Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 ŞUBAT 1998 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 11
Özer Çiller'in şirketleriyle ilgili savcılık ve bakanlık arasında yapılması gereken yazışma gerçekleşemedi
Soruşturtna pıü parasına takddı• Bilirkişinin Özer Çiller'in 94
milyarlık haksız kazancı
bulunduğunu tespit etmesinin
ardından Savcı Yücel lldeniz,
şirketleriyle ilgili olarak Maliye
Bakanhğı'ndan bilgi istenmesine
karar verdi. Savcı Ildeniz'in yazısı
16 Ocak 1998 tarihinde adli
yazışmaya ulaştı. Ancak, söz
konusu yazı 15 gündür pul parası
olmadığı için Maliye Bakanlığı'na
gönderilemedi.
DURDANE KIRÇUVAL
ANKARA - DTP Kınkkale 11
Başkanı Sadık Avundukluoğlu'nun
suç duyumsu üzerine DYP Genel
Başkanı Tansu Çiller'in eşi Özer
Uçuran Çiller hakkında başlatılan
malvarlığıyla ilgili soruşturma pul
parasına takıldı. Savcılıkla Maliye
Bakanlığı arasında Özer Çiller'in
şirketleriyle ilgili olarak yapılması
gereken yazışmanın, pul parası
olmadığı için 15 gündür
gerçekleştirilemediği öğrenildi.
DTP'li Sadık Avundukluoğlu, 30
Ekım 1997 tarihinde Özer Çiller'in
1992-1996 tarihleri arasında haksız
mal edindiği ve gerçeğe aykın
beyanda bulunduğu iddiasıyla suç
duyurusunda bulundu. Bunun üzerine
Savcı Yûcel tldeniz soruşturma
başlatarak, durumu bilirkişiye havale
ettı. Bilirkişi, Çiller'in haksız kazanç
elde ettiğini belirleyerek
harcamalann büyük bölümünün dolar
bazında yapılması nedeniyle
şirketleriyle ilgili tam olarak bilgi
elde edilemediğini bildirdi. Bunun
üzerine, DTP'li Avundukluoğlu ikinci
bir dilekçe daha yazarak Özer
Çiller'in şirketleriyle ilgili bilginin
Maliye Bakanlığı'ndan öğrenilmesini
istedi. Savcı lldeniz de 13 Ocak 1998
tarihinde, Maliye Bakanlığı'na bir
yazı yazarak Çiller'in şirketleriyle
ilgili bilgi verilmesini istedi.
Savcı lldeniz'in yazısı 16 Ocak 1998
tarihinde adli yazışmaya ulaştı.
Ancak, pul parası olmadığı için
yazının bugüne kadar Maliye
Bakanlığı'na gönderilemediği
öğrenildi. Pul parasının
bulunması durumunda,
soruşturmaya kalmdığı yerden devam
edilecek ve Maliye Bakanlığı'ndan
gelecek bilgi doğrultusunda Savcı
Yücel lldeniz, Özer Çiller hakkında
3628 sayılı Mal Bildiriminde
Bulunulması Rüşvet ve
Yolsuzluklarla Mücadele Yasası'na
muhalefetten dava açarak 2 yıldan 6
yıla kadar hapsini isteyebilecek.
19. ölüm yıldönümü
Abdilpekçi
kamnfîllerle
anüdı
İstanbul Haber Servisi - Silahlı bir
saldınyla öldürülen Milliyet
Gazetesi Genel Yayin Yönetmeni ve
Başyazan Abdi tpekçi, ölümünün
19'uncu yılında Zinciriikuyu'daki
mezan başında anıldı. Banş Partisi
İstanbul ll Yönetimi de Atatürkçü
Düşünce Demeği (ADD) istanbul
Şubesi yöneticileriyle birlikte
Ipekçi'nin katledildiği caddeye
kıımızı karanfil bıraktı. Gazeteci
Abdi Ipekçi'nin Zinciriikuyu'daki
mezan başında düzenlenen anma
törenine eşi Sibel tpekçL kızı Nükhet
tzet, Devrimcı İşçi Sendikalan
Konfederasyonu (DtSK) Başkanı
Rtdvan Budak, Türkiye Gazeteciler
Cemiyeti (TGC) Başkanı Nail
Güreli, eski Istanbu! Barosu Başkanı
Turgut Kazan ile tpekçi'nin dost ve
meslektaşlan katıldı. Törende
konuşan TGC Başkanı Nail Güreli,
Abdi Ipekçi suikastı ve diğer faili
meçhul cinayetlerin, devletin
olanaklannı kullanan birtakım
çeteler tarafından işlendiğini
belirterek "Açıkça suçluyorum.
Devletin olanaldanna sahip olan
güçler, Abdi İpekçi'nin neden
öldürüldüğünU biliyorlar" dedı.
Devletin istediğı takdırde bu
cinayetleri ortaya çıkarabileceğini
savunan Güreli. devletin bu
cinayetlerden haberi olduğunu öne
sürdü. Ipekçi cinayetinin belge ve
bilgilerinin mutlaka ortaya
çıkanlması ve faillennin
cezalandınlması gerektiğini
vurgulayan Güreli şöyle devam etti:
"Aksi takdirde hiçbir şekilde çeteleri
yok edemezsiniz. Türkiye, bunlara
boyun egemez, Türkiye bunlan hak
etmiyor." Banş Partisi istanbul II
Merkezi yönetici ve üyeleri ile ADD
İstanbul Şube Başkanı Bîlge Bilgiç ve
derneğin yönetim kurulu
üyelerinden oluşan bir grup,
Nişantaşı Abdi tpekçi Caddesi'nin
girişinde toplanarak cinayetin
işlendıği noktaya kadar yürüdü.
Yürüyüş sırasmda "Haber ahna
hakkımız engellenemez". "Adımız
farklı, soyadımız Türkiye*',"
Türkiye banşı başaracak", "Banş
gelecek, Susurluk bitecek", "Banş
Meclis'e, çeteler hapse~ sloganlan
atan protestocular, yüzlerine
İpekçi'nin fotoğrafından yapılan
maskeler taktı. İpekçi'nin vurulduğu
noktada bir açıklama yapan Banş
Partisi tl Yönetim Kurulu üyesi
Yılmaz DemireL son otuz yılda
onlarca gazeteci, bilim adamı,
sendikacı, işçi. politikacı, işadamı,
"yasalan ciddiye alan" hukuk adamı
ve güvenlik görevlisinin faili meçhul
cınayet ve yargısız infazlara kurban
edıldiğini söyledi. Bu cinayetlerin
arkasında devletin bazı gizli
birimlerinin ve güvenlik
görevlilerinin bulunduğunun
bihndiğini belirten Demirel, "Hepsi
ülkücülük perdesi altında tetikçiler,
sabotajcılar yetiştirikliğinin bal gibi
farkındaydılar. Ama suçian örttüler,
suçlulan korudular, gençleri
birbirine lardırtnlar" dedi. Demirel
şunlan söyledi:
"Sevgili İpekçi, ne rahat uyuyun
diyoruz ne de toprağınız bol olsun.
Bizim sizden dilegimi/ gözleriniz
üzerimizde olsun." ADD İstanbul
Şube Başkanı Bilge Bilgiç de Ipekçi
gibi faili meçhul bir cinayete kurban
giden ADD Kurucu Genel Başkanı
Prof. Dr. Muammer Aksoy'un,
cumhuriyetin kurulmasından bu
yana geçen 70 yılı aşkın sürede
ülkenin geriye gittiğini gördüğünü
belirterek, onun ülkeyi ileriye
götürme yolundaki çabalannın,
öldürülmesinde etkili olduğunu
söyledi. Banş Partililer, daha sonra
ellerindeki kırmızı karanfilleri,
İpekçi'nin öldürüldüğü noktaya
bırakarak dağıldılar.
Dev Maden-Sen'den yapılan yazılı
açıklamada ise Ipekçi cinayetinin
Mehmet Ali Ağca ile sınırlı
turulmasının tarmin edici olmadığı
belirtilerek "tnanıyoruz ki Susurluk
raporu, bu konuda birçok bilgi ve
belgeye sahiptir. Zaman
ka> betmeksizin İpekçi cinayeti tekrar
araştınlmalı ve eli kanh katiller bir
bir bağımsız yargı önüne çıkanlarak
hesap sorulmahdır" denildi.
' ı a n n i a t n r J a n f l - ı e ı TOrkiye'nin ilkfaili meçhul cinayerlerinden birinin kurbanı olan eski TİP'li Zeki Erginbay dün Kısıklı'da-
1 c U U I l d l U p i c U I U » ! w m e
^ a n b a ş ı n d a
Q D P İstanbuİ İl Örgütü'nce anıldı. Erginbay'ın arkadaşlannın ve ailesinin de kaüldığı
anma töreninde konuşan ÖDP tstanbul tl Örgütü Başkanı Mehmet Atay, 21 yıl önce kaçınlarak agır işkence görmüş cesedi Şüe yolu üzerinde bulunan Ergin-
bay'ın İTİ tnşaat Fakültesi son suuf öğrencisiyken öldürüldüğünü anımsattı. Atay, Erginbay için bir anma düzenlemekte geç kalındıgını belirtirken "Geçmişe
sahip çıkmamız gerekiyor. Bugüne kadar halının altına attıklan suçlannı artık halı bile kapatamıyor. Şimdi bizim yapmamız gereken ise o halıyı altlanndan çek-
mek" dedi. Erginbay'ın arkadaşlanndan Ilhami Aras da Erginbay ve diğer faili meçhul cinayetlerin sorumluiannı ortaya çıkarmayı boyunlannın borcu olarak
gördüklerini vurguladı. Şair Sezai Sanoğbj'ıMn da şiirler okudugu anma, alkışlar eşliğinde marşlar ve okunan şürierie sona erdi (Fotoğraf: UGU R GÜNYÜZ)
Gözaltına alınan kişileri etkisiz hale getirmek için 20 bin adet plastik kelepçe alındı
Çevik kuyvet yeniden donabhyor
ANKARA (AA) - Emniyet Genel
Müdürlüğü, toplumsal olaylarda polisin
cop kullanmasından doğan istenmeyen
görüntülerin ortaya çıkması ve yoğun
eleştiriler dolayısıyla çevik kuvvetin
kullandığı aletleri daha teknolojik hale
getiriyor. Çevik kuvvetin kullandığı kal-
kanlara şok dalgası veren aygıt yerleş-
tirilecek. Gözaltına alınan kişileri etki-
siz hale getırmek için tanesi 1 dolardan
20 bin adet plastik kelepçe. yaralanma-
lara yol açan tahta coplann yerine de
poliüretan malzemeden yapılan esnek
coplar alındı.
Çevik kuvvet şubesinde çalışan polis-
lerin copla müdahalelerini azaltmak için
kalkanlara "airtaser" adı verilen bir ay-
gıt takılacak. Toplantı ve gösterilere en-
gel olmak isteyen polis gösten meydan-
lannda air taserli kalkanlar kullanacak.
Göstericilerin polisin oluşturduğu bari-
katlara yüklenmelen durumunda bu alet
devreye girerek yaydığı akım sayesinde
kalabalığı etkisiz hale getirecek.
Amerikalılann NASA araştırmalan
sırasında tespit ettikleri ve 'T' akımı içe-
ren airtaser, insan vücudundakı elektn-
ği nötralize ediyor ve hareketsiz hale ge-
tiriyor. Emniyet Genel Müdürlüğü,
ABD patentlı olan ve israil tarafından
üretilen air taserlerin ithal edilmesi için
görüşmelere başladı.
Toplumsal olaylarda polisin cop kul-
lanmasından kaynaklanan yaralanmala-
n ortadan kaldırmak için poliüretan
malzemeden üretilen esnek yapıya sa-
hip 20 bin cop alındı. Esnek yapıya sa-
hip olan ve içine cam elyaflı elekrot ko-
nularak şeklinin bozulması önlenen
coplar, yerli bir firma tarafından üretil-
di. Başlangıçta Ankara. tstanbul ve iz-
mir gibi büyük illere gönderilerek kul-
lanılmaya başlandı. Yeni coplar önü-
müzdeki günlerde diğer illere de gönde-
nlecek.
Bu arada, toplumsal olaylarda gözal-
tına alınan ya da etkisiz hale getirilen ki-
şilerin taşkınlıklannı engellemek ama-
cıyla ABD'den 20 bin plastik kelepçe
alındı. Tırtıllı kelepçeler takıldıktan
sonra, ancak basit bir düzeneğe sahip
olan özel bir anahtarla açılabiliyor.
Emniyet yetkilileri, gözaltına alınan
kişilerin saldırganl ıklanna devam etme-
leri ya da "zafer işareti" yapma gibi ey-
lemlerinin bu kelepçelerin takılmasıyla
engelleneceğini belirterek "Gözarüna
aknğımız kişileri bir otobüse doldunıp
önlerineve arkalanna iki polisdUdyoruz.
Bunun çok sakmcası var. Polislerimizin
metal kelepçelerden çok miktarda taşı-
ması hem zor hem de ekonomikdeğiL Bu
açıdan plastik kelepçeler polisin işiniko-
laytaşüracak" dediler.
Basbakan iletti
MİT, raporu
incelemeye aldı
ANKARA (Cumhu-
riyetBürosuj-Mıllıls-
tihbarat Teşkilatı
(MİT), yasadışı ope-
rasyonlar düzenlemek-
le suçlandığı Başba-
kanlık Teftiş Kurulu ra-
porunu incelemeye al-
dı.
MtT Müsteşarlı-
ğı'nca dün yapılan ya-
zılı açıklamada, devlet
içindeki çete örgütlen-
melerinı ortaya koyan
Susurluk raporunun
Basbakan Mesut Yıl-
maz tarafından 28 O-
cak 1998 tarihinde
müsteşarlığa iletildiği
belirtildi. Açıklamada
şöyle denildi:
"Başbakannk Teftiş
Kurulu tarafından ha-
zuianıp Basbakan'a
sunulan ve 11 sa>fası
hariç kamuoyuna açık-
lanan Susurluk rapo-
runun bir örneği, 28 O-
cak 1998 günü akşamı
Sayuı Basbakan tara-
fından müsteşariığımı-
za üıtikal ettirilmiştir.
Rapor, devlet ciddheti
çerçevesinde incelen-
mekte olup sonuçlan
devletin ilgüi organlan-
na sunulacakür."
Aranan kanun ka-
çaklannı yasadışı bi-
çimde kullanmak ve
hukuksal dayanağı ol-
mayan operasyonlar
düzenlemekle suçla-
nan MİT. bazı yanlış-
lıklar ve eksik araştır-
malar bulunduğu ge-
rekçesiyle raporun ta-
mamını Başbakan'dan
istemişti.
Kumarhane işlemle-
ri için kurulan rüşvet
ilışkilerinde Turizm
Bakanlığı 'ndaki bü-
rokratik bir kadronun
da yer aldığına ilişkin
saptamalar üzerine An-
kara Cumhuriyet Baş-
savcıhğı harekete geç-
ti. Savcıhğın. bakanlık-
taki bazı yetkililer hak-
kında dava açmak için
iddianame hazırladığı
belirtildi.
Turizm Bakanı tbra-
him GürdaL Cumhuri-
yet'e yaptığı açıklama-
da şunlan söyledi: "Bi-
ze intikaJ etniiş herhan-
gi bir şey yok. İnrikal et-
meden hayali konuş-
mak olmaz. Ne yapüa-
cağı, ne edileceği konu-
sunda kamuoyunu ha-
berdar edeceğim."
Öğrenciler, Genel Yaym Koordinatörümüz HikmetÇetinkaya'dan bilgi aldı. (Fotoğraf: İPEK YEZDANİ)
IdiDi öğrenciler gazetemizde
tstanbul Haber Servisi - Şırnak'ın ldil ilçesinde sivil
toplum örgütlerinin devletle işbirliği yaparak bir kal-
kındırma modeli oluşrurmak amacıyla başlattığı "Idil
Projesi
T
'nin bir parçası olarak. İdıl Lisesı öğrencileri
dün Istanbul'a geldi. Öğrencıler. geldıkten sonra ilk
olarak gazetemızi zıyaret ettiler.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Demeği (ÇYDD) Bakır-
köy Şubesi tarafından lstanbul'da konuk edilecek olan
ldil Lisesf ndekı 50 lise son sınıf öğrencisi ile 5 öğret-
men. dün 2 hafta boyunca kalacaklan tstanbul Lisesi'ne
geldiler. İstanbul Lisesi Pansiyonu'nda bir konuşma
yapan Ç\TJD Bakırköy Şube Başkanı Gülsün Ozakm.
ldil Lisesi \e Türkiye'deki diğer tüm liselerin İstanbul
Lisesi gibi çağdaş olmasım istedıklerinı belirterek "Di-
liyoruz ki, bizim yapnğımız bu ola> da, toptumumuz ve
diğer sKil toplum örgütJeri için bir örnek oluşturur" de-
di.
ldil Lisesi MüdürVekili Nurettin Demirise. tdil Li-
sesi öğrencilerinin böyle bir organizasyonu önceden ha-
yal bile edemeyeceklerini ifade ederek, kendilerini ağır-
İayan İstanbul Lisesi öğrencilerini de idil'de misafıret-
mek istediklerini vurguladı.
ldil Lisesi adına konuşan lise son sınıf öğrencisi Mu-
ratSavrum da, ÇYDD üyelerinin kendileri için yaptı-
ğı bu geziye "üniversite sınavında başanlı olarak" kar-
şılık vereceklerini söyledi.
ldil Lisesi öğrencilen, İstanbul Lisesi'ne geldikten
hemen sonra gazetemizi ziyaret ettiler. Gazetemiz Ge-
nel Yayfn Koordinatörü HikmetÇetinkaya'dan gazete-
nin bölümleri ve nasıl çıkanldığıyla ilgili bilgi alan
idilli öğrenciler, daha sonra gazetemizin servislerini
gezdiler.
ldil Lisesi öğrencilerine iki hafta boyunca Çağdaş
Dershane'deki öğretmenler tarafından verilecek üni-
versıteye hazırlık derslerinin yanı sıra, Istanbul'un ta-
rihi, turistik ve kültürel yerleri de gezdirilecek.
Partililerle bayramlaştı
Gökdemir'den
Susurluktepkisi
• Adı Azerbaycan'daki darbe girişimine
kanşan DYP Kayseri Milletvekili Ayvaz
Gökdemir, Susurluk kazasının
yıldönümünde Susurluk'ta gösteri yapanlan,
'hayâsız topluluk' diye nitelendirdi.
RECEP BULUT
KAYSERİ-Partisinin
bayram kutlamalanna
katılmak üzere Anka-
ra'dan Kayseri'ye gelen
DYP Kayseri Milletve-
kili Ayvaz Gökdemir,
Öğretmenevi'nde dü-
zenlenen bayramlaşma
töreni sırasında ilginç
sözler söyledi. Devlet-
çete ve Susurluk kaza-
sıyla ilgili haber ve yo-
rumlara değinen Gökde-
mir, şunlan dedı:
"Susurluk, Susurluk.
ne varrmş Susuriuk'ta?
Biz bir mücadele yaptık!
Vatanın bir aziz köşesine
girOmeyen günler yaşa-
dık. Herkesin dizlerinin
titrediği, benzinin sarar-
dıgı günler yaşadık. Va-
tan toprağında üs tutma
endişelerini yaşadığımız
günlerden geçip geliyo-
ruz. Karar verdik. Bu-
güne kadar yapılanlar-
dan kesinlikJe farklı, ge-
lecekte yapılacaklara
emsal olacak karartı bir
mücadele getireceğiz. tş-
te, 'Ya bitecek, ya bite-
cek' sesi o karann sesiy-
dL Yapnk! Bu mücadde-
yi, vallahi yaptık! Bütün
detayinı biliyorsunuz!
Bütün milletin, her şeyi
bırakın bu işi halledin'
dedigi günlerden bugün-
leregeldiysek, eğer sana-
yi tesisleri kurulan bir
Şırnak'a geldiysek bu-
gün eğer özel teşebbü-
sfin, gerek kendi içindea,
kendi hemşerilerinden,
gerek dışandan hareket-
lendirdigi sanay i ve tica-
ri teşebbüslerie hareket-
lendirdigimiz Divarba-
kır'a geldiysek o müca-
dele sayesinde geidik."
Gökdemir, sözlerini
şöyle sürdürdü: "Peki
Susuriuk, Susurluk di-
yenler kim? Resim gibi
gösteriyorum size; gör-
dünüz zaten Susur-
luk'un yildönümünde
Susuriuk kazasında top-
lanan bir hayâsız toplu-
luk vaıtta. Üşenmemişler,
toplanmış gelmişler!
Kimdi bunlar? EUerin-
de nefretimizi çeken her
işaret var! Öteden beri
tanıdığımız hıyanetin
bütün işaretleri var elle-
rinde. Peki neyok?Tû rk
bayragı yok! Susurluk
dediginiz şey, bu hayâsız-
lan, bu .AJlahsızlan se-
vindiren şe\ ise biz onun
karşısındayız!"
Sıyasetin kolay iş ol-
madığını da öne süren
Gökdemir. şunlan söy-
ledi:
"Siyaset kolay işdeğü-
dir. Herkes tercihini ya-
parken kimi sevindirdi,
hangi safta kaldı ona
bakmalıdır. Portresi ki-
min portresivle çakışı-
yor, sö> lediği söz, yaptığı
evlem, kimi güçlendiri-
yor, kimi sevindirij or, ki-
mi mah/un edivor, ona
dikkat ctmclidir. Terörle
mücadele gibi AUah'ın
belası bir işle uğraşacak-
sın! Nerede varsa orada
Allah'ın belası terör! \'a-
tan, bölücü bir terör. dtn
düşmanı bir terör, millet
düşmanı bir terör bu!
Kökü dışanda bir terör
bu! Btlki arkasına dün-
yanm en büyük güçleri-
nialmış bir terör bu! Bu-
nunla mücadele ediyor-
sun, uyuştunıcuyla mü-
cadele ediyorsun. Pis bir
mücadeledir. bununla
mücadele ediyorsun!"
Gökdemir. Türkiye"de
herkesin neyi konuştu-
ğunu iyi bilmesi gerek-
tiğini de belirterek şöy-
le konuştu:
"Hata yapan devlet
görevlileri mi çıkmış?
Vay be! İlk defa Türki-
ye'de mi çıknuş? Terörie
mücadele ederken terö-
ristierin tuzağına düşen,
uyuşturucu ile mücade-
le ederken uyuştunıcu-
nun tuzağuıa düşen dev-
let görevlisi iik defa Tür-
kiye'de mi ortaya çık-
mış? Nefis, şeytan sade-
ce devletin üç-beş me-
murunda mı var? Her-
kes nefsine, şeytana uy-
duğu zaman Allah'ın
nasıl bumunun üstüne
yumruk çaktıgını iyi dü-
şünmelidir. Şimdi bu te-
rör mücadelesini bir in-
tikam hareketine dönüş-
türmek isteyenler var.
Araştınn, devlet yedi
koldan araştirmış, gü-
venmiyonım demişsin,
sen geîmişsin buyur scn
araşür! Bir şey yok! Bir
şey bulamazsın!"
Gökdemir, kopanlan
yaygara sonucu Ağar ve
Bucak'm dokunulmaz-
lıklanmn kaldırıldığını
söyleyerek bu konuda
da şunlan dedi:
"Dokunulmazhk. do-
kunulma/Jık dendi. Bu-
yur dokunulmazhk da
kalkn. Ağar'ın dokunul-
mazlığı kalktı! Bucak'ın
dokunulnıazltğı da yok!
Mahkeme el atmış işe,
daha neistiyorsun. Yargı-
sız infaz mı istiyorsun?
Durup dururken seni,se-
ni rahatsız edenlerin hep-
sini keyfine göre hapse mi
doldurmak istivorsun?
G«lckal!Geldeâl!Verir-
lerse gd de al!"
CHP'li Atila Sav
'Devletin suç olan
birsırn olamaz'
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - CHP Genel
Sekreter Yardımcısı Ati-
la Sav, "devlet s n n
n
ge-
rekçesiyle Susurluk ra-
porunu sansürlü açıkla-
yan Basbakan Mesut Yıl-
maz'ın, "kovuşturmala-
nn önünü açmazsa suça
katıtacağınr söyledi.
Sav, "rapordan korkan-
lann", onu kullanamaz
hale getirmek için çürüt-
meye, sağını solunu çe-
kiştirmeye çalıştıklannı
söyledi.
Sav, dün düzenlediği
basın toplantısmda, Baş-
bakanlık Teftiş Kurulu
Başkanı Kurhı Savaş ta-
rafından hazırlanan Su-
surluk raporunun kamu-
oyundan hâlâ gizlendiği-
ne dikkat çekerek, rapo-
run "kısmen basına sızdı-
nlmasının açıklama ol-
madtğuu" söyledi. Sav.
"Bir rapor orasından bu-
rasından tırüklanamaz.
Buna fırsat verilirse ar-
tık işe yaramaz. Çünkü
rapordan korkanlaronu
kullanamaz hale getir-
mek için çürütmeye, sa-
ğını solunu çekiştirmeye
başlariar" dedi.
Çetelerin, "sızmak-
tan" öte,birucunundev-
letin içınde olduğunun,
devletin ıçinden yönlen-
dınldiğinin belli olduğu-
nu vurgulayan Sav. "Bu
çok korkutucu bir tablo.
Devletyönetilirken suç iş-
lenebilir diye bir yönetim
ilkesi yoktur. Tıpkı suç-
luyu yakalamak için suç
işlenebilir diye bir kural
olmadığı gibi" diye ko-
nuştu.
Sav, Basbakan Yıl-
maz'ın, çeteleşmeyi bir
an önce yargı önüne çı-
karacak kovuşturmalan
başlatması gerektiğinin
altını çızerek. "Aksi hal-
de o da suça değmeve
başlar. Devlet sırn baha-
ne olamaz. Devletin suç
olan sım olamaz" dedı.
Sav. toplumun sabnnın
tükenmek üzere olduğu-
nu kaydederek şöyle ko-
nuştu:
"Bir toplumda suç iş-
lendigi halde suçlular bu-
lunamıvorsa, cezalandı-
nlamıyorsa, o toplumda
ne hukuk devleti ne top-
lum huzunı ne de özgiir-
lükten söz edilebilir. Kor-
kudan kurtanlamamış,
anndınlamamış bir top-
lumda devlet zarariı bir
baskı örgütünden başka
bir şey olamaz."