Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11OCAK1998 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 11
vecdi Cönül
'Denetçiler
yargıya
gidebilir'
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Sayıştay Başkanı
Vecdi Gönûl. inceleme alanla-
nnın sınırlanmasına karşm
TBMM ihalesindeki usulsüz
işlemleri göz ardı etmekle
suçlanan denetçilerin basına
açıklama yapamayacağını,
"yargıya girmekte serbest bı-
raJaldıldannr söyledi.
Vecdi Gönül, Cumhuri-
yet'te "Dcnetçilere baskı"
başlığıyla yayımlanan haber
üzerine yaptığı açıklamada,
Sayıştay'la ilgili işlem ve
olaylar konusunda açıklama
yapmaya Sayıştay Başka-
nı'nm yetkilı olduğunu bildir-
di. Gönül açıklamasında şun-
lan kaydetti:
"Ancak, Sayıştay deneti-
minde olmayan bir kurumun
işlemleri ve kendisine tevdi
edUmeyen bir raporun içeriği
hakkında basın açıklaması
yapmanın Sayıştay Başkanh-
ğı için kesin bir hukuksal yet-
ki gaspı olacağı açıkür. Bu ko-
nudakiyetldnin, işlem ve olay-
lann bünyesinde cereyan etti-
ği, inceleme yapan denetçile-
rin kendisine karşı sorumlu
bulunduğu TBMM Başkanb-
ğı'nda olduğu kuşkusuzdur."
Gönül, Sayıştay uzman de-
netçılen İbrahim Uzunoğlu
ve Yaşar Gök hakkında, ba-
sında yer alan suçlamalar üze-
rine özellikle Sayıştay adına
denetim yapmadıklan halde,
rapor yazımında "Sayıştay
BaşkanhğT antetli kâgıt kuf-
lanıp kullanmadıklan konu-
sunda inceleme başlatıldığını
belirtti.
Mesut Yılmaz
'Enflasyonla
mücadele
CHP'yebağlı'
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakan Mesut
Yılmaz. enflasyonla mücade-
le için gerekli radikal önlem-
teritH yıldaırazbirzamaBda,
ahnacağı bir programa gerek-
sinim olduğunu vurgulayarak
"Bunun uygulamaya konma-
sı CHP'nin desteğine bağb-
dır" dedı.
Yılmaz, dün akşam
NTV'de yayımlanan "Enine
Boyuna" programında. enf-
lasyonla mücadeleyı 3 yıla
yaymalannın CHP'nin tavnn-
darı kaynaklandığını kaydetti.
IMF'nin enflasyonla mücade-
le için biryıllık program öner-
diğini belırten Yılmaz, "Enf-
lasyonla uziaşınış bir toplum
var. Enflasyonla radikal bir
mücadele için gerekli desteği
bulmak konusunda endişeÜ-
yim" dedi. Hükümetin enflas-
yonla mücadele için, enflas-
yonun düşürülmesinin mey-
velerinın toplanabileceği bir
zamana gereksinimi olduğu-
nu belirten Yılmaz, "Ama bi-
zim süre sorunumuz var. CHP.
bizim bu programı uygulama-
mızı istiyorsa 1 yıl içinde tatsız
bir sürpri/Je karşılaşmayaca-
ğınuzui güvencesini vermesi,
bir erken seçim karannın için-
de olmavacağını ortaya koy-
masıgerekir''dedı.
Açıklama
Gazetemızin öncekı günkü
sayısında yer alan "DSİ'de 1.6
trilyonluk vurgun" başlıklı
haberin^anlış olduğu öne sü-
rüldü. Özaltın AŞ Yönetim
Kurulu Başkanı NuriÖzaltm-
taş haberle ilgili bir açıklama
yaptı. Açıklamada, Özlüce
Barajı'nda su tutulmasıyla
birlikte yılda 500 milyon kilo-
vat saat elektrik enerjisi üre-
tileceği belirtildi. Açıklama-
da. "Baraj gövdesinde kulla-
nılacak kaya malzemesinin te-
min edüeceği kaya ocaklan,
Los angales, sodyum sülfat
don kaybı. su emme. basınç
muka\emeti. deney sonuçla-
nnda teknik açıdan kullanıl-
maz olması nedeniyle DSİ'ce
iptal edilmiştir. Sayıştay
DSİ'den bu konuda savunma
istemiştir. DSİ de yukanda
açıklanan nedenleri Sayış-
tay'a bildirmiştir. Hcrhangi
bir fazla ödeme bulunma>ıp
bir vurgun da söz konusu de-
ğHdir" denıldı.
YTÜ Kimya Metalünı
Fakültesi Matematik
Mühendıslıği Bölümü 1996-
97 öğretımyıh 9361836
No'lu kimlık kartımı ve
9361836 No'lu İETT kartımı
kaybettim. Hükümsuzdür.
MELTEM DOĞAN
Nüfus cüzdanımı. ehlıyetımı
ve SSK kimlik kartımı
kaybettim. Hükümsuzdür.
MÎNE HACIALİOĞLU
Başsavcı Erdal Gökçen tarafmdan sorgulanan DYP milletvekiünin 150 sayfalık savunma verdiği bildirildi
Ağar DGM'de ifade verdiİstanbul Haber Servisi - TBMM'de doku-
nulmazlığı kaldınldıktan sonra itirazı Ana-
yasa Mahkemesi tarafindan reddedilen DYP
Elazığ Milletvekili ve eski Içişleri Bakanı
MehmetAğar İstanbul Devlet Güvenlik Mah-
kemesi Başsavcılığı'nda dün sorgulandı.
Ağar, "Hukuki süreç işliyor. Adli makamla-
nn talimatlanna uyanz" dedi.
Susurluk skandalının baş aktörlerinden ol-
duğu ileri sürülen Mehmet Ağar, kazanın üze-
rinden geçen 433 günün ardından yargının
karşısma ilk kez çıktı. TBMM'de 11 Aralık
1997 tarihinde yapılan oylamada 190 ret oyu-
na karşılık 272 oyla dokunulmazhğı kaldın-
lan Ağar. Susurluk skandalı ıle ilgili hakkın-
da yapılan suçlamalar konusunda ifade ver-
di. Ifadesiyle ilgili sorulanmızı yanıtlayan
Ağar, hukuki sürecin işlediğini belirterek,
"Adli makamlann talimatlanna uyanz" de-
di.
Eski tçişleri Bakanı ve DYP Elazığ Millet-
vekili Mehmet Ağar, dün saat 10.00 sıralann-
da İstanbul DGM'ye geldi. İstanbul DGM
Başsavcısı Erdal Gökçen tarafindan yaklaşık
2.5 saat sorgulanan Ağar'm 150 sayfalık ya-
zılı bir savunma verdiği öğrenildi. Başsavcı
Gökçen'in. sorgulanması sırasmda Ağar'a,
ülkücü katliam samğı ve Susurluk kazasında
polis şefi Hüseyin Kocadağ ile birlikte ölen
Abdullah Çath'yla ilişkilerini sorduğu belir-
tildi. Gökçen aynca, Emniyet Genel Müdür-
lüğü'ne hibe edildikten sonra kayıtlanna rast-
lanmayan kayıp silahlar ile Çatlı ve uyuştu-
rucu kaçakçısı YaşarÖz'e sağlanan silah ruh-
satlan konusunda Ağar' m bilgisine başvurdu.
DGM'deki sorgusunun ardından sorulan-
mızı yanıtlayan Ağar, İstanbul DGM Savcı-
lığı tarafindan düzenlenen tebligatın önceki
gün eline geçtiğini, bunun ardından dün sa-
bah saatlerinde DGM'ye gelerek ifade verdi-
ğini kaydetti. Savunmasıyla ilgili bir açıkla-
ma yapmayan Ağar. tahkikat aşamasında ko-
nuşamayacağını belirtti. Hukuki sürecin işle-
diğine dikkat çeken Ağar, "5 şubattaki duruş-
maya kaolacak mısmız" sorusuna ise u
İddî-
anameninyazümasuu ve tebügaü beklemekla-
zım. Adli makamlardan gelen talimatlara uya-
nz'' yanıtını verdi.
TBMM tarafindan 11 Aralık 1997'de do-
kunulmazhğı kaldınlan Ağar, savcılık fezle-
kesinde, 'cürüm işlemek üzere teşekkül oluş-
turmak' \ e 'aranan kişileri yetkili makamla-
ra bildirmemek" ile suçlanıyor ve toplam 5 yıl
ile 11 yıl arasında hapis cezasıyla cezalandı-
nlması öngörülüyor. Ağar aynca, Topal cına-
yeti zanlılannı savcılığa bilgi vermeksizin
Ankara'ya getirterek TCY'nin 296. madde-
sinde düzenlenen 'görevisuiistimal'le de suç-
lanıyor.
Susurluk kazasının meydana gelmesinin
ardından suçlamalann kendi üzerinde yoğun-
laşması üzerine tçişleri Bakanlığı görevınden
istifa eden Ağar, istifasını 'şahsi nedenlere"
bağlamıştı. TBMM Susurluk Komisyonu'nda
kendisine yöneltilen sorulan "Devlet sırn"
ya da "Yargrya açıklanm" şeklinde yanıtla-
yan Ağar, skandalın patlak verdiği 3 Kasım
1996 tarihinin üzerinden 433 gün geçmesine
karşın üzerinde yoğunlaşan kuşkularla ilgili
doyurucu açıklamalarda bulunmamıştı.
Ağar'ın İstanbul DGM'ye dün ifade ver-
mesinin ardından. DYP Şanlıurfa Milletveki-
li Bucak'ın da, kendisine yapılan tebligat ge-
reği en kısa zamanda savcılığa başvurarak
ifade vermesi bekleniyor.
Türk-İş tarafindan hazırlanan rapor yetkililere gönderildi
'SSK demokratikleştirilmeli'ANKARA (AA) - Türk-lş,
SSK'nin yeniden yapılandınlma-
sındaki temel ilkenin, kurumun
özerk \e demokratik bir yapıya
kavuşturulması olduğunu bildir-
di. SSK'nin yeniden yapılandınl-
masına ilişkin olarak Türk-lş ta-
rafindan hazırlanarak SSK Genel
Müdürlüğü'ne gönderilen rapor-
da, SSK Yönetim Kurulu'nun,
Çalışma ve Sosyal Gü\enlik Ba-
kanlığı'ndanbir, MaliyeBakanlı-
ğı'ndan bir, işçi emeklilerinden
bir. işçi ve işveren temsilcilerin-
den ikişer ve bir genel müdür ol-
mak üzere toplam 8 kişiden oluş-
ması gerektiği kaydedildi.
SSK Yönetim Kurulu Başka-
nı 'nın yönetim kurulu üyeleri ta-
rafindan seçilmesi talep edilen
Türk-tş raporunda, genel müdü-
rün yönetim kurulu başkanı, genel
müdür yardımcılannın da yöne-
tim kurulu üyesi olmaması isten-
di. Raporda. kurum genel müdü-
rünün. Çalışma ve Sosyal Güven-
lik Bakanı'nın önerisi üzerine Ba-
kanlar Kurulu tarafindan atanma-
sı gerektiği ifade edildi. SSK'nin
aşın merkeziyetçilikten kurtanl-
ması talep edilen raporda, genel
müdürlük merkez birimlerinin
yetkilerinin bir bölümünün taşra-
da oluşturulan bölge müdürlükle-
rine devredilmesinin zorunluluk
olduğu kaydedildi.
SSK'nin yeniden yapılandınl-
masındaki temel ilkenin, SSK'nin
özerk ve demokratik bir yapıya
kavuşturulması olduğu vurgula-
nan Türk-lş raporunda, şu görüş-
lere yer verildi: "SSKbünyesinde
kurumun yönetiminden sorumhı
kadrolarda çalışanlar memursta-
tüsünde istihdam edilmeli, diğer
tüm çalışanlann, iş güvencelerini
aynı biçimde dev'am ettirecek şe-
kUde 1475 sayıb İş Vasası kapsamı-
na aluımalan sağJanmabdır. Me-
mur statüsünde istihdam edilen
personelin 87 ve 98 sayuı ILO söz-
leşmeleri uyannca örgütlonme,
toplu pazartak ve grev naklan ta-
nınmaudır. Kurumda çahşanlarm
tümü, sosyal güvenlik açısından
SSK'ye bağlanmalıdır. Hastane
yönetimlerinde profesyonel kad-
rolann kullanılması sağlanmab-
dır."
Raporda, denetim kurulunun
bir işçi. bir işveren, bir bakanlık ve
bir emekli temsilcisi olmak üzere
dört kişiden oluşması gerektiği de
kaydedildi.
Analar ce.Cumartesi Anneleri, Erzurum özel
tip ve E tipi cezae\ lerinde 52 gündür
devam eden açlık gre\inin hükümet
tarafindan "görmezlikten"
gelindiğini \urgulavarak.u
Yaşanan
cinayettir. İnsanlann yetkiülerce
ölüme terk edilmesidir" dediler.
Cözaltmda kayıplan protesto etmek
. amacıyla Gabttsaray Lisesiânünde
gerçekleştirdikleri oturma eylemi
dün 139. haftasını dolduran
Cumartesi Anneleri, yaşam
gü\enceleri dolete teslim edilmiş
olan insanlann "ce/acvine sağlam
gjrip ölü çıktıkian'nı belirttiler.
Eylemde aynca 23 Aralık 1997'de,
İzmir Borno\a'da gözaltına alınan
Sıddık Özdemir ve soyadı
belirlenemeyen Ali adli bir kişiyle, 29
Araûk 1997'de Diyarbakır'da
gözaltına alınan Hüseyin
Özdemir'den haber alınamadığı,
hatta yetkililcr tarafindan gözaltına
alındıklannın "kabul bile
edilnıediği" iddia edildi.
(Fotoğraf: KAAN SAĞANAK)
P A N E L
'Uyuşturucu
bağımlısı
artıyor'
İstanbul Haber Servisi -
İstanbul Emniyet Müdürlü-
ğü Narkotik Şube Başkomi-
seri AU Ayyıldız, Türki-
ye'nin uyuşturucu ticaretin-
de sadece güzergâh konu-
munda değil, aynı zamanda
artan bir oranda tüketimin
de yapıldığı bü ülke oldu-
ğunu bildirdi.
Türkiye Yardımsevenler
Derneği tarafindan İSTEK
Vakfı Özel Semiha Şakir
Lısesi'nde düzenlenen
"Toplum ve Madde Bağun-
lıhğı" konulu panele katılan
Ali Ayyıldız. uyuşturucu
madde kullanımının özel-
likle 1980'den sonra arttığı-
nı söyledi. Ayyıldız. ülke-
mizde son 3 yılda kayıtlara
geçmış 80 kişinin madde
bağımlılığı yüzünden yaşa-
mını yitirdiğini ifade etti.
Polisin 1997"deki operas-
yonlannda 1500 kişiyi ya-
kaladığını vurgulayan Ay-
yıldız, toplumun her kesi-
minın uyuşturucuyla müca-
deleye destek vermesi ge-
rektiğını belirttu Türkiye
Psikiyatri Derneği Yönetim
Kurulu üyesi Prof. Dr. Öz-
can Köknel ise gençlerin
madde bağımlısı olmalan-
nın engellenmesinde aile-
nin ve okulun birinci dere-
cede önemli kurumlar oldu-
ğunu söyledi. 1Ü Eczacılık
Fakültesi Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Gül Bakûr. mad-
de bağımlılığının oluşma-
sında kışiliğin ve arkadaş
grubunun etkili olduğunu
belirtti. Baktır, madde ba-
ğımlılannda algılama ve
davranış bozukluklannın da
sık görüldüğünü bildirdi.
Psikologlar, insanlann çevresine ve devletine güvenini yitirdiğini belirtiyor
Enflasyon suçu körüldüyorANKARA (AA) - Türkiye "de artık
yaşamın bir parçası haline gelen
enflasyonun, insanlann sadece
keselenne değil, ruh s>ağlıklanna da
zarar verdiği belirlendi. Psikologlar,
yüksek enflasyonun zamanla insanlarda
saldırganlık güdülennı kışkırtarak suç
oranlannı arttırdığı görüşünde birleşıyor.
Hacettepe Üniversitesi Psikoloji Bölüm
Başkanı Prof. Dr. Orhan Aydın. \iiksek
enflasyon nedeniyle insanlann geleceğe.
çevresındekilere ve enflasyonun
sorumlusu olarak gördüklen devlete
olan güvenlerini kaybettiklerini söyledi.
Prof. Aydın. A\Tupa'da yapılan
araştırmalann, enflasyonun
yükselmesıne paralel olarak suç ışleme
oranlannın da arttığını ortaya
koyduğunu bildirdi. Koç Üniversitesi
Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof.
Dr. Çiğdem Kağıtçıbaşı, yüksek
enflasyonun siyasetçilere ve
parlamentoya güveni sarstığını belirterek
bunun demokrasinin sağlığı açısından
çok kötü bir durum olduğunu ifade etti.
Enflasyonist bir ortamın enflasyonu
sürekli kamçılayacagına dikkati çeken
Prof. Dr. Kağıtçıbaşı, "Enflasyon
nedeniyle sabh geliriiler büyük bir
bunalım içinde. Bu bunalım, şiddeti
getiriyor. Bunalım, insanlan ya
umursamaz ya da saldırgan yapıyor.
vSonuçta, bunalım sakürganlığa
dönüşüyor" dedi. Türkiye Psikiyatri
Derneği Başkanı Prof. Dr. Özcan Köknel
de enflasyonu yaşayan insanlann
zıhninde "rahatsızfaklar, huzursuzluklar,
kaygılar, cndişeler ve korkular"ın ortaya
çıktığını belirterek gelecek endişesinin
İçisleri Bakanı Basesgioğlu
'Yakakınan göçmenler
için kamp kundacak'
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - tçişleri Bakanı Murat
Başesgioğlu, Türkiye'de yakala-
nan 3 bin kadar göçmen için
kamp kurulmasını düşündükle-
rini bildirdi. Başesgioğlu, emni-
yet genel müdürleri toplantısın-
da Yunanıstan'ın konuyu sıya-
si platforma çekmeye çalıştığı-
nı, ancak diğer katılımcılann
Türkiye'yi suçlayıcı beyanda
bulunmadıklannı kaydetti.
Başesgioğlu. "îdarecilerGü-
nü" nedeniyle yapılan toplantı-
ya gelişinde gazetecilerin soru-
lannı yanıtladı. Başesgioğlu,
göçmen hareketlerinın önlen-
mesine yönelik yapılan çalış-
malar sonunda Türkiye'de 3 bin
kadar göçmen bulunduğunun
saptandığını, bu kişilere insani
değerler ölçüsünde yardım edi-
leceğini belirterek "bir kamp
kurulmasını düşündüklerini"
söyledi. Başesgioğlu, Roma'da
gerçekleştirilen emniyet genel
müdürleri toplantısındayasadı-
şı insan rrafiğinin önlenmesine
ilişkin teknik önlemlerin ele
alındığını belirtti.
Başesgioğlu, kaçak göçmen-
lerin hangi yollarla Avrupa'ya
taşındıklan konusunda kesinlik
bulunmadığını belirterek şu gö-
rüşleri iletti:
"Henüz bu gemilerin Türk li-
manlanndan kaçak yolcu aJdı-
gı konusunda kesin teyit edilmiş
bügi yok. Ne İtalya, bize bu şe-
kilde bilgi verdi, ne de bizim tes-
pitlerimize göre şu ana kadar
böyle kesin bir bilgi var. Hatta
Yunanistan limanlanndan kal-
kan bir geminin bu şekilde İtal-
ya'ya gittiği doğnıltusunda bir
iddia vardır. Ama biz, hiçbir ül-
keyi suçlamıyoruz. Bu konuda
geniş bir soruşturma başlattık."
8. maddenin değistirilmesi
Yılmaz'la Bcıykalinsan
haklarım görüşecek
ANKARA (UBA)- Başbakan
Mesut Yılmaz'ın önümüzdeki
hafta CHP Genel Başkanı Deniz
Baykal ile yeniden yapacağı gö-
rüşmede, başta Terörle Mücade-
le Yasası'nın 8'inci maddesinin
değistirilmesi olmak üzere insan
haklanyla ilgili bazı düzenleme-
lerin de gündeme geleceği bildi-
rildi.
AB'nin Lüksemburg'da aldıği
kararlardan sonra insan haklan
konusunu sık sık gündeme geti-
ren hükümet. bu konudaki çalış-
malan önümüzdeki günlerde yo-
ğunlaştıracak.Yılmaz, Başbakan
Yardımcısı Bülent Ecevit ve
DTP Genel Başkanı Hüsanıettjn
Cindoruk. insan haklanndan so-
rumlu Devlet Bakanı HikmetSa-
mi Türk, tçişleri Bakanı Murat
Başesgioğlu ve Dışişleri Bakanı
İsmail Cem iki ayda bir toplana-
rak insan haklannda yapılan dü-
zenlemeleri, kaydedilen mesafe-
leri değerlendirip bu konuda atıl-
ması gereken adımlan belirleye-
cekler.
Yılmaz, CHP Genel Başkanı
Deniz Baykal ile önümüzdeki
hafta tekraryapacağı görüşmede
de, dış politika komılannda bil-
gi verecek. Ve aynca Yılmaz.
önümüzdeki aylarda insan hak-
lan alanında yapılması gereken
düzenlemeleri de gündeme geti-
recek.
Hükümet öncelikle, Türki-
ye'ninençokeleştirialdığı "dü-
şünceve ifade özgürlüğü" konu-
sunu ele alacak. Terörle Mücade-
le Yasası'nın 8'inci maddesi ve
diğer bazı maddelerde yapılacak
olan düzenlemelerle düşünce öz-
gürlüğünün sınırlan yeniden çi-
zilirken, nelerin suç olup olma-
yacağı da kesin bir biçimde or-
taya konulacak.
birey ve toplumun yaşamını olumsuz
yönde etkilediğini söyledi. "Paranm
değeri düştükçe bireysel ve toplumsal
direnç de düşer" dıyen Prof. Dr. Köknel,
toplumdaki değerlerin yüksek enflasyon
nedeniyle yitirildiğini kaydetti. Prof. Dr.
Köknel şunlan söyledi: "MiDi gelirin çok
azını alan kesim, yaşam sıkınüsıyla
devlete olan güvenini de kaybediyor.
Enflasyonun sürekli artmasu insanlan
alternatif geçim yollan aramava itiyor.
İnsanlar geçim için suç işüyoriar. Paranın
değeri düştükçe, bütün toplumsal
değerler düşüyor. Özellikle
dolandıncılık, yalancdık
ve hırsızlık gibi suçlar
artıyor." ODTÜ Sosyoloji
Bölümü Öğretim Üyesi
Dr. Sibel Kalaycıoğlu da
yüksek enflasyon
karşısında insanlann
mücadele gücünün
azaldığını \e toplumsal
dayanışmanın
kaybolduğunun
görüldüğünü söyledi.
Kalaycıoğlu,
"Enflasyonun
önlenememesi sonucunda
devletten beklentiler
giderek azalıyor. İnsanlar
gelecek ayı
planlayamıyoriar. Bu da.
aile içinde rahatsızlıklara
yol açıyor. Belirsiz gelecek
ve imkânlann a/aldığını
görmek. insanlan
radikaDeşmeye götürüyor.
Bireyler bir şekilde
alternatif yollardan
konumunu koruma
çabasına giriyoriar. Çalıp
çırpma gibi- Yani suç
işlemeye başbyorlar. Suç
da olsa yaşamı için
alternatif olarak neyi
görürse bunu yapıyoriar"
diye konuştu.
Boğazdan tanker
geçişineprotesto
Ozgüriük ve Dayanışma Partisi (ÖDP),
hükümetin boğazlardan tanker geçişine Lan
vermesini protesto etti. Beşiktaş İskelesi'nde dün
düzenlenen protesto gösterisinde konuşan ÖDP İl
Başkanı Mehmet Atay, "Tankerter boğazdan bir
dinamit gibi geçiyor" dedi. Atay, tankerierin
günlük yaşamdaki yoğun yolcu trafiğini tehlikeye
arüğını \urguladı. Yeşil İsyan Çevre Grubu, Doğa
Savaşçılan Çevre Örgütü ve Çepeçevre Gazetesi
Eylem Grubu'nun da desteklcdigi gösteride
temsili olarak hazuianmış bir tanker yakıldı.
(Fotoğraf: SAADET USLU)"
Almanya'da sempozyum
'Aleviler din
istismannı
sindiremez'
BONN (AA) - Alevi-
Bektaşi Külrür Enstitü-
sü tarafindan düzenle-
nen "Alevilik-Bektaşi-
lik" konulu 2 günlük
sempozyum, dün Al-
manya'nın Bonn kentin-
de başladı. Türkiye 'nin
Bonn Büyükelçisi Vbl-
kan VuraL sempozyum-
da yaptığı konuşmada,
Aleviliğin dışlanmasının
söz konusu olamayaca-
ğını söyledi. Alevi-Bek-
taşi Kültür Enstitüsü
Yönetim Kurulu Başka-
nı Kanm Kaya da Ale-
vi-Bektaşıliğin din istis-
mannı içine sindireme-
diğini söyledi.
Türkiye Araştırmalar
Merkezi (TAM) tarafin-
dan desteklenen sem-
pozyumun açılış konuş-
masını yapan Kaya, in-
sanı en yüce varlık sayan
Alevi-Bektaşiliğin, dini
istismar ederek insanla-
n bağımlı kılmayı ve
baskı altına almayı içine
sindiremediğini söyledi.
"Bu inanç, korku yerine
sevgiyi, ceza yerine hoş-
görüyü benimsedi, ege-
men olana değil, doğnı
olana yöneldi" di\en
Kaya, bu nedenle, farkh
kültürlerin varlığından
ve yaşamasından yana
olan Alevi-Bektaşiliğin.
farklıhklan düşmanlığa
ve nefrete alet etmek is-
teyenlere karşı meşru bir
tavırtakınıhnası olduğu-
nu belirtti.
Başbakan Mesut Yü-
maz'm kutlama mesajı
gönderdiği sempozyum-
da konuşan Bonn Bele-
diye Başkanı Dorothea
Pass-Weingartz, bu top-
lantıyı ve çahşmalannı
dün resmen başlatan
Alevi-Bektaşi Kültür
Enstitüsü'nün toplumsal
yaşam için bir zenginlik
olduğunu belirtti.
Türkiye'nin Bonn
Büyükelçisi Vural da.
konuşmasında Alevili-
ğin dışlanmasının söz
konusu olamayacağını.
bunu yapmanın, kendi
benliğını reddetmek an-
lamına geleceğini vur-
guladı. Alevi ve Bektaşi-
lik inancının, yeni bir u-
mut ve uflık oİarak orta-
ya çıktığına dikkati çe-
ken Vural, bu inancm te-
mel ınde hoşgörü ve sev-
ginin yattığını söyledi.
Toplantıda konuşma ya-
pan eski Kültür Bakanı
Fikri Sağlar eski Sana-
yi ve Ticaret Bakanı
Mustafa Kul. Alman
Sosyal Demokrat Parîisi
(SPD) Göç Politikası
Uzmanı Martin Weiss da
Aleviliğin ve Bektaşili-
ğin anlam ve önemi üze-
rinde durdular. Alevi-
Bektaşi Kültür Enstitü-
sü'nün Onursal Başkanı
Fransız Prof. Dr. İrene
Melikoff da. 13. yüzyıl-
da ortaya çıkan Alevi ve
Bektaşilığın doğuşu, ta-
rihsel gelişimi ve bugün-
kü durumu hakkında bil-
gi verdi. Sempozyumun
bugünkü son bölümün-
de "Avnıpa'da yaşayan
Alevi-Bektaşilerin konu-
mu" ıle "Türkiye'deki
Alevi-Bektaşiliğin güncel
sosyal ve hukuksal konu-
mu" konulan ele alına-
cak.
Bugün sona erecek
sempozyumda. gazete-
miz Cumhuriyet'in Ya-
ym Kurulu Başkanı ve
Yazan İlhan Selçuk da
bir konuşma yapacak.