Katalog

Cumhuriyet İmtivaz Sahibi: Berin Nadi GeneJ Yayın Yönetmenı. Orhan Erinç 9 Genel Yavın Koordınatörü Hikmet ÇetinkavaO Yazuşlen Müdüru tbrahim Yıldız 9 Sorumlu Müdür Fikret İlkiz # Haber Merkezı Müdürû: Hakan Kara # Gorscl Yonetmen Fikret Eser tstıhbarat: Cengiz Vıldırım # Kültür: Handan Şenköken • Spor: Abdülkadir Yücelman • Makaleler. Sami Karaören 0 Düzeltme' Abdullah Yazıcı • Fotograf: Erdoğan Köseoğlu 9 Bılgı-Belge: Edibe Buğra • Yurt Haberlen: Mehmet Faraç Yavuı Kunılu llhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Oktav Kurtböke. Hikmet Çetinkava. Şökran Soner. Ergun Balcı, tbrahim Yüdız, Orhan Bursah, Mmtafa Balbav, Hakan Kara. Ankara Temsılcısı Mustafa Balba\ Atatürk Bulvan No 125, Kat:4, Bakanhkiar-Ankaıâ Tel 4195020(7 hat), Faks:4195027#tzmırTemsılcısı.SerdarKızık, H.ZıyaBlv. 1352 S.23Tel.4411220, Faks-4419117 • Adana Temsilcisı: Çetin Yiğenoğlu, lnönü Cd 119 S No 1 Kat:l,Tel 363 12 11, Faks: 363 12 15 Müessese Müdünı. Üstüa Akmen # Koordmatör AJımet Korulsan 9 Muha- sebe Büknt Yener # Idare Hüseyîıı Gürer#tşktnte Önder Çdik • Bıİgı- Işlem Nail İD«I 9 Bılgısayar Sıstcm Mürüvrt Çfler • Satış Fazttet Kua MEDYA C: • Yonetım Başkanı - Genel Müdüı < Erduran 9 Koordinatör Işıtnıan 9 Genel MüdürYarc SevdıÇoban Tel 514 07 513 9580-51384âO-61,Faks5 \ ayımlatan \e Basan: Yenı Gun Haber Ajansı, Basm ve Ya>ıncılık A Ş Turkoca|ı Cad 39 41 Cagaloglu 34334 Isl PK 246 Istanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hatl Faks (0 212ı 513 85 95 22EKİM1998 tmsak: 5.49 Güneş:7.16 Öğle: 12.56 Ikindi: 15.52 Akşam: 18.22 Yatsı: 19.43 www.cumhuriyet.co Gösterime giriyor • Kültür Servisi - Mary Shelton, "Pleasantvılle" adlı filmde Joan Allen ve VV'ilIiam Macy ile başrolü f paylaşıyor. 1950'li yıllarda ütopık bir kasabada geçen filmde insanlar gerçek yaşama ait istekleri, heyecanlan yaşama fırsatı buluyorlar. •Pleasantville' Amerika'da bugün gösterime girecek. YÖK Genel Kurulu • ANKARA (AA)- Yüksek Öğretim Genel Kurulu yann kurul başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz başkanlığında toplanacak. Toplantıda, yeni kurulan 14 üniversite ile 2 enstitüde yapılan rektör seçimlerinin sonuçlan değerlendınlecek. YOK. ünıversitelerin ve enstıtülerin gönderdikleri 6'şar ısim arasından 3'ünü seçecek. YÖK'ün belırledıği rektör adayları, aynı gün Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in onayına sunacak. Cumhurbaşkanı Demirel, 3 adaydan birini rektör atayacak. Yeni atanan rektörler. 4 Kasım'da göreve başlayacak ÖZÜPIÜ yasası kabul edildi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ozürlülçnn ıstihdamının arrtınlmasını öngören yasa önerisi dün TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilerek yasalaştı. Yasaya göre, 50 ve daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde. 1 Ocak 1999"dan ıtibaren personelın yüzde 3"ü oranında özürlü çalıştınlacak. Zinaya yeni düzenleme • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Mesut Yılmaz, cumhuriyetin 75. yılı nedeniyle Medeni Yasa'da değişiklik yapacaklannı. aile reisliği ve zina ile ilgili maddelerin yeniden düzenleneceğini söyledi. Çocuklar savaş kunbanı • NEVV YORK(AA)- ÇocukJann savaşlarda kullanılmalanyla ilgili olarak BM tarafindan yayimlanan raporda, 1987'denbuyana2 milyon çocuğun savaşlarda hayatını kaybettıği. 6 milyon çocuğun ise yaralandığı ya da sakat kaldığı belırtildi. Güniimiizde 300 bin çocuk, asker ve savaşçı olarak kullanıldığırun belirtildiği raporda. bu çocuklardan, çatışmalara katılmamn yanı sıra mayın temizleme, casusluk ve intihar saldınlan düzenlemede yararlanıldığı da vurgulandı. Su kesintisi • İstanbul Haber Servisi - ISKl'den dün yapılan açıklamada, İSKİ Kâğıthane Tasfiye Tesisleri'nde yapılacak yenileştiıme ve iyileştirme çalışmalan nedeniyle yann saat 13.00'ten itibaren 35 saat süreyle Kâğıthane ve Hasdal'a su verilemeyeceği bildirildi. 1ıırkıye nın Casinolann kapatılması nedeniyle DÖSEM bütçesi sıfırlandı. Tanıtım kaynaklan yüzde 40 azaldı tamtuııma 3.5 trilyonlıık reklam ANKARA (Cumhuriyet Büro- su)- Turizm Bakanlığı'nca 1998 yılı içinde yurtdışında yapılan rek- lam kampanyalarına toplam 3.5 trilyon lıra aynldı. Tanıtım için ön- görülen kaynak geçen yıla oranla yüzde 39.9 oranında azalırken ku- marhanelerin kapatılması nedeniy- le Turizm Bakanlığı Döner Serma- ye Işletmeleri Merkez Müdürlüğü (DÖSEM) bütçesi sıfırlandı. Turizm Bakanlığı'nca çıkanlan 'Turizm 98' adlı kitaba göre reklam, fuar, yurtiçi ve dışı büro kiralan, ağırlama. taşıma giderleri ve yol- cular içinde olmak üzere tanıtıma bu yıl 5 milyar 270 milyon liralık ödenek aynldı. Turizm Geliştirme Fonu'ndan 70 milyar lira kaynak sağlanmasına karşın geçen yıla oranla tanıtım bütçesinde yüzde 1.35'lik bır düşüş kaydedildi. Do- iar bazında düşüş de yüzde 39 'la- ra ulaştı. Casinolardan giriş ücreti ve katkı payı alan DÖSEM, geçen yıl tanıtıma 2 trilyon 286 milyar li- ralık kaynak sağlarken bu yıl casi- nolann kapatılması nedeniyle ge- lır elde edemedı. Reklamlar dolar bazında yüzde 17 azaldı 1997 yılında toplam 2 trilyon 678 milyar liralık kaynak aktanlan reklamlara bu yıl 3 trilyon 515 mil- yar lira ayrıldı. Reklam bütçesi de dolar bazında yüzde 17 azaldı. lnanç Turizmi 1-2, Karadeniz Yeşil Tur ve lpek Yolu turlanna bin 431 kişi katılırken program için 91 milyar 200 milyon lira harcandı. Turizm Bakanlığı, 1998 yılı içinde Ispanya, ltalya, Almanya, Isveç, BDT, Jsviçre, tngiltere, Hollanda. Helsinki, Irlanda, Avusturya. Isra- il, Çekoslovakya, Malezya, Belçi- ka, Macaristan, Kanada, BAE, Çin, Avustralya. ABD, Norveç, Slovak- ya. Lüksemburg, Portekiz, Dani- marka, Letonya, Singapur, Fransa, Kuveyt ve Güney Kore'de düzen- lenen fuarlara katıldı. Turizm 98 kitabına göre, 'Kamu Arazisinin Turizm Yatınmlanna TahsisiHakkmda Yönetmdik' çer- çevesinde 1983 yılından bu yana arazi tahsısi amacıyla 21 kez ilana çıkıldı. 1983-1998 yıllan arasın- da, 118 bin 415 yatak kapasiteli 266 adet konaklama tesisi. 6 bin 843 kişi kapasiteli 46 adet günübirhk te- sis, 3 bin 109 yat kapasiteli 11 adet yat limanı, 7 golf tesisi, 2 kür mer- kezi tesisi, 11 sportif amaçlı tesis, 2 turizm kompleksı, 2 eğlence mer- kezi, 1 turizm amaçlı sağlık tesisi ve 6 adet termal tesis yapılmak üze- re toplam 343 girişimciye arazi tah- sis işlemi gerçekleştirildi. Konak- lama tesisi tahsislerinin yüzde 52'si işletme aşamasına geldi. Kış turizmi amacıyla tahsis işlem- leri gerçekleştirilen Bolu-Köroğlu Dağı, Isparta-Davraz Dagı. Bursa- Uludağ. Aksaray-Hasandağı, Kars- Sankamış, Erzurum-Palandöken ve Kayseri-Erciyes'te 9 bin 76 ya- tak kapasiteli konaklama tesisleri ile 5 adet günübirlik tesis yapıla- cak. Muğla'da 1, Antalya'da 6 adet golf tesisi yapılması planlanırken Antalya-Belek'te 2 turizm komp- leksı kurulacak. Aynca Antalya- Phaselis ve Beldibi mevkiinde eğ- lence merkezi gerçekleştirilmek üzere iki girişimciye arazi tahsisi yapıldı. Sağlık ve termal turizminin ge- liştirilmesı doğrultusunda Antal- ya-Belek, Kütahya-Gediz Murat Dağı, Uıca, Izrnir-Seferihisar, Af- yon-Gazlıgöl, Ömer Gecek ile Bo- lu-Karacasu termal turizm merkez- leri 7 girişimciye tahsis edildi. Aynca, Rize Ayder Yaylasf nda kırsal turizm tesisi gerçekleştirilmek üzere 1 gınşımciye tahsis için ön izin verildı. Troya'ya Anadolu \lan bakdacak • Troya'ya, şimdiye dek, Anadolu'dan çc Avrupa'nın birparçası olarak bakıldığını belirten kazı başkanı Manfred Korfmann, elde edilen verilerle bu bakış açısının değişmeye başlayacağını vurguluyor. Casinolardan giriş ücreti ve katkı payı alan DÖSEM, geçen yıl tamtuna 2 trilyon 286 milyar liralık kaynak sağtaımşb. Casinolarkapaükiığı için bu yü getireldeedemedi. (Fotoğraf: UGUR GÜNYÜZ) NERMİNBAYÇIN Üst üste binmiş dokuz ayn kent, dokuz ayn dö- nem, ayn kültürler... Kimi 500, kimi 200 yıl ayakta ka- labilmiş, depremJerya da sa- vaşlarda yanıp yıkılana dek. Ama hep aynı yere, bir ön- cekinin kalıntılan üstünde devam etmiş inatla yaşa- rnaya binlerce yıl. Anado- lu'nun kuzey batı ucunda, Çanakkale Boğazı'na hâ- kim bir noktada, yaklaşık 3 bin 5O0 yıl boyunca ko- numlanan bu dokuz katlı "kentler kenti" tüm dünya- nm yakından tanıdığı Tro- ya'dan başkası değil. Ancak, tarihe gömülü- şünden neredeyse 1400 yıl sonra, ilk kez 1865'te, Frank Calvert tarafından keşfedilen Troya, uzun bir süre Homeros'un ünlü Tro- ya Savaşları efsanesi ve Schliemann'ın çıkardıgı 'Priomas Hazineleri'yle simgelendi yalnızca. Ne var ki, 1871 yılından bu yana çeşitli aralıklarla yapılan kazılar sonucu gün ışıgına çıkan efsanevi kentin ka- lıntılannı büyük bir heye- canJa görmeye gelen insan- lann hayal kınklığına ugra- malan kaçınılmazdı. Çün- kü karşılannda, ünlü kule- leri ve zor geçit veren sur- lanyla çepeçevrelenmiş gör- Eşinin 'özel koleksiyoncu belgesi' iptal edilen kaçakçınınyurtdışına çıktığı belirtiliyor Eski eser kaçakçısı Nilıat Kolaşın kayıp OZGEN ACAR ANKARA - Bugüne de- ğin çeşitli eski eser ka- i çakçılığı olaylann- dan yakasını kurta- ran ve "Çanklı Boş- nak" adıyla tanınan Nihat Kolaşın'ın Bolu emniyetince düzenlenen ope- rasyondan sonra güç durum- da kaldığı için yurtdışına kaç- tığı belirtiliyor. Türkiye'nin yaşayan (1) numarah hazine, defıne ve eski eser kaçakçı- sı olduğu söylenen Kolaşın'ın sahibi olduğu Dilson Ote- li'nin girişinde bulunan bir Roma Tmparator heykelinin orada ne gezdıği de araştınlı- yor. Bolu emniyetince on iki gün önce düzenlenen operasyonda yakalanan sanıklann ifadeleri üze- rine Nihat Kolaşın'uı Beykoz Çubuk- lu'daki evinde İstanbul emniyetince ya- pılan aramada 37 kalemde toplam 160 tarihi eser ele geçirilmişti. Kolaşın'ın yaklaşık son 40 yılda Tür- kiye'den kaçırılan en önemli eserlerde rol oynadığı bıli- niyor. Karun Ha- zinesi'nin kaçınl- masında adı geçen ve 1966'da Uşak köylennde "Çank- lı Boşnak" olarak • Kolaşın'ın yaklaşık son 40 yılda Türkiye'den kaçınlan en önemli eserlerde rol oynadığı biliniyor. Karun Hazinesi 'nin kaçınlmasında adı geçen Kolaşın'ın, Antalya-Elmalı'dan ABD'ye giden "Yüzyılın Definesi" olayına da adı kanşmıştı. • Kolaşın'ın kaçakçılık merkezi olan Dilson Oteli'nin girişindeki Roma Imparator, heykelinin yasaya aykın sergilenmesine izin veren yetkili araştınlıyor. Dilson Oteli'nin girişindeki Roma tmparator Heykeli tanınan Kolaşuı'ın, daha sonra Antah/a-Elma- lı 'dan ABD'ye giden "Yüzyılm Defînesi" ola- yına da adı kanşmıştı. Alaşehirli Nihat Ko- laşuı öteki kardeşleri Mustafa, Kadir ve ye- ğeni Aü ile birlikte "ailecek" çeşitli eski eser kaçakçılığı olaylanndan sabıkalan bulunu- yor. Dünya çapında müze Kolaşın, her yakalanışında 1992 yılına de- ğin ya gerek emniyette ve gerek adliyede •çe- şitli yasal boşluklardan yararlanarak ya da rüşvet vererek kurtulmaktaydı. Kendisi gibi Alaşehirli olan eski Cumhurbaşkanı Kenan Efren'in adını, yakalandığında yetkililere bir tehdit aracı olarak da kullanan Kolaşın'ın elinden geçen eserlerle dünya çapında bir mü- ze kurulabileceği öne sürülüyor. Kolaşın'ın Münih'te Artemis Gaferisi sahibi Fuat Üzül- mez ile ortak olduğu ve Türkiye'den eserleri bu kişiye Sofya Havaalanı üzerinden gönder- diği biliniyor. Kolaşın. kendi adına "özel koleksiyoncu'' belgesi almak için 1975'te başvurdugîı Anıt- lar ve Müzeler Genel Müdürlüğü'nden geç- mişte sabıkası olduğu gerekçesiyle izin ala- mamıştı. Onlü kaçakçı, bunu üzerine eşi EmeJ adma "özel koleksiyoncu'' belgesi sağladık- tan sonra bu belgeyi kaçakçılığını örtmek için "kııltannnya" başlamışn. Kolaşın, kaçak eser- lerle yakalandığında polise ve adliyeye "Bun- lann yasal koleksiyoncu belgesi olan eşi Emel Kolaşın'ın koleksi>onuna gitnıekte olduğu- nu" söyleyerek ceza almaktan kurtuhnaktay- dı. Nihat Kolaşın, 1992 yılında yeğeni Ali ve üç yardımcısı ile birükte İstanbul'da Roma dö- nemine ait mennerden bir erkek heykeli, çe- şitli cam kaplar, mermerden çeşitli hayvan başlan olmak üzere toplam 19 değerli eserle yakalanmıştı. Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Kül- tür Bakanlığı Hukuk Danışmanı'ndan aldığı bir değerlendirme ile Kolaşuı'ın 1992 ola- yında aynı gerekçeyi öne sürmesi üzerine eşi- nin özel koleksiyoncu belgesini de iptal etmiş- ti. Avukatı BurhanApaydm'ın, bu iptale kar- şı Jdare Mahkemesi'nde yapöğı itirazı kabul görmeyince, davayı Danıştay'a taşımış ve 'oradan da olumlu sonuç alamamıştı. Apay- dm'ın "karar düzeltümesi" amacı ile Danış- tay'a verdiği dilekçenin incelenmesinin ise sür- x düğübildiriliyor. Anımsanacağı üzere "özel koleksiyoncu belgesi'' bulunan Ayşegül.Nadir (Tecimer)ola- yında da konutunda "tescil edilmemiş" çeşit- li tarihi eserlere el konuhnuş, hakkında yasal işleme başlaranış, koleksiyoncu belgesi iptal ediLmiş ve kendisi de yurtdışına kaçmıştı. Ya- saya göre, koleksiyonculann sann aldıklan es- ki eserleri belirli bir süre içinde bağh olduk- lan müzeye bildirerek tescil ettirmeleri gere- kiyor. Kolaşın'ın da Bolu'da başlayan olay- dan sonra dayanacağı yasal boşluk kalmadı- ğı ve evinde yakalanan tescil dışı 160 parça tarihi eserin hesabuu veremeyeceği için yurt dışına kaçtığı anlaşılıyor. Bolu-Istanbul emniyetlerinin işbirliği sonu- cunda Kolaşın'ın Beykoz'daki evinde ele ge- çirilen özel koleksiyon kapsamı dışında ka- lan, tescil edilmemiş eserler arasında şu par- çalar yer alıyor: Bronzdan yapılmış üç bin yıl- lık bir kadın, aynca bu parça ile bütünlük oluşturduğu sanılan erkek ve çocuk heykel- cikleri, LJrartu saç iğneleri, silindir mühür, Roma koşum takımı parçalan, çeşitli Roma ve Bizans eserleri. Oteldeld Roma İmparatoru Bu arada Kolaşuı'uı kaçakçılık merkezi olan Dilson Oteli'nin girişindeki Roma Im- parator heykeli ve ait katta sahte olduğu söy- lenen bir başka heykel de dikkati çekiyor. Eşinin koleksiyonuna kayıth Roma Impara- tor heykelinin bu otelde nasıl sergilendigi me- rak konusu. Yasaya göre özel koleksiyoncular, eserle- rini gösterdikleri adres dışına çıkaramazlar. llgililer, nasıl oluyor da Emel Kolaşın'a ait, Beykoz'daki adresinde bulunması gereken bu heykelin kaçakçılıktan sabıkalı Nihat Kola- şın'ın otelinde sergilendiğini ve buna hangi yetkilinin izin verdiğini de araşnnyorlar. RASGELE / RAİFERTEM Avlaktan Cezaevine - BaroBir hafta daha geçti. Keklik tırtadı mı? Tavşan fırladı mı? Duyamadım, göremedim. Ava gidemedim. Tıp yolumu kesti. Doktorum... Sol kolumdaki ağrı. Yine geldi yerine oturdu. İyileştirme çalışmalan. Sürüyor sürüyor da! Sultanahmet Cezaevi anılan. Belleğimden gitmiyor. 1967 yılı. Aisec olayı. O günlerin Başbakan'ı. Süleyman Demirerin konuşmasını engellemeye teşebbüsten. Alınmıştık içeri. Idam sehpasında aramızdan aynlan. Deniz Gezmiş de vardı. Arkadaşları. . Sol kolumdaki ağn. Demir kapılar kapandıktan sonra. Yediğim bir darbenin kalıntısı. Aklandık ama. Ağnsı kaldı. Sultanahmet Cezaevi deyince. Recep Bilginer'in anılan düştü aklıma. Anlatıyor Bilginer: "Kırmızı boyalı hapishane arabası durdu. Jandarmaların silahlanndan oluşan koridora indik. Sultanahmet Ceza ve Tevkif Evi'nin önündeydik. Kocaman demir kapısının üzehnde böyle yazıyordu. Demir kapı gürûltüyle açıldı. Ikişer ikişer girdik içeri. Kapı yine gürûltüyle arkamızdan kapandı. Içimizden biri, yan şaka, yan dertli söylendi: - Bu kapı varya, bu hapishane kapısı, içeri girenin ardından böyle kolay kapanır, ama dışan çıkmak isteyenin önünde sittJn sene açılmaz." Demir kapılar arkasında neler olur. YaşamL Recep Bilginer'in kitabında! "Hapiste Bir Gazeteci'T) Daldık cezaevi anılarına. Ava gidemeyince... Işin acı yanı. Bu hafta da gidemiyorum ava. Bu kez yolumu kesen. İstanbul Barosu'nun seçimleri. Meslek görevi. Genel Kurul'u yapacağız. Baro yönetimini seçeceğiz. Işin yine acı yanı. Çağdaş Avukatlar Grubu ikiye bölündü. Geçen dönem seçilen, Başkan Yücel Sayman ile yakın arkadaşları. Avukat adaylannın türbanla yemin etmelerini kabul edince. "Laiklik boş bir kavramdır" açıklamasını yapınca Başkan Sayman! Bu seçimlerde de başkan adayı. Yönetim Kurulu'ndan istrfalar oldu. Ayn bir örgütlenmeye gidildi. Av. Müşir Kaya Canpolat'ın başkan adaylığında. Seçimlere giriyorlar. <i grup da, "Çağdaş Avukatlar Grubu" adıyla. Katılan üçüncü grup da "Çağn Grubu." Türban zaten bu grubun sembolü. Dağıttıkian bildirilerinde de saklamıyorlar. Üstünde durmak istediğimiz konu. Türban bir ideolojinin simgesi oldu. Özgürlük kavramıyla örtmek olanaksız, sakıncalı. Kıyafet nizamnamemizde avukatlann, adayiann nasıl giyinecekleri belli. Başı açık duruşmalara katılmak zorunda avukatlar. Adaylar da duruşma kıyafetiyle yemin etmek zorundalar. Hukuk, toplumun yaşam güvencesi. Avukatlık savunmanın temeli. Baro da avukatlann örgütü. Seçim kazanmak için yapılan yanlışlar. Hepimizi yaralar. Toplumun umudunu kırar. Hakkımız yok! Avlaktan çıktık. Cezaevine düştük. Çıktık. Baro seçimlerine daldık. Sonu... Hayrola. Rasgele... O Çağdaş Yayınlan. kemli mimari eserlere S£ birTroya yerine, yalnızc; banlannı ya da duvar pl lannı veren kimi yapı dan ve bir bölüm sur varlanndan ibaret bir k vardı. Rehbersiz ya da taba başvurmaksızın dol kentin kültürel sürecini k rayabilmek hemen herr olanaksızdı. Tübingen Oniversite Prehistorya Bölümü K sü Başkanı Prof. Dr. Maı red Korfmann başkanlığ da 1988 'den beri sürdürül uluslararası kazı çalışrr lanna eşgüdümlü olar planlanan "ziyaretçiyi b gOeiKÜrmeveyönlendirm sistemi, bu sorunu büyi bir oranda ortadan kaldı yor artık. Bu sistem, Troya'nın yı kin bir açık hava müzesi dönüştürülmesi yönün atılan üçüncü adım olc Daha önce yapılan ziyan çilereyöneiik "bflgioda; ve gezi güzergâhmı tamaı layıcı niteükteki sistem, ör yerinin 12 mola noktası yerleştirilmiş 12 bilgi p nosu ve yönlendirme ok.' nndan oluşuyor. Alma ya'da yaptınlan panolar, yaretçiye ören yerinin na sinde ve hangi katmanın bulunduğunu göstererek i hntılara ilişkin açtklama | tiriyor. Panolar, özellikle, 11 y dır sürdürülen kazı kaı panyalannın değerlendir mesi sonucu açığa çık yeni bulgulara ilişkin bil aktarması yönünden de { dukça önem taşıyor. Bu > ni bulgulann en öneml Troyâ'nın Batı'dan def Doğu'dan bakılarak değ< lendirilmesi. Troya'ya, şimdiye dt Anadolu'dan çok, Avr pa'nın bir parçası olar bakıldığını belirten kî başkanı Manfred Ko mann, elde edilen verilı le bu bakış açısının değ meye başlayacağını vurg Iuyor. TUnç çağı mührii Korfmann, "1995 yıl da Troya'da ilk kez bui nan ve üzerinde Luwice I yeroglif yazısının oldu TunçÇağı mühürii, bu ki tin Anadolu"\ a olan bs lannsım güçiendinnektet Luwice tüm Anadolu' kullanılanyertibu-dildi^ nca Hitit metinlerinde t geçen Wilusa-Truisa-Taı wa böJgesi ya da kentin Troya'yı işaretettiği,özefl le konunun uzmanı bil adamlannuzca arüktari masız kabul görüyor" • yor. Troya'daki kazı çalışn lannın, 1999-2001 yıll arasında kısa bir süre ü azaltılması planlanıyor. süre içinde yeni buluntu nn ve sonuçlann değerk dirilmesine, sergileme \ nulanna ağırlık verilece e-posta : tan (« prizma. net. tr