Katalog

13OCAK1998SALI CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER Sincan'da 16 idam • PEKİN(AA)-Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde 16 kişinin idam edildiği bildirildi. Sincan Yasal Günlüğü gazetesinin Pekin'de dün yayımknan sayısında yer alan habere göre, 29 Aralık'ta Urumçi"deki Halk Mahkemesi'nde idam cezasına çarptınlan sanıklann infazı aynı gün gerçekleştirildi. İdam edilenlerden 7'sinin, 13 kişiyi öldüren bir çetenin üyesi olduğu belirtilen haberde. diğer suçlular hakkında bilgi verilmedi. Mahkûmlar ziyaretçilerini rehin aldı • BOGOTA(AA)- Kolombiya'nın güneyindeki Popayan kentinde San İsidro hapishanesindeki 1100 tutuklu, kendilerini ziyarete gelen akrabalanndan 500 kadını rehın aldı. Bogota radyosunun dün yayımladığı haberde, tutuklular. İsidro hapishanesindeki şartlann düzeltilmesını, içme suyu sağlanmasını ve hapishanedeki 900 yatak kapasitesinin arttınlmasını istediklerini duyurdu. Mültecilere DNA testi • AMSTERDAM(AA)- Hollanda, ülkeye iltica talebi kabul edilen kişılerce, aile birleşimi hakkının kötüye kullanılmasını önlemek amacıyla DNA testı yapılıp yapılamayacağı konusunda, araştırma başlattı. Konunun pratik ve hukukı acıdan mümlcün olup olmadığını araştıran Adalet • Bakanlığı'nın. yanıt olumlu olursa, mülteci statüsü alanlann ülkeye getirmek istedikleri yakınlanna, DNA testi uygulayacağı belirtildi. İran'dan Chelsa'ye Kuran tefsiri • TAHRAN (AA)-lran'da faaliyet gösteren Emır E\ Müminin (Hz. Ali) Bilimsel ve Dini Araştnmalar Merkezi Başkanı Hüccetülislam Seyid Kemal Fakih lmami, dün Tahran Times'da yayımlanan açıklamasında, ABD Başkanı Bill Clinton'un kızı Chelsa'nın Kuran tefsiri gönderilmesi için başvuruda bulunduğunu \e Nur el Kuran Fi Tafsir el Kuran (Kuran Tefsinndeki Kuran Işıği) adlı kitabın Ingilizce baskısının kendisine göndenldığini söyledi. Eski Pakistan Başbakanı ve ailesinin yurtdışındaki serveti 100 milyon dolann üzerinde Bııtto köşeye sıkıştıDışHaberterSenisi-Eski Pakistan Baş- bakanı Benazir Butto ve eşi hakkında yü- rütülen yolsuzluk soruşturması sürerken köşeye sıkışan Butto ailesinin yurtdışında- ki malvarlığının ve yabancı bankalardaki hesabının 100 milyon dolann üzerinde ol- duğu ortaya çıktı. Yolsuzluk iddialannı araştıran komisyo- nun 1 milyon dolar ödeyerek ele gecirdiği ancak kaynağı açıklanmayan belgelere da- yanarak sürdürdüğü araştırma, yabancı şir- ketlerin Butto ailesıne, Butto'nun iki dö- nem süren başbakanlığı süresince yapügı gizli ödemeleri de ortaya çıkanyor. fngilte- re'de yayımlanan Herald Tribune gazetesi, Pakistan'daki yolsuzluk olayına geniş bir yer ayırdı. Gazeteye göre eldeki belgeler, 1988 yılında iktidara gelen ve Müslüman bir ülkeyi yöneten ilk kadın başbakan un- vanını alan Benazir Butto'nun bu yolsuz- luğa ne denli bulaştığını kesinJeşrirmiyor. Ancak eşi AsıfAB Serdari'nin bu ev lilikten çok büyük kazanç sağladığı kanıtlanmış durumda. 1995 yılında Fransız havacılık şirketi Dassault Aviatıon 'un, Butto hükümetinin 4 milyar dolar tutannda savaş uçağı alımına • Benazir Butto ve ailesi hakkındaki yolsuzluk iddialannı araştıran komisyonun ilk bulgulan özellikle Benazir Butto'nun eşi Asıf Ali Serdari'nin yasadışı gelirlerini ortaya koydu. • Benazir'in yolsuzluklardaki payı henüz kesinlik kazanmadı, ancak Serdari'nin birçok yolsuzluğu belgelendi. Benazir ise durmadan kendisine komplo düzenlendiğini öne sürerken belgeîer hakkında konuşmuyor. karşılık Ali Serdari ve bir Pakistanlı orta- ğına 200 milyon dolar komisyon ödedıği ortaya çıktı. Bazı belgelerde, bu kez bir Is- viçre fırmasının 1994-1996 yıllan arasın- da Ali Serdari ve Butto'nun dul annesi Nus- ret Butto tarafindan yönetilen şirketlere gümrük yolsuzluklannı örtbas etmesi için milyonlarca dolar ödedığinı açığa çıkardı. Araştırmacılann bugüne kadar ortaya çı- kardığı en büyük "tekparça" ödeme ise al- tın ticareti konusunda. Belgeler. Ortadoğu- lu bir altın tacırinin, Butto hükümetinin kendisini Pakistan altın endüstrisinde bir tekel haline getiımesi karşılığında yıne ba- yan Butto'nun eşının hesabına 10 milyon dolar yatırdığını belgeliyor. Söz konusu meblağ. Birleşik Arap Emirlikleri'nde bir Citibank hesabına yatmış bulunuyor. Bu hesap numarası Serdari'nin kullandığı Ci- tibank hesaplanndan yalnızca biri. Pakistanlı araştırmacılann, Butto ailesi- nin gizli yollardan edindigi malvarlıgını or- taya çıkarmak için sürdürdükleri dünya ça- pındaki inceleme daha ilk safhasında. An- cak Serdari'nin 1990 yılında Ingiltere'de 1355 hektarlık bir arazinin içinde yer alan bir malikâneye sahip olabilmek için 4 mil- yon dolar ödediği belirlenmiş. Bunun yara sıra 1994 yılında 8 ay içinde Serdari'nin Is- viçre'dekı bir hesabı ve Amerikan Eksp- ress kartını kullanarak 660 bin dolar tuta- nnda mücevher satın aldığı da ortaya çık- tı. Bu mücevherler için dünyaca ünlü Car- tier ve Bulgari firmalanna 246 bin dolar ödendiği de belgelendi. Eldeki belgeler, Pakistan'da yolsuzluğun ne denli büyük boyutlara ulaşmış olduğu- nu ortaya koyuyor. Pakistan ise 130 miiyon nüfusunun yaklaşık yüzde 70'inin okur-ya- zar olmadığı, milyonlarca insanın oturacak ev bulamadığı, hastanelerin, okullann hat- ta içme suyunun bile yetersiz olduğu bir ül- ke. Benazir Butto'nun iktidarda olduğu 5 yıl boyunca ülkenin daha da yoksullaştığı, bayan Butto'nun 62 milyar dolara ulaşan iç borcu ödemek için zamanınm önemli bir bölümünü dış borç bulmaya ayırdığı vurgu- lanıyor. Yolsuzluk iddialan yüzünden Pakistan halkı gözünde eski popülaritesini yitiren Benazir Butto ise durmadan kendisine "komplo vapıldığmı" iddia ediyor. Suçla- malan ağlamaklı bir dille reddeden eski Pa- kistan Başbakanı, belgeler ile ilgili açıkla- ma yapmaya ise kesinlikle yanaşmıyor. PAKİSTAN HÜKÜMETİ ÇARESİZ Mezhepler banşmıyor • Lahor'da 23 Şii'nin ölümüyle sonuçlanan saldın, alınan güvenlik önlemlerine karşın hükümetin mezhep çatışmalannı önlemekte yetersiz kaldığını gösterdi. LAHOR(Ajanslar)-Pa- kistan hükümetı, alınan bü- tün önlemlere karşın, mez- hep çatışmalannın önüne geçemiyor. Pazar günü dü- zenlenen saldında 23 Şii'nin katledilmesi, gü- venlik güçlerinin ve yasal önlemlerin mezhep çatış- malannı durdurmakta ye- tersiz kaldığını bir kez da- ha gösterdi. Lahor kentinde, bir Şii li- derin ölüm yıldönümü için düzenlenen törene katılan- lann üzerine ateş açılması sonucu biri çocuk 23 kişi hayatını kaybetmişti. On aydır işbaşında olan Navaz Şerifhükümetinin bir terör- le mücadele yasası çıkar- masına karşın böyle bir kat- liam yaşanması, hükümet güçleri ve yasal önlemlerin mezhep çatışmalannın ön- lenmesinde yetersiz kaldığı yorumlanna yol açtı. Meclisin geçen yıl kabul ettiği tetrörle mücadale ya- sası, mezhep cinayetlerin- de güvenlik güçlerine geniş yetkiler tanıyor. Hükümet. ülkede dini uyumu sağla- mak için çok mezhepli bir heyetın oluşturulmasına da karar vermişti. Pakistan'ın 140 mılyonluk nüfusunun yüzde 20'sıni Şii'leroluştu- ruyor. Nüfusun en yoğun olduğu Pencap eyaletinde geçen yıl 200 kişinin yaşa- mını yitirmesine neden olan mezhep catışmalann- dan radikal Sünni ve Şii ör- gütler sorumlu tutuluyor. Bir grubun düzenlediğı sal- dınya karşılık öteki grup bir misilleme saldınsı dü- zenliyor. Öncekı gün gerçekleşti- nlen katliamın sorumlulu- ğunu henüz hiçbır örgüt üstlenmezken Şii gösterici- ler, sorumlulann bir an ön- ce bulunup cezalandınlma- sını talep ettiler. Binlerce kişi, katledilen 23 kişinin cenaze töreni için Lahor'un merkezinde top- lanırken yüzlerce öfkeli Şii genç de aralannda bir mah- keme binası olmak üzere çok sayıda kamu bınasına saldırdılar. Yoğun güvenlik önlemlennin alındığı şehir- de göstericiler, bir sinema ve üç arabayı da ateşe ver- di. Pakistan'da Sünni grup- lar Iran'ı. Şii rakiplerine yardım sağlamakla suçlar- ken Şii örgütler, Suudi Ara- bistan'ın radikal Sünni gruplara yardım ettiğini öne sürüyor. Suudi Arabis- tan ve fran bu iddialan yalanlıyor. Sünni saldınlarma karşın Şiiler bir sinema ile 3 aracı ateşe verdi YtNE KATIİAM Cezayir kana bulandı Dış Haberler Servisi - Cezayir'de rama- zanla bırlikte korkunç boyutlara ulaşan kat- liamlann arkası kesilmiyor. Önceki gece birköyü basan saldırganlar. ortalığı kan gö- lüne çevirdi. Yaklaşık 120 kişinin öldüğü bildiriliyor. Başkent Cezayir'in güneyindeki Sidı Ha- mid Köyü'nde gerçekleştirilen katliamdan kurtulanlar, olayın akşam ezanından hemen sonra meydana geldiğini ve öldürülenlerin çoğunun bir sinemada film izleyen köylü- ler olduğunu söyledi ler. Tanıklar. sinema- yı basan katillerin. "Şu anda burada değiL teravih namazı için camide olmahydınız" diye bağırarak ızleyicıleri öldürmeye baş- ladıklannı anlattılar. Resmi açıklamada 103 kişinin öldüğü, 70 kadar kişinin de yaralandığı bildiril- di.Saldından kurtulan köy sakinleri ise yak- laşık 120 kişinin öldürüldüğünü söylüyor- lar. Cezayir'de yayımlanan Libene gazete- si, ramazan başından bu yana başkent ya- kınlannda meydana gelen en korkunç kat- \iam olarak tanımladığı saldın sırasında kövdc "onlarca ailenin toptan yok edildiği- ni" yazdı. Gazete, görgü tanıklanna daya- narak verdiği haberde, saldırganlann izle- yicileri dışan çıkartmak için sinemaya bomba attıklannı ve sokağa kaçan halİcı, "kadın, çocuk, yaşir demeden siJah, bıçak ve baltalarla öldürdüklerini bildirdi. Saldırganlann sinemanın yanı sıra köy- lülerin evlerini bastıklan ve köylüleri kat- lettikten sonra duvarlan kanla boyanan ev- leri ateşe verdikleri belirtildi. Fransa müdahaJeye istemiyor Bu arada, Fransa Savunma Bakanı Ala- in Richard, ülkesınin Cezayir'deki katliam- lann önlenmesı ıçın, uluslararası askeri mü- dahale gerekmediği görüşünde olduğunu söyledi. Richard Cezayir'deki çatışmanın ulus- lararası platforma taşınmasma gerek gör- mediklerini, ancak bu ülkede banşın yeni- den kunılması için Avrupa Birliğı ülkeleri- nin bazıjestlerde ve destekte bulunması ge- regine inandıklannı belirtti. KULTUR • SANAT 9V% Zuhal Olcay 13 Ocak Salı 21.30 CABARET CİNE Yeşılpuur sok. No 2 Amzvulköv Tel 257 74 38 KENTOYUNCULARII^iiiI Terrence Mc Nally MARIA CALLAS (Masler Class) ayıaraıHar YıKtt Kenier Mehmet Bırtrrre^lema Kerter Şe^fla E-»aî Gsm» Bafrran lnteni Kıriekp 15-16-17 Ocak Sa;ıt 21 OO 18 Ocak Saat 15.00 j=--^^_ --T-r- Genel İsteK Uzcrine —•—— — Y.ılılı^ ^ < )yıııı ORHAN VELİan Mtıngan Oynayan : Müşttk KENTER 22-23-24 Ocak Saat 21.00 25 Ocak Saat 15.00 —: • r- 5 Şubat'tan Jtibaren Variations Enigmatİque Oynayan : Müşfık Kenter - Bekir Afcsoy Rezervasyonlarınızı VISA veya MASTER kartfa yaplirabıtirsınız. "AGUSTOS KULTUR MERKEZİ UYGARLIK ÇÖPLÜĞÜ Rock - Opera Esen Haşmet Zeybek Miizik: Murat Bavli Yöneten: Can Doğan Her ÇARŞAMBA Saat:20.00'de Muammer Karaca Tiyatrosunda (Odakule Karşısı • BEYOÖLU) PHmps Küttûr Bakanlığının Maddı Katkılanyla Kiiraca Gişe Tel: (0.212) 252 59 35 Biletleri gişeden temin edebilirsıni2 AU GÜLTİKEN 5ES_1(S85 ORTAOYUNCULAR İSTİKLAL CAO. NO. 140 TEL: 251 18 65-66 FAX: 0212.244 43 27 Feı+ıan Şensoy FERHANGİ ŞEYLER Çapmba-Perçembe 21.00 Ferhan Şensoy FELEK BİR GÜN SALAKKEN Pazar 15.30-18.30 HALDUN TANER KABARE Kurgulayan Ferhon Şensoy Yoneten Deryo Baykal Cııma 21.00 Cumartesi 18.30-21.00 Küllur Ealcanlığınm Katiubrtyla 27 Ocak 1998den başlayarak ESKİ OYUNLAR BUYUK EKRAN VİDEO GOSTERİLERİ İÇİNDEN TRAMVAY GEÇEN ŞARKI Korl Volenfin / Ferhan Şensoy 27 Ocak Salı 19.00 / 28 Ocak Çarsamba 15.00/31 Ocak C.teti 14.00 Bılet Satış Yerlerı: Orfooyuncular Grse 25] 18 65 VAKKORAMALûR; Taksim, Rumeli, Suodiye ve Akmerkez ;: Galerî l Atölye J; ilanlarınız İçin: l 293 89 78 | ! (3hat) Hadı Çaman YEDİTEPE OYUNCÜLARI PeterShaff kiz Gützumağ | Cuma.Cüiııartesî|aâf:îî.0O I HadjÇamaaTifatrosu • £ W M n 9 S 'm u 77 1 EFES Pllsen ':n lciiltûr ve sanata katkılan aıtarak sürecek Tıyatro İlanlarınız İçin (0212)2938978(3hat) POLİTİKADA SORUNLAR ERGUN BALCI AB Cephesinde Yeni Bir Şey Yok Geçen yıl aralık ayında yapılan Lüksemburg zir- vesinden sonra Türkiye ile AB arasında başlayan soğukluk devam ediyor; hatta giderek artıyor; iki taraf da tutumunu değiştirmeyip bilinen görüşleri- ni tekrarlıyor. Fransa Dışişleri Bakanı Hubert Vedrine'in ge- çen hafta Ankara'ya yaptığı ziyaret, bu durumun somut örneğini oluşturdu. Vedrine, Lüksemburg zirvesinde alınan karann Türkiye lehine olumlu yanlar taşıdığını söyleyerek Ankara'nın 10 Mart'ta toplanacak Avrupa Konfe- ransı'na katılmasını istedi. Türktarafı iseTürkiye'yi AB'ye eşit üye adayı olarak kabul etmeyen hertıan- gi bir kararı kabul etmeyecegini ve Avrupa Konfe- ransı'na bu koşullar altında katılmayacağını yine- ledi. • • • Son günlerde dikkati çeken ilginç birgelişme ise Lüksemburg zirvesine dayanan günlerde Türki- ye'ye diğer 11 ülke ile birlikte AB'ye "aday ülke" statüsü verilmesini savunan ingiltere'nin ağız de- ğiştirmesidir. 1 Ocak'ta AB Dönem Başkanlığı'nı devralan İn- giltere'nin tutumundaki bu degişikliğin ilk işaretini Dışişleri Bakanı Robert Cook verdi. Cook, 4 Ocak'ta BBC ile yaptığı söyleşide, Türkiye'nin AB'ye tam üyelik için güvenilir bir aday olmadığı- nı belirtti. Ingiltere Dışişleri Bakanı, Türkiye'nin "Do- ğu sınmnda meydana gelen olaylann açık olma- dığını, bu olgunun da genişleme sürecinin dışın- da kalmasında önemli rol oynadığını" söyledi. Cook'un ardından ingiltere Başbakanı Tony Bla- ir de 8 Ocak'ta yaptığı açıklamada, Avrupa Kon- feransı'na katılmayı reddeden Türkiye'nin bu ka- rannı yenıden gözden geçirmesini istedi. Böylece, Londra'nın Türkiye'ye karşı ılımlı tavırtakınmasına karşın Lüksemburg zirvesi kararıyla oynamak is- temediği ortaya çıktı. Aslında bu konuda en net mesaj Ingiltere Büyü- kelçısı David Logan aan geldi. David Logan, Cumhuriyet ve Milliyet'e peş peşe verdiği demeç- lerde, Lüksemburg kararlannın değiştirilmesinin söz konusu olamayacağını açık seçik söyledi. David Logan, Avrupa Konferansı'na katılımın ko- şullara bağlı olmadıgını, Türkiye'nin koşul olarak gördüklerinin herkes için geçerli "ilkeler" olduğu- nu iddia etti. Ne var ki, Sayın Logan'ın bu iddiası pek inandı- rıcı değildir. Çünkü Lüksemburg bildirisinde yer alan ve Sayın Logan'ın "ilke" olarak tanımladığı hü- kümler doğrudan Türkiye'yi hedef olmaktadır. Örnek mi istiyorsunuz? Bıldiride, Avrupa Konferansı'na katılacak ülke- lerin toprak sorunlarını banşçı yollardan ve özel- likle Uluslararası Adalet Divanı yoluylaçözümleme- leri isteniyor. Bilindiği gibi bu Yunanistan'ın tezidir. Atina; Ege'de kıta sahanlığı ve Kardak sorunlan- nın Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı'na gö- türülmesini istemektedir. Yani AB, Lüksemburg bil- dirisinde Yunanistan'ın sözcülüğünü yapmıştır. Bil- diride, Kıbrıs sorununun çözümü de istenmekte ama bu anlaşmazlıkta iki taraf olduğu unutulmak- ta, sorumluluk sadece Türkiye'ye yüklenmektedir. Aynca Avrupa Konferansı'na katılma konusunda yeni bir "ilke"(\) daha ortaya atılmakta ve "azınlık- lara saygı, onlann korunması" istenmektedir. Sa- yın Logan'ın deyımı ile bu "ilkenin" de adresi bel- lidir. • • • Sonuç olarak, AB Dönem Başkanlığı'nı İngilte- re'nin devralmasının Türkiye-AB ilişkilerinde bir değişiklik getirmeyeceği ve Türkiye'nin 11 aday ül- ke arasına katılma talebinın karşılanmayacağı an- laşılıyor. Bu durumda 10 Mart'ta toplanacak Avru- pa Konferansı'na Türkiye'nin katılmayacağı anla- şılıyor. fablo, şu anda iyimser olmaya olanak vermiyor. ABD Hazar yolunda ısrarlı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ABD Enerji Ba- kan Yardımcısı Robert W. Gee. Dışişlen Bakanı İsma- il Cem ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer ile görüştü. Gee, ABD'nin bölgede dayatma- cı bir rol oynamayacağını kaydederek. "Türkiye, ken- di ekonomik ve politik ka- rarlannı alabiür" dıye ko- nuşru. Enerji ve Tabii Kay- naklar Müsteşan Y'urdakul Yiğitgüden ise, ABD'nin. Türkmen doğalgazı'nın lran üzerinden getirilmesi- ne olan itirazını sürdürdü- günü söyledi. Enerji ve Tabii Kaynak- lar Müsteşan Yiğitgüden, toplantıda somut bir sonuç elde edilmediğini belirte- rek, "Bu bir süreçtir. Her toplantıda taşlardan biriye- rine oturuyor" dedi. Dışişleri Bakanı Cem, ABD Enerji Bakan Yardım- cısı Gee başkanlığındaki heyeti kabul etti. Avrasya enerji koridorunun gelişti- rilmesı yönünde siyasi di- yalog projesi başlatılacağı- nı belirten Cem, Avrasya bölgesinde enerji üreten ül- kelerin biraraya getinlerek projenin siyasi çerçevesinin çizileceğini söyledi. Cem, "Biitün bunlann nihai ama- cı, Türkiye'ye dünya ve böl- gedeki konumunu güçlendi- recek olan 'Avrasya enerji- sinin ana terminali olma' özelliğini kazandırmaktır" dedi. ABD Enerji Bakan Yar- dımcısı Gee, ABD hükü- meti olarak Avrasya korido- runda yer almaktan mem- nuniyet duyduklannı belir- tirken, "Bu ortamda ABD yapıcı bir rol w na>-abilir. Ta- bii kendi isteklerini dayat- mak şeklinde değiL Türkiye, kendi ekonomik \e politik kararlannı alabilir" diye konuştu. Gee, konuyla ilgi- li çalışmalar kapsamında ABD Ticaret Bakanı Willi- am Daley'in de gelecek haf- ta Türkiye'ye geleceğini belirtti. Görüşmelere katılan yüksek düzeyde bir Ameri- kan yetkilisi ise Türk yet- kililerinin gündeme getirdi- ği lran bağîantılı taşımacı- Iığın "Amerikan \asalann- da değişikli olmadığı süre- ce, kendilerince reddedilme- si olgusunun hâiâ geçerli ol- duğunu" söyledi. Yetkili, Rus doğal gazı- nın Karadeniz'den bonı hat- tıyla Türkiye'ye taşınması- na "itiraz etmediklerini" belirttikten sonra "ancak" dedi ve ekledi: "Karade- niz'in 600-1500 metre derin- liklerine boru döşeyecek bir şirketin ve böyle bir projeyi finanseedecek bankacılann meydan okuyarak ortaya çıkmasını beklemekten bas- ka şu anda \ apabileceğinıiz bir şey yok."