27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1JMAYIS1997SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Jktuna: DYP halk desteğtaıi teybetti • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sjğlık BakanlığYndan isafa eden DYP Istanbul Mllenekili Yıldırım Aıtuna, Türkiye'nin üasrinde kara bulutlar ddaşnğmı vurgulayarak "Bu hükümet daha fazla yûrümez. DYP halk destegini kaybetmiştir" dedi. Aktuna, RP Genel Bişkan Yardımcısı Aydın Menderes'in "kan dckmeye meraklı insanlar tatafından korkunjlduğunu" savundu. Valiler yeniden Ankara'da • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Içışleri Bakanlığı, Milli Gü\enlik Kurulu'nun 28 şubat toplantısında alınan kararlann uygulanmasını değerlendirmek ûzere tç Anadolu Bölgesi'nde görev yapan valileri bugün Ankara'da topluyor. Emniyet Genel Müdürlüğü binasında saat 10.00'dalçişleriBakanı Meral Akşener'in başkanlığında yapılacak toplantıya Afyon, Aksaray. Ankara. Bolu, Çankın, Eskişehir, Kastamonu, Kayseri, Kınkkale, Kıışehir, Nevşehir ve Yozgat valileri davet edildi. D-8 meımırlar toplantısı • İ7.MİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - D-8 Yüksek Memurlar Toplantısı Izmir'de başladı. Türkiye, Pakıstan, Iran, Endonezya, BangJadeş. Malezya, Mısır'dan temsilcilerin katıldığı toplantıda, 15 haziranda lstanbul'da yapılacak ve 8 ülkenin devlet başkanlannın katılacağı toplantının ön çalışması-yapıldı. Devlet Bakanı Abdullah Gül, "D-8, dünya ile dünyanın büyük fiımalanyla bütünleşmektir. Dünyanın pûyük fîrmalanyla pazarlık ederek ülkelerimizin menfaatına neticeler elde etme hareketidir" dedi. Kadının statüsü ve sorunları • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kadının Statüsü ve Sorunlan Genel Müdürlüğü'nce 4 yıldır yürütülen, 600 bin dolar bütçeli "Kadının Kalkınmasını Güçlendirme Ulusal Programı Projesi'" kapsamındaki çalışmalara ilişkin değerlendirme toplantısı dün yapıldı. Toplantıda konuşan Devlet Bakanı Işılay Saygın, projenin 2 yıl daha uzatılması gerektiğini belirterek "Projenin uzatılması halinde, Doğu ve Güneydoğu öncelikli olmak üzere diğer illerdeki kadınlara gelir sağlayacak projelere, üniversitelerdeki kadınlara yönelik çalışmalara ve kuruluşlara destek verilecek" dedi. 28PKKIİ öldürüldü • DİYARBAKIRÇAA)- Güneydoğu'da sürdürülen operasyonlarda 28 terörist öldürüldü. Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nden yapılan açıklamaya göre, terör örgütüne yönelik sürdürülen operasyonlarda çıkan çatışmalar sonucu, Bingöl'ün Karlıova ilçesi Kaynarpınar Köyü civannda 19, Şırnak yakınlanndaki Gürvil Dagı'nda 5, Tunceli'nin Nazımıye ilçesi kırsal kesiminde de 4 olmak üzere, toplam 28 terörist öldürüldü. Çelik'e istifa çağrısı • Haber Merkezi - TBMM Başkanhk Divanı üyesi Aydın CHP Milletvekili Fatih Atay, RP Şanlıurfa Millervekili tbrahim Halil Çelik'in gazetelere verdiği demeç nedeniyle istifa etmesini istedi. Atay, yaptığı açıklamada, Çelik'in demeciyle anayasa suçu işlediğini ve iç savaş kışkırtıcılığı yaptığına işaret etti. Erhakan'm özel komıklan Suudi Arabistan'da yayımlanan El Hayat gazetesinin iddiasma göre Başbakan'ın, Istanbul'un fethi törenlerine HAMAS, İslami Cihad gibi radikal îslamcı terör örgütü temsilcilerini davet ettiği belirtildi Haber Merkezi - Başbakan Necmettin Erbakan'ın Istanbul'un fethi törenlerine HAMAS, islami Cihad gibi radikal Îslamcı terör örgütü temsilcilerini davet ettiği öne sürüldü. Bu örgüt temsilcilerinin 26-28 mayıs tarihlerinde lstanbul'da adı açıkJanmayan bir otelde toplantı yapacaklan bildirildi. NTV, merkezi Suudi Arabistan'da bulunan El Hayat gazetesinde yer alan bir habere dayanarak Başbakan Erbakan'ın, Istanbul'un fethi törenlerine radikal Îslamcı terör örgütlerinin temsilcilerini davet ettiğini bildirdi. NTV haberinde El Hayat gazetesinin Arap ve tslam dünyasının güvenilir gazeteleri arasında yer aldığını vurguladı. El Hayat gazetesinde cumartesi günü yayımlanan ve Jamal Kaşıkçı imzasını taşıyan haberde, radikal İslamcı örgüt temsilcilerinin 26-28 mayıs tarihlerinde, adı açıklanmayan bir otelde toplanacaklan belirtildi. Gazetenin haberinde şöyle denildi: "İslamcı Refah Partisi ve başkanu Türkiye Başbakanı Erbakan, daha önce bu ay sonunda yapılması planlanan bir toplantıyı İstanbuTda düzenleyerek askere ve laik kesime karşı sertleşmeye hazıriamyor. Refah Partisi'nden bir kaynak, bu toplanüya çok önem verdiklerini belirterek bu İslamcı örgütleri Refah'm ve Türk milletinin dostu olarak değeriendirdiklerini belirtti." El Hayat gazetesinin "Refahtan Cezayir uyanlan" diye ikinci başlık atnğı haber şöyle devam etti: "Necmettin Erbakan başbakanhğmdaki Türkiye Cunıhuriyeti pariamentosundan, İslamcı Refah Partisi'nden bir miUervekili. ditıi okullardaki eğitim şartJannın degiştirümesi halinde Türkiye'de Cezayir'deki ola> lardan daha çok kan akacağı u>ansında bulundu." El Hayat gazetesi, haberinde, Cezayir'i kana bulayan İslami Kurtuluş Cephesi örgütünün de aralannda bulunduğu radikal terör örgütleriyle lstanbul'da bir toplantı düzerüeneceğini, bu toplantının da Erbakan'a yakınlığıyla bilinen Lübnan asıllı Mustafa Tahhan tarafından organize edildiğini öne sürdü. Geçen yilki davetliler de gelecek NTV'nin görüştüğü haben yazan El Hayat gazetesi muhabiri Jamal Kaşıkçı "Bana verilen bilgiye göre, geçen yılki törenlere davet edilenler bu yıl da davet edilecekkr. Müslüman Kardeşler bu tür organizasy onlara her zaman davet edüir. Çünkü Başbakan Necmettin Erbakan'la çok yakın ilişki içindeler" dedi. HAMAS'ın geçen yıl davet edildiğini ve bu yıl da davet edileceğini belirten Kaşıkçı, islami Cihad örgütünün ise katılıp katilmayacağını bilmediğini söyledi. 'RP, islami örgütierle ilişki içinde' Refah'm davetlisi olarak Ankara'ya geldiğini anlatan Kaşıkçı. "Sizce Refah Partisi ile bu radikal İslamcı örgütler arasında bir bağianü var mı" sorusuna ıse şu yanıtı verdı: "Tabii ki~ Dünyada ve Türkiye'de bağtanolı bir İslami hareket var. Ve Refah Partisi bu hareketin önde gelen isimlerinden. Doğal olarak İslami Cihad, Müslüman Kardeşler. İslami Cemaat ve HAMAS gibi örgütierle bağlanoJan var." 12.' si düzenlendi Oya Uysal Kansu şiir ödülünü aldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Şair Ceyhun Atuf Kansu adına I2.'si düzenlenen şiir ödülünü Oya Uysal, "Uçuruma Düşen Nehir" adlı dosya- sıyla aldı. Uysal, "gerçek Atatürkçü, doğanın ozaıu" olarak nitelendirdiği Ceyhun Atuf Kansu adına düzenlenen ödülü almaktan onur duyduğunu be- lirtirken "Kaduu hor gören, yok sa- yan, karanlığa sürüklemeye çahşanla- n bir gölge gibi görüyoruz" dedi. Ceyhun Atuf Kansu Şiir Ödülü tö- reni, dün akşam TÜBtTAK Feza Gür- sey Salonu'nda yapıldı. "Uçurnma Düşen Nehir" adlı dosyasıyla ödüle değer görülen Oya Uysal'a ödülünü Ceyhun Atuf Kansu'nun eşı Muzaffer Kansuierdi. "Bir gerçek Atatürkçü, hoşgörülü ozan, doğanın ozanmın ödü- lünün verümesinden onur duyuyu- nım"diyen Uysal, bu ödülü alan ilk kadın ozan olarak "kadınlan hor gö- ren, karanhğa sürüklemey e çaüşan gi- rişimlere" dikkat çekti. Uysal, Ata- türkçülüğe gönül veren ülkenin tüm çağdaş kadınlan adına kıvanç duydu- ğunu söyledi. Sunuculuğunu Ceyhun Atuf Kan- su'nun oğlu ve gazetemiz yazan Işık Kansu'nun yaptığı ödül töreninin ar- dından Ceyhun Atuf Kansu'nun yapıt- lanndan derlenen "Kuvayı MiIHye tz- lencesi" sunuldu. Tiyatro sanatçılan Riiştü Asyah, Be- rin Ötenel ve Erdal Küçükkömür- cii'nün, opera sanatçısı Ufuk Kara- koç'un bağlaması eşliğinde ortaya koyduklan izlencede, Mustafa Kemal Atatürk'ün Samsun'a çıkışından Anadolu'nun emperyalist güçlerden anndınlmasına değin süren Ulusal Kurtuluş Savaşı anlatıldı. Sıvas'ta yobazlarca 37 kişiyle yakı- larak katledilen Behçet Aysan, 1993 yılında "Eyiül" adlı yapıtıyla Ceyhun Atuf Kansu Şiir Ödülü'nüalmıştı. Ar- dından 1987 yılında Şûkrü Erbaş, "Yolculuk", 1988 yılında Emirhan Oğuz, "Ateş Hırsızlan Söylencesi", 1989 yılında Müslim Çelik," "Peryav- şan". 1990 yılında Salih Bolat, "Kar- şılaşma", 1991de Ahmet Ada, "Aşk Her Yerde", 1992 de Hüseyin Yurttaş, "Kod Adı Mansur". 1993 te Hidayet Karakuş, "Sesini Bana Bırak" ve son olarak 1994'te Abdülkadir Budak, "tmzasıGül" adlı yapıtlanylaödül al- nuşlardı. 1995 yılında da ödül, "Sürek Avında Dünya" adlı kıtabıyla AK Cen- gizkan'a verildi. 1996'dadaGülteldn Emre, "Taşı Sula" adlı yapıtıyla ödü- lü kazandı. Ceyhun Atuf Kansu şiir ödülü seçi- ci kurulu, Gülten Akın, Salih Bolat, Müslim ÇeJik, Refik Durbaş, Şükrü Erbaş, Bahar Gökler (ailesi adına), Enıin Özdemir'den oluştu. • P r o f AsiITl Mllîlll İoİn M S î J ' d p t Ö r ^ n D e v l c t G ü z e l S a n a ü a r Akademisi eski başkanlann- r r o ı . j%bun ı w u u u ı ç ı n I T W L u e l o r e ı ı ^ a e m e k | i ^ ^ ü > e s i p^. A a m Muüu B ü > i i . kada'daki aile mezarüğında toprağa verikti". Prof. Mutlu icin Mimar Sinan İ niversitesi'nde düzenlenen törende 'öğrvncisi olan hocalar' birer konuşma yaparak Mutiu'nun tarih, doğa vç insan sevgisinden söz ettiler. MSL Rektörü Prof. Dr. Tamer Başoğ- lu, Mutiu'nun yeri doldurulammacak bir aydın ve sanat adamı olduğunu söyledi. Mimarlar Odası Başkanı Prof. Dr. Cengiz Eruzıın ise hocası Asun Mutiu'ya anlaOrken -İlerlemiş yaşına rağmen Oda'daki toplantılara en önce gelirdi ve son günlerine kadar mimarhk ve çevre kavgasında hep yerini aldı" dedi. Ortaköy Camisi'ndeki öğle namazmdan sonra Büyıikada'da top- rağa verilen Prof. Mutlu, gazetemirin yaa ailesinde yer ahnaktaydi. Prof. Asım Mutlu, çok sevdlği Büyiikada'sıyla artık ba$ başa... w îstaııl>ııl savaşçısı 9 nı uğurladık OKTAY EKİNCt "Kıılübünüzün yanında bulunan doğal koy Oe Ugili dolgu projenizi öğrenmiş bulu- nuyoruz. Böyie bir gjrişim. mev cut >asala- rave Adalar'ın onaylanan nâzun ûnar pla- ıuna tecavüzdür. Tümüyle SİT alanı olarak tescil edilerek koruma arana alınmıs bulu- nan tarihi Prens Adalan' nın doğasuun do- kunulmazlığıııın ihlali dunununda, önle- mek üzere yasal iştemlere başvaracağmiı- n bildirirb—" 10 Mayıs 1997 günü yitirdiğimiz Prof. Yük. Mimar Asım Mutlu, Büyükada'daki Anadolu Kulübü'ne gönderdiği 17 Eylül 1995 tarihinı taşıyan bu başvuruyu "Ada Dostian Derneği Başkanı" olarak yazıp imzaladığında 82 yaşındaydı. Ölümünden birkaç ay öncesine kadar da artık yazama- sa bile, yakın çevresini ve ilgi gördüğü herkesi uyararak Istanbul'un tarihinin ve doğasının korunması için "örgütienme" çabasmı elden bırakmamıştı. Kente ve kültürel mirasa duyarlılığı yü- zünden meslekvehocalıkyaşamuıınözel- likle emeklihk yıllannı sürekli ve yoğun bir "çevre savaşımma" adayan Asım Mut- lu için, dün çok sevdigi MimarSinan Üni- versitesi'nde (MSÜ) duygu yüklü birtören yapıldı. Ortaköy Camisi'ndeki cenaze na- mazından sonra da çok sevdigi Istanbul'un Boğaziçi sulannda son yolculuğuna çıka- nlarak yine çok sevdigi Büyükada'daki ai- le mezarlığında toprağa verildi. • Yaşamı boyunca öğrettiklerinin hep tersini görmekten yakman hocalann hocası Prof. Asım Mutlu, 80'li yaşlanna hiç değilse Adalar'ı kurtarmak için 'örgütlenerek' girmişti. Hocamızla geçen "Cumhuriyet Bayra- mı'nda birlikte olduğumuzda, özellikle Adalar için giderek daha çok "kaygı duy- duğunu" yine dile getirmişti. Adalar Kay- makamı Mustafa Farsakoğlu'nun tarihi Splendid Palas'ta düzenlediği Cumhuriyet Resepsiyonu'na o yorgun vücuduyla katıl- ması bile başlı başına bir "eylem"di. Ken- disiyle söyleşmek için etrafını saranlara, "Atatürkûn de her Cumhuriyet Bayra- mı'nda ikinci bir kutlamayı burada yapb- ğmı" anlattıktan sonra sözü Istanbul'a ge- tirmiş ve şöyle söylemişti: "Bu şehrin her- hangi bir yerine dokunurken bin kere dü- şünmek laam. Atatürk, bunun için ilk iş olarak plan yapünmşo.Ama şimdi herkes plana düşman_" Mutlu, şimdi MSÜ olan Güzel Sanatiar Akademisf nin 1930'lardan bu yana önce ögrencisi, sonra öğretim üyesi, hem baş- kanı hem de Mimarhk Bölümü'nün yöne- ticisi olarak denebilir ki yaklaşık 60 yıllık bilim ve sanat emekçisiydi. Cumhuriyet döneminde çağdaş mimarlığın "köy ilko- kullanndan" başlamasına proje ve uygu- lamalanyla ilk katkılan koyarken Antalya (Aksu) ve Kastamonu (Gölköy) Köy Ens- titüleri binalanyla da yine Cumhuriyet'in aydınlanmacı ve üretken eğıtimine uygar- lık imzasını atmanın onurunu taşıyordu. Cumhuriyetokurlan da Asım Mutlu'yu kent ve çevre konulanndaki uyancı ve du- yarlı yazılanyla tanıdılar ve ondan çok şey öğrendiler. Böylece sadece akademinin değil. "toplumun" bir öğretmeni olarak 84 yaşına kadar durdurak bilmeden anlat- tı, tartıştı ve yol göstenci oldu. Ne var ki yine onun gösterdiği yol. yağmacılann ve kent düşmanlannın hiç işine gelmediğin- den, yaşamı boyunca hep üzülerek tanık olduğu ımarpolitikalan da söylediklerinin ve yazdıklannın "tersi" olarak gerçekleş- ti... Bildiklerini öğretmekle yetinmeyip der- nek kurarak "örgütienen"; birçok akade- misyen siyası iktidarlann tepkisinı çek- memek için kendilerini okula ve "işterine" kapatırken tam tersıne eleştirilerini çekin- meden dile getirerek toplumla bütünleşen; aynı şekilde yine kimilerinin "sakıncah" bularak uzak durdukJan Mimarlar Odası çalışmalanna sürekli katılarak destegini veren, son olarak Mimarhk Vakfi'nın ku- rucu üyesi kimliğiyle ölümünden bir ay önce derinleşen rahatsızlığına dek hemen tüm toplantılara katılan ve yöneten Prof. Asım Mutlu'yu, sadece mimarlar, akade- mi ve öğrencileri değil, tüm Türkiye "sev- gi ve teşekkürieriyle" uğurladı... IRAK ADALET BAKANI'NDAN KAZAN' A ZftARET Saddam Hüseyin, Türk mahkûmlarıgönderiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -1- rak Adalet Bakanı Şebib Lazım Al-Ma- liki, ülkesindeki Türk mahkûmlann Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in ka- ranyla Türkiye'ye gönderileceğini bil- dirdi. Irak Adalet Bakanı Şebib Lazım Al- Maliki, Adalet Bakanı Şevket Kazan'ı dün makamında ziyaret etti. Görüşme- de Türk hükümlülerin Türkiye'ye iade- si konusunda Iraklı yetkililerin duyarh davrandıklannı bildiren Kazan, nakil iş- lemine Saddam Hüseyin'in onay ver- mesinden duyduğunu memnuniyeti di- le getirdi. Kazan, "Körfez Savaşı sonra- sında BM tarafindan alınan kararlann uygulanması dahi, iki ülke arasmdaki ilişkiteri kesmemiştir" dedi. Konuk bakan Maliki de Türkiye ile I- rak arasında kökenleri tarihe dayanan güçlü ilişkiler bulunduğunu kaydeder- ken Irak cezaevlerindeki Türk hüküm- lülerin Saddam Hüseyin'in talimatlany- la Türkiye'ye iadesinin kararlaştınldığı- nı söyledi. Halen Abu Gharip Cezaevi'nde hü- kümlü olarak bulunan ve kalan cezala- nnı çekmek üzere Türkiye'ye nakledi- lecek olan Türkler şunlar: Emine tbrahim Halef, Ayşe Salih Mahmud, Ahmet Haam Halef, Dursun İsmail Bozkurt, Abdulvahap Aslan. Sii- leyman Yalçın, Abdulkerim Kıhncer, Mehmet Ali Esat Hasan, Mehmet Latif Alper, İsmail Ayi Köşkan, Fendi Baha- dır, Mervan Cemil Haskin Yaşar, Ham- za İbrahim Hacı Cemil, Selahattin De- mir, Abd Rüstem Abdu. BAZl GAZETELERİ YASADIŞIL1KLA SUÇLAMŞTI MIT'in raporuna basın kuruluşlanndan tepki ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Istihbarat Teşkilatı'nın (MlT), P- KK, DHKP-C ve şeriatçı terör örgütle- riyle ilgili raporunda bazı basın organla- nnı da "yasadışı" olarak değerlendirme- si, meslek örgütlerinin tepkisine neden oldu. Raporda adı geçen Emek gazetesi, MlT raporlannın genellikle yayımlandı- ğmda, daha önce hedef alınan bazı kişi ve kuruluşlann hedef gösterildiğinin ve hedef gösterilen bu kişi ya da kuruluşla- ra yönelik opersayonlar yapıldığının bi- lindiğini vurguladı. Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Yönetim Kurulu tarafindan yapılan açık- lamada, raporda adı geçen bazı dergi ve gazetelerin "yasadışı" olarak gösterilme- sine sert tepki verilerek "Türldye'nin çağdaş ve uygar bir toplum olabilmesi, böyle sakat aniayışlardan kurtulmakla mümkündür" denildi. Açıklamada "Ül- kemiz, basına yönelik ihlaller konusunda her zaman ön sıralarda yer auyor. Bunun aranda iktidarlann muhalefete olan ta- hammülsüzlüğü ve kendisi gibi düşün- meyenieri düşman olarak görmesi yab- yor." denildi. Genç Umut dergisi tarafından yapılan açıklamada. "Liseli Gençlik dergimiz, hiçbir örgütün yay ın organı değildir ve bağlannsı yoktur. Bu tip düzmece rapor- larla dergimiz hedef gösterilmektedir ve olası saldınlara zemin haarlanmaktadır. Herhangi bir örgüte bağh olduğumuz id- diasını kabul etmediğimizi veGenç L mut dergimizin bağımsız bir liseli gençlik der- gisi olduğunu belirtmck isteriz" denildi. CHP Cenel Başkanı Baykal Türk demokrasisi siyasi sorunları aşmayı başaracak' • Almanya temaslannı sürdüren Baykal, Türkiye demokrasisinin darbe ve şeriat arasında kalmaya zorlanmasından yakmdı. Baykal, "Her şeye karşın 50 yıllık deneyime sahip olan Türk demokrasisinin, demokratik kurallar içerisinde bu soruna çözüm bulacağına inanıyorum" dedi. MİYASEÜJÜVUR BONN - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal Almanya gezisinin 2. gü- nünde Almanya'daki Türk kuruluşlannın tem- silcileri ve Alman Sosyal Demokrat Partisi (SPD) yöneticileri ile görüşme- ler yaptı. Sabah kahvaltısmda Avrupa Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF) Genel Başkanı AH Kıhç ve genel sekreteri Dursun An ile bir görüşme yapan Baykal, daha sonra AABF'nin genel merke- zini ziyaret etti. Bu ziyaretten sonra Türkiye Araştırmalan Merkezi'ne giden Bay- kal, merkezin düzenledi- ği yemeğe katıldı. Mer- kez Başkanı Prof. Dr. Fa- rukŞen'in Baykal onuru- na verdiği yemeğe çok sayıda SPD milletvekili ve Alman gazetecisi de katıldı. Yemekte bir ko- nuşma yapan Baykal, da- ha sonra Alman milletve- killerinin sorulanru yanıt- ladı. Baykal. konuşma- sında daha çok Türkiye demokrasisinin darbe ve şeriat arasında kalmaya zorlanmasından yakındı. Baykal, "Her şeye karşın 50 yıllık deneyime sahip olan Türk demokrasisi- nin, demokratik kurallar içerisinde bu soruna çö- züm bulacağına inanıyo- rum" dedi. Askerin darbe yapma- ya hevesli olmadığına olan inancını vurgulayan Baykal. topluma karşı bir askeri hareketin başanya ulaşma şansını görmedi- ğini de belirtti. Baykal, konuşmasının son bölümünde demokra- siden hesap sorulması ol- duğu kadar, destek sunul- ması hakkı da olduğunu söyledi. Akşam üzeri es- ki SPD Genel Başkanı \e Grup Başkanvekili Ru- dotf Scharping ile bir gö- rüşme yapan Baykal, ak- şam yemeğinde de SPD Genel Başkanı Oskar Lafontaine ile buluştu. Demirelden jet iade Çelik'in kararnamesi Köşk'ten geri döndü ALPER BALLI ANKARA - Cumhur- başkanı Sükyman Demi- rel, geceyansı operasyo- nuyla görev inden uzaklaş- tınlan Alaaddin Yüksel'in Emniyet Genei Müdürlü- ğü'nden alınarak yerine Kemal Çelik'in asaleten atanmasına ilişkin karar- nameyi aynı gün hüküme- te iade etti. Alınan bilgiye göre, Içişleri Bakanı Me- ral Akşenerin yargı kara- nna karşın görevine iade etmemekte direndiği Ala- addin Yüksel'in merkez valiliğine atanmasını ön- gören kararname, geçen hafta Başbakanlık tarafin- dan Demirel'e gönderildi. Demirel'in, Başbakan Necmettin Erbakan, Baş- bakan Yardımcısı Tansu ÇBIer ile ,\kşener imza- sıyla onayına sunulan ve Çelik'in asaleten atanma- sını öngören karamameyi, aynı gün "Oncelikle yargı karan uygulanmah" içe- rikli bir yazıyla iade ettiği öğrenildi. Yüksel'in, "yargı kara- nnı" uygulamadığı gerek- çesiyle Içişleri Bakanı Ak- şener aleyhine açmayı planladığı tazminat dava- sını beklemeye aldığı öğ- renildi. Yüksel'in avukatı Tezcan Çakır. Akşener aleyhine açmayı planla- dıklan tazminat davası ile suç duyurusuna ilişkin ha- zırlıklannı tamamladığını, Alaaddin Yüksel'den tali- mat beklediğinı söyledi. Ankara 5. İdare Mahke- mesi de Içişleri Bakanlı- ğı'nın savunmasını yerin- de görmeyerek Yüksel'in Çankın Valiligi'ne vekâ- leten atanmasına ilişkin iş- lemin yürürlüğünün dur- durulmasının devamına karar verdi. Kararda, Yük- sel'in atamasının 4'lü ka- rarname ile yapılması ge- rektiğine işaret edilirken vekâleten yürütülen vali-' lik görevine vekil atana- mayacağı kaydedildi. Akşener, Ankara 5. Ida- re Mahkemesi'nin, Yük- sel'in göreve iade edilme- si yolundaki karannın üzerinden 33 gün geçme- sine karşın yargı karannın gereğini yerine getirmedi. Akşener'in dün saat 17.00 itibanyla Yüksel'in göre- ve iade edilmesine ilişkin karan tebliğ etmediği öğ- renildi. Akşener, dün Bul- garistan Içişleri Bakanı ile yaptığı görüşme öncesin- de gazetecilerin konuya ilişkin sorulannı yanıtsız bıraktı. Alaaddin Yüksel. Cum- huriyet'e yaptığı açıkla- mada, hukukun üstünlü- ğüne inancmı vurgulamış, hukuk kurallannın uygu- lanmasını beklediğini bil- dirmişti. Yüksel, yasanm emredici hükmüne karşın 30 gün içinde yargı kara- nnın uygulanmaması ne- deniyle yasalann ken- disine tanıdığı haklan kul- lanacağını söylemişti. DSP'den DYP'lilere çağrı 'Seyirci kalarak daha ne kadar beklenecek?' ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - DSP Grup Başkanvekili Hikmet Uluğbay. toplumsal tan- siyonun giderek yüksel- diğine dikkat çekerek "Tarih önünde RP'den çok daha büyük sorum- luluk altında bulunan si- yasi kurum, DYP'dir. DYT, ülkenin bir macera- ya sürüklenmesine katkı- da bulunmak ve seyirci kaunakhlksüne sanip mi- dir, daha ne kadar bekle- yecektir" sorusunu yine- ledi. Uluğbay. yaptığı ya- zılı açıklamada. RP'nin anayasada tanımlanmış devlet yapısını tehdit e- den eylemlere arka çıktı- ğını. zaman zaman ozen- dirdiğini söyledi. RP'ye oy verip denemek isteyen yurttaşlann "Kan dökü- lecek, fisük gibi olacak" sözlerini içine sindirme- sinin "ebediyen müm- kün" olmadığını bildiren Uluğbay. "RP yöneticile- ri, vurtiçindeki ve yurtdı- şındaki bazı macerape- restlerin peşine düşerek ülkedeld toplumsal banşı uçurumun kenanna ge- tirmişler ve tarih önünde sorumlu duruma düş- müşlerdir" dedi Uluğbay, tarih önünde RP'den çok daha büyük sorumluluk altında bulu- nan siyasi kurumun DYP olduğuna dikkat çeker- ken bu partiyi göreve ça- ğırdı. Uluğbay. "DYP'yi, bir kurum olarak, iilke- miziiçinesürüklenmek is- tenen rejim bunalımın- dan esenüğe çıkarmak üzere öneregeldiğimiz ge- niş tabanlı hükümet olu- şumuna yapıcı katkıda bulunmaya bir kez daha davet ediyoruz" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle