23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
JAYFA CUMHURİYET 25 AĞUSTOS 1997 PAZARTESİ OLAYLAR VE GORUŞLER SSK, Çıkarcı - Gerici Ittifakından Temizlenmeli 3r. EŞREF ONDER H erhangı bır iktidar ya da >önetım değışıklığınden sonra venı gelen yonetı- mın "BirenkazdevTakfak" şeklındekı yakınmalan ne- redeyse gelenekselleşmış- t" Ancak yaşadığımız son ıktıdardeğışık- lğtnde bu enkaz yakınmalan devletin te- nellennı sarsan bır nitelık ile karşımıza çkmaktadır REFAHYOL'unhükümetsü- rsi ulkemiz açısından büyük bir geri dö- lüştür. REFAHYOL hükümetı, tüm öbür ku- runlarda olduğu gıbi SSK'de de kendı si- vjsai görüşlen doğrultusunda kadrolaşma- yı çalışarak büyük bır yıkım gerçekleştır- mştır Hükümette kaldıklan yaklaşık bir yliık süre içerisinde. gerek kurumun dü- rıst bürokratlannın sürgünü nıtehğindekı aamalarla gerekse kendı sıyasal yandaşla- rnı boşaltılan kadrolara atayarak bu olum- sız durum yarahlmıştır. Bu süre içerisinde yırgı kararlan hıçe sayılmış, tamamen key- f bir personel politikası ızlenmıştır Öbür kamu hastanelenmızde yaşanan leşmekeş, doğallıkla SSK sağlık kurumla- rrıda da yaşanmaktadır. Bu keşmekeş si- Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi yasal ıktıdarlann sağhğı devletin yüklen- mesi gereken bir hizmet olarak görmeme- sinden kaynaklanmaktadır Bugörüş doğ- rultusunda kamu kaynaklanmız yıllardır sağlıkta özel işletmeciliğe akıtılmakta, ka- mu sağlık hizmetlenmiz ıse ödenek azlığı. yanlış vetaraflı personel polıtıkalany la çö- kertilmeye çalışıLmaktadır Aynı süreç SSK hastanelennde de ışletılmektedır Ancak REFAHYOL hükümetinden önceki do- nemde ılaç polıtıkası \e hastane hızmetle- nnde bazı düzenlemeler yoluvla SSK'nın sunduğu sağlık hizmetlenne, "'kamu yara- nna uygunluk" anlamında çekı duzen \ er- me, çabalan olmuştu Kısaca özetlersek a) Aynı formüle sahip ılaçlar arasında en ucuz fıyat veren tek marka satm alınması ve antibıyotikler başta olmak üzere bazı pahalı ilaçlann kullanımının denetımi yo- luyla ilaç harcamalan azaltılmış, b) SSK hastanelenndeki hekımlenn tam gun hastanede çalışmalan desteklenmış \ e hasta yatışlannın tıbbı gereklere uygun du- ruma getinlmesine yönelık düzenlemeler yapılmış, c)Özel çıkar elde etmek ıçın görevleri- nı kötüye kullanan hekım ve hekım dışı ba- zı yetkılıler hakkında soruşturmalar açıl- mıştı Aynı dönemde personel polıtıkasın- da genellıkle liyakat ılkesıne bağlı kalındı- ğı söylenebilir. REFAHYOL hükümetinın SSK polıtı- kası ise genel olarak yozlaştırmave gözden çıkanlmasına yardımcı olma bıçümnde ol- muştur Sağlık hızmetlen özelinde bu po- litıka. hastalardan özel çıkar sağlamayı meşrulaştıncı uygulamalarlabırhkte, lıya- kata dayanmayan ve özel çıkar paylaşımı- nı ön planda tutan bır kadrolaşma aracılığı ıle yurütülmüştür. Örnek vennek gerekir- se hekımlenn muayenehane açmalan des- teklenmiştır Bunun ıçın muayenehanesı olan ve sadece kamuda çalışanlar arasında ıkincıler lehıne oldukça farklı olan eköde- metutarlarıbırbınne çok yaklaştınlmıştır. Ikıncı olarak, hastane yonetıcisi olan he- kimlerin muayenehane açamayacaklanna ılışkın karar kaldınlmış, bu görevlere özel sağlık kurumlanyla ılışkisı olan kışıler ge- tinlmiştır Bu arada SSK eğıtım hastanele- nne atanacak hekimlerde aranan mesleki nitelık koşullan da kaldınlarak hekım ni- telığınin yükseltılmesı çabalanna balta vu- rulmuştur Öte > andan SSK Genel Müdür- Kiğü'nden başlayarak hastane odacılanna kadar ınen, bunu yaparken hukuku ve Bya- kanhiçesayan partizan birdinci-gericikad- rolaşma hizla yürütülmüştür Daha somut olarak Ankara'dakı SSK sağlık kurumlan- nı ele alabılınz. REFAHYOL hükümetin- den önceki dönemde hekımlenn tam gün çalışmasını ozendirici ve hasta-muayene- hane-hastane üçgenını kırmaya yönelık ön- lemler alınmıştı REFAHYOL hükümetıy- le oluşan çıkar paylaşunı ıttıfakı öncehkle yukanda değındığımız gibı. bu önlemlen kaldırmıştır. Hastane yönetımlen "kamu yaran"nı ön plana almayan hekımlere tes- lim edılmiştır. SSK Genel Müdürlüğü'nun de desteğı ile bu tür hekimlenn bazılan hakkında önceden açılmış olan yolsuzluk soruşturmalan hasıraltı edılmış, mahkeme kararlan uygulanmarmştır. Kamu yarannı savunan hekımler üzennde keyfı cezalan- dırma ve sürgûn yöntemleriyle baskı kurul- muştur. Ittıfakın büyuk kanadı olan Refah Partısı ıse hastane müdüriuğü ve yardım- cılıklan, personel, muhasebe, satın alma, sevk ışlemlen gibı bölümlenn yönetımle- rini, kendi adamlan olmaktan başka bır özellık taşımayan kadrolarla ele geçirmiş- tır Kendılennı kurum dışı özel merkezle- re endekslemış vönetıcıler, kamuda kamu için çalışan, kendılerinden saymadıklan hekımlerle uğraşırken. Refah Partılıler de özellıkle memur ve gorevli kadrosunu bi- linen yöntemlerle sindırmeye çalışmıştır Kısaca özetledığimız gibı, ış bölümü yapan "çıkarittifakr birbirlerınin alanına gırme- meye özen göstermışnr Sosyal güvenlik sistemimiz ve bunun en büyük parçası olan SSK'nin kısa zamanda toparlanacağmı sanmamakla birlikte, en azjndan vozlaşürma ve köreltmc poiitika- lannamüdahaieedilebileceğini umuyorum. Bu müdahaie. "kamu yaran ve hinneti'' ıle "sosyal deviet" kav ramlanna sahip çıkı- larakyapılmaltdır İvedflikJegereksJnimdu- yulan şev. bu ka\ ramlara düşman olankad- rolann SSK \e bağlı sağlık kuraluşlannın yönetimlerindenuzaklaşünlmasHİır. Bu ba- şarüamadan dürüstve namuslu öğeieri (un- surlan)heyecanlandırmak, harekete geçır- mek mümkün değıldır ve bu durumda SSK sağlık hizmetlennde olumlu yönde gehş- meler beklemeye de kımsenin hakkı ol- maz. Devlet ve ülke yönetımınin cıddı ve sorumluluk ısteyen bir durum olduğunun ayırdında olan bir ıktıdar tüm bu yanlışlık- lann üzerine gıtmeli ve SSK sağlüc kurum- lannda organızasyon sağlanmalıdır. Tersı durumda, bu gen yapılanma kurumun ış- leyışınde dişlılenn arasındaki bırengel ola- rak kalacaktır. Dinsel Eğitim ve Gerçekler SACİT SOMEL Emeklı Elçi G erçeklen cesaretle ve açıkça söylemeli- yız. 8 yıllık kesıntısız zorunlu eğitim ta- sansının 4 maddesıne venlecek bıçim- le, ülkemızde dinsel eğitim özgürlüğü- nun yazgısı belırlenmış olacaktır. Öngö- rtlen seçenekler bellıdir Kanımızca bunlardan, ıste- ğe bağlı dın eğıtımını Dıyanet lşleri'ne bırakan seçe- nek ülkemız ıçın bır felaket olur. Bugün görülen man- zara şudur: 1) Diyanet Işlen'mn denetimındekı camilenmız, mescıtlenmız gencı sıyasanın mıtmg alanı durumuna gelmiş ya da dondürülinüştür. Atatürkçü aydınlan ko- münıstlıkle suçlamak, başlıca sılahlan olmuştur. Bu- ralarda yıllardan ben Atatürk, laıklık ve Alevilik duş- manlığı telkın edılerek halkımız kendı ıçmde düşman hızıplere bölünmektedır Son zamanlarda bunlara, kı- mi camılerde Iran propagandasının eklendığı de söy- lenmektedır. Diyanet Işlen kadrolannda keyfılik son yıllarda o derece almış yürumüştür kı maaşlannı devletten alan bazı imamlar. kendı kannelenne gore Müslüman say- madıklan bazı vatandaşlanmızın cenaze namazlannı kıldınnayı reddetmektedirler. 2) Bugüne kadar Diyanet Işlenmiz, olup bıtenler karşısında seyırci kalmış, suçlu ımam ve vaızlen ya- salara teslim etmemış, yerlennden oynatmakta ıstek- sız davTanmıştır. Buna karşıhk vaazlannda Atatürk'ü ve laıkliğı savunan vaızlerin hemen sürüldüklennı za- man zaman gazetelerde okumaktayız 3) Sıvas olaylanndan sonra da, Diyanet Işlerimiz, şe- natçılann "diıı adma" yaptıklannı ılen sürdüklen vah- şete karşı gostermesı gereken tepkıyı zamanmda gös- termemiştir. Daha sonra, camilerde okutturduğu "kar- deşük" hutbesı ıse, lçışleri Bakanhğımızın uyansı ıle yapılmıştır. 4) Daha da ilginci, 198O'lı yıllarda Diyanet tşlen Başkanlığı'nın kendı gazetesınde yayımladığı bır bıl- dındır. Fetva nıtehğindekı bu bıldınde, "tslam ilkete- rine at bir durum uygulanmak istendiğindc v atandaş- lann devlete itaat etmevebüeccklerL." bıldınlmekte, vatandaşlanmız adeta laık devlete karşı başkaldınya çağnlmaktadır. Gencılerin bydığı rahmetlı devrimcı Profesör Bahriye Üçok. Diyanet Işlen'mn bu bıldıri- sını TBMM kürsusünden okuduğu zaman Meclıs'te yer yerinden oynamış ve Üçok, gencı mılletvekılleri tarafindan, u Kes sesini. İn aşa^_" haykınşlanyle kür- süden ındınlmiştı Yukanda sunulan bılgıler, ısteğe bağlı din eğitimi- nm Diyanet tşlen'ne bırakılması durumunda, venle- cek eğitimm ne olacagı hakkında yeterli fikır vermek- tedır sanıyoruz. Ancak. Millı Eöıtim Bakanlığı'nın yetkısıne bırakılan ^isteğebağh din eğWmiT 'nın de top- lumun baskısıyla "zorunludin eğhiıni" konumuna ge- leceğı kesındır. Almanya'dan tanıdığım, sonradan ge- lip Gerede'ye yerleşen bır aılenın geçırdiğı sıkmtılar buna örnektır. Gerede'de normal lıse bulunduğuna gö- re oğlunu nıye ımam-hatıp okuluna verdığını, Erba- kan'ın bıle çocuklannı ımam-haop okullannda okut- madığını söyledığımde, baba şu yanıtı vermıştı: "Bizini oğlan da imam-hafjbi hiç istemedL Ama ne edethn? Bütün komşular imam-hatibe gönderiyorlar. Biz de göndermezsek ohnaz." Bu orneğın bırçok aıle- nın duygulannı yansıttığına kuşku yoktur. Sayın Bü- lent Serim, bütün bu sakmcalann çaresinı, dinsel eği- tim ve öğretimın tümüyle ısteğe bağlı bırakılmasında görmekte, bunun. dın ve vıcdan ozgurlüğunün doğal bır sonucu olduğunu ılen sürmektedır (Cumhuriyet 30.7.1997). Kendısine tümüyle katılıyoruz. M oda kavramlar ardı ardına ge- çıt törenınde. Modaya uyma- nın da cakası bır başka olur değıl mı 9 ! Ama şu da var: Her modanın peşıne takılıp gitmek ne derece sağlıklı bır davranıştır 0 Sorgulamadan, enıne boyuna, derinlığine ırdelemeden benımsenen yenılıkler. benımseyenın - benımseyenlenn duşünsel duzeyını orta- ya koyar Yenı sol da bunlardan bm. Se- çım propagandalan başlayınca. yeni sol anlayış da broşürlerde, meydan konuşma- larında boy gösterdı. Neydı 'yeni sol?' Solun ehlıleştırilmesı mıydı 9 Sulandınl- mış bır hale getınlerek özünden uzaklaş- tınlması mıydı 9 Yapılan konuşmalar. açıklamalar 'yeni sol'un özellıklennı yan- sıtıyordu: Serbest pıyasa ekonomısine göz kırpmak. devletı küçültmek (?') yok- sulluğu, emekçılen boşverıp, özelleştır- meye, küreselleşmeye önem vermek, ba- ğımsızlık yenne karşılıklı bağımlılıktan dem vurmak, devnmcıliğı modası geçmış bır kavram olarak değerlendinp, -ama, orneğın- devletin küçültülmesinı, özelleş- tırmeyi 'devrinı' (!)'olarak nıtelemek? Bu yöneliş, solu 'sol' yapan kımlıkten uzak- laşmayı getırdı doğal olarak..i'Sooıajtap sağa ödüri vererek oy toplayamadı, Çjf 'Yeni Sol'a Hayır! oylarını yıtırdı, Meclis'e zor girebildi! Bugünkü CHP'nın de aynı anlayışı sür- dürdüğünü göruyoruz. Partıde görev alan, sol kımlığe sahip çıkan değerli kışılıkle- nn de -Osman Ozgüven gibı..- cezalan- dınldığını göruyoruz. üzülerek.. Bugün- lerde CHP'de erken seçime karşı büyük bır ıstek var. Ülkemızde demokrası karşı- tı gelışmelere, şenatın karanlığına itilerek bır din devletı kurma çabalarına karşı yükselen toplumsal muhalefet, Atatürk Devnmi'ne, çağdaşlığa sahip çıkış coş- ,kysu bu ıstegin kaynağı... Ama, CHP kı- zıpçilıkten kurtulmadıkça, sol değerlen çekınmeden, kararlıca benımseyip savun- madıkça, şenatın, antıdemokratik uygu- lamalann karanlıklanna karşı yükselen bu dalgayı oya çevıremez Seçımden ön- ce, yapılması gerekenlen yapmak . gere- kıyor 1 Bir sol partının önceliklı görevi demokrasıyı partinın her kademesinde yaşanırlaştırması, kıtlelere solu bır umut olarak ıyı bır şekilde anlatıp (programı ıle). kıtleselleştirebılmesidır. Türkıye'yı bugünkü bunalımlanndan. açmazların- dan, sorunlanndan kurtaracak olan bir sol ıktıdardır. Yenı sol değıl! Sol değerlere, kımlığe sahip, kışılıkli bır sol partı, ay- dınlık Türkıye'nın yaratıcısı olacaktır! Batı'dakı sol partılenn iktıdara gelmesi güzel bır esıntı, yöneliş... Ama Türkı- ye'de gerçek bır sol partmin yolunu sol değerler ve Türkıye'nın koşullan çızer. Bu gerçeğı göremeyen, halka gerçek bır umut olup, peşinden sürukleyemeyen bır sol partı hem kendıne, hem sola hem de bu topluma yazık eder! Artık yıtırecek zamanımız yok 1 . Atatürk devnmıne sa- hip çıkmayan, Yenı Dünya Düzenf nın kuyruğuna takılan bır sol parti 'sol' ola- maz! Bu böyle biline... _ OzgûnOzgür CUMHURtYETTEN OKURLARA ORHAN ERİNÇ Gerekçelere Bakarsanız Bizden Demokratı Yok Yasama organının yaşama geçırdıği yasalann ge- rekçelerine bakarsanız Türkiye, demokrasi ve hukuk devieti ilkelerinin evrensel niteliklerini göz önünde bu- lunduran ve uygulanması için çaba gosteren bir ülke kimliğindedir. Örneğin, Basın Yasası'ndadeğişıklikongören birta- sarının genel gerekçesı şöyle başlar: "Demokrasinın biryaşam biçımi haline dönüşebil- mesi, ancak dördüncü kuvvet olarak kabul edilen basının desteği ile gerçekleşebılir. Demokratikleşme basınsız olamaz. Basın demokrasinin kıtlelere ulaş- masında ve özümlenmesınde, demokratikleşme hamlelerınin hedefıne kavuşmasında en önemli un- surlardan biridir. Basını sansür illetinden kurtarmak, basın yoluyla düşünce açıklama özgürlüğünü sınırlayan antide- mokratik hükümleh kaldırmak suretiyle basın özgür- lüğünü güvenceye kavuşturmak gerekmektedir." Madde gerekçelerı de "Çoğulcu, katılımcı, özgür- lükçü demokratık sistemın ve hukuk devletinın ge- rekierine uygun olarak basının da özgür bulunması ve sansür edilmemesi gerektir" gibi yaldızlı cümle- lerden oluşur. Bır tasan ya da öneri yasalaşırsa Resmı Gazete'de yayımlanır ve yürürlüğe girer. Yayınevleri kıtap haline getirir, alır okur ya da uygularsınız. Ama artık o gerekçesinden kopuk bır biçimdedir. Tasan ya da öneri haline getirilirken kimleri hangı du- rumda kapsayacağına, kimlere uygulanmayacagına ilişkin gerekçelen, TBMM komisyonlannda yapılan değişiklıklenn gerekçelen, genel kurulda gonjşülürken verilip de kabul edilen önergelerın gerekçelen TBMM Tutanak Dergisi'nde kalmıştır. Bu nedenle her yenı yasa gazetecilerde "Acaba nasıl yorumlanıp uygulanacak" tedirgınliğıni berabe^ rinde getirir. Yasaya ilk muhatap olmama dürtüsü ile başka gazetelerin yayınlan kollanır. Genellıkle de yasama organının iradesine zaman zaman ters düşen uygulamalaria karşılaşılır. TBMM, 1 ekimde başlayacak yeni yasama yılında gerekçelerie yasa maddeleri arasındaki bağlantıyı sağlamanın iradesine sahip çıkmanın yollannı arama- lıdır. Bu önen, TBMM'yeyenıden yasalan yorumlama yetkisi verilmesi anlamını taşımamakta, amaca uygun uygulama konusunun gündeme getirilmesini amaç- lamaktadır. Türkiye; Insan Haklan Evrensel Beyannamesı, Av- rupa Insan Haklan Sözleşmesi ve Paris Şart ile ken- disini bağlı sayan ülkelerden biridir. Imza sürecine başlangıçta katılmasına karşın ne ganptır kı ıhlaller ko- nusunda da en başta yer almaktadır. 49'uncu hükümetten bu yana başa gelen her ko- alisyon da mevcut yasalan bu belgelerdeki kurallara uygun hale getirme sözu vermıştır. Sözler arasından ancak bın, o da eksik olarak ger- • Arkası 15. Sayfada İstikbal'le yenileyin, yenilenin. Comht rV>// A Aol/uğu & Televizyon koltukları, kanepeler, oturma gruplan... istikbal Sonbahar Koleksiyonu'nda, hayatınıza mutluluk katacak o kadar çok şey var ki... istikbal'le mutlaka tanışın, yepyeni bir dunyaya adım atın. Ucratsıı TüfccHcı Haftı 0800 361 55 58 'yenileyin, yenilenin'
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle