerin ne olduğu ve nıçin kaldınlması gerektıği konulannda aynntılı bilgiler verilerek, düşünce ve örgütlenme özgürlüğünün önünde en büyük engel olarak duran bu mahkemelerin bir an önce kaldınlması istendi. Kitapçıkta, ülkenın içinde bulunduğu son dönemde, "DGM'-lere Hayır" demenin tam zamanı olduğu kaydedilerek, 12 Eylül sonrası 1984 yılından bu yana faaliyette olan DGM'lenn. 14 yıllık ışleyişı ile "neolduğu" ve "neye hizmet ettiği"nin. artık tüm çıplaklığıyla ortada olduğu vurgulandı. Çeteler DGM'lenn. bir yandan da çetelen yargılayarak "sempati" toplamaya çalıştığı savunulan kitapçıkta, şu göriişlere yer verildi: "DGM'lerin katdınlması: yalnızca bu mahkemelerde yargılananlann, bu mahkemelerde davaya giren avukatlann, kûni hukuk ya da insan haklan örgütlerinin sorunu değildir. İnsanca y aşanıa özlemi süren herkes DGM'lerin potansiyel mağdunıdur ve adalet ve özgürlük isteyen herkes DGM'lerde süren hukuksuziuğa karşı durmalıdır. DGM'-lerin kaldınlması: bütün kesimleriyle bir bütün olarak toplumsal muhalefetin sorunudur. 1975'li yıllarda yapılan budur, o yıllarda DGM'lerin kapatılması başansı da bu anlayışın sonucudur. 5 Eylül 1998 tarihinden bu yana DGM'lerde yargılanmakta olan binlerce siyasi sanık, DGM'-leri boykot ediyor. DGM'lerin verdiği kararlar toplum vicdanında kabul görmüyor. Aydınlar, insan haklan savunuculan, hukukçular, öğrenciler, emekçikr, DGM'lerin kaldınlmasını istiyor. Avrupa tnsan Haklan Mahkemesi, uluslararası hukuk ve insan haklan kuruluşlan; DGM'-lerin adil yargılanma hakkına aykuı olduğunu söy lüyor. Rüzgâr, giderek bir fırtınay a dönüşüyor ve DGM'lere doğru esh or." DGM'lerin bugün "çeteleri koruyan ve aklayan kurumlar" olarak işlevini surdürdüğü kaydedilen kitapçıkta, şu göriişlere de yer verildi: "Kimileri ise artık savunulacak hiçbir yönü kalmamışolan bu mahkemelereyönelen eleştirileri az ya da çok kabul eder görünürken; bir yandan da DGM'lerin varuğını kommanın yeni yollannı anyoriar. Mtrini yenilemeye çahşıyor, basit aynnnlara dair degişiklik öneriieri ile DGM'lere yeni bir 'sahte kimlik' anyorlar. Bu çerçevede; askeri sava ve hâkimlerin çekilmesi. bu mahkemenin adının değiştirilmesi. yargılama görev ve yetkisinin daraltılması konuşuluyor. Oysa bunlar asla bir çözüm olmayacaktır. Gündemde olan bu \e benzeri kinıi değişiklikler. aslında DGM'lerin varlığını devam ettirmenin yeni yöntemleridir. DGM'lerin kurumsal yapısı ve işleyişi ile bir bütün olarak kaldınlması gerekiyor. Bütün buniara karşı şimdi daha fazla uyanık olmak gerekiyor. Şimdi "DGM'lere hayır' demenin tam zamanı." ANAP CHP'ye karşı ANAP, CHP'nin kabıne- de "eşit temsil" koşuluna karşı çıktı. ANAP Grup Başkanvekili Metin Öney, siyasi partilerin parlamen- todaki milletvekili sayısının göz ardı edilemeyeceğini belinerek "CHP'nin dediği şe> 1=99 demektir. Bunu da bizim kabul etmemiz müm- kün değü" görüşünü dile ge- tırdı. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Büient Akarcalı da kurulacak hükümetin iti- bannın "uzlaşmanın kalite- sine" bağlı olduğunu söyle- di. Akarcalı dün düzenledi- ğı basın toplantısında. hü- kümet kuruluşuyla ilgılı ga- zetecılerin sorulannı yanıt- larken hükümetin pazarlık- larla kurulmasının zaafa ne- den olacağmı söyledi. Akar- calı, CHP'nın tavnna ilişkin bir sonıya ise şu yanıtı ver- dı: "CHP bir açılım göster- di, arkasının gelme ihrimali yüksektir. CHP'nin kendi varlığına yakışan şekilde müzakereleri tamamlayaca- ğına inanmak istiyoruz. Böyle bir ortamda iş, sadece sayısal pürüzler ya da daha tali nedenlerden dolayı ba- şansızlığa uğrarsa, bunu izah etmek zor olur. Siyaset, geleceği hazırlama sanatı- dır." Erez'li hükümet seçenek- lerine kapılannı kapatan DYP yöneticileri ise "güve- noy u alamayacak bir hükü- metle boşuna zaman kaybe- dilmemesi" gerektiği görü- şünü yineledı. POIİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA 'Savaş Gülleri../ Soluk bir aydınlıkta uzanan eller, zamansız ka- çışların rüzgânnı anımsatıyor gibiydi... Havasoğuktu... Enginlerin titreyen yüreğini, göğün ve yıldızla- nn kokulan kuşatmıştı her akşamki gibi.... Bir çocuk elektrik direğinin dibinde duruyordu. Soğuktan üşümüştü... Kurşun bir güneş altında çürümüş ağaçlar san- ki yüzyıllık bir yalnızlığın içindeydi; karanlık devinim denizin dalgaları okyanus ötesi incileri kıyıya savu- ruyordu... Robert Desnos yaşamın tüm görüntülerini gön- deriyordu o gece çocuk çığlıkları arasında... Diyordum ki: "Eskiden biryürek çarpıyordu bu ten kafesinde Onun için çarpıyordu yürek ama bilinmez niçin" Elektrik direğinin dibinde soğuktan üşümüş olan çocuk kayboldu... Kar yağmaya başladı... İçinde fırtınalar kopan bir genç kız o gece or- talığı kasıp kavurdu, sonra sessizce ağladı... Coşku veinat... Ikisi birden büyüyor, yaşamın içinde o çocuğu bir o yana bir bu yana savuruyordu... Yerinden kalktı, salonda dolaşmaya başladı... Elindeki içkı kadehi boştu... Umutsuzluğun yankısı olmayan bir ses sanki her şeyi yitiren biri gibi karşısında duruyordu... Pablo Neruda nın o umutsuz şarkıda duran adamı, Attila Jozsef'in 'ölüm trenı'nde buluşu- yordu... Yüreği bir çocuğun yüreği gibiydi; güzelliği sa- vaş çanlannı bile unutturmuştu... • • • Kinin utkusu, nefretle yırtılan yürekler nerede şimdi? Nerede masmavi gökyüzü, eskı zaman se- vinçleri? Işte ıssızlık, işte karanlık!.. Yağmur yağıyor, serseri martılan kovuyor de- niz rüzgârı... Genç yazın hafif meltemi yok artık; senin alnın- da titreyen aydınlık da kaybolmuş... Aydınlığımızın çocuklan masalların içinde bü- yüyor; yannın umutlan bir kıskaç içinde yürüyor... Hesaplaşmak istiyoruz birileriyle ya da kendi- mizle... Öfkelerimiz bulut bulut olmuş, bize ıslıkçalma- yahazırlanıyor... Diyorum ki: "Karnındaki harman süslenmiş Binlerce ince kökle Uzantılan dolanıyor birbirine, açılıyor, Yaymak için sendeki sıvıyı bedeninin her köşesine Ve böylece senin yapraklaria dolu ciğerterinin güzel ağacı Bir türkü söylüyor senin şerefine. Ölümsüz madde sevinçle ilerliyor, Barsaklannın tünelinde, Canlı zengin bir tortu oluyor, Dolgun böbreklerinin artezyen kuyulannda..." Gözlerini yumuyorsun... -~ ~~••*•• ~_~>s O anda biliyorum ki ağlıyorsüriL '"~" a ' ^ Biliyor musun sende köpürüyor göller,çâfişı^or fabrikalar; sende koşuşuyor tüm yırtıcılık ve ryi- likler... Binlerce canlı hayvan, böcekler, saımaşıklar... Sende parlıyor güneş... Sende doğuyor üzgün bir kuzey şafağı... Bilinç- siz bir sonsuzluk... • • • Gece yolunu yarılamıştı... Rene Char'ın 'Asılı Eros'u, kentin sokaklannda dolaşıyordu... . _ Havasoğuktu... ' . " * Bir çocuk çığlığı duyuldu... Kimine göre ufak bir çocuk muydu aşk, yoksa bir kuş muydu? % Auden'in aşkı leylak çıçeği gibiydi... Zamanın o bılinmeyen diliminde Adonis'le ko- nuşan bizler, aşk ve düş parantezleri arasında do- laşıyorduk... Ürkerek çekiliyordu sessizlik... Solgun kamelyalar ve karanfiller arasında gü- lümsüyor, Radovan Pavlovski'den şiirlerokuyor- duk; "Bir kargıydı sanki, gün ortasında yıldızlar gördüm. Temizledim yollan, sana yol açtım; Çocuklanmızın ağlayışlan çınlıyordu havada. Bütün zengınlıkleri yaktım sonra Yüreğimin ateşiyle kül ettim. Yere uzattım kollanmı, senı bekledim. Kekik kokulan getiriyordu göğün çanlan." Bir kuş gibi kulelere konan sevgililer karanlık- tan kaçıyorlardı... Bahçeler arasında dolaşıyorlardı kadınlar ve er- O ise savaş güllerini kokluyordu Samuil in... Silinmiş düşlerde avunuyordu... hikmet.cetinkaya(g cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/513 90 98 Ç A G D A S Y A Y I N L A R ÇAĞININ TANIĞIÜC YAZAR 2 BASI 400 000 TL KUIİUY OIAYI VE TARİKAT KAMPIARI 4. BASI 550000TL MNCIU YILIAI KU$ATILMI$ SOKAKLM 4. BASI «OOCOTL KUZU POSTUNDA KURT 2 BASI SOCOCOTl ZAJIIAK SANA DA lULAfTI KAN 2. BASI aocoooTi »İN IAIONUNUN KAZUII 2 BASI 9OC0O0TL ÂSIK KAIHNUR SOKAİI 2^BASI 800 000 TL SERİATPAIAftl 800 000 T L SEVDANIN ADRESİ BELLİ DEĞİL 1 000 000 TL Çağ Pazartama A.Ş. Türkocağı Caddesı No:39/41 (34334) Cağaloğlu-lstanbul Tel: (0212) 514 01 96