25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 MAYIS1997PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Planet Reebok açıldı • Haber Merkezi - Reebok, uluslararası yaygınlıktaki "This is my Planet" konsepti çerçevesindeki ilk mağazasını Akmerkez'de açtı. Açılışta gerçekleştirilen tanıtım gösterisinde ünlü dansçılar Mişa Kolozin ve Sibel Sürel'in mankenler eşliğindeki mobil dans şovu büyük ilgi gördü. Barış Partisi Dayamşma Gecesi • İstanbul Haber Servisi -Banş Partisı'nin istanbul il örgütü tarafından düzenlenen "Dayamşma Gecesi" önceki gün Klüp Reşat'ta yapıldı. Genel Başkan Ali Haydar Veziroğlu'nun mesaj gönderdıği geceye genel merkez. il ve ılçe yöneticileri katıldı. Gecenin açılış konuşmasını yapan İstanbul İl Başkanı Av. Başar Yaltı, yerinden demokratik yönetim istediklerini söyledi. 'Demokrasi tehlikede' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak. Petkim- tş'in 10. Genel Kurul toplantısında yaptığı konuşmada demokrasinin "topyekûn ortadan kaldınlması" tehlikesiyle karşı karşıya bulunulduğunu belirterek, şiyjj topjıım örgütlerinin cunahuriyet. laiklik ve demokrasiye sahip çıkacağını söyledi. HADffÜç • DIYARBAKIR (Cumhuriyet) - HADEP'in kuruluşunun 3. yıldönümü Diyarbakır'da çeşıtli etkinliklerle kutlanıyor. Kutlamalar dolayısıyla Diyarbakır'a gelen ve 10 bin kişi tarafından karşılanan HADEP Genel Başkanı Murat Bozlak, Refah Partisı'nin "ikiyüzlü politika" yaptığını belirterek "Halkın taleplerine sutlannı dönmüşler" dedi. Eurovision grubu Köşk'te • A1VKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, lrlanda'nın başkenti Dublin'de yapılan Eurovision Şarkı Yanşması'nda "Dinle" adlı parçayla Türkiye'ye üçüncülük kazandıran grubu Çankaya Köşkü'nde kabul etti. Demirel Türkiye'de her alanda başanya gereksinim olduğunu vurguladı. uyarı• ANKARA (ANKA)- ÖSS'del20puanın üzerine çıkarak ÖYS'ye katılma hakkı kazanan adaylar, 1.5 milyon liralık sınav ücretlerini 12-23 mayis günleri arasında Iş Bankası ve Vakıflar Bankası şubelerine yatırabilecek. Sınav ücretini yatırmayan adaylara 1997 ÖYS sınav giriş ve kimlik belgesi gönderilmeyecek. OYS'ye katılacak adaylar, 1997ÖSYSikinci basamak sınav kılavuzunda belirtilen kurallara göre yükseköğretim programlan arasında istedikleri programlan tercıh formlanna yazarak kodlayacaklar ve foımlan 22 hazıranda yapılacak ÖYS'de görevhlere teslim edecekler. 'İsviçre ve Türkiye Hukuku' konulu kolokyum dün Demirel'in konuşmasıyla sona erdi ' Cumhuriyet en büyük devrimdir' İstanbul Haber Servisi - Cumhurbaşkanı Süley- man DemireL 53 tslam iil- kesi arasında toplumu la- ik, kadın haklan eşit, hu- kuku üstün ve sivil top- lum kuruluşlan dinamik tek ülke olarak Türkiye'yi göstererek, bunda Mede- ni Kanunumuzun yadsı- namaz bir payı olduğunu söyledi. Anayasa Mahke- mesi Başkanı Yekta Gün- gör Özden de Türkiye nü- fusunun çoğunluğunun Müslümanlardan oluştu- ğunu, ancak asla bir lslam ülkesi olarak anılamaya- cağmı vurgulayarak, bu rüyayı görenlerin er geç uyanacaklannı belırtti. İsviçre Ticaret Odası tarafından Swissotel'de düzenlenen ve önceki gün başlayan "tsviçre ve Tür- kiye Hukuku" konulu kolokyum dün De- mirel'in konuşmasıyla sona erdi. Demirel konuşmasında Atatürk'ün ül- keyi çokuluslu ve yan teokratik bir impa- ratorluktan Cumhuriyet'e geçirmesinin "En radikalve en devrimd" bir değişim ol- duğunu belirtti. Cumhuriyet kuşaklannın çağdaşlaşma konusunda gösterdiği karar- lılığın hiç kimse tarafından tartışma konu- su bile edilemeyeceğini savunan Demirel, "Türk milleti. demokratik Cumhuriyetin kazanımlanna yürekten bağtadır ve kök- tendincilik gibi tarihine ve kültürüne ya- bancı bir tehlikenin kcndisine neleri kay- bettireceğiııi gayetiyi bilecek dunımdadır" SnissoteFde düzenlenen kolokyumda Cumhurbaşkanı Demirel ve Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Öz- den, Türkije'nin laiklik ve çağdaşhktan asla geri dönmeyeceğini belirtti. (Fotoğraf: KUBİLAY TÜNTÜL) dedi. Türkiye'nin İsviçre medenı hukukunu kabul etmesinin en önemli nedeninin bu kanunlann laik nitelik taşıması olduğunu vurgulayan Demirel, "Banlan İsviçre Me- deni Kanunu'nun kabulûnü "Lozan Eko- lü'nün bir zaferi olarak kabul eder. Tabti. bu tşin anekdot yönüdür. Asıl neden, İsviç- re Medeni Kanunu'nun Roma hukukuna dayanması; Alman hukuku, Fransız huku- ku ve diğer çağdaş hukuk kurallanndan esinlenmesi ve seküler. dinsel dogmalardan uzak olmasından kaynaklanır" dıyc ko- nuştu. Demirel "Bugün ülkemizdeki pro- fesörlerin yüzde 23'ü; doktorlann ve sağ- hk personeliıün yüzde 4O'ı: S50 bin öğret- menin yiizde 50'si; adakt hizmetierini gö- renlerin yüzde 4O'ı kadındır. Cumhuriyet kadını toplumun içine koymak suretiyle gü- cünü kanıtlamışör. Kadını toplumun dışı- na çıkanrsanız gücünüz en azından yanya iner"dedı. Kolokyumun her ikı gününde açış ko- nuşmasını yapan Anayasa Mahkemesi Başkanı Özden ise dünkü konuşması bo- yunca Atatürk'e ve Türkiye Cumhuriye- ti 'nin laık. demokratik yapısına muhalefet edenleri sert bir dille eleştirdi. Üniversite- lere türbanla girilemeyeceğine ilişkin bir Anayasa Mahkemesi karan bulunduğunu anımsatan Başkan Özden, "Kimi dekanlann, rektör- lerin hangi cüretle bu ka- ran hiçe saydığını anla- mak mümkün değiL Ma- dem Anayasa Mahkeme- si'nin yasalanna uyulma- yacak, öyleyse kaldınn. Tabii gücünüz yeterse" diye konuştu. Özden, din istismarcı- lanna tepki göstermesi gerekenlerin bugüne dek konuşmaması sonucu asıl susması gerekenlerin ko- nuşmak zorunda kaldıkla- nnı vurgulayarak. "Keşke 1923'te aulan temeUer ko- runsaydı, keşke ünhersi- tcler. barolar. yargıçlar, mOletvekilleri zamanında üzerlerine düşeni yapsa- lardı da bugün Yekta Güngör Özden'in konuş- masına gerek kalmasay- dı" dedi. Kesintisiz zorunlu eğitim konusuna da değinen Özden, imam-hatip liselerinin ka- patılmasıyla "Çocugum dinsizolacak" di- ye "yaygara" yapıldığını söyleyerek, bu yaygaranın "yalan" olduğunu söyledi. Öz- den. "Merak etmeyin, künsenin çocuğu dinsiz yapılmak istenmiyor. Yalan yere yay- gara yapanlar önce dinin, demokrasinin, hukuk devlctinin ne olduğunu bir anlasın- lar. Akılla vahiyi. yani inançla gerçeği yan yana getiremezsiniz. İkisi a>n seyler. Ço- cuklanmız bu konularda ancak temel bil- gileri aküktan sonra tercih yapabinrler" dedi. Türk görev gücünü denetleyen Genelkurmay Başkanı 'na büyük ilgi gösterildi Karadayı, Arnavutluk'tan memnun aynldı • Arnavut yetkililer Karadayı ile yaptıklan görüşmelerde Türkiye'nin ülkelerine yaptığı askeri yardım ve gösterdikleri desteğe teşekkür ederek, iki ülke arasındaki parlak ilişkilerin daha da ileriye götürülmesi dileğinde m buUındular. ı ijjoı- YUSUFOZKAN TtRAN/ANKARA - Arnavut- luk'ta yaşanan iç isyanın ardın- dan Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi tarafından oluşturulan çokuluslu koruma gücünde görevli Türk görev gü- cünü denetleyen Genelkurmay Başkanı Orgeneral tsmail Hak- kı Karadayı, lOgünönceTiran'a ;.. intıkalı tamamiarıan birliğin kı- n-sa zamandaki calışmalan nede- niyle duygulandı. Karadayı, Ar- navutluk Devlet Başkanı SaliBe- rişa, Başbakan Baskhun Fino ve Milli Savunma Bakanı ŞakirVfo- kaj ile de bir görüşme yaptı. Genelkurmay Başkanı Kara- dayı, Arnavutluk'taki çok ulus- lu koruma gücünde görevli 800 kişilik Türk bırlığıni denetlemek üzere, önceki gün Deniz Kuv- vetleri Komutanı Oramiral Gü- ven Erkaya ile birlikte Tiran'a gitti. Rinnas Havaalanı'nda, Ar- navutluk Genelkurmay Başkanı Tuğgeneral Adem Çopanive De- niz Kuvvetleri Komutanı Kur- may Albay Vladimir Bejo, Ço- kuluslu Koruma Gücü Türk Gö- rev Kuvvetı Komutanı Tümge- neral Köksal Karabay ile Türki- ye'nin Tiran Büyükelçisı Ahmet Mithat Ökçün tarafından karşı- lanan Karadayı ve Erkaya. ltal- yan askerleriyle birlikte. ülkenin dünya ile tek bağlantı noktasL olan Rınnas Havaalanı'nnvde- Medya ve Demokrasi Güreli: Basın siyasal terörün hedefi yapıldı İstanbul Haber Servisi - Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfi'nın düzenlediği "Medya ve Demokrasi" konferansında, Türkiye'de iletişim özgürlüğüne yönelik baskılann büyük bir kısmının devletten kaynaklandığı belirtildi. Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfi'nın, Milliyet ve Sabah gazetelerinin katkılanyla düzenlediği konferansın son oturumunda, "Türkiye'de basın özgürlüğü: Sorunlar ve nrsatiar" • TGC Başkanı Nail Güreli, basın özgürlüğünün, gazetecilerin bireysel özgûrlüğû değil, halkın gerçekleri öğrenme ve bilgi edinme görevi olduğunu söyledi. konusu ele alındı. The Marmara Oteli'ndeki konferansta konuşan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı (TGC) Nail Güreli, Flash TV'ye yapılan saldın, Demokrasi gazetesinin 1 ay kapatılması ve 8 gazeteci hakkında soruşturma açılmasını protesto ettiklerini bildirdi. Güreli, kendi iktidarlannı istedikleri gibi sürdürme olanağını hayal edenlerin, demokrasinin vazgeçilmez parçası olan özgür basını sindirmek istediklerini kaydetti. Hapiste bulunan gazetecilerle birlikte, 1 yıl önce öldürülen gazeteci Metin Göktepe'nin sanığı polislerin hâlâ yargı önüne çıkanlmayışı ve yaşanan diğer olayları, demokratik rejime ve hukuk devletine karşı bir "olaylar zûıdri" olarak algıladıklannı Mirgulayan Güreli, basın özgürlüğünün, gazetecilerin bireysel özgürlüğü değil, halkın gerçekleri öğrenme ve bilgi edinme görevi olduğunu söyledi. Güreli, basının "yalan haber* yazdığı iddialanyla ilgili olarak da bu haberlerin, "Siyasetçilerin tutarsızhklanndan, onlaruı yalancüıklanndan" kaynaklandığını belirtti. Güreli, Türkiye'de tekelleşmeye yönelik yasal düzenleme olmadığını ve basında görülen çokluğun da çoksesliliği yansıtmadığını söyledi. Güreli, aynı özgürlüklerin herkes için var olduğunu söylemenin çok güç olduğunu, aykın düşüncelerinden dolayı onlarca gazetecinin hapiste olduğunu ifade etti. Ankara Üniversitesi iletişim Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Korkmaz Alemdar ise Türkiye'de basın özgürlüğü konusunda ciddi sıkıntılar bulunduğunu, en önemli sıkıntının da devletten kaynaklandığını vurguladı. Güreli, "Başbakan Erbakan'ın isteğjyle" 8 gazeteci ile 2 sendikacı hakkında suç duyurusunda bulunulmasına tepki göstererek, "Basının, siyasal terörün hedefi yâpıldığı görülüyor" dedi. Toplanbda Celal Bayar Vakfi Başkanı Nilüfer Gûrsoy'a plaket veren Yıbnaz, DYP'nin mitingini fiyasko olarak nitclendirdi.( Fotoğraf: KAAN SAĞANAK) Yûmaz: Sağda birlik çete üzerine kurulamaz' İstanbul Haber Servisi - ANAP Ge- nel Başkanı Mesut Yılmaz, DYP'nin Sultanahmet mitingini "fiyasko" ola- rak nitelendirerek. "DYP'nin sağda bir- ligin adresi ohnasuun mümkün ohnadı- ğmı", sağda birliğin ANAP'ın hedefi olduğunu söyledi. Yılmaz, "alternatif hükümet" calışmalan konusunda gö- rüşmelerin iyi geçtiğini, şimdi daha "iyimser" olduğunu belirtti. Celal Bayar Vakfı ile kurucusu oldu- ğu Türk Demokrasi Vakfı'nın ortak olarak düzenlediği Celal Bayar" ı anma toplantısı için Istanbul'da bulunan Me- sut Yılmaz, DYP'nin Sultanahmet Meydanı'nda dün düzenlediği mitingi televizyondan izlediğini belirterek şun- lan söyledi: "Hakikaten büyük bir fi- yaskoyla sonuçlandı. Zannediyorum oradakilerin > r ansı da kamu görevlisiy- dL DY'P ilk defa siyasi mitinglerde yapı- lamayan bir şeyi başardı. İnsan sayısm- dan çok ba>rak ve afış vanu. Bunu da çok doğal karşuıyorum. Çünkü DYT'nin, sağda birliğin adresi olması mümkün değil. Sağda birlik, bizim de hedefunizdir. Ama bu birlik, yalanlar, çeteler ve yolsuzluklann üzerine değil, doğrularuı üzerine, çetelere karşı kuru- hır. DYP'nin bu çabalan, ancak sağda birliğin yaniış adresini ortaya koyar. Yanlış adresten hareket ederek, hepimiz doğru adresi bulacağız." Yılmaz. "Doğru adresANAPmı" so- rusuna, "Doğru adresin ANAP olduğu- nu, zannederim önümüzdeki günlerde göreceğiz" yanıtını verdı. Yılmaz, ANAP'ın böyle mitingler düzenleyip düzenlemeyeceğinin sorulması üzeri- ne de, kendilerinin 16 mayısta Muş'ta bir miting düzenleyeceğini bildirdi. ANAP lıderi Yılmaz, daha sonra The Marmara Oteli'nde katıldığı "Türki- ye'de Serbest Piyasa Ekonomisi ve Ce- lal Bayar" adlı anma toplantısında, "ül- keyi işsizlikten, yoksuUuktan, adaletsiz- likten kurtarmak için, Atatürk ve Celal Bayar'ın ekonomik kalkınma anlayışı- mbenimseyenherkesten"destekıstedi. Yılmaz, toplantıda Celal Bayar Vak- fı Başkanı Nilüfer Gûrsoy'a, Gürsoy da TDV Başkanı Bülent Akarcah'ya birer plaket sundu. Mesut Yılmaz, gece de Giresuns- por'un ikinci lige yükselmesi nedeniy- le Holiday Inn Otel'de düzenlenen kut- lama gecesıne katıldı. Çiller'in "yalan- cı çoban" yakıştırmasımn nedenıni so- ran gazetecilere Yılmaz, "larüşmamn da belli bir düze>de olması lazım. Ben. Çiller'in istediği düzeye inemem" yanı- tını verdı. netimini elinde bulunduran 173 kişilik Türk birliğini denetledi- ler. Karadayı ve Erkaya, daha son- ra Tiran'ın kuzeyindekı Zall-Her köyündeki tank rugayında ko- nuşlu 600 kişihk Türk Deniz Pi- yade Bölüğü Arnavutluk Görev Komutanlığı'nagittiler. Karada- yı, yaptığı incelemelerden duy- duğu memnuniyeti, yaptığı ko- nuşmayla dile getjjdt c A> >• .-•"â Burada Karadayı ve Erka- ya'ya bir brifing verildi. Alınan bilgiye göre, bri- fingde şu bilgiler aktanl- dı: 10 gün önce Arnavut- luk'a intikali ve yerleş- mesi tamamlanan Türk gücünde 52 subay, 62 ast- subay ve 665 erbaş bulu- nuyor. Arnavutİuk'un dünyayla ilışkisini sağla- yan Rinnas Havaala- nı'nın güvenliğini Ital- yanlarla birlikte sağlayan Türk gücü, ülkeye gelen uluslararası insani yardım malzemelerinin güvenli şekilde dağıtımı için Ti- ran-Leza-Vlora yolunda güvenlik önlemleri alıyor. Tam donarumlı bir sahra hastanesine sahip olan Türk gücü, çevre köyler- de sağlık taraması ve ilaç yardımı yapıyor. Arnavutluk'taki çok uluslu güç karargâhında daTSK'denlgeneral. 11 subay, 4 astsubay ve 4 er- erbaş görev yapıyor. Incelemeleri sırasmda, Zall-HerTank Tugayı 'nın isyancılar tarafından ba- sılması üzerine buradaki 70 kişinin tanklan bırakıp kaçarak, Türk birliğinin konuşlu olduğu bölümde bulunan ve Türkiye'de komando eğitimi gören 10 askere sığındıklannın anlatılması üzerine Kara- dayı, "Türk askerinin ne kadar güzel eğitim gördü- ğünün göstergesidir bu" dedi. Karadayı daha sonra Arnavutluk Devlet Baş- kanı Berişa, Başbakan Fi- no ve Milli Savunma Ba- kanı Vukaj ile bir araya geldi. Arnavut yetkililer, görüşmelerde Türkiye'- nin ülkelenne yaptıklan askeri yardım ve göster- dikleri desteğe teşekkür ederek, iki ülke arasında- ki parlak ilişkilerin daha da ileriye götürülmesi di- leğinde bulundular. Kara- dayı da Berişa ile yaptığı görüşmede. "Keşke bu olaylar olmadan görüşe- bilseydik, gelebilseydik. Ülkelerin tarihinde ma- aiesefböyleolaylar ohıyor. Yüksek bderiiğinizde bu sıkıntılar geçecektir'' de- di. Karadayı ve Erka- ya'ya gösterilen yogun il- gi, "Türkiye'ye Balkan- lar'da verilen önemin bir göstergesi" olarak değer- lendirildi. DTP lideri Cindoruk 'Gerzeklerle zevzekler çekilsin'• Kastamonu'da konuşan Cindoruk, Çiller'in parti tarihini bilmedigi için Genelkurmay'a ittifak önerdiğini belirterek, hûkûmetin gelecek hafta biteceğini söyledi. KASTAMONU (Cum- huriyet)-Demokrat Türki- ye Partisi (DTP) Genel Başkanı Hüsamettin Cin- doruk, DYP Genel Başka- nı, Başbakan Yardımcısı Tansu Çfller'in, "parti ta- rihini bflmediği içinGeneJ- kurmay'a seçim ittifakı önerdiğini" belirterek "Ben hep söytüyorum, gerzeklerle zevzekler siya- setten çekilsin, biz de rahat edelim" dedi. Devletin çö- züldüğünü söyleyen Cin- doruk, gelecek hafta hü- kümetin biteceğini savun- du. Cindoruk. il örgütü bi- nasının açılışı için geldığı Kastamonu'da yaptığı ko- nuşmada, "Devlet çözülü- yor. Cumhuriyet çözûune dönemi yaşıyor. Çete sa- vaşlan, siyasal gerginlik, çanşma, santaj, tehdit, baskı, yolsuzluk, siyasetin araçlan niteliğini kazan- mışnr" dedi. DYP'li Yalun Erez'in alternatif hükümet arayış- lannı "dahili turistik giri- şim" olarak nıteleyen Cin- doruk, "Alternatif hükü- met modelini bir başba- kan adayı tespit eder. Or- tada bir başbakan adayı >ok. O nedenle ben alter- natif hükümet modelinin Deniz Baykal henüz ortaya çıkacağını sanmıyorum" diye konuş- tu. Cindoruk, Çiller'e ağır eleştiriler yönelttiği ko- nuşmasında, devletin çe- tesi olmayacağını vurgu- layarak "Devletin polisi, jandarmasu ordusu olur. Devletin çetesi, devieti so- yanlar için ortaya çıkar" dedi. Çiller'in Genelkurmay Başkanı Orgeneral tsmail Hakkı Karadayı'ya ıletti- ği, "RP'ji seçimde berta- raf etme projesini" değer- lendiren Cindoruk şöyle konuştu: "Genelkurmay'ı parti sannuş. Parti tarihini bil- mediği için Genelkur- may'a seçim ittifakı öncri- yor. Ben hep smlüyorum, gerzeklerle ze\r zekler siya- setten çekilsin,biz de rahat edelim." Cindoruk, Türk ordusu- nun bugunkü siyasal ge- lişmeleri ciddiyetle, dik- katle izlediğine işaret ede- rek, "Ülkenin çözüldüğu, demokratik rejimin tartı- şıkdığL, devlet nhehJderinin bozuhnak istendiği bir or- tamda ordumuz gayet va- kur davramyor. Seçim itti- faklannı reddediyor. Ne güzd bir şey değil mi?" de- di. 'Türkiye, Balkanlar'ı görmezlikten gelemez' tstanbul Haber Servisi - CHP Genel Başkanı Denîz Ba> kal, Saros'un ve Tekir- dağ Limanı'nm Balkan ül- kelerinin ihtiyaçlan için geliştirilmesi gerektiğini söyledi. Rumeli Türkleri Kültür ve Dayamşma Vakfı tara- fından AKM'de düzenle- nen 1. Balkan Toplantı- sı'nda "Berlin Antlaşma- sından Günümüze Bal- kanlar" konusu tartışıldı. Toplantıya iki saat gecik- meyle katılan Deniz Bay- kal yaptığı konuşmada, Türkiye'nin tarihsel mira- sını gözden geçirirken üzerinde durulması gere- ken en önemli konulardan bir tanesinin Balkanlar ol- duğunu söyledi. Osmanlı Imparatorlu- ğu'nun Anadolu-Balkan imparatorluğu olduğunu savunan Deniz Baykal, Türklerin, Osmanlı Impa- ratorluğu'ndan önce Bal- kanlar'a geçmeye başladı- ğını belirtti. Türkiye'nin çok önemli bir nüfusunun Balkan kökenli olduğunu, Türkiye'nin Balkanlar'ı Sendikacılar görmezlikten gelemeye- ceğini anlatan Baykal, Sa- ros Körfezi'nin Balkanla- nn deniz ihtiyacı için, Te- kirdağ Limanı'nın da Bal- kan ülkelerinın olanakla- nnı değerlendirmesi için geliştirilmesi gerektiğini savundu. CHP İstanbul Milletve- kıli Algan Hacaloğlu. Ça- talca Belediye Başkanı Fı- rat Aykut ve çok sayıda davetlinin katıldığı toplan- tıda bilim adamlan yaptık- lan konuşmalarda, Bal- kanlar'ın tarihsel sürecini anlattı.Toplantıya katılan bilim adamlan, konuşma sırasına göre şöyle: Prof. Dr. Kemal Beydflli, Doç. Dr. Mahir Aydın, Dr. Gül Tokay, DT. Nuray Bozbo- ra, Prof. Dr. Cenül Okyay, emekli büyükelçi İsmail Soysal, araştırmacı Nur- can Özgür, Yrd. Doç. Dr. Gencer Özcan, Doç Dr. Şule Kut, Doç. Dr Hasan Unal, Prof. Dr. FarukSön- mezoğlu. Baykal özel temaslarda bulunmak üzere bugün Almanya'ya gidiyor. ' 1 Mayıs için olumsuz propaganda yapıldı' İstanbul Haber Servisi - Sendikacılar. işçi sınıfı- nın 1 Mayıs Biriik, Daya- mşma ve Mücadelc Gü- nü'ne ilgisiz kaldığını, sendikalann işçi bayra- mının görkemli kutlan- ması için yeterli çabayı göstermediğini, devletin ise işçi sınıfiru pasifize et- meye çalıştığını belirtti- ler. Eğitim- Sen İstanbul 1 No'lu Şube tarafından düzenlenen "Ülkemizde 1 Mavıs'm dünü, bugünü. yaruu" konulu panel dün yapıldı. Bank-Sen eğitim uzmanı Sıtkı Coşkun'un yönettiği panele KESK Genel Sekreteri Faysal Özçift, Hava-lş Genel Başkanı Atilay Ayçin, TÜM-TÎS Genel Başkanı Sabri Topçu ve Genel- îş 3'üncü Bölge Başkanı Zeynel Demirçivi konuş- macı olarak katıldı. KESK Genel Sekreteri Özçift, konuşmasında, devletin ve güdümünde- ki bir kısım medyanın 1 Mayıs için olumsuz pro- paganda yaptığını savu- narak, "1 Mayıs 19%'ta \-ahsice öldürülen 3 emek- çinin katlediliş sahneleri değil, cam çerçeve görün- tüleri ekrana gelmiştir" dedi. 1 Mayıs 1997'yi işçi sendikalan açısından "fi- yasko" olarak değerlendi- ren Hava-İş Genel Başka- nı Atilay Ayçin de konuş- masında sendikacı lan eleştirdi. Genel-lş Sendikası 3. Bölge Başkanı Zeynel Demirçivi, Türkiye'de 1 Mayıs kutlamalannın devrimcilik, yurtseverlik, insan haklan ve demokra- si mücadelesiyle başa baş geldiğini dile getirdi. Bü- tün dünyada işçi bayramı- nı kutlamanın zor oldu- ğunu anlatan Demirçivi, gelişmiş ülkelerde de 1 Mayıs'ın "stresgünü" ol- duğunu belirtti. TÜM-TİS Genel Baş- kanı Sabri Topçu ise ko- nuşmasında Türk-İş'in 1 Mayıs'a karşı tutumunu eleştirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle