29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SATFA CUMHURİYET 30 NİSAN 1997 ÇARŞAMBA HABERLER BIEP'lilere ajııriık teklifi iddiası • A N K A R A ( A N K A ) - Emfğin Partisi, HADEP ve SlPMamak ilçe örgütleri tararmdan yapılacak basın açıkiamalannın çağnlannı dağtan iki EMEP'linin poli> tarafindan gözaltına alınırak Tuzluçayır Kankolu'na götCrüldüğünü ve burada kendilerine ajanlık teklif edildiğini öne sürdü. Emeğin Partisi'nden yapılan açıklamada, polisler tarafindan parti çalısmalannı bırakmalannın istendiği belirtilerek yaklaşık altı saat gözaltinda tutulan parlililerin polisler tarafından tehdit edildiği de kaydedildi. Yunanistan'a kaçarken boguldular • KUŞADASI (Cumhuriyet) - Yunanistan'ın Samos Adası'na kaçmak isterken tekneleri batan 5 tranlı ile tekne kaptanı olduğu belirlenen bir kişi boğularak yaşamını yitirdi. Önceki gûn akşam saatlerinde Davutlar'daki Aydun Tur Sitesi sahillerinde biri çocuk iki ceset bulunduğu ihbannı alanjandarmanın soruşturması sırasında karaya iki ceset daha vurdu. Daha sonra bir genç kadın cesedinin daha bulunmasıyla ceset sayısı 5'e çıktı. Gece boyunca aramalann sürdürüldüğü çevrede, sabah saatlerinde teknenin kaptanı olduğu belirlenen 30 yaşındaki Ali Avcı'nm cesedi de karaya vurdu. Aczmendilerin karar giinü • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara 1 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi"nde bugün Sıvas katliamı sanıklan ile Aczmendilerin yargılandığı davalara devam edilecek. Şıvas - davasında, savcının Yargıtay'ın bozma karanna ilişkin görüşünü bildirmesi beklenirken. Aczmendilere ilişkin karann da açıklanabileceğıne dikkat çekildi. Bale sanatçıları Anıtkabir'de • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bale sanatçılan, Türk Balesi'nin 50 kuruluş yıldönümüyle kesişen Dünya Dans Günü'nde Anıtkabir'i ziyaret ettiler. Türk hükümetinin çağnsıyla Türkiye'ye gelen Madame Dame Ninette de Valois tarafindan kurulan Türk Balesi'nin sanatçılan. dün Atatürk'ün manevı huzurunda saygı duruşunda bulunarak mozolesine çelenk bıraktılar. TOBAV Genel Başkan Yardımcısı Fahrettin Güven. Ankara ve Istanbul Devlet Opera ve Balesi sanatçılannın katıldığı törende Anıtkabir Özel Defteri'ni imzaladı. Mesleki eğitim sempozyumu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Mesleki Eğitim ve Küçük Sanayii Destekleme Vakfı'nın (MEKSA) düzenlediği "Uluslararası Meslek Eğitimi Sempozyumu" dün sona erdi. Milli Eğitim Bakanı Mehmet Sağlam'ın da konuştuğu uluslararası toplantıyı düzenleyen MEKSA, 1985'te "kamu yaranna ve kâr amacı gütmeyen bir vakıf" ol"ak kuruldu. Vakıf. Türkiye'de TESK ve Milli Eğitim Bakanlığf nın yanı sıra Berlin Uluslararası Kalkınma Işbirliği Kurumu (BGZ) ile işbirliği içinde eğitim merkezleri oluşturdu ve 12 ildeki 30 eğitim merkezinde halen 4 bin kişiye meslek eğitimi veriyor. Dentirel-Yılmaz göpüşmesi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, dün Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'i ziyaret ederek Almanya gezisi hakkında bilgi verdi. Yaklaşık bir saat süren görüşmeden sonra açıklama yapılmadı. DYP'de ittifak yapan muhalif cephe genişliyor. Ayvaz Gökdemir, Erez'i destekliyor 'Erbakan çekflmelPHÜLYA KARABAĞLI ANKARA-DYP'nin milliyetçi-muha- fazakâr kanadının önde gelen isimlerin- den Kayseri Milletvekili Ayvaz Gökde- mir. hükümetin bozulması için alternatif hükümet modeli oluşturmaya çalışan Ya- hm Erez ve arkadaşlanna destek verdiği- ni bildirdi. Türkiye'nin REFAHYOL hükümeti ön- cesindeİci huzurlu ortama geri dönmesi gerektiğini vurgulayan Gökdemir. "Baş- bakan Erbakan hükümetten çekilmeür dedi. DYP'de hükümete karşı oluşturulan ittifak cephesi genışlerken Gökdemir'in verdiği destekle muhaliflerin sayısının 20'ye ulaştığına dikkat çekildi. DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in başbakanhk pazarlığı ıçin gün saydığı DYP'de. muhaliflerin hükümetin bozul- • DYP'de REFAHYOL'a karşı muhaliflerin sayısı 20'yi buldu. Şahinlerin önemli ismi Ayvaz Gökdemir. Türkiye'de hem sivil hem de asker hükümeti görüntüsü olduğunu söyleyerek Erbakan'ın hükümetten çekilmesi gerektiğini söyledi. Aydın Menderes'in ekibiyle birlikte REFAHYOL'a destekten vazgeçeceği bildiriliyor. ması için oluşturduğu ittifak cephesi güç- leniyor. "Şahinler" grubunu etrafında top- layan Ayvaz Gökdemir. Erez'in çıkışını desteklediklerini. ancak DYP'den kopa- rak çözüm oluşturulmasına karşı çıktıkla- nnı söyledi. Ülkede "yanhşlar trajedisi" yaşandığı- na. insanlann tercih yapmaya zorlandığı- na dikkat çeken Gökdemir. "Şimdi bir as- ker hükümeti bir de sivil hükümet görün- tüsü var. Böylegitmez" diye konuştu. As- kerlerin kışlaya dönmesi için hükümetin her iki kanadına da görevler düştüğünü kaydeden Gökdemir. "Gerginliğin sona ermesi için Erbakan hükümetten çekilme- li. Türkiye, RP'den önceki çatışmalann, cepheleşmenin yaşanmadığı huzurlu gün- lerine geri dönmeli" dedi. Ayvaz Gökdemir. Başbakan Erbakan'a •* Hükümetten çekil" dıyen Aydın Mende- res'in altematif hükümet modellerinde ki- lit isim olduğunu vurguladı. "Hiç kimso, Menderes'i istifa etti diye suçlayamaz" di- yen Gökdemir. erken seçımin herkesi ra- hatlatacağına dikkat çekti. DYP Genel Başkanı Çiller'in, muhalif grupta yeralmamalan için yakın takibe al- dığı milletvekilleri dün de toplanarak ge- lişmeleri değerlendirdiler. Yalım Erez, DSP Genel Başkanı BülentEcevit'inlider- lerle yaptığı görüşmeden umutlu olduğu- nu. buradan çıkacak sonuca göre alterna- tif hükümet modeli taslağı hazırlanacağı- nı söyledi. Aydın Menderes ekibinden RP Ankara Milletvekili Şaban Karataş dün. DYPli muhaliflerle görüştü. İttifak cephesinin giderek güçlendiği DYP'de muhaliflerin sayısının 20 e ulaştığına dikkat çekildi. Menderes'in bir- iki gün içinde ekibiy- le birlikte RP'den istifa etmeyeceğini, an- cak hükümetten desteğini çekeceğini bil- diren bir açıklama yapacağı kulislerde di- le getirildi. 1 Mayısta 'özgür emek, demokratik Türkiye' istemi Meral tahrikler için uyardı DİSK ve Türk-İş liderleri ortak basın toplantısı düzenJedi. DİSK Genel Başkanı Budalv emeğin bayramının özgürce kudanması gerektiğini söyiedi. Türk-İş Genel Başkanı Meral, tahrikler için uyardı. Hükümetin 8 ayı SSK'de dinci kadrolaşma AYŞE SAYIN Haber Merkezi - Türk-Iş, Devrimci Işçi Sendikalan Konfederasyonu (DİSK). Hak-tş ve Kamu Emekçileri Sendikalan Konfede- rasyonu (KESK). lstanbul'da kitlesel olarak kutlamaya hazırlandıklan l Mayıs Işçi Bay- ramı'nda. "Özgür emek, demokratik Türki- ye'* isteminidilegetirecekler. Türk-İş. DİSK, Hak-lşve KESK genel başkanlan, dün l Ma- yıs'la ilgili bir basın toplantısı düzenleyerek "biriik ve dayaıuşma** mesajı verdiler. Türk- Iş Genel Başkanı Meral. kutlamalara bütün yurttaşlan çağınrken "Katılan her arkadaşn mızın sistemli ve disiplinti olmasını. tahrikle- re kapümamasını istiyoruz" dedi. DİSK Genel Başkanı RıdvanBudak. fark- lı düşünen örgütlerin "emek" ortak paydasın- da bir araya geldiğine dikkat çekerek "Avru- pa BirliğTne girmeyi hedefleyen Türkiye, emeğin bayramının özgürce kutlanmasına katkı vermelidir" dedı l Mayıs'ı .Ankara"da kapalı salonlarda kutlayacaklannı söyleyen Hak-tş Genel Başkanı Salim Uslu ise "Ülke- mizin yozlaşan yapısının ürettigi başıbozuk- luğa tepki vereceğiz'" diye konuşru. KESK Genel Başkanı Siyami Erdem. ışçi sınıfının biriik ve dayanışma günü olan l Ma- yıslarda katledilen emekçilerin katıllerinin ortaya çıkanlmasını talep edeceklerini söy- ledi. Konfederasyonlara üye sendikalann da aralanndayeraldığı Ankara Demokrasi Plat- formu l Mayıs'ı, saat 11 .OO'de Sıhhiye Köp- riisü üzerinden Tandoğan Meydanı'na kadar sürecek yürüyüşün ardından düzenlenecek mitingle kutlayacak. CHP Genel Başkanı De- niz Baykal. l Mayıs Işçi Bayramı kutlamala- nna katılacaklarını bildirdi. Baykal, hiçbir tarih ya da hiçbir takvim yaprağının "komp- leks nedeni"olmaması gerektiğini vurguladı. CHP lstanbul Milletvekili Ercan Karakaş. l Mayıs İşçi Bayramı'nın tatil günü olmasına yönelik olarak 2 Nisan 1996 tarihinde sun- duklan yasa önerisiyle ilgili olarak TBMM Başkanlığı'nı göreve çağırdı. İstanbuTda baa caddeler kapanacak ÖDP Genel Başkanı Ufiık Uras ve İP lıde- ri Doğu Perinçek, Istanbul'da yaptıklan açık- lamalarda şeriata, çetelere \e özelleştirmeye karşı herkesi l Mayıs'a davet ettiler. Kutla- malara kitlesel katılım beklediklerini belirten Uras ve Perinçek. yurttaşlan belirlenecek di- siplineuymayaçağırdılar. Banş Partisi. TYS ve Sine-Sen üyesi sanatçılar da lstanbul'da Abide-i Hürriyet Meydanfndaki kutlamala- ra katılacaklannı bildirdiler. lstanbul Emniyet Müdürlüğü Basın Pro- tokol ve Halkla llişkiler Şube Müdürlü- ğü'nden yapılan yazılı açıklamaya göre. per- şembe günü saat 07.00 ile 18.00 arasında ba- zı cadde ve sokaklar trafiğe kapalı tutulacak. Kasımpaşa ve Çağlayan'dan Piyalepaşa Bul- varı çıkışlan. Okmeydanı. Piyalepaşa Bul- varı. \'atan Caddesi ve Kâğıthane Cadde- si'nden Çağlayan çıkışları. E-5'ten Çağlayan ve Kasımpaşa çıkışları. Mecidiyeköy'den Çağlayan'a gidiş Kuştepe Işıklar, Şişli'den Çağlayan'agidişHürriyettepeışıklar ile Abi- de-i Hürriyet Caddesi'ne açılan Eğitimciler Sokak. Cemil Bengü Caddesi. İzzetpaşa Cad- desi ve Akar Sokak araç trafiğine tamamen kapalı olacak. Kasımpaşa'dan Çağlayan yönüne gidecek- lerin Okmeydanı yönünü, Okmeydanı"ndan Piyalepaşa yönüne gideceklerin Kasımpaşa yönünü. E-5'ten Çağlayan ve Piyalepaşa Bul- van'na gideceklerin Okmeydanı ve Mecidi- yeköy-Balmumcu yönünü. Kâğıthane'den Çağlayan yönüne gideceklerin Okmeydanı- Sütlüce-Çeliktepe ve Gültepe yönünü. Vatan Caddesi "nden Çağlayan yönüne gidecekle- rin Kâğıthane-Kuştepe ve Mecidiyeköy ısti- kametini. Mecidiyeköy'den Çağlayan yönü- ne gideceklerin E-5 veya Şişli yönünü. Şiş- li'den Çağlayan y önüne gideceklerin de Kuş- tepe-Mecidiyeköy-Darülaceze Caddesi-Ok- meydanı yönünü kullanmalan gerekiyor. 1 Mayıs öncesi operasyon lstanbul polisı. 1 Mayıs kutlamalan önce- sı. aralarında Medkom Kültür Merkezi'nin de bulunduğu bazı gazete ve dergilere baskm düzenledi. Küba'da ağustos ay ında gerçekleş- tirilecek olan Küba Gençlik Festivali'nin ta- nıtımının yapıldığı Medkom Kültür Merke- zi'ne dün akşam saat 19.30 sıralannda düzen- lenen baskında. aralannda Kübalı İbis Ahi- za'nın da bulunduğu 14 kişi gözaltına alındı. Polis, aynı saatlerde Kurtuluş ve Atılım ga- zetesinın bürolanna da baskın düzenledi. Mezopotamya Kültür Merkezi. Tohum Kültür Merkezi. Kızılbayrak gazetesi. Yapı Sanatevi. İdil Kültür Merkezi. Genel-İş La- leli Şubesi'nı basan polıs. yüzlerce kişiyi gö- zaltına aldı. Gözaltına alınanlann Gayrette- pe'deki Asayiş Şubesi ile Vatan Caddesi'nde- ki Terörle Mücadele Şubesi'ne götürüldük- leri bildirildı. ANKARA - SSK Genel Müdü- rü Kemal Kılıçdaroğlu. Cumhur- başkanı Süleyman Demirel'in karşı çıkmasına rağmen görev- den alınırken. kurumda bazı üst düzey görev lere "imam" köken- li kişiler getirildi. Başbakan Necmettin Erbakan, "dinsizler yetişiyor*" sav ını öne sürdüğü Abant Izzet Baysal Üni- versitesi'ne, ancak RP lilerin de alınması koşuluyla 74 kişilik kadroyu vereceğini bildirdi. Ça- lışma ve Sosyal Güvenlik Baka- nı NecatiÇelik. SSK'ye personel alımı sınavında "Çeliksoyadlıbi- risi kazanır ve akrabam olduğu kanıtianu-sa istifa edeccğim" de- di. Çelik'in 5 akrabasının Gölcük i SSK Dispanseri'nde işbaşı yap- j tığı ortaya çıktı. Amasya'da Izmir Fetih Sahne- si'nin "Bir Hak Düşmanı" adlı oyunun sahnelenmesini organıze eden Milli Gençlik Vakfı Şube başkanı Osman Yüzgenç. RP ta- rafindan ödüllendirilerek il kültür müdürü yapıldı. REFAHYOL döneminde, 1226 hâkim ve savcının, yerleri değiştirildi. Adalet Bakanı Şev- ket Kazan'ın "yargıda laik ve Atatürkçü kadrolan sürgüne gönderme operasyonu" olarak ' değerlendirilen karamamesiyle Mersin'e atanmasına tepki göste- ren Ankara Cumhuriyet Başsav- cısı Nazmi Şarvan ve Ankara Bölge Idare Mahkemesi Başkanı Necmettin Koçtaş istifa etti. Kazan. Ankara DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel hakkında, RP'liler ve Aczmendiler hakkın- da yaptığı işlemler nedeniyle so- ruşturma açtırdı. Kazan. Sincan'daki "Kudüs Gecesi~ni düzenlediği gerekçe- siyle görev inden alınan ve çıka- nldığı mahkeme tarafindan tu- tuklanan RP'li Belediye Başkanı Bekir Yüdız'ı. teamüllere aykın olarak cezaevinde ziyaret ederek. yargıya dolaylı baskıda bulundu. Şevket Kazan, "Sürekü Aydın- lık İçin 1 Dakika Karanlık" eyle- mine katılanlara "Mum söndü oynuyorlar" derken Alevi yurt- taşlara hakaret etti. RP'li Şevki Yılmaz. Türkiye'de "2 milyon fa- hişe var" diyerek kadmlan aşağı- ladı. NOKTASIIORAL ÇALIŞLAR e-mail: [email protected] Ülkemiz tiyatrosunun yüz akı sanatçılan için, önceki gece Atatürk Kültür Merkezi'nde duygu yükKJ, olağanüstü etkile- yici bir tören gerçekleştirildi. Halk Sigorta'nın sponsorluğunu üstlendiği törenin yönetmeni Haldun Dormen'di. Tiyatronun çeşitli dallarında verilen ödülle- rin, önce adayları görüntülerle ekrana geliyor, daha sonra jüri- nin belirlediği en başarılı isim açıklanıyordu. Suna Pekuy- sal dan Yıldız Kenter'e. Ned- ret Güvenç'ten Selim Naşit'e kadar tiyatromuza damgasını vurmuş yıldızlar, son derece şık görüntüler içinde sahneye çık- tıklannda duygulu birtablo olu- şuyordu. Törenin en etkileyici bölümü ise Afrfe Jale'nin yaşamını ko- nu alan Afife filmi idi. Senaryo- sunu Haldun Dormen'in yazdı- ğı, yönetmeni Kemal Uzun olan filmin başrol oyuncusu Ye- şim AJıç'tı. Film, tören boyun- ca parçalar halinde büyük ek- randan gösterildi. 1902 yılında Istanbul'un Kadıköy semtinde Afife 'nin Bıraktığı Miras dünyaya gelen Afife, 10 Kasım 1918'de Darülbedayi'ye öğren- ci olarak kabul edilen Beyza, Refika, Behire ve Memduha adlı beş kızdan birisiydi. Afife ve Refika dışındaki diğer kızlar, sahneye çıkarılmayacaklarını düşünerek tiyatroyu terk ettiler. Afife stajyer oyuncu, Refika ise suflör olarak işe başladılar. Refika, sahne gerisinde görev alan ilk Müslüman Türk kadınıy- dı. Darülbedayi yöneticileri Eli- ze Bezmeciyan'ın Paris'e git- mesi üzerine Hüseyin Suat'ın "Yamalar" oyununda Afife'yi oynatmaya karar verdiler. 22 Ni- san 1919'da Afife Jale Kadı- köy'deki Apollon Sinemasi'nda (şimdiki Reks) Emel rolüyle sah- neye çıkan ilk Müslüman Türk kadını oldu. Güvenlik güçleri buna engel olmak istedilerse de başaramadılar. Ikinci oyununu da baskılara rağmen sürdürdü. Üçüncü piyesi olan "Odalık" oynanırken polis tiyatroyu bas- tı. Afife yine kaçarak kurtuldu. Ama bu onun son oyunuydu. Dahiliye Nezareti (Içişleri Ba- kanhğı) 27 Şubat 1921 günü ya- yımladığı bir bildiriyle Müslü- man kadınların kesinlikle sah- neye çıkmalarını yasakladı. Afi- fe bu emir üzerine tiyatro kad- rosundan çıkarıldı. Bu gelişme Afife için sonun başlangıcı oldu. Zayıf olan si- nirleri iyice bozuldu ve uyuştu- rucuya alıştı. Kurtuluş Sava- şı'ndan sonra kadınlara tanınan özgürlük artık ona eski gücünü kavuşturmayacaktı. Acılarla ge- çen yaşamı 1941 yılında Bakır- köy Akıl Hastanesi'nde sona er- di. Tiyatro tarihimizin bu ilkcesur kadını, kadın hareketinin belki de ilk öncülerinden bu büyük sanatçı, bağnazlığın girdabında yok olup gitti. Haldun Dormen, onun adına düzenlenen ödül tö- reninde ona şöyle sesleniyor- du: "Afife Türk tiyatrosunun gerçek bir fedaisi, korkusuz bir devrimcisidir. Afife adının bir ödüle verilmesi, örümcek kafa- lılara atılabilecek en güzel to- katlardan biri olacaktır. Sanat yaşamımıza hoş geldin Afife Ja- le... Sana çok şey borçluyuz." Afife'nin Islamcı bağnazlığa karşı yüzyılın başında yürüttüğü kişilik kavgası, dünya görüşü kavgası bugün yeniden gün- demdeydi. Çünkü, siyasi Islam gözünü yine kadınlara dikmişti. Refahçı Kültür Bakanı. Atatürk Kültür Merkezi'ndeki bu tören öncesi içki yasağı koymuştu. Gelen yoğun tepkiler üzerine bu yasak geri alındı, ama ne zama- na kadar? Ellerine geçen ilk fır- satta bu yasağı sürdürecekleri belliydi. Bütün bunlardan daha da önemlisi, kadınlara yönelik teh- ditler. Refahçılar, Çocuk Esirge- me Kurumu'ndaki 33 kadın mü- dürü görevden alıp yerlerine er- kekleri atayarak ne yapmak is- tediklerinin de mesajını veriyor- lar. Özellikle, sanat dünyasın- daki kadın görüntüsüne daya- namadıklarını biliyoruz. Şu an- da, ülkemizin yüzakı olan bir- çok değerli kadın sanatçımızın; Yıldız Kenter'lerin, idil Bi- ret'lerin, Suna Kan'ların, Be- dia Muvahhit lerin eğer siyasi Islamcılar iktidarda olsaydılar belki de isimlerini bile duymaya- caktık. Afife Jale'nin başına ge- lenler onların da başına gele- cekti. Atatürk Kültür Merkezi'nde şef Julius Rudel yönetiminde- ki Londra Kraliyet Filarmoni Or- kestrası'nı dinlerken çevremde oturan kadınlara baktım. Dini gericilik önce onları hedef alı- yordu. Onlann sokağaçıkmasından, toplum içinde bir ağıriık oluştur- masından hoşlanmıyorlardı. Özgür kadın onlar için en büyük tehditlerden biriydi. Afife Jale, ölümünden 55 yıl sonra yeni bir anlam kazanmıştı. Önceki ge- ceki ödül töreni bu yönüyle de çok anlamlıydı. GLOBALPOLİTtKÜLTÜR ERGİN YILDIZOĞLU Peru'da Katliam Peru'da özel tim komandoları, Japon konsolos- luğunu basarak, 126 gündür sürmekte olan tutsak krizine son verdiler. Japon konsolosunun noel par- tisini basarak 600 kişiyi tutsak almış olan 14 Tupac Amaru gerillası ve bir tutsak öldü. Ancak şimdi, toz duman dağıldıktan, ABD ve Batılı devletlerin, Baş- kan Fujimoro'yu ve Peru hükümetini kutlama ya- nşı yatışmaya başladıktan sonra, ortada bir sürü ka- ranlık soru var. Gelen raporlara göre, Peru hükümeti ile Tupac Amaru arasında yapılmakta olan pazarlıklar yavaş da olsa gelişme gösteriyordu. TutsaKİarın yaşamı hiçbir şekilde tehlikede değildi. Peru hükümeti, bu süreç içinde, bir hapishane reformu yapmayı, iş çevreleriyse gerillaların istedikleri fidyeyi veımeyi kabul etmişler ve Fidel Castro da sığınma hakkı va- at etmişti. Hükümet hapishanelerdeki 400 mahkû- mu serbest bırakmamakta direniyordu, ama bu alanda da bir uzlaşma bulmak ve bazı mahkûmla- rı bırakmak mümkün görünüyordu. Japon hükü- meti askeri bir çözüme kesin olarak karşıydı. Uma Polis Şefi ve Savunma Bakanı da bir baskımfi çok riskli olacağını düşünüyordu. ingDtere'den getirilen uzmanlara göre görüşmeler yavaş, ama olumlu bir yönde ilerliyordu. Özetle, bir baskın için belirgin bir gerekçe yoktu. Sadece Amerika. ABD'ye yakın Ge- nelkurmay Başkanı Nicolas de Bari Hermoza Ri- os ve Milli Istihbarat Bakanı Vladimiro Montesi- nos askeri bir çözümden yanaydılar. (International Herald Tribune 27/4/1997). Baskından bir gece ön- ce yüksek düzeyli bir istihbarat zirvesi yapılmış, an- cak baskın kararı Japon hükümetinden gizli tutul- muştu (The Economist 26/4/1997). Bu sırada, ABD konsolosu, başına, gerillalan kastederek "Şimdiza- manı gelince canlannı vermeye hazırolup olmadık- larını düşünmeleri gerekir" türünden demeçler ve- riyordu (VVorkers VVorld Nevvs Service 1 Mayıs/1997 için hazırlanan bülten). Şimdi bir başka hikâye: Baskından iki hafta ön- ce, Türkiye'deki "Susurluk"a benzer bir skandal patlak vermişti Peru'da. Skandal, istihbarat örgü- tünü ve Fujimoro'yu da içine alarak hızla gelişiyor- du. İstihbarat örgütünden Leonor Rosa adında bir kadın memur, üstlerini işkence yapmakla ve "ölüm mangaları-Colina" kurup seri cinayetler işlemekle suçlamıştı. Rosa'da da şiddetli bir işkenceden geç- tiğini kanıtlayan yaralar vardı. Bu olayın ardından, Colina'nın kurucusu ve üniversiteolaylarında26 ki- şiyi öldürmekten mahkûm olmuş, ancak bir sene sonra, 1995'te hükümet tarafindan affedilmiş olan Martin Rivas'ın eski sevgilisinin parçalanmış ce- sedi ortaya çıktı. Uzun süredir derinleşerek, işsizlik oranını yüzde 80'lere (Reuters 1/12/1996) kadar çı- karan ekonomik kriz, geçen aylarda Fujimoro'nun popülaritesini yüzde 70'ten 1 nisanda yüzde 48'e geriletmişti. Skandal bu duruma tuz biber ekti ve Fujimo- ro'nun popülaritesi 15 Nisan'da yüzde 38'e düştü (The Observer 27/4/1997). Vladimir Montesi- no'nun çürümüş ve siyasi cinayetlerle kirlenmiş ol- duğunu düşünenlerin oranı da yüzde ŞO'e.çıkmıj- tk Muhatefet, yeni bir darbederi bahsediydrdu (H^- rald Tribune). -' ~ * • -M - r. Baskından bir gün sonra Fujimoro'nun popülari- tesi tekrar yüzde 65'lere yükseldi. Artık ölüm man- galarından bahsetmek ve skandalı hatırlatmak iyi- ce zorlaşmıştı. (Sahi, Susurluk skandalına ne oldu dersiniz?) Peru başkan adayı ve romancı Maria Vargas Llosa'nın oğlu Alvaro Vargas Llosa, He- rald Tribune'e yazdığı bir makalede, baskının aslın- da genelkurmay başkanı ve istihbarat şefi tarafin- dan planlandığını ileri sürdü. Anlaşilan Fujimoro bu baskını, tutsakları kurtarmaktan ziyade, kendini kur- tarmak için gerçekleştırmişti. Askerlere gelince, el- leri dirseklerine kadar kendi vatandaşlarının kanıy- la kirli olan bu baylar, şimdi ortada birer kurtancı ola- rak dolaşıyorlar... Diğer taraftan, tutsaklar hiçbir aşamada yaşam- sal bir tehlike içinde değildiler. Baskm sırasında, tutsak ifadelerinden de anlaşıldığı gibi gerillalar, el- lerindefırsat olmasına rağmen, savunmasız tutsak- lara ateş açmamayı tercih ettiler (IHT 23/4/1997). Eski bir sendikacı olan Nesto Cerpe Cartolini liderliğindeki gerilla grubuna gelince... Hepsi, tes- lim olmaya çalışanlar da dahil olmak üzere, baskın sırasında "yargısızinfaz"a kurban gittiler. Patlama- da kolları bacakları kopanlar da dahil, hepsinin ka- fasırida birer kurşun deliği vardı. Acımasız bir dik- tatörlüğe karşı demokrasi ve bağımsızlık mücade- lesı veren bu insanlar, her şeye rağmen eylemleri- ne sempati ile bakan yoksullarla gerekli siyasi iliş- kileri kuramadıklan, dolayısı ile mücadelelerini ge- liştiremedikleri için, umutsuzluğa kapılarak kalkış- tıkları bir eylemin faturasını canlarıyla ödediler. Umanm, dünyanın başka yerlerinde benzer amaç- lar için mücadele edenler, şimdi diktatörlüğün da- ha da güçlenmesine yol açan bu trajediden bir ders çıkarırlar. Geniş kitlelerin gereksinimleri için verilen mücadeleler. bu kitleler katılmadan, bunlann adı- na gerçekleştirilen bireysel kahramanlıklarla kaza- nılmıyor! [email protected] RP'ye güvenmiyor ABD, Erbakan 'dan umudunu kesti Haber Merkezi - ABD. son dönemde artan siyasi krizle birlikte Refah Parti- si'nden umudunu kestiği- ni söyledi. ABDDışişleriBakanh- ğı Sözcüsü Nicbolas Burns. Bill Clinton yöne- timinin Türkiye'de yaşa- nan siyasi bunalım ve ge- lişmelerle ilgili düşünce- lerini dün Dışişleri Bakan- lığı'na ilettiğini bildirdi. ABD'nin, Türkiye'de devam eden ordu-RP ger- ginliğıni çok yakından ta- kipettiğini belirten Burns. yaptığı basın açıklamasm- da Refah Partisi ve Baş- bakan Necmettin Erba- kan "dan umutlannı kestik- lerini söyledi. Burns. Türkiye'de de- vam eden siyasi bunalım- dan çıkış yolunun yine ül- ke içinde olduğunu kayde- derek ordunun açıklama- lannı da yakından izledik- lerini bildirdi. Türk Silah- lı Kuvvetleri'nin laiklikle ilgili kaygılan bulundugu- nu ve bunu açıkladığını belirten Burns, ordunun kaygılan için "BM,Türki- ye'nin iç sorunudiır" de- di. Bums, daha önce yaptı- ğı açıklamalarda da, Tür- kiye'de güvendiği tek kişi- nin Cumhurbaşkanı Sü- leyman Demirel olduğunu söylemişti. Refah Partili Devlet Bakanlan Abdul- lah Gül ile Fehim Adak'ın ABD ziyaretleri sırasında Orgeneral ÇevikBir'in la- iklik konusunda yaptığı konuşmada ordu-RP bu- nalımını bu ülkede gözler önüne sermişti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle