Katalog

SAYFA CUMHURİYET 13 OCAK 1991 8 DIŞ HABERLER Irak lan uzmanlara yasak • BAĞDAT (AA) - Irak, ABD'li bir uzman başkanlığındaki BM denetçi ekibinin incelemelerine bugiinden itıbaren izin vermeyeceğini bildırdı. Resmi INA ajansının haberinde, ABD'li Scon Ritter başkanlığındaki heyetin çalışmalannın. "Ritter'in ABD hesabına casusluk yapması nedeniyle yasaklandığı" belirtildi. Irak'ın kitle imha silahlannın yok edilmesinden sorumlu BM Özel Komisyonu'nun (UNSCOM) yeni ekibi dün çalışmalanna başlamıştı. Vıze için geliniyle evlendi • SOFYA(AA)- Bulgaristan'dan Türkiye'ye doğru yaşanan gizli göç bütün hızıyla sürerken, Türk konsolosluklanndan vize almakta zorlanan Türk asılhlar oldukça ilginç metotlar denemeye başladı. Kırcaali bölgesindeki K.urumovgrad kasabasına bağlı Ovçari (Çobanlar) Köyü"nde yaşayan Mehmet A.B. adlı 53 yaşmdaki Türk asıllı. 23 yaşındaki gelini ile evlendi. Evliliğin sadece vize alabilmek için kâğıt üzerinde gerçekleştirildiği, aradakı yaş farkından şüphelenen konsolosluk görevlisinin durumu nufüs müdürlüğüne sorması üzenne ortayaçıktt. Çeçenistan'da şeriat uygulamaları • MOSKOVA(AA)- Çeçenistan'da yargı alanında kısmen uygulanan şeriatın kapsamı genışletiliyor. Çeçen hükümet kaynaklannın İnierfax'a yaptıklan açıklamaya göre, lçışleri Bakanlığı, Şeriat Güvenlik Bakanlığı olarak değiştırilecek. Çeçenistan savaşının ünlü komutanlanndan Şamil Basayev'e verilen hükümeti kuıma görevinin ardından gündeme gelen Şeriat Güvenlik Bakanlığı'nın başına. toplumsal konulardan sorumlu eski başbakan yardımcısı lslam Halimov'un getirileceği bildirildi. Çin'in niifusu 1.236 milyar • PEKİÎN (AA) - Dünyanın en kalabalık ülkesi Çin'de nüfus 1997 yılı sonu itibanyla 1 milyar 236 milyona ulaştı. Nüfusun gıderek yaşlandığı ülkede, kente göç olayı da önemli boyutlara ulaştı. Çin devlet yayın organlannda yer alan haberlere göre, 1996'da toplam nüfusun yüzde 6.13" ünü teşkil eden 65 yaş ve üstü. 1997 sonunda yüzde 6.54'e ulaştı. 1997 yılı sonu verilerine göre, 1- 14 yaş arası olanlar toplam nüfiısta yüzde 26'lık bir oran oluştururken. 15-64 yaş arasındakilerin oranı yüzde 67.5'i buluyor. Iraklı müsteşara suikast gipişüni • AMMAN(AA)-Irak - ın Ürdün Büyükelçiliği'nde görevli ticaret müsteşan Rahim Tahir'e karşı 3 Ocak'ta gerçekleştirilen başansız suikast girişimiyle 6 kışinin bağlantısı olduğu tespit edildi. Adli kaynaklar, bu kişilerden birinin dıplomatik dokunulmazlığı bulunduğunu, 4'ünün yakalandığını, 6'tncı kişinin ise halen Irak'ta olduğunu ıfade ettiler. Aynı kaynaklar, ailevi ve mali nedenlerle girişilen saldınnın, siyasi bir nedeni bulunmadığım vurguladılar. Rus kadınlara seks tuzagı • NE\VYORK(AA)- Dünyada beyaz kadın ticaretınin en hızlı gelişen yasadış' sektör olduğu, yakın zamana kadar Asyalı kadınlan hedef alan kaçakçılann. Rus ve Ukrayna'dan gelen sanşın kadınlara yöneldikleri bildirildi. Nev, York Times gazetesi, ülkelerindekı kaos ortamından kaçmaya çalışan kadınlann. Ortadoğu ülkelennde faalıyet gösteren beyaz kadın tüccarlannm ağına düştüklerini yazdı. Dünyadaki insan haklan ihlallerine tepki gösteren birlik, iş üyelere gelince susuyor AB ayıbımörlüyor• İnsan haklan ihlalleri nedeniyle Türkiye'yi genişleme sürecine • Belçika'da yayımlanan European Voice dergisi, birlik içinde dahil etmeyen AB'nin, Yunanistan'ın Türk ve Makedon azınlık ile ihlalleri dile getirenlere sert tepki gösterildiğini belirterek sicilleri göçmenlere baskılan karşısında suskun kaldığı belirtiliyor. temizse AB ülkelerinin niye korktuğunu soruyor. D«ş Haberler Servisi - Dünyada- ki insan haklan ihlallerine aşm duyarlılık gösteren Avrupa Birli- ği'nin (AB) kendi insan haklan karnesi sorgulanıyor. Belçika'da yayımlanan hafta- lık European Voice dergisinin son sayısında "İnsan haklan: AB'nin haksızhklan" başlığıyla yer alan analizde "İnsan haklan ihlalleri nedeniyle Türkiye'yi genişleme sûrednedahiletmeyen Avrupa'nın bu konuda arbk kendi vicdanını sorguiamasuun7amam gddi" de- niliyor. European Voice, "Kendisiniin- sanhk ve demokrasi sığınağı ola- rak gösteren Avrupa'nın kendi in- san haklansözkonusu ohıncaeJeş- tiriye bile tahammül edemediğini'' yazıyor. Dünyanın gen kalan ül- kelerinde insan haklannı gelıştir- meye çalışmakla görevli Avrupa Komisyonu'nun aynı işi birlik sı- nırlan içinde yapması yasak. Av- rupa Parlamentosu Yeşiller Gru- bu üyesi Alman Claudia Roth' un geçen yıl hazırladığı ve üye ülke- lere insan haklan konusunda eleş- tiriler getiren rapordiğerparlamen- terler tarafindan tepkiyle karşı- lanmıştı. "Öyle görûlüyor ki dünyanın diğer ülkelerineyaymakiçinçaba harcanan 'özgür tartışma orta- mı'nın AB başkenti Brüksel'in duvarlan arasında hapis kalması gerekiyor" yorumunu yapan der- gi, "Feki ama .AB hükümetieri ne- den korkuyor? Avrupa bu kadar temiz bir sicüe sahipse. inceleme- lere açık olnıası sadece onun ah- laki üstünlük iddialannı doğru- lar" diyor. Gerçeğin AB'nin göstermeye çalıştığından çok farklı olduğunu yazan dergi, buna öncelikli olarak Yunanistan'daki insan haklan ih- FRANSIZ LE FİGARO GAZETESİ SOSYALİST LİDERt SUÇLADI 'Katliamcı Hutıüarı, Mitterraml besledPDış Haberler Servisi - Fransa'nın, Ruanda'da Hutulann denetimindeki orduya. 1994'te yak- laşık 800 bin Tutsi ve üımlı Hutunun yaşamı- nı kaybettıği katliamlann başlamasından bir ay sonraya kadar silah satmaya de\ am ettiği id- dia edildi. Fransa'nın muhafazakâr eğilimli Le Figa- ro gazetesınde yer alan bir haberde. eski Fran- sa Cumhurbaşkanı François Mitterrand'ın 1994 yazında yardımcılanna, Ruanda'daki kat- liamın önemli olmadığını söyledigi ileri sürül- dü. Fransa'nın Ruanda'ya. BirleşmişMilletler'in bu ülkeye silah ambargosunu onaylamasın- dan iki hafta sonra bile silah sattığı iddia edil- di. Ruanda'ya hemen teslim edilmek üzere 8 milyon dolarlık (969 milyar 600 milyon lira) silah satışını içeren 3 Mayıs 1994 tarihli biran- laşmanın belgesini yayımlayan gazete. Fran- sa'nın 30 Mayıs 1994 tarihinde, Ruanda Silah- h Kuvvetleri'ne (FAR) 942 bin 680 dolar (200 milyar lira) değerinde silah sattığıru ileri sür- dü. Söz konusu paranın 450bin dolarlık (95 mil- yar lira) bölümünün merkezi Fransa'nın gü- neyindeki Cran-Gevrier'de bulunan Dyl-In- vest adlı aracı şirket tarafindan, geri kalan bö- lümünün ise Ruanda'nın Fransa Büyükelçili- ği tarafından ödendiği belirtildi. Le Figaro, Sofremas adlı Fransız firması- nın mayıs ayı başında Ruanda Büyükelçıli- ği'nden 28 bin dolarlık (6 milyar lira) silah si- parişi aldığını doğruladığını haber verdi. Haberde, şimdiki adı Kongo Demokratik Cumhuriyeti olan Zaire'nin Goma kentine 18 Haziran 1994 yılmda 753 bin dolarlık (159 milyar lira) silahın gönderildiği kaydedildi. Ödemenin 175 bin dolarlık (3.5 müyar lira) bö- lümünün Ruanda'nın Fransa Büyükelçiliği ta- rafindan, geri kalan kısmının da Ruanda'nın Mısır Büyükelçiliği tarafından yapıldığı ileri sürüldü. Le Figaro gazetesi, Mittenand'ın eski da- nışmanlanndan Bruno Detaye'nin "Afrika ile uğraşıyorsanız, eUerinizin Idrlenmesi kaçmıl- mazdır" şeklındeki sözlerine yer verdi. Fransız silah fırmalannın resmi organlann izni olmadan ihracat yapamayacağımn vurgu- landığı haberde, dönemin başbakanı Edouard Balladur ve Dışişleri Bakanı Alain Juppenin Pans'te Ruandah yetkililerle silah satışı konu- lannda görüştüğü iddia edildi. Le Figaro, Arrikapolitikasındamerkez sağ hükümetle işbirliği yapan Mitterrand'ın ilk amacınm. Afhka'da Anglo-Saxon egemen- liğinin önüne geçmek olduğunu öne sürdü. Blair planı görüşülüyorDış Haberler Servisi - Ingıltere egemenliğindeki (Cuzey trlanda'nın statüsüyle ilgili yeni önerilerin tartışılacağı banş görüşmeierine dün tekrar başlandı. Üç gün sürecek toplantıya, bölgedeki lngiltere yanlısı partiler ile Irlanda Cumhuriyeti ile birleşme yanlısı partiler katılıyor. Eski ABD Senatörü George MitcheU'in başkanlığında düzenlenen banş görüşmelerinde Londra ve Dublin'den gelen önerilerin tartışılması bekleniyor. Pazar günü, Belfast'ta 28 yaşındaki Terence Enwright'ın öldürülmesi ise görüşmeler öncesinde ortamı gerdi. Enwright'ın Irlanda Cumhuriyet Ordusu IRA'nm siyasi kanadı Sinn Fein'in lideri Gerry Adams'ın yeğeninin kocası olduğu bildirildi. Cinayeti, banş görüşmeierine karşı olan lngiltere ile birleşme yanlısı mılitan bir Protestan ' örgüt üstlendi. Banş görüşmelerinde çözüm bekleyen en önemli meseleyi Kuzey lrlanda'nın statüsünün belirlenmesi oluşturuyor. Kuzey Irlanda'nın lngiltere ve Irlanda Cumhuriyeti ile ilişkilerinin de netlik kazanması gerek. Cumartesi günü çıkan haberlerde İngiltere'nin, Kuzey Irlanda'da nispi temsille seçilen bölgesel bir meclis kurulmasını önerdiği bildirildi. Londra'nın önerisinde Kuzey trlanda'nın; Londra, Dublin, lskoçya ve Galler'den oluşan "Britanya Adalan Konseyi"nde bu meclisle temsil edilmesi öngörülüyor. Başbakan Tony Blair'in bu önerisini duycran Daily Telegraph gazetesi, dün verdiği haberinde de Dublin'in, Kuzey İrlanda'mn iç işlerinde daha fazla söz sahibi olmak istediğini kaydetti. Cook sekreteriyle evlenecek İngiltere Dışişlen Bakanı Robin Cook, 28 yıllık eşi Margaret Cook'tan boşanmca. sekreteri Gaynor Regan'la evleneceğini açıkladı. Cook. Edinburgh Havaalanı'nda. gazetecilere, sevgilisi ve sekreteri Gaynor Regan'la bırlikte yaptığı açıklamada, yasal boşanma sürecinin halen tamamlanmadığına dikkati çekti. Oncekı gün ITV programında bir söyleşiye katılan Margaret Cook, kocasıyla ilgili suçlamalannı sürdürdü. Bayan Cook, boşanmak üzere olduğu eşinm, son derece bencil olduğunu belirtti. geçmişte pek çok başka kadınla ilişkiye girdiğine ilişkin iddıasını da tekrarladı. Bayan Cook, eşinin. kendisinden boşanacağına ve Bayan Regan'la evleneceğine dair açıklamalan da kendısine danışmadan yaptığını söyledi. lallerini örnek gösteriyor. Yazıda şöyle deniliyor: "AB li- derleri, Türkiye ile arasındaki si- yasi gergmlik nedeniyle Yunanis- tan'ın insan haklan karnesinin fazla göz önüne serilmesini iste- mhorlar. İnsan Haklan İzleme Komitesi'nin 1998 raporunda, Yu- nanistan'ın özeDikle azuılıklara ve göçmenlereyönelik insan haklan ihlallerini düzenli olarak sürdür- düğü yazıyor. Raporda, Atina'nın, ülkedeki Türk ve Makedon azm- lığın varlığını tanımayi reddettigi ve bu insanlara baskı uygulandı- ğı" belirtiliyor. Türkçe yayın ya- pan bir radyo kanalının ve gaze- tenin yöneticisi olan Abdülhalim Dede, "iftira atmak" ve "yalan bilgi neşretmek" suçundan geçen yıl dört kez mahkemeye çıkanldı ve altı ay hapıs cezasına çarptınl- dı. Ülkedeki göçmen işçilere yö- nelik polis tacizı ve aynmcı uy- gulama da devam etti. "AB liderlerinin belki de konu- nun üstüne çokfazla gidürnesi ha- linde İngiltere'nin Kuzey İrlan- da'da gerçekleştirdiği insan hak- lan ihlallerinin göze batmaandan korktuklan" behrtilen yazıda, "Birliğin Irkçıhkla Mücadele yıh olarak ilan ettiği 1997'de AB'ye üye ülkelere sığınma hakkuun gi- derekdaha ağır koşullara bağlan- dığının du>ulnvası da utandmcı olurdu" deniliyor. Öte yandan, AB'nin silah satış- lanna da dikkat çeken dergide, "Avrupa şirkeüeri çeşhli ulusla- rarası kuruluşlar tarafindan dü- zenli insan haklan ihlalleriyie suç- lanan ülkeleresilah saüşlannı sür- düriivor" denıldi. Belgrad'da NATO özlemi BELGRAD(AFP) - Yugoslav- ya Genelkurmay Başkanı Gene- ral Momçikı Perisiç ülkesinin NA- TO'yla bağlantı kurmasını iste- diğini bildirdi. Yugoslavya'da yayımlanan Vfe- cern>« Novosti gazetesinin verdi- ğı habere göre General Momçi- lo Perisiç, "EğerYugoslavya Ba- nş İçin Ortaklık programuun dı- şuıda kalmakta ısrar ederse, yal- nız kalacaktır. Bu da tabii ki ge- lecekteki kazancuıa olumsuz bir darbe olacaktır" dedı. Gazete- nin haber kaynağının Svetlana Petrusiç'ın yazdığı "Sessiziikde Bir Suçtur" adlı kitap olduğu açıklandı. Yeni piyasaya çıkan kitapta generalin NATO üyeliğı konusundaki görüşleri yer alı- yor. 'Korunma için' Kitapta. Perisiç'in "Eğer Yu- goslavya, dünyanın yeni eğUımle- rini izlerse Avrupa'via bütünleş- me için gerekli araçlan kazana- cakür" sözlerine yer venldi. Ge- neralin aynca. "ÎSATO'yaginııe- nin daha büyük ulusal güvence de- ğil, ola\ lardan konınma anlamı- nageldiğjni" belirttiğı bildirildi. Momçilo Perisiç. 1991'de Yu- gosla\7a Federasyonu'ndan ay- rılanlar dahil Yugoslavya'nın komşulanndan çoğunun Banş İçin Ortaklık programıyla ilişki- de ya da NATO'ya tam üye ol- mak üzere olduğunu söyledi. ECumhuriyet kitap kulübü TAKSİM Sergi Salonu OCAK AYI ETKİNLİKLERİ 76 Ocak Cuma Saat:15.00-17.00 TOKTAMIŞ ATEŞ Kitaplannı imzalıyor. Adres: Istikial Cad. (Aksanat Karşısı) Taksim Te(:252 38 81/82 GENÇLİK BİRİMİ Tarihsel ve Kültürel Gelişimi İçinde "ANADOLU SEMİNERLERİ" 8 Prof. Dr. Mehmet Özdoğan "Anadolu'da Konutun Ortaya Çıkışı ve Konut Kavramı" 13Ocak1998Salı !TÜTaşkışla109 18.30 Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı 0212-251 54 44pbx ILAN Ambarlı Gümrük Müdürlüğü'nde Gümrük Çıkış Be- yannamelerinin 3. nüshalannın (K.D.V nüshası) tasdik işlemlerinde kullanılmakta olan 4 nolu Resmi Mühür 06.01.1998 tarihinde kaybolmuştur. HÜSEYrN YALDIZ Gümrük Müdürü (Basın: 404) YEŞ1L ELMA Seyohat Acentası ŞEKER BAVRAMİNDA BUDAPESTE 499.-$ 28 Ocak - 2 Şubat 6 GÜN - 5 GECE **** OTEL TOY İLE PRAG 549.-$ 28 Ocak - 1 Şubat 5 GÜN - 4 GECE **** OTEL ÇEKHAVAYOLLARIİLE Ibbim: (212) 2A9 52 \!-249 52 17Levent: {2^2} 284 21 24-23A 21 23 Copito): (216j 39 ı 51 20 Ankgrg: [3! 21 440 56 00 SÜREKLİ EĞtTlM İSTİYORSAK KİTAP OKURUNU ÇOĞALTMALIYIZ. EĞİTİM SÜREKLİLİĞI, ÖĞRENCİNİN KÜÇÜK YAŞTA KİTAPÇIYI TANIMASIYLA BAŞLAR; HAYAT BOYU DEVAM EDER. SÜREKLİ EĞİTİMLE SOSYAL VE EKONOMİK SORUNLAR ÇABUK ÇÖZÜLÜR. KİTAPÇILAR DERNEĞI Pasomu kaybettim. Hükümsüzdür. NURSELİERKUL yi'fjs cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. YAKUP GÜNAY Nüftıs cüzdanımı, tstanbul Üniventesı Iktısat Fakültesi öğrencı kımlığınu kaybettim. Hükümsüzdür. FADİME YENEL Nüfus kâğıdımı kaybettim. Hükümsüzdür. ERHAN YAKICI BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI Pangalos En Büyük Dostumuzdup Gerçekten, Pangatos'un Türkiye'ye yapnğı iyi- liği kimse yapmadı, bunu içtenlikle söylüyorum. Pangaloslarolmasaydı dasinsice "Sizaslansınız, kaplansınız" deyip "pöstekiyi" altımızdan çekse- lerdi, bizim gibi saf ve çabuk inanan bir toplum, "kahraman medyamızın da estireceği rüzgâriar- la, atacağı manşetlerle" buna inanır, Türk-Yunan ilişkilerini düzeltme hatırına, iç çamaşırlarımıza kadar her şeyimizi, saf ve inançlı dostluk göste- rileriyle verirdi. Sağolasın Pangalos. Pangalos ne yapıyor: "Ege'nin tamamı Yunandır, onu vereceksin" diyor, "Kıbns'ı AB marifetiyle Yunanistan'ın bir par- çası yapacaksın" diyor, "Senin Avrupa'da işin yok, Avnjpa zaten seni almayacak" diyor ve gözümüzü açryor. Adam Yu- nanistan'ın ve AB'nin gerçeğini yüzümüze haykı- rıyor, maskeleri indiriyor, bundan büyük iyilik olur mu? Japonya'nın Peart Harbour'a baskını gibi, yıllar- dır, uyuyan ve kendi kendine ninni söyleyen Tür- kiye'nin kafasına buztorbalannı fırlatıyor, uykudan uyandınyor. Aziz Nesin'in haklı çıkmasını Panga- los önlüyor, sağolasın Pangalos, sen de olmasan yandık gitti. Gerçekleri yüzümüze haykırmasan, bazı "az düşünür, çok konuşurlanmızın" gayret- keş çabaları ile biz ninniler söylerken bizi uyandı- rıyorsun, bundan büyük iyilik olur mu? Yunanis- tan'ın gerçekleri budur deyip copu kafamıza in- diriyorsun. Pangalos Türkiye'yi hiç tanımamış ve anlama- mış. Biraz tanısaydı bizim ne kadar saf, iyi niyet- li, komşusuna kendi yemeğini verip aç kalan bir millet olduğumuzu anlardı. 1947'de 12 Adalar, bi- zim gıyabımızda Yunanistan'a hediye edilirken Inönü nedemişti; "12Adayüzünden Yunanistan'la aramız açılmasın, değmez" dememiş miydi? Pan- galos tarih de okumamış: Ah Pangalos ah! Bizim saflığımızı görememen, çok gerekliymiş gibi gerçekleri yüzümüze vurman vatana ihanetten, Yunanistan'a ihanetten başka bir şey değil de nedir? Bırakın tarihi, daha 5-10 yıl önce, Karadeniz Ekonomik İşbirliği Bölgesi (KElB)Türkiye'nin öndertiğinde kurulurken Turgırt Özal, "Vallahi de olmaz, billahi de olmaz" deyip "Davos aşkına, Yunanistan ille de girsin" deme- miş miydi. Bir süre önce Meclis'te Türkiye-Avru- pa ilişkilerı tartışılırken Bülent Akarcalı, "Yuna- nistan KElB'in içinde iken hiçbir şey yürümez, o mutlaka çıkanlmalı" dedi ve ben de "Keşke elim kınlsaydı da yazmasaydım" diye hayıflandım. KE- İB kurulurken, 5-6 yazı yazdım ve "Yunanistan gi- rerse işlerisaboteedecektir, zaten Yunanistan'ın Karadeniz'le de bir ilişkisiyok" diye didindim dur- dum. O dönem Ankara'da ve Türkiye'de Davos ve Camp David rüzgârları estirildiği için söyledikle- < fim, o rüzgâr arasında kaybolup gitti. Bugün ise Meclis'te, sevgili Bülent Akarcalı, yapılan büyük hata karşısında, içtenlikle ve haklı olarak yakını- yor. Ne çare, iş işten geçmiş, o zaman da Atina'da bir Pangalos olsaydı, gerçekleri yüzümüze çarpar ve bizi uykudan uyandınrdı. Türkiye bugün şansh: Simitis gibi akıllı ve içten pazarlıklı biri kalkmış, Pangalos gibi, düşüncele- rini saklamadan açıkça söyleyen bir Yunanlıyı vit- rine çıkarmış ve onlann gerçeklerinin, birtokat gi- bi suratımıza vurulmasını sağlamış. Türkiye'de herkesin içi rahat etsin. Pangalos gerçekçiliği sa- yesinde Kıbns uyuşmazlığı da sona eriyor. Tabii Ankara'da "Pangalos gerçekçiliğine iyiyanıt ve- ren" bir hükümet olduğu için, Âtina maskesini dü- şürdüğü için, "dışarda bazı etkili çevrelerde" ar- tık, adada neden iki devletli biryapılanmanın da- ha iyi olacağını nihayet görmeye başladılar. Ada- nın tamamını, AB şemsiyesi altında Yunanistan'a vermenin, kaçınılmaz olarak bir Türk-Yunan sa- vaşını getireceğini, sonunda gördüler. Pangaloslar sağolsun: Bizim yıllardır dünyaya gösteremediğimiz gerçekleri onlar gösteriyorlar. Son bir nokta: Pangalos belki de o kadar bilinç- siz değildir, sadece tarihleri karıştırmıştır. Aklı 1995'te kalmış, bugünkü hükümetle 1995'tekini kanştırmıştır, adamın hakkını bu kadar yememek gerek. Türkiye'de, "az düşünür-çok konuşuriar da da- hil" herkesin içi rahat etsin, işler o kadar da kötü gitmiyor. Değerli dostum Oktay Ekşi Pangalos'a çok kızgın, ağztnın bozukluğundan ötürü ona "Dan- galos" adını takmış. Sevgili dostum, ya adam bi- ze, aslansınız, kaplansınız deyip de yapacağını yap- saydı daha mı iyi olurdu; bırakalım ağzını bozsun, bunun zararı diğerinden daha az. Adam malı gö- türdükten sonra aslan olmuşuz ne yazar, kaplan olmuşuz ne yazar! Sağolasın Pangalos, sen bu yolda devam et. ŞARKIŞLA NURHAK OY DAĞLAR GÜRLÜK T Okul kımliğimi, pasomu kaybettim. Hükümsüzdür. SERİMSAKARYA