Katalog

14ARAJJK1998 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER KORDSA'dakİ cylem • KOCAELİ(AA)- İ2mit'te, Sabancı HDİding'e ait 475 işçinin çslıştığı KORDSA kord bezi fabrikasındaki işçi çı<armalan üzerine yaşanan gergınlik sürüyor. Işveren, 24 işçinin iş aİtitlerinin feshedilmesi Û2erine direnişe geçen diğer 160 işçinin de "işyerini zarara ugrattıklan" gerekçesiyle tazminat ödenmeden işlerine son verileceğini dogruladı. Işçilergece yansı fabnkadan aynhrken Teksif Sendikası' nın Kocaeli Şubesi Başkanı îbrahim Öner, işten çıkanlan işçiler geri alınmcaya kadar kapıdaki bekleyişin süreceğini söyledi. KORDSA işçileri adına yazılı açıkJamada ise "işçi çıkarmalann gerekçesi olarak gösterilen ekonomik krizin, bahane olduğu" savunuldu. Kanada PKK'liyi sımp dışı etti • TORONTO (Cnmhuriyet) - Kanada mülteci kimliğiyle ülkeye giren Aynur Saygılı'yı sımr dışı etti. tstihbarat servisi, PKK örgütünûn üst düzey sorumlulanndan olduğu öne süriilen Saygılı'nın Almanya'da önemli görevler üstlendığını açıkJadı. örgûte yardım ve taraftar bulmak için Kanada'ya geldiği belirtilen Saygılı'nın yargılandıktan sonra sınır dışı edildigi bildirildi. Demirel'den onay • ANKARA (ANKA)- Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Harran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Sert'in türban konusunda titiz davranmadığı gerekçesiyle görevden alınması yönündeki YÖK Genel Kurulu karannı onayladı. Sezgin: Parti içi demokrasi şart • ESKİŞEHtR(AA)- Eskışehır'de bulunan Başbakan Yardımcısı ve Milli Savunma Bakanı Ismet Sezgin, DTP şemsiyesinin eski bir geleneğin temsilcisi olduğunu belirterek bu şemsiyenin altında demokrasi, ulus ve ülkeye hizmet, vatandaşın refah ve mutluluğuna hizmet, ülkenin kalkınıp gelişmesine hizmet yattığını vurguladı. Türk ulusunun 50 yıldır demokrasiyi kendisine en yakışan yönetim biçimi olarak kabul ettığini anlatan Sezgin, "Demokrasiyi sadece devlet yaşamında değil, kendi yaşam biçimimiz haline dönüştürmek, siyasi partilere, parti içi demokrasiyi yerleştirmek gerekir. Türkiye'de bugûn yaşanan sıkıntılann en büyük nedeni parti içi demokrasi olmayışındandır. Sıkmtmın temelinde siyasi partilere demokrasi girmemesi yatmaktadır" dedi. Oturma eylemi • StVEREK(AA)- Şanhurfa'nın Siverek ilçesinde 3 mahalle muhtan, yaptıklan oturma eylemi ile 2 No'lu Sağlık Ocağı'nın doktorsuz kalmasını protesto etti. Bağlar Mahallesi'nde geçen yıl faaliyete geçen ve çevresindeki 4 mahalleye hizmet veren sağlık ocağındaki tek doktorun da bir süre önce Devlet Hastanesi'ne atanmasıyla sağlık ocağı doktorsuz kaldı. Bu durumu protesto eden Bağlar Mahallesi Muhtan Muzaffer Bağyapan, Hayriye Mahallesi Muhtan Ahmet tnan ve Dicle Mahallesi Muhtan Cuma Deniz, "Doktor istiyoruz", "Biz de insanız", "Bize doktor gönderin" yazılı dövizlerle sağlık ocağının bahçesine gelerek ortak basın açıklaması yaptılar. Muhtarlar, Sağlık Bakanlığı ile Şanlıurfa Valiliği'ne de birer dilekçe göndererek bu sorunlanna çözüm istediler. Hükümet kurma turlanna bu hafta da devam edecek olan Ecevit bugün Cindoruk'la görüşecek Ecevit'e 'görevi iade et' baskısıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümeti kurmakla görevlendirilen. Başbakan Yardımcısı, DSP Genel Baş- kanı Bülent Ecevit, geçen hafta başla- dığı ikinci tur görüşmelere bu hafta da devam edecek. DTP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk ile bugün bir ara- ya gelecek olan Ecevit. CHP lıderi De- niz Baykal'la da bu hafta görüşerek D- SP azınlık hükümeti ıçin destek ısteye- cek. FP Genel Başkanı Recai Kutan, "Eceviten kısazamanda emaneti teslim etsm" derken; CHP Genel Sekreter Yar- dımcısı Eşref Erdem, "Cumhurbaşka- nı'nın yapması gereken, zaman geçir- meden hükümeti kurma görevini Sayın Ecevit'ten geri alarak, pariamentoda güvenoyu alacak bir hükümetin oluşu- mu için yol açmaknr. Çalışmalann ge- ciktirilmesi bir tertibe dayanıyor. Sayın Cumhurbaşkanı da bu tertibin içinde midir? Merak edjyonız" açıklamasını yaptı. Ecevit"in; azınlık modeli için ara- dığı desteği bulamaması durumunda, görevi ıade etmek yerine, FP'yi dışla- yan 4'lü koalisyon ile DSP-DYP, DSP- ANAP ya da DSP-CHP azınlık model- len doğrultusunda yeni turlar yapabi le- ceğı kaydedildi. 55. hükümetin gensoru önergeleriy- le düşürülmesinin üzerinden 15 günü aşkın süre geçmesine karşın yenı hükü- met kurulamaması ve Ecevit'in görüş- melerini 2'şer 3'er gün arayla yapması tepkilere yol açtı. Muhalefet partileri, Ecevit'ten görevi iade etmesinı ister- ken, ANAP tüm siyasi partilen hükü- metin bir an önce kurulması için elle- rinden geleni yapmaya çağırdı. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Abdülkadir Baş, dün düzenlediği basın toplantısın- da, muhalefet partilerinin "siyasihırsve benciUikle" hareket etmekten vazgeçe- rek, bunalım daha da derinleşmeden hükümet kurulmasına katkıda bulun- malan gerektiğini söyledi. Baş,u Bu- gün ülke yaran Ecevit'in bir an önce hükümet kurmasındadır. Tüm siyasi partiler de buna destek vermefidir'' de- di. ANAP'ın başından bu yana olduğu gibi Ecevit'e yardımcı olmaya devam edeceğini vurgulayan Baş, DSP-CHP formülü ile ilgili bir soru üzerine "Böy- le bir öneri olursa durumu yetkfli kund- lannuzda değerlendiririz" diyerek sol bloka peşin destek vermediklerini orta- ya koydu. CHP gibi geniş tabanlı hükü- met konusundaki ısrannı sürdüren DYP'nin de aynı biçimde sol bloka sı- cak bakmayacağı vurgulandı. DSP azınlık hükümetine destek için FP'nin desteğini koşul sayan DYP'nin, Ece- vit'in yeni bir turda 4'lü koalisyon mo- delini getirmesi durumunda ne yapa- cağını tartışmaya açtı. DYP'nin, anayasanm öngördüğü 45 günlük sürenin bitimine az bir süre ka- la böyle bir öneri ile karşı karşıya kal- ması durumunda, iplerin tümüyle Cum- hurbaşkanı Süleyman DemireTin elıne geçmemesi için 4'lü koalisyon önerisi- ni kabul edebileceği kulislerde dile ge- tirildi. CHP'li Eşref Erdem dün parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantı- sında, azınlık hükümeti kuracağını açıklayanEcevit'i "boşa zaman harca- dığı" gerekçesiyle eleştirdi. Erdem, "Cumhurbaşkanı'nın yapması gere- ken, zaman geçirmeden hükümeti kur- ma görevini Sayin Ecevit'ten geri alarak, pariamentoda güvenoyu alacak bir hü- kümetin otuşumu için yol açmakur" de- di. Hükümet kurma çalışmalannın ge- ciktirihnesinin "birtertibe" dayandığı- nı ileri süren Erdem, "Sayın Cumhur- başkanı da bu tertibin içmdemidir? Me- rak edjvoruz" diye konuştu. Erdem, Başbakan MesutYılmaz'ın. dün bir ga- zetede yayımlanan, "Sayın Ecevit, tec- rübeii bir lider. İmzalanmayacak ILsteyi Cumhurbaşkam'na götürmez" sözlen- ni anımsatarak, bunun "3'lû bir ittifa- km yürümekteoMuğu" ve Cumhurbaş- kanı Demirel'inde bir şeyler bildiği îz- lenimini yarattığını söyledi. Erdem, "Yani Cumhurbaşkanıîİe konuşulmuş. Bir liste yukan çıkacak ve o liste onay- lanacak. Biz bu tereddüdün ortadan kakünlmasuıı bekByonız" diye konuş- tu. FP lideri Kutan, partisinin genişle- tilmiş Ankara il divanı toplantısında yaptığı konuşmada, azınlık hükümeti girişiminin "abesle iştigaT olduğunu söyledi. Kutan, ANAP-DSP azınlık hükümeti modelinin de geçerliliği bu- lunmadığını savundu. DYP'li Mehmet Gölhan da tek par- tinin kuracağı hükümetin sorunlann üstesinden gelemeyeceğini kaydede- rek bu nedenle geniş tabanlı hükümet kurulmasını istediklerini söyledi. Çiller, yaşanan ekonomik bunalımm global krizle doğrudan ilgisi bulunmadığmı söyledi K E S K 'Kriz-, hükümetin beceriksizliğptstanbul Haber Servisi - DYP Genel Baş- kanı Tansu Çiller, Türkıye"dekı ekonomik krizin Uzakdoğu kriziyle doğrudan değil, do- laylı olarak ilgisi bulunduğunu belirterek "Bu krizin nedeni, hükümetin beceriksiz ve bügisiz ekonomi potttikalandır" dedi. DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, DYP ge- nel başkan yardımcılan Hayri Kozakçıoğlu, Meral Akşener ve Cihan Paçacı'yla birlikte dün partisinin Istanbul il başkanlığında bir toplantı düzenledi. Hükümet tarafından açıklanan ekonomik önlemler paketini değerlendiren Çiller, eko- nomik kriz konusunda hükümeti suçladı. Hü- kümet tarafından açıklanan ekonomik ön- lemler paketinde, ihracata yönelik önlemle- ri desteklediğini ifade eden Çiller, ancak bu önlemlerin her birinin yan etkilerinin düşü- nülmediğini savundu. 55'inci hükümetin Cumhuriyet tarihinde yolsuzluktan dolayı düşürülen ilk hükümet olduğunu vurgulayan DYP Gene! Başkanı Tansu Çiller, "thaleye fesat kanşürmaktan dotayı Korkmaz Yiğit hapishanede, ancak işin öbür tarafinda ihaie fıyatını belirleten Mesut Yılmaz ise hükümetin başında" diye konuştu. DYP lideri Çiller, sözlerini şöyle sürdürdü: 4 Kriz gökten zembiHe inmedi' "Bugün alınan bu önlemler, sanki birden- bire kriz gündeme gelmiş ve bir yüdan beri bu hükümetin yapnuş olduğu icraadann bir sonucu değflmiş de, sanki gökten zembille bir- den inrvermiş, sanki global kriz, sanki siyasi birtakım istikrarsızhğın sonucu ortaya çık- nuş gibi bir varsayım yayılmak istenmektedir. Bu bir büyük yalandır. Bugün Türkiye'nin yaşadığının global krizle etkisi doğrudan de- DTP Cenel Başkanı Cindoruk 'Ecevit'in mini hükümeti krizi aşamaz' COŞKLTN YAMAN BALIKEStR - Demokrat Türkiye ParrisiGenel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'ın azınlık hükümeti arayışmı 'mini hükümet' olarak değerlendirdi. Cindoruk, "Ben mini etek duydum, ama mini hükümeti ilk defa duyuyorum" dedi. DTP Balıkesir örgütünün Otel Basri'de düzenlediği "Birlik- Berabertik" gecesine katılan Hüsamettin Cindoruk, yaptığı konuşmada Türkiye'nin içinde bulunduğu siyasi krizin aşılması için genel ve yerel seçimin aynlmasını, geniş tabanlı hükümet kurulmasını şart koştu. Balıkesir'de "Başbakan Cindoruk" sloganlan ile karşılanan DTP Genel Başkanı Cindoruk. şunlan söyledi: "Siyasi kriz iki şartia aşüabflir. tki seçimi bir arada yaparsanız, bu krizi aşamayız. tki seçimi ayırmak lazım. Birinci şart bu. tkinci şart ise güçlü bir hükümettir. Ancak güçlü bir hükümetk bu krizi göğüsleyebüirsiniz. Sa\ın Ecevit diyor Id 'Biz 60 kişi bir hükümet kuralım'. Şimdi hani mini etek olur da ben mini hükümeti ilk defa duydum. Mini hükümet olmaz, hükümet dediğin güçlü olur. Mini eteği tarnşan Türkiye şimdi bir de mini hükümeti mi tarüşsın? Ortaya geniş tabanh bir hükümet konulmalıdır. Mini hükümet düztaban bir hükümet olur, iş yapamaz. Türkiye daha geniş tabanlı bir hükümet kurmaudır. Pazartesi (bugün) günü Savın Ecevit'e bunu söyleyeceğiz. GeUn hepimiz eteğinuzdeki taşlan dökelim, demokrasi için krizin aşılması için, yenüenme için yeni bir hükümet tasanmı için bhieşelim. Birieşemevenleri halk cezalandınr. Birbirinizi aklayacaksınız, gelin halkumzı da aklaym. Bu halİa ekonomik sıkmtılardan aklav ın." Yılmaz ve Çiller'in bırbırinı akjayarak 'şike' yaptığını savunan Cindoruk. "Üç ay önce araştırma önergesL soruşturma önergesi vereceksiniz. Lç ay sonra sizin hakkınızda da önerge verUınce şike yapacaksınız. Peki ftıtbol takımlan şike yapmca Ûgden ihraç ediyorsunuz da bu şikeyi yapan partileri hâlâ hükümette mi tutacaksımz? Bir başbakan hırsızhk yaparsa, mahnı mülkünü Amerika'ya götürürse onu kim yargılavacak? Bu Meclis mi sığınak mı? Orayı sığınak olmaktan çıkaracağjz" dedi. DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, DYP genel başkan vardımcılan Havn Kozakçıoğlu, .Meral Akşener ve Cihan Paçacı'v la birlikte dün partisinin İstanbul il başkanlığında düzenlediği top- lanüda ekonomik krizi değeriendirdi. (Fotograf: tPEK YEZDANl) ğil,ancakdolaylı vardır." 55'incı hükümetin 'ihracaa çökerten' hükümet olduğunu savu- nan Çiller, kriz nedeniyle Türkiye'nin ihra- cattaki kaybımn Lübnan'da yüzde 30, îran'da yüzde 34 ve Suudi Arabistan'da yüzde 6 ol- duğunu söyledi. Hükümetin ihracata yönelik, özellikle Eximbank üzerinden yapılan ön- lemlerini destekledikJerini belirten Çiller, an- cak bu kredilerin de Koç Dış Ticaret ve Ba- yındır Holding gibi seçilmiş birtakım hol- dinglere verilmesini olumsuz bulduklannı bildirdi. Port-export kredisi sisteminin Mer- kez Bankası'nın kaynaklannın karşılıksız olarak kullanılmasına yol açacağım ifade eden Çil- ler, bu sistemin Merkez Bankası'nın para progra- nunı çökerteceğini savun- du. Çiller, yerli otolardan yüzde 40'a varan oranda vergi düşürülmesinin de son derece tehlikeli ve ek- sik olduğunu ileri sürdü. Enflasyonu düşürmek için hükümetin kurpolitikasını çıpa olarak kullandığına dikkat çeken Çiller, şunla- n söyledi: "Hiç bütçeaçığı düşürülmeden çıpa kuOa- nıür mı? Herhangi bir ikti- sat fakültesi öğrencisine so- ru n, bilir. Bu ne bilgisizlik, bu ne cehalet?" Çiller, çözüm olarak da, kurpolitikasının toptan eş- yaya bağlanması, KİT zarnlanrun ertelenmesinin kamuoyuna yüksek faizler olarak yansımasının önlen- mesi, sıcak para politika- smdan hemen vazgeçilme- si ve vergi yasasının topye- kün yenilenmesi gereklili- ğim öne sürdü. 'EnflasyonuIMF arttınyor9 ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ka- nada Ottovva Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. MichdChossudovsky, enflasyo- nu arttıran asıl nedenin IMF programı ol- duğunu savunarak, u Bu reformlar, esas olarak uluslann egemenliğini zedeler. IMF, Dünya Bankası programlan ekono- minin suça bulaşması, mafv alaşması için gereken ortamı hazuiar" dedi. İşçi Partisi'nce düzenlenen "Özefleştir- meye Karşı Kurultav" dün, "OzeDestir- meve Ha>Tr r , "Sol güçbiröği, sol iktidar", "Özelleştirme değil, kamulaşnrma", "Kahrolsun IMF, bağımsa Türidye" ya- zılı bez afişlerin asıldığı Türk-lş Salo- nu'nda gerçekleştirildi. Kurultayın ilk oturumunda konuşan Kanada Ottovva Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mic- hel Chossudovsky, 1930"lu yıllardaki bü- yük depresyonun da etkisini aşan çağın en büyük bunalımlanndan birinin yaşandığı- nı bildirdi. Şu anda 100'den fazla ülkede geçerli olan IMF ile Dünya Bankası re- formlannın nüfusun geniş bölümünün yoksullaşmasıyla sonuçlandığına dikkat çeken Chossudovsky, Türkiye'de de 1980'den beri uygulanan IMF programı- nın ülke üzerinde yıkıcı etkileri olduğu- nu söyledi. Chossudovsky, "IMF progra- mı, enflasyonun smırianması hedeflne da- yandınhr. Ancak program incelendiğinde enflasyonu arttıran nedenin kendisi oldu- ğunu görüyonız. Bu reformlar esas ola- rak uluslann egemenliğini zedeler" dedi. IMF'nin önlemlerimn kamu varlıkJan- nın en düşük fiyatlarla elden çıkartılma- sını da gündeme getirdiğini anlatan Chos- sudovsky, Yugoslavya öraeğinde olduğu gibi bazı durumlarda IMF programlan- nın uygulanmasının ülkenin çökmesine yol açtığını vurguladı. Chossudovsky, özelleştirmenin IMF ve Dünya Bankası paketinin bir parçası olduğuna dikkat çe- kerek şöyle konuştu: • "Bu özelleştirme programının amacı kamu maUannın çok düşük fiyatlarla edi- nilebilmesini saglamaktır. Devlet kamu mallannı satnuyor. ashnda dağıtnor. be- dava verili>or. Çünkü elde edikn gelir Ha- zine'ye, oradan da dış borca gidiyor. Ka- mu variıklannın saüşuıdan elde edikn ge- Krier bunlan saün alan çıkar gruplarma geri dönüyor." IMF reformlanndan geçen ülkelerde, üretim sisteminin çökmesinin ardından, bir yeraltı ekonomisinin doğduğuna, eko- nominin mafyalaştığına dikkat çeken Chossudovsky, ulusal bankacılığın da ka- ra paranın aklama aracı haline getirildiği- ni söyledi. Chossudovsky. pek çok ülke- de üretim ve bankacılık sistemleri ile ka- mu kesiminin mafyalaşma süreci ile kar- şı karşıya olduğu uyansında bulunurken, "IMF, DünyaBankası programlan işte bu sürecin parçasHur. Ekonominin suça bu- laşması, marvalaşması için gereken orta- mı hanrlar. Lzun vadede IMF ve Dünya Bankası reform politikalan etkisiz kdm- malı" dedi. ınsan haklan konferansıtstanbul Haber Servisi - İstanbul Ba- rosu Başanı Yücel Sayman, bütün insan- lann eşit haklarla doğduklannı vurgula- yarak "Eşit haklarla doğanz, bu haklan kuHanmak için çauşınz, fakat kullana- madan öiürüz" dedi. Araştırmacı-Yazar Tabt Turhan, ABD'nin bir piyade okulu görünümü al- tındaki "School of America Okulu"nda bugüne kadar, başta Latin-Amerika su- baylan olmak üzere 60 bin kişiye sorgu- lama ve işkence eğitimi verildiğini öne sürdü. Prof. Dr. Sentih Gematanaz da Ba- tı medeniyetiyle bütünleşmekten vazge- çip içe kapanmanın Türkiye için bir inti- har olcağınt söyledi. "tnsan Haklan Evrensel Badirgesi" ve ILO'nun "Sendika özgüriüğü ve örgüt- tenme hakkmın korunmasına Uişkin 87 sajilısozleşmcnin" kabul edilişinin 50. yı- lı nedeniyle KESK tarafından düzenle- nen iki günlük "İnsan Haklan, Banş ve Demokrasi" konferansı dün sonaerdi. is- tanbul Barosu Başkanı Yücel Sayman'ın, oturum başkanlığı yaptığı toplantıda ko- nuşan Talat Turhan, School of America Okulu'nun 1949 yılından beri "suikast okuhı" olarak faaliyet gösterdiğini iddia etti. Turhan, 70 bin personelin görevli ol- duğunu belirterek "Endonezyagibi birçok ülke de yine CIA tarafından yayımlanan 'Işkence El Kitabı' na göre sorguiama yapmaktadır. İşte ABD'nin insan hakla- rma katıklan" dedi. Turhan, Comission of Foreıgn Relations-Yabancı İlişkilerKo- misyonu (CFR), Bilderberg, Trilateral gi- bi uluslararası kapitaiizmin gizli örgütle- rinin tüm dünya ülkelerinin yönetiminde belırleyıci olduğunuöne sürerek şöyle ko- nuştu: "David Rockcfdkr.G«orgeBıısh,Hen- ry Kissinger, Ok>fPalme'nin üyesi oHuğu Bflderbergörgutüne 1975"tekiÇeşroetop- lanhandan beri Süleyman Demirei ve Bü- lent Ecevit de üyedir. Ardmdan Nejat Ec- zacıbaşı. Seîahattin Bayazıt, Jak Kamhi gjbi ktşiler debu örgütedahil olmuştur. Ye- niDünya Düzeni'nin oluşturulmasffida bu örgüüer beBrleviddir.*' Prof. Dr. Semih Gemalmaz ise Türki- ye'nin ivedilüde, "Biıieşmiş MUIetkr LiuslararasıMedeniveSivasiHaklarSoz- leşmesi", "BM Ekonomik SosyalveKül- türel Haklar Sözleşnıesi''ni ve "Uhıslara- rası Ceza .Mahkmderi'nin kurulmasına iüşkin Starö"yü imzalaması gerektiğini belirtti. Bu belgelere imza atmayan dev- let sayısının 25-30 olduğunu kaydeden Gemalmaz, "Bu metinleriimzalamamak mannksızdn; çünkü insan haklan evren- sel bikürisiiHk betirolen statüfcr tekrar- lanmaktadu-" dedi. Sanatçı Şanar Vurdatapan ise devle- tin, insan haklan konusunda görevlerini yerine getirmediğini savunarak "Bugörev Mz, yurttaşjara düşüyor. Ancak sunu da bilmemiz gerekir Id dev letle hesaplaşma- yı göze almadan insan haklan mücadele- û yürütülemez'' diye konuştu. Türkeş, ATP'nin merkez parti olduğunu söyledi C A G D A S Y A Y I N L A R SERTAÇ EŞ ANKARA - Alparslan Türkeş'in ölümünün ardından gelişen süreçte MHP'deki iktidar yanşını yıtiren Tiığrul Türkeş, yeni kurduklan Aydınlık Türkiye Partisi'nin (ATP) "merkezde bir parti" olduğunu söyledi. Türkeş, yeni çağın eşiğinde Türk insanınm gereksinimlerine karşılık vermek, uygun ve doğru politikalar üretmek için yeni bir parti kurduklannı vurgulayarak "Kutuplaşmalar sona erdi. Biz, Türk sivasetinin tam ortasındayız" dedi. ATP Genel Başkanı Türkeş. gerçekleştirmeyi düşündükleri çağa uygun hizmetlerin zemini olamayacağı için MHP'den aynldıklannı belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "MHP'yi iki dönem olarak değeriendirmek lazım. Birincisi Alparslan Türkeş'in olduğu dönem. O zaman parti farkbydı. Başbuğun vefatmm ardından yönetimi ele geçiren ekibin hükünı sürdüğü dönem çok farklı diye değeriendiriyorum. Alparslan Türkeş'in dönemindeki bir MHP olsaydı, belld onu çağa uygun bu hizmetlerin zemini olarak ele almak mümkün olurdu. Ama şimdiki MHP ondan çok farklı diye değeriendiriyt)rum." 'Çağa uygun parti' ATP Genel Başkanı Türkeş. yeni çağa girerken Türk toplumunun yeni ve haklı istemleri olduğuna dikkat çekerek "Biz de bu yeni çağm eşiğinde bu ihtiyaçlara cevap vermek, çağın gereğine uygun doğru politikalan üretebilmek için yeni bir parti kurduk" diye konuştu. Türk milliyetçiliğinin bugünlerde 'layıkryla' savunulduğunu söylemenin mümkün olmadığını \iırgulayan Türkeş, "Sadece bir partinin 'ben milliyetçiyim' demesi bir şey ifade ermez. Miürvetçilik. bu ülkenin kalkınması, ileriye götürülmesi için insanın içindeki motor gücü olmalıdır. Bu ülkenin kalkınması için kimsenin içinde bu motor gücü görmüyorum" görüşünü dile getirdi. Türkeş, Türk siyasetinde kutuplaşmanın artık sona erdiğini savunarak "Ben Türk siyasetinin ortasmdayun. ATP merkez partisidir. Türk siyasetinde arnk sunulacak hizmetleri önde tutan ve hizmet vanşı yapan siyasi partiler oünalı. Bu noktada da 1950'lerin, 1960'lann tammlanyla yeni çağın siyasetini tarif etmek mümkün değildir diye görüyorum" değerlendirmesını yaptı. ATP'nin, 8 yıllık eğitim konusundaki kutuplaşmada iki tarafta da olmadığını belirten Türkeş, şunlan söyledi: "Partimiz bu tarhşmanm her iki tarafinda olan insanlardan teşekkül etmemiştir. 8 yılhk temel eğitim, Türk çocuklannın gelecek yüzyılda iyi, güzel eğhünüş olabilmesi için gerekiyorsa mutiaka yapıhnahdır. Türkiye Cumhuriyeti, yüzde 99'u Müslüman olan insanlardan teşekkül etmiş bir ülkedir. Bu insanlann doğru. düzgün, asuna uygun dinini öğrenebilmesi için de gerekli kadrolar verilmeli, ona göre de eleman yetiştirilmeli. Eleman yetiştirmenin kurumu imam- hatip ise ihtryaç kadar o elemanı yetiştirebihnek için o okullara her imkân tanmmau." Türkeş, 18 Nisan'da yapılacak bir seçimin Türkiye'ye hiçbir şey kazandmnayacağinı ileri sürerek uyum yasalan ve diğer düzenlemeler yapılamadan gerçekleştirilecek, oldubitti bir seçimin mevcut yapının parlamentoya yansıması ve aynı bunalımın devam etmesi anlamına gelecegini savundu. vAĞININ TANIİIÜÇ YAZAR 2. BASI 50CCO0JI KUBILAY OLAYI VE TARİKAT KAMPLARI 4. BASI 750 0O0TL SANCILI YILLAR KUjATILMIŞ SOKAKLAR 4. BASI 5OC0OCTI POSTUMDA KURT9OC0OCU ZAMBAK SANA DA BULAJTI KAN 2. BASI «ooocn. DİN BARONUNUN KAZLARI 2. BASI •OOOOCCT. A$IK KADINIAR SOKAĞI 2. BASI 9O0 0O0TL ŞERİAT PAZARI 6OO0O0TL SEVDANIN ADRESİ BELLİ DEĞİL ' 25OCO0T L TÜRKİYE'NİN ŞEYTAN ÜÇ6ENİ Cumhuriyet Kıtap Kulübü Çağ Pazariama A.Ş. Türkocajjı Cad. No.39/41(34334)Cağalo5lu-lstanbul Tel:514 01 96