Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
30 NİSAN 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
ADD Genel Başkanı Gürsoytrak'ın davetiyle sahneye gelen Sabiha Gökçen, yazanmıza derneğin plaketini verdi
EIIÎUI Selçuk'a saygı gecesi
Selçuk plaketini Sabiha Gökçen'in elinden aldı. (TARIK TINAZAY)
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ata-
türkçü Düşünce Derneğı (ADD), öncekı ge-
ce Operet Sahnesi'nde "İlhan Selçuk'a Say-
gı Gecesi" düzenledi. insanlığın uygarlık ge-
lışimınin anlatımıyla başlavan gecede. ızle-
yenlere Türkıye'nın aydınlanma devnmının
ışığı yansıtıldı. Geceye Anayasa Mahkeme-
sı Başkanı Yekta Giingör Özden. ADD Ge-
nel Başkanı Suphi Gürsoytırak ıle çok sayı-
da konuk katıldı. Sanatçı Bülbiin Uz'un arp
dınletisiy le katildığı gecede. BulutsuzlukÖz-
lemi'nin solisti Nejat Yavaşoğullan gıtanyla
şarkılarını seslendırdı. Tıvatro sanatçılan
Rüştü Asyalı ile Ayşe Akınsal'ın sunduğu ge-
cede^Dev let Operası sanatçı-
lan Ömer V ılmaz ve Tuncer
Tarcan'ın bağlamaları eşlı-
ğınde seslendirdıklen "Ruhi
Su türkülerT yogun alkış al-
dı. tlhan Selçuk'un "Düşünü-
yorum Öyleyse V'urun" adlı
kıtabından sahneye uyarladı-
ğı bır bölümü canlandıran tı-
yatro sanatçısı Rutkay Azizde
ızleyenlen "Hey yurdumun Japon güikri'"
diyerek selamladı. Tango gösterisinin de v-
er aldığı gecenın sonunda, ADD Genel Baş-
kanı Suphi Gürsoytrak'ın "EngençAtatürk-
çii kız" diyerek sahneye davet ettiğı Türki-
ye"nin ılk kadın pilotu Sabiha Gökçen. Ilhan
Selçuk'a derneğin plaketini verdi.
Ilhan Selçuk" un ağabeyi kankatür sanat-
çısı Turhan Selçuk. kardeşinin cumhunyetı
korumak ıçin sürdürülen savaşıma katkıda
bulunduğunu belirterek "Hangicumhuriyet?
Tabü ki 2. cumhuriyet değil" dedi. Turhan
Selçuk. babasının kardeşine gaz lambasının
ışığında Cumhuriyet gazetesindekı köşe va-
zılannı okuttuğunu anlatırken "İlhan tabü o
yasta sıkılırdı. Ben de dinlemek zorunda ka-
lırdım. İlhan, yazılann bazı bölümlerini atiar-
mış meğer. Öyle bir atlarmış ki fark edilmez-
dir
dedı.
K.öv Enstıtüleri'nın kurucusu Hasan ÂIi
Yücel'in kızı Canan Yücel Eronat. İlhan Sel-
çuk'un Cumhuriyet'te vazmaya başladığı 8
Nısan 1962 tanhıni "cemrenindüstüğügün"
olarak nitelendirdi. Avukat Halit Çelenk ise
İlhan Selçuk"un mahkeme. hapishane. kontr-
gerilla baskılanna karşın ılkelerinden ödün
vermediğıni, yazarhk yaşamı boyunca dü-
• Hasan Âli Yücerin kızı Canan Yücel Eronat, İlhan
Selçuk'un Cumhuriyet'te yazmaya başladığı 8 Nisan
1962 tarihini "cemrenin düştüğü gün" olarak
nitelendirdi. TBMM örup Başkanvekili Uluç Gürkan,
İlhan Selçuk'un "su katılmamış bir Kemalist ve
solcıTolduğunu söyledi.
şünce çizgısıni yön değıştirmeden sürdürdü-
ğünü vurgulayarak "Bu da ancak engin bir
hümani/manın geniş bir küHürle kay naşma-
sının ürünü olabiHr" dedı. "Birdeğil. birden
çok kuşak İlhan Selçuk'la bilinçlendi" dıyen
TBMM Grup Başkanvekilı lluçGürkan. İl-
han Selçuk'un "su katılmamış bir Kemalist
vesokru'"oldugunu sovledı. İlhan Selçuk'un
30 Arahk 1962 tarihli "lp" başlıklı yazısını
kütüphanedeki gazeteden gızlice yırtarak ce-
ketinin ıç cebıne sakladığını anlatan Gürkan.
"Ben o yazıda geçen ipsizlerden olmaya ka-
rar vermiştim. Ancak sonra gördiim ki ipsiz
olmakolmuyor. Siz Atatürk'ün ipine sanhn"
diye konuştu.
Gazetemız Ankara Temsilcisi ve yazan
Mustafa Balbay da üniversite yıllannda okul
arkadaşlanyla birlikte İlhan Selçuk'a duy-
duklan sevgiyıanlattı. Selçuk'un, birkutup-
yıldızı gibi ne kadar karanlık olsa da yön
göstermeye devam ettiğinı kaydeden Balbay,
dinieyıcılere gazeteci-yazar Oktay Akbal'ın
mesajını okudu.
tlhan Selçuk, Atatürk'ün aydınlanma dev-
rımi ıle karşıdev rımin birlikte yaşandı|ına
dikkat çekerken "Bizdevrimin içindeyiz. Bir
de\Tİmi yaşıyonız. Çiinkü. devrim birdenbi-
re başlayıp birdenbire biten
bir süreç değiktir" dedi. Ço-
cukluğunda Atatürk'ün Gum-
hurbaşkanı olduğunu, ancak o
dönemde Atatürk derken ger-
çek anlamını kavrayamadık-
lannı kaydeden İlhan Selçuk,
şöyle konuştu:
"Bir yerde emperyalizmin
sömürüsünün odak noktalan.
bir tarafta şeriatçıhğın anayurttan. Bu ikisi
arasında aydınlanma dev rimine gelen bir ha-
reketin bayraktarhğı. Bürün dünya Türki-
ye'ye bakıyor. Cezayir mi, İran ım, Suudi Ara-
bistan mı olacak? Bizleri denetlemek isteyen
Avrupa bu bilincin içinde değiL Bu bilinçlen-
menin içerisinde biz Tiirkiye'de yaşıyoruz.
Toplum. ü/erine bir gölge vuruyor, bunu du-
yumsuyor. ADD bunun için kuruldu. Bunu
hisseden insanlar üzeıierine bir karanlık gi-
bi gelen şeriata karşı örgütlenmeye başlaya-
caklar. Biz kazanacağız. Hiç kimsenin kuşku-
su olmasın."
Bakan Mehmet Sağlam, eğitim yasa taslağının birkaç gün içinde Bakanlar Kurulu'na sunulacağını söyledi
Oncelik 8 yd kesintisiz eğhmıde
EMİNE KAPLAN
ANKARA - Milli Eğitim Bakanlı-
ğı'ncahazırlanan zorunlueğitımin 8 yı-
la çıkanlmasına ılişkin yasa taslağında,
llköğretim ve Eğitim Yasası, Milli Eği-
tim temel Yasası ile Çıraklık ve Mes-
lekı Eğitim Yasasf ndadeğişiklik yapıl-
ması öngörüldü.
Milli Eğitim Bakanlığı, 8 yıllık kesin-
tisiz zorunlu eğitimin yasal dayanağını
.ojugturacak; yasa taslağına son şeklini
12 bin kadro
Oğretmen
atamalan
yann
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Maliye Bakanlığı,
Milli Eğitim Bakanlığı'nın
uzun süredir beklediğı 12
bin oğretmen kadrosu için
atama iznını \erdi. Öğret-
menlik için önceden başvu-
rulan alınan yaklaşık 25 bin
adaydan 12 bininin görev
yerleri bilgisayar kurasıyla
yann belirlenecek.
Maliye Bakanı Abdüllatif
Şener. yazılı açıklamasında.
atamalann Doğu ve Güney-
doğu Anadolu illerinin oğ-
retmen açığmın giderilmesi-
ne öncelik verilmesi kaydıy-
la yapılacağına dikkat çe-
kerek "Atamalar. Başbakan-
hğın iznini takiben derhal ya-
püabüecektir"dedi.
Vehbi Koc
Naaşı
çalanlar
beraat etti
İstanbul Haber Servisi-Ai-
lesinden fidye istemek ama-
cıyla işadamı Vehbi Koç'un
Zincirlikuyu Mezarlığı'nda-
ki naaşını çalarak uzun süre
başka bir mezarda bekleten 5
sanık, DGM'de açılan dava-
nın ilk duruşmasında beraat
ettıler.
Duruşmaya. ruruklu sanjk-
lar Bülent Kol. Mahmut Öz-
çelik, Nurten Bilgili, Giirsel
Çakmakçı ve tlhami Erginci
katıldı. Duruşmada söz alan
sanıklann a\-ukatı Ethem
Baykal. müvekkıllerinin ifa-
delerinin ruh çağırma seans-
lan şeklinde alındığını ileri
sürerek, bu ifadelerin delil
olarak kabul edilmemesini ve
müvekkillerinin beraatini is-
tedi. Dosya içenğindekı de-
liller ışığında. sanıklann dü-
şünce ve eylemlennde sürek-
lilik bulunmadığı, suç ışle-
mek için düzenli ve devamlı
olarak bir araya gelmedikle-
rinin anlaşıldığını belirten
mahkeme heyeti başkanı, ya-
sal unsurlan oluşmadığı ge-
rekçesiyle tüm sanıklann T-
CY'nin 313. maddesinde ön-
görülen suçlardan beraatlen-
ni kararlaştırdı.
• Milli Eğitim Bakanhğf nın zorunlu eğitimin kesintisiz 8 yıla çıkanlmasına ilişkin yasa taslağında,
llköğretim ve Eğitim Yasası, Milli Eğitim Temel Yasası ile Çıraklık ve Mesleki Eğitim Yasasf nda
değişiklik yapılması öngörüldü. Taslakta, kesintisiz eğıtimi engelleyen veliye memur maaş katsayısına
bağlı olarak para cezası verilmesi öngörülüyor.
Kanaatimiz odur ki bu konuda gerek
kamuoyunda gerekse yüce Meclis'te bir
konsensüs teşekkül edecektir" dedı.
Sağlam, ortaokullara kayıt yaptıranlann
eğıtımlerinı bu okullarda devam ettire-
ceklerini, bu yıl ılkokulu bıtirenlenn de
"6-ıstnıfa aJınarak llköğretim müfredatı-
verdi. Sağiam. 8 yıllık zorunlu eğitimı
1997-1998 öğretim yılında uygulama
kararında olduklannı belirterek tasla-
ğın birkaç gün ıçınde Bakanlar Kuru-
lu'na sunulacağını bildirdı. Sağlam,
"Tasanyı Bakanlar Kurulu'ndan geçi-
rip yüce Meclis'in onayına sunacağız.
nın bütün okullarda uygulanacağını
söyledi. Sağlam. gelecek yıl ilkokul öğ-
rencilerinin gireceği Anadolu lısesı sı-
navlannın yapılmayacağını kaydetti.
Bakanlıkça hazırlanan taslakta, 222
sayılı İlköğretimve Eğitim Yasası, 1739
sayılı Milli Egıtim Temel Yasası ile
I
Radyo ve Televizyon
yayınlarında
haberiniz
Magazin, Haber, Rö
Yabancı Film ve Di
Televizyon v
Cekiml
deki
işmeler,
a sayfası...
bir dergi...
;
84 sayfa)
Yıllık Abone Bedeli
Yazışma Adresi
1.200.000.-TL (KDVdahil)
TRT RADYO TELEVİZYON DERGİSİ
TRT Sitesi, A Blok Kat.4 • 0R-AN / ANKARA
Tel : (0.312) 490 10 74 - 490 11 19 • Fax: (0.312) 490 93 03
3308 sayılı Çıraklık ve Mesleki Eğitim
Yasası'nın bazı maddelerinde değişik-
lik yapılması öngörüldü. Taslağa göre
llköğretim ve Eğitim Yasası ile Milli
Eğitim Temel Yasası'nın "OrtaokuUar,
planlı bir şekilde ve yeterli düzeyde yurt
sathına yaygınlaştırıidıktan sonra ka-
nunla ay nca beliıienincey e kadar, ilköğ-
retimin sadece ilkokul bölümü mecbu-
ridir" hükmunü ıçeren geçıcı 2 ve 9.
maddelen kaldınlarak yerıne "zorunlu
eğitimin kesintisiz 8 yıl okuaaeaf ma"
ılişkin madde getirılecek.
Taslağın yasalaşması duru-
munda genel. mesleki ve
teknik öğretim kurumlan
bünyesındekı ortaokullann
temel eğitıme devredilme-
si aşamalı olarak yapıla-
cak. Bu okullarda kayıtlı
olan öğrenciler, öğrenim-
lerini burada tamamlayabi-
lecekler. Ancak bu kurum-
lann bünvesindeki orta-
okullara yenı öğrencı alın-
mayacak.
İlköğretim diploması
Taslağa göre 8 yıllık te-
mel eğitimı başanvla ta-
mamlayan öğrencilere "U-
köğretim diploması". eğiti-
mini tamamlayamayan öğ-
rencilere de aynldıklan sı-
nıfı gösteren bir belge ve-
rilecek. Zorunlu eğitim ça-
ğında olmasına karşın oku-
la devam etmeyen çocuk-
lar, hıçbir resmi ve özel iş-
yerinde ücretli yada ücret-
siz çalıştınlamayacak.
Zorunlu llköğretim ku-
rumlanna giden öğrenciler.
Milli Eğitim Bakanlığf nca
açılmasına izın venlmış
olanlar dışında her ne ad al-
tında kurulmuş olursa ol-
sun özel kurs ve dershane-
lere gidemeyecek. 3308 sa-
yılı Çıraklık ve Mesleki
Eğitim Yasası'nın çıraklık
koşullannı belirleyen 10.
maddesı değiştirilerek en
az 8 yıllık ilköğretim dip-
loması bulunmayan ve 14
yaşını tamamlamamış ço-
cuklann çırak yapılamaya-
cağı hükme bağlanacak.
Taslakta, 222 sayılı tl-
köğretim ve Eğitim Yasa-
sı'nın zorunlu eğitim ça-
ğında olmasına karşın ço-
cuğunu okula gönderme-
yen velılere uygulanacak
yaptınmlan içeren hüküm-
lerinin değiştirilerek ceza-
lann arttınlması öngörül-
dü. Yasanın. çocuğunu
okula göndermediği her
gün ıçin veliye "100 lira
para cezası" verılmesine
ilişkin hükmün yerine.
"her gün için bütçe yasa-
sında belirlenen memur
maaş katsayısının 50 gös-
terge ile çarpımına kadar
para cezası verilir" hükmü
getirılecek.
Milli Eğitim Bakanı
Sağlam, mesleki ve teknik
eğitim mezunlannın mes-
lek yüksekokullarına sı-
navsız almabıleceğini ve
başanlı olanlara fakültele-
rının üçüncü sınıflanna di-
key geçış yapma olanağı
verilebileceğini söyledi.
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER KIŞLALI
Doğruları Paylaşmak...
insan hangı tabloyu, hangi şiiri, hangi romanı,
hangi müzığı sever?
Kendisinın içinde. derinlerde bir yerde, duyupda
anlatamadıklarını anlatanı.. Bakınca, okuyunca,
dinleyince kendini rahatlatanı... Yüreğinde birşey-
ler kıpırdatanı..
"Oh!.. Eline, aklına, ağzına sağlık!" dedirteni.
Herkes aynı şeyleri yaşamaz. Herkes aynı şey-
leri duymaz.. Ve onun içindir ki; herkes aynı ressa-
mı, aynı ozanı, aynı yazan, aynı sanatçıyı sevmez,
sevemez.
Ilhan Selçuk'un "Pencere"sini ya da Cumhu-
riyet'in bir başka köşesıni okurken zaman zaman
kendi kendime şöyle dedığım olur:
- Bu düşünce bundan daha güzel anlatılamaz-
dı!
Vesevinirim... Birdoğruyu, bir güzelidiğer Cum-
huriyet okurları ile paylaştığımı bildığim ıçin.
Geçenlerde benzer bir duyguya, iki farklı gaze-
tede iki ayrı dostumu okurken kapıldım. Ama Cum-
huriyet okurlan ile bunu paylaşamıyordum... Mut-
luluğum eksik kalmıştı.
Paylaşmaya ve böylece mutluluğumu büyütme-
ye karar verdım.
• • •
Birinci yazı 23 Nisan'ın yıldönümünde ve Bekir
Coşkun'un köşesindeydi:
Bugün kutlanan Ulusal Egemenlik ve Çocuk
Bayramı'nın neresı ulusal, neresı egemenlik, ne-
resı bayram dersiniz?.. Egemenlik kavramı; ulu-
sun, seçtiğı partamento ile kayıtsız şartsız söz sa-
hibi olması ile anlam bulabiliyor. Oysa bu parla-
mentoyu halk seçmiyor..."
Ya kim seçiyor?
Partı liderleri... Ve seçilenler de halka değil lide-
re hizmet ediyorlar.
Yazı devam ediyor:
"Bu Ulusal Egemenlik gününde, siyasi iktidar da
ulus egemenlığıni yansıtmıyor... iktidar; Refah'a
tepki duyup, Tansu Çiller'e oy veren Atatürkçüler
ile hırsızlıklara tepkı duyup Refah'a oy verenlere
dayanıyor... Yani; laik Atatürkçülerin oyları Erba-
kan'a, hırsızlığa tepki duyanlann oyları Çiller'e ya-
ramış oluyor..."
Ulusal egemenlik de aldatıcı bir oyun halıne gel-
miş. onun adına yapılan bayram da... "Meclis her
gücün üstundedir, demokrasi elden gidiyor!" nu-
tukları da...
Aslında kral çıplaktı. İnsanlar bunu görüyorlar, a-
ma bir tüıiü söyleyemiyorlardı. Söyleyemeyince de,
bilincine varamıyorlardı.. Bekır Coşkun söyledi.
Bir ustanın fırça darbeleri... Olağanüstü çarpıcı
birtablo...
• • •
ikinci yazı, bol numaracı cumhuriyetçinın, "yeni
mandacı"n\n meydanı boş bulduğu bır gazetede,
anıt gibi yükseliyordu. Altındakı imza da Prof. Tür-
ker Alkan a aitti.
Yazı şu satırlarla başlıyordu:
"Herkes Atatürk'u, başka bır şey yapmadığı için
eleştinyor. Sosyalistler sosyalist bir düzen kurma-
dığı için; dinciler dınci bır devlet oluşturmadığın-
dan; ikinci cumhuriyetçiler de yeteri kadar demok-
ratik olmadığından yakınıyorlar. Belki Atatürk'ün
en rahat uygulayabileceğı düzen, dinci bir devlet
olabilirdi, ona karşı direndı. Fakat sosyalızmi ve
tam demokratik bır yönetimı istese de uygulaya-
mazdı, koşullar bunun için elverişli değildi."
Alkan önce Türkiye'nin Atatürk dönemindeki ko-
şullarını sıralıyor ve eklıyordu:
"Dünya tarihinde bu koşullarda demokratik uy-
gulamaya geçebilmiş bır tek ülkeyoktur... Atatürk
ısteseydi ve 'Artık demokrat olun!' diye emır ver-
seydi, Türkıye demokrat mı olacaktı? Ya da bir sa-
bah kalkıp 'Fikrimı değiştirdim. hadi sosyahst bir ül-
ke olalım!' deseydı. sosyalist mi olacaktık? Toplum
bunlara hazırmıydı?"
Yazı, güzel bir bütündü.
Öğrencıleri, kendı gazetesindeki numaracı cum-
huriyetçiler ve iktıdardakı dinciler olan, nefis bir
mantık ve siyaset bılimi dersı gıbıydı.
Alkan, bu ülkede Atatürk yıkılırsa, yerine "numa-
ralanmış cumhunyef'ın değıl, ancak bır din devle-
tinin gelebileceğı gerçeğıni yüzlere vurmuyordu.
(Belkı de, gazete komşusu bazı yazarlara fazla ayıp
olmasın diye!) Ama iktidardaki -herkesi enayi yeri-
ne koymaya çalışan- şaşkalozlara bır nasıhat veri-
yordu.
Ya demokrasiyi yıkmak için açıktan açığa çaba
göstermekten vazgeçmelerı.. ya da -MGK karar-
ları karşısında paçaları sıkışınca- "Demokrasielden
gidiyor!" diye bağırmamalan için...
Ve şöyle noktalıyordu:
"Unutmadan son birşart: Eğer demokrasiyi yü-
rekten benimseyeceksenız, firmamızın bir hediye-
sı olarak laıkliği de kabul etmeniz gerekmektedır.
Laiklikten yoksun bir demokrasi, nikâhsız evlilikten
farksız olur."
Açık olmasına çok açık da; acaba anlarlar mı?
Sevgili Alkan bazı gerçeklerı kalem komşularına
bile anlatamıyor, ta uzaktakı kafalara mı anlatacak!
Kimisınin anlamasına zekâ düzeyi engel, kimısı-
nin ise sarığı.. Kımisinin sanğı kafasının üstünde,
kimisinin ise içinde...
Şeriatçı oyıınla iŞ ç y ^
gözaltı sayısı artıyor
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - "Bir Hak Düşma-
nı" adlı ovıınla ilgilı olarak "İzmir Fetih Sahnesi" tıyat-
ro grubu hakkında Ankara Dev let Güvenlik Mahkeme-
si (DGM) Başsavcılığı'nca açılan soruşturma çerçeve-
sinde gözaltına alınan sanık sayısı 21 'e yükseldi.
Oyunla ilgili olarak daha önce Amasya, tzmir, Eski-
şehir ve Bahkesir'de 15 kişinin gözaltına ahnmasının ar-
dından operasyonlar diğer illeredekaydınldı. Gözaltın-
da bulunan sanıklann ön ifadeleriyle harekete geçen
polis, soruşturmayı yürüten DGM Savcısı Nuh Mete
Yüksel'in talimatı doğrultusunda. YusufGüngör'ü Sam-
sun'da. Salih Kavaman, Ali Andaç, Beşir Karahasanoğ-
hı. Recep Hoşcan ve Muhammed VTğit'ı de Konya'da gö-
zaltına alındı.
Amasya. İzmir. Eskişehır ve Balıkesır'de geçen haf-
ta perşembe günü gözaltına alınan Zekeriya Özen, Ha-
lit Mermer, Sadettin Esber, Salih Karayel, Osman \avuz,
İsmail Çıftr. Mehmet Vahi Yazar, Nuri Lken. Mehmet El-
mas, Osman Akbaş. N'azmi Kar, Osman Yüzgenç. Ah-
metÇakır, Enver Canikli, Fuat Başanh'nın ise sorgula-
malan devam ediyor. Başsavcılık yetkılilerinin verdiği
bilgiye göre gözaltına alınan kişiler. Türk Ceza ''ı'asa-
sı'nın 312. maddesinde yer alan "halkı sınıf, ırk, din,
mezhep veya bölge farklılığı gözeterek kin ve düşmanlı-
ğa açıkça tahrik etmck" ile TCY'nin 159. maddesinde
düzenlenen "devletin askeri veya emniyet kuv>etlerini
tahkir ve tezyif etmek" hükumleri çerçevesinde sorgu-
lanacaklar.
Ankara Emnı> et Vlüdürlüğü'ne giderek ovunun v ideo
kasetlerini izleyen Yüksel, gözaltında tutulan kişilerin
sorgulamalan için 2 mayısa kadar süre verdi.