Katalog

SAYFA CUMHURİYET 16 HAZİRAN 1997 PAZARTESİ HABERLER RP'nin Almanya'daki küfürlü gövde gösterisinde, Türkiye'deki şeriatçılann desteklenmesi istendi Adü düzen' şeriatın örtüsü• Milli Görüş'ün Avrupa'daki yaklaşık 500 camisinde günlerce önceden genel kurula katılınması içın fetvalar verildi, katılmanın sefer anlamına geldiği ve ibadet yerine geçeceği. katılmayanlann davaya bağlılığından şüphe edileceği anlatıldı. "Adil düzen" sloganıyla Türkiye'de şeriat için yola çıkanlara destek istendi. • Konuşmacılar medyayı hedef gösterirken, genel kurulu izleyen basın mensuplarına da yer yer saldınlarda bulunuldu. Militanlar, Hürriyet gazetesi ve NTV muhabirlerine saldırdı. Hamburg'da olan RP Milletvekili Şevki Yılmaz. gönderdiği dayanışma mesajında "Medyaya ilan verenleri boykot ediniz" dedi. DTP lideri, Demirel'in devreye girmesini istedi Cindoruk: Sıkıyönetim istemiyoruz • Türkiye'nin içınde bulunduğu durumdan Meclis'te bir demokrasi uzlaşmasıyla kurtulabileceğini savunan Cindoruk, Cumhurbaşkanı Süleyman Dernirel'i milletvekillerinin demokrasi ekseninde uzlaşmalannı sağlamak üzere görev üstlenmeye çağırdı. İstanbul Haber Servisi - Demokrat Türkıye Partısi (DTP) Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk. ara rejimin "hukuka ara veren rejim olduğunu" söyleyerek "Ne siz, ne biz artık sıkıyönetim istemiyoruz" dedi. DTP Genel Başkan Yardımcısı İsmet SezguTle birlikte Türkiye'de son 30 yılın tüm darbelerini yaşadıklannı belirten Cindoruk. "Her şeyi koruma>ı askere btrakabilirsiniz. ancak cumhuriyeti ve demokrasiyi korumak Türk halkının göre\idir" diye konuştu. Cindoruk. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'i Meclis'te demokrasi uzlaşmasını sağlamak üzere görev üstlenmeye çağırdı. 'Askerin görevi başka, sivilin görevi başka' DTP'ninBahçelıevlertlçe Başkanlığı. dün düzenlenen bir törenle açıldı. Açılışa DTP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk"un yanı sıra genel başkan yardımcılan ve İstanbul milletvekilleri lsmet Sezgin, Necdet Menzir ve ANAP'lı Bahçelievler Belediye Başkanı Saffet Bulut katıldı. Törende konuşan Cindoruk, cumhuriyetin demokratik ve laik niteliğinın tehlikeyle karşı karşıya olduğunu söyleyerek "Ancak onu düzeltmek bizim görevimiz; askerin görevi başka, sivil otoritenin görevi başka" dedi. Cindoruk. mevcut hükümetin demokratik otoriteyi elinden kaçırdığını savunarak "Elinden kaçırdığı için Türk ordusu meseleye cl koymak zorunda kalmıştır, ancak bu yanlışür" diye konuştu. Türkiye'nın ıçinde bulunduğu durumdan Meclis'te bir demokrasi uzlaşmasıyla kurtulabileceğini savunan DTP lideri Hüsamettin Cindoruk. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'i milletvekillerinin demokrasi ekseninde uzlaşmalannı sağlamak üzere görev üstlenmeye çağırdı. Cindoruk, Türk halkının özgür, laik bir Türkiye, din ve vicdan özgürlüğü ile devletin, milletin seçtiği organlarca yönetilmesini istediğini vurguladı. Cindoruk, Türkiye'nin ıçinde bulunduğu bunalımdan çıkmasının yolunun hükümet değiştirmek olmadığını ifade ederek "O zaman hacı-bacı hükümeti, bact-hacı hükümeti olacak, ne farkı var?" dedi. Cindoruk. bır gazetecınin " DYP'den istifa eden miHetvekiIkrinden DTP'ye başvuru var mı" sorusu üzerine de "tsim var ama vermenı" diye konuştu. METİN GÜR DORTVIUND - Merkezı Köln'de bulunan Islam Toplumu VIillı Görüş'ün (İTMG) "Banş ve Kültür Şenliği" adi altında düzenlediği üçüncü genel kurulu. Refah Partisi'nin Avmpa'da hızla yıpranan ımajını kurtaıma operasyonuna dönüştü. RP'ye destek venlmesi ıstenen genel kurulda konuşmacılar medvayı hedef göstenrken salondakıler de fıılı saldırılarda bulundu. Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Hasan Celal GüzeL orduya. laikliğe sert sözlerle saldırdı. VIillı Görüş'ün Almanya ve Avrupa'dakı yaklaşık 500 camisinde günlerce önceden genel kurula katılınması için fetvalar verildi. katılmanın sefer anlamına geldiği ve ibadet verıne geçeceği, katılmayanlann davaya bağlılığından şüphe edileceği anlatıldı. bu yönde baskılar >apıldı. u Adil düzen" sloganıv İa Türkiye'de şenat için yola çıkanlara destek istendi. Milli Gazete'nın Avrupa baskısında vayımlanan tam sayfa duvıırularda genel kurula Adalet Bakanı Şevket Kazan. Kültür Bakanı İsmail Kahraman. Cahşma ve Sosyal Güvenlık Bakanı NecatiÇeük. İstanbul Belediye Başkanı R.Tayyip Erdoğan. Ankara Belediye Başkanı MeHh Gökçek. Rıze Milletvekili Şevki Yümaz'ın yanı sıra İslam ülkelennden temsilcilerin \e sanatçıların katılacağı duyuruldu. Dortmund VVestfalIen Stadyumu'nda. sıkı güvenlik önlemlen altında ve aynca 2000 mılitanın saha içi güvenliğı sağladığı seçimsız genel kurula Kuran okunarak başlandı. Yaklaşık 30 bin kışinın katıldığı. kadın ve erkeklerin ayn ayn bölümlerde yer aldığı genel kurulda sık sık "Miicahit Erbakan" sloganlan atıldı. Medyaya saldın Konuşmacılar medyayı hedef göstenrken, genel kurulu izleyen basın mensuplanna da yer yer saldmlarda bulunuldu. Hürriyet gazetesi ve NTV muhabirlerine saldıran militanlar, çekimleri engellemeye. çekilen filmleri de zorla almaya çalıştılar. Hamburg'da olan ve toplantıya medyadan çekınerek katılmadığı belirtılen Şevki Yılmaz, gönderdiği dayanışma mesajında, Milli Görüş'le birlikte olduğunu belirterek "Basınm yazdığı bağırsak gürültüsüdür. Bu tür medvava ilan verenieri bov kot ediniz" dedi. Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Hasan Celal GüzeL, orduya, laikliğe sert saldınlarda bulundu. Menderesi şehit olarak niteledi ve "Onu idam edenler geberdi gittiler" dedi. Milli Görüşçüler tarafından tekbir sesleriyle karşılanan \e omuzlara alınan Güzel. konuşmasını şöyle sürdürdü: "Sandıklar açılınca oradan imanv hatip liseleri ve okullan çıkacaktır, Çoban Sülü'nün 9. Senfonisi değil. Türkiye"deki zulüm daha da artarsa bu kardeşinizi tek başına tanklann üzerinde görebilirsiniz. Biz tankı da topu da severiz." Sincan'da yürüyen tanklan kınayan ve yenı "kara ses" olma yolunda ılerledıği gözlenen Güzel'in sözleri, basın mensuplan ve kimı izleyiciler tarafından şaşkınlıkla karşılandı. Bonn Büvükelçısı Yolkan Vural çağnlı olduğu halde genel kurula katılmadı. Laikliğe karşı seslerin çıkabileceği bir toplantıya katılmayacağını söyleyen Vural. bu karannı genel kuruldan ikı gün önce bıldirdı. Buna karşın genel kurulda Volkan Vural'ın da bır konuşma yapacağı açıklandı. Genel kurulda Alman Cumhurbaşkanı ve Dışışleri Bakanı'nın. dayanışma mesajı yoiladıklan şeklınde açıklama yapıldı. Ancak ortada böyle bir mesaj bulunmadığı. Alman yetkılılenn davete katılmayacaklarını bildiren mesajlannın 'dayanışma' mesajı olarak duyurulduğu öğrenildi.. Şevket Kazan'ın. Necati Çelik'in ve Erbakan'ın katılmadığı, ancak dayanışma mesajı gönderdikleri genel kurulda konuşan tstanbul Belediye Başkanı R. Tayyıp Erdoğan. "Bu topluhık. dili olan ve gönlü olan bir topluluktur. Dili susturuıiar ama gönlü susturamazlar" dedi. Seçimde yine en çok oyu RP'nin alacağını ılen süren Erdoğan, RP'nin ilkelenni sayarak. sandığın üzerinde herhangi bir egemen güç tanımadıklannı belirtti. Ankara Beledive Başkanı Melih Gökçek ıse konuşması sırasında medyaya çatarak "Hadi bunu da yazsınlâr" deyıp "Ordu millet el ele" sloganının atılmasını ıstedı Ancak kimseden ses çıkmadı. İslam Toplumu Milli Görüş Genel Sekreteri Mehmet Sabri Erbakan, Türkıye'dekı genlimın ülke içın zararlı olduğunu söyledi Türkiye'de suni gündem yaratıldığını ve gerılim olduğunu iddia eden Erbakan, Türkıye'nın bır an evvel bu sorunu çözmesı gerektığini kaydederek. "Sivil hükümetin, dünyanın her sivil hükümetinin vaptığını yapması. ordunun da her ordunun vaptığı görevi ifa etmesi gerekir" dedi. Kamu Emekçileri Scndikası. önceki gün Ankara'da ve çeşhli kentlerde düzenlediği hükümeti protesto mitinglerini dünde İstanbul'da sürdürdü. Diğer mitinglerin aksine İstanburdaki miting olaylı geçti. (Fotocraf: ALPER TLRGUT) Polisten 'Abuzittin yaşryor'sloganı İstanbul 'daki KESK mitingi sırasında göstericilerin, "Mahir, Deniz, Ibo yaşıyor " sloganlarına çevik kuvvetpolisleri slogan atarak cevap verince gerginlikyaşandı İSTANBL L/İZMtR (Cumhuriyet) - Kamu Emekçileri Sendikalan Konfederasyonu'nun (KESK) Şişlı Abide-i Hürriyet Meydanı'nda düzenlediği "Ozgür Emek. Demokratik Türkiye" mitıngine katılan binlerce yurttaş. dev let çetesıni. şenatı ve eşel-mobil sistemini protesto etti. Kamu çalışanlannm mıtingine işçi sendikalan. HADEP. ÖDP. StP. DHP. DMP. demokratik kitle örgütleri. sol gruplar ve üniversite öğrencileri destek verdi. HADEP'in gövde aöstensine dönüşen miting sırasında PKK, ERNK ve ARGK bayraklan açan bir grup. gazetecileri tartakladı. İzmir'de valıliğın güvenlik gerekçesiyle ızin vermediği miting ise basın açıklaması adı altında gerçekleştirildi. Şışli Abide-ı Hürriyet Meydanı ve Cağlayan kavşağını sabahın erken saatlerinden itibaren abluka altına alan güvenlik güçlen. meydana açılan yollar üzennde arama noktalan oluşturdu. Kortejler oluşturan gruplan arayarak ıçeri alan polis. geçen hafta faşistlerin saldınsına uğrayan Marmara Üniversitesi öğrencilerinin pankartma el koyunca gerginlik başgösterdi. Göstericilerin. "Mahir, Deniz. İbo yaşıyor" sloganlanna karşı "Abuzittin yaşıyor" sloganı atan çevik kuv vet polisleri gerginliğin tırmanmasına yol açtı. Polis. kadınlann arandığı kabinde HADEP'li bir genç kızı tokatlayarak gözaltma alınca tansiyon yükseldi. KESK ve HADEP görevlilerinin araya girmesiyle gerginlik sona erdi. Şişli Abide-i Hürriyet Meydanf nı dolduran yaklaşık 10 bin kişi, "Çeteler Meclis'te, öğrenciler hapiste", "Susma_ sustukça sıra sana gelecek". "Silahlar sussun, banş hemen gebin" sloganlannı atarak çetelerden hesap sorulmasını istedi. Mıtingde, KESK Merkez Yürürme Kurulu adına konuşan Genel Eğitim Sekreteri Cengiz Aşkına ve KESK Şubeler Platformu Sözcüsü Hasan Zenk grevli, toplusözleşmeli sendıka hakkı için mücadeleyi sürdüreceklerini söylediler. Miting sırasında, yaklaşık 300 kişilik bir grup AbduDah Öcalan'ın resımlerinı ve PKK bayraklannı açarak Kuzey Irak Operasyonu'nu protesto ettı. Göstenciler. fotoğraf çeken gazetecilerin üzerine vürüyerek tartakladı. Güvenlik güçleri, PKK bayraklannın ındirilmemesı durumunda müdahale edeceklerini bıldirince yeniden gergin anlar yaşandı. Grup ve polis arasındaki gergin bekleyış. HADEP'in mitingi erken terk etmesi üzerine sona erdi. Mitinge katılan gruplar, Grup Kızıhrmak dinletisinin ardından olaysız bır şekılde dağıldı. İzmır Valiliği'nin güvenlik gerekçesiyle izin vermediği KESK tzmir Şubeler Platformu'nun düzenlediği "Ozgür Emek, Demokratik Türkiye" mitingi, dün basın açıklaması adı altında gerçekleştınldı. BtZBİZE Milli Eğitim'den anket ^Atatürkçülüğü öğrettik mi?' Muhalefet hükümet için hazır UFUKTEKİN ADANA-Milli Eğitim Bakanhgı, iki yıl önce yayımladığı genelge doğnıltusunda, "Atatürkçülüğün ne ölçüde bilindiğini saptamak amacıvla" anket çalışması başlattı. Örneklem seçiminde imam-hatipli öğrencilere de yer verildi. Milli Eğitim Bakanlığf nca çıkanlan Tebliğler Dergisi'nin 19 Haziran 1995 tarihli ve 2430 sayılı nüshasında yer alan genelge, aradan iki yıl geçtikten sonra hayata geçiriliyor. llk ve orta dereceli okullarda okuyau öğrencilere Atatürkçülüğün hangi ölçüde kavratıldığım belirlemek üzere başlattlan çalışmalar için ülke genelinde Milli Eğitim Müdürlüklerince kormsyonlar oluşturuldu. Bütün derslerde "Atatürkçülüğe ne ölçüde yer verUdiğinin" ve "nasıl anlaüldığının" ortaya konmasını sağlayacak çalışma için öğretmenlerce oluşturulan komisyon, sorular hazırlamaya başladı. ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Başbakan Necmettin Erbakan, daha önce açıkladığı gibi 1 ~ı haziranda istifa etmezse muhalefet gensoru verecek. ANAP. DSP, CHP, DTP ve DYP'den bazı millervekillerinin katılacağı geniş tabanlı hükümet için formülün hazır olduğu bıldirildi. İktidarpartileri için çok zorlu geçecek olan hafta. muhalefet için de büyük önem taşıyor. Geçen hafta birbınyle temas halinde olan muhalefet, bu hafta da gelışmelere göre hazırlıklanna son şeklini verecek. Erbakan'ın 18 haziranda başbakanlıktan istifa etmemesi durumunda gensoru önergesi verecek olan muhalefet partileri. DYP içinde REFAHYOL hükümetinden rahatsız millervekillerinin desteğini arayacak. DYP içinden bir grup milletvekilinin, Çiller'in başbakanlığında bile olsa RP'li hükümete destek vermeyeceklerini. bu hafta deklarasyonla açıklamalan bekJeniyor. Erbakan'ın istifası durumunda Cumhurbaşkanf nın partilerin TBMM'deki sandalye sayısına göre en büyükten başlamak üzere hderlere sı ayla hükümet kurma görevi vereceği belirtilirken muhalefet partilerinin bu aşamada rahatlıkla bir hükümet kuracağı savunuluyor. DTP Genel Başkan Yardımcısı Rıfat Serdaroğlu. Cumhuriyet'e vaptığı açıklamada. öncelikle hükümetin derhal çekilmesi gerektiğini söyledi. Ancak, Erbakan'ın istifa edeceğine inanmadığını kaydeden Serdaroğlu, "Çünkü, DYP'nin içini o da görüyor" dedi. C>"e r 'n bir kez daha başbakan olmasının mümkün olmadığını savunan Rıfat Serdaroğlu; ANAP, DSP, CHP. DTP ve DYP'den istifa eden bağımsız milletvekilleriyle hükümet kurulması konusunda yazılı olmayan bir uzlaşma bulunduğunu söyledi. t Krai çıplak' ~~ Rıfat Serdaroğlu, DYP ıçinde hükümetin yıkılmasını ve yeni hükümetin kurulmasını sağlayacak sayıda muhalif bulunduğunu belirtirken "DYP içindeki sağduyulu milletvekili arkadaşlarımız artık 'Kral çıplak" demeye başladı" dedi. Türk sıyasetınde ve DYP'de Çiller ailesi gibi dert kalmayacağını savunan Serdaroğlu. "Muhtıra yemiş bu Meclis'in ayıbını erken seçim kaldıracak" görüşünü dıle getirdi. Cumhuriyet Adana Bürosu'nun haberine göre CHP Genel Başkan Yardımcısı Erol Çevikçe. "çözüm hükümeti" önerilerini ciddi ve gerçekçı bulmadıklannı belinerek "TBV1M, bizim dışımızda alternatif bir hükümet çıkaracak sayıya sahiptir" dedi. Muhalefette kalarak seçime gıtmek istediklerinı bildiren Çevikçe, dün Adana'da düzenlediği basın toplantısında, "Halka gidilerek güven tazelenmesini isthonız. Halkımız demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olma gereğinin cevabını sandıkta verecektir" görüşünü dile getirdi. ERDAL ATABEK KUPUŞ Yattı Kalkmaz Hara Müdiirü Mümtaz... Karacabey Harası'nda çok değerti bır at vardır, adı Kuruş. Zamanın ziraat vekili, Kuruş'un duru- muyla ilgilı sık sık bilgi alır. Hara müdürü de Müm- taz Bey'dir. O da sık sık vekil beyefendiyi araya- rak Kuruş'un durumuna ilişkin 'malumat arz e- der'. Iştebu Kuruş, bir gün rahatsızlanır. Aman, ne oluyor, bu nasıl bir iştir?! denip de bütün veteriner hekımler çağrılır. Şuydu, buydu, değıldi ama ney- di? derken, Kuruş yattığı yerden kalkamaz olur, iki gün ıçinde nalları diker. Mümtaz Bey'in etekle- n tutuşur, neyapacağını bilemez. Olan biten birya- na, bu elım vaziyet (acı durum) vekil beyefendiye nasıl arz edilecektır. Beyefendinin öfkesı nasıl ya- tıştırıiacak, "Bır Kuruş'a sahıp çıkamadınız" aza- rından nasıl kurtulmak nasip olacaktır? Epeyce düşündükten sonra Mümtaz Bey, yazının başlığı olan şu teli çeker: Kuruş yattı kalkmaz Hara Müdürü Mümtaz Ziraat vekili teli alır almaz hemen Mümtaz Bey'i telefona çağırır. "Mümtaz Bey, desene kiKuruş öl- dü" der. Mümtaz Bey de bu anı beklemektedir, he- men yanıtlar: Aman beyefendi, ben demedim, sız söylediniz. Bursa'da ilk asıstanlık dönemini yaptığım sıra- da şefimiz Dr. Füruzan Bagana bu anekdotu an- latmış, çözümün kaçırılıp sadece haberinin veril- mesi gereken olaylar için bu tel metninin tekerle- me gibi söylendiğini anlatmıştı. Benzer bir durumu ştmdi de görmüyor musu- nuz? • • • Ortada insanı sinirlendirecek bir pişkinlik görü- lüyor. Genelkumnay brifing üstüne brifing yaparak "şeriat tehlıkesinın kapıyı çalmak şöyle dursun, ka- pıdan, bacadan, pencereden girdiğinı, yıllar bo- yunca kurumlaştığını, şeriatçı dış ülkelerden des- tek almdığını, PKK ile işbirliğine gırildiğini, ticaret- ten eğitime kadar her alanın kapsam içine alındı- ğını, ordunun tehlike önceliklehnın değiştiğini, ça- lışma gruplan kurulduğunu" anlatıyor. Refah Partisi'nin tavrı: Muhatap biz değiliz. Tansu Çiller'in tavrı: Bak, ordu Erbakan'ı iste- mıyor. Ben başbakan olursam bir şey yok... DYP'Iİ milletvekillerinin tavrı: Dur bakalım, ne olacak? Bir kısım DYP milletvekilleri de bir ayak burada, bir ayak orada 'alan savunması 'na geçmiş. Bunlar 'siyasal ıktidar'. iktıdarla istiskal bır arada olamaz. Siyasal dinciler kıyam arifesinde yakalanmıştır. Bu durumda bile temsil ettikleri tehlike çok büyük- tür. Biz uzunca bir dönem bu tehlikeyi '/ç savaş ön- cesi' tanımıyla yazıyorduk. Tansu Çiller inanılması güç bir pişkinlikle duru- mu anlamazdan gelerek koltuğa oturmaya çalışı- yor. Sanki bütün bu gürültü patırtı, onun başba- kan olması için. Kendisi en büyük tehlikedir, oy- nadığı oyun da bu tehlikenin üstüne tüy dikiyor. Hükümet iktidar olmanın bütün özetliklerınikay- betmiş. Meclis felçli bir organ gibi yapması gerekeni ya- pamıyor. Kuruş öldü. Mümtaz Bey teli çekmek üzere. • • • Ordu yönetime müdahale etmıştir. Çünkü, siyaseti yönetenler Türkiye Cumhurıye- ti'nin temel eksenlerını değiştirmeye kalkışmışlar- dır. Ordu yönetime müdahale etmek zorunda bıra- kılmıştır. Ordu bu müdahalenin isteklisi olmamıştır. Du- rumu anlatmış, olmamıştır, tavır koymuş, olma- mıştır, belli etmiş, olmamıştır, üstü örtülü açıklamış, olmamıştır. kurumlan göreve çağırmış, olmamış- tır. Aymazlık. pişkinlik, vurdumduymazlık, oralı ol- mamak. kenarından geçmek, çevresinden dolan- mak, oyalamak, anlamazdan gelmek zaman ka- zanmanın taktikleri sayılmıştır. Ordu uyarmış ve zaman vermiştir. Ordu strate- jik eksen kaymasını ortaya koymuş ve beklemiş- tir. Değişen hiçbir şey olmayınca da... Ordu Cumhuriyet sancağını ortaya dikmiştir. Iktidarla istiskal bir arada olamaz. Mümtaz Bey teli çekti bile. Ordudan atılanlar örgüdeniyor BERRİN ERSOY SAĞLAM Yüksek Asken Şûra kararlan ile çeşitli tarih- lerde ordudan atılan su- baylar. bir araya gelerek "tnsani Değerleri Koru- ma Yardımîaşma ve Da- yanışma Vakfı"nı kurdu. Resmı kuruluşu 26 Şubat 1997 tanhinde yapılan vakfın amaçlan arasında temel hak ve özgürlükle- rin korunması için çalış- mak yanında, tican faalı- yetlerde bulunmak da yer alıyor. Eski binbaşı Orhan Kı- ratoğlu'nun başkanlığını üstlendıği vakfın 4 kişilik kuruculan arasında eskı kıdemli yüzbaşı Metin Türk, eski öğretmen kı- demli yüzbaşı MuratBal- çık ve Tevfik Demirel yer alıyor. 1970 yılından bu yana ordudan atılan yaklaşık 3 bin subayı bir çatı altında toplamayı amaçlayan vakfın İstanbul sözcüsü. eski kıdemli y üzbaşı Rıfat Yol, amaçlannı, "İnsan Haklan Evrensel Beyan- namesi ile açıkça belirti- len ve anayasada ver alan temel hak ve özgüıiükle- rin korunması. kullanıl- ması konulannda çalış- mak ve bu konuda gere- ken örgütlenmeleri yap- mak" şeklinde açıkladı. \ üksek Askeri Şûra kararlan gereği Ağustos 1996'da 12 subay v e 4 ast- subay ile birlikte ordudan resen emeklıye sevk edi- len Yol. vakıf çatısı altın- da bır araya gelenlerin ti- cari faaliyetlerde buluna- bıleceklerini belirtıyor. Yol. şunlan söyledi: "Ticaretde vakıfamaç- lan arasında yer alıyor. Ay nı çatı altında bir arava gelen arkadaşlanmız, bir- leşip ticaret yapar. Kendi adıma ben Harp Akade- misi'nde iyi bir eğitim al- dım. Ordudan atıldıktan sonra her kesimden bir- çok iş teklifi aldını. Hepi- miz birikimleri olan in- sanlanz. Bu birikimleri- mizi kuUanacağız." Kombassan ve Yimpaş örneğinde olduğu gibi çok ortaklı şırkot haline dönüşmesi beklenen vak- fın gelir kaynağının sade- ce aidatlar olduğu belirti- liyor. Ordudan tüm atılanlara kapılannın açık olduğunu söyleyen emekli yüzbaşı Yol. "Aynm gözetmeksi- zin tüm mağdurlan bir çatı altında toplamak isti- yoruz. Hedefımiz sadece dini nedenlerle ordudan atılanlar değil'" dedi.