Katalog

SAYFA CUMHURİYET 16 HA2İRAN 1997 PAZARTESİ 8 DIŞ HABERLER Maastricht'ten bu yana en önemli Avrupa Birliği zirvesinden anlaşma yerine siyasi deklarasyon çıkması bekleniyor Amsterdam'da kötümser zirve• Fransa ve Ingiltere'de seçimleri solun kazanmasıyla para birliği için istikrar anlaşmasının imzalanması olasılığı zayıfladı. Sosyalistler, istikrar anlaşmasına bir istihdam oranı eklenmesini istiyor. Zirvenin gündemi ÖZGÜR ULLSOY AMSTERDAM - AB Dönem Başkanı Hollanda'nın düzenlediği ve Maastricht"ten bu yana en önemli toplantı olarak nitelen- dirilen Amsteıdam Zırvesi bugün 15 AB üye- si ülkenin de\ let ve hükümet başkanlannın katılımı ile başlıyor. Fransa ile Almanya arasında ortak para birimine geçişten kay- naklanan sorunlann aşılamaması ve uzlaş- ma sağlanamaması nedeniyle zirveye ger- gin ve kötümser bir havada giriliyor. AB'yi genışlemeye hazırlamak için yak- laşık iki yıldır sürdürülen hükümetler ara- sı konferans (HAK), bugün başlayan Ams- terdam Zirvesi ile resmi olarak sonra eriyor. Zirve öncesinde yapılan yorumlarda. an- laşma metninin çıkması "düşükbirolasdık" olarak görülürken, Amsterdam Zırv esi"nin "siyasi deklarasyonla' noktalanması bekle- niyor. AB Dönem Başkanlığı'nı yürüten Hollan- da'nın Amsterdam kentinde, Başbakan VVun Kok başkanlığında düzenlenen zirve siya- si deklarasyonla kapandığı takdirde. anlaş- ma metni, dönem başkanlığını 1 temmuz- da üstlenecek Lüksemburg'da imzalanacak. Ancak Hollanda'nın isteği üzerine metin, 'Amsterdam Anlaşması' olarak adlandın- lacak. İstikrar anlaşması Genişleme hazırlıklannda olan AB'nin. Amsterdam "da "istikrar anlaşması"" (Ortak para birimine geçildikten sonra AB bütçe- lerinın açık vermesıni önlemeyi amaçlayan tedbirler paketi) olarak da adlandınlan bir uzlaşmaya varması, bu kapsamda kurum- sal reformlan gerçekleştirmesi, Maastncht Anlaşması'nın eksıkliklerinin de gideril- mesi planlanıyor. AB lıderlen yeni iş sahalan açmak ve iş- sizlikle mücadeleye öncelik vermeyi, so- runa ortak çözüm bulmayı amaçlıyorlar. Amsterdam Zırvesi'nin. çeşitli Avrupa ül- kelerinden gelen onbınlerce işsizin göste- nlerinin gölgesinde başlaması özel bir an- lam taşıyor. İngfltere ve İrlanda'nın muhalefeti Liderler. Maastricht anlaşması dışında kalan serbest dolaşım ılkelerini ve Schen- Serbest dolaşım: Anlaşmanın uygulamaya girmesinden sonraki beş yıl içinde AB ülkeleri arasındaki sınırlar açılacak. Ortak sığmma ve göç poütikası: Sınırlann açılmasıyla birlikte AB hükümetleri, sığınma hakkı, göç ve vize konusunda ortak politikaya geçecekler. PoBsler arasında isbirliği: Avrupa polıs istihbarat bürosu Europol'ün rolü arttınlarak örgütlü suç, uyuşturucu kaçakçılığı ve yasadışı göçle mücadelede ulusal polis güçlerine yardımcı olacak. Banşuı korunması: AB, Batı Avrupa Birliği'nin (BAB) savunma kanadından kendi adına banşı koruma ve insani operasyonlar yürütmesini isteyebilecek. Dış potitika: Karar verme süreci kolaylaştınlarak AB'nin ortak bir tavır belirleyebilmesi sağlanacak. Tkaret: Avrupa Komisyonu'nun AB adına ticari görüşmelerde bulunma yetkisi arttınlacak. İstihdam: tstihdamı arttırmak için maliyeti AB tarafindan karşılanan teşvik önlemleri ahnacak. Oy çokluğu: AB'nin ağırlıklı oy sistemi uyannca oylann çokluğuna göre karar alınabilecek alanlar genişletilecek. Avrnpa KomisyDnu: AB'nin genişlemesiyle toplam 20 olan komiser sayısının artması işleyişte tıkanıklığa yol açacağından, büyük ülkeler birer komiserlerinden vazgeçecek. Oy agırüğı: Genişlemenin başlamasıyla AB Bakanlar Konseyi'nde büyük ülkelerin oylannın ağırlığı nüfuslanna oranla arttınlacak. Esneklik: Bazı üyeler, belirli koşullann sağlanması durumunda alınan ortak karann dışında kalabilecek. > Onbinlerce Avnıpalı işsizin Amsterdam'daki gösterisL, zirveye kablan AB liderierine önemli bir mesaj veriyordu. Europol, FBI gibi olacak AB ülkelen, Amsterdam zirvesinde Amenkan Federal Soruşturma Bürosu'nun (FBI) Avrupa versiyonunun kurulması yönünde de önemli bir adım atacaklar. 1991 yılında kurulan A\nıpa polis istihbarat bürosu Europol'ün. şu anki işlevleri, uyuşturucu kaçakçılığı, terorizm, silah kaçakçılığı ve yasadışı göç gibi konularda ulusal polis birimleri arasında hızlı bilgi alışverişini sağlamakla sınırlı. AB üyesi ülkeler tarafindan Amsterdam"da kesinleştirilip Lüksemburg'da imzalanması beklenen anlaşma metnı uyannca, sınır ötesi polis işbırliğini yoğunlaştırmak amacıyla Europol'ün işlevleri arttınlacak. Europol, anlaşma metninin yürürlüğe konulmasından sonraki 5 yıl içinde özel soruşturmalar için çokuluslu ekipler kurulmasmı sağlayacak yetkilere kavuşacak. Bu ekiplenn içinde Europol'ün kendı temsilcilen de bulunacak. Europol ayrıca. işbirliğınin gerekli olduğuna ınandığı konularda AB üyesi ülkelenn polıslenne. harekete geçmelen konusunda uyanda bulunacak. Ulusal polis güçleri. Europol'ün uzmanlığından da yararlanabılecek. gen kurallannı yeni uzlaşmaya dahil etmek istiyorlar. Bu alanda İngiltere ve Irlanda'nın muhalefetlen sürüyor ve sınırlanndaki kont- rolleri kaldırmayacaklannı ifade ediyorlar. Son seçimlerde sosyalistlerin iktidara gel- dikleri İngiltere \e Fransa'daki siyasi tavır değişiklikleri. zirve için yapılan hazırlıkla- nn ve daha önce saglanmış uzlaşmalann tekrargözden geçirilmesini gerektirdi. İn- giltere ve Fransa'nın sosyal alana ağırlık vermeleri ve ortak para birliğine geçişte ba- zı frenlemeleri gündeme getirmelen hazır metinlerin değiştirilmesini gerektiriyor. Fransa süre istiyor Fransa'da sosyalist Li- onel Jospin'ın yönetime gelmesi üzerine ilk defa Almanya ile Fransa bir zir- ve öncesinde kendi arala- nnda uzlaşma sağlayama- dılar ve ortak tavır belirle- yemediler. Bonn ile Paris arasındaki görüşmelerin son dakikaya kadar devam etmesine karşın anlaşmaz- lığın gıderilememesinin zirveye büyük ölçüde göl- ge düşürdüğü belirtiliyor. Fransa, geçen hafta Avru- pa para bırliğının ıstikrar anlaşmasını incelemek için daha fazla zamana gerek- sinimi olduğunu açıklaya- rak AB ortaklannı şaşırt- mıştı. Fransa'nın para bir- liği için 'istihdam oranı" gibi yeni ölçütlerin aran- ması talebine Almanya AB genelinde bir istihdam ya- ratma planı uygulamanın çok masraflı olacağını be- lirterek ısrarla karşı çıkıyor. İngiltere'nin yeni Baş- bakanı Tony Blair ise "zir- vede kendi ülkesinin men- faatlerini her şeyden üstün göreceğini. İngiltere'nin ba- ğımsı/Jığını savunacağuu" açıkladı. Fazla özgürlük Moskova'ya dokunuyorRusya'nın son haftalardaki başağnsı, Uzakdo- ğu'daki Pnmorye bölgesı. Bu bölgede 1993'ten bu yana giderek yoğunlaşan sorunlar, özellikleenerji sı- kıntısı, bir ara günde 15-18 saate varan elektnk ke- sintileri, halkın protesto gösterileri (grev sayısına göre Primorye Rusya şampıyonu), valılikle beledı- ye arasındaki anlaşmazlıklar, derken şimdı de Mos- kova ile göreve seçımle gelen bölge valisi Yevge- niy Nazdratenko arasındaki ilışkıler gengin. Bölge- ye özel temsilcı atayan Başkan Boris Yeltsin, va- linın anayasal yetkilerini sınırlamaya çalışıyor Bunu yaparken de vali aleyhinde haberalma örgütünden saglanan belgeleri sıkça kullanıyor. Kulıslerde erken vali seçimlerine gıdilebıleceğı söylentısı dolaşıyor. Ancak en güçlü aday yine Nazdratenko. Gerçi bir yöntem daha var: Primorye Valısı'nın tutuklanma- sı. Tıpkı kısa süre önce, yine seçımle başa gelmiş olan Tula valısınin tutuklandığı gıbı. Bölgeler ve Duma'da egemen olan muhalefet, Kremlin'i özgurlüklere saldırmakla suçluyor. (Bu ara- da yakında Yeltsin'in Duma'yı dağıtabilecegı söy- lentisi de yaygın.) Rusya Federasyonu'nun 89 ida- ri birimi (özerk cumhuriyet, bölge, yöre) yöneticile- rinden bir kısmı, federalizmin tehlikede olduğunu sa- vunuyor. Idari binmlenn "egemenlık geçidi", 8-9 yıl önce başlamıştı. Dönemin lideri Mihail Gorbaçov ve Boris Yeltsin, bölgelerin desteğıni alabılmek için onlara bol özgürlük ve hak vaat edıyordu. Yeltsin, "Istediğiniz kadar bağımsız olabilirsiniz" cümlesiy- le ün kazanmıştı. Sonunda cumhuriyetler ve bölge- ler, siyasal destek karşılıgında merkezden maddi yar- dım almaya ve kendı topraklannda bir prenslik gi- bi başına buyruk davranmaya alıştılar. Yeltsin'in "sıradan iktidargünleri" başlayınca es- kiden verdiği özgürlükler onu rahatsız etmeye baş- ladı. Moskova'da hazırtanan federatif anlaşmayı 89 idari birimin hepsi ımzalamadı. Ömeğin, Tataristan ayrı koşullar talep etti ve aldı. Çeçenistan ise ken- dini Federasyon'un dışında gördüğünü açıkladı. Ötekılerin bazısı kendinı '•egemen" ilan ettı, bazısı etmedı. "Rusya, federasyon mu konfederasyon mu özel anlaşmalara dayalı bir cumhuriyet mi" türün- den sorular sık sık gündeme gelir oldu. Merkezin, cumhuriyet ve bölgelen denetleme olanaklan da- raldı; parası azaldı; güç kullanma yöntemı Çeçenis- tan'da iflas etti. Özgürlük ve hak derken ortada dev- let kalmayabileceği ve federasyonun dağılabılece- ği yorumlan gündeme iyice yerleşti. BASIN 'PKK'nin Marksizmi sahteydi' Haftalık Moskovskiye Novosti gazetesinin 21. sayısında Türkolog yazar Radiy Fiş'in "Devlet kurbanlan" başlıklı bir yazısı yayım- landı. Yazıda şöyle deniyor: "PKK'yiyalnızca Türk değil, Sovyetyönetimi de terörist bir ör- güt saymaktaydı. Almanya 'da yasaklı olan bu örgûtü, ABD Başkanı Bill Clinton da terörmer- keziolarak nitelemişti. Moskova'nın desteği- ni almak için kullandıklan sahte Marksist söy- lemi, SSCB'nin yıkılmasından sonra terkeden PKK liderleri, şimdi Türkiye ve ABD ile Rus- ya arasındaki çelişkilerden yararlanmaya ça- lışıyorlar. Azeripetrolleri konusunda olan bu- dur. Moskova'daki bazı Ruspolitikacılan et- kileyen de bu olmuştur. PKK'nin Kürt Kültür Merkezi adı altında Moskova 'da bir temsilci- lik açmasının ve Yaroslavl kentı yakınlannda resmi olarak göçmen kampı denilen bir eği- tim kampı kurmasının arkasındayatan da bu- dur." ORTA ASYA Taşkent'ten Moskova'ya ödün Dostum Turkive'de Geçen hafta Afganıstan'da Taleban'ın gen savrul- ması; Özbekistan, Türkmenistan ve Tacikistan'a kı- sa süreh bir rahatlık sağladı; göçmen atağı tehdıti ge- çıcı olarak azaldı. Ancak kahcı istikrardan söz etmek ola- naksız. Türkmenistan, Taleban'la ilişkileri geliştirmekten yana. Aşkabat, Afganıstan'da tek ve sağlam bir iktidar istiyor; Türkmen ga- zının Pakıstana güvenh biçımde ulaşması için bunu zorunlu sayıyor. Türkme- nistan-Afganistan sınınnı Rusya koruyor. En yoğun askeri önlemler, 16 bın kişilik Rus sınır birlikleri ve ayrıca Ruslar- dan oluşan BDT kolektif güvenlik güçleri tarafindan korunan Tacikistan'da. Ta- leban, muhalif Ahmet Şah Mesut a Tacıkistan ıçınden yardım geldiğini defa- larca vurgulamıştı. Son zamanlarda Orta Asya'nın lideri olarak görülmeye baş- lanan Özbekistan ile Taleban arasındaki ilişkiler daha az gengın değil. Özbek- Afgan sınınnda her an çatışma olabileceğı iddia ediliyor. Özbekistan Orta As- ya'da kendi sınınnı kendisi koruyan (1992'den bu yana) ve Rusya sınır birlik- leriyle işbirliğine girmeyen tek BDT ülkesiydi. Ancak Taleban'la arasında gü- vence unsuru gibi duran Özbek asıllı general Raştt Dostum'un Türkiye'ye kaç- ması sonucu, Afganistan ile arasındaki 130 kılometrelık sının daha lyı koruya- bilmek amacıyla, sonunda Özbekistan da Rusya ile anlaşmak zorunda kaldı. Yakında Rusya askerieri Özbekıstan'a gıdecek. KÜLTÜR • SANAT 293 89 78 (3 HAT) BASAK SIGORTA SANAT GALERİSİ ERSOY AYYILDIZ RESİM SERGtSİ 13 Haziran - 30 Haziran 1997 Şalr Eşref Bulvan 19 35210 İZMİR Başak Sigorta Sanat Galerisi, Başak Sigorta'nın bir kültür hlzmetidir. ESKtŞEHİR ASLİYE 5. HUKUK MAHKEMESİ Sayı: 1996710 Esas 1997/274 Karar Davacı Halime Denizkızı tarafindan davalı Cemal De- nizkızı aleyhine açılan boşanma davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda; Adana ili. Seyhan ılçesi. Hurmalı köy/mah. cilt: 020/10, sayfa: 46, kütük sıra no: 403'te nüfusa kayıtlı bulunan Halime ve Emine'den olma 1946 d.lu davacı Halime Denizkızı ile aynı yerde nüfusa kayıtlı bulunan Kaya ve Fato'dan olma 1932 d.lu Cemal Denizkızı'nın boşanmalanna, Ahnması gerekli bakiye 180.700- TL harcın davalıdan alınmasına, Davacı tarafin- dan yapılan 4.516.600.- TL yargılama giderinin. davalıdan alınıp davacıya verilmesine, 13.05. 1997 tanhinde 1996/210 esas ve 1997'274 karar sayılı ilamla karar veril- miş olup, işbu karar ilan tanhınden itibaren yedi günlük bekleme müddeti sonunda başlayacak 15 günlük süre ıçe- risinde temyiz edilmediği takdirde kesinleşeceğı hususu ad- resi tespit edilemeyen davalı Cemal Denizkızı 'na ilanen tebliğ olunur. 28.5. 1997 Basın: 25148 O SALIYAZAN OYUNLAŞTIIMN-YCNCTEN M H T i r t «V1OIIAM zo-17 MAI1«AH n n SAAT ZUO VER ZAlriri ÇUKURLUÇEŞME SK 13A BEYI BİLETLtB VAKKOUUU. Ç/UlfI MAİAZALARI VI ZAlM'DE YOSLU Kültür Sanat ilanlarınız için: 293 89 78 (3 hat) GAZİAIVTEP ASLİYE 4. HUKUK R\KİMLtĞrNDEN 1994 143-1996561 Davacı Karayollan Genel Müdürlüğü tarafindan davalı Ömer Demır aleyhine açtığı tapu iptali ve tescil davasında, Mahkememizin 2.7.1996 tarihli 1996/561 sayılı kararlanyla Gazıantep Karpuzkaya Köyü ada 114, parsel 28de kayıtlı taşınmazm 5450 m2'lik bölümünûn Ömer Demır adından ıptalı ile davacı idare adına tescilıne karar verilmıştır. Davacı vekılı mahkememıze verdiği tavzih dılekçesi ile dava edilen taşınmazın ada numarasınm 113 olduğu halde hüküm kısmında 114 ada, 28 parsel şeklinde yazılı olduğunu bildirerek 114 ada numarasımn 113 olarak tavzihıne karar verilmesinı istemiştir. Davalı Ömer Demir'e karar ilanen tebliğ edilmiş olduğundan tavzih dılekçesının de ilanen tebliğine karar verilmış olmakla dunışma günü olan 27.6.1997 günü saat 09.00'da mahkememizde hazır bulunması. aksı takdirde yokluğunda karar verileceği ilanen tebliğ olunur. BasırT: 12667 ALI HAYDAR TÜRKMEN 1960-1977 "Öldüğümde şafak vaktı Ağlamayın başmda mezanmın Özgürlük rüzgânyım ben Olmayacağım altında toprağın Eseceğim üstünde ülkemin" DOSTLARI ve YOLDAŞLARI ADINA Eınirali. Şener, Yener. Giirsel, Alitopçu. Hasau. Ozay, Alidemir, Yıısuf, Latife, Cenıalettin Türkmen. TERME ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo. 1995 507 Davacı Musa Ordulu tarafindan davalı Emme Ordulu aleyhine açılan boşanma davasında, Terme Eğercılı köyün- den Burhan kızı Emıne Ordulu'nun tüm aramalanna rağmen bulunamadığından dava dılekçesinın ilan yolu ile yapıldığın- dan, taraflann boşanmalanna karar verilmış olduğundan, ış- bu ilan neşır tanhınden itibaren davalı Emıne Ordulu bahse konu boşanma karannı temvız edebilecekleri, aksi takdirde 15 gün sonra karann kesınleşmiş sayılacağı hususu ilan olunur. Basın 204 İ 3 BAK1RKÖY 2. ŞULH HLTOJK HÂKİAILİĞİ'NDEN Sayı: 1997,434 Mahkememıze açılan vasi tayıni davası sebebiyle; Mahkememizce verilen 1997/434 esas 1997'412 sayılı karar ile (5.6.1997 tarihli karar ile) Erzincan. Kemaliye ilçesi. Gözaydın Köyü cilt no:062 01. sayfa no'45'de nüfusa kayıtlı Mahmut ve Zülal'dan olma 2.4.1940 d.lu Emıne Rişvanın \esayet altına alınarak. kendisine aynı yerde nüfusa kayıtlı Sadullah ve Emine'den olma 25.8.1967 d.lu oğlu Kazım Rişvan vasi olarak tayın edilmıştir. ttirazı olanlann yukanda yazılı dosyaya müracaat etmelen, aksı takdirde kesınleşeceği hususu ilan olunur. 5 6.199"' Basın- 26026 SAVAŞIN DÜNYA'DAKi VE TÜRKİYEDEKİ ÇOCUK KURBANLARI GENELKURMAY BRiFiNGiNiN SATIR ARALARINPA NELER VAR? HER ÖRGÜT PARTiiÇi DEMOKRASi DiYOR; FAKAT, NASIL BiR PARTiiÇi DEMOKRASİ? DÜNYADA SOL YÜKSELiRKEN, TÜRKiYE'DE SOL NEREYE GiDiYOR? TARiHiN TANIĞI VEDAT TÜRKALi NOKTA'YA KONUŞTU! PATRON ABD, NATO'YU NEDEN GENiŞLETiYOR? CEZAYiR'DE DEMOKRASiYE EVET, TERÖRE HAYIR! • SEVGIUNIZ HANGI MARKA? SEVGINIZ KAÇ PARA? • "SINAI MULKIYET" KORUMA ALTINOA •T OPRAKBANK BILGILI ELLERDE UÇUYOR • YA2ININ ALTINLA ŞIIRI • GÖKDELENDE HANIMEU • PODYUMDA KOKU'LAR KOL GEZDI • KATALOGDAN TAŞAN SICAK YAZ • CAZIN GECE MAVISI • ANKARA KULISI VE MUSA KART'IN ÇIZGİLERİ