Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 2 TEMMUZ 1997 ÇARŞAMBA
10 HABERLER
Tarîhe
'kanh
Sıvaskatbamı' olarak geçtîGözü dönmüş yobazlar Madımak Oteli 'nin önünde toplanarak cihat çağnsında bulundular. Bu çağrılar sonunda 35 aydın otel ile birlikte
yandı. Laikliği ve demokratik hukuk devletiniyıkmayı amaçlayan saldırganlar neyazıkki bugün hâlâ adalet önünde hesap vermediler.
BARAN LTNCU
1 Temmuz 1993: Pir Sultan
Abdal Kültür ve Tanıtma
Derneği'nın dört yıldır
Banaz'da düzenlediği Pir
Sultan Abdal Kültür
Etkınlikleri, valiliğin de
desteğiyle ilk kez Sıvas'ta
başladı. Etkinliklerin
başlamasından günlerce önce
Islamcı yerel basında
"Müslümanlara" başlıklı
bildirileryayımlandı. Bu
bildirilerden bırinde. "Bu
kızılbaş taifesi Yavuz'un
kıyamını unutmuş olmalılar ki
yeniden Müslüman kenti
Sıvas'a gelme cesaretini
gösterebilivorlar" türünden
kışkırtıcı ıfadeler kullanıldı.
Bırçok aydının. yazann,
tiyatro ve semah gruplannın
katıldığı etkinliklerin ilk
gününde Aziz Nesin bır
konuşma yaptı. Aynı sırada
Sıvas sokaklannda
"Müslümanlara" başlıklı bir
bıldin elden ele dolaşıyordu.
Aziz Nesin'ın Müslümanlığa
dil uzattığını ıleri süren
bildiri, Aziz Nesin"i açıkça
hedef olarak gösteriyor ve
"Gün, Müslümanlık uğruna
gerekleri yerine getirme
günüdür" dıyerek "cihat"
çağnsında bulunuluyordu.
2 Temmuz 1993: Sıvas'takı
yerel dıncı gazeteler. Aziz
Nesin'in konuşmasına "Dine
saldın". "Müslümanlara
hakaret", "Müslüman
mahallesinde salyangoz
saöüyor" başlıklanyla
verdiler. "Müslümanlığa
\oneltilen çirkin küfürlerin
hesabının sorulacağı gün"ün
geldığini belirterek halkı Aziz
Nesın'e ve etkınliğe katılan
aydınlara karşı kışkırtıyordu.
Saat 12.00 sıralannda bazı
dinci gruplar sloganlar atarak
caddelerde dolaşmaya
başladılar. Buruciye
Medresesı'nde düzenlenmesi
planlanan imza günü bazı
kişilerin "Dinsizlere ölüm".
"Şeytan Anz" ve "tslama
uzanan eller kınlsın"
sloganları atarak yüriiyüş
yapmalan üzerine ertelendi.
Saat 13.40'tacuma
namazından sonra çeşitlı
camilerden çıkan şeriatçılar,
şeriat çığlıklan atan yobazlar,
Paşa Camii'nin önünde
toplandı. Şeriatçı grup
Buruciye Medresesı'nde
oyunlarını oynayan
tiyatroculara taş ve sopalarla
saldırdı.
Saat 14.00. TekrarPaşa
Camii'nden hükümet
konağına yürüyen grubun bu
kez hedefî. Pir Sultan Abdal
Kültür Etkinlikleri'ne ızin
veren Vali Karabilgin'di.
Sıvas Belediye Başkanı Temel
Karamollaoğlu. topluluga bır
konuşma yaptı.
Karamollaoğlu'nun "Siz
isterseniz hilaferi bile
getirirsiniz'" şeklindeki
konuşması. topluluk
tarafından sık sık tekbır
sesleri ve alkışlarla kesildi.
Mollaoğlu konuşmasını,
"Gazanız miibarek
oteun"diyerek bitirdi. Bu
konuşmadan sonra
Karamollaoğlu, kalabalığın
dağılmasını istediyse de
konuşmasının içerığiyle
ateşledıği topluluk, bu
gönülsüz uyanya kulak
asmadı.
Saat 14.40. Sabahtan itibaren
kentin sokaklannda çeşitli
sözlü ve fiziksel saldınlara
uğrayan aydınlar ve sanatçılar
kaldıklan Madımak Oteli'nde
toplandılar. Polis, otelın
önünde ince bir hat oluşrurdu.
Saatler 15.00'i gösterirken
otelın önünde bınkenlerin
savısı 2-3 bini buldu ve "Vali
istifa", "Vali gidecek şeriat
getecek", "Şeytan .Aziz",
"Sıvas Aziz'e mezar olacak"
gibı sloganlar yükseldi. Otelin
içinde panik başladı. içeriden
dışarıya çıkabilmek imkânsız
hale gelmişti. Polis, topluluğu
dağıtamadı. Vali,
Başbakanlığa ilk acıl yardım
faksını çekti.
Saat 16.40'ta Emniyet Genel
Müdür Yardımcısı Hasan
Yücesan bir açıklama yaptı.
Açıklamada. "Olaylar
protesto şeklinde gelişiyor.
Olavlar kontrolümüz
altındadır" dcdi
Saat 17 00'deMılliGençhk
VaktVnın yurtlanndan yaşlan
14 ıle 18 arasında değışen
binden fazla öğrenci otelın
önünde bekleyen topluluga
katıldı. Aynı sıralarda Devlet
Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Erdal İnönü. Aziz
Nesın'den durumla ilgıli bilgi
alıyor ve devletin duruma
hâkim olduğunu söylüyordu.
Vali Ahmet Karabilgin ıse
oteldekilerin tahliye edilme
isteğini "•tehlikeli" olduğu
gerekçesiyle gen çev irıyor ve
Başbakanlığa ikincı acil
yardım faksını çekıyordu.
Saat 18.00. Vali Karabilgin,
meydandakı Ozanlar
Heykeli'nin kaldınlmasına
karar verdi. Böylelikle bu
heykelin Pir Sultan Abdal a
aıt olduğunu düşünen
şeriatçılann
yatıştırılabıleceğine
inanıyordu. Fakat şenatçılar,
heykelı halatlarla Madımak
Oteli'nin önüne kadar
sürükledi Dükkânlar
kapandıktan sonra kalabalık
dahada arttı. Sıvas
Beledıyesi'nın Madımak
Oteli'nin karşı kaldırımına
önceden yığdığı kaldınm
taşlannı şeriatçı grup otele
atmaya başladı.
Saat 'l 8.30. Oteldekiler gıriş
kapısına bir barıkat kurdular.
Kondor ve merdivenlerde
toplanmaya başladılar. Bu
sırada kaldınm taşlan sürekli
otele yağıyordu.
Saat 19.00. Hınçları gittikçe
artan şeriatçı saldırganlar.
etraftakı otomobıllerı ateşe
verdiler. Yanan bez parçalannı
otelin içine attılar. Bu gruptan
ikı kışı digerlerınin de
yardımıyla otelın ıkıncı katına
kadar çıktı. Ellerindeki
- bidonlardan döktükleri
benzınlerle perdeleri ateşe
verdiler. O sırada topluluktan
"Yakın ulan yakm" sesleri
yükseliyordu.
Saat 20.20. Yangını
^seîödürmeye çalışsh **
itfaiyecıler. su hortumlan
kesilerek saldırganlar
tarafından engellendi.
Oteldeki aydın ve sanatçılar
üst katlara kaçmaya başladı.
Bir bölümü bulduklan bir
aralıktan arka binadakı BBP
Sıvas il binasına sığınmaya
çalıştı. Ancak bazı partililer
tarafından içeri girmelerı
engellendi. Sonradan oraya
gelert BBP Sıvas il başkanı,
kaçmaya çalışan aydın ve
sanatçılann içeri girmelerine
izın verdi. Otelin ıçınde üst
katlara kaçanlar ise alev lerden
çıkan dumanlardan dolayı
boğuldular. Yine üst katlarda
bulunan Aziz Nesin ve Lütfii
kaleti. itfaiye tarafından
merdıvenle kurtanldı. Aziz
Nesin. kurtarılışı sırasında
RP'li Cafcr Özçakmak ve bir
itfaiye erı tarafından
yumruklandı.
Topluluğun bır kısmı hükümet
konağına yöneldı. "İslama
uzanan eller kınlır. şerefsiz
vali" sloganlarıyla valiliği taşa
tuttular. Güvenlik
görev lilerının havaya ateş
açması sonucunda saldırıların
önüne geçılebildı.
Saat 21.00'de valılik,
Ankara'ya olaylar sonucunda
27 ölü. 100'den fazla yaraltnın
olduğunu bildırdi.
Saat"22.00. Ölü sayısının 35
olduğu ortaya çıktı.
Yaralılardan ıkisınin bir süre
sonra ölmesiyle olaylarda
hayatını kaybedenlerin sayısı
37 kışıye ulaştı.-Kodtunç.. *•
saldınnın kurbanlanndan 3S"i
otelde dumandan boğularak,
iki kişi de nereden atıldığı
belli olmayan kurşunlarla
öldü.
İstanbul
Savaş 'tan
Aidt'e
dava
• Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcısı Savaş, İhvan
Yayıncıhk Limited
Şirketi ile Akit Gazetesi
Sorumlu Yazıışleri
Müdürü Ali İhsan
Karahasanoğlu aleyhine
3 milyar liralık manevi
tazminat davası açtı.
İstanbul Haber Servisi -
Yargıtay Cumhuriyet Baş-
savcısı Vural Savaş, tstan-
bul'daki avukatlan aracılı-
ğıyla İhvan Yayıncıhk Li-
mıted Şırketı ile Akit Gaze-
tesi Sorumlu Yazıişleri Mü-
dürü Ali İhsan Karahasa-
noğlu aleyhine 3 milyar li-
ralık manevi tazminat dava-
sı açtı.
Savaş'ın Istanbul'daki
avukatlan Fuat Gence ve
eşi Esin Gence tarafından
yapılan açıklamada, Yargı-
tay Cumhuriyet Başsavcısı
Vural Savaş'ın Refah Parti-
si'nin kapatılması ile ilgili
Anayasa Mahkemesi'ne
dava açmasından sonra Is-
tanbul'da yayımlanan Akit
gazetesinin 22-25 Mayıs
1997 tarihlen arasında bi-
rinci sayfada manşetten
verdiğı "Gözleri döndü",
"Bu savcı raporluk", "Pek
de cahilmiş" v e "Okuduğu-
nu da anlamıyor" başlıklı
haberlerde Savaş'a hakaret
edildığı belirtildı. Avukat
Fuat Gence. yaym yoluyla
Yargıtay Cumhunyet Baş-
savcısı Vural Savaş'a haka-
ret edildiği gerekçesiyle
Kadıköy 2. Asliye Hukuk
Mahkemesi'nde İhvan Ya-
yıncıhk Limited Şirketi ile
Akit Gazetesi Sorumlu Ya-
zıişleri Müdürü Ali İhsan
Karahasanoğlu'na dün 3
milyar liralık tazminat da-
vası açıldıgını bildirdı.
Gazetenin yayınlanndan
dolayı aynca Sorumlu Yazı-
ışleri Müdürü Ali İhsan Ka-
rahasanoğlu hakkında T-
CY"nin268 1 ve3.madde-
lerinde yer alan "Resmi st-
faö bulunan bir memura i-
fe ettiği vazifeden dotayr şe-
ref ve haysiyetine hakarette
bulunmak" suçundan 4.5
yıla kadar hapıs cezası ıs-
tendiğini belirtti.
Olayın sanıldarı kaçıyor• Italya'ya daha önce kaçan Ali
Temel ile Sadettin Temiz'in
iadesi içm İtalya'nın İstanbul
Başkonsolosluğu girişimde
bulundu.
EVİNGÖKTAŞ
AJNKARA-Sıvas katliamının önceki du-
ruşmalarda tahliye edilen, ancak daha son-
ra Yargıtay'ca haklannda yeniden hüküm
kurulması ıstenen sanıklardan biri daha
Türkiye'den kaçtı.
Murat Sungur, Ali Temel ve Sadettin Te-
miz'den sonra Yargıtay'ca ıdam cezasına
çarptınlması istenen Alim Özhan" m da ge-
çen günlerde pasaport alıp yurtdışına kaç-
tığı bildirildi. İtalya'nın istanbul Başkon-
solosluğu'nun, Temel ıle Temiz'in adres-
lerinin saptanıp. yakalandıktan sonra iade
edilmelen ıçin girişimde bulunduğu öğre-
nildi.
Başkonsolosluk yetkililerinin. İtalya'ya
kaçtıklan belirlenen Temel ve Temiz'in ne
zaman ve nereden pasaport aldıklannı tes-
pit etmek için Sıvas Emniyet Müdürlü-
ğü'nden bilgi istedikleri belirtildi. Anka-
ra DGM Başsavcılığı'nın, gelecek duruş-
malarda yeniden savunma yapmalan gere-
ken tutuksuz sanıklann yurtdışına çıkışla-
nnın önlenmesi için Sıvas Emniyet Müdür-
lüğü'ne yazı yazıp uyanda bulunduğu ve
isimleri bildirilen sanıklann bir an önce
yakalanmasını istediği bildirildi. Davanın
cuma günü yapılacak olan duruşmasında,
DGM Savcısı Hamza Keleş^esas hakkında
hazırladığı mütalaasını okuyacak. Ke-
leş'in. Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin görü-
şü doğrultusunda mütalaa bildireceği kay-
"Sağır kulağa sözüm yok, köre ne göstereyiml
Bilmezlikten duymazhkum geknler;
Bir de size sormalı, ya ben nereye gideyim?" •
Metin Altıok
"Gülüşün bir kuş olacak hep omuzumda..."
diyordun ya babacığım, 0 kuş artık
benim omuzumda.
Bir de görenlerin, duyanların...
Zeynep Altıok
dedildi. Haklannda dava açılan 79'u tu-
ruklu 124 sanığin yargılanmasına Ankara
1 No'luDGM'de21 Ekım 1993 günü baş-
landı ve mahkeme 18 duruşma sonunda 26
Aralık 1994 günü karannı açıkladı. Mah-
keme 124 sanıktan 26'sına 15"eryıl. 60 sa-
nık hakkında 3'er yıl hapis cezası verirken
37 sanığın da beraatini kararlaştırdı.
DGM'nin karan, müdahil v e sanık aviikat-
lan ile dönemın DGM Başasavcısı Nusret
Demiral tarafından temyiz edildi. Temyiz
başvurulannı ınceleyen Yargıtay 9. Ceza
Dairesi, karara yapılan itirazlan yerinde
görerek ola> ın TCY"nın 146. maddesi kap-
samına girdiğine karar verdi. Daıre, sanık-
lardan 42'sının bu maddeye göre ıdam, 32
sanığın TCY'nin 146,3. maddesine göre 5
ile 15 yıl arasında değişen hapis cezasıyla
yargılanması gerektığini kararlaştırdı.
Y'üksek mahkeme, aynca davada yargıla-
nan 25 sanığın beraatine ilişkin mahkeme
karannı onarken 3 sanık hakkında verilen
3'eryıllık mahkûmiyeti de gerekçeleri ya-
zılmadığı için bozdu. Yine 3'er yıl hapis
cezalanna çarptınlan 14 sanığın beraat et-
meleri gerektiğini hükme bağladı. Daire,
karannda. DGM'nin yazar Aziz Nesin'in
konuşmalan nedeniyle bazı sanıklann ce-
zalannda "ağır tahrik" gerekçesiyle yapı-
lan indinmi yerinde bulmadı. Yargıtay'ın
bozma karannın ardından. Ankara 1 No'lu
DGM'de 19 Kasım 1996 günu dava yeni-
den görüşülmeye başlandı. DGM, Yargı-
tay'ın bozma ilamı konusunda sanıklar ve
avukatlan ile müdahil av ukatlanna görüş-
lerini sordu.
Sanıklar ve avukatlan. bozma karanna
uyulmamasını. müdahil avıakatlarda uyul-
masını ıstediler. Davanın duruşmasına çı-
kan DGM Savcısı Hamza Keleş. açıkladı-
ğı görüşünde, Yargıtay 9. Ceza Daıresi'nin
verdiği karara oybirliği ile uyulmasını is-
tedi. Mahkeme heyeti. bozma ılamına bü-
yük ölçüde uyarak Madımak katliamının,
TCY"nın 146. maddesinde düzenlenen
"De\letin anayasal \e temel nizamını boz-
ma'* amacı taşıdığı görüşüne vardı. Mah-
kemenin bu karanndan sonra 37 sanık i-
dam. 27 sanık 5'er yıldan 15'er yıla. 3 sa-
nık 3'er yıla kadar hapis cezası istemiyle.
14 sanık da beraat istemiyle yeniden yar-
gılanmaya başladı. Mahkeme. daha önce
haklannda 3'er yıl hapis cezası verilen ve
Yargıtay "ın 5'er yıldan 15'er yıla kadar ha-
pis istemiyle yargılanmalannı istediği 11
sanığın. ilk cezalannda direnilmesini ka-
rarlaştırdı. Bozma ılamı konusunda görüş-
leri sorulmayan 6 sanık hakkında Yargı-
tay'ın bozma karanna uyulup uyulmama-
sına daha sonra karar verilecek.
LrÖRÜŞ/ ATAOL BEHRAMOĞLU*
Sıvas'taki katliamın üzerinden bir yıl
daha geçti.
Ankara'da görülmekte olan dava he-
nüz sonuçlanmış değil.
Katliam sanıklarında herhangi bir piş-
manlık belirtisi yok.
Tersine, duruşmalar sırasında Sı-
vas'ta çocuklarını. eşlerini akrabalannı
yitirenlere saldırıyor, mahkeme kurulu-
na, katliam kurbanlarının avukatlarına
hakaret ediyorlar.
Bu cüretin kaynağı çok açık.
Şeriat, devletin içinde örgütlendi.
Canilerin avukatlığını üstlenmiş kişi-
nin birkaçgün önceye kadar Adalet Ba-
kanlığı makamında bulunuşu, katliam
sırasındaki Sıvas Belediye Başkanı'nın
şu anda partamenter oluşu, Sıvas kat-
liamının arkasındaki siyasal gücü, kim-
Sıvas Katliamının Dorduncu Yılındaliğini göstermeye yeterlidir.
Şeriat iktidara doğru yürüyüşünde,
ülkeyi tümüyle ele geçirmek hedefinde
yeni aşamalara ulaşmak üzereyken su-
çüstü yakalandı.
Refah Partisi'nin hükümetten ayrıl-
mak zorunda kalışı, şeriat ıçin görünüş-
te bir yenilgidir.
Devletin içindeki kadroları, toplumun
her kesimındeki örgütlerı, dış kökenli ol-
duğu kuşku götürmeyen finans kaynak-
ları varlığını korudukça. şeriat siyasal ık-
tidar için yürüyüşüne kaldığı yerden her
an başlayabilecektir.
Sıvas'taki katliamın örgütleyicileri ve
uygulayıcıları, 1920'li ve 30lu yıllardaki
şenatçı ayaklanmaları gerçekleştırenle-
rin torunlarıdır.
O günkülerin karşısında genç Cum-
huriyet'in Meclisi, hükümeti, yargısı ve
ordusu vardı.
BugünkülerCumhuriyet'in bütün ku-
rumlarını ele geçirme yönünde inanıl-
maz mesafe aldılar.
Sıvas'ta yakılarak ve boğularak öldü-
rülen ınsanlar arasında ülkemızin seç-
kın yazarları, şairieri, müzikçileri ve eğer
yaşıyor olsalardı yaşları bugün ergenlik
çağına ancak ulaşabilecek çocuklar
vardı.
Şeriatçı medya, Sıvas katlıamına ar-
ka çıkmaya devam ediyor. Tanrı'nın
adaletini savunur görünen, aslındaysa
yürekleri taşlaşmış, vicdanlan sağırlaş-
mış olanların Ankara'da Karşıyaka Me-
zartığı'na uğramalarını ve orada Sıvas
katliamı kurbanlarının yan yana sıralan-
mış mezar taşları önünde bir an dura-
rak, kendi kendilerini, insanhklarını sor-
gulamalarını isterdim...
Sıvas katliamının dördüncü yılında.
aralarında şaır, yazar, sanatçı dostları-
mız Asım Bezirci, Metin Altıok, Beh-
çet Aysan, Uğur Kaynar, Âşık Nesi-
mi, Muhlis Akarsu, HasretGültekin'in
bulunduğu katliam kurbanlannın anısı
önünde saygıyla eğilirken canıleri ve
destekçilerini lanetliyoruz.
Sıvas davası bir simge. cumhuriyeti-
mizin ve demokrasimizin mutlaka ve
daha fazla gecikmeksizin vermesi ge-
reken birsınavdır...
*TYS Genel Başkanı
' Sorumlular
laik sistemi
yozlaştıranlardır'
Haber Merkezi - Sıvil
toplum örgütleri. Sıvas şe-
hitlerinın ınsanlığın \ e ay-
dınlığın meşalesi olarak
kalacağmı belirterek. "Sı-
vas'ı unutmavacak. unut-
turmayacak ve Türkne'yi
ortaçağ karanlığına teslim
etmeveceklerini*' belirttiler.
Sıvas'takı Madımak Ote-
li'nde 35 aydının ölümüy-
le ilgıli yaptıkları yazılı
açıklamada. Sıvas şehıtle-
nnın insanlığın ve aydınlı-
ğın meşalesi olacağını be-
lirterek. 4 yıl önce yaşanan
katliam bır kez daha lanet-
lendi.
Tabipler Odası tstanbul
Şubesi'nden yapılan açık-
lamada "olaylan acz içinde
izle>en güvenlik kuvvetleri-
nin ve v ahşettablosunu ört-
meve çalışan de> let büyük-
lerinin unutulmayacağı"
vurgulandı.
Türkiye Yazarlar Sendı-
kası Yönetım Kurulu'nca
yaplan açıklamada ise "Sı-
vas davasının bir an önceso-
nuçlanmasınL sadece cani-
lerin cezalandınlmasıyla
yetinümeyerek. arkalann-
daki destekçi siyasal güçle-
rin de ortaya çıkanlmasını
istiyoruz"denildi.
Ruhı Su Kültür Merkezi
adına Sıdıka Su imzasıyla
yapılan açıklamada da
Mustafa Kemal'in Kurtu-
luş Savaşı'yla başlayan ay-
dınlanma devnminin em-
peryalıst güçler ve onların
Türkiye içindeki uzantısı
gencı odaklarca hazmedı-
lemediği vurgulandı. De-
mokratik Dayanışma \r
ak-
fı Genel Başkanı Fermani
Altun da Sıvas şehitlerinı
unutmayacaklarını vurgu-
ladı
Hacıbek'aş Veli Kültür
ve Tanıtma Derneği'nden
yapılan açıklamada ise
şöyle denildı: "LTkemizin
ufuklannı karartan şeriat,
dün tehlikey di bugünde öy-
ledir. Şeriaü. demokratikve
laik sistemi yozlaştıranlar
üretmiştir. 2 temmuz katli-
amının arkasındaki yoz dü-
zeni besleyen emperyalist-
leri ve işbirtikçilerini çok iy i
tanıdığımızı bilmelidirler.
Bu gerçekleri hay kırmakve
ülkemizde bu tür olaylann
obnaması için Atatürk ilke-
leri doğruitusunda laik ve
demokratik bir düzen ve
banş içinde kardeşce bir or-
tamda yaşamak istiyoruz.1
*
Atatürkçü Düşünce Der-
neği Aydın Sube Başkanı
Erol Ertuğrul, Sıvas katli-
amını gerçekleştirenlerin,
bu eylemleriyle övündük-
lenni anımsaftrak "Bu ca-
nileri mahkemelerde savu-
nan kişL Türkiye Cumhuri-
yeti"nin Adalet Bakanb-
ğı'na getirilebilmiştir. Bu
e> lemler ve bu dönenv ülke-
mizin tarihinde karanlık
günler olarak yer alacaktır.
Bu çağdışı olayı gerçekleşrt-
renleri nefretle kınıyoruz"
dedı.
İHDMuğlaŞube Başka-
nı İsmet ünür, Sıvas katli-
amının 4. yıl dönümü nede-
niyle yaptığı yazılı açıkla-
mada tepkisını şöyle dıle
getırdı: "35 aydım diri diri
vakan bu çağdışı anlayış,
çağlar boyunca lanet ve nef-
retle anılacaklardır. Sıvas
katliamını yaratanlan. des-
tekleyenleri.göz yumanlan.
vahşeti gerçekleştiren kara-
yobaz çetelerine arka çı-
kanlan bir kez daha lanet-
liyor ve protesto ediyoruz.
Lütfen uyanahm artık. La-
ikliğe. insan haklanna, de-
mokrasiye ve cumhuriyete
sahip çıkalım."
HADEP Adana İl Baş-
kanı Eyyüp Karageçi de
düzenlediği basın toplantı-
sında, tüm faılı meçhul cı-
nayetler ve Sıvas katliamı-
nın faıllerının mutlaka bu-
lunması v e yargı önüne çı-
kanlıp cezalandınlması ge-
rektiğini kaydettı.
Genel-lş Adana 2 No'lu
Şube tarafından yapılan
konuyla ilgili açıklamada
da "İnsanlan yakaru insan
hakları derneklerini kapa-
tan, basına saldıran hertür-
lü anlayışın karşısında ola-
cağımızı belirtivor. halkın
temel ihtiyaçlanna yapılan
yeni zamlan da nefretle kı-
nıyoruz" denildı.
Zonguldak Barosu Baş-
kanı Zeki Çolakoğlu da
yaptığı açıklamada şunlan
söyledi: "Sıvas'ta otuzbeş
avdınımız. haksız bir şekü-
de gerçek dışı bahanelerie
haince katledildi.
Sıvas katliamında yaşa-
nanlar'laıklığe', "cumhuri-
yete' ve 'demokratik hukuk
devletıne' başkaklındır. Bu
olaya katılanların amacı şe-
riat düzenini, teokratik dev-
let düzeni kurmayı. ulusu
ümmet yapmayı. cumhuri-
yetin ve Atatürk devrimle-
rinin ana ilkesi olan laiklik
ilkesini ortadan kaldırarak,
halkımızı tekrar ortaçağ
karanlığına çekmevi anıaç-
lamışlardır.
Demokratik hukuk dev-
letinde dev let. tüm kurum-
larıy la. kuramlarıy la, fert-
lerrv le kişinin en temel hak-
kı olan "yaşama hakkı'na
sahip çıkar, güvence altına
alır. Kendinden olmayana
yaşam hakkı tanunayan ne
kişL ne de dev k't demokrat-
tır.
Aradan dört yıl geçmesi-
ne karşın açılan davalann
sonuçlanmaması. haksız ve
gerçekdışı gerekçelerin söz
konusu edilmesi, toplum,
Yİcdamm yaralamaktadır.
Davanın bir an önce hukuk-
normlanna ve gerçege uy-
gun olarak sonuçlandıril-
ması hukuk devleti olma-
nın bir gereğidir."