19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 OCAK1999CUMA CUMHURİYET SAYFA KULTUR 15 Saııatlanyla iz bırakanlar Sahnede soluk soluğa 50yıl... Oyuncu, yönetmen, eğitmen ve yönetici kimliğiy- le yıllardır yaşamı tiyatroya dönüştürecek hiçbir fır- satı kaçırmayan Yddız Kenter, bu yıi hem 70. yaşı- nı hem de 50. sanat yılını kutladı. Yaşadığımız yüz- yılınyansında,hiçperdekapamadan, sahnede eme- ğini, aşkını, aklını ve yüreğini ortaya koyup sanatı- na her şeyıni veren Yıldız Kenter. soluk soluga, öle- siye çahşıyor. Yaşamı aşkla algılatna ve yansıtabıl- meyi gençlere de öğretme çabasmda. Bu yıl 2. Afı- fe Tjyatro Ödüllennde MariaCalbs-Master Oass'ta- ki olağanüstü performansı göz ardı edilerek Muh- sin Ertuğrul Ödülü verildi. Sanat Kurumu en iyi ka- dın sanatçı seçerken Avni Dilligil Tiyatro ÖdüHe- ri'nde Jüri Büyük Ödülü'nü aldı. Şimdi de 30 yıl sonra komedi olarak sunduklan 'Marü'da aktrist Ar- kadina rolünde yine müthiş bir virtûözlük sergili- yor Yıldız Kenter. Sıra 50 yıl içinde canlandırdığı rollerden seçip derlediği oyunda! Once mektuplar sonra beş kitap Geçen yıl 'Gölgede Kalan Y'ıflar' ile çocukluğu- nu, gençliğini, geçmişten arta kalan belgelerle, fo- tograflarla birdestana donüştürdüğü anılanyla ilk kez Nâam ite Piraye'nin aşkını gerçek yaşamdan tanık- lığıyla aktaran Memet Fuat bu y ıl Nâzım Hikmet'in Piraye"ye Mektuplan'nm tümünü ilk kez yayımla- dı. Memet Fuat, Nâzım'ın 1933ten 1950'ye kadar, on yedi yıl boyunca çeşitli cezaevlennden Pirayc'ye yazdığı ve Piraye'nin yıllardırbirtahtaçantada sak- ladığı, yoğun bir duygusallık içeren ve bırçoğu baş- h başma bır çığlık olan mektuplan iki cilt olarak derledi. Bu yıl içinde yogun bir çalışmayla beş ki- tap da yayımladı. Bir Aynlışın Öyküsü (öykü), Ya- şadıgımız (roman) ve denemelerini Duyumsanma- yan Karanlık. Çoğunlugun Gücü ve Sömürüsüz Bir Dünya'da topladı. Adam Sanat"ta Yaşlı Şaire Mek- tuplan'nı sürdüren Memet Fuat, Çağdaş Türk Şiiri Antolojisi'ni genişletme çalışmasını sürdürüyor. HÜSEYİN SERMET Yaşamını Fransa'da sürdüren ve Batılı eleştirmenlertarafından 'BatuunChopin'ı olarak tanınan Hüseyin Sennet'ın keman- da Regis Pasquier ve v iyolonselde Xavi- er PhiBp ie bırlikte yorumladığı Alberie Magnard adlı yapıtın yer aldıgı 'Nouvel- leAcademieduDisque'başlıklı CD. nısan ayında 'Grand Prix du Disque Palmares des Palmares' ödülünü kazandı. Yaz ayla- nnda ülkemızin Ege ve Akdenız sahille- rinde gerçekleşen Amfor Müzik Festıva- li'nin başkanlığını üstlenen Sermet'e ka- sım ayında da Marmara Ünıversitesi tle- tişim Fakültesi tarafından 'Onursal Dok- tora' verildi. YEKTA KARA Habıtat H'nin açılış töreninde Istanbul Dev let Opera ve Balesi, orkestra, koro ve dansçılannın çeşitli dallardakı sanatçılar- la birlikte sunduğu 'Lirik Tarih Gösteri- si'nin miman, gösterinin genel sanat yö- netmeni Yekta Kara ve sahneye koyan Ali Taygun'du. Türkıye'nin tüm sesini yansı- tan bu görkemli gösteri, Cumhuriyetin 75. yıl kutlamalan kapsamındaönce 30 Ağus- tos'ta Lizbon'dakı Expo "98 kapsamında sunuldu. Istanbul Devlet Opera ve Bale- si Orkestra ve Korosu. danscılan, Istan- bul Tarihı Türk Müziği Topluluğu, Meh- ter Grubu ile Balık Ayhan ve arkadaşları- nın gerçekleştirdıği Lirik Tarih Gösten- si olağanüstü ilgi gordü. 29 Ekim'de ıse farklı bir programla Taksim'de sunulan gösterıyi tüm Türkiye izledi. Üç yıldır se- zonu Danimarka'da açan İDOB, müdürü ve genel sanat yönetmeni Yekta Kara'nın başdöndürücü enerjisi, tutkusu, inancı ve coşkusuyla dünya standartlanna u>gun yapıtlar üretmeyi sürdürüyor. Bu yıl Türk balesinin 50. yılına, Ingılız Ulusal Bale Di- rektörü DerekDeane'nın yorumuyla Çay- kovskj'nin 'LyuyanGüzeTi ve Düsseldorf Balesi Dırektörü Youri Vamos'un kore- ografısiyle sunulan 'Carmina Burana'nın balesini armağan etti. ALİ ULVİ ERSOY Hayatı okumak, çızmek v e yaşamakla geçen, yanm yüzy ı! gündemde kalan. ka- rikatür sanatının duayenlennden Ali UI- vi Ersoy'u 74 yaşında yitirdik. Yozlaşmış bir politika alanında aydınlanmadan ya- na savaşım veren, karikatür sanatı üstüne çok kafa yoran. karikatürcülüğünü bir tür gazetecılık olarak tanımlayan Alı Ulvi, 1950 yılından bu yana Cumhurıyet gaze- tesinin binnci sayfasında çizıyordu. Ali Ul- vı Ersoy sadece karikatürist değil, gerçek bir entelektüeldi. Her gün üreten yanm yüz- yıllık mizah emekçisi, Türk mizahımn ön- de gelen maratoncusu, bir karikatür filo- zofuydu. Onun ıçin'karikatür,insanınsa- hip olduğu boyutiar kadar çok boyuthıy- du' ve tek amacı 'geleceğe kalacak bir mi- zah yapmak'tı. KAMRAN İNCE Günümüzün son akımlannı müzığine yansıtan, Doğu-Batı birikiminı yeni bir potada eritmeyi başaran Kamran İnce'nin 'Fall of Constantinople' adlı CD'sinin ar- dından film müziklennin bir araya geldi- ği CD'si de ulaştı müzikseverlere. Genç bes- teci tstanbul Teknik Ünivesitesi'nin 225. lcuruluş yıldönümü kutlamalan nedeniy- le Academica Senfonik Şiıri başlüdı bir besteye ımza attı. Yapıtın dünya prömiye- ri iTU'nün lcuruluş yıldönümünde Türki- ye'de gerçekleşti. ALİ POYRAZOĞLU Pera Palas isimlı oyunda canlandırdigı farklı rollerle Broadvvay'de sahneye çıkan ilk Türk oyuncu oldu. Türk asıllı Ameri- kalı Sinan Ünel'in yazdığı oyun. Türki- ye'nın üç farklı dönemini anlatıyor. BASAR SABUNCU 1997'de Shakespeare'in oyaınlanndan ve sonelerinden 'iktidar hırsı' temasından yola çıkarak uyarladıgı 'Bir Ata Kralh- ğım'ın başansının ardından bu yıl da Ti- yatro Stüdyosu'nun 'Balkon' adlı özenli çalışmasına imza attı. Sabuncu, Genet'in oyununa getirdigi yorumla Afife Tiyatro Odülleri'nde ikinci kez en iyi yönetmen ödülünü kazandı. ŞAKİR ECZACIBAŞI Istanbul Kültür ve Sanat Vakfı Yöne- tim Kurulu Başkanı Şakir Eczacıbaşı'nın sözcüsü olduğu Kültür Gırişimi, tzmır'de • Adalet Ağaoğlu'na ABD Ohio Eyalet Üniversitesi 'fahri doktorluk' verdi. Melih Fereli îngiltere Kraliçesi II.Elizabeth tarafından 'Britanya împaratorluğu Büyük Nişanı' bağlamında subay rütbesiyle onurlandınldı. Görgün Taner Avrupa Caz Festivalleri Birliği'nin başkanlığına getirildi. Yekta Kara. Lirik Tarih Gösterisi'nin, Rengim Gökmen de Afife balesinin yaratıcılanndandı. Evin llyasoğlu, dört kitap sundu müzik dünyasına. Pamukbank Sanat Galerisi usta sanatçılann orijinal yapıtlannı izleme olanağı sağladı. l)Teoman, 2)Hüseyin Sermet 3)Ali Ulvi. 4)Biilent OrtaçgiL 5)Dr. Nejat F. Eczacıbaşı, 6)Cem Yümaz, 7)\Ielih Fereli, 8)Yelda Kaymakçı. 9)Gürol Ağırbaş, 10)Tilbe Saran, 1 l)Selim İleri 'Demokrasi. Kültür ve Globalleşme" baş- lığıyla gerçekleştirdiğı 1. Ulusal Kültür Kongresi'nden sonra, bu yılda Istanbul'da Kültür Politikalan Sempozyuınu'nu düzen- ledı. tKSV'nın desteğiyle yapılan. üç gün süren sorunlann gündeme geldiği sem- pozyuma 35 konuşmacı katıldı Önenle- rineylemegeçirilmesiiçinprojelerhazır- lanacak. Şakir Eczacıbaşf nın Abidin Di- no'ya adadığı 'Türkiye Renkleri* başlık- lı fotoğraf kitabı da yayımlandı. YÜCELERTEN Yücel Erten. 'Azizname' adlı çalışma- sı Devlet Ti\atrolan'nda dördüncü ynlın- da kapalı gışe oynarken. Brecht'ın 100. do- ğumyılıolan 1998"de. Istanbul Şehir Ti- yatrolan'ndaKafkasTebeşirDairesi \e,\n- kara De\let Tiyatrosu'nda MutfuSon ile ıki başanlı yoruma imza attı. FAZIL SAY Paris'te ilk CD'smı çıkaran ve konser ve- ren Faal Say Dıapason dergısıne de kapak oldu. Sav "ın 'Mozart Piyano Sonatlan ve VaryasyonlarT başlıklı CD"sınin ardından Diapason'dan Etienne Moreau genç pıya- nıstle ilgıli olarak şu yorumu yapıyordu: "İlk ka> dında kendi biçimini gerçeklestir- mevecesaret edcn, haşkalannın söyleyeme- diklerini > ük«k sesle söyleyen, yenilik yap- ma riskine giren, yoğun \e güçlü bir Mo- zart yorumu yaratan bir piyanisti dinkmek gûzel bir duygu." Say \ ıl içinde Ankara. Istanbul ve Izmır'de verdıği tanıtım kon- serlennin yant sıra temmuz a\mda ^et' Kurt Masuryönetimindeki New York Fi- larmoni Orkestrası'yla konser verdi. PAMUKBANK Ülkemizin ilk fotoğraf galerisi olan Pa- mukbank Fotoğraf Galensı Eşyanın Tabı- atı ve Işık Yıllan başlıklı sergılerin ardın- dan .\ra Güfer, LouisGreenfıeld ve Ew \r- nold gibi usta sanatçılann orijinal yapıt- lannı izleme olanağını sundu fotoğrafse- \erlere Her vıl sponsor olarak yabancı bir bale topluluğunu Türkıye've getiren Pa- mukbank. bu yıl St. Petersburg Bale Tı- yatrosu'nunRedGiselfcadlıbaresıninya- nı sıra ülkemız için de kalıcı bir yapıta im- za atarak İDOB'un Carmina Buranaba- lesinin sponsorluğunu üstlendı. APALET AĞAOCLU Adalet Ağaoğhı'na ABD'deki Ohio Eya- let Üniversitesi tarafından 'fahri doktor- luk' verildi. Agaoğlu onuruna yazarın ro- man, öykü. oyun v e denemelerine değışik açılardan eğılen bir sempozyum da düzen- lendi. Türkiye"den ve ABD'den konuşma- cıların bıldirıleri sunuldu. Ohio Eyalet Üniversitesi Osmanlı ve Modern Türk Di- li-Edebıyatı öğretim üyesi Mctoria Holb- rook, Adalet Ağaoğlu ile 'darbe romanf uzenne bir sövleşı >aptı. MİLLİ REASÜRANS SANAT CALERİSİ Milü Reasürans Sanat Galerisi. Ab- durrahman Öztoprak, Hakkı Anlı. Meh- met Güreli. Avni Arbaş'ın kişisel sergile- ny İe "Büyük Gelenek ve 90'larda İtalyan Resmi" başlıklı sergıleri sundu ızleyicile- re. Galennin gerçekleştirdiğı en önemlı et- kinliklerdenbiri "Cumhuriyet'in Roman- sı Yurt Gezüeri" başlıklı sergi oldu. CHP tarafından 1938'debaşlatılan ve 1944 yı- lına dek süren 48 yurt gezisinden günü- müze 800 resimden 100 tanesi ulaşmıştı y alnızca. Galeri yetkilileri bürokratik en- gellernedeniyleancak 37 resmi ve 102 fo- toğrafı bir araya getırebildi. İDİL BİRET Bugüne dek Beethoven'ın dokuz senfo- nisinın piyano uyarlamalannı plaga kay- deden. 1992 yılında Chopin'in bütün pi- yano eserlerınin CDkaydını gerçekleşti- ren ve 1997 yılında da Brahms ın bütün piyano eserleri dizısinı tamamlayan İdil Bi- retyorulmak bilmıyor. Bu yıl Rachmani- nov'un bütun piyano eserlerını 10 kayıt- tatoplamaçalışmasınabaşladı. Rachma- ninov CD'lennin ardından da Beethoven sonatlan. Skriyabin'i kaydetmek istiyor. HER ŞEY ÇOK CÜZEL OLACAK Karamsarlığa müsaade yok bu fılmde. Sadece ambalajlan içindeki 3^t sandalyey- le yola çıkıp yıllardır bir bar kurnıa hev e- sinın peşinde koşan A1tan' ın (Cem YıJmaz) iyımserliğı bulaşıyor herkese. Yönetmen Omer Vargı fılmde Cem Yılmaz'ın ken- dine özgü mızahı. Mazhar Alansonun başan 11 oyunculuğunu ve Selim Naşit Öz- can'ın deneyımini harmanlamı^ adeta. Uyumlu ekip. aile yaşantısını büyük bir başanyla beyazperdeye yansıtıyor. CÖRCÜN TANER Istanbul Caz Festıvali'nin Yönetmeni Görgün Taner, Avrupa Caz Festivalleri Birliği'nin başkanlığına getirildi. Birliğin 2000 y ılındakı toplantısı Görgün Taner'in başkanlığında tstanbul'da yapılacak. EVİN İLYASOĞLU Çagdaş Türk müziginin peşinde bir araş- tırmacı Evinthasoğlu. Cemal Reşit Rey'ın yaşamını anlattığı "Müzikten İbaret Bir Dünyada Gerintiler" adlı kitabının ardın- dan Necil Kazım Akses'in yaşamını ak- tardığı 'Minyarürterdcn Destana Bir Yol- culuk' adlı bıyografıyı sundu okurlara. Evin Iryasoğlu'nun. ZehraYıkhz'mbebek- liğinden ölümüne dek yaşamöyküsünü anlatan. sanatçı kişilığini degerlendiren 'Zehra'nınÖyküsü' adlı kitabı Boyut Ya- y ınlan'ndan. ÇağdaşTürk BestecilerVCon- temporary TurkishComposersbaşlıkh ki- tabı da Pan Yayınlan'ndan çıktı. İKasoğ- lu'nun okuru adeta bır yolculuğa çıkaran kitaplannda yazann bılgısiyle edebiyat yetisi birleşiyor. SELİM İLERİ ,Geçen yıl Sadn Alışık Tiyatrosu'nun sahnelediği 'Allahaısmarladık Cumhuri- yet' adlı oyunuyla 2. Afife Tiyatro Ödül- leri'nde Cevat Fehmı Başkut Ödülü'nü aldı, Avni Dilligil Tiyatro Ödüllen'nde de en başanlı oyun yazan seçıldı. Önce 'Afi- fe\ sonra'Allahaısmarladık Cumhuriyet'in ardından yine unutulmuş kadınlanmız- dan birini gündeme getırdr Mihri Müş- fık." Mihri Müşfik-Ölü Bir Kelebek" Sad- ri Alışık Tiyatrosu'nda sahneleniyor bu yıl. Oyunun kitabı da yayımlandı. Oğlak Ya- yınlan'nın Cumhunyetimizin 7 5. y ılına ar- mağan olarak sunduğu "Kurtuluş Savaşı ve Edebiyaümız"\ İnci Enginün ve Zeynep Kerman ile bırlikte hazırladı. "Çağdaş Türk Edebiyaünda 99 Hikâyeci 99 Hikâ- ve"yı derledi i "HerGeceBodrum"."Ötüm İlişkileri". "Cehennem KraBçesi", "Bir Akşam Alacası" dörtlü olarak yenıden ba- sıldı. MELİH FERELİ Uluslararası alanda Türkıye'nin çağ- daş bir imajla tanıtımında önemli işlev üstlenen Istanbul Kültür ve Sanat Vak- fi'nın Genel Müdürü Meih Ferefi. Bucking- ham Sarayı'nda y apılan bir törende. îngil- tere Kraliçesi 11. EBzabethtarafından Türk- İngılızkültürel ılışkilerını hızmetlennden ötürü "Britanya împaratorluğu Büyük Ni- şanı" bağlamında "subaj " rütbesiyle onur- landınldı. Buunvan ilk kez bir Türk'e ve- rildi. Melih Fereli, şimdiden Istanbul Kong- re ve Kültür Merkezi'nin 2005 yılının programını tasarlamakta! DİKMEN CÜRÜN 10. yılında Dikmen Gürün'ün yöneti- cıliğıni üstlendiği Uluslararası Istanbul Tiyatro Festıvali, yine farkJı renkler, ba- kışlar, yorumlan bir araya getirerek geniş bir yelpaze sundu. Milva'nın Brecht şar- kılanyla açılan festival, Susan Sontag'ın tbsen'in oyunundan yola çıkarak yazdığı, Robert VVîlson" ın yönettiğı' Denizden Ge- len Kadın'ıyla. Tadashi Suzuki nın Euri- pides'in Bakkhalar'ından yola çıkarak yazdığı ve yorumladığı 'Dionisos' Suzu- ki Company of Toga'yla, Pina Bausch'un Wuppertal Dans Tiyatrosu'yla sunduğu 'Cam Temizlevicisi'yle yine bizı büyüle- di Şimdi sıra ortak yapımlarda... RENCİM CÖKMEN "Temd eğitimi, deneyimi. çalışkanlığı ile yönettiği her yapıtta yeni tatlar bulup çıkaran" orkestra şefimiz Rengim Gök- men. bu yıl 15. Uluslararası Ankara Fes- tıvali'nin açılışındaNevit Kodalh'nın Ata- türk Oratoryosu'nu seslendiren birleşmış Ankara orkestra. solıst ve korolannı yö- netti. Rengim Gökmen, Türk balesinin 50. yılında 'Afife' balesinin yaratılması- na öncülük ettı. yapıtın dünya prömiyeri- ni yönetti. Izmır Devlet Senfonı Orkest- rası'nın Amerika ve Kanada turnesi son anda iptal edilince, Cumhuriyetin 75. yıl kutlamalan kapsamında Brüksel Festiva- li'nde tzmir Devlet Senfoni Orkestrasf nın konserını yönetti. Cihat Aşkın'ın solist olduğu. Beethoven. Rachmaninof \e UKi Cemal Erkin'ın yapıtlannın seslendirildi- ği konserin canlı kaydı CD olarak yayım- landı. Portekız'de konserler yönetti. KEDİ GOZU VECDİ SAYAR Her Şey Çok Güzel Olacak Yeni yılın tüm kediler ıçin sağlıklı, başanlı ve sevgi dolu bir yıl olmasını dileyerek başlayalım söze. Sevginin bir kedi için ne denlı önemli olduğunu bil- meyen var mı? Sevgisiz yaşayamaz kediler. Hatta. bir kedi için ya- şamın biricik amacı sevgidir desek abartmış olmayız. Bır Fransız yönetmene "Niçın film çekiyorsunuz" di- ye sorduklannda, verdiği yanıtı anımsıyor musunuz? "Sevilmek için." Bu soruya verilen yüzlerce farklı yanrt arasında en samimisiydi, bana göre. Bilmem katıhr mısınız? Insanlann övgüsünü kazanmak, inancını pekiştirir kedınin. Mücadele gücünü arttınr. Bu yüzden, pek çok kedi için sevilmek, para kazanmaktan daha önem- lidir. Bu yüzden iyimseriiklerini hiç yitirmez kediler. "Her şey çok güzel olacak" demekten hiç vazgeçmezler... • • • 1999 yılına girerken bu iyimserliğimizi hâlâ koruya- biliyorsak, bunu kımlere borçluyuz? Bu sorunun ya- nrtını bulmak için geride bıraktığımız sinema yılına bir göz atmaya ne dersiniz? On yedi filmın yapılabildiği, bunlardan ancak bir bölümünün gösterime girebildiğı, devletin sinema ala- nına desteğini minimum düzeye indirdiği, özel sektö- rün ise çok küçük bir bölümünün bu alana ilgi gös- terdtğı hesaba katılırsa, umutlu olmak mümkün mü? Bence, mümkün... Tüm olumsuz koşullara karşın, sinemamız gençteşiya, uluslararası festivallerde önem- li başanlar kazanıyor. Ve her yıl birkaç filmımız -1996'de "Ağır Roman", "Hoşçakal Yann" ve "Her Şey Çok Güzel Olacak'- Türkiye'de geniş seyirci yığınlanna ulaş- ma başansını gösteriyor. Yani. sevgiden yana yoksul kalmıyoruz. Hem ülkemizin hem de başka ülkelerin seyircısinin sevgisini kazanmanın yanı sıra, sinemamızın bir ka- zancı daha var. Bırbirimizi sevmeyi, birlikte mücade- le vermeyi de öğreniyoruz yavaş yavaş... Sinema örgütlennin yan yana gelip, bir platform oluştunmalan, Ulusal Sanat Konseyi girişimine, diğer sanat alanlarının temsilcileri ile omuz omuza bir cep- he açmalan, özerk bir sanat kurumunun oluşması yö- nünde ortak mücadeleye karar vermelen çok önem- li bir gelışme. Bütün bunlar, bizim önümüzdeki yıla umutlu bir başlangıç yapmamıza neden oluyor... Dileriz, 1999 sinemamızın dünyada daha çok se- sıni duyurduğu, filmlerimizin Türkiye'de ve başka ül- kelerde geniş seyirci yığınlan ile buluştuğu bir yıl olur. ••• Bu iyimser "yeniyıl" yazısını, geride kalan yıla top- lu bır bakışla bitirerek iyimserliğımi temellendirmek is- tıyorum. 1998 in en önemli özelliği, genç kuşağın si- nemamıza getirdiğı dinamizm oldu. "Tabutta Rövaşata" ile Derviş Zaim, "Masumi- yet°\e Zeki Demirkubuz, "Kasaba" ile Nuri Bitge Cey- lan, "Hamam "la Ferzan Özpetek, "Usta Beni Öldür- sene" ile Banş Pirhasan'ın bir önceki yıl başlattık- lan genç ve araştırmacı çizgi, sinemadüoyasının ilgi- sini yeniden -Yılmaz Güney'den sonra bir kez daha- Türk sineması üzerine çekebilecek boyutlara utaştı. Serdar Akar "Gemıde" ile Almanya'da yaşayan iki genç sınemacı, Yılmaz Aslan ve Fatih Akın "Yara" ve "Kısa ve Acısız" adlı fılmleri ile Türk sinemasında- ki bu "genç dalga "nın en güzel örneklerin^ verdiler. Ama, 1998'in beni en çok şaşırtan ftlmi Ömer Var- gı'nın "Her Şey Çok Güzel Olacak" oldu. Başanlı bir reklam yönetmeni olan Vargı, ticari sinemanın ölçü- leri ile yaratıcı sinemanın (benım pek sevmedığin bir tanım ama, sanat sineması da diyebtlirsiniz buna) çok başanlı bir sentezinı ortaya koymuştu. Hollyvvood si- nemasının kalıplarını yadsımadan, sınemasına kişisel bir tat, yerel bir renk vermeyi başanyordu Vargı. Ulu- sal sinema-evrensel sinema tartışmasının anlamsız- lığını vurgularcasına. Cem Yılmaz ve Mazhar Alan- son'un oyuncu yetenekleri, bu çabaya müthiş bir destek sağlıyordu. Sonuçta, ortaya seyirciye eziyet et- mek yerine, onu keyiflendirmeyı hedefleyen, ama bir yandan da "insancıl" mesajını aktarmakta kusur et- meyen, hatta ıki "yenik" ama "hayallerinıyitirmemiş" kahramanının kimliğinde dört dörtlük bir Türkiye man- zarası çizmeyi başanyordu. Yalnızca, bu film bile umutlu olmamız için yeteriı ba- na kalırsa. Öyle ise: "Her şey çok güzel olacak"... Yönetmen Keisuku Kinoshita öldü • Kütrür Servisi - Ünlü yönetmen Akira Kurosavva'nın ölümüyle sarsılan Japon sinemasında bir kayıp da 86 yaşındaki başanlı yönetmen Keisuku Kınoshita'nın Tokyo'daki evinde aniden ölmesiyle yaşandı. Kinoshita. uluslararası alanda Kurosavva kadar tanınmamakla bırlikte Japon sinemasının 2. Dünya Savaşı'ndan sonra yaşadığı sosyal problemlerin ve ekonomik krizlerin üzerinde durmasıyla ün kazanmıştı. İlk fılmini 1943"te yöneten Kinoshita; Japonya'nın ilk uzun metrajh, renklı filmi olan 'Carmen Eve Dönüyor'un yönetmeni ve yapımcısıydı. Japon yönetmenin en ünlü fılmi; bir kadın öğretmenle 12 yaşındaki oğlunun, Japonya'nın 2. Dünya Savaşı'nın bunalımlı yıllannda yaşadıklan uzak ve yabancı bir adadaki hayatlannı anlatan 'Tvventv Four Eyes' (1954) adındaki Fılmiydi. Film Japonya'da 36 tane ödüle değer bulunmuştu. Japon sinemasına uzun yıllar emek veren Kinoshita: sakin ve yalın tarzı, kadın olgusuna lirik yaklaşımı ve yapmış olduğu çok sayıdakı savaş karşıtı filmleriyle hatırlanacak. l Eve Arnold'm Gözüyle Marilyn' sergisi uzatıldı • Kültür Servisi - Pamukbank Fotoğraf Galerisi'nde 17 Kasım'da açılan "Eve Arnold'ın Gözüyle Marilyn' sergisi sanatseverlerden gördüğü yogun ilgi nedeniyle 14 Ocak 1999 gününe dek uzatıldı. 1957 yılında Magnum Ajansı'na kabul edilen ilk Amerikalı kadın fotoğraf sanatçısı olan Eve Arnold'ın objektifinden ünlü yıldız Manlyn Monroe'nun soluk kesicı görüntülennin yer aldığı, sanatseverlerin yogun ilgi gösteımesi nedeniyle uzatılan sergiyi bugüne kadar 10.000'i aşkın fotoğrafsever izledi. Sergi 14 Ocak'a kadar pazar ve pazartesi hariç her gün 10.00-19.00 arasında ziyaret edilebilir. (236 67 90) BLGUN • İLERİ GÖZETLEME KÜLTÜR VE SANAT EVİ'nde saat 18.00'de AzizNesin'in HanrCM! isimli oyunu izlenebilirY25/76<< ?/> • BELGESEL SİNEMACILAR BİRLİĞİ'nde saat 13.00-19 00 arasında Vavuz Sezer'ın yönettiği Pamukkale isimli film göstenliyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle