07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 EYLUL 1997 SALI • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 15 Kocaeli Y 20 Trabzon Çanakkale PB Izmir Â~ 22 Giresun 26 Ankara Y J 6 Diyarbakır A 28 _A 29 A 30 Manısa Aydın A 26 Eskişehır _Y 16 Şanlıurfa _A 20 Mardin A 20 Siirt 28 A 2 8 Konya Denizli 23 Sıvas 18 Hakkâri 18 Van 22 20 Zonguldak Y 18 Antalya A 27 Kars 14 Yurdun kuzey kesım- leri parçalıyeryerçok bulutlu, Marmara'nın doğusu ve Karadenız kıyıları sağanak ya- ğışlı, otekı yerler az bulutlu ve açık geçe- cek. Hava sıcaklığı bı- raz artacak. Rüzgâr kuzey ve doğu yön- lerden hafıf ara sıra orta kuvvette, yurdun kuzeybatı kesimlerın- de yer yer kuvvetlı olarak esecek. Oslo Helsınki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn PB PB PB PB PB PB PB PB 18 15 16 20 17 19 25 23 Münih PB 18 Milano Berlın Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atına PB PB Y PB PB PB Y PB 19 21 30 19 22 19 26 25 PB 26 Kahıre ASYA Moskova Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bişkek Tiflis Kahire Y A A A Y A Y A 13 21 25 28 18 24 17 30 Şam 29 Açık Parçalı bulutlu Bulutlu k Çok bulutİL ı Yağmuriu Kartı Sulu kar ı Gok günjttülü Abheimer hastalığı tartışılacak • Haber Merkezi - Alzheımer hastalığını topluma tanıtmak, hastalık hakkındaki bilimsel çalışmalan arttırmak ve bu çalışmalan desteklemek amacıyla konu ile ilgili uzman hekimler ve hasta yakınlan tarafından kurulan Alzheimer Derneği, bugün Swissotel'de bir toplantı düzenliyor. Geneve Şalonu'nda saat 10.00'da Jaşlayacak toplantıya yayın kurulu başkanımız ve yazanmız Ilhan Selçuk da katılacak. Cmdoruk'tan çagrı • BOLU (Cumhuriyet) - Milletvekili olmanın "imtiyaz" haline geldiğini belırten DTP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, "Dokunulmazlıklar kesinlikle sınırlandınlacak" dedi. Devlet bakanlan • Mehmet Batallı, Refaiddin Şahin, DTP genel başkan yardımcılan Hamdi Üçpınarlar, Yıldınm Aktuna ve ANAP Bolu Miletvekih Avni Akyol ile birlikte partisinin Bolu il binastnı hizmete açan Cindoruk, burada yaptığı konuşmada, kendinden korkmayan bütün siyasilerin, milletvekili dokunulmazhklan konusunda ortak hareket etmesi gerektiğini söyledi. Çatalca'da kaçak 450lraklı • İstanbul Haber Servisi - Kuzey Irak'tan Türkiye "ye yasadışı yollardan giriş yaparak Yunanistan'a g^me hazırlığmda olan r yabancı uyruklu 450 kişi, Çatalca'dakı toplanma yerinde gözaltına alındı. Istanbul Mali Şube Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, olayla ilgili olarak Ülkü Nakliyat'ın sahiplerinden Muammer Küçük ile yabancı uyruklu kişilere rehberlik yapan 4 kişi yakalandı. HUZUP eperasyonu • Istanbul Haber Servisi - İstanbul Emniyet Müdürlüp'nden dün yapılan açıklamaya göre. önceki gece 22.00-01.00 ve 05.00-07.00 saatleri arasında 32 ilçede gerçekkştirilen genel uygulamalar sonucu, durumlan şüpheli görülen 268. kimliksiz 30, çeşitli suçlardın aranan 2, durumlan şüpheli görülen yabanc uyruklu 26 ve pasapcrtsuz dolaşan yabancı uyruklu 3 kişinin gözaltına alındığ. belirtildi. Küttrel varlık lnpsızlığı • LO\DRA/ANKARA •(UBA)- Tûrkiye yurtdışuıa •kaçınlaı kültürel değerlerini gen kaıanmaya çalışırken, son onyılda dünya çapmda 1 milyar dolann üzerinde lailtürd varlık hırsızlığı meydaıa geldıgi ortaya çıktı. •KüİtÜRİ varlık hırsızİKİannııı en sık yaşanağı ülkelerin ise ABD ile Holanda oldugu belirleıdi. Çahnan eserler arasıma Amsterdam"daki Van G)gh Müzesi'nden 110 milyoı dolar tutannda Van Goghrit20 adet tablo, yine Van Gîgh'unbaşka müzcekde bulunan .eserletvle Cezanne, El Grecc Goya, Raphael ve Picass gibi ünlü ressamlann çalışnalan buiunuyor. finddi maaşları evcteslhı • İ sfcnbul Haber Servisi - Eminmü Belediyesi, ilçe sınnlaında bulunan emekılerin maaşlannın evlerne kadar teslim edil-eeği yenı bir uygulama başlan Uygıiama kap«anında irteyenlere evkad 1 sağlık hizmetı de veıileek. Devlet üniversiteleri üvey evlatEBRUTOKTAR ANKARA-Devlet üniversitelerine ay- nlan bütçelerin oranı her yıl belirgin bi- çimde düşürülürken, vakıf üniversiteleri- nın giderlerinin yüzde 45'ine kadar olan bölümü devlet tarafından karşılanıyor. 1997 yılında toplam 53 devlet üniversite- sine 196 trilyon 699 milyar 850 milyon li- ra ödenek tahsis edilirken, yalnızca Bil- kent Üniversitesi'ne 1 trilyon lira devlet yardımı yapıldı. Yeni kurulan devlet üni- versiteleri ise yeterli teknik donanımlann ve akademik kadrolann olmaması nede- niyle kaliteli eğitim sunamıyor. Tüm Öğ- retim Oyeleri Derneği (TÜMÖD) Başka- nı Tahir Haripoğlu, "Devlet üniversitele- rinin akademik kadrolanru emen vakıf üniversiteleri, devlete söğüşleme kurumla- ndır. Vakıf üniversiteleri, kısa yoldan zen- gin olma aracı haline dönüştü"dedi. Yeni açılanlarla birlikte sayılan 53"e yükselen devlet ûniversiteleri, ödenek ye- tersizliği nedeniyle laboratuvar, kütüpha- ne ve bilimsel yayınlarla ilgili sorunlarla baş başa bırakılırken devlet, 500 milyon ile bir buçuk milyar lira arasında değişen öğrenim ücreti alan vakıf üniversitelerine trilyonluk yardımlarda buiunuyor. Vakıf üniversiteleri. yükseköğrenimde özelleştirme politikası uyannca. Yükse- köğretim Kurulu (YÖK) Yasası'na aykı- n olarak çıkan yönetmeliklerle de aynca- lıklı duruma getiriliyor. YÖK Yasası'nın 13. maddesine göre rektör olabilmek için profesör unvanına sahıp olmak gerekirken, Vakıf Yükseköğ- retim Kurumlan Yönetmeligi bu ûniver- sıtelerdeki rektörlenn üniversite mezunu olmasını yeterli sayıyor. Vakıflarca Kurul- muş Yükseköğretim Kurumlanna Yapıla- cak Devlet Yardımına llişkin Esaslar'la da Istanbul, Izmir ve Ankara illeri dışın- da kurulacak vakıf üniversitelerine iki kat daha fazla devlet yardımı yapdması ön- görülüyor. 1997 yılında devlet üniversite- lerine 196 trilyon 699 milyar 850 milyon lira ödenek aynlırken, öğrenim ücretinin 596 milyon lira oldugu Bilkent Üniversi- tesi'ne 1 trilyon lira devlet yardımı yapıl- dı. Öğrenim ücreti 488 milyon lira. 1997 yılı bütçesi ise 9 trilyon lira olan Başkent Üniversitesi'ne de 150 milyarlık devlet desteği yapıldı. Bu yıl kurulan Çankaya. Atılım, Çağ, Doğuş. Kadir Has, Istanbul Kültür, Bey- kent, Maltepe üniversitelerinin devletten alacaklan yardım 1999 bütçesınde belir- lenecek. Geçen yıl kurulan Bilgi, Fatih, Işık, Koç, Sabancı ve Yeditepe üniversiteleri- nin de 12 bın 646 öğrenciye eğitim verdi- ği belirtildi. Toplam 500 bini aşkın öğrencisi bulu- nan taşra ûniversiteleri teknik donanım ve fıziksel ortam yetersizliği nedeniyle yeterli kalitede eğitim veremiyor. Taşra ünhersitelerinın, büyük bölümü "perso- nel harcamalarTna giden 1997 yılı büt- çeleri.şöyle: Erciyes Üniversitesi 4 trilyon lira, Cum- huriyet Üniversitesi 3.3 trilyon lira. Çuku- rova 6 trilyon lira. 19 Mayıs Üniversitesi 4.1 tnlyon lira, Karadeniz Teknik Üniver- sitesi 4.9 trilyon lira, Atatürk Üniversite- si 7.6 trilyon lira, Inönü Üniversitesi 3.4 trilyon lira, Fırat Üniversitesi 3.8 trilyon lira, Dicle Üniversitesi 4.3 tnlyon lira, Yü- züncü Yıl Üniversitesi 3.4 trilyon lira. Ga- ziantep Üniversitesi 2.2 trilyon lira, Har- ran Üniversitesi 2 trilyon lira, Süleyman Demirel Ünjversitesı 2.7 trilyon lira, Ad- nan Menderes Üniversitesi 1.6 trilyon li- ra, Zonguldak Üniversitesi 1.8 trilyon li- ra, Mersin Üniversitesi 1.7 trilyon lıra, Pa- mukkale Üniversitesi 1.8 trilyon lira, Ba- lıkesir Üniversitesi 1.4 trilyon lira, Koca- eli Üniversitesi 2.3 trilyon lira, Sakarya Üniversitesi 1.7 tnlyon lıra, Celal Bayar Üniversitesi 2 trilyon lira, Abant Izzet Baysal Üniversitesi 1.6 trilyon lira, Mus- tafa Kemal Üniversitesi 1.4 trilyon lira, Afyon Kocatepe 1.5 trilyon lira. Kafkas Üniversitesi 1.1 trilyon lira, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi 1.2 trilyon lira, Niğde Üniversitesi 1.4 trilyon lira, Dumlupınar Üniversitesi 1.5 trilyon lira, Gazi Osman- paşa Üniversitesi 1.6 trilyon lira, Muğla Üniversitesi 1.3 trilyon lira. Kahraman- maraş Sütçü tmam Üniversitesi 1.4 trilyon lira, Kınkkale Üniversitesi 1.8 trilyon li- ra. Osmangazi Üniversitesi 3.2 trilyon li- ra, Galatasaray Üniversitesi 564 milyar lira. Tüm Öğretım Üyeleri Derneği Başkanı Tahir Hatipoğlu, bu konuda şu değerlen- dirmeyi yaptı: " Vakıf ûniversiteleri, devleti söğüşieme kurumlan oldu. Bunun açık kanıtı, or- manlık alanlann yasadışı yöntemlerle bu üniversitelere verilmesidir. Devlet malı açıkca vakıf üniversitelerine peşkeş çeldl- mektedir. En acısL devletin kendi üniver- sitelerindeki öğrencilere düşen pay kadar oranı vakıf üniversitelerine vermesidir. Öğretim kadrolannı da devlet üniver- shesinden çekmektediıier. Hem devletten, hem öğrencilerden para alan vakıf ûniver- siteleri, kısa yoldan zengin olma aracı ha- line dönüştü." Açılışta laiklik uyarısı Yedi üniversite Oğrencinin yurt sorunu başlıyor dersbaşı yaptı Haber Merkezi - Balı- kesir Üniversitesi, Cum- huriyet Üniversitesi, Ko- caeli Üniversitesi, Muğla Üniversitesi. Niğde Üni- versitesi, Trakya Üniver- sitesi ve Uludağ Üniversi- tesi'nde yeni öğretim yılı başladı. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, günü- müzde insanlığın daha çok işbirliğine, beraber yaşamaya ve çalışmaya yöneldiğını belirterek "Türkiye olarakönümüz- deki temel hedef, 21. asnn insanınuı yetiştirilmesidir. Bu aynı zamanda Türki- ye'nin geleceğinin inşası- du-" dedi. Uludağ Üniversite- si'nde 1997-1998 öğre- tim yılı törenle başladı. Currihurbaşkanı Süley- man Demirel. gönderdiği mesajda, geleceğin temi- natı olan gençlerin, çağın gerektırdiğı bilgi ve bece- rilen özümseyerek. milli değerlerin yanı sıra ev- rensel değerleri de benim- seyerek yetiştirilmesi ge- rektiğini belirtti. Türkiye'nin geleceği- nin inşasında. daha ileri gitmesi ve çağı yakalama- sında en basta üniversite- lere görev düştüğüne işa- ret eden Cumhurbaşkanı Demirel, "İnsanlığın da- ha çokişbirliğine, beraber yaşamaya ve beraber ça- lışmaya yöneldiği günü- müzde, Türkiye olarak önümüzdeki temel hedef, YÖK'e tepki 21. asnn insanmm yetişti- rilmesidir'' dedi. Enerji ve Tabii Kay- naklar Bakanı Cumhur Ersûmer, UÜ'de düzenle- nen törende yaptığı ko- nuşmada, 21. yüzyılda, bilgi zengileşmesine kat- kıda bulunan, bilgi üreten üniversitelerin ayakta ka- labileceğini belirtti. UÜ. Rektörü Prof. Dr. Ayhan Kızıl da bilgi ça- ğında, uluslararası plat- formda kalabilmenin şar- tının. 'nitetikü insan gücü, bilgi ve teknoloji üretimi" olduğunu belirterek. üni- versitelerin eğitim-ögre- tim uygulamalan ve orta- ya koyduklan doyurucu olmayan sunuşlarla, ye- terli düzeyde inandıncı olmadığını söyledi. Prof. Dr. Kızıl, Atatürk'ünkur- duğu ve Türk gençliğine emanet ettiği, bütün kom- şu ülkelerin gıptayla izle- diği Türkiye Cumhuriye- ri'nin, bazı iç ve dış teh- dıtlerle karşı karşıya ol- duğuna dikkati çekerek şunlan kaydetti: "Tûrld- yeCumhuriyeti demokra- tik. laik ve sosyal bir hu- kuk devletidir. Bu ilkeler, ülkesi ve milletiylt bölün- mez bir bütün olan Türki- yeCumhuriyed'nin teme- lidir. Laiklik de Türk mD- letimn birük ve bütünlü- ğünün tfminaüdır. Bunun aksini iddia edenler, Tür- kiye Cumhuriyeti'nden vana oiamazJar." ANKARA(CumhuriyetBürosu)- Oğrenci Yerleştirme Smavi'nı (ÖYS) kazanarak bir yükseköğretim progra- rrunda okumaya hak kazanan öğren- cilerden, devlet yurtlanna başvuran 38 bin kişi açıkta kalacak. Yükse- kögrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu (Yıırt-Kur), yurtlara başvuran 98 bin öğrenciden ancak 60 bininin yerleş- tirilebileceğini bildirdi. Yurt-Kur Genel Müdürlügü, 1996- 1997 öğrenim yılında 148 yurtta 160 bin oğrencinin banndığını kaydetti. Buyıl yurtlara başvuran ögrencilerin bilgisayarla belirlendiğini bildiren müdüriük, 38 bin oğrencinin de açık- ta kalacağını açıkladı. Müdüriük, ay- lık 3 milyon lira olan yükseköğrenim kredismin de 6 milyon liraya çıkanl- dığını kaydetti. ÖYS'yi kazanamayan öğrenciler ek yerleştinne işlemleri ile üniversi- telerin boş kontenjanlanna yerieştiri- lecek. 1997 ek yerleştinne konten- janlanna başvurabilmek için Öğren- ci Seçme ve Yerleştirme Smavı'na girmiş olmak ve ÖSS'de 105 ya da daha yukan, ÖYS'de ise başvurulan program için geçerli bir puan almış olmak gerekiyor. 1997 özel yetenek sınavı sonuçlanna görebiryükseköğ- retim programına kesin kayıt yaptır- mış öğrenciler de ek kontenjanlara ' başvurabiliyor. Ek yerleştirme kontenjanlanna başvurmakisteyenadaylar 400 bin li- ra karşılığında Ek Yerleştirme Kıla- vuzu, Ek Yerleştirme Başvurma Fo- nu ve Ek Yerleştirme Ücreti Banka Belgesi'ni 29 Eylül-6 Ekim 1997 ta- rihlerinde ÖSYM Smav Merke- zi'nden alabilecekler. Demirel: Banş için desteğimiz sürecek KKTC'den Mersin'e uzanan destek Yurt Haberieri Servi- si- Akdeniz ye Izmir Ûni- versiteleri Öğretim Ele- manlan Dernekleri, YÖK'ûn katı, merkezi- yetçı ve antidemokratik tutum içinde olduğunu belirterek Mersin Üni- versitesi .üzerindeki YÖK baskısına tepki gösterdi. KKTC Yakın Doğu Üniversitesi'nden 60 kişilik öğretim görev- lisi de Mersin Üniversi- tesi'ne destek verdi. Yüksek Öğretim Ku- rumu'nu (YOK) protes- to eden Mersin Üniversi- tesi'ne öteki üniversite- lerden ve öğretim üyele- rinden destek sürüyor. Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyeleri Derne- ği Başkanı Prof. Dr. Ok- tay Dinç, .Antalya Gaze- teciler Cemiyeti'nde yaptığı basın toplantısın- da, YÖK ve Mersin Üni- versitesi yönetimi arasın- daki tartışmalann, "YÖK sistemi ile ortaya çıkan kan, merkeziyetçi ve antidemokratik üni- versiter sistemin çarptk- uklarnun doğal bir sonu- cu" olduğunu söyledi. KKTC Yakın Doğu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Suat Ünsel ve beraberindeki 60 kişilik öğretim görevlisi de dün Mersin'e gelerek Ata- türk Anıtı'na çelenk koy- dular. Rektör Prof. Dr. Ünsel, burada _yaptığı açıklamada. YOK ile Mersin Üniversitesi ara- sındaki tartışmalarla, üniversite camiasındaki yaranın deşildiğini söy- ledi. Bu arada Mersin 'de- ki sivil toplum loıruluşla- nnın, düzenlemeyi dü- şündükleri Mersin Üni- versitesi'ne destek yürii- yüşünden vazgeçtikleri öğrenildi. İzmir Ûniversiteleri Öğretim Elemanlan Der- neği (İZÜNİDER) Baş- kanı Prof. Dr. Hamza Bulut da, yaptığı yazılı açıklamada, üniversitele- rin, çağdaş dünyada yeri olmayan bir yasa ile yö- netildiğini öne sürdü. • Baştarafi 1. Sayfafia lüklerini yerine getirmeleri şartör" dedi. Demirel'in Hırvatistan gezisine Devlet Bakanı Işın Çelebi, Ulaştırma Bakanı Necdet Menzir, Kültür Ba- kanı İstemihan Taiay'ın ya- nı sıra YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gûrüz, Devlet Opera ve Bale Genel Müdü- rü Hüseyin Akbulut, Diya- net lşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz, sanatçılar Su- na Kan, Rengim Gökmen. Kutlu Payaslı, Arif Sağ, Zi>a Taşkent, tarihçi-yazarYıl- maz Öztuna. TOBB Başka- nı Fuat Miras, üniversite rektörleri, ticaret ve sanayi odası başkanlan ile kalaba- lık bir işadamı grubu katıldı. Demirel dün saat 14.30'da Başbakan Mesut Yılmaz ve Genelkurmay Başkanı İsma- 0 Hakkı Karadayı'nın katıl- dığı resmi bir törenle Esen- boğa Havalimanı'ndan Hır- vatistan'a uğurlandı. Türki- ye saariyle 16.00'da Hın'a- tistan'ın başkentı Zagreb'e ulaşan Demirel. Cumhur- başkanlığı Sarayi'ndaki res- mi karşılama törenine katıl- dı. Demirel, tören sonrası Hırvatistan Cumhurbaşkanı Tudjman ile yanm saat baş başa görüştü. Daha sonra he- yetler arası görüşmelere ge- çildi. Toplantılann ardından Türkiye ile Hırvatistan ara- sında çifte vergilendirmenin önlenmesi anlaşması imza- landı. Demirel, görüşmeler- den sonra yaptığı açıklama- da, Bosna-Hersek'te bir uz- laşma ortamının sağlanması için Türkiye'nin her zaman- ki desteğini sürdüreceğini belirterek şumesajlan verdi: "TürkiyeSFOR'a(8osna'dakiÇoku- luslu İstikrar Gücü), 'Eğit-Donat' programına. tüm insanı yardım çalış- malanna ve Bosna-Hersek federasyt)- nunun muhafazasma katkılannı sür- dürmekte kararlıdır. Hırvatistan'la ilişkilerinıizi derinleştirmek istrvoruz. İmzaladığımız anlaşma ekonomik an- lanıdaki işbiriigimizin hukuld temeli- ni sonuçlandırmıştır. Şimdi önümüz- de bir serbest ticaretan laşmasının ak- ti kalmıştır. Hırvatistan'm Doğu Slo- venya ile banşçı yollardan yeniden bü- tünleşme sürecinin başany la tamam- lanmasuu arzuluyonız. Hınatistan'ın bu konuda uluslararası toplumla sür- dürmekte oldugu yapıcı işbirligini desteklemekteyb. Türkiye, Hırvatis- tan'uı Avrupa'nm yapılanma süredn- de hak ettiği yeri almasmı arzulamak- Hırvatistan Cumhurbaşkanı Tudjman, Demirerisami- mibirşekildekarsıladı. (Fotoğraf: REUTERS) Hırvatistan Cumhuriyeti Başkenti: z^agreb YUzölçümü: 56538 kilometreka- re Nüfiıs: 5 milyon Nüfiıs arnş hızı: Yüzde 6 Etnik gruplar: Hırvat (Yüzde 78), Sırp (Yüzde 12), Macar (Yüzde 0.5), Sloven (Yüzde 0.5), Italyan (Yüzde 0.4) Dinler: Katolik (Yüzde 95). Ortadoks (Yüzde 3), Müslüman (Yüzde 0.9) Okuryazaroram: Yüzde 97 Kişi başına düşen milli geUr: 3950 dolar Enflasyon: Yüzde 3.6 İşsizlik oram: Yüzde 16 Dış borç: 4İ719 milyon dolar. tadır. Bujdoğrultuda Hırvatistan'ın, 'banş için ortaklık'düzenlemesineda- hil edilmesini desteklryoruz." Demirel konuşmasında, Türki- ye'nin Hırvatistan'la savaş koşullan altında kurduğu dostluk ve işbirligi- ni banşta da sürdürmeyi istediğini özellilde vurguladı. Benzeryaklaşım- lara sahip olan, banşın değerini bilen iki ülke olarak işbirliğinin bu coğraf- yada banş ve ıstikrara katkıda bulu- nacağını vurgulayan Demirel, bunun tüm bölge halklannın yaranna olaca- ğını söyledi. Demirel daha sonra Hırvatistan Cumhurbaşkanı'nın ve eşi Anikica Tudjman'ın onurlanna verdiği akşam yemeğine katıldı. Cumhurbaşkanlığı Sarayı'ndaki yemekte yaptığı konuş- mada da Demirel, Bosna-Hersek'te- ki gelişmelere değindi. Ba- nşın sağlamlaştınlması için atılması gereken adımlann her iki ülkeyi yakından ilgi- lendirdiğini belirten Demi- rel şöyle konuştu: "Dayton anlaşmalannda öngörüldüğü gibi çok uluslu, çok dinli Bosna-Hersek'in i- ki unsuıiu bir devlet olarak yaşaması ve gelişmesi bölge- nin banş ve istikran açısm- dan temel belirlejiciler ara- sındadır. Türkiye Hırvatis- tan'ı hassas bir geçiş dönemi içindeki bu bölgede güvenilir bir ortak olarak görmekte- dir. Her iki ülkenin büiikte bölgemizde banş, istikrar ve hoşgörünün kök salmasına, >ep>eni bir işbirliği ve daya- nışma anlavişmın hâkim ol- nıasına katkıda bulunmaya devam edeceklerine vürek- ten inanıyorum." Tudjman ise, görüşmeler- de bir çok sorunun ele alın- dığını belirtti. Görüşmelerde Bosna- Hersek konusunun da ağır- lıklı olarak ele altndığını be- lirten Tudjman, şunlan söy- ledi: "Dayton Banş Anlaş- ması'nm hayata geçirihnesi konusunu görüştük. Aym şe- kilde, Sayın Cumhurbaşka- nı'na, Bosna-Hersek Cum- hurbaşkanı Aliya İzzet Be- goviç ile görüşmemiz hak- kında bilgi verdim. Bosna- Hersek ile Hınatistan ara- sında iyi ilişkiler kurmak is- tediğimizi ifade ettim. Hır- % atistan olarak, Bosna-Her- sek'le bütün anlaşmazhkla- nn ortadan kaldırılması için elemizden gelen yardımı yapmaya hazınz." Demirel'in bu ziyaretiy- le Türkiye Hırvatistan ara- sında devlet başkanlan dü- zeyinde altıncı ziyaret gerçekleştiril- miş oldu. Türkiye eski Yugoslav- ya"nın dağılmasıyla 1991 yılında ba- ğımsızlığını ilan eden Hırvatistan'ı 6 Şubat 1992 'de ilk tanıyan ülkeler ara- sında yer aldı. Ekonomik işbirliğinin geliştirilme- sinin yanı sıra kültürel işbirliğine de ağırlık verilen gezinin bugünkü bölü- münde Demirel, Hırvatistan parla- mentosunda temsilciler meclisi (SA- BOR) ile eyaletler meclisi (ZUPANl- JE) üyelerine konuşmayapacak. Eko- nomik işbirliği konseyi toplantısının ardından Zagreb Üniversitesi'nden fahri doktora unvanı alacak olan De- mirel, akşam da Suna Kan'ın solist olarak katıldığı ve Rengim Gök- men'in yönettiği Hırvatistan Senfoni Orkestrası'nın konserini izleyecek. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada ile değiştirilir. Güneş Taner'in ekonomiyi medya aracılığıyla yöneteceği, vekâleti ekonomiden sorumlu Işın Çelebi yerine, basın-yayından sorumlu Cavrt Ka- vak'a bırakmasından belliydi. Güneş Bey'in Hong-Kong'dan bildirdiği yeni ön- lemlerin başında, bir Türk Lirası'nı bir Amerikan Dolan'na eşitlemek geliyor. Böylece enflasyonla mücadelede önemli bir adım atılmış olacak. Buna ilk tepki DYP Genel Başkanı Tansu Çil- ler'den geldi. "Olmaz öyle şey" dedi. Hanımefen- di haklı, lira dolar düzeyine çıkanlır mı? Her neyse, konumuz Çiller'le Taner'in atışması değil. Hak verilmez bir tekine, al birini vur ötekine... Hong-Kong'da devam eden Dünya Bankası- IMF yan yıl toplantısında dün altı çizilen önemli bir nokta şuydu: "Küresel düzeyde yolsuzlukla mücadeleyi ön- gören geniş çaplı bir plan." Kalkınma komitesi toplantısından sonra açıkla- ma yapan Isviçreli delege Mathias Meyer, "Kimi ülkeler yolsuzlukla mücadelenin çok zor olduğu- nu belirterek, anlaşmaya muhalefet etmek istedi ama'plan kabul edildi" dedi. Ahh onu siz bize sorun... Türk heyetinin toplantıya kalabalık katılmasının bir nedeni de böylece anlaşılmış oldu. Biz ilk önerimizi yapalım: "Türkiye bu konuda laboratuvar olarak kullanı- labilir." IMF'nin Hong-Kong toplantısı için hazırladığı ra- porda Türkiye'nin de yeri var. Rapora göre, Türki- ye'nin enflasyonu yenebilme6i için "yapısal prog- ramletdestekli makro ekonomik istikrar politikası- nın" uygulanması gerekiyor. Bu tümceyi Türkçeye çevirelim: "Artık çalışanın belindeki kemeri sırtındaki se- meri sıkmak için kullanalım." Enflasyonla mücadelede Türkiye'ye örnek ola- rak gösterilen ülkeler şunlan Mısır, Ürdün, Iran, Tunus, Yemen... Bu ülkeler IMF'nin sözünü ettiği politikayı uygu- lamışlar, enflasyonu düşürmüşler. Türkiye açısından bakınca ülkelerin her biri öte- kinden ilginç... Belki de bize, siz bu enflasyonu an- cak Yemen'e gönderirseniz kurtulursunuz demek istiyorlar. Ornek gösterilen ülkelere sözümüz yok, ama IMF'nin Türkiye ekonomisini nerede gördüğünü göstermesi bakımında, rapor aynca önem taşıyor. Jşçinin rakibi memur! Dışandaki bu gelişmelere koşut olarak içeride de 1998 yılı bütçesi için bürokratlar kollan sıvadı- lar. Rakam belirtilerinden anlaşılıyor ki, bütçe du- vannı yine çalışanlar sıvayacak. Memur maaşlanna yapılacak zam 1998 ekono- misinin en ciddi halkası. Görünüme bakılırsa büt- çe rakamlan için önce Güneş Taner'le Işın Çelebi anlaşacak, sonra ANAP'la DSP anlaşacak. Enflasyonun yükseği ekonomi yönetiminde... DSP "Duvan madem memura sıvatacağız bari biraz sıvazlayalım" diyor. ANAP ekibi ise, "Sıvaz- larsak palazlanırtar, yan aç daha iyidir" diyor. Peki bu duruma çalışanlar ne diyor? Harb-lş Sendikası, emek gelirleri arasındaki farklılaşma konusunda ilginç bir araştırma yaptı. Buna göre, işçi-memur çekişmesi maaş-ücret- lerinin düşmesinde önemli biretken oldu. "Işçiler memurtardan daha fazla kazanıyor" propaganda- sı etkili oldu. Kamuoyuna bunun "haksızlık" oldu- ğu anlatıldı. Böylece işçi ücretlerindeki reel artış önce dur- du, sonra düşüşe geçti. Ama bu fark memura yan- sıtılmadı. Dünya Bankası-IMF'nin Türkiye raporundan memur maaşlanndaki artışa kadar ekonominin tüm boyutlanyla tartışıldığı bir haftaya girdik. Taraflar alınacak kararlan tartışacak... "/"şçi toplusözleşmesini uygulatamıyor... "/vf"emur mücadelede yönünü anyor... "F'ermanı yazanı bir bulsalar... Çevre zirvesine petrol • Baştarafi 1. Sayfada kat kat üzerinde" dedi. Dülger, sempozyumda edindiği ilk izlenimin, çok belirli bir kirlilik söz konu- su olduğunda insanlann bu- na yaklaşmaktaki metot ve çözüm eksikliği olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Umuyorum ki sempoz- yum boyunca bu metot ve çözüm önerileri oluşacakbr. Çevre bilinci açıkolarak he- nüz oluşmaımşken, ortaya çıkacak bir olay karşısında bunun nasıl yönlendirilece- ği çok önemli. Novorossisk, Kafkasya petrollerinin ta- şumaya başlayacağı ilk nokta olması nedeniyle bu taşımanın Karadeniz'i ldr- letme potansiyelinin yük- sekliği açısından açık tehli- keyi göz önüne alarak petrol taşınması karanmn yönlen- dirihnesi sözkonusu olacak- ür." Öte yandan Bellerive Vakfı Başkanı ve BM'nin eski Mülteciler Yüksek Ko- misyonu Başkanı olan Prens Sadreddin Ağa Han da "Dümanın başka bölge- lerinde oldugu gibi Karade- niz'de de sorunlann çoğu ve " buna getirilecek çözümleri flretmekte gerekli çözümle- meler bilinmektedir. Ama işûı acı yanı, ekonomik Ogi ya da beceri eksikliği ya da sorunlarla ilgili Idşilerin du- ruma müdahale için kendi- lerinde güç bulamamalan nedeniyle bu bilginin yeter- li biçimde uygulanamama- sıdır" dedi. Novorossisk'ten güzelim Karadenız'e baktıkça içi- mizde bir acı duyduk. Her yanı petrol terminalleri ve gemilerle dolu olan sadece bu liman, Karadeniz'i kir- letmeye yeterdi. Novorossisk'ten 100 mil- yon ton petrol taşınacağının hesaplanması, Karadeniz'e verilen zarann ne boyutlar- da olduğunu anlatmaya ye- ter. Ancak her nedense sem- pozyumun Novorossisk ayağına kadar hiçbir çevre uzmanı Karadeniz'e petro- lün verdiği zaran telafriız etmedi. Konuyu ilk kez şe- hircilik uzmanı Mehmet Dülger açtı ve tehlikeye dikkat çekti. Yakın zamandan beri dünya üzerinde büyük ilgi uyandıran çevre konulan- nın gelecekteki önemini göz önüne alarak bunun çevresinde belirli yararlan savTinan. belirli düşüncele- re sahip bazı gruplann oluş- tuğunu görür gibi oluyoruz. Çözüm önerileri açısından gerçekten çarpıcı bir gerçek bu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle