18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 2 ŞUBAT 1998 PAZARTESİ 10 HABERLERIN DEVAMI tUlMTİ İstanbul Edirne Y 11_ Sinop 8 Samsun B 10 Mersin Kocaeli Y 11 Trabzon B Çanakkale Y 11 Gıresun Izmır Y T7 Ankara K Manısa Aydın Y 1 ^ Eskişehır K Denızlı Y ^ 6 Konya K 12 Sıvas K Zonguldak Y 8 Antalya Y 16 Kars Marmara. Ege, Akdenız. Iç Anadolu, Batı Karade- nız, Orta ve Doğu Kara- denız'ın ıç kesımlen ıle Doğu Anadolu'nun batı- sı yağışlı, otekı yerier parçalı bulutlu geçecek Yağışlar genellıkle yağ- mur, Orta ve Doğu Kara- denız'ın ıç kesımlen, Iç Anadolu'nun doğusu ıle Doğu Anadolu'nun batı- sında karla kanşık yağ- mur ve kar şeklınde ola- cak Oslo Helslnki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn K K K B PB PB PB PB -1 -4 -2 4 3 2 4 2 Münıh PB 1 Milano Beriın Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina PB PB Y PB K K PB Y 2 -1 9 -2 -1 2 11 16 PB 12 Moskova Aşkabat Akmola Taşkent Bakû Bişkek Tıflis Kahire B B B PB B PB B PB -13 7 -11 6 6 4 7 21 Şam PB 11 Parçalı bulutlu Sıslı Bulutlu k Çok bulutlu Yagmuriu Karlı S u l u k a r \ Gök gürûltülü Diplomasi arayışı • Baştarafi I. Sayfada nnın katıldığı zirve dün yapıldı. Yılmaz, bu top- lantıdan sonra akşam sa- atlerinde Çankaya Köş- kü'ne çıkarak Cumhur- başkanı Sükyman Demi- rel'le bir araya geldi ve hükümetin izleyeceği politika konusunda bilgi verdi. Dünya Ekonomik Forumu toplantılan için Davos'ta bulunan Dışiş- leri Bakanı İsmail Cem, dün akşam saatlerinde Türkiye'ye döndü. Başbakanlık'tan yapı- lan açıklamada, Türki- ye'nin Körfez Savaşı sonrası gelişmelerden önemli zarara uğradığı anımsatilarak bölgedeki gerginliğin tırmanma- masınm arzu edildiği kaydedildi. Kitle imha silahlannın bölgede ya- yılmasına Türkiye'nin karşı olduğu vurgulanan açıklamada şu görüşlere yerverildi: "Bu çerçeve- de, Irak Ue UNSCOM arasındaki sorunlann banşçı yöntemlerle hal- ledilmesini başından be- ri savunan Türkiye, kri- zin diplomatik yoUarla aşılabilmesi için harca- nan çabalann sürdürül- mesinin yarariı olacağı- na inanmakta, bu çaba- lann sonuç verebilmesi ve bir askeri müdahale- nin kaçındmaz hale gel- memesi açısından da I- rak hükümetine BM Gü- venlik Konseyi kararla- nnı bir an önce ve tam olarak uygulaması çağn- sını yinelemektedir. Bu anlayışla Türkiye, ko- nuyla ilgili taraflarla ve krizin tırmanmasından en fazla etkilenecek olan , bölge ülkeleri ile temasve görüşmelerini sürdüre- cektir. Bu çerçevede ilk adım olarak Dışişleri Ba- kanı'nın önümüzdeki günlerde Bağdat'ı ziya- reti öngörülmüştür. BM Genel Sekreteri'nin de destek verdigi bu banşçı girişimimize Irak'ın di- ğer komşulanndan da katılını olmasının yarar- lı olacağı kanaatindeyiz." Irak'tan yanıt bekleniyor Cumhuriyefin Dışiş- leri Bakanlığı kaynakla- nndan edindıği bılgilere göre tsmail Cem'in Bağ- dat'a gidışi Irak yöneti- mınden alınacak olumlu yanıta bağlı. Kaynaklar, Cem'in BM Genel Sek- reteri Kofi Annan ile dün Davos'ta gerçekleştirdi- ği görüşmede arabulucu- luk nıyetinı gündeme ge- tirdiğıni, Annan'ın bu is- teme destek vermesi üzerine de Bağdat yöne- timiyle temas kuruldu- ğunu kaydettiler. Dışiş- leri Bakanlığı 'nın üst dü- zey diplomatlarından oluşan bir heyetin de Ür- dün, Iran, Suudi Arabis- tan ve lsrail'i içeren Or- tadoğu gezisıne çıkacak- lannı kaydeden kaynak- lar, Cem'in Irak yöneti- mine şu mesajı vereceği- ni bildirdiler: "Türkiye, bir böige ül- kesi ve Irak'ın komşusu olarak bu gerginliğin sı- cak çatışmaya dönüşme- den çözülmesini istemek- te. Eğer bir sıcak çatışma olursa Irak halkı çok olumsuz etkilenecek. Kitlesel imha silahlanm dünyada hiçbir ülkenin kabul etmesi ünkânsız. Dolayısıyla BM kararla- nna uyarak, denetçilerin çauşmalarını sürdürme- si en çok Irak halkının yarannadır." Dışişlerinden bir kay- nak, Türkıye'nin bölge ülkeleri nezdinde yaptı- ğı girişimlerle ilgili bir soru üzerine. "BaştaÜr- dün olmak üzere bölgeve komşu ülkeJergerekli ini- siyatifı ele almak istemi- yorlar. Üzerierine düşen görevi yerine getirmek niyetinde görünmüyor- lar. Türkiye. bu girişim- leriyle bu ülkelerin de da- ha aktif olmalannı isti- yor" açıklamasınıyaptı. Bağdat memnun Irak'ın Türkiye Büyü- kelçiliği Maslahatgüzân Saad «\1-Samarrai, ara- buluculuk yapmak için Irak'a gitmek isteyen Dı- şişleri Bakanı İsmail Cem'e yanıtın Bağdat tarafından verileceğini bildirdi. Cem'in arabu- luculuk yapmak için Bağdat'a gideceğıne iliş- kin haberleri başından duyduklannı, kendileri- ne resmi bir bilgi ulaş- rnadıgını kaydetti. Sa- marrai, Türkiye-Irak ılişkilerinin tarihi kar- deşlik bağlanna dayan- dıgını belırterek "Bir komşu ülke olan Türki- ye'nin bu tür inisiyatifle- ri kullanmak istemesi çok normaldir" diye ko- nuştu. Mesut Yılmaz ve Bülent Ecevit'in, "ABD'ye destek yok" açıklamalanni "iyi bir mesaj" olarak değerlen- diren Samanai, "Törki- ye, Irak'm BVHtararlan- na uyma için her şeyi yaptıgını biliyor. Irak'ta kitle imha silahlan bu- lunmuyor. Biam tek iste- diğiıniz banş ve halkımı- zın gereksinimlerini kar- şdayabilmek" diye ko- nuştu. Basra Körfezi'nde ger- ginliğin artması üzerine ABD Genelkurmay 2. Başkanı Joseph Ralstone ve Hava Kuvvetleri Ko- mutanı John P. Junper, bugün Ankara'da temas- larda bulunacak. ABD Dışişleri Bakanlığı. anı bir kararla ABD'nın eski Türkiye Büyükelçisi, şimdiki Avrupa işlerin- den sorumlu Dışişleri Bakan Yarduncısı Marc Grossman'ı da Ralstone ile birlikte gönderme ka- ran aldı. Grossman ve Ralstone'un, Genelkur- may 2. Başkanı Orgene- ral Çevık Bir ve Dışişle- ri Bakanlığı Müsteşan Büyükelçi ICorkmaz Haktantr ile bir araya ge- lecekler. Dışişleri Bakanlığı kaynaklan. Yılmaz ve Ecevit'in son ikı gündür yaptıklan açıklamalarla ABD'ye "destek yok" mesajını verdıklerini, ABD'li yetkililerin de Türkiye'nin hassas konu- munu bıldıklerini anlattı- lar. ABD'nin lncirlık Üs- sü'nün kullanılması için izin istemediğinı de be- lirten kaynaklar. "Anâık bu üs lojistik destek sağ- lanması için kullanılabi- lir. Sa\-aş uçaklaruun gö- re> yönergeleriyse belü- dir"dediler. 6 Büyük güç kullanacağız 9 Dış Haberler Senisi - Irak'la BM arasında yaşanan bunalım ve ABD'nin asken müdahaleye yöne- lik tavn körfezi yeni bir savaşın eşi- ğine getirirken sorunun diplomatik yollardan çözülmesi için gınşimler sürüyor. \Vashmgton yönetimi ise Irak'a karşı çok şiddetli bir saldın düzenlenebileceği uyansmı bir kez daha yineledı. ABD Dışişleri Ba- kanı Madeleine Albright, diploma- tik girişimlerin yetersiz kalması durumunda Irak'a karşı çok büyük bir güc kullanmaya hazır oldukla- nnı söyledi. Bölge ülkelerinde nabız yokla- mak üzere Ortadoğu turuna çıkan Albright, Kudüs'te düzenlediği ba- sın toplantısında Washington'un da diplomatik girişimleri tercih et- tiğini. ancak bundan sonuç alına- maması halinde çok büyük bir as- ken gücü devreye sokmaya hazır olduklannı bir kez daha yineledi. Bu arada Dışişlen Bakanlığı Sözcüsü James Rubin, Başbakan Mesut Ydmaz'ın Irakla ilgili knz- de Türkiye'nin arabulucu olabile- ceği yönündeki sözleri üzerine, "Kimin arabuluculuk yapoğmdan daha çok mesajın ne olduğu önem- li- dedi. Rubin. ABD Dışişleri Bakanı Madeleine Albright'ın, Yılmaz'ın, Türkiye'nin Irak ile ilgili krizde arabulucu olabileceği yönündeki sözlerini değerlendirerek "Henüz bana ulaşan bilgi yok, ama kimin arabuluculuk yaptığından daha çok mesajın ne olduğu önemli" di- ye konuşru. ABD Savunma Bakanı NVilliam Cohen ise yaptığı açıklamada. I- rak'a olası bir askeri müdahalede. körfezde bulunan hava üslerinin kullanılabileceğini kaydetti. Co- hen, "Birçok körfez ülkesiyk' ko- nuştuktan sonra,olası bir operasyo- nun başarüı olması için gerekli des- teğin sağlanacağından emin ol- dum" diye konuştu. Irak ile ABD arasında gerginlik sürerken Bağdat yönetiminin kitle imha silahlanm tasfiye etmekle görevli Özel BM Komisyonu'nun (UNSCOM) denetçileri önceki gün de görev yerlerine gelerek hiç- bir engelle karşılaşmadan hüküme- tin yardırruyla normal teftiş çalış- malannı sürdürdüler. Irak Ulusal Inceleme Komisyo- nu Başkanı, UNSCOM müfettiş- lerinin cumartesi günü 14 tesisi de- netlediğini söyledi. 10 müfettişin bulunduğu. ABD'li Diana Simon başkanhğındaki biyolojik silah de- netimi ekibi de Bağdat'a geldi. Bu ekip. 13 Şubat'a kadar Irak'ta fa- aliyetlenni sürdürecek. Sohınun diplomatik yollardan çözülmesinden yana olan Rusya, Devlet Başkanı Boris Yeltsin'in özel temsilcisi Viktor Posuvalyuk başkanlığındaki heyeti dün bir kez daha Bağdat'a gönderirken Fransa tçişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada da Irak'a karşı düzen- lenebilecek olası bir askeri operas- yonda ABD ile îngilteTe'nin yanın- da yer almayacaklannı, sorunun diplomatik yollardan çözülebilece- ğine hâlâ inandıklan bildirildi. Fransa'nın Irak'a özel temsilci göndermeyi planladığı da kayde- 8 yılda 30 milyar dolar zarar ANKARA (Cumhuriyet Büro- SB)-Tûrkiye; BM'ninlrak'auygu- ladığı uluslararası ambargo nede- niyle 8 yıldayaklaşık 30 milyar do- larkaybetti. Sınırticaretûıinengel- lenmesi, Kerkük- Yumurtalık boru hattının kapatılması, Irak'a ihracat yollannın tıkanması nedeniyle ger- çekleşen ekonomik kayıp. özellik- le Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ni olumsuz etkiledi.1990 yılında I- rak'ın Kuveyt'i işgal etmesi ile başlatılan BM ambargosu 8. yılına girdi. Dönemin Başbakant Turgut Özal'ın, ABD'nin Irak'a saldırma- sına tam destek vererek "Bir kojTip üç alacağtz" politikasım izlemesi, Türkiye'nin kayıplannın artmasm- da en önemli etken oldu. BM'nin "sınırticaretiveihraca- tin durdunıhnası, boru haüanmn kapaülması, hava yollannın Bağ- dat'a uçm&sına iân verilmemesi'' kararlannı alması üzerine Türki- ye'nin resmi rakamlara göre kaybı 30 milyar dolar (yaklaşık 6 katril- yon TL) oldu. Körfez Savaşı'yla ortaya çıkan 30 milyar dolarlık kayıp, Türki- ye'nin yaklaşık 65 milyar dolarlık (14 katriryon lira) 1998 bütçesinin yansı ve 20 milyar dolarlık (3.9 katriryon lira) bûtçe açığmın 1.5 katına ulaşıyor. Körfez Savaşı'nın neden olduğu kayıplar. Türki- ye'nin 20 milyar dolarlık 1997 yı- lı dış ticaret açığının da 1.5 katını oluşturuyor. Türkiye. BM'nin uluslararası ambargo uygulanmasmdan en çok etkilenen ülkelere ayncahklı tica- ret hakkı veren 50. maddesinden yararlanmak için başvurmasına karşın sonuç alaçiadı. 50. madde- den yanrlanan Ür4ün ise Irak ile gerçekleştirdiği ticaret sonunda mih/arlarca dolar kâr etti. Türkiye'nin bir kaybı da Körfez Savaşı 'ndan doğan kayıplannın gı- derilmesi için Birleşik Arap Emir- likleri (BAE), Kuveyt, Suudi Ara- bistan ve ABD'den gehnesi gere- ken yardım paralannın "kaybedil- mea" nedeniyle oluştu. BÂE'den 1990-1994 yıllan arasında 250 mih/on dolarlık yardım geldi. Tür- kiye, geri kalan 250 müyon dola- nn da ödenmesini istedi. BAE ise toplam 350 milyon dolann ödendi- ğini bildirdi. Türkiye, 100 milyon dolarlık bir girdiyi Hazine belgelerinde bula- madı. BAE ise 100 milyon dolarlık petrolün hibe edildiğini kaydetti. Iki ülke arasında çıkan skandal ne- deniyle BAE, paranın geri kalan bölümünün ödenmesini durdurdu. Hükümet, 100 milyon dolarlıkpet- rolün Türkiye'ye girip girmed^i- ni, girdiyse nereye gönderildiğini ve paranın ne olduğunu, petrol alınmadıysa kayıtlardaki çelişkiyi araştınyor. dildi. Bağdat yönetimi giderek tır- manan krizi görüşmek üzere dün olağanüstü olarak toplandı. Öte yandan, Irak Dışişleri Bakanlığı, Bağdat'taki diplomatlara, kitle im- ha silahlannın saklandığından kuş- kulanılan bazı saray ve köşkleri gezdirmeyi ve yemek vermeyi sür- dürdü. Göriiş bildiren bazı diplo- matlar, Irak'ın bu jestinden çok memnun kaldıklannı, ama zaten kitle imha silahlan üzerinde fikir sahibi olmayan kişiler olarak bu konuda hiçbir yorum yapamaya- caklannı söylediler. Gönüllü savaşçılar Irak, ABD ve Ingıltere'nin teh- didine karşı ilan ettiği "Bir Milyon Gönüllü Savaşçı" kampanyasına dün başladı. Bağdat'ta bir teknik okulda, öğrenci ve öğrermenlerden oluşan 500 kadar kadın-erkek gö- nüllünün silah eğitimine başladığı bildirildi. Öte yandan Suudi Ara- bistanlı üst düzey bir yetkilı, adını vermeden yaptığı açıklamada, ül- kesinin, Irak'a yönelik askeri hare- kâtta üslerini kullandırma niyeti ol- madığını bildirdi. ABD'den Israil'e panzehir Israıl'in. Irak'ın olası bir füze saldınsına karşı. ABD'den biyolo- jik silahlar için etkilı panzehir aşı istediği bildirildi. Israil'de yayım- lanan Haaretz gazetesinin haberi- ne göre. Amerikalı kaynaklar, VVashington yönetiminin bu talebe olumlu yanıt verdiğini belirttiler. Bu arada, Israil Savunma Bakan Yardımcısı SOvan Şalom Irak'ın konvansiyonel olmayan bir füze saldınsına karşı halkın. gaz maske- si ve teçhizatlann dağıtıldığı mer- kezler önünde uzun kuyruklar oluşturduğunu söyledi. Şalom, perşembe günü 12 bin ki- şinin bunlardan almak üzere baş- vurduğunu belirterek şu anda I- rak'ın böyle bir saldın düzenleme- si olasılığının çok az olduğunu ve ı patlik yaşanmasına gerek bulun- ,paptiığını ıfade etti. Albnght'la görüşen lsrail Savun- ma Bakanı tzakMordehay, ülkesı- nın, topraklanna yönelik bir Irak füze saldınsına yanıt verme hakkı- nı sakh tuttuğunu söyledi. Sigorta yüzsüzleri direniyor• Baştarafi 1. Sayfada ödemede bulunmamalan dikkat çekiyor. SSK Genel Müdürü Kemal Kıhçdaroğtu. vergi yüz- süzlerine yönelik çıkanlan yasanın, SSK'den çok. borçlulan koruyan bir yasa olduğuna dik- kat çekerek "Bu yasalar hiçbir zaman beklenen sonucu vermemiş, sadece prim borcu olan işve- renlerin sayısuıı arttınnıştır'' dedi. SSK'nin ılk olarak 1996 yılının Ocak ayında uygulamaya koyduğu ve 1997 yılı Eylül ayında ikinci kez tekrarladığı sigor- ta yüzsüzlerinin açıklanma- sı uygulaması çok sayıda özel ve kamu sektörü iş\ere- nının kılını bile kıpırdatma- ya yetmedi. Birikmiş prim borçlannı ödememeyi alış- kanlık haline getıren işve- renlerin çeşıtli taktikler de- nedikleri. bunun sonucunda da SSK'nin haksız yere mağdur duruma düşürüldü- ğü belırlendi. İlk listede sigorta yüzsüzü ilan edilerek sıralamada ilk 70 içinde yer alan 20 şirke- tin. 1997 yılında yayımlanan ikinci listede de ilk 50 için- de yeraldığı görüldü. İlk lis- tede yer alan sadece 20'ye yakın şırketin borçlannı ya tümüyle ya da kısmen öde- dıkleri öğrenildi. SSK yet- kilileri. ikinci borçlu liste- sinde yer alan 50 işverenden sadece 6'sının 4247 sayılı yasadan yararlanmak üzere başvurduğunu, bunlardan 4'ünün henüz hiç ödeme yapmadığını. diğer ikisinin de ödemelerini ak- sattığını belirttiler. Uzmanlar, de\letın 16 Ma- yıs 1997 yılında yürürlüğe soktuğu Prim Alacak- lannın Tahsilinin Hızlandınlması'na yönelik yasanın ise amaçlananm aksine sigorta yüzsüz- lerinin borçlannın bir kısmına af getirirken di- ğer yandan borçlannı ödememeleri konusunda teşvik yolunu açtıgına dikkat çekiyorlar. SSK Genel Müdürü Kemal Kılıçdaroğlu, işverenin borçlu olması ve bu borcunuz da çıkanlacak ve- Cemİİ Şener t o p r a ğ a Verildİ Türkiye Sakatlar Dernegi ^» r ^° Genel Başkanı ve Türkiye Engefliler Spor Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Cemil Şener dün topra- ğa verildi. 28 Ocak Çarşamba günü hastaneye kaldınlan Şener, önceki gece yapılan tüm müdahalelere karşın yaşanunı yitirmişti. Şener için dün Türkiye Sakatlar Dernegi Genel Merkezi'nde bir tören düzenlendi. Daha sonra Aksa- ray Muratpaşa Camii'ne götürülen cenaze, öğle saatlerinde kıhnan namazın ardından Edirnekapı Şehitliğinde toprağa verildi. (Fotoğraf: AA) ya çıkanlan bir yasayla rahat ödemesıne olanak sağlanmasının düriist ışvereninin cezalandınl- ması anlamını taşıdığını belirterek şunlan söy- ledi: "Prim borcunu ödemeyen işverenfcrin ka- muya du> urulması. en çok ekonomik olarak zor duruma düşen iyi niyetli işverenleri etkilemek- tedir. Prim borcunu ödememeyi alışkanlık hali- ne getiren yüzsüzler ise adlannın veya unvanla- nnın duyurulmasından etküenmemektediıier." Refah Partilı Çalışma Bakanı Necati Çelik döneminde partizan bir tu- tumla CHP'li ve DSP'li be- ledıyelerin SSK tarafından kara listeye alındığını belir- ten Kemal Kılıçdaroğlu, ara- lannda Gaziantep. Kadıköy, K. Çekmece, Esenyurt, Zey- tinburnu ve Bolu gibi bele- diyelere uygulanan baskıla- n ise şöyle özetledi: "Tde- fon haczi zorunlu kalınma- dıkça uygulanmamakta, di- ğer hacizlerden sonuç alına- mazsa uygulanmaktadu-. Ancak SSK borçlanna af ya- sasuıının Meclis gündemin- de bulunduğu günlerde, SSK Primler Daire Başkanı Selahattin Kızıldere, bazı si- gorta müdürlerine telefonla talimat vererek CHP'li ve DBP'li birçok beiediyenin te- lefon ve fakslarma haciz koy- durdu. Daha sonra söz ko- nusu belediye başkanlannın şikâyetleri göz önüne alına- rak bu işlemi uygulayanlar hakkında soruşturma açıl- dL" Metin Göktepe cinayetînde yamdamnası gereken sorular • Baştarafi 1. Sayfada madı. Dönemin Eyüp Cumhuriyet Savcisı Erol Canözkan. olay yerinde kendisinın fotoğraf çek- tirdiğini, ancak Sabah gazetesindekı fotoğrafın bunlardan olmadığını söyledi. Canözkan, kendi çektirdiği iki fotoğrafı ise tl Idare Kurulu'na gön- derdiği dosyaya koydugunu bildirdi. Davanın gö- rüldüğü Afyon Ağır Ceza Mahkemesi'nin başka- nı Mustafa Binşık. Göktepe ailesinın avukatlan ve sanık polislerin avukatlan. dava dosyasında Göktepe'ye ait hiçbir fotoğrafın yer almadığını söylediler. 13 Şubat'ta 14. duruşması yapılacak davayla ilgili şu sorular yanıt bekliyor: - Metin Göktepe'ye ait olduğu söylenen fotoğraf gerçek mi? - Fotoğraf gerçekse neden bugüne kadar ortaya çıkmadi? - Cinayetten hemen sonra çeldldiği ileri sürülen fotograftaki kişinin yüzü neden kapalı? Bu fotoğ- rafi ldm çekti? - Savcı Erol Canözkan'ın talimatı üzerine polis Adnan Oran tarafından çekilen fotoğraflar nere- de? Savcının İl ldare Kurulu'na giden dosyaya koydugunu söylediği fotoğraflar dava dosyasında neden yer almadı? - Eyüp Kapalı Spor Salonu'nun malzemecisi Ali Fahri Özer, 23 Ocak 19%'da müfettişlere verdigi ifadede." Bana gösterdiğınız fotoğraflarda yer alan ceset. bızim yaralı olarak bıraktığımız şahsa ait- tir" diyor. Yani dosyada fotoğraflar var ve bu fotoğ- raflarda Göktepe'nin yüzü açık olarak da görülü- yor. Bu fotoğraflar dava dosyasında yoksa şimdi nerede? Kimler gizledi ve gizliyor? - Dönemin Istanbul Emniyet Müdürü OrhanTa- şanlar. 8 Ocak 1996'da Eyüp Kapalı Spor Salo- nu'nda, Foto-Film Şube Müdürlüğü'nce çekilen video kaydı olduğunu ve bu ka>ıtlarda Gökte- pe'nin yer almadığını söylüyor. Taşanlar'ın sözü- nü ettiği video kaset şu anda nerede? Bu kasetten Göktepe'nin görüntüleri silindi mi? - 8 Ocak 19% günü saat 2030 sıralannda Gök- tepe'nin cesedini gösteren fotoğraflar savcuıın tali- matıyla çekildiği halde ertesi gün İçişleri Baka- m'ndan emniyet müdürüne kadar "Göktepe du- vardan düşerek öldü" açıklamasını yapan yetkili- ler. fotoğraflardan nasıl haberdar değil? Bu açık- lamayı yapanlar Göktepe'nin bir gün önce öldüğü- nü biliyorlarsa niçin y anıltıcı açıklamalar yapblar? Bu kişiler hakkında herhangi bir işlem yapılacak mı? - Sabah gazetesinde 29 Ocak günü yayımlanan ikı fotoğraftan birinde görülen ve emniyet amıri Seydi Battal Köse olduğu iddia edilen kişinin as- lında Mehmet İşbiriren olduğu ortaya çıktı. tşbiti- ren, Afyon Ağır Ceza Mahkemesi'nde dosyası ay- nlan 37 kişinin arasında yer alıyor ve "efrada kö- tü muamek yapmak"tan yargılanıyor. Bu fotoğ- raftan sonra Işbitiren, Göktepe'yi öldürmek su- çundan 11 polisin yargılandığı davaya dahil edile- cek mı? Göktepe davasının müdahil avukatlan bugün Eyüp Adliyesi'ne giderek, Sabah gazetesinde dün yayımlanan haberde, Eyüp Ağır Ceza Mahkeme- si'ndeki dosyaya konulduğu ileri sürülen fotoğra- fın burada olup olmadığına bakacaklar. Avukatlar, dosyayı inceledikten sonra basına açıklama yapa- caklar. Müdahil avukatlar Fîkret Dkiz, Kamil Tekin Sü- rek ve Semih Mutlu, bir açıklama yaparak dün Sa- bah gazetesinde yayımlanan "Göktepe fotoğrafla- niştebuçuvahn içinde" başlıklı haberde kendi gö- rüşlerinın "eksik ve hatah" yer aldığını bildirdi- ler. A\ııkatlar, haberde yer alan "Fotoğrafingizten- diği anlaşılryor. Gizleyenlerin cezalandırüması ge- rekir. Asû sorumlu savcı Canözkan'dır" şeklinde- ki ifadelerin doğm olmadığını söylediler. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada dan "Ceylan", sonra "79"... Son adı inişteki eniş- te vermiş. Anlaşılan özel bir anlamı var. Halkımız kuzuda kendisinden bir şey bulduğu için mi bilinmez, kuzulann ardı arkası kesilmedi. Yanlış saymadıysak altı oldu. Duyduk ki bir bölümü Bil- kent'teymiş, birkaç tane de Kuşadası'ndaki çifttiğe göndermişîer. Çillerler'in malvarlığıyla ilgili komisyonun 1 yıllık süresi 18 Şubat'ta doluyor. Mallardaki artışın kay- nağı olarak kuzulan gösterebilirler: "Yünlerinin birbölümünü sattık, bir bölümünü biz işlettik. Onlardan kuzu yünü tekstii ürünleri yaptık. SunaAbla ihraç etti. Gübresini çiftiikte kullandık..." Derken geçen bayramda Çiller'in bir kuzusu da- ha oldu. Bunun adı öncekilerden çok daha farklı ve anlamlı: Yeni Demokrasi... istanbul'da Çiller'le bayramlaşan partililer yanla- nnda bir de kahverengi-beyaz kuzu getirmişler. Çil- ler sesleniyor: - 79987 demokrasi yılı yapacağız... Kuzu ses veriyor: -Meee... Çiller devam ediyor: - Kimse halkın istemediği bir yönetimi ayakta tu- tamaz. Kuzu halkın duygulanna aracılık ediyor: - Mee..e..e..mee... Demokrasiyi olmadık kişilerin eline verirseniz ya kuzuya çevirir ya kurda. Çiller'in izlediği politikayı şöyle özetleyebiliriz: Yeri gelince çete pazusu... Yen gelince demokrasi kuzusu... Siyasi sohbetlerde konu Çiller'e getince şu yorum kabul görüyon "Artık bitti. Onunla uğraşmaya değmez." Ama DYP cephesindeki hazıriıklar bunun tersini gösteriyor. Çiller'in etrafındaki DYP'liler uzun süre- dir şu sorunun yanıtını arıyor: - Demirel her bitişinde yeniden umut oldu. Bu- nun sımnı biz de bulup yaşama geçinmeliyiz... Son dönemdeki demokrasi edebiyatının özünde bu yatıyor. Buna ilk tepkı şu olabilir: - Demirel'in karizmatik bir kişiliği var. Çiller'in bu- nu yakalaması olanaksız. Bu yaklaşım doğru olabilir ama, Çiller de son de- rece "/câr"izmatik bir lider. Üstelik siyasette sağdu- yudan çok yağduyu etkin. Liderler altlannda etkin politikacılar değil, kendi halkla ilişkiler temsilcilerini görmek istiyorlar. Çiller önümuzdeki dönemde siyasi parti liderleri- ni ziyaret edip, demokrasi oynamaya devam ede- cek. Bundan sonuç çıkmayacağını o da biliyor. Bil- diği duoım ortaya çıkınca Anadolu turuna başlaya- cajç, hükümetten f^sap soracak. Ülkemizde cezaevine girmesi gerekenlerle Mec- lis'e girmesi gerekenler, hesap vermesi gerekenler- le hesap sorması gerekenler iyice birbirine kanştı. Sarmaşık-sırnaşık... DYP'nın ne olursa olsun partiyi terk etmeyen, a- ma Çiller'le de ileriye gidemeyeceğini gören ak saç- lı- pariak dişli-mazisi fişli kesimi ise son günlerde çı- nar-sarmaşık tanımlaması yapıyor. Anlatılan fıkra şu: Iki çınar yan yanaymış. Bırinin dibinde bir sar- maşık bitmiş. Kısa sürede boyu çınara ulaşmış. Öte- ki şaşkın. Ama bedeni sarmaşıkla sanlı çınar sakin seslenmiş: - Sen onu kış gelince gör. DYP'lilere AnaBntannica'dan sarmaşıkla ilgili ke- srt aktaralım: "Sarmaşığın ağaca sanlarak tırmanması, ağacın gelişimi için tehlike olmakla beraber önemli bir za- rar vermez. Ancak büyümenin belirlı bir aşamasın- dan sonra ağaç için ciddi tehlike yaratır. Hatta teh- like ölümcül boyutlara varabilir..." Hele sarmaşık biraz da sırnaşıksa... İETT'den yüzde 67 zam İstanbul Haber Servisi - RP'li İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı İETT, bayram süresince ücretsiz yürütrüğü toplu taşıma hiz- metlerine dün baskın bir zam yaptı. Yapılan zamla daha önce 60 bin lira olan tam otobüs bileti 100 bin liraya yükselirken öğrenci ve emeklilerin yararlandığı indirimli otobüs biletinin ücreti de 30 bin liradan 50 bin liraya çıkanldı. İstan- bullular, hiç beklemedikle- ri bir anda toplu taşıma üc- retlerine yapılan zamma tepkı gösterdiler. Bayram süresınce toplu taşıma araçlany la tstanbul- lulan ücretsiz taşıyan İETT, bayramdan sonraki ilk gün toplu taşıma hiz- metlenne yüzde 66.7 ora- nında zam yaptı. 1 Şu- bat'tan geçerli olan zamla. daha önce bir kontürü 50 bin lira olan AKBİL 80 bin liraya, 25 bin liradan satı- lan ındinmli AKBlL'in bir kontürü de 25 bin liradan 40 bin liraya yükseldi. Ya- pılan zamla, 4 milyon lira olan aylık tam mavi kart ücreti 6 milyon 500 bin li- raya, 2 milyon lira olan in- dirimli mavı kart ücreti ise 3 milyon 250 bin liraya yükseldi. Pazar günü olması nede- niyle İETT ve Büyükşehir Belediyesi'nde tepkılerini ileteceklen yetkili bulama- yan vatandaşlar, bütçeleri- ni sarsacak zammın verdi- gi öfkeyle otobüs bileti sa- tılan gişe görevlileriyle tar- .tıştılar. Çok sayıda vatan- daş, RP'li İstanbul Büyük- şehir Belediyesi'ne "Dar geliıii olmasak belediye oto- büsüne binmeyiz. Bu adil düzenci beiediyenin adale- ti bu mu? Bu zamla aylık geürimizin önemli bir bölü- mü yol parası olarak eriyip gidecek" diye tepki göster- di. AliUlvi'yi uğurluyoruz I Baştarafi 1. Sayfada Devlet Bakanı Hikmet Sami Türk. gazetemız Ge- nel Yayın Yönetmeni Or- han Erinç'e bir başsağhğı mesajı göndererek Ali Ul- \i Ersoy'un ölümü nede- niyle duvduğu üzüntüyü bildirdi. Karikatürcüler Derneğı. DSP İstanbul II Başkanı Alay Keleş. gazete- ci Kurthan Fişek de yaptık- lan açıklamalarda Er- soy'un aılesıne ve basın ca- miasına başsağlığı dıleğın- de bulundular. Nüfus cüzdanımı, ehliyetimi ve kredi kartlanmı kaybettim. Hükümsüzdür. OKANALDİ\Ç Nüfus cüzdanımı, ehliyetimi kaybettim. Hükümsüzdür. OZ.AS ÖZ\tEN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle