23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
i 28 NİSAN 1997 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Sabancı'dan Cam Tiramir/e destek • ANTALYA (AA) - Biyükşehır Belediye Bjşkanı Hasan Subaşı'nın idîvetlisi olarak Antalya'ya gelen işadamı Sakıp Ssbancı, ekim ayı içinde dîzenlenecek "Dünya Omancılık Kongresi" için yapımı sürdürûlen, ancak 3 mlyon dolarlık ödenek yetersizliği nedeniyle tamamlanamayan Cam Pnamit Kongre Merkezi'ni gezdi. Pıramit ıçin 400 jnılyar lira maddi destekte bdunacağını belirten .Sabancı. Sanayi ve Ticaret ' Bakanı Yalım Erez ve Sağlık Bakanı Yıldınm Aktuna'nın istifalanyla ilgih olarak "tstıfalar, •demokrasinin bir icabıdır" dedi. TÜRSAB'dan Kazan'a tepki • ADANA (Cumhuriyet Güney İlleri Bürosu) - Adalet Bakanı Şevket Kazan'ın "Anadolu'da sonu 'os' ile biten kentler. Yunanlılann iştahını ;4cabartıyor. Ulanmadan bunlara kültürel zenginlık dıyorlar. Bütün bu yabancı •-kültürleri vatan topraklanndan süpüreceğiz" , sözlerine TÜRSAB'dan .oldukça sert bir yanıt geldi. Türkıye Seyahat Acentalan ,Birliğı(TÜRSAB) dergısinde yer alan yanıtta. "Şevket Kazan'ın soyadını bırileri kültüriimüze aykın dıye bıraz kısaltsa "Kaz" yapsa nasıl olur" denildi. PMD Genel Kurulu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Parlamento Muhabirleri Derneğı (PMD) 22. olağan genel kurulu dün toplanarak yeni yönetim kurulunu seçti. Tek lısteyle gidilen genel kurulda seçilen yeni yönetim şu isimlerden oluştu: Banş Kaşıkçı, Mete Belo\acıklı, Kemal Saydamer. Ahmet Dincan, Mehmet Deniz, Emin Özgönül. Haydar Öztürk. PMD Yönetim Kurulu'nun •görev bölümü yapacağı ilk toplantıda Banş Kaşıkçı'nın yeniden PMD Başkanhğı'na seçilmesi beklenıyor. PMD Onur Kurulu'na Selçuk Altan, tsmet Solak, Bülent Güllapoğlu; Denetım Kurulu üyeliklerine Burhan 'Dodanlı. Ahmet Çetın Yeni \e Ferhat Koç seçildi. PMD Dış tlişkiler Kurulu'na da, Hıdır Göktaş. Recep Güvelioğlu ve Emin Varol getirildi. Hasan Ali Yücel anıldı • GİRESUN (Cumhuriyet) - Birleşmiş Milletler Türk "Derneği, bu yıhn UNESCO tarafından 'Hasan Âli Yücel Yılf ilan edilmesi nedeniyle bir dizı etkınlik gerçekleştirdi. Yücel'in doğduğu Dayılı Köyû'nde dûzenlenen etkinlikte, köyün ılen gelenleri Yücel ve ailesi hakkında bilgi verdi. Daha sonra yapılan toplantıda konuşan Giresun Valisı Ibrahim Şahin, Yücel'e sahip çıkılması ve bu yönde çahşmalar yapılması gerektiğini kaydettı. BM Türk Derneği Başkanı Ismail Hakkı Aydınoğlu da dünyayla bütünleşme sürecinde Yücel'in yaşama geçirdiğı uygarlık ve insanlık değerlerinin önce ulusça paylaşılması gerektiğini belirtti. Yılmaz'ın başı jzmir'de dertte P ANKARA (ANKA)- ANAP İzmır örgütünün Işın •Çelebi yanlısı olması ve Konak hariç ilçe .örgütlennin de Çelebi'nin yanında yer alması ANAP .lideri Mesut Yılmaz'ı jahatsız edıyor. Yılmaz'ın jzmir sorunu, ANAP .kongresi öncesinde yapılan .il ve ilçe kongrelerinde basladı. ANAP tzmir İl Başkanlığı'nı bölge milletvekili ve genel başkan .adayı Işın Çelebi'nin desteklediği llhan Kaya kazandı. Mesut Yılmaz'ı destekleyen diğer bölge •milletvekillen. Rüştü •Saracoğlu ve Süha Tanık bu durumu buruklukla karşılarken, Konak hariç -ilçe kongrelerini de jÇelebi'nin gösterdiği adaylann kazanması bölge içindeki huzursuzluğun artmasını beraberinde getirdi. RP'li Kapusuz, Erbakan'ın 'Tamam' dediği 8 yılı TBMM'den geçirmeyeceklerini söyledi 'Ordu kendi îşine baksın'ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Başbakan Necmettin Erba- kan'ın son Milli Güvenlik Kuru- lu (MGK) toplantısındaki onayı- na karşın; RP kurmaylan seçmen- lerine "8 yılhk kesintisiz eğitimi TBMM'den geçirmeyiz" mesajı vermeyi sürdürdüler. RP Grup Başkanvekıli Salih Kapusuz. "Herkes işine bakmalıdır. Başta medyamız olmak üzere; siyasetçi- ler, muhalefet. iş dünyası, askerle- rimiz, herkes kendi görevinde, ih- tisas alamnrla azamigayret sarf et- metidir" dedi. 8 yılhk kesintisiz eğitim konusundaki sorular üzeri- ne "doğmamış çocuğa don btçikli- ğini, ortada imzaya açılmış ve Ba- kanlar Kurulu'nda tarüşılmış bir tasan bulunmadığmı" bıldiren Kapusuz,"Kesintisiz eğitimin TB- MM'den geçmesine izin verme- yiz" dedi. Tanm ve Köyişleri Ba- kanı Musa Demirci, "İmam-hatip • "Kesintisiz eğitimi TBMM'den geçirmeyiz" diyen RP Grup Başkanvekili Salih Kapusuz, RP'nin 8 yıl kesintisiz eğitim takıyyesinde ısrarlı olduğunu açıkça ortaya koydu. Tanm Bakanı Demirci de meydan okurcasma, "Imam-hatipleri kimin gücü yetiyorsa kaldırsm. RP'ye kaldırtamazlar" dedi. okullanm kimin gücü yetiyorsa kakürsın. RP'ye kaldırtacaksınız öyle mi? Öyle şey yok" diye mey- dan okurken Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Necati Çelik de muhalcfetı "ihtilal kışkıröcılığı" ile suçladı. 8 yılhk kesintisiz temel eğitim sorunu REFAHYOL'u sarsarken hükümetin RP kanadı topu TB- MM'ye atarak ordu ile TBMM'yi Jcarşı karşıya getirme taktiğine sı- ğındı. RP Grup Başkanvekili Sa- lih Kapusuz, dün parti genel mer- kezinde düzenlediğı basın toplan- tısında, sık sık elindeki anayasayı gazetecılere göstererek "TB- MM'nin tüm kurum ve kuruluş- lann üzerinde bulunduğunu" y i- neledi. Kapusuz, ülkenin günler- dir anayasal bir kuruluş olan MGK'nin olağan, mutat toplantı- sınakilitlendiğini belirterek, "Her nedense bu toplannlar, ocak ayın- dan bu yana olduğu gibi hiçbir dö- nemde bu kadar ehemmiyet gö- rüp dikkat çekmemiştir. Toplanti- ya başbakan olarak girikü. ama çıküacakmu hükümet bitti, den- di Bu yaklaşımlann hepsinin fi- yasko olduğu ortaya çıkü" dedi. Anayasanm hiçbir maddesinin di- ğerinden daha az önemli olmadı- ğını vurgulayan Kapusuz sözleri- ni şöyle sürdürdü: "Buradaki kurum ve kuruhış- lardan birinin diğerinden daha az önemli olduğu iddiası yanhşnr. TBMM bütün kurum ve kuruluş- lannüzerindedir. Herkes bukuru- ma saygüı olmak zorundadır. Yü- rütmenin denetimi göreviyine TB- MM'nindir. Bu anayasanın gereği olan kurumlan kanşürmak, ade- ta ast-üst ilişkisi kurmak, sistemi doğni anlamamaktır" Kapusuz, siyasetçıleri "sabırh ohnaya" çağınrken sokaklann sa- kin olduğunu, işçilerin işyerinde olduğunu, terörün gerilediğini söyledi. DSP lideri Ecevit, Erbakan'ın parlamento taktiği için partileri uyardı Hükümete 'dönek'suçlamasıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit 8 yılhk kesintisiz eğitim tasansı TBMM'yegelsebıle Başbakan Necmettin Erbakan'ın engellemeye çalışacağına dikkat çekerek, "Bu reform görevi diğer partilerde. Vebalini üsttenirler" dedi. Ecevit, dün yaptığı açıklamada, Erbakan'ın başbakanlıktan aynlmaktansa, "inançlanndan şimdilik ödün vermiş gibi görünmeyi içine sindirip, 8 yılhk kesintisiz ve seçmeti derssiz temel eğitim tasansıru imzalayacağı ve RPTi bakanlara da kerhen imzalatacağının"" anlaşıldığını kaydetti. RP Grup Başkanvekili Salih Kapusuz'un, "Sekizyü konusu Meclis'e tasan olarak gelse bile, biz parti olarak buna karşı gereken mücadeleyi vereceğiz; tasan Mecüs'ten aynen geçer diye bir kural yok" sözlerinı anımsatan Ecevit, Erbakan'ın temel eğitim tasansını Meclis'te engelleyeceğini dile getirdi. Ecevit şunlan söyledi: "Erbakan, 'Temel eğitim tasansının yasalaşması konusunda bir takvim verecek misınız' diye sorulduğunda, her zamanki pişkinliğij lc 'Takvimi ne yapacaksınız, TBMM'de 5 bin yasa tasansı var' yamtuu veriyor. Demek ki, Erbakan'ın hesabına göre temel eğitim tasansı Meclis gündeminde 5001. sıraya girecek ve tabii dönem sonuna kadar görüşülemeyecek." RP engeüeyecek Ecevit. Meclis'te öncelik sağlansa bile RP'nin tasanyı engellemeye çalışacağını kaydetti. 8 yılhk kesintisiz temel eğitimi zaman yitirmeden gerçekleştirme görevinin TBMM'deki diğer partilere düştüğünü vurgulayan Ecevit, "MecUs'teki görüşme ve oylama aşamasında da RP özellikle ANAP ve D\T'>i, bazı kamuoyu kesimlerinin baskısı altmda, kendi yanına çekmeyi deneyecektir. DYP ve ANAP baskıya boyun eğerlerse, laildiği ve önemli bir eğitim reformunu engelleyip yozlaşürmanm vebalini kendUeri üstienirler" dedi. , k a b l l l e d U i n e d İ Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Öz- den'iıCYüksek Mahkeme'nin35. kuruluş\ıldönümü nedeniyledûzenlenentoplanüya,ortağı Erbakan'ın hep >apöğı gibi. tören başladıktan sonra kaülmakisteyen Çiiler'i reddettiği öğrenildi. (Fotoğraf: AA) Anayasa Mahkemesi Başkanı Özden'den tavır Çîller'i yoldan çevirdi EVİN GÖKTAŞ ANKARA - Anayasa Mahkemesi'nin 35. kuruluş yıldönümü nedeniyle dûzenlenen toplantıya tören başladıktan sonra katılmak isteyen Başkan Yardımcısı Tansu Çiller'in yoldan döndüğü öğrenildi. Çiller'in. Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden'den gelen olumsuz mesaj üzerine törene katılmadığı belirtildı. Başbakanhk çe\Telerinden alınan bilgiye göre, cuma günü dûzenlenen törene davetli olduklan halde Başbakan Necmettin Erbakan, Adalet Bakanı Şevket Kazan ve diğer hükümet üyelennin katılmadıklannı son anda öğrenen ve bunun tartışma yaratacağını düşünen Çiller, Koruma Müdürü Resul Kalkan aracıhğıyla Anayasa Mahkemesi'ni arattı. Çiller'in toplantıya katılmak üzere konutundan çıkış yaptığını bildirdiği sırada Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'i karşı layan Özden, mesajı alır almaz koruma polisleri aracıhğıyla yanıt verdi. Çiller'in makam aracına, Özden'in. "Sayın Çiller'in artık gelmesine gerek yok, çünkü tören başlamış bulunuyor" yanıtı ıletildi. Özden'in uyansma sinirlenen Çiller, yoldan geri dönmek zorunda kaldı. 'Kimse tavır koyamaz' Başkan Özden, gazetecılenn, "Törene hükümeti temsilen neden kimsenin katılmadığı" sorusuna, "Biz herkesi çağırdık. Bazılan mazeret bildirip katılmayacaklannı belirttiler. Biz çağırdık, isteyen kanhr, isteyen kaohnaz" yarutını verdi. Özden, gazetecilerin. "Bu bir tavır olabttir mi" sorusunu, "Anayasa Mahkemesi'ne kunse tavır k(i>amaz. Tavır koyarsa önemi yoktur. Anavasa Mahkemesi'ne tavır koyan \e\a tepki gösteren siyasetçL devlet adamı olamaz" diye yanıtladı. Özden, törende yaptığı konuşmada güncel konulara ilişkin görüş ve önerilerini bildirirken. yıllardır yaptığı uyan ve önerilerinin değişik kesimlerce paylaşıldığını, Atatürk ilkelerine sahıp çıkanlann arttığmı ve bunu görmekten çok mutlu olduğunu söyledi. Atatürk ilkelerinin özellikle laikliğin değeri ve karşılaştığı tehlikeler konusunda şimdiye kadar üzerine düşen görevi yaptığına inandığını belirten Özden. "Ülkemizin aydınhğı başbca düşüncemizdir. Dayandığunız temefleri kunse yıkamayacaknr" dedi. Kapusuz, "küşelejmişCHPzib- niyetinur yansıması olarak bazı elit kesimlenn gündeme kara tab- lolar getirmeye çalıştığını savun- du. Kapusuz. "Herkes işine bak- malıdır. Başta medyamız olmak üzere; siyasetçiler, muhalefet iş dünyası, askerierimiz, herkes ken- di görevinde, ihtisas alamnda aza- mi gayret sarf etmelidir" dedi. DYP'li 2 bakanın istifasını say- gıyla karşıladığını bildiren Kapu- suz, "hükümetin Türkiye'ye za- rar verd^i'' iddialannı anlayama- dığını söyledi. Kapusuz, hükü- mette ortak sonımluluk bulundu- ğuna dikkat çekerken "10 ^ r için- de hangi zararlı icraatın yapıldığı ve bunlara niçin ortak olunduğu- nu" sordu. Kapusuz, 8 yılhk kesintisiz te- mel eğitimle ilgili bir soru üzeri- ne, hükümet programı ve protoko- lünden bölümler okuyarak şu gö- r rüşleri aktardı: "Hükümet eğitim reibrmuyla ilgili bazı düzenlemeler getirirse karar verecek mercii parlamento- dur. Protokolün, programm dışına çıkılan yerler varsa ta- raflar durumlarmı gözden geçirir. Henüz Bakanlar Ku- rulu'na gelen bir tasan yok, Eğer genel kurula bö\ le bir düzenleme gelirse RP olarak yıllarca CHP'nin savunduğu ilme aykın, ideolojik saplan- olann ürünü 8 >ıllık kesinti- siz eğitimin elbette geçmesine izinvermeyiz. Bunun için bü- tün gücümüzle çaba sarf ede- ceğiz. Görüşlerimizin dışında bir tasan gelirse genel kurul görevini yerine getirir. Böyie bir teklifi kabul etmemiz mümkün değfl." Kapusuz, TBMM günde- minde bulunan diğer partile- rin aynı yöndekı önerilerinin gündeme gelmesi durumun- da, geçmemesi ıçin çaba gös- tereceklerini, ancak kabul edilirse bunu "hükümet me- selesi yapmayacaklanm" söyledi. Kapusuz, gazeteci- lerin "tmza aoldı mı" sorula- nna, "Doğmamışçocuğadon biçmetabirivardır. Müzake- reye açümış bir metin yok" karşılığını verdi. Gazetecile- rin "Başbakan MGK'de on- a> vermiş" anımsatması üze- nne de Kapusuz, "Siz orada mıydınız? MGK kararlan hükümete bildirir. hükümet de TBMM'ye bUdirebiür. Bunlann hepsi olacak değil, yok öyle şey. Parlamentonun üzerinde güç yoktur" dedi. Kapusuz. Erzurum Jandar- ma Bölge Komutanı Tuğge- neral Osman Özbek ile ilgili bir soru üzerine de "Türkiye hukuk devletidir. hukuk her- kesi bağlar. Birikri suç işle- mişse, şikâyet edilmiştir. Ama bu \apılan nedeniyle bütün kurumu suçlu gibi takdim et- mek yanuştır. Gereği yapıl- mışor, şikâyet edilmiştir, ka- rar verutr" diye konuştu. Çalışma ve Sosyal Güven- lik Bakanı Necati Çelik, yap- tığı açıklamada, hükümetin rejimin korunması konusun- da kararlı ve titız olduğunu belirterek. muhalefeti "ihti- lal kışkırtıcılığıyapıp, orduyu tahrik ederek iktidar olma arzusundabulunmakla" suç- ladı. Tanm ve Köyişleri Bakanı Musa Demirci de partisinin Sıvas il divan kurulu toplan- tısında "İmam-hatipleri ki- min gücü yetiyorsa kaldırsm. RP'ye kaİdırtacaksınız. öyle mi? Öyle şey yok" diye mey- dan okudu. Demirci, "Hal- kın dediği olacakür. Genel başkammızın hacca gitmesi suç oluyor. ANAP'uı genel başkanının kumar oynama- ya, dayak yemeye gitmesi zul ounuyor" dedi. POLİTİKA GÜTNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Oyalama... Sekiz saat süren Milli Güvenlik Kurulu toplan- tısında neler konuşuldu, neler tartışıldı? REFAHYOL hükümetinin 'şeriatçıyapılanmaya karşı' duyarsızlığı, özellikle hükümetin büyük or- tağı RP'nin vurdumduymazlığı... MGK toplantısına katılan komutanlar yaptıkları konuşmalarda, Türkiye'yi ortaçağın karanlığına götürmek isteyen güçlerin nasıl örgütlendiklerini, parasal kaynakların nereden geldiğıni, Türki- ye'nin içinde bulunduğu ekonomik sorunlan milli egitimde olup bitenleri belgelerte ortaya koydular... Zaten MGK toplantısından sonra 'yumuşak bir biçemle' kamuoyuna açıklanan bildiride de yuka- rıda belirttiğimız konular açıkça görülmektedir... MGK'de 'şeriat için uyanlan REFAHYOL' aca- ba derin bir soluk aldı mı? RP'nin güdümündeki Milli Gazete'ye bakarsa- nız 'Medya buz gibi'yd't... Bu ne demek oluyordu? Şu: "Halka uydurma senaryolaria her gün hü- kümetyıkıp hükümetkuran holding medyasından gına geldi. MGK'yi 'millete karşı bir odak' şeklin- de gösterme çabalan devletin birçok kurumunun yıpranmasınayol açıyor. Fesat odaklannın etkisiy- le hareket eden basın, bu yıkıcı tavnyla tam ba- ğımsız Türkiye'nin önüne takoz koymak istiyor..." MGK toplantısı sırasında şeriatçı televizyon ka- nalında konuşan bir gazeteci de ilginç açıklama- lar yapıyordu: "REFAHYOL hükümeti gerginliği daha da tır- mandırmamak için MGK karariannı oyalama tak- tiğine girmelidir..." • • • REFAHYOL ne yaparsa yapsın, artık iktidarda değil, sadece hükümettedir; MGK'nin tavsiye ka- rariannı oyalasa da, oyalamasa da gidıcidir... işte şeriatçı gazeteler ve televizyonlar bu ger- çeği gördüklerinden işi iyice azıtıp 'halkı kışkırt- mak' için türiü yollara başvurmaktadır... 'Milli Gazefe'nin dünkü başyazısı buna bir ör- nektir. Okuyalım: "Surtan Abdulhamid'/n kulaklannı patlatırcası- nayükselen 'Şerıat isteriz' haykınşlarına bakarsa- nız Selanik'ten gelen ordunun Müslümanlardan müteşekkil olduğunu kabul etmeniz gerekir. Her- halde Balkanlar'da kalan son ehl-isalibin Osman- lı Hanedanı'nın kapısına dayanıp 'Şeriat isteriz' diye bağıracak halleri yoktu! Gerçek o idi ki Hareket Ordusu'nu yönlendi- ren bir avuç çıkarcı, binlerce serdengeçtinin ba- siretinin bağlanmasına, gözlerinin kör, kulakları- nın sağır olmasına sebep olmuşlardı. Eğer böyle olmasaydı 'şeriat isteriz' diye çılgınca bağıranlar, Sultan'ın 'Biz de şeriat isteriz' mukabelesini du- yacaklardı. Bunu duymadıklan gibi taraftarlannın ileri sürdükleri Hassa Ordusu'nun kullanılması fikrine karşı Sultan'ın 'Kendi nefsim için bir dam- la kan akmasını istemem' şeklinde karşılık ver- mesini de duymadılar." 'Milli Gazete' bir öyküden yola çıkıyor ve olayı bugüne getirip şu yorumu yapıyor "Bu hikâyeyi hatırlatıyoruz ki şu anda içehsin- de bulunduğumuz durumu daha iyi tahlil edesi- niz. O zaman Osmanlı'y ortadan kaldırmak için içerdekileh kullananlar topladıklan serdengeçtile- re hep bir ağızdan 'Şeriat isteriz' diye bağırtıyor- lardı. Şimdi de elimizde kalan son vatan toprağı- nı yağmalamak isteyenler hep bir ağızdan 'Ref a- hı istemeyiz' diye bağırtılıyortar." • • • Başbakan Necmettin Erbakan, 8 yıllık kesin- tisiz eğitıme "evet" dedi. Yardımcısı Tansu Çiller, "Laiklikten ödün vermeyeceklerini" söyledi... Yani REFAHYOL 'oyalama taktiği'riı sürdürme- ye niyetli... Oysa MGK salt komutanlardan oluşmuyor. Üs- telik MGK Sekreteri, aynı zamanda Başbakan'ın güvenlik danışmanı... Şimdi bir başka tezgâh ortaya koyuluyor. Olay, imam-hatip liselerinin kapatılacağı biçimindeyan- srtılıyor... Halim selim şeriatçı yazar, yani o bildiğiniz 'şe- riat pazarlamacısı' bakın neler yazıyor: "Bu işin sonunu hiç düşünmüyorlar. Oysa ge- lecekgünleronlara o günleri fazlasıyla aratacak..." 6 binden fazla yasal ve yasal olmayan Kuran kursu ve 1 milyonun üzerinde 'silah eğrtimli' ve 'yakın dövüş' bilen 16-17 yaşında gençler hazır... Laik demokratik cumhuriyetin savcıları ve gü- venlik güçleri ise tüm bu olup bitenleri görmezlik- ten geliyor... Bu arada Kuzey Irak'ta ilginç olaylaryaşanıyor. Celal Talabani'nin lideriiğindeki Kürdistan Yurt- severier Biriiği, Necmettin Erbakan'la sık sık gö- rüşen Şeyh Osman'ın lideri olduğu islami Hare- ket'in Seyit Sadık, Sirvan ve Durin Dağı'ndaki mevzilerine silahlı saldında buiunuyor... Acaba bu çatışma Kuzey Irak'ta neyin haber- cisi? Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya (o Planet.com. TR Meclis Başkanı, hükümetin MGK karariannı kendi içinde tartışması gerektiğini söyledi Kalemli: Topu Meclis'e atmak yanlışANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TB- MM Başkanı Mustafa Kalemli, sorunlu konulardan kurtulmak için topun Meclis'e atılmasını eleştirerek "hükümetin sakat duygularla hareket ettiğuıi" söyledi. Parlamento Muhabirleri Derneği'nin (PMD) 22. olağan genel kurulu toplantı- sında konuşan Kalemli, toplumsal banş ve istikrann korunması, ülkenin kalktn- ması sürecinde siyasetçinin kendi alanı içindeki görev ve sorumluluğuna dikkat edeceğıni, basmın da iletişim özgûrlüğü içinde titizlik ve özenle görevinı yerine getireceğini bildirdi. Tüm kesimlerin her alanda serbestçe görüşlerini ifade edebil- diğıni, tartıştığını ve öneri getirebildiğini anlatan Kalemli, bu gelişmelerden rahat- sızlık duymadığını; konuşma. diyalog ve demokratik bir tartışma ortamının oluş- masını. çoğulcu ve katılımcı demokrasi açısından olumlu bulduğunu söyledi. Ka- lemli şöyle konuştu: "Burada dikkat edilmesi gereken husus, cumhuriyetimizin temel ilkelerinin tartış- ma ve sorgulama konusu \ apılmamasıdır. Çünkü bu temel ilkeler Türk ulusunun or- tak görüşleriyle kabul edilmiş, benimsen- miş, varuğunızm ve yaşamımızm \azgeçil- meztemel dayanaklan olarak yerieşmiş ve kökleşmiştir. Bunlan tarüşma zemmleri- ne çekerek tartışma yaratmak, abesle isti- gal anlamını taşır ve gereksiz bir zaman is- rafıdır. Türk ulusu, insan haklanna daya- lı. demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti bütünlüğünde olan Türkiye Cum- huriyeti'nüı korunması. geliştirilmesi ve sonsuza kadar yaşaülması konusundaki azim ve kararlüığını sürdürecektir." Devletin kurumlannın herkesin oldu- ğunu belirten Kalemli, "Bizeo zaman sor- salardı bu sıkıntılar olmazdL Kulak üka- yacaksm, yok farz edeceksin,' Parlamento başkanı nasıl böyle konuşur' diye tenkit edeceksin, sıkıştığın zaman bu işi parla- mentoçözsün diyeceksin. Bunun adına çif- te standart mı, ne derseniz deyin. Bu sakat duygularla demokrasimizi şöyle koruyaca- ğız, bö> le koruyacağı/: biz şunun temina- tıyız, biz bunun teminatıyız laflanmn hep- si askıda kalır. Ama, doğrularda biıieşme- miz lazım. O bütün ülkenin doğrulandır" dedi. Konuşmasında. Susurluk olayı ile ilgi- li çalışmalan da anlatan Kalemli, TBMM Başkanı olarak fezlekeleri isteme yetkisi olmadığını, bu amaçla Başbakanlığa mek- tup gönderdiğini ve Susurluk olayı ile il- gili 52 bin 43 parçadan oluşan evrakı is- tediğini belirtti. Kalemli, bunlann içinde 28 sayfalık İstanbul DGM'nin fezleke adı altında bir fotokopisinin de kendilenne geldiğini ve raporun şu anda basıldığını, basın mensuplanna dağıtılacağını bildir- di. Milli Güvenlik Kurulu (MGK) kararla- nru da değerlendiren Kalemli, 28 şubat kararlannın yayımlandığı gün hükümet üyelerinin "Bunu Meclis'te tarnşınz" söz- leri üzerine "Meclis'e geUr tartişırsanız 12 Eylül'de yapılan yanlışhğı. bu defa hükü- met eliyle Meclis'e getirirsiniz" dedığini anımsattı. Kalemli şunlan kaydetti: "MGK, aküğı tavsiye karannı hüküme- te bildirir. Hükümet bunun üzerinde çah- şır ve çalışmalan TBMM'ye getirir. O ka- raıiann tarüşılması değil, hükümetin ha- zniığmm tartışdması gerekir. Bazüan MGK'nin, TBMM'nin üzerinde gösteril- diğini söylüyor. Hayu-. TBMM üzerinde hiçbir kuruluş yoktur." PMD Genel Başkanı Banş Kaşıkçı da dernek olarak Türkiye'nın demokrasi mü- cadelesinde, Atatürk ilkelen, demokrasi ve laikliğe bağlı olduklannı söyledi. ÇAĞDAŞ YAYINLARI HİKMET ÇETİNKAYA KUBİLAY OLAYI VE TARİKAT KAMPLARI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle