Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 4 KASIM 1998 ÇARŞAME
HABERLER
Ağn Belediye
Başkanı'na
3dava
• Yurt Haberleri Servisi
- Içışleri Bakanlığı'nca
"Atatürk'ün manevi
şahsiyetine v e Türkiye
Cumhuriyeti yasalanna
hakaret ettiği "
gerekçesiyle geçen hafta
görevden uzaklaştınlan
Ağn'nın Fazilet Partili
Belediye Başkanı Zeki
Başaran hakkında üç ayn
davaaçıldj. Cumhuriyet
Savcılığı'nca hazırlanan
iddianamelerde,
Başaran'ın, "Atatürk'ün
manevi şahsiyetine
hakaret", "'bölücü içerikli
propaganda yapmak" ve
"Türkiye Cumhuriyeti
yasalanna hakaret"
suçfanndan
cezalandınlması istendi.
Ağır Ceza Mahkemesi 'nde
yargılanacak olan Başaran
hakkında toplam 4-6 yıl
arasında degişen ağır hapis
cezası isteniyor.
Genç'in soru
önergesi
• A M ( A R A ( A A ) - D Y P
Tuncelı Mılletvekili ve
TBMM Başkanvekili Kamer
Genç, TBMM Genel Kurul
Salonu'nu yapan Nurol
şirketinin son 5 yılda defter
ve belgelerinin incelenip
mcelenmediğini sordu.
Genç, Maliye Bakanı
taraftndan yanıtlanması
istemiyle TBMM
Başkanlığf na sunduğu
önergesinde, Nurol
şirketinin kurulduğu günden
bugüne kadar kamu idare ve
kurumlannda hangi ışleri
aldığım ve ihalelerin hangi
yöntemlerle bu şirkete
verildigini sordu.
Garipoğlu da
medya patronu
• ADANA (Cumhuriyet
Giiney tlleri Bürosu) -
Nesım Malki cinayetinin
çözülmesiyle birlikte
Malki'nin Sümerbank'taki
ortağı sıfatıyla sorgulanan
Ceyhanlı işadamı Hayyam
Garipoğlu da televızyon
sahibi oldu. Ceyhan'da yayın
yapmakta olan Duyan
TV'ye babası Kasım
Garipoğlu ve .çşki eşinin
babasını ortak yapan
Garipoğlu, böylece
akrabalan aracılığı ile
medya patronluğuna
soyundu. Duyan TV'nin adı
Samim TV olarak
değiştirilirken baba Kasım
Garipoğlu'nun siyasete
soyunmak niyetinde olduğu
ileri sürüldü.
Ceylan'ın
DGM'deki davası
• ANKARA (AA) -
Kınkkale'del993yılmda
yaptığı bır konuşmada, 'din
farldılığı gözeterek halkı kin
ve düşmanlığa açıkça tahrik
ettiği' gerekçesiyle,
kapatılan RP'nin Ankara
eski Milletvekili Hasan
Hüseyin Ceylan'ın l yıldan
3 yıla kadar hapis cezası
istemiyle yargılanmasına
devam edildi. Ankara l
No'Iu DGM'de göriilen
davanın bugünkü
duruşmasında sanık
avukatlan. esas hakkındaki
savunmalannı hazırlamak
amacıyla mahkemeden süre
istedıler. Mahkeme, sanık
avukatlannın istedikleri
süreyi vererek duruşmayı
erteledi.
Gözler mahkeme
kararmda
• ANKARA (AA) - Petrol
Ofisi AŞ'nin satış
sözleşmesinin imzalanması
için Ortak Ginşim Grubu'na
Ozelleştirme Yüksek
Kurulu'nca verilen 90 gün
süre. önceki gün dolarken
özelleştırme işlemlerin
sürdüfülmesi için Ankara
Bölge tdare Mahkemesi'nin
karan bekleniyor. POAŞ'ta
ozelleştirme işlemlerinin
geleceği, mahkeme ve buna
bağlı Ozelleştirme Yüksek
Kurulu'nun yaklaşımma
göre biçimlenecek.
Fazla çalışma
ücretine arttrım
• ANKARA (AA) - Devlet
memurlarmm fazla çalışma
ücretleri yeni yılda yüzde 50
oranında artarâk saat başına
180 bin lira olarak
uygulanacak. Söz konusu
oranlar. KJT'lerde
sözleşmeli olarak çalışanlar
için de geçerli olacak.
Bakanlıklann özel kalem
müdürlüklerindeki çalışanlar
ile makam şoförlerinin saat
başına 170 bin lira olan fazla
çalışma ücreti de yeni yılda
240 bin lira olarak
uygulanacak. Ancak her bir
makam ıçın aylık toplam
fazla çalışma süresi 450
saati geçemeyecek.
İP, gericilerin 6 Kasım günü yapacağı eyleme tepki göstermek için yann toplanacak
Gerici kâDoşma uyarısıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - İP'Iİ
gençler. yann saat 12.00'de Sakarya Cadde-
si'nde toplanarak "türban >asağı ve Yüksek
Oğrenim Kurumu'nu (YÖK) protesto" ge-
rekçesiyle 6 Kasım'da yapılacak eyleme tep-
ki gösterecekler.
Gencilerle birlikte eyleme hazırlanan sol
gruplan da eleştiren IP Öncü Gençlik Ge-
nel Sekreten İsmail Bölükbaşı. "Solun tari-
hi emperyalizme ve gericiliğe karşı mücade-
teyle doludur. Türkiye soJu şeriatia işbiriigj
yapamaz" dedı.
Başbakanlık Takip Kurulu (BTK) ise il-
gili binmleri uyararak YÖK'ün kuruluş yıl-
dönümünde dinci ve aynlıkçı örgütler ile
aşın solculann ortak eylemlerine karşı ön-
lem alınmasını istedi. BTK'nın geçen haf-
ta yapılan toplantısında, YÖK'ün kuruluş
yıldönümü olan 6 Kasım Cuma günü olabi-
İecek gelişmeler ele alındı.
UBA'nın haberine göre toplantıda, aşın
dinci gruplann 6 Kasım'da üniversitelerde
eylem yapma çağnlanna dikkat çekilirken.
solculann da "12 Eylül ürünü" olduğu ge-
rekçesiyle YÖK"e karşı olduklan ve bu ne-
denle ortak bir eylem gerçekleştirebilecek-
leri vurgulandı.
Başbakanlık Takip Kurulu'nda, Beya-
zıt'taki lstanbul Üniversitesi'nde yapılan
türban eylemlerine hem aşın sol gruplann
hem de bölücü örgütlerin destek verdiği
anımsatıldı. BTK'de. aşın dinci örgütlerin
silahlanma çabalanna da dikkat çekilerek,
olaylann bu boyutuyla da değerlendirilme-
si ve bunlara karşı hiçbir şekilde ödün ve-
rilmemesi görüsü benimsendi.
BTK'de, 6 Kasım'da yapılacak eylemle-
rin "devlete karşı bir başkakhn" olarak de-
ğerlendınleceği vurgulanarak, yasal kovuş-
turmaların da buna göre yapılması kararlaş-
tınldı.
BTK'de, ilgili bütün birimler ve üniversi-
telerden, kendi bünyelerinde gereken ön-
lemleri almalan istenirken, güvenlik güçle-
nnin de kesinlikle hoşgörü göstermemesı
gerektiği vurgulandı. Aynca, güvenlik güç-
lerinin olaylan kışkırtacak eylemlerden ka-
çınmalan gerektiği de açıklandı.
tPÖncü Gençlik Genel Sekreten Bölük-
başı ise diin yaptığı yazılı açıklamada,
YÖK'ün kuruluş tarihi olan 6 Kasım günü
yapılacak eylemin daha önceki yıllardan
farklılık gösterdiğini belirterek, gerici grup-
lann türban yasağını öne sürerek katılacak-
lan eyleme solculann da destek vermeleri-
ne tepki göstereceklerini bildirdi.
Düne kadar gerici öğrencilerin YÖK'e
toz kondurmadığını anımsatan Bölükbaşı.
şımdı "Kahrolsun YÖK" diye bağırdıklan-
nı söyledi. Bölükbaşı, eyleme destek veren
bazı sol gruplann ise gericilerden daha faz-
la gericiliğe sahip çıktığını ileri sürdü.
Türkiye halkının gericilik ve emperya-
lizmle işbirliği yapanlardan hesap soracağı-
nı belirten İsmail Bölükbaşı, 25 Ekim'de so-
kaklara dökülen milyonlarca insanın bunun
göstergesi olduğunu söyledi.
Istanbul'da 6 Kasım'da sağ ve sol görüş-
lü öğrencilerin YÖK'ü protesto amacıyla
eylem yapacağı yolundaki bilgileri değer-
lendiren emniyet yetkilileri, günün cumaya
denk gelmesini de göz önünde bulundura-
rak alınan önlemleri yeniden gözden geçir-
diler.
Bu amaçla lstanbul Emniyet Müdürlü-
ğü'ne bağlı birimlerde olası gösteriler için
tüm izinler iptal edilirken Vatan Cadde-
si'ndeki müdürlük binasında da kriz merke-
zi oluşturulacak. lstanbul 'daki üniversiteler
ile stratejık noktalarda yoğun önlemler alı-
nacağı, havadan helikopterlerin de buna des-
tek olacağı bildirildi. Yaklaşık 10 bin poli-
sin görev yapacağı 6 Kasım günü, yasâdışı
gösterilere izin verilmeyeceği kaydedildi.
Ankara 'nınyasâdışı kavşakları 'yargı kararları çiğnenerek'yapıldı
Melih Gökçek anayasayı tanımıyor• Anayasa, bir hukuk
devieti olan Türkiye'de
yargı kararlannı
uygulamayanlann suçlu
olacağını ve
yargılanacaklannı
vurguluyor. Ankara
Büyükşehir Belediye
Başkanı Melih Gökçek
ise yargı kararlanyla
projeleri iptal edilen katlı
kavşaklan kaçak inşa
ederek Türkiye'nin
başkentinde Cumhuriyet
Anayasası'nı yok sayan
bir yerel yönetim anlayışı
sergiliyor.
OKTAY EKtSCt
lstanbul Büyükşehir Be-
lediye Başkanı Recep Tay-
yip Erdoğan'ın özellikJe "i-
mar" konusundaki birçok
"yasadışı" davranışı sorgu-
lanmadan, sadece siyasi bir
söyleminden ötürü yargılan-
masının "kente karşı suçlu
komınıunu'' gözkrden ka-
• çıran içeriksız bır "demok-
rasi takıyyesine" ortam ha-
zırladığını daha önce aynn-
tılanyla yazmıştık.
Şımdi de benzer bir "ya-
nıltıcı" süreç Ankara Bü-
yükşehir Belediye Başkanı
Melih Gökçek için yaşanı-
yor.
Bütün ülkeye örnek bir
şehircilik uygulamasıyla "öncülük" et-
mesi gereken Türkiye Cumhuriyeti'nin
BaşkentTni bilım dışı ve arabesk bir ba-
sıtlık içindeki "katlı kavşaklaria" tahrip
eden Melih Gökçek, üstelik bu davranı-
şını "yargı kararlanna rağmen" sürdür-
müş olmasına rağmen. sadece "siyasi yan-
daşlanna ihale verip vermemekle'' sorgu-
lanıyor.
Oysaki ihalelerde yapılan usulsüzlük-
ler kanıtlandığında. kamu zaran da tazmi-
nat konusu yapılarak bır şekilde giderile-
bilir.
Ancak, Türkiye Cumhuriyeti mahke-
melerinin "Dur" demesine rağmen An-
kara'nın kent ve uygarlık kimliğini ayak-
lar altına alarak yok eden katlı kavşaklar
bir "kent suçu" olarak kaldığı sürece, bu
zarann giderihnesi hiçbir zaman müm-
kün olmavacaktır.
Anayasa suçlan
Melih Gökçek'ın şehircilik ilkelerine
ve hukuka aykın olan diğer birçok imar
uygulamalannın yanında özellikJe katlı
kavşaklardaki yasâdışı rutumu hemen her
yönüyle açık birer "anayasa suçu" niteli-
ğinde.
Bu kavşaklann ulaşım planlaması \e
çağdaş kent kültürüne aykın olduğu yö-
nündeki tüm bilimsel ve kamu yarannı
gözeten uyanlan dikkate almayan ve yar-
Sıhhiye "U" Dönüşü Köprüsü: Bu meydanı süsleyen ve Ankara'nın ta-
rihsel simgesi olan Hitit Ânıtı'nı Koruma Kurulu'nun kültür mirası ka-
ran nedeniyle yok edemeyen Melih Gökçek, yine yasâdışı inşaat operas-
yonuyla bir "U" köprüsünü inşa ederek kentin Cumhuriyet dönemi Idm-
"demir jığuılar" alüna aJdı.
kuka aykın"' bulduğu projesıni arabesk
süslemelerdeekleyerekhızlatamamladı.
Oysa. bu düzmece plana karşı da açı-
lan davada Ankara 4. İdare Mahkemesi
17 Ocak 1996'da "iptal" karan vermiş,
beledıyenin buna yaptığı ıtıraz da Daruş-
tay 6. Dairesi'nın 14 Nisan 1997 tarihli
karan>la reddedilerek, kaçakkavşak in-
şaatma sözde dayanak tutulan trafık pla-
nının "geçersizliğj" kesinleşmiştı.
Sıhhiye "U" Dönüşü Köprüsü: Bu
meydanı süsleyen ve Ankara'nın tarihsel
sımgesı olan HititAnıö'nı Koruma Kuru-
lu'nun kültür mirası karan nedeniyle yok
edemeyen Melih Gökçek, yine yasâdışı
inşaat operasyonuyla bir " Û " köpriisünü
inşa ederek kentin Cumhuriyet dönemi
kimliğini "demir yığuılar" altına aldı
Belediye Meclis karan olmadan ve bir
imar planı bıle yapılmadan başlanan in-
şaat için de Mimarlar Odası'nca açılan
dava sonucunda Ankara 5. idare Mahke-
mesi 23 Mayıs 1997'de yürütmeyı durdur-
muş, ancak bu karar yine dinlenmemişti.
Trafik Komisyonu'nun yanı sıra, diğer
meslek odalanmn. yöredeki esnafın ve
hatta Ankar Şoförier Odası'nın da sürek-
li karşı çıktıklan bu dev köprü, yargı ka-
rarlan çiğnenerek tamamlandıktan sonra
üstelik 29 Eldm 1997'de Cumhuriyet bay-
ramıyla birlikte yapılan "törenle" hızme-
te açıldı.
gı kararlanru bile "uygulatma kararülığı"
göstermeyen yetkililerin "hoşgörülü" tu-
tumlan ise "kente ve hukuka karşı ay-
mazhk" olarak cumhuriyet tarihine geçi-
yor.
tşte, 1995'ten bu yana Melih Gök-
çek'in bu hoşgörü ve aymazlıktan yarar-
lanarak Ankara'ya indirdigi katlı kavşak
darbelerinin kısa öyküleri:
Mithatpaşa Katlı Kavşağı: Projenın
"ihale" haberi basında çıkar çıkmaz Mi-
marlar Odası'nın önce tartışma panelle-
ri düzenle> ip. sonra da ıtiraz raporlannı
belediyeye, valiliğe ve ilgili bakanlıkJara
ilettiği bu kavşak için 1995 yılı nisan ayın-
da "alelacele" temel atıldı.
Bunun üzerine yine meslek odalannca
ve Cankaya Belediyesi'nce açılan dava-
da Ankara 6. İdare Mahkemesi 27 Nisan
1995 tarihinde "yürütmenin durdurul-
ması" karannı verdi. Yargı karanna rağ-
men insaata devam edilmesi üzerine Me-
lih Gökçek hakkında 26 Mayıs 1995'te
savcılığa "suç duyurusunda" bulunulur-
ken aynı katlı kavşak ıçın 22 Haziran
1995 'te "ikinci kez" yürütmey i durdurma
karan alındı.
Bunun üzenne Melih Gökçek "kanu-
na karşı hile" yaparak. kav şak planını ön-
ce iptal edıp. sonra "trafik planı" adı al-
tında yeniden onaylamak yöntemiyle,
> argının "şehirciliğe kamu yaranna ve hu-
Aynı yargılama sürecinde
bu kez 1. idare Mahkeme-
si'nin Ankaralı biryurttaşın
açtığı dava üzerine verdiği
"projeyi iptal" karannı da
11 Kasım 1997 günü köprü-
yü 10 dakikalıgına "trafiğe
kapanp açarak" aşağılayan
Melih Gökçek, hukuku ne-
den dinlemediğini şöyle
açıklıyordu: "Çağdışı görüş
sahibiolanve köprülere kar-
şı çıkan zihniyeti kınıyo-
rum." (12. 1İ.1997- Si-
yah/Beyaz)
_Ve Akay-TBMM Kavşa-
ğı: Ankara'nın trafik akışı-
nı genel bir ulaşım mastır
planı bütünselliği içinde dü-
zenlemek yerine. birbirle-
riyle bağlantısız "noktasal
kath kavşaklar" yapma ta-
kmtısının üçüncü ve en bü-
yük darbesi ise "Akay-TB-
MM" kavşağında planlan-
dı.
Aslında bu proje de
1995'te gündeme gelmiş,
ancak Çankaya Belediye-
si'nin açtığı dava sonucun-
da Akay- TBMM kavşağına
ait imar planı değişikliği 3.
Idare Mahkemesi'nin
5.12.1996 tarihli karan ve
bunu onaylayan Danıştay'ın
17.12. 1997 tarihli karanyla
"iptal" edilmişti.
Kesinleşmiş yargı karan-
na rağmen projeye yine devam eden Me-
lih Gökçek bu kez Mimarlar Odası'nca
açılan davanın sonucunu bile bekleme-
den. 2 Nisan 1998'de BESA adlı beledi-
ye firmasına 1 trilyon 250 milyar lira ke-
şif bedelle inşaatını ihale etti. Oysa böy-
lesi bir "kent içi" kavşak düzenlemesi
1994 tarihli Ulaşım Planı'na da aykın ol-
duğu gibi, Ankara'nın yine Cumhuriyet
dönemi kimliğinin en güçlü olduğu bir
meydanını "kesüıtisiz proiokol yolu" el-
de etmek adma şehirlerarası bir oto-yol
kavşağına benzetecek...
Işte. sadece bu "kath kavşaklar dayat-
ması" bile Melih Gökçek'in hem kent
kültüründen yoksun davranışlannın, hem
de hukuku ve bilimi açıkça yok sayan uy-
gulamalannın "yargı kararlanyla da tes-
cil edilmiş" en çarpıcı ömekleri. Ankara
böylesi bir yasadışılık altında sürekli
"tahrip" edilen bir başkent olma talih-
sizliğini yaşarken "yetkiBler"(!) ise hâlâ
Melih Gökçek hakkında hiç değilse bu
tahribatı durduracak bir yasal yaptınmı
uygulayıp uygulamama konusunda "üıie-
leme"(!) yapıyorlar.
Ne dersiniz, Melih Gökçek de kente
karşı bu açık suçlan ve anayasa ihJalleri
yüzünden değil de Erdoğan gibi sadece
siyasi nedenlerle sorgulanırsa. sonunda
kazançlı çıkan ve hatta "aklanan" şu 4.5
yıllık "çağdışı yönetim" olmayacak mı?
SIFlk NOKTASIIORAL ÇALIŞLAR calislar(o cumhuriyet.com.tr
Türkiye Gazeteciler Cemiye-
ti'nin (TGC) öncülüğünde çok
sayıda gazeteci meslek ilkeleri-
ni beliriemek amacıyla dün bir
araya geldi. TGC tarafından
oluşturulan, mesleğin deneyim-
li isimlerinin yer aldığı ve baş-
kanlığını Nezih Demirkent'ın
yaptığı 'BasınSenatosu' meslek
ılkelerini tarttştı. TGC, yeni se-
çimden sonra mesleğın çeşitli
alanlarında komiteleroluşturdu.
Bunlardan birisi de 'Meslek ll-
keleri Izleme Komitesi'ydi.
Benim de içinde yer aldığım
komite, uzun bir çalışma sonun-
da, 'Türkiye Gazetecileh Hak ve
Ahlak Bildirgesi' taslağını hazır-
ladı. Dün bu taslak tartışıldı. Bu
bildirge, bir anlamda bu mesle-
ğin yeni anayasası olarak öne
çıkıyor. Yasal hiçbir yaptırım gü-
cü olmayan bu bildirge, biz ga-
zetecilerin birlikte uyması gere-
ken kurallan belirliyor.
Batı'da bu türden ilkeler çok
önemli. Oralarda basın özgür-
dür, devletin cıddi hiçbir engelin-
den söz edilemez. Ancak mes-
Gazetecilerin Meslek Ahlakı
lek kuruluşlan basının iç deneti-
minin işlemesini sağlar. Basın
kuruluşlan ya da gazeteciler
meslek etiğini ihlal eden girişim-
lerde bulunduklannda, devieti
değil, ama meslek kuruluşlannı
karşılarındabulurlar. Birgazete-
cinin meslek örgütlerince kınan-
ması, onun için büyükbirolum-
suzluk puanı olarak kabul edilir.
Bu nedenle gazetecinin meslek
etiğini çiğnemesi risklidir. Çün-
kü o zaman karşısında kendi
meslektaşlarını bulur. Onların
eleştirı ve uyarılanyla karşılaş-
mak bir gazeteci için hoş olma-
yan birdurum yaratır. Prestiji ze-
delenir, kurum içinde itibannı yi-
tirır.
Bizde ne yazık kı, şimdiye ka-
dar gazetecilerin kendi iç dene-
tim mekanizmalan işletilemedi.
Devlet yasaklarıyla devlet ku-
rumlannın oluşturduğu cezalan-
dırmayöntemleriylebirdenetim
sağlanmak istendi. Devlet mer-
kezli denetim ise siyasi tercihle-
ri ön plana çıkardı. Iktıdara aykı-
n olan, muhalefet eden gazete-
cinin başı derde girdi, mesleğin
dışına itıldı. Iktidar ilişkılenne yat-
kın gazeteciler ise muteber ka-
bul edilip ödüllendirildi.
Gazetecinin mesleki yeteneği,
meslek ilkelerine bağlılığı çoğu
zaman işe yaramadığı gibi, ba-
zen de aleyhine işledi. 12 Eylül
1980 sonrası, Türk gazeteciliği-
nin kara dönemi yaşandı. Hâlâ
bu dönemin içindeyız. Toplum-
daki çürüme katlanarak bızim
mesleğin içine de girdi. Çalışa-
rak kazanılamayacak paralar,
meslek dışı özellikleri nedeniyle
bazı gazetecilere sunuldu. Aşın
zenginleşen bır kısım gazeteci-
ler basındaki ücret dengesini de
altüst ettiler, meslek içi etiği de.
Onlartam anlamıyla iktidann bir
parçası haline geldiler ve gaze-
tecılık mesleğini güç odaklarının
borazanı haline dönüştürdüler.
Küçük birazınlığın yarattığı bu
durum, bu meslekçalışanlarının
çoğunluğunu derinden yaralıyor.
Onlar, halka gerçeği anlatmak
ve mesleklerini yerine getirmek
istiyorlar. Örgütlenmek, sendi-
kalaşmak ve adil bir kurum için-
de görevlerini yerine getirmek
niyetini dile getiriyorlar. 'Gaze-
teciler Meclisi Girişimi' bu ara-
yışın bir ürünü olarak ortaya çık-
tı.
'Hak ve Ahlak Bildirgesi' de
böyle bir sürecin sonunda gün-
deme geldı. Size bu önemli bil-
dirgeden bazı sat/r başlannı ak-
tarmak istiyorum: "Düşünce ve
ifade özgürlüğünün kullanılma-
sının temel yolu olan basın ve
yayın özgürlüğü temel insan
haklanndandır... Gazeteci, ba-
sın özgürlüğünü, halkın doğru
haber alma, bilgi edinme hakkı
adma dürüst bir biçimde kulla-
nır. Bu amaçla her türlü sansür
ve otosansürle mücadele etme-
li, halkı da bu yönde bilgilendir-
melidir. Gazetecinin halka karşı
kamusal sorumluluğu, baştaiş-
verenine veya kamu otoriteleri-
ne karşı olmak üzere, diğer tüm
sorumluluklanndan önce gelir.
Gazetecilerin temel görevleri
ve ılkeleri bölümünde bildirge-
de özetle şu noktalara dikkat çe-
kiliyor: "Halkın gerçekleri ve
doğrulan bilme hakkı adma, ga-
zeteci, kendi açısından sonuç-
lan ne olursa olsun, gerçeklere
ve doğrulara saygı duymak ve
uymak zorundadır...Gazeteci,
başta banş, demokrasi ve insan
haklan olmak üzere, insanlığın
evrensel değerlerini, çokseslili-
ği, farklılıklara saygıyı savunur.
Irk, etnisite, cinsiyet, dil, milli-
yet, din, sınıfve felsefiinanç ay-
nmcılığı yapmadan tüm ulusla-
nn, tüm halkların ve tüm birey-
lerin haklannı, saygınlığını tanır.
Insanlar, topluluklar ve uluslar
arasında nefreti, düşmanlığı kö-
rükleyici yayından kaçınır."
Umarız bu bildirge, gazeteci-
ler için yeni bir başlangıç olur.
Cündem secim ve ekonomi
SivUtoplum
örguûeri10 Kasım \h
birarayageliyor
ANKARA (AA) -
Türk-Iş, DİSK, TİSK,
TOBB ve TESK genel
başkanJan, ülkede yaşa-
nan son olaylan değer-
lendirmek üzere 10 Ka-
sım salı günü yemekli bir
toplantıda bir araya gele-
cek.
TOBB'nin ev sahıpli-
ğinde 3. kez Ankara'da
bir araya gelecek Türk-İş
Genel Baş-
kanı Bay-
ram Meral.
DISK Genel
Başkanı
Rıdvan Bu-
dak, TISK
Başkanı Re-
fik Baydur.
TOBB Baş-
kanı Fuat
Miras ve
TESK Genel
Başkanı
Derviş Gün-
day, son
günlerde yo-
ğunluk ka-
zanan seçim
tartışmalan
ile ekono-
mik konula-
n ele alacak-
lar.
Türk-Iş
Genel Baş-
kanı Meral,
toplantıda
özellikle se-
çim tartışmalan ile hükü-
metin çalışmalannm de-
ğerlendirilebileceğini
belirterek siyasi partiler
ve seçim yasalanndaki
değişiklik konusunun da
ele alınabilecegini söyle-
di.
Hükümet çalışmalan-
nın da masaya yatınlabi-
leceğine dikkati çeken
• Türk-Iş,
DISK, TÎSK,
TOBB ve TESK
genel başkanlan
10 Kasım'da bir
araya gelecek.
• Meral:
Seçimebu
hükümetle
gidilmesinde
yarar var.
• Budaielş
dünyası
ozelleştirme
konusunda fazla
ısrarcı
olmamalı.
• Baydur:
Genel
düşüncemiz,
Sayın
Başbakan'uı
hökümeti
seçime kadar
götûrmesidir.
Bayram Meral, seçirr
bu hükümet ile gidilms
sinde yarar olduğun
vurguladı.
Meral, yeni hükümc
tartışmalarmın da ülkey
sıkıntı getireceğini kay
detti.
DİSK Genel Başkan
Rıdvan Budak ise lOKa
sım'da 3. kez gerçekleş
tirilecek toplantıda, hü
kümetin bu
güne kada
yaptığı çalış
malarile"bi
hükümet dö-
neminde
Türkiye ne-
reye geldi'
sonasuna ya-
nıt aranabile-
ceğini söyle-
di.
Budak,
toplantıda
her kurulu-
şun kendi so-
runlarmı dik
getireceğini
bu kapsamdc
özelleştirme
uygulamala-
nnın değer-
lendirilece-
ğini ifade et-
ti. Budak, \%
dünyasınm,
işçi kesimin-
de sıkıntı ya-
ratan özel-
leştirme konusunda faz-
la ısrarcı olmaması ge-
rektiğini savundu.
TlSK Başkanı Baydur
da, toplantıda genel ola-
rak ülkenin ekonomik
sorunlannın ele alınaca-
ğını belirterek, bunun ya-
nı sıra ülkedeki siyasi ge-
lişmelerin değerlendiri-
leceğini söyledi.
Arabulucu ülkeleri uyardı
Yümaz'dan 'KKTCile
bütünleşiriz'mesajı
REŞATAKAR
LEFKOŞA
KKTC'de inşa edilecek
ilk tıp fakültesinin temel
atma töreni için adaya kı-
sa süreli bir ziyaret ger-
çekleştiren ve Doğu Ak-
deniz Oniversitesi tara-
fından "Fahri Doktora"
payesi ile ödüllendirilen
Başbakan Mesut Yılmaz,
tüm dünyaya "TC-KK-
TC bütünJeşmesi" konu-
sunda açık ve net mesaj-
lar verdi. Yılmaz, Türki-
ye hükümetınin, Lük-
semburg Zirvesi sonrası
kararlaştınlan bütünleş-
me seyrinin başanyla yü-
rüdüğünü görmekten bü-
yük mutluluk duyduğu-
nu söyledi.
Başbakan
Mesut Yıl-
maz, "Bu ko-
nuda atma-
nuz gereken
ileri adımlar
söz konusu-
dur. Biz ken-
di hesabımıza
bu adımlan
atmaya ka-
rarhyız" de-
di.
Kıbns so-
rununun çö-
zümü konu-
sunda arabu-
luculuk giri-
şimlerinde
bulunan ül-
keleri de uya-
ran Yılmaz,
Rum tarafı
Türk tarafını
eşit muhatap
kabul edip
masaya otur-
madıktan
sonra hiçbir
arabuluculuk girişiminin
başanya ulaşamayacağı-
nı söyledi.
Ercan Devlet Hava
Alam'nda Cumhurbaş-
kanı Rauf Denktaş,
Meclis Başkanı Hakkı
Atun, Başbakan Derviş
Eroglu ve öteki yetkililer
tarafından karşılanan
Mesut Yılmaz'a, yol bo-
yu sevgi gösterilerinde
bulunuldu. Yılmaz'ın
geçtiği yollara mersin
dallan atıldı.
Başbakan, daha sonra
Denktaş'ı Cumhurbaş-
kanlığı Sarayı'nda ziya-
ret ederek bir süre baş ba-
şa görüştü.
• Kıbnsh
köylülere 3
trilyonluk
kurakhk
tazminatı
müjdesi veren
Başbakan
Mesut Yılmaz,
TC-KKTC
arasmdaki
bütünleşme
adunlannın
devam
edeceğini
açıkladı.
Yılmaz, muhalefet li-
derlerüıden Cumhuriyet-
çi Türk Partisi (CTP) Ge-
nel Başkanı Mehmet Ah'
Talat ve Toplumcu Kur-
tuluş Partisi (TKP) Ge-
nel Başkanı Mustafa
Akıncı ile de kısa birer
görüşme yaptı.
Cumhurbaşkanlığı Sa-
rayı'nı dolduran vatan-
daşlar, kurum ve kuruluş
temsilcileri Başbakan
Mesut Yılmaz'a büyük
sevgi gösterisinde bulun-
dular. Bunun göstergesi
olarak sivil toplum ör-
gütleri ve kurum kuru-
luşlan tarafından Yıl-
maz'a plaket yağdı.
tlk plaket Cumhurbaş-
kanı Rauf Denktaş tara-
fından su-
nuldu.
Denktaş,
Mesut Yıl-
maz'a
Cumhur-
başkanlığı
plaketi ya-
nında, Ku-
zey Kıbns
Türk Cum-
huriyeti'nin
15'inci ku-
ruluş yıldö-
nümü için
bastınlan
altın ve gü-
müş para-
lardan da
takdım etti.
Cumhur-
başkanı
Denktaş'ın
ardmdan
Yılmaz'a
Lefkoşa
Belediye
Başkanı Şe-
mi Bora ta-
rafından
Lefkoşa kentinin Altın
Anahtan ve Hemşerilik
Beratı verildi.
Yılmaz, plaketleri al-
dıktan sonra yaptığı ko-
nuşmada, Türkiye Cum-
huriyeti'nin 75'inci ku-
ruluş yıldönümünün kut-
landığı, Kuzey fCıbns
Türk Cumhuriyeti'nin
15'inci kuruluş yıldönü-
mü kutlama hazırlıklan-
nın yaşandığı bugünler-
de, Cumhurbaşkanı Rauf
Denktaş'ın davetlisi ola-
rak tıp fakültesinin teme-
lini atmak için KKTC'de
bulunmaktan duyduğu
memnuniyeti dile getir-
di.