24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 OCAK 1999 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Bursaspor'un Proton reklamı için anlaşması tepki topladı Jet-Pa'dan kuskıdu \atırmı LEVENTGENCELLİ BURSA - Spor kulüpleriyle ilgili gi- rişimlere büyük paralar harcamasıyla dikkat çeken Jet-Pa, lstanbulsporlu Sergen'le anlaştıktan sonra l .5 yıllığı- na 250 bın dolar karşılığında kiraladı. Bursaspor formasında Jet-Pa'nın ithal ettiği Proton'un reklamı taşınacak. Otomotiv kenti Bursa'da Islamı ser- mayenin önemli kuruluşlanndan biri olarak adlandınlan Jet-Pa'ya Bursas- por formasmm kiralanması tepki gör- dü. Bazı kongre üyeleri Bursaspor Yö- netim Kurulu'na yaptıklan başvuru- larda, Jet-Pa ıle yapılan anlaşmanın hukuki boşluklarla dolu olduğunu öne sürdüler. Bursa'dakı yerel gazetelere de yan- sıyan forma kiralama öyküsüne göre uzun süredir formasında taşıyacağı rekJam için arayış içinde olan ve çal- madık kapı bırakmayan Bursaspor yö- netiminın ımdadına Valı Orhan Ta- şanlar yetişti. Önceki gün tatıl için Uludağ'a gelen Jet-Pa Spor Koordina- törü Tanju Çolak, Taşanlar'a nezaket ziyaretinde bulundu. Çolak, Bursaspor Kulüp Başkanı Kâni Şen ile masaya oturdu ve 1.5 yıllığına 250 bin dolar ve- rerek pazarlığı anlaşmayla noktaladı. Tanju Çolak, gazetecilere yaptığı açık- lamada, Bursaspor'un Proton reklamı- nı formasında taşıyacağını söyledi. Bursaspor'un Jet-Pa ile anlaşması, kentteki duyarlı gruplan harekete ge- çirdi. Bursa'nın ekonomik krizden en fazla etkilenen kent olduğuna dikkat çekenler, otomotiv sektörünün ithal otolar nedenıyle durma noktasına gel- diğini, TOFAŞ ve Oyak-Renaulfda ûretimın arahklarla durdurulduğunu ve Proton reklamının Bursaspor for- masında taşınmasının ulusal otomotiv sanayii için bır başka darbe olacağını savundular. Jet-Pa'nın ekonomik krizle birlikte Bursa"daki zor durumda kalan işlet- melere yönelik harekete geçtiğıni anımsatan kaynaklar. Bursa kamuoyu- na sevimlı görünebılmek ıçın son ola- rak Bursaspor'un kullanıldığını da sa- vunuyorlar. Bu ıddialara göre Jet-Pa, önümüzdeki dönemde Bursa'daki zor durumda kalan işletmelen satın alma- ya başlayacak. Bursa Bağımsız Millet- •Jet-Pa'nın ekonomik krizle biriikte Bursa'daki zor durumda kalan işletmelere yönelik harekete geçtiğini anımsatan kaynaklar, Bursa kamuoyuna sevimli görünebilmek için son olarak Bursaspor'un kullanıldığını da savunuyorlar. Bu iddialara göre Jet-Pa, önümüzdeki dönemde Bursa'daki zor durumda kalan işletmeleri satın almaya başlayacak. vekili Cavit Çağlar'ın, lnterbank'a el konulmasından sonra kapatılan RP'nın Genel Başkanı Erbakan ıle baş başa 2 saate yakın görüşmesı ve Jet- Pa'nın Yeşilşehir'ialdığına yönelik ıd- dialann ardmda tslami seımayenin le- galleştirilmesi çabalannın yattığı da öne sürülüyor. Hakkmda mahkeme kararlan olma- sına, Bursa'daki demokratik kitle ör- gütlerinin yapımına karşı çıkmasına karşın 15 bin konutluk Yeşilşehir'in temeli Cumhurbaşkanı Sülevman De- mireitarafindanatılmıştı. 1500 konut- luk bölümün inşaatı devam ederken tüm tepkilere karşın Bursa Valisi Or- han Taşanlar, projeyi "örnek" olarak değerlendirmişti. Bağımsız Bursa Milletvekili Cavit Çağlar'm ekonomik krize girme ne- denlerinden biri olarak gösterilen ve Bursa'nın Demırtaş beldesinde 1. sı- nıf tanm arazisine yapıldığı için ruh- satlan iptal edilen Yeşilşehir'e 50-55 trilyon lira değer biçildıği ve pazarlı- ğın başladığı da öne sürülüyor. Bursa piyasasını yakından tanıyanlar. lnter- bank'ın yeni yönetımının Çağlar hak- kında 51 trilyon liralık haciz karan al- dığını anımsatarak "Yeşfişehireidençı- kanlacak. lslami sermaye bu işe yeşil ışık yakmış. Bursaspor formasının da Jet-Pa'ya pazarianmasu gelişmelerin bu yokla olduğunu ortaya koyuyor" id- diasında bulundular. Çağlar-Erbakan görüşmesi Bursa'daki iddialara göre Jet-Pa, Çağlar' ın elinde kalan medya kuruluş- lannı da alacak. NTV'yı Doğuş Hol- ding'e satan Çağlar'ın, Olay Gazete- si, Olay TV, Olay FM'i Jet-Pa'ya sata- bileceği yolundakı görüşler ağırlık ka- zanmaya başladı. FP'nin, Mıllı Gaze- te'nın dışında seçimlerden önce bir başka gazete çıkarmayı amaçladığını anımsatan kaynaklar, Çağlar-Erbakan görüşmesinde bu pazarlığın da yapıl- mış olabileceğinı öne sürdüler. Bağımsız Bursa Milletvekili Cavit Çağlar'ın ekonomik geleceğinin yanı sıra siyasi geleceğinin de sorgulandı- ğı Bursa'da, Çağlar'ın FP listelerinden istanbul 'dan aday gösterilebileceği öne sürüldü. Isminin açıklanmasını iste- meyen bir milletvekili, "Cavit Bey îs- tanbul'dan FP listelerinden bağımsız olarak ada> gösterilebilir. Bunda yasal bir sakınca yok" dıye konuştu. GalataKöpriisü bıktırdı Galata Köprûsü'nûn kapah otmasi nedeniyle Unkapanı Köprüsü'nde meydana gelen aşı- n > ıgılma dün de trafiği olumsu/ etkiledi. OzeUikJe sabah saatkrinde L nkapanı'ndan Ve- nikapıŞ a dek trafıkte büyûk bir sıkışıkuk yasandt Vetkilfler, bir aksilik olmaması halin- de köpriinün bu sabah yaya ve araç trafiğnie açılacağını söylediler. Öte yandan Bedrettin Dalan döneminde yapımına başlanan Galata Köprüsü aiündaki dükkânlann betediyeye devri de henüzgerçekleşmedi. Köprüyü yapan firma Ue Karayollan arasında çıkan sorun uzun yülar devam etti Nurettin Sö/en döneminde, köprijyü yapan müteahhide fazla öde- me yapıldığı iddiasıyla başlayan hukuk mücadeiesinin uzun sürmesi, köpriinün tesiimini de geciktirdi. Karayollan,eksik isleri olduğu gerekçesiyle köprüyü teslim almadığı için dük- kânlann belediyeye devrüûn gecikmesi, trilyonlarca İira kayba neden oldu. Mumcu anısına düzenlenen panelde 'Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın' anlayışının terk edilmesi gerektiği belirtildi 'Joplum tepki göstermeyi öğrenmeli'ANKARA/MİLAS (Cumbııriyet)-Ga- zetemiz yazan UğurMumcu'nun öldürü- lüşünün 6. yıldönümü nedeniyle gerçek- leştirilen "Çağın Suçu" konulu panel fo- rumda, toplumsal tepkisizlik tartışıldı. Mumcu'nun üyesı bulunduğu Deneme Lisesi Mezunlan Derneği tarafından dü- zenlenen panei forum, önceki gün yapıl- dı. Katılımın yoğun olması nedeniyle çok sayıda yurttaş paneli ayakta izledi. Panel- de konuşan gazetemiz yazan Ali Sirmen, "Bana dokunmayan yılan bin yaşasın". "Sürüden aynlan kuzuyu kurtiar kapar" gibi deyimlerin tepkısız topluma aıt oldu- ğunu savundu. Bireylerin toplumda yan- lış bulduklan bütün olay ve değerlere kar- şı tepki göstermesi gerektiğinı anlatan Sir- men. "Teptdmizi yalnızca rejime. rejimin hatalanna değiL siyasi partilerin liderleri- • Uğur Mumcu'nun öldürülüşünün 6. yılı nedeniyle Deneme Lisesi Mezunlan Derneği'nce 'Çağın Suçu' konulu panel düzenlendi. Katılımın yoğun olması nedeniyle çok sayıda yurttaş paneli ayakta izledi. Panelde konuşan gazetemiz yazan Ali Sirmen, "Bana dokunmayan yılan bin yaşasın", "Sürüden aynlan kuzuyu kurtiar kapar" gibi deyimlerin tepkisiz topluma ait olduğunu savundu. ne, insan haklanru. demokrasiyi talep et- meyenlere. "Bır şey olmaz abi' diyenlere karşı da göstermetiyiz'' diye konuştu. Millıyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Fikret Bila. Uğur Mumcu'nun gazetecılik mesleğinin abıdelerinden olduğunu söy- ledi. Bila, "Mcslektaslanmın hepsinde Uğur Mumcu olma isteği bir hıtku halin- de. Uğur Mumcu'nun yaratnğı boşluk da giderek büyüyor" dedı. Tepkisizliğin ailede öğretilmeye baş- landığını, bireylerin tepkisizlik koşullan- dırması içınde eğitildığinı vurgulayan Bi- la, tepkisizliğin bir hastalık olduğunu ilet- tı. Uğur Mumcu'nun bu hastalığa kapıl- madığına işaret eden Bila, "Toplumun tepkisini yansrtan en önemli kurum basın araçlandır. Ama tepkisizliği alkışlayan bir işte\ üstlennıiş durumdalar. V önetkiler. kendi kişisel sorunlannı çözdükten sonra kendi kişisel yaşamlanndaki iyileşmeyl toplum yaşamındaki iyileşme gibi sunu- yorlar" diye konuştu. Bila. tepkısızlığe karşı örgütlenmenin önemine dikkat çek- ti. Basmda gıderek belırginleşen bir tekel- leşmenin söz konusu olduğunu söyleyen Bila, yürütme erki ile basın erkinin kolay anlaştığını, çünkü ikisinin de birbirine çok şey verebileceği bir mekanizma bulundu- ğunu söyledi. Bila, "Siyasi olarak toplum tepki göstermez de bu anlayışı kırmazsa, bu gidişin bireysel tepkilerle önlenmesi zor görünüyor. Sistemi değiştirmenin yolu bei- ki de o sistemin içinde bulunan siyasi par- tilerin değistirilmesinden geçiyor" görü- şünüdılegetirdi. Foruma, Deneme Lisesi Mezunları Derneği ve Türkıye İnsan Haklan Vakfı adına katılan Dr. Sabri Dokuzoğuz, Tür- kiye'de suçlulann hâlâ güçlü olduğunu, bunlara karşı topyekün yanıt verilmesi ge- rektiğini belirtti. Tepki gösterebilmenın örgütlenmeye bağlı olduğunu ileten Dokuzoğuz, mevcut örgütlerin içlennin doldurulması gerekti- ğini söyledi. Dokuzoğuz, hermeslek gru- bunun kendi örgütünü oluşturmasının ka- çınılmaz hale geldiğine işaret etti. Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Milas Şubesi, geçen pazar günü Mumcu için anma töreni gerçekleştirdi. Öğleden sonra düzenlenen panele ıse gazetemiz yazarları Şükran Kurdakul, Oral Çahş- lar ve İpek Çalışlar konuşmacı olarak ka- tıldı. Konuşmacılar, Mumcu'nun katillerinin 1980 sonrası Türkiye'yi ele geçiren sağ iktıdarlann oluşturduğu siyaset-mafya- çete üçgeninin ürünü olduklannı savun- dular. HAFTAYA BAKIŞ AHMET TANER KJŞLALI Balo Maskesiz Olsun! Kimileri "ortaoyunu'nu maskeli.balo ile kanştınyor. Ortaoyunu güldürür, bu güldürmüyor. Maskeli ba- lonun bir gizemi vardır, bu ıse sadece çirkinlikleri giz- liyor. Kimiten maskelerin ardındakı gerçeği bilmiyor. Ki- mileri ise bildigı halde susuyor. Ya çıkar gereği.. Ya da korkudan! Balo maskesiz olmalı ki kımin kiminle dans ettiği bi- linsin.. Maskeler inmeli ki o maskelerin ardındaki su- ratlan beğenmeyenler, aldatılmaktan kurtulsun! • • • Önce, bir romancımızın son krtabinın 50 bin adet ba- sıldığı yazıldı. Arkasından kısa sürede 100 binlik birsa- tışın gerçekleştigı açıklandı. Derken, çıktığı günden beri ıkinci cumhuriyetçi çiz- gisini korumaya özen gösteren Aktüel dergisı, o roman- cıyı Türkiye'nin "bir numaralı aydını" ilan etti. Bu romancının adı Orhan Pamuk'tu! Ben bu "Büyük" (!) yazanmızın bir romanını okuma- yı denemiştim. Başladığım şeyi bıtırme konusundaki tüm inatçılığıma karşın, brtirememiştim. Ama "Kara Kıtap" basında öylesine övüldü kı ikınci bır deneye girişmekten kendımı alamadım. Ve o ça- bamda da daha yanya gelmeden haviu atmak duru- munda kaldım. Tahsin Yücel ve Emin Özdemir gibi, çok saydığım isimlerin bu yazaria ılgılı oldukça ağır eleştiriterini anım- sadım. Ama beğenenlenn de "beğenme hakkı'na say- gı duydum. Ta ki... Bir okurum "Kara Kitap'ta giztenmiş bir bö- lüme dikkatimi çekinceye kadar. "Çocukluğunda kız kardeşi ıle tartada kârga kovalayan sapık birpadişah" gibi bir anlatım vardı bu bölümde! • • • Prof. Çetin Yetkin yönetiminde, "Müdafaa-i Hu- kuk" adlı çok degerlı aylık bır dergi çıkıyor Ikjinç bir rast- larrtı olarak, dergının Aralık 1998 sayısında, Prof. Fa- hir Iz'in bir incelemesi yayımlandı: "O. Pamuk'taki Atatürk Anlayışı..." Meger benim artık okumayı denemediğım kitapla- nnda daha neler varmış! işte birkaç örnek: "Sonra kasaba alanına dolanır, Atatürk heykeline sı- çan güvercinleri ayıplar..." "Atatürk kendinı içkiye vermiş meyhane kalabalığı- na, cumhuriyetı emanet etmiş olmanın güveniyle gü- lümsüyordu..." "Atatürk'ün leblebi zevkinin ülkemiz için ne büyük felaket olduğunu..." "Sonra bir cumhuriyet, Atatürk, damga pulu hava- sına girdiğimizi hatıriıyoruz..." Sayın Iz, 275 sayfalık bir krtapta, tam sekiz yerde ve "hiç gerekmediğı halde" Atatürk'e sataşıldığını sap- tamış. Şöyle diyor "Bunlarkitaptan çıkanlsa hiçbir şey değişmez. Yal- nız yazann kimi nıhsal gereksinimlen tatmin edılme- miş oluri" Kim bilir, belki de Orhan Pamuk'un "en birinci ay- dın" ilan edılmesmde, bu mcelemenın de büyük kat- ktsı olmuştur! ••• Bayramın ıkinci günunde, Emin Çölaşan'ın yazısı- nın başlığı "Halkayalan söylemek" idi. Önce "Kara Kı- tap''ı okuduğunu ve hıçbır şey anlamadığıru yazıyor- du. Sonra da Pamuk'un son kitabıyla ikjıli yargısını şöyle özetliyordu: "8u romanın ilk basktsı 50 bin değil, sadece 3 bin adet. Aynca beş günde 100 bın adet satış falan yok. Bunlann hepsi reklama dönük palavralar.. Baskıiann faturalannı ve devlete ödenen vergilehn makbuzlannı ortaya çıkarsınlari" •••• Ben, inandıklannı açıkça savunanlara hep saygı duy- muşumdur. O düşüncelere karşı olsam bile! Ama o yürekliliği gösteremeyip de bunu sınsice yap- maya çalışanlara.. oraya buraya "bityeniği" sokuştu- ranlara.. hep tiksinerek bakmışımdır. Bunu hep zayıf bir kışıliğin, zavallı bir ruh halinin yan- sıması olarak gormüşümdür. Oyun maskesiz oynanmalıdır! Çirkinlikleri gizleyen maskelenn ındirilmesinı de tüm "gerçekaydınlar" görev saymalıdır.. Ervbasta da Cum- huriyet gazetesi görev saymalıdır! Ve de Pamuk adlı yazan, isteyen okumalı, isteyen sevmelidir.. Ama ne olduğunu, kim olduğunu bilerek!.. Maskenin arkasındaki gerçek yüzü görerek!.. TÜRKİYE BİRİNCt ULUSLARARASIUFO KONGRESt İSTANBUL'DA Sendikal faaliyetlerde bulunan memurlar bölge dışına gönderiliyor OHAL'den 223 sürgiin 'Evrende yabnz değüiz'İstanbul HaberServisi-Ciddi uzay araştırmalan yapacak bütçeye ve do- nanıma sahip kurumlan olmasa da Türkiye, "Uluslararası UFO Kong- resi" gibi hayal gücünü zorlayan, "Evrende valnız değiİB" tezini işle- yecek kongrelere ev sahipliği yapa- biliyor. İstanbul'da 8 ay önce kuru- lan Sirius UFO Uzay Bilimleri Araş- örma Merkezi'nce organize edilen uluslararası kongre, ABD ve Rus- ya'da uzay bilimleri alanında çalışan bılimadamlanyla, bilimsel nosyonu olanaraştirmacılannkatılacağı "cid- di" bir çalışma olacak. Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda 20-21 Şubat'ta yapılacak kongrede astronotlardan nükleerfizikçilere. "TannlannAra- balan" adlı ünlü kitabın yazan Erich Von Daniken'den NATO'da görev ya- pan üst düzey subaylara kadar ilginç birtoplulukbildirilersunacak. "Ev- rendekizeki havat \e UFCHoji" konu- sunda uzman kişilerin katılımıyla son 50 yıldır dünyanın pek çok ülke- sinde yapılan, ancak Türkiye'de ılk kez gerçekleştirilecek olan kongre- de 4 bin kişiye bire bir ve milyonlar- ca kişiye yazılı ve görsel basın yoluy- la ulaşılması hedefleniyor. Sirius UFO Araştırmalar Merke- zi'nin Başkanı olan Haktan Akdo- ğan, 14 yıldırbukonuüzerinde araş- tırmalar yaptığını belirterek, milyon- larca güneşten, milyonlarca gezegen ve hatta milyonlarca galaksiden olu- şan sonsuz büyüklükteki evrende dünya dışı varlıklar olmadığinı dü- şünmenın "densizlik" olduğunu söy- lüyor. Yaşamını UFO (tanımlanama- yan uçan nesne) araştırmalanna ada- yan Akdoğan, kongrede de görülece- ğı gibi dünya dışı zeki varhldarla il- gili bilimsel formasyonu olan birçok kışinin güçlü kanıtlar sunacağını söyledi. Dünyadaki egemen güçlerin kendilennden daha üstün güçler ol- duğu gerçeğini iktidarlannı korumak adına gizlediklerini savunan Ak- doğan, kongrede, NATO'da uzay- lılarla ilgili çok gizli raporlan gören üst düzey subaylann da şaşırtıcı bil- giler vereceğini aktardı. ENVERSEVİŞ DİYARBAK1R - Güney- doğu'daki çeşıth kamu kuru- luşlannda görevli Eğitim- Sen, SES, Enerji-Yapı-Yol- Sen, Tüm Mal-Sen, Tüm- Sosyal-Sen ve Haber-Sen üyesi toplam 223 memurun son 7 yıl içinde ,"bölge gü- venliği ve asayişi" gerekçe gösterilerek Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nce bölge dışı- na sürgün edildiği açıklandı. Son 7 yıl içinde Sağlık Emekçileri Sendikası'na (SES)üye 12'sidoktor, 19'u hemşire, 9'u laborant, 4'ü sağlık teknisyeni ve 14'üebe, hizmetli ve sağlık memuru olmak üzere toplam 58 kişi- nin Olağanüstü Hal Bölge Valiliği karanyla sürgün edil- diğıni belirten KESK Diyar- bakır Dönem Sözcüsü Ebu- bekir Çelebi, aynı dönemde Eğıtim-Sen'eüye 150öğret- menin bölge dışına çıkartıl- dığını, 200 öğretmenin gözal- tı yaşadığmı, 20 öğretmenin çeşıtli hapis cezalanna çarp- tınldığını, 26 sendika üyesi toplam 162 öğretmenin deöl- dürüldüğünü söyledi. Ebubekir Çelebi, yıne aynı nedenlerden dolayı Haber- Sen üyesi 10. Enerji-Yapı- Y- ol-Sen üyesi 2, Tüm-Sosyal- Sen üyesi 1 ve Tüm- Malıye- Sen üyesi 2 olmak üzere top- lam 15 kamu çalışanmın da sürgün edildiğıni belirterek, Enerji-Yapı-Yol-Sen'e üye 100'e yakın kişinin de gözal- tı yaşadığını ve çoğunun da uyan cezası aldığını bildirdı Bölgede yaşanan sürgün olaylannın sendikal faaliyet- lerden değil, etnik kimlık söylemlerinden kaynakJandı- ğını öne süren KESK Diyar- bakır Dönem Sözcüsü Ebu- bekir Çelebi, "Clkenin deği- şik bölgeterinde sendikal fa- aliyct gösteren on binlerce ûyemiz mevcut Bunlann hiç- biri bu faali>ederinden dola- yı sürgün edilmiyor. Sürgün- lerin bölgedeki asıl nedeni et- nik kimlik söylemleri" dedi. Son 2 yıldan bu yana O- HAL Bölgesi'nden sürgün edilen kamu çalışanlannın kent merkezlerinden uzak kırsal alanlara gönderildiği- ne dikkat çeken Çelebi. "Da- ha önceyaşanan sürgünler ge- nelde kent merkezleri oluyor- du. Şimdi ise daha çok kırsal alanlar. Bu uvgulamadaki a- maç arkadaşlanmıza işi bı- rakbrma ve işten bıknrma"" diye konuştu. Olağanüstü Hal Bölge Va- liliği tarafından, geçen yıl gö- rev yerlen değiştirilen 40 k. mu görevlisi, OHAL Valıl ği'nin430ve431 No.luK; nun Hükmündeki Kararn; melerini gerekçe gösterers "geri dönüşiçin yargı yolu bı lunmadığı" iddiasıyla A\xı pa İnsan Haklan Komisyı nu'na başvurdular. Komi: yon tarafından başvurula yerinde bulunan memurlan bu istemlerinden sonra Avru pa İnsan Haklan Mahkeme si'nde Türkiye aleyhine dav, açıldı. Hak-is Cenisletilmis Başkanlar Kurulu toplandı '1999 da kayıpyılı olacak? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Işçi ve memur konfederasyonlannm başkan- lan, Ekonomik Sosyal Konsey öncesinde bugün "Emek Zirwsi''nde bir araya geli- yor. Hak-tş Genel Başkanı SaKm Uslu, IMF'nin yardım için seçim sonuçlannı beklemesıni eleştırerek, "IMF receteleri kriz beskvtcidir. lnsani ve sosyal boyutu yvktur" dedi. 1998 yılının bunalunlar, skandallar, kottuk kavgalan ve sosyal ya- şamda yaşanan istikrarsızhk nedeniyle ka- yıp yıh olduğunu belirten Uslu, "1999 yı- lınuıda ka>ıpyıho(acağıka\gBinıtaşıyD- ruz* dedi. Hak-ışGenişletilmiş Başkanlar Kurulu, dün sendika genel merkezinde Salim Us- lu başkanhğmda toplandı. Toplanü önce- sinde konuşan Usîu, 56. hükûmetin ilk uy- gulamasınm vergi iadeleri olduğunu anım- satarak, "Sernıayekesinûtünıgiderlerinin masraf olarak gösterirken, çaiışanlar top- hı taşıma araçlan biletierini bile masraf gosteremiyor" dedi. Vergi iadesi sistemi- nin aylık olarak uygulanması gerektiğıni söyleyen Uslu, çalışanlann yıllık uygula- ma nedeniyle haksızhklarla karşı karşıya kaldığmı belirtti. Hükûmetin sosyal gü- venlik konusundaki yaklaşımını olumiu karşıladıklannı belirten Uslu. sosyal taraf- lar arasında vanlan uziaşmanın hükümet- çe dikkate alınması gerektiğini vurguladt. Türk-lş, DİSK, Hak-tş, KESK. Memur- Sen ve Türkiye Kamu-Sen genel başkan- lan, çalışanlann sorunlanna ortak çözüm belkjemek amacıyla bugün bir araya geli- yor. Işçi ve memur konfederasyonlannın genel başkanlan, ağırlıkk olarak. kamu ke- simi toplu iş sözleşmelen. işten çıkarma- lar, işsizlik sigortası, iş güvencesi yasası ve zorunlutasarruflara ilışkin değerlendirme- lerde bulunacaklar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle