Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 KASIM 1998 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI /[email protected] 11
Volksvvagen
Polonyada
üretecek
• BERLİN(AA)-
Volkswagen, Polonya'da
otomobil fabrikası açmayı
planlıyor. Alman The Welt
am Sonntag gazetesınin
habenne göre, Volksvvagen
fııması. Polonya'da
açacağı fabrikaya 220
milyon dolarlık bir yatınm
yaparak. ilk aşamada Polo
ve Skoda Octavia sınıfinda
otomobil üretimi
gerçekleştirecek. Yeni
iiretim fabrikasını. halen
bir montaj fabnkasının
bulundugu Poznan
kentinde kuracağı
belirtilen Volksvvagen'in,
Polonya'da imal edeceği
otomobilleri, Doğu Avrupa
otomobil piyasasında
pazarlamayı planladığı
kaydedildi.
Stok beyanı için
son fırsat
• ANKARA(AA)-
tşletmeler için ikınci bir
mali milat niteliğindeki
stok beyamnda süre bugün
sona eriyor. Gelir ve
Kurumlar Vergisi
mükelleflerinin,
işletmelerinde bulundugu
halde kayıtlannda
gözükmeyen emtia.
makine veteçhizat ile
demirbaşlannı yasal
kayıtlanna intikal ettirerek.
kayıtlannı fiili duruma
uygun hale getirmeleri
gerekiyor. Düzenleme,
bütün Gelir ve Kurumlar
Vergisi mükelleflerini
kapsıyor.
Rekabette
değişim
• KOCAELİ(AA)-
Sanayi ve ticarerteki
rekabet unsurlannın 20.
yüzyılın ikinci yansinda
ekonomik ve teknolojik
gelişmeye paralel olarak
yaklaşık 10 yıllık
dönemlerle değişiklik
gösterdiği bildirildi.
TÜBİTAK Marmara
Araştırma Merkezi
(MAM) Başkanı Ömer
Kaymakçalan, 20. yüzyılın
ikmci yarisınnTerı belirgin
özelliğinin, giderek çevresi
genişleyen bir globalleşme
hareketi ve bunun getirdiği
ezici rekabet olduğunu
söyledi.
Ford-Mepcedes
birleşmesi
• BERLtN(AA)-
Amerikan Ford firması ile
Alman DaimJer-Benz
firması arasındaki
birleşme görüşmelerinin,
anlaşma saglanamadan
dağıldığı ilen sürüldü.
Alman Der Spiegel
dergisinin haberine göre,
dûnyanın iki büyük
otomotiv firması
arasındaki birleşme
görüşmeleri. Ford
firmasınm, oluşturulacak
yeni şirkette daha çok
hisse sahibi olma ısrannı
sûrdürmesi nedeniyle
dağıldı. Ford ailesinin yeni
şirket üzerinde Amerikan
tarafinm kontrol hakkını
elinde tutması
konusundaki ısranndan
vazgeçmemesi, bu iki
şirketin birleşmesini
engellerken, Daimler-Benz
ile yine Amerikan
Chiysler firması
arasındaki birleşmenin çok
yakm olduğu belirtildi.
Hazine, 4 Kasım'a
mevzi kanyor
• ANKARA (ANKA) -
Bu ayın en yüksek miktarlı
ıç borç geri ödemesini
çarşamba günü yapacak
olan Hazine, yann
yapacağı altı ay vadeli
bono ihalesiyle, bu
ödemenin finansmamnı
sağiamaya çalışacak.
Hazine, 3 Kasım'da
yapacağı altı ay vadeli
bono ihalesinde 370
trilyon lira ile 470 lira
arasında borçlanmaya
çalışacak. İhale,
Hazine'nin 6 Ekim'de
ihraç ettiği 7 ay vadeli
bononun "azalan vadede
aynı tanımlı olarak tekrar
ihracı" şeklinde
gerçekleştirilecek. Vadesi
5Mayıs 1999'dadolacak
olan bu bonolar. geçen
hafta ikinci el piyasada
yüzde 134.09 yılhk bileşik
faizle işlem göımüştü.
YazarımızERGİNYIL-
DIZOĞLU yılhk izninin
bir bölümünü kullandı-
ğından bu haftaki yazısı-
nı yayımlayamıyoruz.
Enflasyon, kıdem tazminatını 90'h yıllar boyunca büyük bir erimeye uğrattı
Işçinin güvencesi eriyorANKARA (ANKA) - Işsizlik sigortası-
nın uygulanmadığı ülkemizde, işten atı-
lan ya da emekli olan işçilerin işsiz kal-
dığı günlerde güvence olarak ödenen kı-
dem tazminatının, 199O'lı yıllar boyunca
büyük bir erimeye uğradığı belirlendi.
1 Ocak 1997 tarihi itibanyla, belirlenen
yeni kıdem tazminatı tavanı da gerileme-
yi durduramazken 1989'dan 1998'ekadar
gerçekleşen erime ora-
nı. 1989 yılı baz aldt-
|ında yüzde 28.5 ola-
rak bulundu.
Türkiye Maden-lş
Sendıkası. işverenlerin
her dönem şikâyetçi
olduğu. 12 Eylül yöne-
timi süresince tavan sı-
nın getirilen ve 12 Ey-
lül'den sonra hükümet-
lerin belirlediği tavan
üzerinden gerçekleşti-
rilen kıdem tazmina-
tındaki erimeyi araştır-
dı. 1989 ile 1998 yıllan arasın-
daki kıdem tazminatı tavanlan-
nın reel değişimi incelenen araş-
tırma sonucunda, kıdem tazmi-
natının 199O'lı yıllarda reel ola-
rak eridiği belirlendi.
Araştırma sonuçlanna göre
1995'te 1989'a oranla erime yüzde 35'i
aştı. 1995'te emekli olan ya da işten çı-
kanlan bir işçinin kaybı bugün-
kü rakamlarla 800 milyon lirayı
aştı. 1996 yılı için saptanan kı-
dem tazminatı tavanı yıllık orta-
lama, 44 milyon 244 bin lira ol-
du.
Hesaplamaya göre bu raka-
mın 1989 yılı düzeyinde olabilmesi için
59 milyon 577 bin lira olması gerekiyor-
Dengeli beslenme 100 milyona
Ekononıi Senisi - Dört kişilik bir ai-
lenin dengeli beslenebümesi için ayhk
gıda harcamasına 100 milyon lira ayır-
ması gerekiyor. Burakam çocuklarda 14
milyon 310 bin ile 20 milyon 520 bin li-
ra arasında değişiyor, gençlerde ise 28
milyon 635 bin lirayı buluyor.
Enerji ve besin öğelerini karşılayan
diyet tablosuna dayanarak, piyasa fîyat-
lan üzerinden yapılan hesaplamalara gö-
re, bir kişinin günlük tüketmesi gereken
besinlerin maliyeti 477 bin ile 954 bin
500 lira arasında değişiyor.
Dengeli beslenmede günlük maliyet,
çocuklarda 477 bin ile 684 bin 500 lira,
gençlerde 726 bin 500 ile 954 bin 500 li-
ra, yetişkinlerde 776 bin 500 ile 944 bin
500 lira, yaşhlarda ise 765 bin ile 820 bin
500 lira arasında değişiklik gösteriyor.
Uzmanlar, birbiri yerine kullanılabile-
cek, besleyici değeri yüksek, ama fıyatı
dahaucuz, orta direğe hitap edebilen çe-
şitü besin gnıplanmn bulunduğuna dik-
kat çekiyorlar. Uzmanlara göre, pekmez
baldan, mevsimlik sebze turfandadan da-
ha besleyici. Yapraklı marul göbeklisin-
den, bulgur pirinçten daha değerli.
du. 1997'de ise ilk kez açıklanan kıdem
tazminatı tavan ortalaması, 90 milyon 976
bin lira oldu.
Bu miktann 1989 yılını yakalayabil-
mesi için ise 105 milyon 153 bin lira ol-
ması gerekiyordu. 1997 yılının temmuz
ayında emekli olan ya da işten atılan 25
yıllık işçinin kaybı da 400 milyon lira ola-
rak saptandı.
1998 yılı ilk 6 ayı
için belirlenen kesin
olmayan kıdem tazmi-
natı tavanı baz alınarak
yapılan hesaplama ise
şöyie: Kıdem tazmina-
tına esas olan ücret ge-
liri tavana ulaşan 25
yıllık bir işçi emekli ol-
duğunda ya da işten
atıldığında 4 milyar
740 milyon lira tazmi-
nat alacak. İşçinin kay-
bının ise 1 milyar lirayı
aştığı tespit edildi.
Türkiye'de yazılım teknolojilerinin gelişmesine olanak verecek beyin gücü yetiştirilmiyor
Yazıfanı sektöründe geri kaldıkNtLÜFERŞENSÖZ
Sermayesi sadece beyin gücüne
dayanan yazılım üretiminde Tür-
kiye geri kalıyor. Dünyada yazı-
lım sektörü büyük rağbet görür-
ken Türkiye'de yazılım teknoloji-
lerinin gelişmesine olanak tanıya-
cak kadar beyin gücü yetiştirilme-
diği vurgulanıyor.
Türkiye'nin en büyük yazılım
şirketı Logo Yazılım Genel Müdü-
rü Tuğrul Tekbulut, bilgiyi yöne-
timde daha verimli kullanmak için
yazılım sektörünün geliştirilmesi
gerektiğini belirtti. 2025-2050 yıl-
lannda ileri Batı ülkelerinde sa-
nayiyle uğraşanlann yüzde 2-3
oranında olacağının tahmin edil-
diğini söyîeyen Tekbulut, "Geri
kalan yüzde97'nin bilgi üretimi ve
hizmet sektörlerinde çalışacağı dü-
şünülüyor. Şimdi böyle bir gidişin
olduğu yerde Türkiye'nin bu alan-
lara girmesi laznn" diyor.
'Katma değeri yüksek'
Tekbulut, katma değeri yüksek
olan yazılım sektörünü şöyle an-
latıyor: "Çok büyük bir sanayi te-
sisi kurmanız gerekmiyor. Sabit
sermayesi sıfır. Bir bilgisayar, bir
masa ve birkaç bin dolara işletme
başlatılabilir. Ancak yüriitmek
için de işletme sermayesi gereki-
yor. Çünkü yazıhmda insan faktö-
rü çok önemli."
Türkiye'nin kârmarjlannın ina-
nılmaz derecede azaldığı alanlar-
da ısrar etmesinin anlamlı olma-
dığını belirten Tekbulut, "Biz ge-
çen sene 300 bin dolar yazıhm ih-
raç ettik. Bu sene ise 1 milyon do-
lan hedeflivonız. 300 bin dolar va-
• Logo Yazılım Genel
Müdürü Tuğrul Tekbulut,
kâr marjlannın azaldığı
alanlarda ısrar etmenin
anlamlı olmadığını
belirtirken Microsoft
Türkiye Müdürü Süreyya
Ciliv, Türkiye'nin bilgi
çağı üretimine geçmesi
gerektiğini vurguladı.
ahm ihraç etmek belki de 30 mil-
yon dolar tekstil üriinü ihraç et-
mek kadar bir şey. Çünkü katma
değeri yüksek" şeklinde açıklıyor.
Türkiye'de yazılım sektörünün
gelişmesine olanak verecek kadar
beyin gücünün yetiştirilemediğini
vurgulayan Tekbulut. "Yazüım
sektörünün kullanacağı her tür-
den eleman yetiştirelim Türki-
ye'nin gelir dağüunı sorunu bile
çözülür" görüşünü dıle getınyor.
Tekbulut, sözlerini şöyle sürdürü-
yor:
"Türkiye'deyıkla 500 bilgisa\ar
mühendisi mezun ediliyor. 30 üni-
versitedeki bilgisayar mühendisli-
ği fakültelerindeki profesör sayısı
da 52. Hindistan'da yılda 29 bin
bilgisayar mühendisi mezun olu-
yor. 3.5 miljon nüfusu olan İıian-
da'daise yılda 1000 kişi mezun edi-
liyor"
Tekbulut, Türkiye'de toplam
bilgisayar yazılım sektörünün ci-
rosunun 150-200 milyon dolar ci-
varında olduğunu ve önemli bir
kısmının da yurtdışından ithal edi-
len yazılımlardan oluştuğunu
belirtiyor.
ikinci Sicil uygulaması ile Türk çalışma yasalan hiçe sayılacak
Gemilere 'MAI gibi' uygulama
• "ikinci Sicil
Yasası" adıyla
bilinen Türk
Uluslararası Gemi
Sicil Kanun Tasansı
gemilerin diğer bir
ülkenin bayrağını
kabul edip o
ülkenin yasalanna
göre çalışmasını
öngörüyor.
İstanbul Haber Senisi
- Gemilerde uygulanma-
sı planlanan ve halen TB-
MM'de bulunan "ikinci
Sicil Yasa Tasansı" tartış-
ma yarattı. Yasanın yü-
rürlüğe girmesiyle birlik-
te Türk çalışma yasalan-
na uyulmayacağı ve ya-
bancı ucuz emek çalıştı-
nlacağı öne sürüldü.
"İkinci Sicil Yasası"
adıyla bilinen ve gemile-
rin diğer bir ülkenin bay-
rağını kabul edip o ülke-
nin yasalanna göre çalış-
masını öngören Türk
Uluslararası Gemi Sicil
Kanun Tasansı'mn hü-
kümetçe desteklenmesi
sendikacılarla armatörler
arasında tartışma yarattı.
Deniz Ticaret Odası Ge-
nel Sekreteri Rıza Nur
Öncü, ikinci sicilin uygu-
lamaya konmasının gemi
işçileri için olumsuzluk
Tasannın hükümetçe desteklenmesi sendikacılarla armatörler arasında tartışma yaratn.
yaratmayacağını belırte-
rek " Birim sendikacdan-
mız samyor Id yasayla bir-
likte bütün Türkişçileriş-
ten atdacak. Böyle bir şey
yok. Yalnızca, armatörle-
rin çahştırmak zorunda
olduğu Türk işçi oranı
azalacak" dedi.
'Norveç'te de var'
İkinci Sicil Yasası'nm
Norveç'te de kabul edil-
diğini belirten Rıza Nur
Öncü, "Norveç bizden
çok daha sosyal bir devle-
te sahiptir, ama orada, ar-
matörlerle sendikacüar
elbirtiğiyle bu yasaya
'evet' demiş. Çünkü ülke
menfaatının artacağını
görmüşler" diye konuş-
tu.
Öncü, yasa ile armatör-
lerin artık vergi ödeme-
yip. geminin tonilatosu-
na göre yıllık bir harç
ödeyeceklerini kaydede-
rek şöyle devam etti:
"Bugüne kadar bazı ar-
matörler kâr etmiyormuş
gibi gösterip vergiden ka-
çabilivoriardı. Artıkyılhk
ödenecek bu tonaj harvın-
dan kaçış yok, bundan
devlet kazançh çıkacak.
Armatörlerin tek kân ise
vergi için defter-kitapla.
tefcrruatla uğraşmaya-
cak olmalan."
Türk-lş'e bağlı Türki-
ye Denizciler Sendikası
Genel Başkanı Turhan
Uzun ise hükümetin tkin-
ci Sicil Yasa Tasansı'nı
hazırlarken Deniz Ticaret
Odası dışında hıçbir ku-
rumun görüşünü alma-
masını eleştirerek şöyle
konuştu:
" İkinci siciL, armatörle-
rin daha fazla para ka-
zanma hırsından ka>nak-
lanan. gemilerine verdik-
leri sahte bir milliyettir.
Bu yasa ile armatörler,
daha ucuzemektstihdam
etmeyi, milli sendikalar-
dan. toplu iş sözleşmele-
rinden kaçmavı ve Ulus-
lararası Ulaştırma İşçile-
ri Federasyonu'nun dene-
timinden kurtuünayı
amaçhvorlar."
Norveç örneğinin yer-
siz olduğunu savunan
Uzun, "Norveç'te gemi
adamı sıkıntısı çeldldiği
için bu yasa kabul edU-
miştir. Ancak bizde böyle
bir sonın yok" dedi. Tür-
kiye'de bulunan gemi iş-
çilerinin yansından faz-
lasının işsiz olduğunu
kaydeden Turhan Uzun,
armatörlerin yabancı işçi
çalıştırmak istemelerinin
ve hükümetin buna yeşil
ışık yakmasının düşün-
dürücü olduğunu söyle-
di. ikinci sicile kayıtlı ge-
milerin işletilmesinden
elde edilen kazançlann
Gelir ve Kurumlar Vergi-
si ile fonlardan muaf tu-
tulacağını ifade eden
Uzun. "Devlet önemli öl-
çüde gelir kaybına uğra-
vacakör. Üstelik jillık to-
naj harcı ödenmesi. kara
para aklama imkânı da
sunacak"dedi.
Turhan Uzun, İkinci
Sicil Yasası'nın hayata
geçirilmesinin özrü bu-
lunmayacak bir ayıp ol-
duğunu söyledi
GAP bölgesindeki barajlardan 15.5 milyar kwh enerji elde edildi
Elektriğin yüzde 19'u GAP'tan sağlandı
ANKARA(AA)-GAP bölgesinde bu-
lunan Karakaya ve Atatürk barajların-
dan, 1991 yılından 1998 Ekım ayı orta-
sına kadar toplam 141.08 milyar kvvh (ki-
lovatsaat) enerji elde edildi. 1998'in ilk 6
ayında Türkiye genelinde 53 bin 706 g-
wh (milyon kilovatsaat) enerji üretimi
gerçekleştirilirken bu enerjinin yüzde
18.5'ı GAP bölgesinden sağlandı.
GAP Bölge Kalkınma tdaresi yetkili-
lenndenalınanbilgiyegörebuyılın 1 O-
cak-15 Ekim tarihleri arasında GAP böl-
gesindeki barajlardan 15.5 milyar kvvh
enerji elde edildi. Bu dönemde üretilen
enerjinin 7.07 milyar kvvh'si Karakaya
Barajı'ndan, 8.48 milyar kvvh'si ise Ata-
türk Barajı'ndan gerçekleştirildi.
1998 yılının ilk 6 ayında Türkiye ge-
nelinde, 32 bin 571 gvvh'si termik sant-
rallardan, 21 bin 135 gvvh'si ise hidrolik
santrallardan olmak üzere toplam 53 bin
706 gvvh enerji üretildi. Aynı dönemde
Atatürk ve Karakaya barajlanndan elde
edilen enerji 9 bin 959 gvvh'si bulurken
toplam üretilen enerjinin yüzde 18.5' i de
GAP bölgesinden sağlanmış oldu.
1 Enerji üretimi (1996-1998 ilk altı ay]
I995
19%'6
19%
1997/6
1997
1998/6
Türkiye üretimi
Termik
(GVVTİ)
52548
23520
54448
29224
63299
32571
Hidrolik
(GWH)
31973
21805
40423
20456
39764
21135
Toplamı
(GWH)
84521
45325
94871
49680
103063
53706
GAP/Türkiye
GAP Toplam
Hid.(GWH)
16114
10211
19314
İ0362
19385
9959
(%)
50
47
48
51
48.7
47.1
|
(%)
19
22.5
20
21
18.8
18.5
Ciliv
'Dijital
sinir
sistemi'
Yazılım devi Micro-
soft Türkiye Genel
Müdürü SüreyyaCffiv,
Türkiye'nin bügi çağı
ürünlerini üretmekte
etkin hale gelmesi ge-
rektiğini belirterek,
"BiIgiçağıürünleriiçİD
sermaye gerekmiyor.
Sadece kafa yeteriL
Geaç nüfusuolan Tür-
kiye buna odaklanma-
h" diyor.
Ciliv; "İnsamn bey-
nini,vücudunu idaree-
den sinir sistemi gibi
her şirket de dijital sj-
nir sistemini oluşnır-
mah. Ancak bunu ku-
ran firmalar \-arolab»-
lecek" açıklamasını
yapıyor. Yazılım sektö-
rünün dünyadaki top-
lam parasal hacminin
350^400 milyar dolar
olduguna dikkat çeken
Ciliv, "Türkiye'de ise
vazıhm pazannuı hac-
mi düşuk. ÜretOen ya-
zılımlann birçoğu da
korsan" diye konuşu-
yor. Küresel krizin çö-
zümünün bilişim sek-
töründe yatüğını belir-
ten Ciliv şu açıklama-
dabulunuyor: "Krnfer
sırasmda şirketter
ayakta kahnak kan da-
ha iyirekabetetmenin
yoflanıu anyor. Böyle-
ce değiştirilmesi gere-
ken şevlerin okhığunu
farkedip bilgiyiverün-
ii kullanmanın gerekti-
ğini anlıyorlarf
İstinye'den
En Taze
Haberler
Borsacı'da
B
HftHKJK B0KOM DCflGtSI
orsacı
ANKARA PAZARI
YAKUP KEPENEK
Bilgi Cumhuriyeti
Yaratmak
Ekonomik ve toplumsal gelişmenin yalnız be-
tonlaşma olmadığı giderek daha çok açıklık kaza-
nıyor. Gelişmenin uzun dönemli ve başanlı olma-
sının ana etkenleri ya da belirteyicileri arasına, bil-
ginin somut birbiçimde katılması yakın yılların bir
olgusudur. Fiziksel öğeleri belirleyici olan sanayi
devriminin yerini bilgi devrimine bırakmakta oldu-
ğu genellikle benimseniyor. Günümüzde, ekono-
mik ve toplumsal gelişme sorununa bilgi açısın-
dan bakılması, doğru vegerçekçi biryaklaşımsa-
yılmaktadır. Bu eğilim, uluslann olduğu kadar ulus-
lararası kuruluşların da konuyu tüm boyutlarıyta ir-
delemelerini gerekli kılıyor.
Geçen hafta bu genel gidişin iki somut örneği
verildi. Önce, Avrupa Topluluğu Türkrye Temsilci-
liği, herikitarafıngazeteyazariannınkatıhmıylaAn-
talya'da yıllık toplantılannın sekizincisini düzenle-
di. Toplantıda, siyasal ve ekonomik konulardaki
karşılıklı bilgilenme yanında basın-yayın kuruluş-
larının topluma doğru bilgi vermelerinin önemi de
vurgulandı; bunun koşulları tartışıldı. Bir çıkann
esiri olmadan gerçeği yansıtmanın güçlükleri ser-
gilendi. Türkiye gazeteleri içinde Cumhuriyefm
büyük sermaye kesimlerince alınıp satılamayan
kimliği ve çalışanlan sendikalı tekgazete olması-
nın sağladığı nitelik farkı ile günlük satışının göre-
li azlığı üzerinde duruldu.
• • •
İkinci gelişme, DünyaBankası'nın 1998/99Dün-
ya Gelişme Raponı'nun ODTÜ'de Türkiye kamu-
oyuna tanıtılmasıydı. Raporu ilginç kılan, alt baş-
lığının Gelişme İçin Bilgi olması ve içeriğinin he-
men tümüyle bu konuya aynlmasıydı.
Geçen yıl, tüm ulusal kalkınmacılığın iflas ettiği
egemen görüşüne karşın Dünya Bankası, devle-
tin ekonomik gelişmeye kurumsal yapılanma, te-
mel eğitim, sağlık, fiziksel altyapı ve doğal çevre-
nin korunması başta olmak üzere pek çok konu-
da olumlu katkı yapabileceğini vurgulamıştı. Bu yı-
lın raporu gelişme sorununa bilgi temelinden na-
sıl bakılması gerektiğini çözümlüyor.
Bilgiyi, salt teknolojiye ilişkin olan ya da neyin
nasıl yapılacağının bilinmesi ve bunun dışında ka-
lan niteliksel bilgi biçiminde ayıran rapor, yoksul
ülkeler ile gelişmişler arasında asıl bu konularda
açıklar bulunduğunu saptıyor. Gelişme sorunu bu
durumda, bilgi açıklannın azaltılması ve bilgilen-
me güçlüklerinin giderilmesi eksenine indirgeni-
yor. Bilgiye dayalı ekonomik ve toplumsal geliş-
me, bilginin elde edilmesi, özümsenmesi ve /7e-
tilmesi adımlarının etkin bir biçimde atılmasını ge-
rektirir. Dünya Bankası Raporu, sooınun çözü-
münde piyasa mekanizmasının başansız kalaca-
ğını ve kamu girişimi için güçiü bir eğilim bulun-
duğunu teslim ediyor (s. 144). Hükümetlerin, da-
ha doğrusu devletin, neleryapması gerektiğinin ir-
delendiği bölümün birinci alt başlığı yeterli bilgiyi
veriyor: Bilgi açıklannı daraltmak için bir ulusal
strateji oluşturulması.
• • •
Dünya Bankası Raporu, aslında, Türkiye Cum-
huriyeti'nin kuruluşyıllarının, daha doğrusu ilkyir-
mi yılının gelişme anlayışının bir yönünü, çok
önemli bir yönünü yansıtıyor. Cumhuriyet, ekono-
mik ve toplumsal gelişmeyi, bütüncül biryenileş-
me olarak algılıyor; eğitimi, kültürü, yasal ve ku-
rumsal köklü degişimi gelişmenin temeli alıyordu.
Ancak cumhuriyet gelişmeciliği, Dünya Banka-
sı Raporu'nda yer almayan ek bir özelliği de içe-
rir. Cumhuriyet gelişmeciliğinde yehi üretim ola-
naklannın geliştirilmesi ve buradan yerli üretimin
arttınlması işin özüdür. Işgücünün yetenek ve ya-
ratıcılığının güçlendirilmesi, sermayenin yerli üre-
time yönelmesi ve bu amaca yönelik kurumlaşma-
lann sağlanması, kısaca üretimde güçlenmek bü-
yük önem taşır. Bu amaca ulaşılması için serma-
ye yatırımlannın, eğitimin ve öbür niteliksel geliş-
melerin bilim ve tekniğin yol göstericiliğinde ulu-
sal bir politikaya bağlanması bilgi cumhuriyetine
ulaşmanın yoludur.
Cumhuriyet gelişmeciliği, tümüylege/ece^eyö-
neliştir. Bu yönelişte, Islamiyet öncesi tarih, kültür
ve dil ulusal gelişmenin temel öğeleridir. Gelişme-
nin nesnel başanlannın yetersiz kalmaması için bu
öğelere gereken önemin verilmesi, bu yolla bilgi-
ye giden yolun altyapısının ya da yuvasının oluş-
turulması, bilgi tohumlannın atılması ve bunun yer-
li üretimin sayısal ve niteliksel gelişimiyle bütün-
lük içinde sağlanması -özellikle de bu sürecin bun-
dan 75 yıl önce görülmesi- bu ülkenin insanlannın
bilgi toplumuna geçişinin ana itici gücü oluyor.
B
HAFTMJK EKONOMI DERGİSİ
orsacı
CUMHURİYE11N
75. YILINDA
TÜRKİYE
EKONOMİŞİIMİIM
DÖNÜM
NOKTALARI
YABANCI YAHRIM FONLARI
TÜRKİYE'DE SATILABİLECEK
DOKUZ AYUKLARA DEVAM
İMF'DBU GEÇER NOT
TAT KONSERVE SARKUYSAN AKTAŞ ELEKTRIK,
GÛNEY BIRACILIK KARDEMIR GIMA IHIAS FINANS ESBANK
IZDEMIR EGE SERAMIK RAKS ELEKTRONIK, SUMER YATIRIM,
YKB MENKUL DEĞERLER. ABANA ELEKTROMEKANIK
"BORSADAKİ REHBERİNİZ"