Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
13 AĞUSTOS 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Deniz Baykal
'4. madde
siyasi
kompleks
9
ANKARA (Cumhuriyet
Bûrosu)-CHPGend
Başkanı Deniz BaykaL
"gözü dönmüş kara
kalabauklann sckiz ydhk
eğitimk ilgüi istisman'nı
halkın ciddiye almadığını,
1
ancak bu istismarcılann
bazı siyasetçilen
"ürküttüğünü" söyledi.
Tasannın 4. maddesi
konusunda "siyasi
kompleks vc suçjuluk
duygusu" nedeniyle temel
bir taviz verildiğini
vurgulayan Baykal. "4.
madde ÂNAP-DSP-RP
işbiriiğinin ürünüdür"
dedı Baykal, partisinin
grup toplantısında yaptığı
konuşmada. son günlerde
yaşanan bazı olaylan
değerlendirirken,
"enflasyon, trafik ve sel
felaketinin aynı küttürel
zaafıyetierden
kaynaklandığuu" söyledi.
Baykal, "Kurallan hiçe
sayıp kendine özel çıkış
yollan aramak temel
küttürel hastahğımız.
Toplum olarak biraz
akillanmamı/ lanm. Yanhş
yerde soUamakla devlet
içinde çete oluşturmak aynı
kapıya çıkıyor" dedi. CHP
Ankara Milletvekili
Yılmaz Ateş'in çabalan
sonunda. aldıklan fiyata
yûzde 300 zam yaparak
doğalgaz satan
• belediyelerin
engellendiğini anlatan
Baykal, "Ankara'da
doğaigazın metreküpü
yüzde 55 uciLdamıştır''
dedi. Baykal, Türkiye'nin 8
yıllık eğitim konusunu 28
Şubat tarihlı Milli
Güvenlik Kurulu'nda
"keşfetmediğinr
yınelerken eğıtimin
içeriğının, süresi kadar
önemlı olduğuna dikkat
çektı.
u
200 bin ek öğretmen
ihtiyacı var. Emekli
öğretmenler bu ulusal
görev için devreye
sokulabilir" diyen Baykal,
sözlenni şöyle sürdürdü:
-fKonuyu din tartışması
bağlanunda ele almak
isteyenkr okiu. Halkınuz
bu istismann üzerinde tavır
kmdu. bütün
yurttaşlanmız)
kuttuyorum.
İstismarcılann tu/ağına
düşmediler. Ellerinde
Kuran'la camiterden
meydanlara çıkülar. Bir
istismann ıılaşabileceği
zirveyi denediler ve
mabcup oldular. Gözü
dönmüş kara
kalabahklann istismannı
halkımız ckidive aJmadıf
Bakan acıkladı
8 yıl için
büyük
atılım
EBRUTOKTAR
ANKARA - Millı Eğıtım
Bakanlığı, 8 yıllık
kesintisiz temel eğitım
çerçevesinde okul
müdürlüklerince
yûrütülecek işlemleri
belirledi. Milli Eğıtim
Bakanı Hikmet lluğbay
tarafından yayımlanan
genelgede, tüm
müdürlüklerin gerekli
önlemleri alması ve her
okul bünyesinde yürütme
kurullan oluşturulması
istendi.
Milli Eğitim Bakanı
Uluğbay tarafindan 80 il
valiliğine gönderilen
genelgede, "Ülkemizin
önet'likli konusu olan ve
eğhimreformundaönemü
bir geçiş döneminin
yaşandığı bu süreçte,
verikcek tûnı hizmetler
sorumluluk duygusu ve
seferberlik ruhu ile eie
alınacak, daha bilgili ve
aydın genç nesillerin
yetiştirilnıesinin
sağlanınasiDa yönelik
çabşmalar güç birliği ile
kısasürede
sonuçlandınlacaknr"
denildı. Genelgeye göre.
okul müdürlüklen yatılı
ilköğretim bölge
okullanmn 6. sınıflanna
alınacak öğrencilerden
maddi durumu elvenşlı
olmayan kız ve erkek
öğrencileri saptayacak.
Okul müdürlerinin
başkanlığında
oluşturulacak yürütme
kurullan, öğrenci
velilerine sunulacak
eğitimi belirleyecek.
Tasannın din eğitimiyle ilgili 4. maddesi ANAP'lı tutuculann baskısıyla yeniden düzenlendi
8 yü yarın Meclis'e geliyorANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - TBMM Plan ve
Bütçe Komisyonu'nda 93
saatlik görüşme marato-
nundan sonra kabul edilen
8 yıllık kesintisiz temel eği-
tim yasa tasansımn "din
eğHimi" ile ilgili 4. madde-
si, ANAP'ın muhafazakâr
kanadının baskjsı doğrul-
tusunda yeniden düzenlen-
di.
CHP'nin maddenin me-
tinden çıkanlması istemi-
ne başlangıçta onay veren
ANAP ve DSP'nin sonra-
dan geri adun atması üze-
rine, 4. madde Diyanet Iş-
len Başkanlığı'nın "5. sı-
nıftan itibaren tatiUerde din
egitim ve öğretimi" verme-
sine olanak tanıyacak bi-
çimde yeniden düzenlene-
rek kabul edildi. TBMM
Genel Kurulu'nda yann
görüşülmeye başlanması
beklenen tasannın yasalaş-
ması durumunda RP. Ana-
yasa Mahkemesi'ne iptal
Milli Eğitim Bakanı Uluğbay, 8 yıl tasansının komisyonda kabul edilmesi için büyük çaba harcadı. (Fotoğraf: AA)
davası açacağını acıkladı. 4. mad-
deye muhalefet şerhi koyan
CHP'nin de bu maddeyi Anaya-
sa Mahkemesi'ne götürmeyi
planladığı, ancak başvuru için ge-
rekli imzalan toplamasının kolay
olmadığı bildirildi.
8 yıllık kesintisiz temel eğitim
yasa tasansının, görüşmeleri en
sona bırakılan 4. maddesi üzerin-
de önceki gün boyunca süren an-
laşmazlık, Başbakan Mesırt Yd-
maz ve Başbakan Yardımcısı Bü-
lent Ecevit'in devTeye girmesiyle
aşıldı. Komisyon, muhalefetin
tepkisine de yol açan uzun aralar-
dan sonra önceki gün akşam sa-
atlennde başladığı çalışmalannı
ara vermeden dün saat 11,30'a
dek sürdürdü.
ANAP'ın 4. madde üzerindeki
önerisine DSP'nin onay vermesi
sonucu ortaklar anlaşmaya vardı.
Komisyonda uzun tartışmalardan
sonra ANAP ve DSP'nin "isteğe
bağh din egitim ve öğretiminin, 0-
köğretimin 5. sıruftndan sonra ol-
mak üzere Diyanet tşleri Başkan-
bğı'nca MflK Eğitim Bakanhğı'nın
denetim ve gözetiminde yapıuna-
sını" öngören ortak önergesi ka-
bul edildi. Bu önerge doğrultu-
sunda, mevcut maddedeki, "Ku-
ran kurslan ve hafizhk eğitimi'*
ifadesi metinden çıkanlırken,
"din eğitimi ve öğretimi" ibaresi
korundu. Önerge oylanırken yal-
nızca CHP'li üyelerin ret oyu kul-
lanmalanna karşın, RP'lilenn ise
tavırsız kalmalan dikkat çekti.
Önergenin kabulünden sonra 4.
maddenin yeni haliyle oylanması
sırasında RP ve CHP'liler birlık-
te ret oyu verdiler.
Komisyonun CHP'li üyeleri,
maddenin anayasanın 24,42,136
ve 174. maddelerine aykın oldu-
ğunu vurguladıklan bir muhalefet
şerhi yazdılar. RP'li milletvekılle-
rinin yürütme maddesi üzenne de
soru sormaya çalışmalan, başın-
dan beri RP ile hareket eden
DYP'li milletvekillenni dekızdır-
dı. DYP'li Mustafa Çiloğlu "Siz
uyuyup geldiniz. 25 saartir bura-
dayız. İnsaf edin"dıye bağırdı.
DYP'li milletvekillerinin yürüt-
me maddesi üzerinde soru sorma
hakkı olmadığı yönündeki uyan-
lanna rağmen Korrusyon Başka-
nı Biltekin Ozdemir soru sorul-
masına izin verdi.
Tasannın kabul edilmesinden
sonra RP'liler. muhalefet şerhi
yazımı için 10 saat süre isterken
komisyon başkanlık divanı bu sü-
reyi dün saat 13.00'e kadar sınır-
ladı. TBMM Genel Kurulu'nda
tasanyı engellemek için
harekete geçen RP millet-
vekilleri, önergeleri kapat-
mak için Kanunlar ve Ka-
rarlar Müdürlüğü önünde
nöbete başladı. Iktidar par-
tileri de aynı amaçla hazır-
lıklannı yoğunlaştırdı.
Başbakan Mesut Yıl-
maz. dün CHP lideri Deniz
Baykal'ı parlamentoda zi-
yaret ederek 4. madde için
destek istedi. Yılmaz, bir
saati aşan görüşmeden son-
ra "Bulunabilecek, toplum-
da sağlanabilecek en geniş
uzlaşma ile bu madde ha-
zuiandL Bundan sonra tak-
dir kendüerinindir" açıkla-
masını yaptı. Baykal ise
Başbakan'ın 4. madde ile
ilgili "partisel bir ihtiyaç
içindeolduğunun anlaşüdı-
ğmı" vurgulayarak "Bunu
anlanz ama buna destek
vermemiz söz konusu değil-
dir. Yasaya sahip çıkacağız,
ama 4. maddeye karşı oy
kuüanacağız" dedı. Bay-
kal. bir soru üzerine "gerekli şart-
lan sağUrlarsa Anayasa Mahke-
mesi'ne gideceklerinr bıldirdi.
Başbakan Yılmaz'ın, parlamento
çalışma takvimi konusunda da
bilgı verdiğini aktaran Baykal.
"Susurluk ile ilgili fezlekelerin ge-
reğinin yerine getirilmesi isteğûni-
n tekrarladık. Başbakan bu ko-
nuda gerekli işbirligini yapacakla-
rmı. perşembe günü (yann) ko-
mlsyonun toplanacağını ve Susur-
lukİa ilgili fezlekelerin TBMM ta-
tile girmeden Genel Kurul'a indi-
rilip, gereğinin yapılması için ça-
lışacakiannı söyledi" açıklaması-
nı yaptı.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde 2.5 milyon dekarlık arazi halka dağıtılacak
Terörzedeye Hazine arazisi
ESRAYE.NER
.\NKAR4 - Doğu ve Güney-
doğu Anadolu bölgelerinde 2.5
milyon dekarlık Hazine arazisi,
terör nedeniyle göç edenlere,
30-50 dekarlık sulu, 75-120 de-
karlık kuru tanm arazisi olarak
düzenlenerek dağıtılacak. Ma-
kinesinden binasına kadar tam
olarak verilecek bu arazılerin
yanı sıra kentlerde kalmak iste-
yenlere lOOmetrekarelıkarsalar
tahsis edilecek.
Kooperatifçilik, tanm üretimi
ve hayvancılık için eğitim veri-
lecek. Başbakan Yardımcısı Bü-
lent Ecevit, Hazine arazilerinin
tüm altyapısı ve sosyal gereksi-
nimleri tamamlanacak biçimde
"çağdaş köyler" oluşturularak
dağıtılacağıru bıldirdi.
Ecevit başkanlığında önceki
gün toplanan "Doğu ve Güney-
doğu tllerinde Uygulanacak
Kalkınma Programlannın ve
Yerieşme Hareketlerinin Takibi
ve Koordinasyon Kunılu", terör
olaylan nedeniyle bölgede yaşa-
nan göçler ve boşalan köyler
için yerieşme programı hazırlı-
ğmı başlattı. Alınan bılgilere göre çalışma
kapsamında Yigh Gülöksüz'ün başkanlığı
döneminde 1994 yılında Toplu Konut îda-
resi Başkanlığı (TOKt) tarafindan hazırla-
nan projeler uygulanmaya başlanacak. "Do-
ğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde Y-
er Degistiren Nüfus İçin Kırsal Yerleşimler
ve Kentsel Konut Projeteri" adı taşıyan ça-
lışmada, Adıyaman, Tunceli, Diyarbakır,
Şımak, Batman, Van ve Hakkâri'de, kent ve
kırsal alanlarda yeni yerleşim olanaklan
için çalışma yapıldı.
Projenin kentierde uzun vadeli düşük tak-
sitlerle satılan apartman tipi konutlan içe-
Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit başkanlığmda dün bir araya gelen Terörie Mücadele Yüksek Ku-
nılu toplantısına Emni>et Genel Müdürü Bilkan ve MİT Müsteşarı Köksal da kaüldı. (Fotoğraf: AA)
ren bölümü tamamlandı. Diyarbakır, Şır-
nak ve Hakkâri'de toplam 3 bin konut ya-
pılarak satıldı.
Projenin ikinci aşaması, kent yakınlann-
da, gecekondu oluşumlannı örüemek ıçın
100 metrekarelik arsalann, elektrik, su, y-
ol, kanalizasyon gibi tüm altyapılan düzen-
lenerek satıhnasını öngörüyor. Arsalarda.
45 metrekarelik, üzerine daha sonra venı
bir kat çıkılabilecek biçimde bina içerme-
si, gerekirse kümes hayvanlan veya bahçe
bitkileri ekimine de olanak verecek düzen-
lemelerin yapılması öngörülüyor. Bu proje
için Dünya Bankası'nın 50 milyon dolarlık
kredı vermeyı kabul ettiği bıldinldi. Çalış-
malarbaşlamadığı için kredinın kullandınl-
madığı da kaydedildi. Projenin en önemli
bölümünü, halka, kent dışındaki Hazine
arazilerinin tanma olanak verecek biçimde
dağıtılmasını öngören 3. parçası oluşturu-
yor. Projenin temelini. 1970'li yıllarda "top-
rak reformu" diye adlandınlan, ancak uy-
gulanmayan planın, piyasa ekonomisi ko-
şullan içinde yapılması politıkası oluşturu-
yor. Bu projede. sulu tanm için Ceylanpı-
nar Tanm Işletmesi'nin güney alanı. Diyar-
bakır Devegeçidi sulama alanı ile bu bölge-
de arazısini sarmak isteyenlerden alınacak
topraklar kullanılacak. Kuru ta-
nm için de Ceylanpınar Tanm
lşletmesi Kuzey Alanı, Bozova,
Siverek, Şirnak ve Batman'daki
Hazine arazileri ile yine bölge-
de toprağını sarmak isteyenler-
den alınacak araziler kullanıla-
cak.
Proje şu programlan öngörü-
yor.
- Sulu tanm yapılabilecek böl-
gelerde 30 ve 50 dekarlık arazi-
ler, 200 metrekarelik konut ala-
nmın altyapılan tamamlanmış,
50 metrekarelik bina yapılarak,
1 süt ineği. makine ve ekipman
ve 1100 dolarlık işletme serma-
yesiyle birlikte uzun vadeli ve
düşük faizli olarak satılacak. 30
dekarhklar 29 bin 55 dolara, 50
dekarlıklar 40 bin 33 dolara ve-
rilecek.
- Kuru tanm yapılacak arazi-
ler de 75 ve 120 dekar olmak
üzere iki arsa olarak aynlacak.
Bu arazileri isteyeceklere 15 ko-
yun \ e diğer bina, ekipman sağ-
lanacak. 75 dekar araziler 25 bin
dolara, 120 dekarlık arazı de 33
bin 705 dolara verilecek.
Ecevit. Cumhuriyet'e yaptığı
değerlendirmede, terk edilen. daha sonra
güvenliği sağlanan, ekonomik koşullan ye-
terli olan köy ve mezra sayısmın çok sınır-
lı olduğunu söyledi. Bu köylerin çoğunda
yıllardır kimse yaşamadığı için geniş çaplı
onanm yapılması gerektiğini vurgulayan
Ecevit, buralann yeniden yapılandınlarak,
ekonomik koşullann teşvik edileceğini söy-
ledi.
Ecevit, köyüne dönmek istemeyenler için
projeler olduğuna da dikkat çekerek, kent-
te oturmak isteyenlere, bannma dışında, ha-
lıcılık, ancılık, hayvancılık gibi iş alanlann-
da eğitim ve teşvik verileceğini bildirdi.
SIFIK NOKTASIIORAL ÇALIŞLAR e-mail: oral.calislar@planet.com.tr
Önce askerler dile getirdi. Ar-
dından Milli Güvenlik Kuru-
lu'nda karara bağlandı. Irtica,
artık baş düşman hale gelmiş-
ti. 1945'ten bu yana solu, ko-
münizmi, "bölûcülük"ü baş
düşman olarak kabul eden
devlet, şimdi yeni bir hedef be-
liriemişti. Bu hedef siyasi Islam-
dı. Siyasi Islam, devlet partisi-
nin bundan sonraki yöneliminin
merkezine oturmuştu.
Deviet ilk kez kendi sağında-
ki bir gücü en tehlikeli düşman
kabul ediyordu. 55 yıldan bu
yana ilk kez, devlet kendi sağın-
daki bir güçle sert bir kavgaya
hazırlanıyordu.
Bu stratejinin belirienmesiyle
birlikte, süreç içinde dengeler-
de önemli değişikler gündeme
gelebilirdi. Devletin siyasi Isla-
mı adım adım tasfiye etmeye
karar verdiği, daha o günden
belli olmuştu. Şimdi bu strate-
jinin uygulanmasını izliyoruz.
Sekiz yıllık zorunlu kesintisiz
eğitim, bu planın eğitim alanına
yansıması. imam-hatiplerin et-
İrtica ile Mücadele...
kisinin sınırlandırılması, planın
parçası. Yerine getiriliyor.
Refah Partisi'ne destek ve-
ren örgütlenmelerin ve mali
kaynakların kesilmesi, planın
ikinci adımı. Milli Gençlik Vakfı,
kuşatılıyor. Kapatılma potasına
giriyor... Bunu Anadolu'daki
Refah yanlısı serrnaye gruplan-
na yönelik önlemler izleyecek.
Ardından, Islamcılann örgütlen-
me merkezi olan tüm vakıflar
mercek attına yatınlacak.
Refah Partisi'nin siyasi ufku
daryöneticileri, bu gelişmeyi ve
alınan önlemleri yeni fark ettiler.
Iktidarda iken, her istediklerini
yapabileceklerini ve devleti
kendi siyasetleri doğrultusun-
da dönüştüreceklerini sanıyor-
lardı. Uyarılara kulak asmadılar
ve meydan okudular. Merkezi
devletten daha yasakçıydılar.
Demokrasiyi de kendi istedikle-
rini yapmak olarak kavnyorlar-
dı. Hertüriü özgüriükçü adımın
karşısına dikilirken yurttaşlann
yaşam alanına müdahale edi-
yortardı.
•••
Refah Partisi'ni kapatma da-
vası, bildiğimizgelenekselyön-
temler içinde inşa ediliyor. Her
köşeye sıkışan güç gibi Refah
Partisi de kendi taraftarlarını
harekete geçiriyor. Sıkıştıkça
radikal güçler inisiyatıf kazanı-
yor. Radikallerin saldırganlığı,
onlan daha da haksız bir duru-
ma düşürüyor. Refah'ın etrafın-
daki çemberdaralıyor. Bir adım
sonra daha da sivri çıkışlar gün-
deme gelecek, bu çıkışlar dev-
letin daha sert tepkisıyle karşı-
laşacak. Süreç hızla, merkezi
devletin planladığı yönde geli-
şiyor. Çapsız RP'liler ise gide-
rek iyice kapana kısılıyorlar.
Devletin kendi sağıyla müca-
deleye girişmesi, bildiğimiz ge-
lenekse) yöntemleri kullanması,
bazı çevrelerde şaşkınlığa ne-
den oluyor. Demokrasiyi, basit
bir şekilden ibaret gören anla-
yışlar, devletin bu bilinçli sıkış-
tırması karşısında, demokrasi
adına RP ile aynı paraleldetep-
kilergösteriyoriar. Sanki devle-
tin demokrasi içinde sorunları
çözme alışkanlığı varmış gibi
nahif bir tutum içindeler.
Refah Partisi'nin şu anda bu-
günkü merkezi devletin de sa-
ğında bir çizginin temsilcisi ol-
duğunu görmeden, sırf soyut
bir demokratlık sorunu çöze-
mez. Türkiye'nin çağdaş bir
eğitime ihtiyacı olduğunu yıllar-
dır biz savunuyoruz. Sekiz yıllık
kesintisiz eğitim, tam bir çözüm
olmasa bile bir adım. İmam-ha-
tiplerin Türkiye çapında örgüt-
lü bir güç olarak yaygınlaşma-
sı, tehlikeli bir potansiyel yara-
tıyor. Bu okullar, daha geri bir
sistemi temsil ediyoriar. Devle-
tin bunlaıia mücadeleye giriş-
mesinin özgürlük mücadelesi-
ne nasıl bir zaran olabilir ki?
Demokrasi ve özgürlük bir
içerik sorunu, şekil sorunu de-
ğil. Susuriuk'u ortaya çıkarmak
için, YeşiH teşhir etmek için, or-
du içinde kanunsuzluklara ka-
rışanlann yargılanması için ve-
rilen mücadele özgürlük müca-
delesi. Bunlan örtmeye çalışan-
lar arasında yer alan RR DYP ve
BBP ile birlikte "Imam-hatipler
kapatılamaz" sloganlannı at-
manın demokrasiyle ne ilgisi
olabilir? Şekil sorunuyla içeriği
ayırt edemeyenler,özgürlük
karşıtı güçlerie aynı safa düşü-
yoriar. Nizam-ı Alem Ocaklan
özgürlük savunucusu, imam-
hatiplere karşı çıkanlar ise öz-
gürlük düşmanı... Böyle bir
denklem kurulabilir mi?
Karmaşık bir süreçten geçi-
yoruz. At izini it izine kanştırma-
mak çok önemli. Devlete eleş-
tiriyi gerçek özgürlük perspek-
tifiyle yapmak gerekiyor.
POLİTİKA GLONLÜĞÜ
HİKMET ÇETtNKAYA
RP'de İsyan mı Var?..
Haberi Hürriyet gazetesi şöyle verdi: "RP'de
Erbakan'a isyan başlatıldı..."
Necmettin Erbakan'a karşı isyanı başlatan
acaba kim?
Hürriyet'in haberinden öğrendiğimize göre
'Adil Düzen' teorisyenlerinden Süleyman Kara-
gülle önderliğinde bir grup...
Haberi baştan sona okuyunca, 'isyancılann
arasında' Çorum Belediye Başkanı RP'li Prof.
Dr. Arif Ersoy, Kazakistan Cumhurbaşkanı Na-
zarbayev'e danışmanlık yapan 9 Eylül Üniver-
sitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Süleyman Akde-
mir (RP'nin 1994 yerel seçimlerinde izmir Bele-
diye Başkanı adayı), Dr. Kâzım Erten, Melik Öz-
men, Harun Özdemir ve Reşat Nuri Erol'un ol-
duğunu öğrendim...
Önce Erbakan'a karşı 'isyan hareketPnln ön-
cüsü olarak adı geçen Süleyman Karagülle kim-
dir ve bu kişinin RP içinde etkisi var mıdır, baka-
lım:
Süleyman Karagülle, Zaman gazetesi Ankara
temsilcisi veyazarı Fehmi Koru'nun kayınpede-
ridir. Fethullah Gülen'in Izmir'deki Kestanepa-
zan cemaati olarak bilinen 'Nurcu kadro'nun için-
de yer almıştır. Şeriatçı örgütlenmeyi yıllar önce
başlatan kişi, Karagülle'dir.
Süleyman Karagülle ile Çorum Belediye Baş-
kanı Prof. Dr. Arif Ersoy 'Fethullahçı' gruptan
kopmuşlar, ardından RP'ye yanaşmışlardır.
Ancak, bu grup daha sonra Fethullah Gülen
adına çalışmaya başlamıştır. Örneğin, aynı grup-
ta yer alan Kayseri Belediye Başkanı Şükrü Ka-
ratepe. RP'ye aynı ekiple girmiş, ancak 'geriye
dönüş' yapmamıştır.
Yani, Süleyman Karagülle ve ekibi, RP içinde
isyan başlatacak güce sahip değildir. Bu tür ha-
berler Fethullahçıların, 'devletin gözüne girmek'
üzere üretilen senaryolardan ibaret olup yeni bir
siyasal hareketin ilk işaretleridir.
• • •
Fehmi Koru'nun kayınpederi Süleyman Kara-
gülle, hangi gücüyle RP içinde bir isyan başla-
tabilir?
Dikkat ederseniz, son günlerde kimi laik-de-
mokrat gazeteler, halen Amerika'da bulunan Fet-
hullah Gülen'le ilgili atağa geçti; Neo-Nurcu ha-
reketin öncüsü Fethullah Hoca'yı bir ilah gibi ta-
nıtmaya başladılar...
Süleyman Karagülle, Neo-Nurcu hareketin
içinde değil mi? Elbet içinde. Şimdi, RP'yi bölüp
'Türkiye Müslümanlığı'ru yeni bir siyasal parti
kimliğine dönüştürmek mi istiyor? Sanırız öyle!
ABD, 'llımlı Islam projesi'ni RP'ye karşı Neo-
Nurculara kullandırmaya başladı! Fethullah Gü-
len'in ABD'de bulunması bu yüzden mi? Hoca
hasta, ama ameliyat gerektirecek bir durumu
yok! Burada ilginç göruşmeler yaptığı söyleniyor!
Kimlerle? Bazı ABD yetkilileri ve Moon tarikatı
yöneticisi etkin işadamlarıyla!..
v
Neo-Nurcular, RP'nin önde geten adlarından
M. Recai Kutan'ın elinde bulunan Kanal-7'yi de
içten kuşatmış durumdalar.
Örneğin Fehmi Koru, kayınpederi Süleyman
Karagülle'nin çevresindeki kişileri sık sık Kanal-
7 ekranına çıkarıyor...
Söz Fehmi Koru'dan açılmışken yazar Haluk
Şahin'in birkaç yıl önce Tempo Dergisi'nde
yazdıklarınt animsatmakta yarar var. Şahin şöy-
le yazmıştı:
"Zaman gazetesini Nurcu Fethullah Gülen 'in
gazetesi haline getirdiği için diğer Islami grup-
lar, Koru'yu affetmedi. Üstelik 1987yılında Iran-
lı hacı adaylannın Mekke 'de gerçekleştirdikleri
eylem kanla bastınldıktan sonra durumu yerin-
de görüp Suudi yanlısı bir dizi yapması için Su-
ud Kralı Fahd bin Abdülaziz özel uçağını yolla-
yarak Fehmi Koru 'yu Mekke 'ye götürdü. Bu di-
zi de radikal Islamcılann hayırla anmadıklan bir
kilometre taşı oldu. Bu tahhten sonra da Ko-
ru 'nun MİT ve CIA ajanı olduğu yolundaki dedi-
kodular yoğunluk kazandı..."
• • •
Kanal-7'nin Amerika temsilcisi Hakan Yavuz,
Milliyet gazetesi adına Fethullah Gülen'le bir rö-
portaj yaptı ve Neo-Nurcu hareketin altını şöyle
çizdi:
"Neo-Nurculuk kutsallığı millete ve devlete
yüklüyor. Bu tutum Islam'ın da devletleştihlme-
sini ve Kemalistleştirilmesini sağlıyor..."
işte oyunun içyüzü bu!
Yani Fethullah Hoca, devletle ve özellikle as-
kerle banştırılmak isteniyor...
Deniyor ki:
"Siyasal iktidar Diyanet Işleri'ni Neo-Nurcula-
ra, yani Fethullahçılara bıraksın!"
Milli Eğitim ve Içişleri Bakanlığı Neo-Nurcular-
da, yani Fethullahçıların elinde değil mi? Bunun
ayrıntılarını 15 gün önce, Milliyet'in küçük karde-
şi Radikal'de Erbil Tuşalp yazmadı mı?
EvetL llımlı Islam, Nurcular tarafindan siyasal
bir kimliğe dönüştürülmek isteniyor. RP'nin ka-
patılma olasılığıyla Türkiye'yi yeni bir maceraya
götürmek için ABD harekete geçiyor...
Bir zamanlar komünizme karşı, 'yeşil kuşak
projesi' üreten ABD, şimdi de 'siyasal Islama
karşı' yeni bir formülle karşımıza çıkıyor: 'Neo-
Nurcu hareket = llımlı Islam'.
Ne yazık ki kamuoyunda saygınlığı tartışma-
sız olan Milliyet gazetesi bu oyuna alet oluyor...
Bir zamanlar TurgutÖzal, sonra Bülent Ece-
vit, ardından Deniz Baykal ve Erdal Inönü'ye
sarılan 'Entellektüel Bakış'\n şimdilefde Neo-
Nurcuların, yani Fethullahçıların peşinden koş-
ması bana oldukça düşündürücü geliyor!
Neden mi?
Onu da bir başka gün yazarım...
Ancak, şu gerçeğin altına imzamı atarım:
"Fethullahçılar, RP içinde isyan başlatacak gü-
ce sahip değillerdir; kuracaklan parti ise çok cı-
lızkalır! Nakşibendilehe işbihiği yapsalar bile..."
•••
Beş yıldır haftanın yedi günü yazıyorum. Dün
olduğu gibi her hafta salı günü izin kullanacağım.
Dün sabah beni telefonla arayıp "Yazınız niye
çıkmadı" diye soran okurtarıma duyururum. Sev-
giyle... H.Ç.
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
E mail: Hikmet .Cetinkaya u Planet.com. TR