25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 28 MAYIS 1997 ÇARŞAMBA HABERLER Öğretim üyeleri, kanun teklifinin yasalaşmasıyla YÖK'ün hükümet denetimine gireceğini belirttiler YÖK yasa tasarısma protesto • İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Berkarda, "Çağdaş, demokratik ve laik Atatürk Türkiyesi'nde özlediğimiz özerk üniversite ka\Tammın daha fazla zarar görmesini istemiyoruz" dedi. İstanbul Haber Servisi -tstanbul'dakı üni- versitelerde görevli yaklaşık bin öğretim üye- si, bugün TBMM'de görüşülecek YÖK Kanu- nu değişiklik teklifini protesto etmek içın La- lelı'deki Fen Fakültesı'nden merkez binadakı Atatürk Anıtı'na kadar yürûdü. istanbul Üni- versitesi Rektörü Prof. Dr. Bülent Berkarda. kanun teklifinin yasalaşmasıyla YÖK'ün doğrudan hükümetın denetimine gireceğini belirterek "Çağdaş, demokratik ve laik Ata- türk Türldyesi'nde özlediğimiz özerk üniver- site kavranunuı daha fazla zarar görmesini is- temiyoruz" dedı. RP li Salih Kapusuzve DYFli Ali RızaGö- nüTün hazırladığı ve TBMM Eğıtim Komis- vonu'ndan geçerek TBMM Genel Kurulu"nda bugün görüşülmesı bekJenen YÖK Kanunu değişiklik teklifi dün İstanbulda üniversite rektörlerı ve öğretim üyelerince protesto edıl- dı. Berkarda'nın çağrısı üzenne. aralarında ITÜ Rektörü Prof. Dr. Gülsün Sağlamer. Bo- ğazıçı Cniversitesi Rektörü Prof. Dr.Cstûn Ergüder. Mımar Sinan Üniversitesi Rektörü Prof Dr TamerBaşoğlu. Galatasaray Üniver- sitesi Rektörü Prof. Dr.Yıldızhan Yayla, Işık Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.Siddık Yarman. Bilgı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. AsafSa- vaş Akad ve YÖK üyesi Prof. Dr. Gündüz Gökçe ıle dekanlann da bulunduğu bın kadar öğretim üyesı. tÜ Fen Fakültesi konferans sa- lonunda toplandı. Rektörler \e öğretim üye- len. fakülteden merkez binadakı Atatürk Anı- tı'na dek alkışlarla yürüdüler. Berkarda bura- da yaptığı konuşmada, YÖK Kanunu'nda de- ğişiklik yapan teklıfin sakıncalarını kamu- oyuna duyurmalaruıa karşın. hükümetın ünı- versitelerin görüşünü dikkate almadığını söy- ledı. Bu konudakı duyarlılıklannı ve hukuk dı- şı uygulamalara karşı tepkılerini yineleme ge- reği gördükleri içın bir araya geldiklerinı an- latan Berkarda. Yükseköğretım Kanunu'nda özerk ve demokratik üniversite kavramına uy- mayan bir çok madde bulunduğunu belırtti. Bu maddelerin ünıversıte-parlamento ışbirli- ğiyle ele alınıp sistemin bütünüyle ıyileştinl- mesı gerektiğini vurgulayan Berkarda. buna karşın hükümet kanadından bazı millervekil- lerinin. yanlanna Milli Eğitım Bakanlığı'nı da alarak kanunun Yüksek Öğretim Kuru- lu'yla ilgili birkaç maddesıni değiştırmek is- tediklerini ıfadeetti. IÜ Senatosu'nun kurduğu bir komisyonun bukonudaçalışmalaryaptığınıvebuçalışma- lann tamamlanmak üzere olduğunu bıldıren Berkarda. şunlan söyledı: "Söz konusu öneri yasalaşırsa üniversiteler ve YÖK, doğrudan hükümetin denetimi alrına girecek, böyiece okula siyaset sokulacak ve üni\ersitder sıra- dan devlet daireleri haline getirilecektir. Böy- le bir durum üniversitelerimiz vc ülkemiz için büyük sakıncalar doğuracaktır. Bövle bir de- ğişiklik, ana\ asada güvence alnna alınmış olan Cumhurbaşkanı'nın YÖK Başkanı'nı doğru- dan atama vetkisini hükümetin vesayetine bağ- iaması nedeniyle anayasaya da aylon olacak- ur." Milletvekillerinden sözkonusu teklifi ka- bul etmemelerini rica eden Berkarda'nın ko- nuşmasmı öğretim üyeleri ayakta alkışladılar. Daha sonra Fen Fakültesı'nden topluca ayn- Ian bin kadar öğretim üyesi ile rektörler yü- rüyüşe geçtı. Yürüyüş sırasında zaman zaman alkışlı protestoda bulunan rektörler ve öğre- tim üyeleri. Merkez Kampusu'ndaki Atatürk Anıtı önüne kadar yürüdüler. Gazetecıler. ÎÜ'deki olaylarda merkez kam- pusuna girmeierini engelleyen Berkarda'yı, rektörlerin dün kampusta gerçekleştirdiği ey- lemi izlemeyerek alkışlarla protesto etti. Da- ha sonra rektörle görüşen gazeteciler. Berkar- da'dan, bundan sonra kampusa girebilme sö- zü aldılar. Berkarda. yaptığı açıklamada. "Bu hafta hazırlıklannuzı tamamlayalım. önümüz- deki haftadan itibaren üniversite bahçesine giriş vasağını kaldınyoruz'" dedı. K. Irak operasyonu sürüyor Şantiye basan PKK'liler 5 kışıyı oldurdu Yurt Haberleri Servisi - TSK'nın Kuzey Irak'ta PKK kamplanna karşı başlattığı operasyon de- vam ederken teröristler Diyarbakır'ın Hani ilçesı- ne bağlı Çardaklı Kö- yü'nde bir şantiyeyi basa- rak 5 kışiyi öldürdü. To- kat'ta Kurtuluş Un Fabri- kası sahibi Mustafa Çhi damadı eski Tokat TE- DAŞ Müdürü Naci Özen ile TEDAŞ Genel Müdür- Iük Müfettişı Ahmet Duy- gu da teröristler tarafindan kacınlarak öldürüldü. Kuzey Irak'taki PKK kamplanna karşı TSK ta- rafından başlatılan askeri harekât 13. gününü dol- durdu. Operasyonlar sıra- sında şu ana kadar 1800 PKK'lı etkısiz halegetiril- di ve PKK'nin Irak'taki 40'a yakın irili ufaklı kampı TSK birliklerince ele geçırildı. Askeri yetki- lıler. Irak'taki operas- yonlann IKDP lideri Me- sudBarzani'nın "tamam" demesine kadar süreceğı- ni söyledıler. Irak Başbakan Yardım- cısı Tank Aziz, Birleşmiş MilletlerGüvenlik Konse- yi'nın (BMGK) Türkı- ye'nin Kuzey Irak'a yöne- lık askeri operasyonuna karşı hiçbir gırişimde bu- lunmamasını eleştirdi. Kuzey Irak'ta büyük darbe alan PKK'liler, Di- yarbakjr'ın Hanı ilçesi Çardaklı Köyüyakınlann- da su sondaj çalışması \a- pan özel bir şırkete aıt şan- tiyeye baskın düzenlediler. Şantiye sahasında bulunan Hüseyin Alpahan. Meh- met Tarhan ve Fikri Tar- han adlı köylülen kurşu- na dızerek öldüren terö- ristler. işçı karavanını da otomatik silahlarla taradı- lar. Karavanda bulunan Celal Yücel ve İlhan Yü- maz adlı ışçiler ıçerideki piknik tüpünün patlaması sonucu yanarak öldüler. Çardaklı Köyü'nde ın- celemelerde bulunan Ola- ğanüstü Hal Bölge Valısı Necati Bilican. köyUilere korucu olmalan çağnsın- da bulundu. Tokat'ta eyleın Öncekı akşama saat 21.30 sıralannda Tokat kent girişinde bulunan Kurtuluş Un Fabrikası'na otomatik silahlarla gelen 4 terönst. bekçılerı etkısiz hale getirdikten sonra. fabrika sahibi Mustafa Çi- vi, damadı ile Duygu'yu yanlanna alarak kaçtılar. Güvenlik güçlen terörist- lerin yakalanması içın böl- gede operasyonlara baş- larken kaçınlan üç kışınin cesetleri dün öğle saatle- rinde merkez Kördüğüm Kövü yakınlannda bulun- du.' Eski İspanyol Komünist Partisi Genel Sekreteri Santiago Carillo, ÖDP'yi ziyaret etti 'Solyoksa demokraside olmaz' tstanbul Haber Servisi - Eski İspanyol Komünist Partisi Genel Sekreteri ve Avrupa komünızminin ön- cülerinden Santiago Caril- lo sosyalizmle demokrasi- nin bırbirinden aynlama- yacağını, sol yoksa de- mokrasinin de olamayaca- ğını belirttı. Carillo, "Türk halkımn kendi ayaklan üzerinde durabileceğine inanıyor, Türkiye'nin Av- rupa'ya yönelmesini, de- mokrasiye yönelmesi ola- rak umut edjyorum1 " dedı. Bir TV programına ka- tılmak için 3 günlüğüne geldiğı Istanbul'da bulu- nan Canlla. dün Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) tstanbul ll Merke- zı'nde gazetecilerle söy- leştı. ÖDP Genel Başkanı Uftık l'ras ve ÖDP yöneti- cilerinin de hazır bulundu- ğu sohbette Carillo, Mao'dan Stalin'e. Brej- nev'den Tito'ya. Cast- ro'dan Mitterrand'a kadar birçok sosyalist liderle ya- kın ilişkileri olduğunu be- lirtti. Carillo. günümüzde tüm solculann amacının solun birliği olması gerek- tiğini savunarak "Sol bir- likle kazanın dağınık ol- dukça kaybeder. Günü- müzde ne gibi bir araca ih- tivaç olduğu tartışılıyor. Ben hep daha yeni ve de- mokratik bir örgütlenmeyi savundum. Avrupa solu- nun sağa kavışı sosyalist bir rurum de- ğil. Eski vapılan içindeki konıünizm de sosval demokrasi de bugün geçerli for- müller oluşturamazlar" diye konuştu. Canllo. Frankorejimınden sonra Ispan- \ a'ya dönüşte kan davası gürmediğine. E s k i î s Pa n >°' Komünist Partisi Genel sekreteri Santiago Carillo. gazetemizi ziyaret etti. Gazetemiz vönertcileriyle görüşen Santiago Carillo, gazetemiz yönetici ve çalışanla- nyla biriikte fotoğraf çektirdi. 82 yaşmdaki Eurokomünizmin öncüsü CariJlo, İspanvol tç Sava- şı'nda sosyalist gençliğin lideri ve \Iadrid Savıınma Komitesi'nin üyesi olarak savaştı; savaş son- rasında ise Franko faşi/mine karşı örgütlenen direnişin önderleri arasında yer aldı. İspanyol Ko- münist Partisi Genel Sekreterliği'ne getirikn \e 1982 yılına dek 26 >ıl bu görev ini sürdüren San- tiago Carillo, 1977'de partisinin parlamenter rejimi kabul ettiğini açıklayarak Kurokomünizm düşüncesini resmileştirdi ve uzun süredir eleştirdiği Sovyetler Birliği Komünist Partisi'yle bağ- lannı resmen kopardı. Franko'nun ölümünden sonra milletvekili seçilen Carillo. 1985 vılında Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin baskılarıyla tspanyol Komünist Partisi'nden ilıraç edüdi. Kendisini halen bağımsız bir komünist olarak tanımlıyoir. (Fotoğraf: KUBİLAY TÜNTUL) işçilen sokağa dökmedığine. oy yitirme pahasına banşçı ve demokratik politı- kalan desteklediğine dikkat çekti. Canllo. Sovyetler Birliği'nin 1968 vılında Çekoslovakya'yı ışgaline karşı çıktığı için SBKP ıle ters düştüğünü de vurgulayarak. "İspanya"da uzun villar darbelere ve faşizme karşı mücadele et- tik, iç savaş yasadık" dedi. Carillo. İs- panya ile Türkıye arasında benzerlikler olduğunu belirterek şöyle devam etti: "Demokrasiye geçerken bpanyol Ko- münist Partisi'nin yasallaş- ması için sağcılara ve asker- lere karşı mücadele ettik. Bunun için özgücümüzü meydanlarda kanıtladık, baskılara direndik. demok- rat ve hoşgörülü politikala- n savunduk."" Cariilo. toplumdaki tüm siyası akımlann kendıleri- ni serbestçe ıfade etmeleri gerektiğini vurguladı ve ırklann, rerıklerin, kıtalann insanlan bırbirinden ayır- maması gerektiğini söyle- di. Solun varlığmın demok- rasinın en önemlı güvence- si olduğunu öne süren Ca- rillo, Türkıye'nin Avru- pa'ya gırmek istemesınin çok normal bir istek oldu- ğunu belırtti. Carillo ideal- lerin hemen yanında aşkın da olması gerektiğini, aşk- sız bir yaşamın çok hüzün yerici olacağını savundu, Maden işçisi. sendıkacı ve sosval ıst partı yönetıcisi olan bir babanın oğlu olan Carillo şunlan anlattı: "Türkiye'deki rejimin özeDikle özgürlükler konu- sunda kendini \vrupa ile kıvaslav abilmesi lazım. Ge- neldeAv rupa,özelde İspan- va'da eskirejimkr,egemen sınıflar halkı demokrasiye geçecek kadar veterli gör- müyordu. Halk, kimsenin elinden turmadan, kendi başına > ürüyebileceğini gösterdL Bu eski rejimler demokrasinin önündeki en- geldiler. Halkın gerçek anlamda egemen olnıadığı bir sistem gerçek sosv alizm de- gildir. Eski sistem sola büvük kötülük yapb. Çöküşten sonra neoliberal akım emekçikrin kazanımlanna karşı saldı- nyageçti.'* Lif ANKA 25. yaşına girdi Haber Merkezi - .\nkara Ajansı (ANKA), 25 yaşına gırdi. Kuruculuğunu CHP İstanbul Milletvekili- aazetecı Altan Oymen'ın yaptığı ANKA, 1*972 yılında Ankara'da K.ızılay'daki gökdelenin bir odasında yayın hayatına başladı. Başlangıçta o yıllarda Türkiye'nin en büyük tirajlı gazetelerinden Günaydın ile Federal Almanya'da yayın yapan WDR Radyosu'na haber veren ajansm çekirdek kadrosunda Örsan Öjmen, Müşerref Hekimoğlu. Hasan Cemal ve Sevgi Soysal gibı ısimler bulunuyordu. Kuruluşunun 5'inci yılında Altan Öymen'in CHP'den kontenjan adayı olarak gösterilerek parlamentoya girmesiyle, ÖvTnen'in görevini Müşerref Hekimoğlu üstlendi. Hekimoğlu da bir anonim şirket kurarak ajansın yönetimine çalışanlann katılımmı sağladı. Gündeonalama 80-100 haberin üretildiği ajans, günlük Türkçe ve haftalık Ingilizce olmak üzere iki bülten yavımlıyor. Aileler, Düzgün Tekin'in gömülü olduğu öne sürülen Kavaklı çöplüğünde dozerle arama yaptılar Kayıp cesetleri Kırldareli'nde arandı HULYATOPCU KIRKL.\RELİ - Kayıp ailelen. MLKP davasından tutuklu Kasım Açık'ın ıtiraflan sonucu. aralannda Düzgün Tekin ıle çok savıda kayıbın Kırklareli yakınlannda gömülü oldu- ğu iddiasını araştırmak amacıv la dün Kırklareli'ne gitti. KırkJareli Başsav- cısı İsmail Onaran ve jandarmayla biriikte Kavaklı çöplüğünde ceset ara- yan aileler, sonuna kadar kayıplann takipçisi olacaklannı vurguladılar. Arama sırasında fenalık geçirerek ba- yılan Düzgün Tekin'in annesı ElifTe- kin jandarma tarafindan hastaneye kaldınldı. MLKP davası tutuklusu Kasım Açık geçen günlerde Gebze Ceza- evi'nde öldürülmüştü. Açık'ın Düz- gün Tekın'leçok sayıdakayıbın Kırk- lareli yakınlanndaki Kavakh'ya gö- müldüğü şeklindeki iddialan üzerine aralannda Tekin ile Hasan Ocak ve çok sayıda faili meçhul ya da kayıbın aıleleri ile avukatlann bulunduğu bir grup dün Kırklareli'ne gıtti. Jandarma eşlığınde Kavaklı cöplüğüne giden anneler kaybolan çocuklannın fotoğ- raflannı taşıdılar. Tekın'in annesi Elif Tekin, burada güvenlikten sorumlu jandarmalardan silahlannı bırakma- lannı istedı. Oğlunun fotoğrafını askerlere gös- teren Tekin, "17 aydır oğlumu anyo- rum. Çalmadık kapı bırakmadun hepsi viizüme kapandı. Sizin de ana- nız var benim yüregimin nasıl yandı- ğını anlaıiar. Poüs, asker ya da kayıp anneleri arbk birbirini kucaklasın" dedi. Tekin'in yanmdaki kayıp anneleri de "KavTpların hesabını soracağız''. "Kayıplann sorumlusu Susurluk'ta- ki devlettir*' yazıli dö\ izler ile "Kay- bedilmekle katledilmekle Düzgün Te- kinler rükenmez" yazılı pankart açtı- lar. Ova GökbayTak. tüm kayıplann takipçisi olacaklannı vurguladı. Kayıp anneleri ellerinde çocuklan- nm fotoğraflarını taşıyarak Tekin "in cesedinın gömülü olduğu öne sürülen alana dağıldılar. Onaran. gruba. "Ne- renin kazılmasını istiyorsanız kazdı- ralınT dedı Bunun üzerine ailelerle avukatlann şüpheli bulduklan çöp alanı dozerle kazıldı. Gruptan bazı ki- şiler de kazma ve kürekle arama ça- lışmalanna yardım ettiler. Kazı sırasında kendini kaybeden Düzgün Tekin'in annesi ile babası, toprağı elleriyle kazdı. Elif Tekin ise sinir knzleri geçirerek bayıldı. Tekin jandarma tarafından hastaneye kaldı- nldı. Aileler daha sonra otobüslere bınerek tstanbul'a döndüler. ARAMALAR SONUÇSUZ - Kayıpailelcridün Karklarelindekayıp çocuklannı aradılar. Aileler, dozerlerle vapılan kazı çalışmalanndan bir sonuç alamadı. Jandarma yetkilileri. Tekin'in cesedinin gömülü oldu- ğunun tarif edildiği krokiye bakarak. söz konusu yerin Havsa ile Ba- baeski arasında binerde olduğunu bildirdiler. Aileler de otobüslere binerek İstanbuTa döndüler. (Fotoğraflar: HATİCE TUNCER) Komisyondan emniyete , - 'Mumcû'nun otomobili nerede?' ANKARA (Cumhurivet Bürosu)-TB- MM L'ğur Mumcu Cınayetini Araştırma Komisyonu, yanndan itibaren taslak ra- por üzerinde çalışmalara başlayacak. Ra- porunu çarşamba günü tamamlayarak TBMM Başkanlığı'na sunacak olan ko- misyon, Mumcu cinayetinin en önemli delillerinden bıri olan otomobilin kayıp olduğu yolundakı duyumlar üzerine, Emniyet Genel Müdüriüğü'ne bir yazı yazarak konuya ilişkin bilgi istedi. Mumcu Cinayetıni Araştırma Komis- yonu. dün Ersönmez Yarbay başkanlı- ğında toplanarak bir değerlendırme yap- tı. Toplantıda. raporun değerlendirme. sonuç ve öneriler bölümlerinde neler yer alması gerektiği görüşüldü. Üyeler. yasaJ eksikliklerden ka>Ttaklanan aksak- lıklann kesin ifadelerle vurgulanması. krimınoloji raporunun yetersizliğine dik- kat çekilmesi ve soruşturmadakı savsak- lamalara yer verilmesinı önerdıler. ANAP'lı komısyon üyesi Tevfık Diker. araştırma komısyonlannın ABD'de ol- duğu gıbi çalışmalannın son birhaftası- nın kamuoyuna açık bir şekilde yapıl- ması konusunda tavsiyede bulunulması- nı önerdi. Raporda, Adalet Bakanlığf nın cina- yetin uzaktan kumanda ile mi yoksa ara- ba>a yerleştirilen ve misina ya da başka bir şeyle bağlanarak mı patlatıldıgının tespıti için gerçekleştinlmek istenen ör- nek patlamanın, Adalet Bakanhğı'nın ödenek ay ırmaması nedeniyle engellen- mesınin de vurgulanacağı öğronildi. Yazar Yaşar Kemal, kendisine yönel- tılen iddialar konusundaki sorulan yazı- lı olarak yanıtladı. Kemal, avukatı aracı- lığıyla komısyona gönderdiği mektupta, gazetemiz yazan Uğur Mumcu'nun kar- deşi Ceyhan Mumcu'nun. kendisi hak- kmdaki "Uğur Mumcu'yu bir mektup- la .\BD'ye şikâv'et etti" şeklindeki iddi- asınm doğru olmadığını söyledi. Çalışmalannın son aşamasına gelen komisyon. cınayetin en önemlı delillerin- den olan ve bombanın patlamas: sırasın- da parçalanan Mumcu'nun Renault mar- ka arabasının kayıp olduğu yolundaki duyumlar üzenne konuyu Emniyet Ge- nel Müdüriüğü'ne sordu. Komisyon, em- niyete arabanın nerede olduğunu sorar- ken, Mumcu'nun ailesine de bu konuda bilgıleri bulunup bulunmadığı sorusunu yöneltti. _ , .. _ i.,. iu t Emniyetin bundan vaklaştkbkytjöfr' ce Uğur Mumcu'nun eşi Güklal Mum- cu'yu arayarak arabayı almasını ıstediği öğrenildi. Güldal Mumcu'nun ise ileri- de araba üzennde cinayetle ilgılı bir in- celeme yapılması gerektiğinde ne yapa- caklannı sorarak. arabayı teslim almadı- ğı belirtildi. Güldal Mumcu'nun da ara- banın şu anda nerede olduğu ko- nusun- da bilgisi bulunmadığı belirtildi. İÜ'de olay F a ş i s t l e r •..•••. yine saldırdı: 4 öğrenci yaralı tstanbul Haber Servisi - İstanbul Üni- versitesi (İÜ) Fen-Edebıyat Fakülte- si'ndeülkücüöğrencileryemekhanede- ki sol göriişlü öğrencilere saldırdı, çı- kan kavgada 3'ü sağ görüşlü 4 kişi ya- ralandı. Bardak ve tabaklann karşılıklı atıldığı ve bıçak kullanılan kavga sonu- cu Burhan Aydemir, Apti Alpav, Oguz- han \Tğit ve Bülent Kopya adlı öğrenci-- ler, darp ve kesıci aletlerle yaralandı. Ya- ralı öğrenciler, Haseki ve Esnaf hastane- lerinde ayakta tedavi gördükten sonra taburcuedıldi. Ünıversitede yaşanan fa- şıst saldın. merkez binada toplanan öğ- renciler tarafindan protesto edildi. İstanbul Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi'nde "Satranç Kulübü" adı al- tında örgütlenen sağ görüşlü öğrencıler- le yemekhanedeki sol görüşlü öğrenci- ler arasında çıkan tartışma kavgaya dö- nüştü. Bardak ve tabaklann karşılıklı atıldığı ve bıçak kullanılan kavga sonu- cu Burhan Aydemir. Aptı Alpay, Oğuz- han Yiğıt \e Bülent Kopya. darp ve ke- sicı aletlerle yaralandı. Yaralılar, Hase- kı ve Esnaf Hastanelen'nde ayakta teda- vi gördükten sonra taburcu edildi. Polıs, Fen Fakültesi'nin kapısında bankat ku- rarak gazetecelerin ve öğrencilerin içe- ri giımesini engelledi. Sol görüşlü öğ- renciler toplu halde okulu terk ederek Aksaray'a doğru yürüyüşe geçti. Emi-e nönü Terörle Mücadele Amirhği'ne bağlı sıvil polısler. öğrencileri Haşim İş- can Geçidf nde çevirerek Banş isimli biröğrenciyı gözaltınaalmak istedı. Öğ-. rencilenn arkadaşlannı vermek ısteme- mesi üzerine polisler takviye kuvvet ça- ğırdı. Öğrenciler. polis ekıpleri olay ye- rine gelmeden belediye otobüslenne bi- nerek uzaklaştı. Öte yandan Ege Üniversitesi'nde de bir grup öğrenci. Edebiyat Fakültesi De- kanlığı önünde protesto eylemı yaptı. Öğle saatlennde Edebiyat Fakültesi bah- • çesinde toplanan bir grup öğrenci, yap- tıklan basın açıklamasında, dekanlıkyet- kililerinın polisle işbirliği yaptığını öne sürerek fakülte yönetimi aleyhinde slo- gan attı. Daha sonra dekanlık kapısma doğru yürüyüşe geçen öğrenciler. alkış- lı protestolanna burada da devam etti. Dekanlık girişine "Baskılarbızı yıldıra- maz" yazılı birpankart bırakanöğrenci- lerin eylemi olaysız sona erdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle