Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 30 NİSAN 1997 ÇARŞAMBA
OLAYLAR VE GORUŞLER
Milli Eğitim'e Tarikatlar Egemen
Prof.Dr. CİHAN DURA Eunes Innersıteu
B
ır bakanlığımız \ar Mıllı lenn şenatçı konuşma ve eylemlen ıse, ya
Eğıtım Bakanhğı' Başin- gormezden gelındı, ya ortbas edıldı >a da
dakı zat -hukumetın. ufak cezalarîa geçıştınldı
MGK toplantibi ardından Okullarda pozıtıfbıhmler >abancıdıl.
çızdığı zıgzaglardan son- guzel sanatlar oğretmenı sıkıntısı çekılır-
ra-bırdenbıre *8>ıllıkte- ken."dınveahlâkbilgisi"dersıoğretmen-
dakı zat -hukumetın.
MGK toplantibi ardından
çızdığı zıgzaglardan son-
ra-bırdenbıre "8>ıllıkte-
mel eğflm kesınüsı/ u> gulanacak" deme-
ve başLiı Kanımızca bu sozun ne olçu-
de ıçterAlı olduğu. Ziva Paşa'nın ~A>>
nesi ışûr kişinin lâfa bakılmaz" ozdeM^ı
gereğı -akanlıgın geçmışte yaptıgı 15lere
bakılanı anlaşılabılır
MıllıEgıtımBakanlığı(MEB)vıllardır
ö>le bırkuruluştu kı orgutunde dıncıle-
raı arttırlmaM \ e vonetıcı \ apılması bır ıl-
ke halın; getırıldı Namı "Dinsel Eğitinı
BakanbgTna donuştu Başındakı kışınm
\ OK Rışkanlığı donemınde unnersıte-
lerdekı ^natçı orgutlenme çok \ enmlı bır
donem aşadı Talım \e Terbıve Kuru-
lu nun bışkan \e uyelen, bılımsei ve tek-
nık yetereklenne gore değıl. u
Türk-İslam
sentezcts" olup olmadıklanna bakılarak
atandı Mısır'dan sahte ılahıvat fakultesı
dıploma>ı alan >uzlerce kişi bakanl k
kadrolarna > e'rleştırıldı Taşra orgutunde
kımı ılraıllıeğıtım mudurlen vardımcı-
lan vemjfettışler, \alılerle bırlıkte **Ata-
fürk vecumhuriyet duşmanlığı" vaptılar
Tankat 'oplantılarına katıldılar "Teset-
tur'e ve^enatçı kadrolaşmaya de^tek ver-
dıler Kamu bınalannda Osmanlı'nın bıle
vapmadığı olçude mescıtler açtılar
Okuhonetıcılennın çoğu tankatçı dm
eğıtımı oğretmenlerınden seçıldı Bunlar
de\let gucunu, kendı ıdeolojılerıne elve-
nşh. antı-laık bır ortam oluşturmak ıçm
kullandııar Kımı ogretmenler derslerde
cumhunvet ve \taturkçuluk karşıtı dm
de\letı vanlısı propagandalar vaptılar
Çağdaş demokrat cumhun>etebağ!ıoğ-
retmenler **\taturk koşesı açtı, Atatürk il-
kelerinı anlartı. givım vonetmeliğını u\ gu-
ladı" dı\e gore\ ınden alındı. ven değıştı-
rıldı.sunıldu avlıgıkesıldı -\taturkvela-
ık Turkne C umhunyetı karşıtı oğretmen
lennın »avısı alabıldığıne arttınldı Bun-
lardan kımılen oğrencılenne "Vılbaşını
kutiayaniar kâfirdir. Çalışan kadınlar fa-
hişedir. Laiklik dinsizliktir. Mustafa Ke-
mal vatan hainkiir"'dedı Kımılen \ahdet-
tin'ı o\du, tarıkat şeyhlennın kıtaplannı
onerdı Kenan Evren donemınde konan
dın derslen, polıtık tslamm "öğretmen"
mılıtanlan elınde, boylece etkılı bır pro-
paganda aracına donüştu Okullarda dın-
cı orgutler cınt attı. en başanlı olanlar Mü-
li Cençlik Vakfi. Nurcular, Akıncılar v e
Suleymancüar oldu
Bakanlık yurtdışı orgutune, Asya Türk
cum huriyetterinedeaynı şenatçı prototip-
leri gonderdL Yurtdışına yolladığı oğren-
cılenn çoğu: bevınleri vıkanmış, Turki-
>e"\e \e çağdaşûğa duşman olarak dön-
duier. Amerika'da Ataturk alev hine yaa-
lar \azdılar. Suudi ve İranlılarla birlik ola-
rak. ulusal ba\ramianmızda \taturkçu
oğreneılenmıze saldınlar duzenledıler.
Çogu kaçak çalışan anaokulu, çocuk
yuvası v e bakımev lennde. yav rularımızm
bey mlen şenatçı kalıplara vuruldu Teset-
turlu öğretmenlenn, hafizlıktan gelme Ku-
ran hocalannın elınde. 3-6 yaşındakı ço-
cuklara Kuran surelen ezberletıldı, Arap
alfabesıoğretıldı MEB'ebağlıolanlann,
denetım umurlannda değıldı Çunku du-
rum Bakanlıkça "idare" edılıyordu MEB.
modern pedagojının "Itısan kişiliğüıin
yuzde 70'L, aln yaşından önceoiuşur ve bir
daha değjşmez" ılkesınden habersız ola-
bılır mıydı9
Dıyanet lşlen Başkanlığı'nın 633 sayı-
lı kuruluş yasasında bu başkanlığın okul
\e kurs açmasına ılışkın bır hukum olma-,
masına karşın. 16 11 1990 tarıhlı yonet-
melıkle Kuran kurslannın Dıyanet lşlen
Başkanlığı na(,DtB)bağlı olarak faaiıve-
te geçmelen sağlandı 1995 te > apılan de-
ğışıklıkle, kurs açılması ıçm gereklı oğ-
rencı sayısı 20 den 15'e ındırıldı Seçme-
lı ders uygulaması getınldı Sınsı amaç. te-
mel eğıtıme geçış hazırlığı> dı Oysa çağ-
daş \ e bılımsel eğıtım. yalnızca orgun or-
taoğretım kurumlarında \enlebılırdı
DÎB e, kurslann gerek açılış gerek eğı-
tım-oğretım. gerekse yonetım ve denetı-
mı bakımından 430 sayılı Tev hıd-ı Tedrı-
sat Kanunu na, 3"r
97 sayılı Mıllı Eğıtım
Bakanlığı Teşkılat \e Gorevlen Hakkın-
da Yasa'ya, 1739 sayılı Mıllı Eğıtım Te-
mel Vasası'naaykın olarak kanunsuz yet-
kıler tanındı MEB'ın sesı çıkmadı
lmam-hatıp lıselerı donanım ve mezun
verme kapasıtesı açısından sureklı guç-
lendınldı Oğrencı sayısı, son 20 yılda.
genel lıselerdekı 3 kat artı>a karşılık 13 kat
arttınldı Pansıyonluluk oranı >uzde 58'e
yukseltılırken devlet olanaklan\la burs-
lu oğrenım gorulen otekı okullarda yuzde
10'lann altmda bırakıldı 1994-95 "te
ımam-hatıp lısesı sayısı 583, oğrencı sa-
yısı 477 bm oldu Her yılenaz 45 bın me-
zun verıldı Oğretım Bırlığı Vasası nda
ongorulen "din görevlüeri v'etiştinne'' he-
defırun çok otesıne geçen bu okullar, Is-
lamı duzen yanlılannın başlıca çalışma
alanı halıne geldı
Yuz bınlerce genç beyın. buralarda sko-
lastik, çağdışı bırkulrurlebıçımlendınldı
Okullar. kurslar, oğrencı yurtlan \e kamp-
larda yılda 800 bın gence, katıksız ve ak-
la uygun şeklıyle değıl. hurafelere ve po-
lıtıkaya bula^mış şeklıyle "din eğitiınr
venldı Buralarda ve Kuran kurslarında
yaşlan 12-15 arasındakı oğrencılere
"Türldye dinsiz. laik bir memJeket haline
gelmiştir. Tûrki>t
e'\i bır dın \e şeriat de\-
leti haline geHrmekiçın mucadeleedecegi-
me yemin ederira" dıye antlar ıçınldı Bu
bakanlığın elıyle eğıtım dınselleştırıldı.
eğıtım bırlığının canına okundu imam-
hatıplılenn ancak yuzde 10'u dınsel mes-
leklere gırerken, gen kalan yuzde 90"ının
buyuk çoğunluğu. "LaikdemokratikTur-
ki>e Cumhuri\eti'ni vıkmak" plannla
öbur mesleklere yoneldıler "Si>^asal Is-
lama torna"dan geçmış gençlerın vetış-
mesı \e bunlann ozellıkle valı, kayma-
kam, emnı>et muduru, savcı yargıç öğ-
retmen oğretım u>esi olmaları bağlandı
Çunku "kamuyonetimini ele geçırince, na-
süobadevletideekgeçıreceklerdı" Sıya-
sal tslamcılar, bu hselenn sayısının surek-
lı arttırılmasına gostenlen tepkı karşısın-
da. yenı okul açmak venne, "Yasalande-
lerek şube açma. okul yurdannı öğretim
binasına donüşrurme. ek bina ve derslik-
lerleoğrencı sa> ısını arrünna" voluna bar
\urdular Bakanlık buna da destek verdı
Başta Nurcular ve Süleymancüar ol-
makuzere cumhunvet duşmanı tankatlar
Turk mıllı eğıtımınde etkın duruma gel-
dı Ulke olçeğınde pılot bolgeler. merkez
ûslen oluşturdular Nurcular, MEB'ın
vuzlerce okulunu bınlerce oğretmenını.
on bınlerce oğrencısını ıstedıklen gıbı
yonlendırdı gençlığe Nurculuk duşunce-
sıne uvgun bır kışılık kazandırdı Suley-
mancılar ıse Kuran kurslanna el attı Her
ıkı dınsel oluşum, laık devlet otontesını
aşarak, mıllı eğıtımın bır bölumunu ken
dı aralannda parselledı Tankatlara ozel
okullar. lıseler, vurtlar, dershaneler açma
ıznı venldı Buralarda yasal kılıf ardında
saman altından su yurutulerek. oğrencıle-
nn be>ınlen yıkandı Sonra da unıversıte-
lere, asken lıselere. polıs kolejlenne so-
kuldu
8yıllıkzonınlueğıtım, 1973 yılındaçı-
kanlan Mıllı Eğıtım Temel Yasası'yla ıl-
ke olarak kabul edılmıştı Aradan çeyrek
yuzyıl geçmesıne karşın. ımam-hatıp or-
taokullan ıle Kuran kurslannın statusu-
nun korunmasına yonelık koktendıncı
baskılar \e sağcı ıktıdarların verdıklen
odunler nedenıv le uv gulamava konulama-
dı Çunku "'İmanı-hatıp Itselcrinc genel-
likle yoksul halk çocuklan: bunlann da ço-
ğu dinsel bır eğıüm almak ıçın degıL baş-
kaseçenekleri olmadığuookullarda oğren-
dlenn bannma ve beslenme sorunlan bu-
yuk olçudeçözulduğu içın gjdıvorlardı. Te-
mel eğitim. çocuklann küçuk \aşta Kuran
kurslanna ve imam-hanp lıselennin orta-
okullanna gitmesini onkvecekür Oysa
çağdaş eğıtım anla>ışına gore, zorunlu
eğıtım demokratık ve laık eğıtım \eren
bır okulda tamamlanabılırdı Butun bu ta-
sallutlar karşısında. Mıllı Eğıtım Bakan-
lığı ya goz yumdu ya da destek oldu Va-
pılanlarsa bır sılahlı eylemden çok daha
korkunç sonuçlar doğurmava gebeydı
Bu bakanlığın emır aldığı makamlara
gelınce.bınncısındeoturankışı. lOKasım
1987deGazıantep'tekonuşuyor "fktida-
ra gelirsek. başörrusünü miÖi kıyafetvapa-
cağız. Her ilçeve bır imanı-hatipokulu aça-
cağız. Kuran kurslannın sa\ tsını arttıraca-
ğız. Lıse ve dengı okullarda din derslennın
vanı sıra. tefsır \e hadıs derslerinı de oku-
tarakmanevı kalkınmayı sağlayacağız." 13
May ıs 1990 da "RP Eğitim Se*mınen"nde
konuşuyor "Refah. Islamı cihat ordusu-
dur. Hepimiz bu orduva asker olacağız.
Sen RP've hizmet etmezsen. hıçbır ıbade-
rin kabul olunmaz. Refah ordusuna kanl-
mayanlar patates dınındendır. Şuuıia Re-
fah'a çalışan. cennetegıdıvor. Neden' Çun-
ku Refah dcmck. Kuran nizamını hâkim
kılmak demekrjr" (1)
Bakanlığın emır aldığı ıkıncı makam-
da oturan kışı ıse, bır yandan "Ben Ata-
turkçü bir kuşaktan griiyorum. RP\e kar-
şı ben mucadele ederim" derken. bır yan-
dan da ımam-hatıp lısesı açma >anşında
rekorlar kınyordu Açılan ımam-hatıp lı-
sesı sayısı. Süleyman Demirel'ın 11 yıllık
başbakanlığı donemınde 327 ıken onun
2 5 yıllık başbakanlığı donemınde 130'u
buldu Bunlardan 71 adedı, son mılletve-
kılı seçımme çok az kala açıldı, >anı. o
uğursuz "seçim >aünmlan"ndan bın> dı
(2) Şımdı duşunmek gerekır MGK"nın
ılgılı kararlannı bu bakanlık mı aynen uy-
gulayacak"" Çozum En ufuk bır gev ^eme-
ye yer vermeden demokratık savaşıma de-
vam'
(1) H. \ebıler Türkne de Şenatın Kısa
Tanhı Ist 1994 i 135 \d
(2) Cumhunvet I
7
12 1995
ARADABİR
Prof. Dr. BAHRİ SAVCI
'Demokrasi'den
Yararlanma Hayınlığı...
Refah gerıcılıgının uyandırdığı ırtıca nın.gunumuzdı-
lıyle gencılığın elınde uç kanıt ve onlara dayalı uç sav
vardır Inancım gereğı şu kılıkta gezenm, şu tekkede,
şu zavıyede, şu muntlığı yapanm, bunda serbestım,
bana ışık serpen şu hacı zatın ayaklarını yıkanm, bun-
lar benım hakkımdır" denmektedır
Bın dort yuz yıldan fazla bır zaman oncekı bır yaşam
bıçımı bıry^şamuslubu bır yaşam yontemı, bır ınanç
zorunluluğu olarak ılen surulmektedtr Dort kadınla ay-
nı ev ıçınde bır evlılık yaşamı surdurmek; ama onları ka-
lıtında (mırasında) yanm hak sahıbı kılmak yanm tanık-
lık ıçınde tutmak, bır ınanç gereğı olarak topluma zor-
lanmaktadır
Yine, herkesın (her grubun, her cemaatın, her ınanç
toplumunun) kendıne ozgu hukuku vardır ve madem kı
bır "Hukuk devletmden soz edılıyor, oyleyse, herkes
kendıne ozgu olan bu hukuka gore yaşamaJıdır" denı-
yor
Sonra da şu husus sankı buyuk bır bılımsel gerçek-
mış gıbı parlamentonun hukumetın, yargının gozlen-
nm ıçıne baka baka, onlara zorlanıyor "Madem kı de-
mokrası var oyleyse kendı semavı yaşam bıçımını
başkalanna da yayma kabul ettırme butun genç ve
ergın kuşaklan, kendı semavı yaşam uslubu, yanı hı-
dayete ermışlık ıçınde yaşatmayı gerçekleştırme oz-
gurluğum vardır Demokrası, halk ısteğının yenne ge-
tınlmesı' olduğuna gore, halk ıstencının egemenlığını
sağlayan bır sıyasal orgutlenme olduğuna gore, halk
ıstencıyle halk egemenlıgı de seçımle belırlendığıne
gore ve 'Ben de bu yolla halk olduğuma gore, kılı-
ğımdan-kıyafetımden, dort kumalı aıleden, kendıme
ozgu semavı hukukumu yaşamamdan butün genç ku-
şaklan seçmelı ya da zorunlu derslere bağlayarak eğıt-
memden, kısacası her şeyden, ama her şeyden baş-
lamak ve her şeyde bıtmek uzere şenatçı plan, prog-
ram ve polıtıkalar' saptayıp uygulamam bır demokra-
sı gereğıdır Sızın de bunu kabul edıp boyun eğmenız,
keza bır demokrası gereğıdır
işte, Erbakan taıfesı, bu zıhnıyete dayanıyor Ney-
lersınız kı bu hepten (kullıyen) yanlıştır dostlar1
Bunlara bılımsel mantığın algısıyla şoyle bır bakmak
yeter Inanç, fızıkotesı alanda, vıcdanın, ıstedığı anla-
yış kavrayış, ozumseyış kummuna sıstemıne bağlan-
masıdır, onun torenlerını yerıne getırmesıdır, ama ya-
şamın ve ulus-devlet olmanın ınsan aklıyla yonetımı
onemlı
"Inancım gereğıdır" dıye dıye ınançla uzvı bağı ol-
mayan zorlamalardan annmak gerekır
Hak hukuk, adalet duzenı ararken, butun ozdeksel
(maddı)-somut, gerçek (reel) yeryuzu yaşamını hukuk-
sal bır duzene bağlarken, ulus butununun her bıreyını,
her aılesını her sosyal katmanını ve ulusun kendısını,
tanhınden, çağdaş yaşamın ussal ve bılımsel verılerın-
den suzule suzule gelen bır butunsel hukukun ıçınde
mutlulukduzeyınevedıngınlığıne kavuşturmaktan vaz-
geçıp "ınancım ve demokrası gereğıdır' dıye dıye her-
kesı bırbınnden ayrı hukuklara bağlamak olası değıtdır
Çunku bu hukukun butunsel duzenı ve sukûnu yerıne,
toplumsal yaşamın uyumu yerıne karmaşayı ve 0 bır-
bınnden ayrı ve bırbırıyle uyuşmaz hukukların bırbırle-
rıyle kavgasını getmr
"Demokrası gereğıdır" dıyerek ıstenenı ozetlemek
kolaydır Demokrasının ımhası' "Mademkı demorası
vardır ıstemek ve ıstedıgımı yapmak, gerçekleştırmek
hakkım var, demektır, senı ve demokrasını sevmıyor ve
ıstemıyorum Oyleyse, senden ve demokrasınden kop-
mak hakkım ve ozgurluğum vardır, bu gerektığınde,
senı ve demokrasını ımha etme serbestlığıne kadargı-
der İşte dınbazların demokrasıcılığı bu tema uzerıne
dayanır Dını sıyasal bır guç halıne getırıp sıyasayı dı-
nın emnne vermek ve boylece senın demokrasınden
de kurtulmaki
Oysa bu en ılkel anlamıyla bıle demokrası degıldır
insanı toplumu, bırtotalıtaryanızmın, bır otorrtaryanız-
mın, yukarıdan gelen monolıtık kalıbı ıçıne almaktır Oy-
sa demokrası kendını mahva cevaz vermez Tersıne,
demokrası, ulusal ve uluslararası hukukun yardımı ıle
kendını yaşatma onlemlerı almaya cevaz venr Fransız
danıştayının bırdayanışma mutalaası Cezayırlı unıver-
sıtelı kızların başortulen, Fransız butunluğu ıçın bırteh-
lıkelı sımge halını alınca hukumetın ve rektorlerın, onu
onleyebıleceklerını soylemektedır Avrupa Konseyı
mevzuatı da devlet butunluğu ıçın tehlıkeler doğunca
onlem alınmasına ızın venr
Yanı demokrasılerde "ınancım gereğı-demokrası
gereğı dıyerek atoynatmaya cevaz yoktur Bucevazı
verenler, demokrası hânısı (ettıklerı yemını yerıne
getırmeyen) olurlar
Neden îlle de Ecevit?
C
HP1 ıden Sayın Bav kal,
Ecevit'e yuklenme>e
devamedıyor Baykal,
Ecevıt'ın, solun
bırleşmesının tek engelı
olduğunu one suruyor ve Ecev ıt'ı
solun başına geçmemekle suçluyor
Sayın Baykal'ın bu tutumunu
doğrusu vadırgamamak mumkun
değıl CHP lıden. devamlı olarak
Ecevit'e ve DSP'>e davetıye
çıkanvor Bu arada sankı kendısıne
babasından mıras kalmışçasına
başkanlık koltuğunu Ecevit'e
sunuyor Hem de DSP'nın
TBMJ^'dekı dorduncu parü , . >
olduğunu ve ov oranının yüzde
20'lere yaklaştığını hıç
anımsamadan' CHP ıle DSP'nın
bırleşmeyecegını, daha doğrusu
CHP'nın,de >er aldığı bır solun
başına geçmeyeceğmı açıklayan
Ecevıt'ın bu tutumuna karşı
Baykal'ın ısrarcı davTanışınm
anlamı, sanınm Denız Bey'ın solun
bırleşmesını kendısının
sağla>amayacağını anlamış
olmasıdır Bülent Ecevıt'ın
alışılmişin dışında özu sozu doğm.
son derece durust bır ınsan olduğu
herkesın malumudur CHP ıle
bırleşme konusunda da bu
nıteliklerine aykın davranmamış, bu
bırleşmeye karşı olduğunu çeşıtlı kez
cesaretle soylemıştır
Solun bırleşmesını kendısının
gerçekleştıremeyeceğını artık açık
bır şekılde anlayan Denız Baykal'ın
bu çozumsuzluğun sorumluluğunu
Bulent Ecevit e yuklemeye çalıştığı
da apaçık ortadadır
Ecevıt'ın doğru ya da eğn kendı
yolunu seçtığı, bunu kımsenın
eleştırmeye hakkı olmadığı da
kesındır Ecevıt'ın mtlyonlarca
insanı zorla DSP'de tutmadığı,
kıtlelenn kendı ozvenlı arzulan ıle
Ecevıt'ın arkasından gıttıklen
tartışılmaz bır olgudur
Sayın Denız Bavkal. solun
bırleşmesı konusunda kendı
olanaklan ıle mucadele etmelı,
hazıra konma huyundan
vazgeçmelıdır CHP'lıler, Ecevıt'ın
arkasındakı halk desteğının
ıçtenlığuıı anlamalı, cıddı bır özven
ve kendılennı yenıleme donemıne
gırmelıdırler
İşte 0 zaman solun venıden
"yeşerme" umudunun
canlanabıleceğı gorulebılecektu-
AydınOlgun
Gazeteci-Vazar
TUT
PENCERE
BUGÜNÜ ANLAMAK İÇİN
DÜNÜ BİLMEK CEREKİR..
B E L C E S E L T i T ' D E İ Z L E N İ R
Turkish • Russian
Relations through
the Centuries
YÖNHMI-N (DiRtr.ıtd by): IÜİİIN IRAKSUM
KuRqu (Edıııd by): MusiAfA ONAI
YApiMcı (PI«XIUCKI by): TÜİİN IKARSIAN, YIIMA/ YIMIRIM
KAMI KA (CAMMIA): I<,IMIN BAykAİ, SAbni SAVCI
Mü/ik (Musk): CAN AniU
t n • r , n 4 «;
i O6-1VO OV.*«, •l.v> lıi 911 I I ; « I I (h 44
Kocaman bır karasınek açık pencereden odaya
gırdı tepemde dolaşmaya başladı
- 77777
Karasıneğın vızıldamasındakı 'z' sesı zammı çağ-
rıştırdı Hoca moca ımam mımam, Tansu mansu,
darbe marbe yalan malan dolan molan derken
Refahçı ıktıdar zam ustune zam yapıyor Zam çar-
şı pazarın her yanına karasınek gıbı konup kalkı-
yor, "adıl duzen" numaracılarının umursadıkları
yok1
Zam, zam, zam1
Halkın anası ağlıyor Nec-
mettin ın gozlerı velfecn okuyor
•
'Necm' yıldız demektır, 'nucum' yıldızlar anlamı-
na gelır 'Necm-ud-dın' dının yıldızı1
Ancak bızım
Necmettın, dının yıldızı değıl, polıtıkanın yıldızı1
Kaç yıldan ben sıyasetın demırbaşı sayılan Hoca
şımdı hukumette nafile namazı kılıyor Ben de bo-
zulup odamdakı karasıneğı Necmettın Hoca'nın
başına saldım
- 77777
Hoca
- Ne zızlıyorsun?
- Zamlardan zızlıyorum
- Ne olmuş yanı7 i
- Halk ağlamaklı -•
- Kımse zzzırlamasın
- Ev kadınları çarşıda pazarda yakınıyorlar.
Zzzennelere yuz verılmez
- Hanı nerde adıl duzen"?
- Zzzamanı var
- Muhalefet dıyor kı
- Zzzamırı meydandadır hepsinın
- Enflasyon yukselıyor
- Zzzarureten
- MGK'de yedığın zzzapartayı ıçıne sındırdın
ama
- Zzzevahın kurtardım ya, sen ona bak!
- Kımden çekınıyorsun"?
- Zzzabıtlerden
- Ne yapmayı duşunuyorsun? t
- Ordunun zzzanna bakacağım
- Ne yapacaksın"?
- Zzzalımlerden koruyacağım şenatçılan...
- Laık kesım?
- Zzzokayı yıyecek
- Ne zzzaman'?
- Zzzevale yaklaşıyoruz i
- Pekı zzzamlar? î
- Zzzırvalama' <<
-Hoca, ışın çok zor, hem durmadan zam yapıyor-
sun, hem zanların altındasın
1
- Zzzor hesap sorarlar bana
- Tansu Hanım'?
- Zzzavallıyla uğraşma
- Hukumetın omru
9
- Zzzamımeten uzayacak
- Koltuğu bırakacak mısın?
- Ancak zzzabıta zzzoruyla bırakınm .
•
Necmettın Hoca kararlı
1
Koltuk sevdası Erba-
kan'ın gozunu oylesıne karartmış kı her şey bu
zzzata vızzz geJıyor gıttı gıder derken zam ustune
zam yapıyor
Yazıyı noktaladıktan sonra Yazıışferı Muduru Ib-
rahim Yıldız'a verdım
Yıldız ' "" V
- Abı, dedı, z harfıne zam yapmışsın .. *
- Modaya uydum, dedım
BAŞSAGLIGI
Değerlı Genel Mudur \ardımcımız Sayın Ertan
Cıllov un babası Genel Kurul umuzun uyesı ve
denetçısı olarak uzun vıllar başanlı hizmet veren
Sayın Prof Dr Haluk Cıllov un amcası
MES'UT RIZA CİLLOV
Hakkın rahmetıne kavuşmuştur
Uzuntumuz sonsuzdur
Merhuma Allah'tan rahmet. kederlı aılesıne
başsağlığı dılenz
B4SIN İL.4JN KIRUML
\IENSLPLARI
VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI
Yıldız Teknık Lnıversıtesı mezunu, YTÜ Vakfi
Yonetım Kurulu uyesı Y T U Mezunlar Derneğı
Başkanı Yuk Muh Sayın
Vaşar BÜY ÜKÇFTİVın annelen
Savm ÖIVIRtYE
BÜYÜKÇETİN
Hanımefendı'nın vefatını uzulerek oğrenmış
bulunuyoruz Acılı aılesıne sabırlar ve tum
Y T U camıasına başsağlığı dılenz
\1LDIZ TERJNIK ÜNİyERStTESl
REKTÖRLLĞÜ
B U G U N T R T - 1 S A A T : 2 2 . 2 5
KORKUTELİ ŞULH HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
EsasNo 1997 1
Da\acısı Korkutelı \azır Koyu nden Vlusa Bucak-
lı, davalılan ılçe Bavatbademlen Koyu'nden Atıke In-
ce ve arkadaşlan alevhıne mahkememıze açmış oldu-
ğu ıştırak halındekı mulkıyetın muşterek mulkıyete
donuşturulmesı davasının mahkemerruzce vapılan açık
yargılama sırasinda venlen ara karan gereğınce. Da-
va konusu edılen Korkutelı ılçesı Yazır Koyu'nde ka-
ın 999 parsel savılı taşınmazda hıssedar olarak malık
gozuken davalılar Korkutelı Ba>atbademlerı Ko-
yu'nden Evup Çetın Mustafa Çetın Şukrıve Çetın.
AdnanÇetın Havnve Çetın Husevın Çetın, Mehmet
Çetın Melahat Çetın Ibrahım Demırve Fatıh Demır
Fatmana Çetın Ercan Demır ınadlannaçıkanlanteb-
hgatlann tanınmadıklanndan bahısle teblığ edıleme-
dığı, zabıta manfetıvle yapılan araştırma sonunda da
açık adreslennın tespıt edılemedığı anlaşılmakla,
Yukanda belırtılen davalılann duruşma gunü olan
14 5 1997 gunu saat 10 00 da mahkememız duruşma
salonunda hazır bulunmalan veya kendılennı bır ve-
kıl ıle temsıl ettırmelen duruşmava gelmedıklen ve
bırvekıl ıle temsıl edılmedıklen takdırde>argılama) a
devam edılerek yokluklannda karar venleceğı hususu
dava dılekçesı ve duruşma gunu ve saatı teblığı \enne
geçerlı olmak uzere ılanen teblığ olunur 1 4 1997
Basın 16896