23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 EYLUL 1998 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Robert Koçaryan Koçaryan getmiyor • ERİY\N(AA)- Ermenistan Devlet Başkanı Robert Koçaryan, Yukan Karabağ ile Ermenistan arasında bulunan işgal topraklaruıdaki Laçin'de, Ermenistan ile bu bölgeyi baglayan karayolunun açılışını yaparken gazetecilerin Cumhurıyetın 75. yıldöniimü törenîen için Türkiye'ye gidıp gitmeyeceğini sormalan iizerine "gitmeyeceğini ve yerine de hıç kimseyi göndermeyeceğini" söyledı Koçaryan. "Türkiye'ye bir zirve içın davet edılseydım. devlet başkanlannın katılacağı önemli bir toplantı, uluslararası bir konferans olsaydı, sorun kalmazdı. Şimdi Türkiye'de sadece törenlere katılmak söz konusu. Bu siyasi bir konu değil ve ben muhtemelen gitmeyeceğım" dedi Ankara Hastanesi için soru onergesi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Ankara Mılletvekilı Yılmaz Ateş, Ankara Hastanesi Başhekimi Demokan Ero) ve 4 yardımcısının "ıhalelere çetelenn kanştığını" belirterek ıstifa etmelenhi Meclis gündemıne taşıdı. Ateş, Saglık Bakanı Halil Ibrahım Özsoy'a "Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşlan çetelerden korumak ıçın neler yapacaksınız" diye sordu. PKK gösterisine Hollanda'dan izin • AMSTERDAM (AA) - Hollanda'nın Rotterdam kenti belediyesı, 12 EyKü'de Fayenoord Stadyumu'nda terörörgütü PKK'nin yandaşlan tarafmdan düzenlenmek istenen gösteriye izın verdi. Belediyeden yapılan açıklamada, kent polisinin stadyumda yapılacak böyle bir gösteride güvenliğı sağlamada yeterli personeli bulunmadığı için Belediye Başkan Yardımcısı Herman van Muijsenberg tarafından yasaklama karan alındığı, ancak ilgili komisyonun tavsiyesi üzerıne gösteriye izin verildiğı belirtildi. Terörzedelere yardım• ANKARA (ANKA)- Türkiye'nın yurtdışındakı imajını lyileştirmeyi amaçlayan çalışmalar çerçevesinde gerek PKK'nin gerekse güvenlık güçlerinin yol açtığı zarardan dolayı mağdur olan vatandaşlara maddi yardım yapılması amacıyla Insan Haklan Koordinasyon Kurulu tarafından hazırlanan yasa taslağıyla ilgili çalışmalar tamamlandı. Yasa taslağının Bakanlar Kurulu'na sunulmadan önce uygulayıcısı olacak bölge valilerinin görüşlerinın alınması kararlaştınldı. Insan Haklan Koordinasyon Kurulu'ndan bir heyetin cuma günü Batman'a gidecegi öğrenildi. Kutan'dan Savaş'a suçlama • KIZILCAHAMAM (Cumhuriyet) - Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Ta>-yip Erdoğan hakkındaki mahkûmiyet karannın onanması için hazırladığı tebliğnameyi basına açıklayan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş FPlileri kızdırdı. FP Genel Başkanı Recai Kutan, Savaş'ın "alışılmadık bir tip olduğunu ve suç işlediğini" savunarak, "'Anayasanın 104. maddesine göre Cumhurbaşkanf nı göreve davet ediyoruz. Cumhurbaşkanı bu meseleye muhakkak müdahale ettnelidir" dedi. Adli yıl başlıyor • ANKARA (AA)- Yargıda, 17 Temmuz Cuma günü başlayan ve 51 gün sûren adli tatil yann sona eriyor. Adli yılın başlaması nedenıyle Yargıtay 'da tören diizenlenecek. TİSK, DİSK, KESK, TOBB, bu ay içinde bir araya gelerek tutum belirleyecek Seçime karşı sivil birtikANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-Türkiye îşveren Sendika- lan Konfederasyonu (TİSK) Ge- nel Sekreteri Kubilay Atasayar, Asya ülkelerinde ve Rusya'daki bunalımın Türkiye'ye etkisinin "işten çıkarmalara" neden ola- cağı uyansında bulundu. Atasa- yar, 55. hükümetin kuruluşunda rol oynayan Türk-lş, Türkiye Devrimci tşçi Sendikalan Kon- federasyonu (DlSK), Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TO- BB), TtSK ve Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyo- nu'nun (TESK) yer aldığı sivil girişımın, erken seçime karşı bu ay içinde > eniden bir araya gele- • Sivil inisiyatif, erken seçime karşı bu ay içinde bir araya geliyor. TlSK Genel Sekreteri Atasayar, Asya ülkeleri ve Rusya'da yaşanan ekonomik bunalımın sonucu olarak Türkiye'de işten çıkarmalann başlayabileceğini söyledi. ceklerini bildirdi. TtSK Genel Sekreteri Atasa- yar, Türkiye'nin içinde bulundu- ğu ekonomik ve siyasi koşullar- da erken seçimin yarar getirme- yeceğinı savunurken. "Türki- ye'nin bu şartlarda erken seçime ihtiyacı yok. Seçim beklenenj ge- tirmeyecek. 18 Nisan'da genel se- çimin zorunJu otduğu görüşüne inanmıyoruz. Türkiye, şapkasını önüne koyup bir kez daha seçimi düşünmeli" dedi. Atasayar, bunalımın Türkiye üzerinde yılsonundaki etkileri- nin henüz görülemediğini belir- tirken, Çin'de devalüasyon bek- lentisine dıkkat çektı. Atasayar, devalüasyon dönemini geçen Türkıye'nın "luzhkurayarlama- lan devrine" girebileceğı uyan- sında bulunurken, "Bu da deva- lüasyonun 1 günde değil, 1 ayda vapdması denıek" diye konuştu. Ekonomik bunalımda bankala- rın payının büyük olduğunu kay- deden Atasayar, bazı sektörlerde zonınlu izinlerin başladıgına dikkat çekerek, otomotiv ve be- yaz eşyada ekim ayı içinde top- lu ızne çıkarma ve işten atmala- nn görülebileceğini söyledi. Ka- muda ve özelde bu yılsonunda başlayacak toplusözleşme süre- cıne dikkat çeken Atasayar, "Sosyal sorunlar büyüyebilir" görüşünü dile getirdi. Vergi yasasının kayıtdışı eko- nomıyi kayda almayı özendiricı uygulaması olmadığını belirten Atasayar, işverenlerin sendikalı ve kayıtlı işçı çalıştırmalan du- rumunda primlerinin Hazine ta- rafından üstlenilmesine ilişkin geçici maddeyi eleştirdi. Atasa- yar, şunlan söyledi: "Bu madde bize sürpriz oldu. Kayıtdışı istilıdaını önlemez. Yüzde 12 tasamıfsağiayacakka- vıtdısı çahştıran işverene. Bu re- kabet kurallanna u> ar mı?O za- man niyedüzgün çahşmıyorsun? Kaş yapahın derken göz çıkartıl- masuıdan korkuyorum. Anado- lu'da bu madde çok fazla bir şey getirmeyecek. Bu düzenJemesen- dikalann tembelliğinin tescilidir. Sendikalara kaydı bize yaptırı- yoriar. Onlar da hazıra konnuış oluyor." CHP Baykal 'Yılmaz ne düşünüyorsa gereğini yapsın' • Başbakan'ı başkalannın düşünceleriyle hareket etmekle suçlayan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Yılmaz'ın erken genel seçim konusundaki tavnnı eleştirdi. Baykal, "Başbakan kendisi ne düşünüyorsa onun gereğini yapsın" dedi. KOCAELİ (AA)-CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Mesut Yıünaz'ın erken genel seçim konusundaki tavnnı eleştirerek "Başbakan kendisi ne düşünüyorsa onun gereğini vapsın" dedi. Yılmaz'ı başkalannın düşünceleriyle hareket etmekle suçlayan Baykal. başbakanın tavnnın siyaseti istikrarsız hale getirdiğini de kaydetti. Baykal, Izmit Büyükşehir Belediyesi'nce yaptınlan yeni itfaiye binasının açılış töreninden sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, Türk siyasetinin temel sorunlannın başında istikrarsızlığın geldiğini söyledi. İstikrarsızlığın, yöneticilerin tavnndan kaynaklandığını belirten Baykal, "Başbakan sabah söylediğinden akşam vazgecmesin. Böyle yaparsa siyasetimiz istikrar kazanır" diye konuştu. Başbakan Mesut Yılmaz'ın, 'başkalannın düşüncelerine göre hareket efrjğini' öne süren Baykal şöyle devam etti: "Kendi düşüncelerini ifade etmelidir. Erken seçim konusunda ne istediğini tam anlayamadık. Başka partileri yönetmeye kalkmasın. Başbakan kendisi ne düşünüyorsa onun gereğini yapsın." Baykal, itfaiye binasının açılışında da mafya çetelerine çattı. Baykal, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Sefa Sinnen'e hitaben, "Sayın başkanım, güzel itfaiye ekibi kurmuşsunuz. Fakat çetelere, mafyalara, hırsızlara karşı da böyle bir itfaiye ekibine ihtiyaç var" dedi. ÇtZMEDEN YUKARI MUSA KART DSP lideri Biilent Ecevit 'Arabkta hükümet değişmemeli' ANKARA (Cum- huriyetBürosu)-Baş- bakan Mesut Yıl- maz'ın "global ekono- mik bunahnT gerek- çesiyle "seçimin erte- lenmesi" önerisinin ardın- dan; Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevitde mevcut hü- kümetin aralık ayında istifa etmesine ilişkin uzlaşmadan geri dönülmesini istedi. Ece- vit, seçimlerle ilgili kesin karara vanlamamasınm is- tıkrarsızlık yarattığını belir- terek "Asıl huzursuzluk ne- deni,yıl sonuna kadar kuru- lacak olan, Sa>uı Ba\kal'ın deyimijle düşük prufiUi hü- kümet modelidir" dedi. KKTC'ye gıderken gaze- tecilerin sorulannı yanıtla- yan Ecevit, dünya ekonomı- sindeki gelişmelerin "etkili kararlan" gerektirdiğı bir ortamda seçimlere gidikne- sinin yaratacağı süuntılara işaret etti. Ecevit, "Nisanso- nunda seçim olacaksa, dü- şuk profilli o hükümet 4 ay iktidarda kalacak. Ondan sonra yeni iktidar arayışlan sürecine girilecek. \'ani Tür- kije'nin en a/ 6-7 avı ziyan olacağı gibi, dümadâki eko- nomik krizin gerektirdiği tedbirteri aJmak ve uygula- mak da çok güçleşmiş ola- cak" dedi. Baykal'ın deyı- miyle düşük profilli hükü- met modelinın huzur- suzluğa neden olaca- ğını kaydeden Ecevit arkasmda güçlü bir si- yasi irade bulunmayan hükümetin aylarca iş- başında kalmasının ciddi sı- kıntılara yol açacağını da sa- \widu. 'Seçimi değil rejimi..' Başbakan Yardımcısı ve Milli Savunma Bakanı Is- met Sezgin ise "Devlet ada- mı ve siyasetçi, seçimi değü, rejimi düşünmeli" dedi. Aydın'da ıncelemelerinı sürdüren Sezgin, bugün si- yaset adamına yakışmaya- cak tavırlarla topluma njfak sokma peşinde olanlar bu- lunduğunu belırtti. De\let adamı ve sıyasetçının, seçı- mi değil, mevcut rejimi dü- şünmeM gerektigını kayde- den Sezgin, "Rejim düş- manlan ile kol kola geznıek ülkeye fayda değiL zarar ge- tirir. İşte son ınarifetieri, or- duyu shasen'n içine alma gayreüeridir. Ordu, kışlasuı- da görev yapacaktır, kimse ordu>u »iyasetin içine ala- mayacaktır" diye konuştu. DYP Grup Başkanvekilı Saffet Ankan Bedük. hükü- metin 18Nisan 1999 olarak açıklanan erken seçim kara- nndan geri dönemeyeceğini söyledi. Parti, temel politikalarla ilgili değişiklik önerileri konusunda bölündü FP değişitn kargaşası içinde SEBAHAT KARAKOYUN KIZBLCAHA- MAM-FPmillet- vekillerinin Kızıl- cahamam kam- pında "değişim kargaşası" yaşandı. RP dönemini sorgulayan FP liler temel politi- kalarla ilgili değişiklik önerileri- ni tartıştılar, ancak görüş birliği sağlayamadılar. FP Genel Başka- nı Recai Kutan'ın da destek ver- diği Batı'yla yakınlaşma strateji- si ve Türkiye'nin Avrupa Bırlı- ği'ne üyeliğinin savTinulması radi- kallerin tepkilenne neden oldu. FP millervekillerinin üç gün sü- ren Kjzılcahamam kampında, Re- fah Partisi'nin kapatılmasından bu yana dev am eden değişim ve i- maj yenileme tartışmalan bütün oturumlann temel konusu oldu. RP'den farklı olduklannı ve de- ğiştiklerini kanıtlama çabası içine giren FP'liler aileleriyle birlikte katıldıklan kampta, bazı millet- vekilleri "kameralann ilgi alanı- na girmek için" bırbirleriyle ade- ta yanştılar. Havuza girerek, bi- lardo oynayarak, türkü söy leyerek "yenileşme" mesajı vermeye çalı- şan FP'liler; basma kapalı olarak yapılan toplantılarda ağırhklı ola- rak RP ve REFAHYOL dönemini tartıştılar. Yapılan konuşmalarda sık sık "değişim ve yenfleşme"den söz edildi.. ancak. başta FP Genel Başkan Yardımcısı Aydın Mende- res olmak üzere bazı milletvekil- leri yaptıklan eleştirilerle bu sav- lann sözde kaldığına işaret ettiler. FP'ye yeni bir çerçeve çizmeye çalışırken geçmişle ilgili açık bir özeleştiri yapmaktan kaçınan mil- lervekilleri, kapatılan RP'nin si- yasi yasaklı Genel Başkanı Nec- metrin Erbakan'ın sağ kolu Oğuzhan Asiltürk ün bu konuda- ki ambargosunu ikilı- üçlü grup- lar haiindeki konuşmalannda del- meye çahştılar. Kampın ılk günü ağırhklı olarak RP ve REFAH- YOL dönemıni kapsayan 20 soru ve yanıttan oluşan bir metin suna- rak milletvekillerine konuşmala- nyla ilgili çerçeve çizen Asil- türk'e sadece FP'nin transfer mil- letvekilerınden Ali Coşkun'dan tepki geldi. FP Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Gül tarafından günde- me getirilen "Batıiloakınlaşına- yı ve Avrupa Birüği'ne üyeüğin desteklenmesini" öngören politi- ka değişikliğı FP Genel Başkanı Kutan tarafından da kapanış ko- nuşmasında dile getırildi. POLİTİKA GÜINLÜĞÜ HİKMET ÇETtNKAYA Tanrrnın Şeytanları... Kara bir balçıkta ahşap bir güney rüzgân esiyor- du... Hangi mevsimdi anımsıyor musun? Gözlerinde mavi bir gökyüzü vardı; küçük eüerfn- de yitirilmiş tutkular yürüyordu; dudaklarında izleri si- linmemiş öpüşler duruyordu... Öfkeliydin!.. Üçkâğıtçılara kızıyordun, sahtekâriara, soygun- culara... Diyordun ki: "Din baronlannaalkış tutanlann, şeriatpazartama- cılanyla iş bitirenlerin sayısı giderek artıyor..." Soytarılığın sının yoktu... Ellerinden tutup, saçlanndan okşamıştım... Demiştim ki: "Ben yaşamım boyunca sahte Atatürkçülerden, sahte solculardan çektim. Sahtekârlığın kimlik ola- rak kullanıldığını onlarda saptadım..." Bir aşk bitiyor, bir aşk büyüyordu avuçlarımızda... Oysa sizin alaşağı edilmiş gecenizde kanın kapı- ları kapalıydı ama; bir ırtanç belirtisi yoktu... Gecenin bir çatlağı mı var yoksa? Bir acı mı var sağır-dilsiz. alaca öfkeyle başlayan sessizliğin için- de? Serı giderek öfkeleniyordun... O sırada başını öne eğmiştin... Kulağına eğilip fısıldadım: "Bu tür soytanlar hep olacaktır unutma!.." Yanıt vermiştin: "Sizin aranızda damı?" Bu kez ben başımı öne eğmiştim... Gece lacivert bir elişi kâğıdı gibiydi... Endre Ady'nın öpüşleri, Behçet Aysan'ın sevda resimleri karşımıza çıkmıştı sanki... Sevdanın gölgesinde bir başka giydirilmiş yazgı büyüyordu... Balkona çıkıp avaz avaz bağırmıştım: "Yanna varmısın söyle!.." Max Jacop'un sesini duyar gibi oluyordum; bö- yük hayıflanmalar içinde kahroluyordum... • • • Sokaklar bomboş ve ben seni anyorum... Bıraktığın son mektupta şöyle demişsin: "Kendi çıkartan için heryolu göze alanlara, stzJkuh lananlara niçin ödün veriyorsunuz?". Haklısın! Eleştirilerinin tümü de doğru!.. Sevecenliğin bir titrek kumaş içinde biliyorum; sen yoksun ama ben seni anyorum; ben senirt htç bö- yümeni istemiyorum... Türkülü çiçekli dallannı seviyorum aşkın!.. Paul Fort'un Jean Jouve'un şiirleriyle avunuyo- rum... Biliyorum tüm değerter yok oldu! Soytantar daha da çoğaldı!.. Ben uzun yürüyüşte evrenin daha karantık, nemti ve derin zamanlannda umutların bittığı, anriann yt- kıldığı yerlerde dolaşınm... Yüreğim daha fazla çarpar bir çöl günüyte!.. Yureğim eski vardiya yalnızlığının içine gömüKir... Dağların ardından ölüm doludizgin gelifl.. Ölümün işı aceledir... Sevgilıler kaçar bir bir... - ; ' •'•"" Sevgililer gizli bahçelerinizde açan gizli çiçekfer gf- bidir... Behçet Necatigil, Turgut üyar, Edip Cansever zamanın akvaryumu ıçındeki ağaçlara benzer... O eskı tanıdık yuzler çekip gitmiştir... Rossini, Mozart, Weberçalar eski birgramofort- da; Lermontov'un sesi duyulur sonra: "Suskun ve gururlu bir acı içinde ayrıldılar, Bazen ve ancak düşte gördüler yitik sevgiliyi. Öldüler sonunda, mezar ötesinde buluştular... Fakat orada da tanımadılar birbirierini." • • • Bir iki yıl önce şöyle yazmıştım: "Bir güney rüzgân esmeli önce; bir kadın el saf- lamalı uzaktan; aşka ve taşa yazılmış bir yüz gö- rülmeli ardından..." Dün sabah telefondaki sesle yeniden kendime geldim: "Seni çok seviyorum!.." Oysa ben zencilerin ağladığı yerdeydim; maden kuyularında gazla zehirlenmiş kadınlann arasın- daydım... Ben sadece yaşamlannı çekice, kemana ve bulu- ta bağlamış kalabalıklar görüyordum... Dedim kı: "Hayır böyle tutkuyla sevdiğim sen değilsin Güzelliğinin panltısı etkilemiyor beni. Sende geçmiş yıllann acılarını seviyorum Ve yıkılıp giden gençliğimi." Artık, 'Tann'nın şeytanları' dolaşıyor çevremiz- de... Din baronlarının sofralanna bağdaş kuranlar, şe- riat pazarlamacılanyia tezgâh açanlar kuşatmışt her yanımızı... Ama inan vız gelir bunlar bize!.. Işkenceciler, sorgucular, gardiyanlar bile söküp alamamıştır benim sevdalanmı... Aşk, açlığın hırpalandığı bedenlerde duruyor... Ararsan mutlaka bulursun!.. Unutma bizımkisi bir uzun yürüyüştür. hckayay posta.cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 IRMIKI AYDIN ENGİN aengin (g posta. cumhuriyet. com. tr Ç A G D A Ş Y A Y I N L A R Anlaşıldı, Nisan 1999'da se- çim meçim yok. Biliyorum, gazeteciler için böyle kesin cümleler çok riskli- dir. Gün olur, devran döner, se- çim oluverir, titiz okuyucunun biri kalkar, aylarönce yazdığınız cümleyi bumunuza dayayıverir. Benzeri kusurian işlemişlikten epey sabıkası olan bir gazete- cinin bu durumda yoğurdu üf- lemesi; "Olabilirde olmayabilir de. Bakalım gelecek günler ne gösterecek" gibisinden sade suyatirit cümlelerte idare etme- si gerekir. Olsun. Varsın seçim olursa, titiz ve dikkatli bir okuyucu bu- günkü Tırmık'\ bumuma daya- yıversin. Yazının girişindeki cümlede ısrarlıyım: Anlaşıldı. Nisan 1999'da se- çim meçim yok!.. Önce Sakıp Sabancı seçi- min 2000 yılına ertelenmesini önerdi. TV kameralan karşısın- da -kimilerine göre sevimli, ki- Tırmık'tan Al Haberi... milerine göre sevimsiz- maska- ralıklar yapan Sakıp Ağa, aslın- da işini bilen, bir uzman ve da- nışman ordusuyla çalışan, TV shovvlannı bile, önceden sap- tanmış bir "halkla ilişkiler stra- tejisi" çerçevesinde yapan bir iş adamıdır. O seçim ertelensin derse, bu ciddi bir istektir, ciddiye alınır, ciddiyealınmıştır... Ardından Yapı Kredi Banka- sı'nın Genel Müdürü Burhan Karaçam, seçimin ertelenme- sini önerdi. Yapı Kredi Bankası, önüne gelenin banka sahibi ol- duğu bu ülkede farklı kalıbrede- ki birkaç bankadan biridir. O- nun genel müdürü bir şey öne- rirse ciddidir, ciddiye alınır, cid- diye alınmıştır. Son olarak da TÜSlAD'ın en tepesinden aynı öneri geldi. De- mokratikleşme paketleri tartış- ması sırasında, kuruluşun ağır toplannı göz ardı etmenin fatu- rasını yaşayarak gören TÜSİAD yönetimi, aynı hatayı yineleme- yecek kadar ciddi kişilerden oluşuyor. Önerileri ciddidir, cid- diye alınır, ciddiye alınmıştır. Eh, bu kadar göstergeden, ipucundan sonra seçimlerin (en azından genel seçimlerin) 2000 yılına erteleneceğini söyiemek artık falcılık filan değil, eşyayı adıyla çağırmaktır. • • • Fıkrayı bilirsiniz. Azrail, ada- mın canını almaya gelince bi- zimki su koyvermiş. - Böyle selamsız sabahsız, habersiz, pattadanak olur mu yav, demiş. Işim var, gücüm var. Şunlan biryoluna koyayım. Sen şimdi git, sonra gel. Gelmeden önce de haber ver. Azrail'in iyi tarafına denk gel- miş. Gülümsemiş: - Peki demiş. Şimdi gidiyo- rum. Gelmeden önce de haber veririm. Ama o zaman sen de hazır ol. Adam "Tamam, anlaştık"de- yip ferahlamış. AzraiPi kandırdı- ğını sanıp keyiflenmiş. Yıllar geçmesine rağmen Azrail'den ses soluk çıkmayınca iyiden iyi— ye rahatlamış. Yıllar, on yıllar geçmiş ve bir geceyansı ada- mın kapısı çaltnmış. Kapıda Az- rail. - Haydi bakalım, demiş. Va- kittir. Gidiyoruz. Bizim pişkin gene yaygaraya başlamış: - Olur mu yav, demiş. Kavli- miz böyle miydi? Hani gelme- den haber verecektin? Azrail'in tepesi atmış: - Ulan demiş. Gözlerin çuku- ra kaçtı; dizlerin tutmaz oldu; bir kalp, iki mide, bir prostat ameliyatı geçirdin; kulaklann duymuyor; ellerin titriyor; çişini tutamaz oldun. Söylesene, va- denin dolduğunu başka nasıl haber verecektim sana? Sakıp Ağa, ardından Yapı Kredi Genel Müdürü, onun da ardından TÜSİAD Başkanı'nın önerilerini duyduktan sonra, se- çimlerin erteleneceğini söyie- mek için başka neye ihtiyaç var ki? Siz, siz olun seçimleri erte- lenmiş bilin. Bundan sonra baş- bakanın, öteki siyasi parti lider- lerinin seçim tarihine ilişkin de- meçleri yayımlanırken TV'nin uzaktan komuta aygıtına basıp "zap"layın. Maç ya da belgesel seyredin. Hatta "Ibo Show" bi- le olabilir. Yazannıza güvenın. Yok illede "Bu seçim nıye er- telenmek isteniyor acep" diye merak ediyorsanız, o zaman da yannı bekleyin. CAĞIHIN TANIĞI ÜC YAZAR 2 BASI KUBİLAY OLAYI VE TARİKAT KAMPLARI 4. BASI SANCILI YILLAR KU$ATILMIŞ SOKAKLAR 4 BASI 4CCDO0TL KUZU POSTÜHDJ» KURT 2 BASI ^ K "OO TL ZAMBAK SANÂ DA BULA$TI KAN 2 BASI DİN BARONUNUN KAZURI 2 BASI soo ccc - 1 . ÂSIK KADINLAR SOKAĞI 2 BASI SK DOO TL ŞERİAT PAZARI 800 OOC TL SEVDANIN ADRESİ BELLİ DEİİL ' .300 000 TL Çağ Pazarlarna A Ş Turkocağı Caödesı No:39/41 (34334) Cağaloğlu-lstanbul Tel: (0212) 514 01 96
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle