15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 26 TEMMUZ 1998 PAZAR 10 PAZAR YAZILARI Bir yerinden kopmaya görsün eski dostluklar...Isveç'e bu vıl yaz gelmedi; en azından. şöyle bir uğrayıp gitti birkaç kez. Halkın sinirleri bozuk. Bulvar gazetelerinin birincı sayfalan cinsellik istatistiklerini, seks skandallannı birakıp yerlerine "son dakika turlanyla" hangi ülkelerde güneşın bulunabileceğini koymakta. Günev güneşten kavrulurken kuzey yağmurdan kurtulamıyor ve güneşe hasret. Yalnız kişilenn bunalımı artıyor, di>or uzmanlar. tntiharaylarının gelmesinden korkuyorlar. Bense memleketimden güneşten payımı olmış olarak kafamı daha derin konulara takıyorum. Yaş ilerledikçe. dostluklar da eskiyor. diye düşünüyorum. Pek kolay yeri doldurulamaz biten eski dostlukların; ama. yıpranmış ve sözcüğün ikinci anlamıyla eskimişse ne yapmalı? Birlikte olma. çoğu kez durumu idare etme. sitemlere aldırma ve söylenecek her lafın iyi tartılması şekline dönüşmüşse nasıl korunabilir böyle bir dostluk? Çocukluk ve okul arkadaşlanmdan halen ilişkiyi sürdügüm çok azı benimle aynı telden çalıyor. Birçoğu. birçokları gibi benzer konulardan söz ediyor: repo. yazlık alıp satma. otomobil değiştirme. ihaleye girme, memleketin sorunlarını çözme STOCKHOLM GÜRHAN UÇKAN vs. gibi. Doğru dürüst kitap. gazete okuyanları çok az. Neyse ki bazı dostlarım bu işi öyle güzel yapıyorlar ki. onlarla olmanın mutlulugu asla bitmiyor ve dostluk eziyet haline gelmiyor. Hiç kuşkusuz, yılın önemli bölümünü yurtdışında geçiren biriyle kısa ve yoğun sürelerde bir arada olmak kolay degil. Önünde sonunda, benim gibi arada bir Türkıye'de olan biri için. hangi gece kiminle olacagım. kimin öğleden sonra ışyerine uğrayacağım sorusu. belirli birtercihi gerektiriyor. Dostlanma bunu anlatmakta güçlük çekiyorum. Sürekli yeni ilişkiler kuran biri> im; yeni dostlaredinivorum. Bu dostluklann hemen hepsi, birkaç ortak konunun çevresinde pekişi>or: yazma. okuma, yayınlan izleme gibi. Halıyle benım için daha çekici olan bu tür ilgi sahalan, yeni dostlara olan ilgimi de arttınyor. Eskilerin değerini biliyorum. korumaya da çalışıyorum ama. bazen olanaksız hale gelıyor bu "zorzanaat". Elimde olmadan. elim bir türlü telefonun ahizesine gidemeden, bazılannı kırıyorum ve üzülüvorum. Belli ki ben de kendi açımdan görüyorum çok şe>i. Aynca, ülkeme her gelişimde. gelmeden önce düşündüklerimin, kafamda kurduklarımın çok azını gerçekleştirebili>orum. Örneğin. ta buradan Ankara'ya gelip de gazetemizin Ankara bürosuna ugramakla yetindiğim, lstanbul'a. o çok sevdiğim gazetemizin binasına. oradaki dostlanma gidemediğim oluyor. Neyse ki oradaki dostlarımın geleni gideni çok. başjarı dolu. Fazla aldırmıyorlar gelemeyene. Ankara'da ise. sevgili Balbay'ın başı çok dolu ve trafiğı yoğun. Defalardır kararlaştınyoruz ama. bir türlü büro dışında bir >ere gidemiyoruz. O nasıl koruyor eski dostluklannı çok merak ediyorum. Birdahaki sefere soracagım ona. Ben elimden geleni yapmaya çalışıyorum ama. giderek daha az başanlı oluyorum. Attillâ flhan'ın yazdığı gibi: "başkalarının doğrulanna ne kadar sahip çıkayım desen de sen/nasıl olsa öleceksin kendi yanlışlannın doğrusunda..." Bir yerınden kopmaya görsün eski dostluklar... Kızılderililer bisikletçilerişaşırttı Fransa"da her yıJ gerçekJeşririlen Fransa BisikJet Turu, renkli göriintülen? sahne oluvor. Turun 222 kilometrelik 12. aşamasının > apüdığı Tarascon-Sur-Ariege kentinde Danimarkalı yarışvı Bjorne Riis'in çe\ resini bir anda Kı/ılderililcr sardı. Riis şaşırıp kalırken, vcrlilerin kentte dü/enlenen Latin Festivali'ne katılmak iizere Şili'den geldikJeri ortava çıktı. ÇUKUROVA ÜNİVERSİTEŞİ REKTÖRLÜĞÜ'NDEN Üniversıtemiz Sosyal Bılimler Enstitüsü'ne 1998-1999 egitim-öğretim dönemi güz ya- rıyılında yüksek lisans ve doktora programlarına öğrencı alınacaktır. PROGRAMLAR VE KONTENJANLAR: ANABİLİM DALLARI Yüksek Lisans Doktora Işletme Pazarlama Yönetım ve Organizasyon Fınansman Sayısal Yöntemler Iktisat Eğitim Bilimleri - Eğıtim Programlan ve Öğretim - Eğitimde Psikolojik Hizmetler Türk Dili ve Edebiyatı İngiliz Dilı Eğitimi Alman Dılı Egitımi Fransız Dili Eğitimi , Maliye •.. ı.-:.İAt/t Resim-lş Eğitimi Felsefe ve Din Bilimleri Temel Islam Bilimleri Sahne Sanatlan - Şan Müzık -Flüt - Piyano - Keman İkinci Öğretım Tezsiz Yüksek Linasns Işletme 20* AVj 10* 25** g 10 7 6 %~ 10» 9 9 10 3 ı 1 1 - 5 3 . 5 4 _ 30* BAŞVURU İÇİN GEREKLt BELGELER: 1) Yüksek lisans programına başvuranlardan: - 2 adet fotograf - Lisans diploması (noter onavlı) - Transkript (nöter onaylı) - LES belgesi (noter onaylı) - Başvuru fonmunu doldurmalan, 2) Doktora programına başv uranlardan: - 2 adet fotograf - Yüksek lisans diploması (noter onaylı) - Transkript (noter onav lı) - LES belgesi (noter ona>lı) - Başvuru formunu doldurmalan. ıstenmektedir. 3) Yüksek lisans ve doktora programına başvuranlann Iş Bankası Ç.Ü. Balcalı Şubesi 273 noluhesaba 5.000.000- TL vatırmalan ve makbuzubaşvuru formunaeklemeleri gerekmek- tedir. BAŞVURUDA ARANAN ÖZEL ŞARTLAR: * Iktisat. Işletme \e maliye yüksek lisans programına başvuracaklann; lktisadi ve ldari Bi- limler Fakülteleri. Siyasal Bilgiler Fakülteleri. fictisat Fakültelen, Işletme Fakülteleri, Hukuk Fakülteleri ve bunlarm yurtdışında eşdeğerliliği kabul edilmış program mezunu olmalan ge- rekmektedir. ** Eğitim Bilimleri Eğitım Programlan ve ögretim yüksek lisans programına başvuracak- lardan > irmi kişi Eğitim Fakültesı ve eşdeğer programlardan; beş kişi bu programlar dışında- ki mezunlardan alınacaktır. *** İkinci Ögretim Tezsiz Yüksek Lisans programında Ingilizce ön koşul olup, Ingilizce ağır- lık.lı eğitim görenler tngilizce sınav ından muaf tutulacaktır. BİLİMSEL HAZIRL1K PROGRAM1: Eğitim Bilimleri Eğitim Programlan v e Öğretimi programına başv uracaklardan lisans prog- ramlan farklı olanlar ile İkinci Ögretim Tezsiz Yüksek Lisans programına kabul edilecek öğ- renciler bir yanyıl "Bilimsel Hazırlık" programına katılmak zorundadırlar. BAŞVURU TARtHVEYERt: Sohljaşvuru tânlıîröTEyTuT 1998 Cuma mesai saati bitimine kadardır. Başv urular şahsen veya posta ile yapılabilir. Posta ile vapılacak başvurular için adres "Ç.Ü. "Sö5\'at1Îİtİffl1eTEnsmusu MüdürlûğİTBâlcalı kampusu UI33Ü YureğirAdana' olup. eksik belge ile yapıian başvurular ve postada meydana gelecek gecikmeler kabul edil- mevecektir. Başvuruiarla ilgili olarak enstitünün 0.322.338 65 74 (Telefon ve fax) ile 338 60 84-88'den 2386-2388 no'lu telefonlanndan bilei alınabilir. SINAV TARİHLERİ VE YERLERİ: Doktora Programı Yabancı Dil Sınavı: 11 Eylül 1998 Cuma Saat: 10.00 Doktora ve Yüksek Lisans Bilim Sına\ları:~l 1 Eylül 1998 Cuma Saat: 14.00 Yüksek Lisans Programı Yabancı Dil Sınavı: 29 Evlül 1998 Salı Saat: 09.00 Yazılı 02 Ekirrı 1998 Cuma Saat: 09.00 Sözlü ikinci Ögretim Tezsiz Yüksek Lisans (Işletme) Yabancı Dil Smavı: 09 Eylül 1998 Çarşamba Saat: 09.00 Yüksek Lisans Yabancı Dil Sına- vı Dil Sınavı: Balcalı Kampüsü YADEM binasında yapılacaktır. Doktora Programı Yabancı Dil Sınav ı. İkinci Ögretim Tezsiz Yüksek Lisans (IşletmeI Yabancı Dil Sınav ı ile Doktora ve Yük- -sek Lisans Bilim Smavları ilgili Aflabilim Dallarmda-yaprfacakttr: Basırı: 35021 Moskova polisi sağlığa zararlı Arkadaşım Rusya'ya yeni geldi. Dil bilmiyor, ortamı fazla tanınııyor. Ama gezmeye ve öğrenmeye meraklı. Geçenlerde bir akşam eve dönerken iki milis (polis) yolunu kesıyor. Birı. arkadaşımın kenara çekilme çabasına karşın ona çarpıyor. daha dogrusu bilınçli olarak omuz atıyor. Ardından küstah bir ifadeyle kimlik soruyorlar. Kımliği ve \izeyi gördükten sonra kurallara göre teşekkür edip bırakmalan gerek. Ama para ıstiyorlar. Arkadaşımın Ingilızcesi. onların Rusçası nafile hale geliyor. Olay ortada. Rusya başkentinde polis yol ortasmda eşkiyahk yapıyor. Cstelik ağızları içkı kokuyor. Arkadaşım cebindeki 50 rubleyi uzatıyor. Ama daha fazla ıstiyorlar. Daha fazlası yok. Boyca arkadaşımdan epeyce kısa olanı onu çekiştirerek birara yola sokuyor. Bir polis karakolunun önünden geçerken kaba bir üslupla bir şe\ ler diyor. muhtemelen tehdit ediyor. Az ilerde tenha bir köşeye çekiyor. Ve aniden bıçak çekiyor. Zorla "tutsağın" ceplerını ve çantasını anyor. Çantadan çıkan fotograf makinesıne saldınyor. Arkadaşım bıçağı mıçağı dinlemeden polisin elinden kimliğıni ve fotograf makinesini kurtarıyor. Cebindeki bozuklukları da veriyor \e oradan uzaklaşıyor. Morali son derece bozuluyor. Zoraki gülümsemeye çalışarak bana "Rusya'yla ügili bütiin iyi izlenimlerim bir anda vıkıldı" diyor. Kendimı biraz da buralardan sorumlu hissettiğim için utanıvorum. Diyeceğim pek bir şey MOSKOVA HAKAN AKSAY vok. Arkadaşımın suçu onada: Esmer! Daha pek çok esmer arkadaşımın başına epevce bela geldi son zamanlarda. Çeçen savaşı başladıktan sonra Rusya başkentinde esmer olmak zorlaştı. Maaşları ödenmeven ve aralarına çok sayıda psikolojik ve ahlaki soruııu olan ınsanların katıldığı polisler sık sık bu tür rezillikler yapmaya başladı. Bir başka esmer arkadaşımı da. ne oldum ne oluyorum demeve kalmadan içerı atnıışlardı. Başka bir kentten gelen bir Rus kız arkadaşımı ise Moskova'da oturma izni olmadığı gerekçesıy le gözaltına aldıktan sonra tecavüz etmekle tehdit etmişlerdi. Daha neler neler. Rus\a basını polisin bu tür suçlar ve rüşvetler içinde boğuldugunu yazıvor her gün çarşaf çarşaf. Kimısı eleştırivı daha ileri götürerek Rusya'nın "polis devleti* haline geldıği görüşünü sav unuyor. Bütün bunlar bir kenara. ben buralarda 14 vıl yaşamış bırı olarak arkadaşlarımı nasıl koruyacağımı düşünüyorum. Gidip o polisleri bulsam. karakola şikâyet etsem bir şey çıkmayacağı. >a da çıkan şe\m daha fazla sorun olacağı açık. O halde "bazı önemli tanıdıklar" nııdır bu ışin çözümü? Sokakta gezerken bırilerinin "Bırakın bu çocukları. onlar zararsızdır" türünden korumasına mı ıhtıvacımız var? Savaş zamanında mıv ız'.' Esır miyız? Esmerarkadaşlarevdençıkınavacak mı? "Diima başkenti" olmakla övünen Moskova. başkentın "çağdaş" belediyesı. bu sorunlarla nasıl mücadele edecek 0 Bu sorular arasında aklınıa birkaç ay önce başımdan geçen bırolav geliyor. Yine bir esmer arkadaşım vanıbaşımda polisin saldırısına maruz kaldığmda olava karışmıştıın. O ana kadar beni Rus sanan polisler kabahklarmı bana da uvgulamaya kalktıklarında onlara "her kuşun etinin yenme>eceğiııi'' öyle bir anlatmı^tım ki. dönüp az önce tartakladıklan öteki arkadaşıma benim kım olduğumu. Rusya'dan önemli bir yöneticiyi tanıvıp tanımadıgımı sormak zorunda kalmışlardı. O gün ola> vatıştıktan sonra arkadaşımla sakalaşırken aklıma dahiyane bir buluş gelmişti: Buraların en büvük otoritesi olan Moskova Beledi>e Başkanı Yuriy Lujkov ile bir fotograf çektiımeyi. eğer onu bulamazsak fotomontaj yapmayı önermıştim. Lujkov "la samimi olduğumuz ızleniınını veren bir fotograf yardımıyla kendimizi Moskova polısının keyfi uygulamalanndan koruvabileceğimizı düşünmüştüm. Kimlikle birlikte "tesadüfen" gösterilecek bu tür bir fotoğrafın. bızi ınsan haklan ve vasalarla ilgili konuşmalanndan çok daha iyi koruvacacına ne vazık ki enimin. Paris'e 'Pasqua bombası' düştü PARİS MİŞEL PERLMAN Çok hareketli günlere tanık olduk son zamanlarda. Elbette. tümü siyasal ağırlıklı olmasa bile. gündeme gelen konular ciddiyetten uzak sayılamazdı. Durumu biraz daha açsak çeşitli problemleri sindirmek zorunluğuyla karşı karşıya gelecektik. Peki, ortalıkta esen havayı abartmakta \ar mıydı bir anlam? Kuşkusuz "evet" dersek pek de yanılmış sayılmayız... Aslında. Fransa'nın toplumsal yaşamında öylesine bir şok meydana geldi ki! Yıllarca siyaset sofrasında daımi bir yere sahip Charies Pasqua müthiş bir "bomba" patlatıverdı. Göçmenlerin. kaçak işçilerin \e bu kategorilere girenlerin durumlarının yasallaştırılmasını istiyordu Charies Pasqua... De Gaulle'cü Cumhuriyet için Birlik (RPR) partisinin en önde gelen saflarındaki kişinin salladığı bomba. işte böyle patlayıverdi... Iş bununla kalmıyor. Geçenlerde Le Journal du Dimanche gazetesinde yayımlanan bir kamuoyu yoklaması, anketin sorulannı yanıtlayanların yüzde 50'sinin. eski Içişleri Bakanının önerisinden yana çıktığını gösterdi. Fakat. daha ivisi. bu heyecanlı ha\anın bütiin ülkeyi sannası oldu. Futbolcularla seyirciler hep birlikte. ülkedeki vatanseverlik duygusunu her tarafa yayıverdi: Vatan, Millet, Sakarya örneği. Fransa dünya futbol şampiyonu olurken oyuncular, toplumbilimcilere bir de irdeleme olanağı sağlamış oldu. Şöyle bir silkinip düşünün: Irkçı eğilimli kişiler bu kalabalık içinde göçmen işçilerle bağırdı. çağırdı. kaynaştı. Niye statlarda böyle şeyler olmaz acaba? Hayıflanarak soruyoruz işte... Açıkçası. Charies Pasquanın "bombası" gerçekten büyiik tepki uyandırdı. Bundan sonrasını bekleyelim diyeceksiniz herhalde. Fakat. hiç olmazsa kimlerin. yani, sayıları 300 bin ile 800 bin kişiye \aran, yasal oturma belgesinden yana olanlarla karşıtlarını şöyle bir kıyaslayalım. İnsanoğlunun 5 parmağı bir değil ki! Örneğin. 18-24 yaş grubuna dahil olanlardan yüzde 68'i, Pasqua"nın önerisini benımsıyor. Lakin. bir de gel gör ki yaşlılar, maalesef gençlerin tercihinden hiç mi hiç yana değil. Oysa, Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın. Elysee Sarayı bahçesinde UTemmuz ulusal bayramı nedeniyle düzenlenen Ciarden Party'de. yakın geçmişte olduğu gibi. çok sayıda genç ve de ünlü şahsiyet ortalığı arşınladı durdu. Kaç yıldır. Cumhurbaşkanı Jacques Chirac ile eşinin düzenlediği nazik davatine yine icabet ettik. işte, gençler de. o saatlerde mutluluklarını yaşadı. Bu arada. **en vurucu" olay. kuşkusuz, Cumhurbaşkanı Chirac'ın. dünya şampiyonu olan Fransız Milli Takımı oyuncularıyla sohbet etmesiydi. IFOP kuruluşunun Le Journal du Dimanche ile ortaklaşa düzenlediği kamuoyu yoklamasında ortaya çıkan sonuçlardan biri. Charies Pasqua'nm önerisınin üst düzey memurların yüzde 51 'i, liberal meslek sahiplerınin de yüzde 6O'ı tarafindan kabul edilmesiydi. Paris banliyösü de Pasqua'ya "evet" diyordu. Uzmanlar şu sıralarda, irdeleme işine başladı. Sağda, solda duyuyorsunuz: Şu Dünya Kupası'na ne denli teşekkür edilse azdır. Verilen örnekler arasında da, halkın sarmaş dolaş. "o gece" hep birlikte eğlendiğiydi. Bütün bunlar ne denli sağlam gözlemlere dayanıyor? Bunun yanıtını \erebilmek için biraz beklemek uerekecek. Almanya elli yıldır kültür bakansızAlmanya'da 50 > ıldır kültür bakanı yok. Anayasaya göre kültüı eyaletlerin sorumluluğunda. Daha doğrusu her eyalet kendi kültürünü kendi belirleyip uyguluyor. Ülkenin ortak bir kültür politikası yok. Ortak bir kültürü de. 2. Dünya Savaşf ndan yenik çıkan Nazi Almanyası'nın temelleriiizerine. savaşi- onlann elindevdi. Kendi gazetelerini çıkardılar. kendi radyo yayınlannı vaptılar. Almanya'da savaştan sonra basılan tüm kitaplar da İngiliz, Fransız ve Amerikan edebiyatlanndan çevirilerdi. Sindirdikleri Alman kültür yaşamına tam anlamıyla damgalannı vurdular. - 1948'den sonra ber evatete STUTTCART Almanya"daki bu u\gulama\ı 50 vıl önce gerçekleştirmişlL kazanmışların kafasına uygun hir cıımhııriypt kurulurken, federal kültür bakanlığı anayasa dışında bırakılmıştı. Geçmişin tekrarını önlemek isteyen "Dörtler" Batı Alman>a'nın kuruluşunda baştan sona söz sahibı olmuş. heralanda istediklerini uygulatmıştı. Amaçlan ülkede bir üst-kültür oluşmasını engellemek. Almanya'nın yeniden güçlenmesini ellennden geldiğince -frefttemektT. Özellikle-r94fr birbirinden değişik kültür politikası getirmekle de veniden Ortak bir yapıva sahip olsalar da. ûlke insanlarının yapılanan ülkede birlik- beraberliği önlemeye çalıştılar. Kültür birliği olmayan ülkelerin ne gibi zorluklarla karşılaştığı. insanlarının doğru-dürüst bütünleşemediği yakın geçmişte örneklerle doludur. Ortak kültürsüz ülkeleri za>ıf düşürüp. parçalanmasını beklemek kolaydır. Unutmayaitm, son yıllarda Türkiye üzerine de benzeri oyunlar oynanıyor. külıüılere bölmek birbirlerinden pek hoşlandıklan söylenemez. Alman dışarı açtlmaz. kendi insanına bile pek yaklaşmaz. Herkesbildiği gibi. kendi "kimli0nde" yaşargider. Münihli. Hamburgkryu. Berlinli. Stuttgartlı'y!. Kölnlii Dresdenli'yi ciddiye almaz. yeri geldiğinde onunla ala> eder. kendini ötekinden üstün görür. Eyalet vöneticilerı de çoğu kez aralannda doğru-dürüst anlaşîimazlar. Ev alctler değfttk— güderler. Chneğin Hamburg'da okuvan biröğrenci başka bir kentteki okula gitmek zorunda kaldığmda engellerle karşılaşır. Ders programı tamamen değişık olan bu eyaletin okulunda sınıfı tekrarlaması gerekebilir. Öğretmenlerin diplomaları da kimi eyaletlerce kabul edilmez. Stuttgartlı öğretmene Münih'te - -tş vermezter. Almanya, kuruluşunun 50. yılını kutlamava. Dcrlin'i dc veniden— korkuyorlar: "Bu düşten vazgeçilsinî" diyorlar. Onlarca. yörelere göre çok değişik olmasıdır. Alman kültürünü güçlü kılan. Ancak bugün kültür bakansız Bonn'da kültür tam dokuz bakanlığın sorumluluğuna dağıttlmış. Başbakan Kohl bile kültür konusunu görüşmek için ^karşrsına trangf bakanhgm yetkilisini çağıracağını kimi 1948 yıllannda basın ve radyo isteyenlcr var. Müttefikler ş ğ eğitim ve kültür politikalan başkent yapmaya hazırlanırken: "Clkenin kültür politikası yeni baştan düzenlenmeli" sözleri yükselmeve başladı. Kabinede artık bir kültür bakanı isteyenlerin sayısı da az değil. karşı çıkanlar ise: "Çeşitü kültür görüşlerini bir bakanın tekelinde toplavamavTz", divor. "Şimdive kadar ki uygulamanın zarannı mı gördük?" dive soranlar. düşünce ile iktidan bir araya getîrmenin federal sistemi tehlike\e sokmasından zaman bilııııyuı. Av:Ttıpa Birliği'nin ortak kültür politikası ile ilgili toplantılanna her ülke bakanlık düzevinde birini >ollarken. kültür bakansız Almanva zorlanıyor. Türkiye için son yıllarda: "Azınlıklara, etnik gruplara haklannı verin, kültürlerini tanıyın" görüşünü ileri sürmeye başlayan Almanlar kendi ülkelerinde tam tersıni uvgulamaya hazırlanıyor. Ortak kimlığin ancak ortak kültür ile mümkiin olacağım anladılar mı dersiniz? GEBZE İŞ MAHKEMESt HÂKİMLİĞİ'NEN EsasNo: 1997 413 Davacı S.S.KurumuGenel Müdürlüğü tarafındandavalı Aypaş DemirÇelık San. Tıc. AŞ aleyhine açılan tazminat davasında: Davacı kurum sıgortalılardan Raşit Yıldız'ın geçırmiş olduğu iş kazası nedeniyle vefat ettığinı. sıgortalının hak sahıplerine 286.440 TL cenaze gideri iie. 601.168 TL geçicı ış göremezlik ödeneği verildiğini ve 1.594.230.441.53 TL'lık peşin değerli gelir baglandığını beyanla kusur ve mıktar bakı- mından fazlaya dair istem haklan saklı kalmak kaydı ile 159.511.804 TL'nin tahsis onay tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmesi ıstenilmiş olup. Çayırova Gebze adresinde kurıılu olduğu ıddia edilen davalı Aypaş Demir Çelik San. ve Tic. AŞ işyerı- nin adresı meçhul kalmış olup. adına çıkartılan davetıyenin bila ıkmal iade edildiği ve yaptınlan C.Savcılığı zabıtaaraştırmasındadahı davalının adresı bulunamadığından du- ruşma tarıhi olan 15.9.1998 günü saat 11.50'de davalı işverenin mahkememizde hazır bulunması ve>a kendisını bir vekıl ile temsıl ettırmesı, aksı takdırde yokluğunda duruş- maya devam edılerek karar verilebıleceğının bılınmesı davetiye yerine kaim olmak üze- re ı'lanen teblığ olunur. 3.7.1998 ' Basın: 34865 ŞİŞLİ1. ASLhT HLia'K HÂKİMLİĞİ'NDEN Sayı: 1997 532 Davacı Güven Sıgorta T.A.Ş. vekilı tarafından davalılar Bılal Gedik v e Sanıi Gedık aleyhlerine açılan ta7minat da- sasının mahkememizde vapılan açık duruşması sırasında: Davalı Sami Gedık'in Levla Atakan Cad.. Hafız Selım Sok. No: 5. lzmit ve Sema Sürücü K.ursıı >ahıbı Izııııı K.o- caelı adresıne göndenlen tebligatlar bila tebliğ iade edilmiî. yaptınlan zabıta tahkıkatında davalının belırtilen adresler- de ikamet etmedigi. adresinın meçhul olduğu bildirilnıiş ol- makla. dava dilekçesinin ilanen tebliğine 16.6.1998 tarıhın- de karar verildi. Bu itibarla duruşma günü olan 01 10.1998 günü saat 09.30'da davalı Sanıi Gedık'in duru^nıada hazır bulunması veya kendısini bir vekıl ile temsıl ettırmesı. ak- si takdirde duruşmanın vokluğunda devam edeceği. yoklu- ğunda karar verileceğı dava dilekçesı \enne kaim olmak üzere ilan olunur. 23.06.1998 ' Basın: 35259 ERDEMLİ ASLİVE HL KUK MAHKE.MESİ HÂKİMLİĞİ'NDEN Dosva No- 1^97 51 1 Davacılar Fatıke Sarıbav w vekili Av. \1ustafa Dölek- sov tarafından davalılar Bülent Turan Özerden vs. aleyhi- ne açılan ı$bu tazminal davasında Davahlardan Bülent Turan Özerden adına Cemalpaşa Mah Bahar Cad. Çoban Apt. Kat: 4. D: 7. Sevhan-Adana adresıne teblıgat çıkartıl- mibolup. tebligat bila ıkmal ude L'dildığı. C.Savcılığı tah- kikatında da tebligata yarar açık adresine rastlanmadığı görülmekle. Davaîı Bülent Turan Özerden'm 2.1 1.1998 günü saat 09.00'da mahkemenıızde vapılacak duru^mada hazır bulunması veva kendını bir kanunı \ekille temsıl et- tırmesı. aksı takdirde duruşmamn vokluğunda devam edıp karar verileceSi l^usu^^ı teblıce kaim olmak üzere ılan olu- nur. 14.7.1WS * Basın 3 4 S ^ E4TİH 4. SULH HLîKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 1998 631 Mahkememızden verilen lft.7.1^98 tarih ve 198 631 esas 1998 715 karar no'Iu ılaın ile: tstanbul-Fatih-Hobyar Mah. Cılt: 029 04. Savfa: 54. Kütük: 319- da nüfusa kayıt- lı bulunan Levent ve Haticeoğlu 26.12.1985 doğumluZe- kı Yıkar'a babaanesı Sevım Fıdanbov vası tayın edılmış- tır. tlan olunur. 1 7 . 7 .1W8 ' Basın: 35425 \1ALATYA l.SLLH Hl'Kl'KMAHKEM£SrM)E\ Sa>ı IWX lftS Davacı \akıflarGenel Müd \ckılı Av. Talıp Ersoztarat'ından Vlalatva Merke? Bındal ko\u 1034 parscl nıalıklcrı Mehmct Onor. ElıfNazıre 'ı asuz'un tebligata sarıh adresı tcspıt edılenıe- dıgınden adı geçenın duru^ma günü olan 9.9 1WS gunü .iaat (W (K)'da mahkememizde hazır hulunnıa.M. gclnıedıgı takdırde )jrgılanunın vokluğunda vapıljcağı ılan olunur Ba^ın 34K5S
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle