Katalog

23EYLÜL1997SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Aübeyköy'deki ıslah çahşmalan • İstanbul Haber Servisi - Alibeyköy Deresi'nin ıslah çahşmalan nedeniyle evlerinden çıkanlmak ıstenetı Gaziosmanpaşa'ya bağlı Sangöl Mahallesi'nden bir grup yurttaş, CHP tstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen ile birlikte Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Recep Koral ile görûştü. Mehmet Sevigen, görüşmeden sonra yaptığı açıklamada, Recep Koral'm. ıslah çalışmalannın kendileriyle bir ilişkisi olmadığını, çahşmayı İSKİ ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yaptığını belirttiğini söyledi. Müfettîş tasfiyesi durduruldu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Danıştay, RP'li Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Necati Çelik döneminde, demokrat olarak bilinen yaklaşık 50 iş müfettiş yardımcısını tasfiye eden sınava karşı itirazlann bazılannı kabul etti. Yeterlik sınaviyla ış müfettiş yardımcılığından alınarak düz memuriyete atanan 30 kişi hakkında yürürlüğü durdurma karanna karşı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Şakanlığı'nın yaptığı itiraz Idari Dava Daireleri Genel Kurulu tarafindan reddedildi. Refah Partisi'nin savunmasmda geri sayım • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - RP, Anayasa Mahkemesi'ne 5 ekimde sunacağı son savunma ile ilgili çalışmalannı hızlandırdı. Parti hakkında kapatma karan verilebileceği kaygısını taşıyan RP'li hukukçular, Genel Başkan Necmettin Erbakan'ı kurtarma telaşı içindeler. Savunmada, Erbakan'ın "RP iktidara gelecek kanlı mı olacak, kansız mı" deyişinin, Meclis çatısı altında söylendıği için dokunulmazlık kapsammda değerlendirilmesi istendi. Düşünceye cezaya protesto • IZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Insan HakJan Derneği'nce düzenlenen "Banş için 1 milyon ımza" kampanyasında yaptığı konuşma nedeniyle Avukat Eşber Yağmurdereli'ye verilen hapis cezasma tepkiler sürüyor. ÎHD îzmir Şubesi'ne üye bir grup dün TBMM'yeçektikleri fakslarla Yağmurderelı'nin cezasının kaldınlmasını istedi. Öte yandan Adalet Bakanlığı'nın cezaevlerini hücre tipi cezaevine çevirmeye yönelik çalışmalarda bulunmasını protesto eden tutuklu ve hükümlü yakınlan da dün yaptıklan açıklamada "Yeni tabutluklara asla izin vermeyeceğiz" dediler. ANAP'tan ÇMer'e eleştiri • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Başkanlık Divanı. Genel Başkan Yardımcısı Agâh Oktay Güner başkanlığında toplandı. Güner, demokrasinin sağhklı bir yapıya kavuşturulamamasında siyasetçilerin ahlak eksikliğinin büyük yeri olduğunu belirterek "Çiller'in, tarih ve kültür değerlerini anlatan eserleri baştan aşağı incelemesini tavsiye ediyorum"' dedi. Akdeniz'de sorun yaratan S-300 füzeleri, Ankara Etimesgut Türkkuşu Tesisleri'nde açılan flıarda sergilenmeyecek Demirel'den Yıuıaııistmı a uyarıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kjbns Rum kesimine konuşlandı- nlması durumundaTürkiye'nin vur- ma planlan yaptığı Rus yapımı S- 300 füzelerine fuar engeli kondu. Cumhurbaşkanı Süleyman DemireL Güney Kıbns'a füze yerleştirilmesi durumunda "Varsın yerleştirsinler'' demenin mümkün olamayacağını vurguladı. Demirel, S-300 füzeleri konusunda çıkan bunalım nedeniy- le Yunanistan'ı uyanrken "Ankova- runa çokmak sokmakla meşguUer" dedi. Ankara Etimesgut Türkkuşu Te- sisleri'nde bugün açılacak olan ve 25 ülkeden 219 savunma sanayii fir- masırun kaülacağı fuarda, daha ön- ce sergileneceği belirtilen Rus yapı- mı S-300 füzeleri bulunmayacak. Bosna'da uluslararası banş gücüne tahsis ettiğı helikopterlerini Anka- ra'da görücüye çıkaracak olan Rus- ya'nın tarnşmalı S-300 fuze sistem- lerini fuara getirmesi engellendi. Yu- nanistan Savunma Bakanı Akis Ço- hacopulos'un, ilk kez bir Yunan Sa- vunma Bakanı'nın Türkiye'deki sa- vunma sanayii fuanna davet edilme- si çerçevesinde tDEF 97'ye çağnl- dığı, ancak katılıp katılmama konu- sunda yanıt vermediği öğrenildi. Rusya, Bosna'da uçuş yapan Mi- 26 kargo uçağı ile fuar alanında gös- teri uçuşu yapacak. Türkiye'nin bu helikopterlerden 4 tane satın almayı planladığı belirtiliyor. Türkiye'nin PKK'-ye karşı kullanılmak üzere Rusya'dan yaptığı ve aralannda B- TR zırhlı araçlannın da bulunduğu silah alımlan 200 milyon dolara u- laştı. Fuartn açılışı öncesinde dün TUBİTAK Feza Gürsey Salonu'nda, "YerH katkrvi artnrmavı hedefleven uluslararası işbirtiği, savunma sana- yünin geteceğknr" konulu bir semi- ner düzenlendi. Seminerde konuşan Genelkurmay Plan ve Prensipler Da- ire Başkanı Korgeneral Vural Avar. Varşova Paktı ve SSCB'nin dagıl- masının ardından dünyada kalıcı ba- nş ve güvenliğin kısa sürede sağla- nabileceğine ilişkin beklentılenn is- tendıği şekilde gelişmediğıne dikkat çekti. Demirel, TRT 1 'de yayımla- nan "Politika'nın Nabn"programın- da yaptığı konuşmada da Yunanis- tan'ı S-300 füzelen konusunda "An kovanına çomak sokmakla meşgul- ler" diyerek uyardı. Demirel, yapnğı açıklamada. ya- sama, yürütme ve yargının işleyişin- den çok büyük yakınmalar olduğu- nu vurguladı. Demirel, "Koalisyon- lan vürütemiyoruz. Sıksık hükümet değişiyor. Bunaçare bulunması gere- kir. Ben başkanlık sistcmi falan isö- yorum değiL Ben devletimin daha iyi işlemesini istiyonım, tarusüsın diyo- rum. Sistem düzgün olursa istekleri- miz gercekkşebflir" dedi. Milli Savunma Bakanı tsmetSez- gin, savunma sanayiinin yerli yaban- cı özel sektöre açıldığını, ileri tekno- lojilere yatınm yapıldığmı bildirdi. Savunma Sanayii Müsteşan Yalçın Burçakile Dışişleri Bakanlığı Müs- teşar Yardımcısı Büyükelçi Temel İsldt'in de birerbıldiri sunduklan se- mineri Başbakan Mesut Yıtanaz ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral ts- mail Hakkı Karadayı da izledı. Sezgin, KKTC Dışişleri ve Sa- vunma Bakanı Taner Etkm'i kabu- lünde. S-300 füzelerinin adaya ko- nuşlandınlmasına karşı Türkiye'nin gerekli önlemleri alma yeteneğine sahip olduğunu kaydetti. S-3OO'lere karşı diplomatik çabalar sürüyor' Bir: Tatbikat yapılacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Ge- nelkurmay tkinci Başkanı Orgeneral Çe- vik Bir, Türkiye-ABD-lsrail işbirliğiyle Akdeniz'de gerçekleştirilecek tatbikata ilişkin sorular üzerine, tatbikatın planlan- dığı şekilde yapılacağım belirterek "Er- tdenmesisözkonusu değfl*dedi. Orgene- ral Bir, 3. bir ülkeye karşı düzenlenmedi- ğini belirttiği tatbikatla ilgili ülkelerin da- vet edildiğini kaydetti. Bir, Devlet Konukevi'nde dün akşam verilen resepsiyon sırasıoda Cumhuri- yet'in 3'lü ortak tatbikatın eıtelenip erte- lenmeyeceğine ilişkin bir sorusu üzerine, tatbikatın 3. bir ülkeye yönelik olmadığı- nı belirterek "Biz herkesi davet ettik. Er- tetenmesi söz konusu değil. tatbikat pian- ladığı şekilde yapdacak" dedi. Bir, S-300 füzelerine ilişkin so- rurusuna, Başbakan Mesut Yümaz ve Or- general İsmafl Hakkı Karadayı'nın açık- lama yaptıklannı anımsatarak siyasi ira- denin kararhlığına dikkat çekti. Bir, Tür- kiye'nin, füzelerin adaya yerleştirilmesi- nin önlenmesi konusunda diplomatik ça- balarmı sürdürdüğüne de işaret etti. CHP Gençlik Kollan'nın Tunceli raporuna göre, yurtlar askerlerle öğrencilerin ortak kullanımında Gıtku kanıkollanhm takshiedağttıhyor • Raporda, piknik alanlannın güvenlik gerekçesiyle kullanılamadığı Tunceli'de yerleşim alanı dışına çıkan herkesin "şüpheli", yerleşim aîanına gelenlerin de •*terörist" olarak algılandığı belirtildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Gençlik Kollan'nın Tunceli'deki incelemelerinin anlatıldığı ön raporda, gıda ambargosu süren ilde, yalnızca içkiye yasak uygulanmadığı kaydedildi. "Oğrencilerin askerh'ğe uyum sağlaması icin olsa gerek, yüksekokul yurdu, askeıier ve ögrencilerce ortak kuHanınvor" yorumunda bulunulan incelemede, Bakan REFAHYOL'u sucladı Gürdere: Susurluk delilleri yok edildi tanıklar susturuldu KOCAELÎ(AA)- De\ let Bakanı Metin Gürdere, Susurluk olayıyla ilgili delillerin, REFAHYOL hükümeti tarafindan yok edildiğini, şahitlerin de tehditle susturuldugunu söyledi. Gürdere, şahitlik yapmak isteyenler için "pişmanlık yasası" çıkanlması gerektiginı belirtti. Kocaeli Üniversitesi'nde, 1997-98 eğitimve öğretim yılına başlanması törenine katılmak için Izmit'e gelen Metin Gürdere, törenden sonra partisinin il merkezini ziyaret etti. Burada bir açıklama yapan Gürdere, DYP Genel Başkanı Tansu Çffler'in, Susurluk olayına yönelik suçlamalanmn gerçeği yansıtmadığını bildirdi. Gürdere, "Bu olay örtbas edilemez. Yalnızca, uygulamadaki zorluklardan dolayı sonuç alınması gecUdyor" dedi. Olayı açığa çıkartacak kişilerin, suça bulaşmış insanlar olduğunu savunan Gürdere şunlan söyledi: "Mahkeme, delil ve şahit istiyor. Deliller, önceki hükümet tarafindan yok edilmiş. Şahitlik yapacak kisikr jse tehdit edilerek susturulmuş. Şahitlik yapacak bu insanlara, 'ceza vermernek' gibi bir teminat vennek gerekiyor. Bu teminat, pişmanlık vasasının çıkardJmasıdır." Gürdere, ANAP'h bazı milletvekillerinin, Susurluk Komisyonu'nun toplantılanna niçin katılmadıklan yolundaki bir soruyu ise şöyle yanıtladı: "Toplanölara, Ali Talip Özdemir gibi dürüst, namuslu bir arkadasunızm bile kaüünaması, bunun kolay geciştirilecek bir olay olmadığını gösterryoıf ÇtZMEDEN YUKARI MUSA KART Sol partilerin gündemi kurultaylar .\NKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DSP kasım ayında kurultaymı toplamaya haztrlanırken; CHP'nin 1998 yılı yaz aylannda gerçekleşti- rilmesi beklenen kuruîtay süreci, üye yazımı tartışmalanyla başladı. DSP'nin hafta sonu yapılan Par- ti Meclisi (PM) toplantısında ku- rultay tarihınin belirlenmesi konu- sunda yetki alan DSP lideri ve Baş- bakan Yardımcısı Bülent Ecevit, "Kasımda kunıltay yapılabilir. Anayasa Mahkemesi ihtar verebilir, ama bunu çok önemsemiyorum, ta- rih açıklandığında bu sorun orta- dan kalkar" dedi. 1998 yılının ılk aylannda il ve ilçe kongrelenni gerçekleştirmeye hazırlanan CHP'de, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) karanyla 10 bin civannda kişinin üye yapılması tartışma ya- rattı. Yasa gereğince kunıltay top- lama zorunluluğu bulunan üç yıllık süre ekim ayı başında dolacak olan DSP'de, takvim belirginleşmeye başladı. DSP'nin hafta sonu yapılan PM toplantısında konuşan Ecevit, hü- kümetin icraatını anlattıktan sonra, "Her hafta sonu 30-40 kongre yapı- hyor. Yeni kongrelerini yapmış ör- gütlerin de kunıltaya kaolmasını is- tiyonız. Bu nedenle ekünden sonra- ya kalabilir" dedi. Kuruîtay tarihi- nin belirlenmesi konusunda kendi- sine yetki verilen Ecevit, PM üye- lenne. "Kasımda yapabttiriz. Bu arada Anayasa Mahkemesi ihtar verebilir. ama biz tarihi açıkladık- tan sonra bu o kadar önemli oi- maz"mesajı verdi. CHP'de İcurultay sürecine girer- ken. üye listelerinin 1 Ekim günü askıya çıkanlacağı, aralıktaki dele- ge seçimlerinin ardından ocak-şu- bat aylannda ilçe, mart-nisan ayla- nnda da il kongrelerinin yapılacağı bildirildi. Bu takvim işlerken, CHP Tüzüğü'nün "MYK karany- la üyelik" öngören 13. maddesine dayanılarak yapılan üyelikler tar- tışma yarattı. işsizliğin yoğun olduğu kenrte 1609 memur ve işçı statüsünde boş kadro bulunduğu belirtildi. CHP Gençlik Kollan Genel Başkanı Erhan Baydar'ın imzasmı taşıyan ön raporda, il merkezinin nüfusunun sürekli azaldığı \-urgulandi. Gıda ambargosu süren il merkezinde alkole jandarma ambargosu uygulanmıyor. Rapora göre, gıdanın karakollardan taksit taksit dağıtıldığı ılde, konuksever davranarak yemeğini paylaşanlar aç kalıyor. Raporda, piknik alanlannın güvenlik gerekçesiyle kullanılamadığı Tunceli'de yerleşim alanı dışına çıkan herkesin "şüpheH'', yerleşim alanına gelenlerin de "terörist" olarak algılandıgı belirtildi. Toptancı fırmaların yol boyunca aramalar ve konvoy oluşumunun beklenmesi zorunluluğu nedeniyle Tunceli'ye gitmek istemediğine dikkat çekilen raporda, ticaretin zayıflatılıp, ilincanh kalmasınm engellendiği kaydedildi. Raporun yatınmlara aynlan bölümünde, inşa edilen Kaçarlar Göleti ile Mercan Barajı yapımının güvenlik nedeniyle yavaş ilerlediği, Günboğazı Köyü Göleti'nin tamiri için aynlan 20 milyar liranın da hâlâ verilmediği iddialan anımsatıldı. İl merkezindeki fabrikalarda işçilerin düşük ücretlerle çalıştınldığı belirtilen raporda, "Görüldüğü gfl)i \uh1ik ile uyumiu olmak ilde tekelci bir ekonomik yapı oluşturmak ile eşarüamhdır. Ayncaiş alanlan hep özel idare ve Celal Yaşar'a ait olduğu için il gençleri ilde yaşamak, iş bulmak istiyorsa buna uygun davranmak zorundadır" görüşü kaydedildi. Tunceli'de toplam tanm alanınm yalnızca yüzde 14'ünün işlendiği vxırgulanan raporda, hayvan sayısımn da son 2 yılda yüzde 70 oramnda azaldığı bildirildi. NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR "Eğer Yunanistan Başbaka- nı biraz siyasi tarih okur, yaş- lılannı dinler, Anadolu bozkır- lannda öğrendikleri dersi ha- tırtarsa; kaşınan yerierine tek- me yemek için lüzumsuz söz- ler söylemez ve münasebet- siz hareketlerde bulunmaz." Yukarıdaki sözler, iktidar par- tisi ANAP'ın Genel Başkan Yardımcısı Agâh Oktay Gü- ner'in. MHP yöneticisi olarak idamdan yargılandıktan son- ra parti değiştiren Güner, an- laşılan "ü//cücü"tutumunude- ğiştirmemiş. Bir iktidar partisi milletveki- li, aynı pakt içinde yer aldığı bir komşu ülkenin başbakanına, "kaşınan kıçına bir tekme ata- rım" diyor. Gazetelerimiz ve basınımız da buna Özal üslu- bu diyerek arka çıkıyor. "Kıça tekme atmak" bir siyasetçinin üslubu olabilir mi? Aranızda ayrılık ve kavga ne kadar bü- yürse büyüsün, böyle sözler edilmesi onaylanabilir mi? ANAP'ın 'Kaşınan Yerler' Üslubu Böyle sözleri mahalle kaba- dayılan eder diye bilirdik. On- ların bile artık böyle konuş- maktan zevk aldıgını sanmı- yoaım. ANAP Genel Başkan Yar- dımcısı olarak Güner'in resmi bir sıfatla böyle konuşmasın- dan Mesut Yılmaz'ın acaba haberi var mıydı? Haberi yok- sa bile bu ifadelerdeki seviye- nin bir sorumlusunun da ken- disi olduğunu düşünüyor mu? Çünkü yapılan resmi bir ko- nuşma. TV'den Güner'in söz- lerini dinlediğimde, nasıl bir tepki vermem konusunda şaşkınlık içine düştüm. Düzey bu kadar düştü, ar- tık her şey söylenebilir, böyle ülkeye böyle iktidar partisi ve böyle yönetici deyip boş mu versem? Yoksa, bu felaket sözlere tepki mi göstersem? Birtüriü karar veremedim. En üzücü olanı da, eski MHP'Iİ, yeni ANAP'lı ANAYOL'un Kül- tür Bakanı'nın sözlerine ciddi bir tepki gelmemesi. Gazete- ler, Güner'in konuşmasını, dü- zeysizliğini destekler bir hava içinde sunuyorlar. Yunanistan'la acılarla ve umutlarla dolu ortak bir tarihi- miz var. Yüzlerce yıl bir arada yaşayan insanlar, tarihin ve si- yasi gelişmelerin bir cilvesi olarak ortaya çıkan savaşlar- da yerferinden yurtlarından ol- dular, birbirferinden kopmak zorunda kaldılar. Iki taraflı kış- kırtılan şovenizm, yakın tarihi- mizin acıklı öykülerine yol aç- tı. Ege'nin iki yakası da, bu ge- lişmelerden çok zarar gördü. Kıbns'ın ikiye bölünmesi ve iki taraflı kışkırtılan şovenizm, yeni bir çatışmanın sinyalleri- ni veriyor. Böyle durumlarda sükûneti korumak, aklıselimi ön plana çıkarmak, en başta siyasetçilerin görevi. İki taraf- ta da artan milliyetçi tepkiler- den, iç siyasette yararlanmak isteyenler çıkabilir. örneğin, Kıbrıs'ta sınır geçme kavga- ları, iki tarafın şovenistlerinin kendi bölgelerinde güç topla- ması amacı için kullanılıyor. Türk tarafının şovenistleriyle, Rum tarafının şovenistleri, kendi kamuoyunu ayaklandır- mak için öne atılıyorlar. Bu tür iç politika hesaplan- nı marjinal güçler yapabilirler. Böyle fırsatları değerlendire- rek, büyümeye çalışabilirler. Bir iktidar partisi yöneticisi bu kadar sorumsuz davranabilir mi? Haydi diyelim, bir eski "ül- kücü'nün şovenist damarlan kabardı ve "erkeklik" taslama- ya kalktı. Bu partinin yönetici- leri ona dur demeyecekler mi? Köşe yazarları, aydınlar bir tepki göstermeyecekler mi? Trabzon'a, Karadeniz'in ko- njnması amacıyla gelen Hıris- tiyan din adamianna gösteri- len tepkiyle, Güner'in sözleri arasında ilginç bir paralellik oluşuyor. Bir grup aşın milli- yetçi, bu ülkenin imajını kötü- leştirecek, uluslararası ilişkile- rini berbat edecek bir perva- sızlık içinde. Ne yazık ki onla- nn borulan ötüyor. Kimse de onlara dur demiyor. Trabzon Vali Yardımcısı, bir grup ülkü- cünün gösterisinden sonra yüzlerce konuğun Trabzon'a çıkmasına engel olacak bir ta- vır içine giriyor. Onlara, "sizin güvenliğinizi sağlayamam" diyor. Savaş edebiyatı kulağa hoş gelebilir. Ancak bedeli çok ağır olur. Yakın tarihi, biz de kendi açımızdan incelesek hiç fena olmaz. Savaşın iyisi kö- tüsü görülmüş müdür? Tek- me atana, tekme de atariar. Yakın tarihte örnekleri çok. Çiller ve Evren'in korumalan Marmaris'te kapıştı Konımaların silahk çaüşması CELAL YILMAZ tZMİR - DYP Genel Başkanı Tansu Çiller ve 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in korumalan ara- sında "araçlann birbirle- rine yol vermemesiyle" başlayan ve önce vıımruk- lann. ardından da silahla- nn konuştuğu olayın ay- dınlatılması ıçın lçişlerı Bakanlığı talimatıyla Em- niyet Genel Müdürlü- ğü'nce "muhakkık" atan- dı. Marmaris'in sahil bo- yunca uzanan Atatürk Caddesi'nde 24 Ağustos 1997'desabahakarşı02 00 sulannda Ketenci Otel önünde meydana gelen o- lay, karşılaşan koruma araçlannın bırbirlenne yol vermemesiyle başladı. Görgü tamklanna göre, Tansu Çiller'in korumala- nndan polis memurlan Nusret Düzel. Murat Se- >im ve Sinan Şen ile 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'ı korumakla görev- lı Cengiz Yavas ve Sabri Turan arasında sözlü tar- tışma bir anda tekmeli- yumrukJu arbedeye dönüş- tü \e ardından da sılahlar cekıldi Marmaris'in eniş- lek ve büyük caddesinde- kı olayda silahlann kulla- nılması sonucu koruma görevlılerinden birinin de yaralandığı ıddia edildi. Marmaris Emniyet Mü- dürlüğü'nün raporu üzeri- ne Emniyet Genel Müdür- lüğü'nce atanan "muhak- kık" olayla ilgili soruştur- mayı başlattı. tçışleri Ba- kanlığı'nın talimatıyla "muhakkık 7 " olarak görev- lendirilen Armutalan Em- niyet Amirliğı komiserle- rinden İzzet Balaban, ola- ya ilişkin sorulan, soruş- turmayı sördürdüğünü be- lirterek yanıtsız bıraktı. Karataş'm düğününde, üJkücüler Şahin'e sahip çıkta. Çete saıııkları düğünde buluştu tstanbul HaberServisi - tstanbul DGM'de görülen "Susurluk davası"nda yar- gılanan ve kısa bir süre ön- ce tahliye edilen eski Özel Harekât Dairesı Başkan- vekili İbrahim Şahin'. ga- zeteci Abdi İpekçi'yi öl- dürmekle suçlanan ülkü- cü Oral Çelik ile Metin Göktepe'yı öldürmekten yargılanan polislerin avu- katı Ömer Yeşüyurt tstan- bul Clkü Ocaklan Başka- nı Mehmet Bülent Kara- taş'ın düğününde buluştu. Düğünde Şahin'ın "kah- raman" gibi gösterilmesı ve ülkücüler tarafindan sa- hıplenılmesı dikkat çekti. tstanbul Ülkü Ocaklan Başkanı Mehmet Bülent Karataş'la Yasemin Ertu- ran'ın Çiftehavuzlar'daki Büyiik Kulüp'te gerçekle- şen düğünü. ülkücüleri ve özel tımcilen bir araya ge- tirdı. tstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kıydığı nikâhm şahitliğıni Tuğrul Türkeş ile Ülkü Ocaklan Genel Başkanı Atilla Ka- ya yaptı. Gazetecılenn so- rulanru yanıtlayan Türkeş. 30 eylülde yenıden başla- yacak olan "Sürekli Ay- dınlık İçin 1 Dakika Ka- ranhk" eylemıni saygıyla karşıladığını. ancak katıl- mayacağını belirterek "Lambalannı bensiz ya- kamrvoriar mı" dedi. TBMM, başkanlık yarışıyla acılıyor KalemÜ'yi CHP'H Çetin zorlayacak ANKARA(Cumhuriyet Bürosu) - TBMM. ' 1 Ekim'de başlayacak yeni yasama yılına başkanlık yanşıyla girecek. TBMM Başkanı Mustafa Kalemü görev süresinı dolduracağı ve seçim süreci başlayaca- ğı için, yeni yasama yılının açılışındabirleşımi en yaş- h TBMM Başkanvekili RP'li Yasin Hatiboglu yö- netecek. TBMM Başkan- lığı için Kalemli'nin yeni- den aday olacağına kesin gözüyle bakılırken, en güç- lü rakibi CHP Gaziantep Milletvekili Hikmet Çe- tin'in aday olması bekleni- yor. TBMM, 45 günlük ara- dan sonra yeni yasama yı- lına 1 Ekim'de Cumhur- başkanı Süleyman Demi- rel'ın konuşmasıyla başla- yacak. Cumhurbaşka- nı'nın konuşmasını ta- mamlamasının ardından, Meclis Başkanlığı seçimı içm çahşmalara 10 gün ara verilecek. TBMM Başkan- lığı ve başkanlık divanı se- çimleri için 5 yılı kapsayan bir yasama dönemi içinde iki kez seçim yapılıyor. tlk devre içm seçılenler 2, ikinci de\Te için seçilenler de 3 yıllığına başkan ve başkanlık divanı üyeliğine getinlıyor.