29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 AĞUSTOS 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kaçak sigara operasyonu • İstanbul Haber Servisi - Istanbul Emnıyet Müdürlüğü CMali Şube Müdürlüğü, Emınönü \e Bağcılar'da ' gerçekleştirdiği ' op>erasyonlarda, >iırda kaçak yollarla sokulduğu belırlenen 3461 karton yabancı sigara buldu. Konuyla ılgıli olarak Ömer Aksal v e Alican Işık adlı kışiler gözaltına alındı. 8 yıl imzaları TBMM'de • A1SKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - lşçı Partisı Genel Başkan Yardımcısı Hasan -Yalçın, dini eğitimin -kaldınlması ve 8 yıllık temel eğitime destek için toplanan 400 bın imzayı TBMM Başkanlığı'na sundu. Imza metnınde: 8 yıllık kesıntısiz eğitime geçilmesı. imam- hatip liselerinin sanat ve meslek okullanna dönüştürülmesı. ders kıtaplannın çağdaş ve , bilimsel esaslara göre gözden geçırilmesi istemleri yeraldı. Basmaflı bugün Mecüs'te • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Gazeteci Işık Yurtuçu'nun da aralannda bulunduğu. görev nedeniyle ceza alan ya da haklannda dava açılan sorumlu yazıışlen müdürlerinı kapsayan af yasa tasansının bugüri TBMM Genel - Kurulu'nda ele alınması beklenıyor. 'Besleme basın' araştırılacak • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)-TBMM Genel Kurulu'nda. basına verilen .kredıler hakkında Meclıs araştırma açılmasını kararlaştırdı. RP Kony_a , Milletvekili Mustafa Ünaldı ve arkadaşlan tarafından t "bazı gazete kuruluşlanmn amaçlan dışmda fon kaynaklı kredi kullandıklan 'iddalannı araştırmak" ' amacıyla verilen Meclis ' Araştırma önergesi, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edıldi. Oylamaya katılan v Hün' miıletvekilleri, önergeye ^Ülumlu oy verdi. ' ' ' Ankara'da mitinge izin yok ' • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - 8 Yıllık Zorunlu Kesıntisiz Temel Eğitim •-.Yasa Tasansı'na karşı Kızılay'da mıting •düzenlemek ıcin yapılan başvuru, Ankara Valiliği tarafından reddedildi. Tahsin Öztunca ve 6 arkadaşı Ankara Valıliği'ne başvurarak "8 yıllık eğitim konusunda halkı bihnçlendırmek" amacıyla Kızılay'da mitin düzenlemek ıstediklerini bildirdiler. Ankara Emniyet Müdürlüğü'nden araştırma yapılamasını isteyen valilik mitinge izin vermedi. Gazetecilerin dövülmesi otayı • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - 8 Yıllık Kesıntısiz Zorunlu Temel Eğitim Yasa Tasansf na karşı 29 temmuz günü düzenlenen gösteri sırasında gazetecilerin dövülmesiyle ilgili olarak başlatılan idari tahkikat sonuçlandınldı. Müfettiş raporunda, olayda yer alan 6 polis hakkında adli dava açılması, açığa alınan çevık kuvvet şube müdürii Ziya Kılıç ile bir polis memurunun göreve 1 döndürülmesı istendi. Birgenair • BONN(AA)-ÖzelTürk - havayollan şirketlerinden Birgenaır'in sahibi Çetin ' Birgen, ortaya attığı iddialarla şirketine zarar veren Almanya Ulaştırma Bakanlığı aleyhine. eylül [ ayrnda. maddi ve manevi tazminat davası açacaklannı ; söyledi. Çetin Birgen, _avukatı Peter Kehrberger ile Bonn'da düzenlediği basın toplantısında, geçen yıl şubat ayında Birgenair'e ait uçağın Dominik açıkJannda denize düşmesine ilışkin tahkikatlann sona erdiğini belirtti. Birgen, uçağın düşmesinde pilotaj hatasının olmadığının da ortaya çıktığını vurguladı. îstanbul Üniversitesi'nde İran rejimini öven yüksek lisans tezi kabul edildi Dinci teze akadenıik onayCELAL YILMAZ İZMİR-İstanbul Cniversitesi'nde (ÎC) Iran'dakı molla rejimini "benzersiz bir sistem olarak" nıteleyen yüksek lisans tezi kabul edildi. Tezde İran rejimi. "bugüne kadar benzeri görülmeyen bir görünüm sunmaktadır'" diye tanımlanırken, hâkımıyetin Allah'a ait olmasmın demokrasiye yer verilmemiş anlamına gelmeyeceğı öne sürülüyor. tÜ Sosyal Bilırnler Enstitüsü Uluslararası llişkiler Bölümü'nde Mariam Alizad Eghianous adlı öğrencı tarafından hazırlanan ve kabul edilen "İran İslam Cumhuriyeti Devlet Yapısı" konulu tez, tran'dakı Şıı Imamet doktrininde, siyasi önderlikJe dinı önderliğin birbirinden ayn olmadığının altı çizilerek, "Bu doktrine göre devlet örgütütıün ve siyasi gücün amacı yahn ve kaba bir gûcü hâkim kılmak değiL ahlaki değerierin siyaset alanında da ûstûnlûğûnû sağlamaktu-" • tÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Uluslararası llişkiler Bölümü öğrencisi Mariam Alizad Eghianous'ın kabul edilen "İran İslam Cumhuriyeti Devlet Yapısı" konulu tezinde, "Hâkimiyetin Allah'a ait olması, demokrasiye yer verilmemiş olması demek değildir" deniliyor. değerlendirmesi yapılıyor. Tezde, İran İslam Cunhuriyeti'mn 1 Nisan 1979'da yapılan refenrandumla halkın yüzde 98.2'sinin onayıyla kurulduğu da arumsatılıp. yenı hükümetin. "benzersiz bir sistem olarak, İslam esaslanna ve hukuk kuraüanna dayanan özellikler taşıdığT değerlendirmesi yapılarak şu görüşlere yer veriliyor: "İran İslam Cumhuriyeti Anayasası'nın 1. ve 2. maddeleri açık olarak devlet şeklini 'cumhuriyet' olarak belirtmiştir. Dünyadaki diğer de\ let şekillerini göz önüne alırsak. hem cumhurbaşkanuıın doğrudan doğruya halk tarafından seçilmesi hem de anayasanın çeşitli maddelerinde cumhurbaşkanına tarunan yetki ve görevleri, lran'daki rejimin 'başkanlık' sistemine kaydığmı göstermektedir. Ancak, bu sistemden farklı olarak 'rehberlik' makanunı içermektedir. Temel hak ve özgüriûklerin konınması demokrasilerden ayn olarak İran İslam Cumhuriyeti'nde daha farklı bir anlam taşımaktadır. Hürriyet insarun gerçek tekâmül yolundaki engellerden kurtulabilmesi demektir. Hürriyet her şeyden önce insanın iç aleminden başlar ve insarun yalnızca 'dış' değil, 'iç' tutsaklıklardan da kurtulabilmesi demektir. İç âleminde hür olmayan, dış âlemde de tam anlamıyla hür olamaz. Bu konu. İran Anayasası'mn başlangKi ve gerekçelerinde yer almaktadır." Manam Alizad Eghianous adlı öğrencinin hazırladıgı tezde tran tslam Cumhuriyeti devletinin yumuşak olmayan anayasal ilkelere bağlı olduğuna dikkat çekilerek, anayasada kanunlann "resmi dine" aykın olamayacağının kesin hükme bağlandığı belirtilıyor. Tezde, demokrasinın genel tanımına değinilerek İran İslam Cumhuriyeti hükümet biçiminin de bir demokrasi olduğu savunuluyor. Tezin sonuç bölümünde şu görüşlere yer veriliyor: "İran İslam Cumhuriyeti'nde hükümet biçiminin bir 'demokrasi' olduğu söylenebiür. Ne var ki bu 'demokrasi' nin gerek Bat demokrasileri ve gerekse totaliter bir devlet anlayışına sahip ülkelerdeld 'halk demokrasileri'nden farklı olduğu anayasada açıkça belirtilmektedir. Hukuk felsefesi açısından konu ele alındığında, mutlak hâkimiyetin Allah'a ait olması demek, İslam'da bir anlamda 'demokrasi'ye yer verilmemiş olması demek değildir. Aksine, nispi anlamda hâkimiyet belirli bir kişi veya hanedana değil, millete veribntş olduğundan, sonuçta yine bir İslam demokrasisinden söz ermek mümkündür." OĞUZ ATAK SIRTINA 'ALLAH' YAZILI DÖVME YAPTIRDIĞI İÇİN ÖLDÜRÜLMÜŞTÜ Barmen Oğuz Atak'ın annesi Şükran Atak, "Sanıklara acıyorum. Asıl bu cinayeti yapüranlar bulunsun" derken gözyaşlanru tutamadı. (Fotoğraf: KEREM ILGAZ) Barmen davastnasıııuıtçılanhm destekİstanbul Haber Servisi - Özel bir televız- yon kanalında sırtına u Allah" yazılı dövme yaptırması nedeniyle "hedef" gösterilerek haber konusu olduktan sonra öldürülen bar- men Oğuz Atak'ın aılesi "Bu sanıklara aa- yonım. Asıl bu cinayeti yapbranlar bulun- sun* dediler. Bazı sanatçılann da Atak'ın ai- lesıne destek vermek ıçin geldiği davanın dünkü duruşmasında a\ ukatlann tahliye ta- lebi mahkeme heyetı tarafından reddedildi. İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar Hûseyin LTaş ile Alaarin I\)latgetirilirken, ressam Bedri Bay- kam ile Bulutsuzluk Özlemi grubunun so- listi Nejat Yavaşoğullan da Atak' ın ailesine destek vermek için adliyeye geldi. Sanık avukatlan t a r a f ı n ^ Sinan Yigitolayı d ü k l e r i n i v e A t a f c ^ nını göstererek "B^pim ner6flWdövjitpp üracağım sizi ilgilendirmez. İstersem bura- ma bile yapünnm" dedığını belirtti. Akter ise ifadesinde Atak'ın pantolonunu indirdı- ğini, ancak cinsel organını göstermediğini söyledi. Mahkeme başkanı ifadelerdeki çelişkiler nedeniyle iki tanığı tekrar salona çağırdı, ancak Yiğit ve Aktçr ıfadelennia 49ijru ol- •duğunu öne-sürdüler^ Tanıklanrf%eyanlan- m kabul etmedığinı bdirtSppniubbil a\ ukat Uğar Poyraz, sanık avukatiannin dahi ön- ceki duruşmalardamüvekkillerinin "inanç- lı" ailelerden geldiklerini açıkladıklannı ha- tırlattı. "Kunuukerim de insanlann cihat dı- şmda öldûrülmemelerini emreder. Tanıkla- nn da ifadelerine göre sanıklann tahrik ne- deniyle cinayet işlediği öne sûrûlmek ve ce- za indirimi uygulaıulması jsteniyor" diye ko- nuştu. Poy^az, kendı.,bu)duğu tanıklann korkmalanTiadöiiyteaiade Venııek ıöeme- diklenntfc?yd«rtİ!*ıısaBda dura$nalara* kez geieff Atek'ırf SMtsi Şükri* ve babts» Kenan Atak'ın gözyaşlannı tutamadığı göz- lendi. Ozer Çiller'in makalesi ders kitabında TÜRKÇE OERSKİTABI • Özer Uçuran Çiller, ilköğretim okullan için Nazmi Şentürk'ün yazdığı "Türkçe Ders Kitabf'nda yer alan makalesi şaşkınlık yarattı. İstanbul Haber Servisi- Milli Eğitim Bakan- lığı, 1995 yılında alınan bir kararla 5 yıl sürey- le ilköğretim okullannda okutulmasına karar verdiği Nazmi Şentürk'ün yazdığı "Türkçe Ders Kitabı'*nda. Özer Uçuran Çiller'in bir "makalesine" yer verdi. Çiller. Türkçe ders kitabına yazdığı makale- sınde mutluluğun dört anahtannı anlattı. Çiller, yazısıyla dünyanın ünlü yazarlan arasına katıl- dı. ^aşar KemaL Ömer Seyfettin, Ahmet Rasim, Tevfik Fikret, Karacaoğlan, \ akup Kadri Kara- osmanoğlu, Necati Cumalı. Moliere, Stephan Zweig gibı yazarlann yazılan arasına Özer Çil- ler'ın makalesinin konulması şaşkınlık yarattı. Milli Eğıtim Bakanlığı Talim Terbiye Kuru- lu'nun 28.4 1995 tarih, 111 sayılı karan ile 5 yıl süreyle ilkokullar için Türkçe Ders Kitabı ola- rak okutulmasına krar verilen kitapta Çiller, "Mutluluğun Dört Anahtan" adını taşıyan ya- zısında, çocuklara antık çağ Yunan felsefesin- den örnekler vererek "en üstün" olan mutlulu- ğun, ahlaki mutluluk olduğunu anlatıyor. Yaşa- mın her safhasında dengesizlıklerle karşı karşı- ya kalmdığını anlatan Çiller. "Affedkiolmak si- zi her türlü dengesiz hallerden konıyacaktır. Af- fedici insan iç ilişldlerini dış ilişkUeriyle uyum içinde tutan insandır. Dengeleri sık sık bulabilen insan inançhdır, afTedicidir vetabii ki murJudur" görüşünü savunuyor. Çocuklara devamlı denge- leri aramalan. dengeli bir yaşam sürdürmeleri önerilen yazıda, "Her şeye karşı sevgi dolu ol- malıyız. Sevgi adeta mutluluğun simgesidir "de- niliyor. Kitabın yazan Nazmi Şentürk, Çiller'in ma- kalesiyle ilgili olarak çocuklara 7 ayn soru yö- nelterek yazının anafikrini, 'yazara" göre mut- luluğu elde etmenın yollannı, mutluluğun ka- pılannı açacak ilk anahtan soruyor. Çiller'e, Türkçe Ders Kitabı'nda; 150, 151, 152 ve 153 olmak üzere toplam dört sayfa ay- nlıyor. . • Baş ağnsından kalp krizine her derde deva ilacın yıllık tüketimi dünyada 50 milyar adedi geçti Mucize flaç Aspirin 100 yaşında Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. SİBEL KIRAÇ Çeviri Servisi - Yüzyı- lımızın en bilinen. en çok kullanılan ilacı aspirin her derde deva. Yıllık tüketimi dünyada 50 milyar adete ulaşan aspirin bu yıl 100. yıldönümünü kutluyor. Almanya'da Bayer ilaç fabrikasında araştırmacı olarak çalışan kimyager FeBx Hoflman. eklem ro- matizmasına yakalanan babasının çektiği acılan bı- raz olsun hafıfletmek ama- cıyla sürdürdüğü çalışma- lanm 10 Ağustos 1897'de sonuçlandırdı: Sentetikbır ilaç olan asetilsalLsilikasit'ı keşfetri. Bay er ilaç şırketi o sıralarda ağn kesici olarak piyasaya sürdüğu eroınden büyük kârlar elde ediyor- du. 1899 yılında aspinniti- can bir ürün olarak satışa çıkartan şırket, elindeki ni- metın henüz farkına var- mamıştı. Aradan 10 yıl bi- le geçmeden aspirin dün- yanın en fazla tüketilen ila- cı haline geldi. 1920'lerde aspirin rek- lamlanndabu küçük beyaz hapın kalbe etki etmediği belirtiliyordu. Bu yanlışlı- ği çok çabuk fark eden şir- ket yetkilileri, ters bir ma- ne\ra ile aspirinin kalp sağlığı konusunda harika- lar yarattığını dile getirme- ye başladılar. 19601ı yıl- larda aspirin asetaminofen (Tylenol) ve ibuprofen (Advil) gibi analjezıklerin rekabeti aspirini tahtından indirdi. Aspirin tedavisi gören grip ve suçıçeği has- talannın ölümcül bırhasta- lıkolan BeyeSendromu'na yakalanmalan riskinin or- taya çıkması aspirin satış- lannı iyice düşürdü. ABD'de Gıda ve İlaç Da- iresi(FDA) 1985'te aspiri- nin imdadına yetişti: Her gün düzenli olarak alınan bir adet aspirinin ikinci kalp krizi riskini yüzde 20 dolayında düşürdüğünü duyurdu. 1996'da ikinci bir duyuru ile kalp krizi sıra- sında aspirin alımına yeşil ışık yakan FDA, krizi izle- yen 24 saat içinde ve son- raki 30 gün boyunca alınan yanm aspirinin ölüm olası- lığını yüzde 23 oranında düşürdüğünü öne sürdü. Bu yılın sonuna doğru FDA'nın aspirinin nimet- lerine ilişkin yeni bir du- yuru yapması bekleniyor. Bu duyuruda kalp krizi ge- çirme riski taşıyanlann günde 325 miligram aspi- rin almalan durumunda riski yüzde 44 oranında bertaraf edecekleri öneri- lecek. Bayer'den Dr. Steve VVeisman. aspirinin kanı ıncelterek pıhtılaşmanın önüne geçtiğini kaydedi- yor. Bir hapın öyküsü 10Ağus.1897: Alman kimyaa Felix Hoffmann asetilsalisilik asitin formülünü buldu fe 1899: Bayer aspirinin ' patentini aldı «fc» 1900: Bayer & Co. 4.2 ton aspirin üretti ? •*• 1919: Aspirin ad. halkın : ™ malı haline getcü 1994: Dünyada 50.000 ton " aspirin tüketiidi Ortadoz: Ağn ve ateşe karşı kullanılır ve etkileri pozitif negatif Küçük doz: Kandaki pthtılaşmayı (tromboz) ye kalp krizi riskini azaltır Yüksek doz: Romatizmanın / neden olduğu j eklem ! w iltihapdanna karşfı f kuHanılıyor J I Şeker hastalığına ve bağırsak kanserine karşı onlem olarak \ Âsit midede ' l<anamave 'ypalara yol açar Kanı ınceltir, kanama <U riskini arttırır Değerin değerini idrak edebüenlere... VEYS FM 87.7 HAFTA1A BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI Çanakkaleden Sevgilerle Ayağında yırtık bir ayakkabı. Avucunun içinde, sı- kı sıkıya tuttuğu, buruşmuş bir beş yüz bin liralık. Ürkek adımlarla girmiş Çanakkale ADD'den içeri. Titrek bir sesle konuşmuş: - Köprübaşında hamallık yapıyorum. Duydum ki yardıma ihtiyacınız varmış... Benim de çorbada bir tuzum olsun istedim. Tıpkı birkaç gün önce gelen iki er gibi: "Kantinde görevliyiz. Atatürk rozetleri de satıyo- nız. O rozetleri yaptıran derneği birziyaret edip, ta- nımak istedik" demişler. * • • Zaferin yıldönümünde Çanakkale'de idik. ADD Genel Sekreteri Vahit Yılmaz ve Prof. Anıl Çeçen ile birlikte Kemalizmi anlattık. Insanlann sürekli teriediği, havasız bir salon. Ve üç yüz kişilik salonu dolduran beş yüze yakın kadın-er- kek, genç-yaşlı. Her konuşmantn sonunda ayağa kalkıp var gücüy- le ellerini çırpan, aydınlık, inançlı insanlar. Geçen yılki toplantıda da bulunmuş olan Yılmaz, kulağıma fısıldıyor - Kalabalık geçen yılkinin tam beş katı! Üstelik REFAHYOL belası gitmiş... Üstelik Çanak- kale'de Iranlı kıhklılar yok. RP'nin adı yok... Sömürebileceği bir ortam yok. Belediye başkanı CHP'Iİ. il çapında birincı parti ise DYP... Çiller le birlikte eriyen, toplumsal desteğini hızla yitiren bir DYP. Refah döneminde bile ADD'den hiçbır desteği esirgemeyen bir vali. Atatürk'ün düşüncelerini yay- mak amacıyla kurulmuş olan dernege iki bin Atatürk rozeti ısmarlayan bir gamizon komutanı... Ama bu ortamla hiç bağdaşmayan, tüm bunlara ters bır üni- versite. Prof. Mete Tunçoku'nu yasalara karşın rektörlük- ten uzaklaştıran siyasal zihniyet, şimdi ünıversiteyi ülkücülereteslimetmiş. ÜniversitedeişiolanınMHP il başkanına başvurması gerekiyor. Rektörden başlayan militan kafa yapısı, tüm üni- versiteye egemen... Üniversiteli çok genç ADD'nin toplantısındaydı. Ama üniversite ADD'ye kapalıydı. Rektör atamalannı yapan Demirel'in sorumlulu- ğu, alanlarda laiklik ve Atatürk söylevleri atmakla bi- tebilir mi? • • • Çanakkale ADD'nin yeni yönetimi, kadın ağırlıklı. Başkan Nadide Artın, üniversiteye de mutlaka gi- receklerini söylüyor. Görevi devralır almaz, çeşitli kuruluşları ziyaret et- meye başlamışlar. Sıra müftülüğe gelince de ufak bir tereddüt geçirmışler Ama sonunda orayı da ziyaret etmeye karar vermışler. Sayın Altın şimdi çok mutlu: - Bizim gibi düşünen, Atatürk'e hayran bir müftü ile karşılaştık. En güzel Atatürk fotoğrafı oradaydı... Vahit Yılmaz bunu duyunca gülümsedi: - ADD Kozan şubesinın açılışına müftü de gelmiş- ; ti. H&n&tümimamlan topiayarak... Üşfâjkcokda gâJjştyE anlarrrtıplr konuşmâyİlptLJlfndar etki- JHUÖflf ki kaymâtiam bey dahil, p&âti ^O'nun ke'smesini istedik. Tevazu medi. Sayın Yılmaz da Çanakkaleli. Dedesinin Ayvacık müftüsü olduğunu, hiçbir hut- besini Mustafa Kemal'siz bitırmediğini anlattı. Son- ra da ekledi: - Bizlere Atatürk sevgisıni O vermiştir. Kansı da kızı da hep çağdaş bir biçimde giyinirlerdi... • • • Çanakkale'yi görmeyeli uzun yıllar olmuştu. Assos büyüleyici... Çanakkale kordon boyunun güzelliği doyumsuz. Ama insanlan daha da güzel. Kafaları ışıl ışıl. Genç biröğretmen heyecanlıydı. "ArtıkAtatürk'ün insancıl yanını vurgulamalıyız. Nezihe Araz';n ki- taplannı okutmalıyızyeni kuşaklara" dıyordu. Otobüsümüz, Çanakkale'yi geıide bırakırken bır dilek tuttum içimden: - Tüm Tûrkiye Çanakkale gibi olsun! kabul et- Cazetemize hakaret etti Şeriatçı müftüye suç duyurusu ÖZKANGCTV^EN Çanakkale'de Ramazan Cnsal adlı gazetemız oku- ru, Cumhuriyet gazetesi hakkında "Bu gazeteyi okuyan kâfirdir. Cumhu- riyeti okuyanın aptesti bo- zulur" diyen Yenice Müf- tüsü Zekeriya Ayyıldız hakkında Yenice Cumhu- riyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. 25 yıldan bu yana Cumhuri- yet gazetesi okuduğunu belirten Ramazan Ünsal. ilçede zaman zaman "şe- riafpropagandası yaptığı ileri sürülen müftünün davranışının, kendisine yönelik bir hakaret oldu- ğunu ifade etti. Çanakkale'de Ramazan Ünsal adlı yurttaş. Yenice Ilçesi Müftüsü Zekeriya Ayyıldız hakkında "göre- vinikötüye kullandığı'* ge- rekçesiyle cumhuriyet başsavcılığına suç duyuru- sunda bulundu. Bölgesin- de din hizmetlerini yürüt- mek, din görevlilerinin hizmetlerini düzenleyip denetlemek gibi görevleri bulunan Yenice Müftüsü Zekeriya Ayyıldız'ın, Cumhuriyet gazetesini okuyanlan "kâfir" olarak nitelendirdiğini belirten Ramazan Cnsal, "Bana ve gazeteme hakareteden Ay- yüdız'ın cezalandınlması- nı istiyonun" dedı. Serbest muhasebecilik yapan Ramazan Ünsal, da- %etli olarak gittiği Çanak- kale'ye bağlı Davutköy 'de, dön arkadaşının da şahit olduğu olayı şöyle özetle- dı: "10 ağustos pazar günü. ailemle birlikte davetli ol- duğum bir me\ lit için I)a- vutköy'e gittim. Her gün olduğu gibi gazetemi ya- nımda görürdüm. Gazete- mi köyün kahvesinde oku- maya başladığım sırada Yenice Müftüsü Zekeriya Ayyıldız, berkesi selamla- yarak yaklaşu. Elimdeki gazeteye bakü. Ve gazete- nin Cumhuriyet olduğunu görünce birden 'Muhase- beci Bey. Cumhuriyet mi okuyorsun? Aptestin bo- zulur... Cumhuriyet'i oku- yanlar kâfır olur" dedi. Çok kızdım vebunun bana yapılmış bir hakaret oldu- ğunu söyleyerek " Siz işini- ze bakın, bizim aptestimiz- den şüphe yoktur" dedim. O, benim sözlerim karşı- sında çekip gitti. Ancak, müftü kısa bir süre sonra köy kahvesi yakınlannda bir grup yurttaşı karşısına alarak yfüksek sesle haka- retlenni sürdürdü." Ayyıl- dız'm. ilçede sürekli "şeri- at" propagandası yaptığını söyleyen Ünsal, ertesi gün Yenice Cumhuri\e! Sa\cı- lığı'na suç duyurusunda bulunduğunu kaydetti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle