23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmeni Orhan Erinç 0 Genel Yayın Koordınatörü: Hikmet Çetinkaya # Yazıışlerı Müdurlerı fbrahim Yüdız ı Sorurnlu). Dinç Tayanç # Haber Merkezı Müdürü Hakan Kara # Gorsel Yönetmen: Fikret Eser Dış Haberler: Şinasi Danışoğlu • tstıhbarar CengizYıldınm 9 Kültur Handan Şenköken • Spor Abdülkadir Yücelman • Makaleler Sami Karaören # Duzeltme: Abdullah Vitzjcı • Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge: Edibe Buğra 0 Yurt Habcrleri. Mehmet Faraç YayınKurulu. DhanSetçuk(Başkan). Orhan Erinç, Oktay Kurtböke. Hikmet Çetinkaya, Şükran Sooer, Ergun Bakı. Dinç Tayanç, tbrahim Ytldız, Orhan Bursalı. MusUf» Balbav, Hakan Kara. AnkaraTemsücısı. Muslafa Balbaş 9 Haber Mûdüra Doğan Akın Atatürk Bulvan No. 125. Kat:4. Bakanlıklar-Ankara Tel. 4195020 (7 hat). Faks: 4195027 • tzmır Temsılcısı. SerdarKmk,H.ZıyaBK 1352 S 23Tel 4411220. Faks 4419117 • Adana Temsılcısı. Çetin Yiğenoğlu. lnönu Cd 119 S No:l Kat 1. Tel: 363 12 11. Faks. 363 12 15 Koordinator Ahmet Konıisan 0 Muhasebe Bülent Yener • Idare HüseyinGürer#lşletme. Önder Çelik• Bügj-lşlem: Nail Inal # Bılgısayar Sıstem: Mûrüvet Çiler MEDYA C: • Yönetım Kunılu, Başkam - Genel Müdür Gülbin Erdııran 0 Koordinator. Reha Işıtman # Genel Mudûr Yaniınıcısı Mine Akdağ Tel. 514 07 53 -. 51395 80-513 8460-61,Faks:5138463 Yayunlayuı ve Basan: Yenı Gün Haber Ajansı. Basuı \e Ya>ıncılık ^ S Türltocajı Cad 39,41 Cağaloğlu 34334 Ist PK 246 Isranbul Tel (ft'2121 51205 05 120 haH Faks (02121 513 85 95 28NİSAN1997 İmsak:4.21 Güneş: 6.00 Öğle: 13.09 tkindi: 16.56 Akşam: 20.04 Yatsı: 21.36 Sedef • ANKARA (ANKA) - Bir deri rahatsızlığı olan sedef hastalığını tedavi eden ilaç üretildı. tsrailli bilim adamlannın geliştirdikleri ilaç, sedef hastalığı hüerelerine ve bazı durumlarda kanser hüerelerine karşı etkıli sentetik malzeme içeriyor. tlaç ıçin henüz patent alınmadığmı belirten yetkıliler, Amerikan Yiyecek ve İlaç Dairesi'nin onayını beklediklerini kaydettiler. Ilacın bıleşiminin. Hebrew Üniversiteşi Biokimya Bölümü'nden Prof. Alex Levitzky ve Prof. Aviv Gazit ile Deneysel Operasyon Bölümü'nden Prof. Hannah Ben-bassat tarafından hazırlandığı kaydedildi. Haydi çocuklar aşıya • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çocuk felci hastahğının ortadan kaldınlması amacıyla başlatılan Ulusal Aşı Günleri'nin son turunun ilk aşılama uygulaması bugün başladı. Tüm dünyada 2000 yıhna kadar çocuk felci hastahğının ortadan kaldınlmasının hedeflendiği Ulusal Aşı Günleri'nde, ülkemizde 0- 59 ay arasındaki 6 milyon 800 bin çocuk, daha önceki aşılama durumuna bakılmaksızın birer ay ara ile aşılanacak. Alabalık çittliklepi • ZONGULDAK(AA)- Zonguldak Valisı Sami Seçkin, il genelinde 'kültür alabalığı çiftlikleri' kurmak için proje çalışmalanna başladıklannı bildirdi. Vali Seçkın. ormanlarla kaph çok sayıda küçük dereler ve akarsulann bulunduğunu bölgede, kültür balıkçılıgının verimli şekilde yapılabıleceğini belirterek şunlan söyledi: "tl düzeyinde envanter çalışmalan yapıyoruz. Şu anda projeler de hazırlanmakta. Çünkü, balığın yetiştirilmesi için suyun nitelikleri ölçülüp değerlendirilecek ve bu işi yapabilecek isteklı, örnek kişiler seçilecek." Sigara bunamayı hBlandınyop • ANKARA (ANKA)- Sıgaranm bunamayı hızlandırdığı, medıtasyon ve sporun ise bunamayı engellediği kaydedildi. Harvard Üniversiteşi Tıp Fakültesi'nden Marilyn Albert'in yaşlan 70-80 arasında değişen sağlıklı bin 192 kişi üzerinde yaptığı araştırma sigaranın bunama olasılığıru arttırdığını ortaya koydu. Fiziksel egzersizın, akciğer işlev yeterliliğinin ve kişinin kendine değer verme oranının da zihinsel sağlığı etkilediğini bildiren Albert, düzenli egzersizin beyindeki kan dolaşımmı ve sinir gelişimini uyardığını kaydetti. iğköftenin rtabı • ŞANLIURFA (AA) - 'Çiğköfte'nin kitabı çıktı. Şanlıurfa'da mahalli gazetelerde köşe yazısı yazan ve televizyonlarda program yapan yazar Mehmet Hulusı Öcal'm yazdığı "Özellikleri ve Ğüzellikleri ile Çiğköftemiz" adlı kitap, piyasada satılmaya başlandı. Şehircilik konferansı • BURSA(AA)-Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Erdem Saker, bugün Uludağ Üniversitesi'nde (TJÜ) 'Sürdürülebilir Şehircilik' konulu konferans verecek. Saker, UÜ Rektörlük Salonu'nda vereceği konferansta, dünyada ve Türkiye'de kentleşme, göç, sanayınin kentleşmeye etkileri ile karşı laşılan sorunlar ve çözüm yollan üzerinde açıklamalarda bulunacak. Ayvalık - Fethiye arasındaki pek çok tatil yöresinde altyapı çalışmalan bitirilemedi 'Şantiyeler' turîst beldiyorİZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Turizm sezonu başlarken kıyı Ege'de Ay- valık'tan başlayarak Fethiye'ye dek uza- yan çizgide tatil yöreleri altyapı çalışma- lannı bitirememenin sıkıntısını yaşıyor. Ta- til yöreleri tam bir "şantiye" görünümü ser- gilerken yerel yöneticiler "görüntü kirüli- ğini engeueme" yolunu anyor. Ayvalık'ın Sarmısak plajı'nda geçen yıl yaşanan sıkıntılann bu yıl da yinelenme- mesi isteniyor. Köksal Durukanın bildir- diğine göre yöredeki turizmciler, geçen yıl 'valiBkten özel izin almarak' sürdürülen ka- nalizasyon inşaatının yöredeki otelleri bir günde boşalttığına dikkat çekerek çalışma- ların bir an önce bıtirılmesıni istiyorlar. Turizm sezonunun Kurban Bayramı ile birlikte başladığı Muğla'da Fethiye, Dalyan ve Göcek derli- toplu olarak gözlenirken Bodrum ve Gökova'nın hazırlıksız yaka- landıği vurgulandı. Özel Çevre Koruma Kurulu'nun "öz evladı" olarak nitelenen Göcek'te altyapı sorunukalmadı. Dalyan'da da sadece Köyceğiz Gölü'nü denize bağ- layan kanalın kirlenmesınin önüne geçile- • Bodrum Belediye Başkanı Tuğrul Acar "Hiç değilse şehir merkezi biraz toparlanır gibi oldu ama kenar semtlerde çalışmalanmız sürecek" diyor. TEDAŞ'ın elektrik kablolannı yeraltına alma çalışmalan nedeniyle Kuşadası'nın belli başlı tüm cadde ve bulvarlan kazıldı. miyor. Dalyan Belediye Başkanı Ali Gün, beldedeki tesislenn şimdiden dolduğunu belirterek •'İçme suyu ve kanalizasyon so- rtınu dışında önemli sorunurmız yok. Bu sorunun çözümü için de ATAK projesi bu- günlerde uygulamaya konuluyor1 " dedı. Gö- kova'da ise kanalizasyon çalışmalan sürü- yor. Fethiye'de yol ve içme suyu sorunu bu- lunmuyor. Tek sorunlannrn kanalizasyon ol- duğunu belirten Belediye Başkanı Şakir Kardönmez şö> le konuştu: "Mevcot kanalizasyonu antmasız olarak denize şarj ediyoruz. 30 milyon marklık bir dış kredi bulduk. Buna biraz daha ekieme yaparak ek kanalizasyon ve antma tesisi ihalemizi yapacağız. Sanryonım bu sorun- dan 1999'da kurtülmuş oİacağız." Muğla'dan Ozcan Ozgür, altyapı çalış- malannın sürdüğü Bodrum da Belediye Başkaru Tuğrul Acar' ın her gece "yağmur vağmasın" dıye dua ettiğini bildinyor. Salt kanalizasyon sorununun çözülebildiği ılçe- de cadde ve sokaklar altyapı çalışmalan nedeniyle savaş alanı görünümünde. Bu durum turizmcileri tedirgin ederken Baş- kan Acar şunlan söylüyor: "Yülann ihmaüni ortadan kaJdırmaya çahşıyoruz. Dahaönce de belirttiğim gibigö- niil isterdi ki bir yıl Bodrum'u turizme ka- pat ve bütün çalışmalan tamamla. Ama (4- muyor. Sorunlann çözümüne sezon dışu- da kalan günJer yetmiyor. Attvapı sorunla- nnı çözseniz bir türlü. çözmeseniz bir tür- lü. \ ağışlar sonucu şehir merkezi çevresin- deki kö>1erin yottan mahvoldu. Ne Kara- yollan ne de Köy Hizmetieri bu yollan üst- lenmiyor. Bizim \etkimizde de değil. Şaştık kaklık. Önü müzdeki günlerde şehir merke- zini toparlayacağız ama kenar semtlerde çabşmalar sürecek." Kuşadası'ndan Latif Sansür'ün haberi- ne göre TEDAŞ'ın elektrik kablolannı ye- raltına alma çalışamalan nedeniyle ilçenin belli başlı tüm cadde ve bulvarlan kazıldı. TÜRSAB Kuşadası Yürütme Kurulu Baş- kanı Yılmaz Mola, sezonla birlikte inşaatın yasağının da başlamasını istedi. Kuşadası • Belediye Başkan Vekili ErdalAktürede alt- yapı çahşmalannın bitirilememesıni olum- suz hava koşullanna bağladı. Aktüre. "Bi- raz gecikmeyle de olsa geceli gündüzlü bir çalışmay la tüm sonınlan ortadan kaldıra- cağız. Kuşadası'nda inşaat yasağı İS mayıs- ta başlayacak ve özel-resmi hiç kimseye ça- hşrna izni verilmejecek'' dedi. Önemli turizm merkezlerinden Marma- ris, sezona sancılı ginyor. Mehmet Emin Berber. bilinen sorunlar trafık, görüntü ve gürültü kirliliğine bu yaz su sorununun da eklendiğini bildirdi. Bakımevi avlusunda oyun 90 gündür achğın pençesinde olan Kuzey Kore'de bir grup çocuk, başkent Pyogvang'ın 85 km. güneyindeki bir çocuk bakımevinin avlusunda oynuyor. Uluslararası Gözlem Grubu'ndan bazı yetkiüJer 19-23 nisan tarihleri arasında Kuzey Kore'nin kırsal bötgelerine bir inceleme düzenlemişlerdi. (Fotoğraf: REUTER) Çocuk Platformu üyeleri rapor hazırladı ^Tutuklanan çocuklara kelepçe vurulmasın' tZMtR(Cumhuri>«tEge Bürosu)- Birleş- miş Milletler Çocuk Haklan Sözleşmesi'ne imza atan Türkiye'nin, bu sözleşme çerçe- vesinde iç hukukta gereken düzenlemeleri ye- rine getirmesi istendi. Bu düzenlemelere yö- nelik bir çalışma hazırlayan Çocuk Platfor- mu üyelerinden Ege Üniversiteşi Tıp Fakül- tesı Oğretim Üyesi Doç. Dr. Hamh Hancı ve tzmir Barosu'ndan Avukat Beydağ Tu^ş,, çocuk mahkemelerinin bir an önce oluştu- rulması ve sübyan koğuşlannın kaldınlma- sı gerektiğini kaydettiler. Hancı ve Tıraş'ın çalışmasında adliye ör- gütünün bulunduğu her il ve ilçede çocuk mahkemeleri kurulması istenirken mahke- melerde görev alacak en azından pedagoji eğitimi almış uzman savcı ve yargıçlann ye- tiştirilmesi gerektiği vurgulandı. Hancı ve Tıraş'ın hazırladığı çalışmada, iç mevzuat- ta yapılması gereken düzenlemeler şöy le sı- ralanıyor: - Hukukta ve sözkşmede çocuk sözcüğü 3e 11-18 yaşgrubu tarifedDmektedir. Bu neden- le çocuk mahkemelerindc yargılanma yaşı- mn 15'ten 18'e çıkanlması gerekmektedir. - ŞHÇEK. Yasası'nın 3. maddesine korun- maya muhtaç çocukla ilgilı tanıma 'Vatan- daş oisun ya da olmasuT ibaresi konmalıdır. - Çocuk suçlularla UgUi olarak özel eğitü- miş poBslerden 'Çocuk Polis Departmanla- n' kurulmalıdır. Kolluk ku\~vetlerine intikal eden suç işlc- miş çocuklardan İl Sosyal Hizmeder Mü- dürlüğü haberdar edilmelidir. - Çocuklann tutuklanmalan halinde kelep- çe vurulmamasına dair madde yasaya konul- malıdır. - Çocuklara karşı yapılan işkence ve kötü muameienin cezalan artbnlmalıdır. - Suçlanan çocuğa, hakkında suçlama her mercide anlatılmalı, her çocuk avukat hak- kından yararlandınlmalıdır. - Medyanın suçlu çocuklan teşhir ermele- rini önleyici düzenlemeler yapıhnahdır. - Gözaltı süresı keyfı uzatılmamalı, tu- tuklamaya en son başvurulmalıdır. - Ozgüıiüğünden yoksıın hırakılan çocuk- bınn ailesi ile olan ilişkisine ö/el önem veri- lerek görüşme ve haber alma özgürlüğü kı- sıtianmamalıdır. Çernobil kurbanları anıldı AHMET ŞEFtK TR\BZON - Çernobil nükleer faciasının 1 l'inci yıldönümünde kurbanlar için Karadeniz'e çiçek atıl- dı. Karadeniz Çevrecileri Sinop ve Akkuyu'da nük- leer santrallarkuruhnak is- tendiğini, bu gırişımlere karşı mücadelelerini sür- düreceklerini açıkladılar. 26 Nisan 1986'daUkray- na'nın Çernobil Santra- h'nda meydana gelmiş, nükleer sızıntı ve patlama nedeniyle çok sayıda insan ölmüş ve yaralanmıştı. ÇCT- nobil faciasının etkilediği Trabzon'da da Karadeniz çevrecileri tarafından an- lamlı bir etkinlik düzenlen- di. Anma töreninde konu- şan Karadeniz ÇevTecilen Sözcüsü Kenan Kuri, rad- yasyona maruz kalan böl- gelerde başta kanserolmak; üzere sakat ve erken do- ğum ile kısırlık vakalann- da artışlann meydana gel- diğini söyledi. Kuri şöyl© konuştu: "AkkuyuveSinop'a nük- leer santrallar yapümak is-. teniyor. Oysa bunlann ma- fi yükieri ileçok dahaverim-: li ve işlev sel yaürunlar ya-: pılabiMr. Ayncabu maü >ük-; lerle ülkemizin geteceği ipo- tek amna aunryor. Güven- liği, denetimi aruklann tsn şuımasuu bile bir tarafa bı- raksak 40 yılhk omrii olan' bu santrallann daha sonra ne olacağı belirsiz. Yeterin-i ce araşünlmadan. insanı- nan böylesine bir riske aOl- masını kabul etmiyoruz." Daha sonra ölenler için; saygı duruşunda bulunuldu; ve Ganita Limanı'nda de- nize çiçek atıldı. • e-posta : tan (â vol. com. tr Kültür köprüsü 'İpek Yolu' çağdaş seyyahlan ağırladı Geleceğe aktarılan mîras • Arif Aşçı başkanlığında dört kişiden oluşan 'İpek Yolu' ekibi, insanhk tarihinin 2 bin yıl süren en büyük kültürel macerasım günümûzde benzeri koşullarda, bir deve kervanıyla yineledi. Kültür Servisi - Uçsuz bucaksız okyanusları, ölümcül çölleri ve dağlan aşarak insanlığa bilinmeyen ülkelerden bilgiler taşıyan- Marco Polo, Çinli Hsuan- tsang. Arap tbn-i Battuta, Türk Evliya Çefcbi gibı gez- ginler, çağlar boyunca bu dünyayı daha anlamlı kıl- dılar. Arif Aşçı başkanlığmda dört kişiden oluşan 'İpek Yolu' ekibi, insanhk tari- hinin 2 bin yıl süren en bü- yük kültürel macerasım gü- nümüzde benzeri koşullar- da, bir deve kervanıyla yi- i p e k Y o l u k e r v a m ( 1 2 b üı kilometrelik Çin. Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenis- t a n fran, Türkiye güzergâhuıı 10 ayda tatnamladı. Dünyanın çeşitli yerierinden uz- manlar da gezi boyunca bazı özel etaplarda kervana kanldılar. SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN 'Beşinci Tekerlek!..' neledi. Başlangıc olarak geçmiş yüzyıllann metro- polisi Şian'dan 2 Haziran 1996 günü 10 deve ile yola çıkan ekip, büyük bölümü Türkçe konu- şulan topraklarda Lanchou, Aa\i. Hami, Turfan, Aksu, Kaşgar. Taşkent, Buhara, Semerkant Merv. Tahran. Tebriz ve Anadolu güzergâhını izle- yerek 12 nisanda Türkiye'ye geldi. En uzun kervan yolculuğu Ana destekçisi Kale Grubu olan 'tpek Yolu' projesi ekibi Çin'in Şi- an kentinden deve sırtında başlat- tıklan yolculufu tamamlayarak Do- ğu Beyazıt'tan Türkiye'ye girdi. Böylece projenin Türkiye'ye kadar- ki etabını oluşturan ve hiç ara veril- meden tamamlanan en uzun kervan yolculuğunun çok önemli bir bölü- mü başanyla tamamlanmış oldu. ArifAşçı'nm yanı sırakameraman ve yapımcı Paxton W1nters, fotoğ- rafçı Necat Nazaroğlu ve Murat Öz- bey 'den kurulu ekip, 12 bin kilomet- relik Çin, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan, tran, Türkiye güzer- gâhını 10 ayda tamamladı. Dünya- nın çeşitli yerierinden uzmanlar da gezı boyunca bazı özel etaplarda kervana katıldılar. Ekip, yolculuk sırasında ıleri teknoloji donanımıy- la dünyanın her yanıyla bağlantı kur- du; otantik görüntü ve ses kayıtlan gerçekleştirdi. Ekip. yolculuk süresince uğradı- ğı ülkelerde Cumhurbaşkanı Sülej- man Demirel"in. eski çağ kervanla- nnda olduğu gibi oğlak derisi üze- rine yazdınlan dostluk mektubunu geçilen ülke cumhurbaşkanlanna sundu. Türkiye'nin önemi Kervanm Türkiye'ye girişi nede- niyle bir açıklama yapan Kale Gru- bu Başkanı İbrahim Bodur, tarihi İpek Yolu'nun, Çin' i Akdeniz'e bağ- layan bir ticaret ve kültür köprüsü ol- duğunu belirterek İpek Yolu kültür mirasının günümûzde de yaşadığı- na dikkat çekti. Bodur, projeyi himayesine alan Süle>Tnan Demirel'e de şükran duy- gulannı belirterek bu projeyle As- ya-Avrupa çizgısi üstünde Türki- ye'nin öneminin bir kere daha vur- gulandığını söyledi. İpek Yolu kervanı, bundan sonra yolculuğunu Türkiye'de sürdürerek; Ankara ve lstanbul'a uğradıktan son- ra temmuz aymda Çanakkale'nin Çan ilçesinde Kale Grubu'nun 40. yıl kutlamalan çerçevesinde Seramik Bayramı'nakatılacak. Ekibin gerçek- leştirdiği fılm ve ses kayıtlanndan oluşturulacak sergi ve gösteriler yur- tiçinde ve yurtdışında izleyicilere sunulacak. İpek Yolu projesinde, Kazakistan Uluslararası Ahrnet Yesevi Cniver- sıtesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Gülcin Çandarlıoğlu. tarihçı Prof. Dr. Isenbike Togan, lstanbul Isveç Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Bengt Knutsson, antropolog-yazar Nevval Sevindi, fotoğrafçı Gültekin Çizgen, UNESCO Türkiye Mıllı Ko- mıtesi Başkanı Prof. Dr. M. Oluç. Ank'ın oluşturduğu danışmanlar gö- rev aldı. Proje, ana sponsor Kale Grubu'nun yanı sıra THY. Fuji Film, Leica Ga- mera, Nordstern Sigorta, Caravan ve Kempinski Hotels tarafından da desteklendi. Otuzyıl olmuş mu? Belleğimdekı iz, yeterince açık değil: Avcıoğlu'nun Yön dergisınde, Şevket Süreyya imzalı bir yazı, eski bir 'hatırayı' anlatıyor: Gâzi'nin ölümünetekaddüm eden aylarda, Nâzım la iki konuşması olmuş! "-Onu Anadolu 'ya kazanmak istiyorduk" diyordu. Işin mahiyeti galibafarklıdır, 'O Karanlıkta Biz' adlı romanımda daha aynntılı an- latmıştım. Abidin Nesimi'ye göre olay şöyle geliş- miştir. CHP içindeki 'sivilgrup' (Celal Bayar, Şükrü Ka- ya, Dr. Tevfik Şükrü Aras) 'Gâzi sonrası' için sos- yalistlerle bir 'dayanışma teması' anyor. O sırada Nâ- zım Hikmet, başka bir vesileyle Ankara'dadır, Şev- ket Süreyya ile buluşur, konuşur: Şevket Bey va- srtasıyla Şükrü Kaya iletemassağlanır, iddiaya gö- re, Şükrü Kaya, Nâzıma 'Türkiye'nin Mareşal Fevzi Çakmak'/n inisiyatifiyle hızla faşizme doğru kaymakta olduğunu' söyleyip, buna karşı destek is- temiş!.. (Bkz. Yıllann Içinden', s. 145 vesonrası. Göz- lem Yayınlan, 1977) Bir başka iddia şu: Nâzım ın o ağır ve haksız ce- zayaçarptınlmış olması. asıl bu sebeptendir; Gâzi'nin iktidardan uzakJaştırdığı, IsmetPaşa, Mareşal ın 'da- yatmastyla' Cumhurbaşkanı seçilince, hem CHP'nin Gâzi taraftan 'Sivil Grubu'nu tasfiye etmiş, hem de Nâzım Hikmet'e ve arkadaşlanna unutamayacak- lan bir ders vermiş! Davadaki 'hükümeti devirmek' suçlamalannın ardında, demek bu kuşku yatıyor!.. Yön'deki yazı bana 'San Mustafa'nın (Börklü- ce) eski Mecidiyeköy'deki dut ağaçlanyla zengin kır kahvelerinde, piposunu tüttürürken söyledikleri- ni hatırlatmıştı: "...ŞevketV küçümseme, mühim adamdır; Mustafa Suphi 'riın halef-i tabiisi KUTV'da askeri komitanın reisiydi." Oysa biz. 'Kadrocu' Şev- ket Süreyya'yı. Nâzım'ın aleyhinde hicviye yazdı- ğı 'o golf pantolonlu kadrocuların' elebaşısı diye hafife alırdık. Ne yalan söylemeli, emekliye aynldık- tan sonra yazdıklan, Şevket Bey'in -asıl önemli hu- suslan es geçmekle beraber- gerçekte gençliğine iha- net etmediğini belgelemiştir. O birTürkocağı aydını idi, aynen Mustafa Suphi gibi, o ihtilâlci Galiyef Türkçülüğünün antı/emper- yalist vasıflanna, 'Mazlum Milletlerr \r\ kurtuluşuna inan- mıştı; aynen, Mustafa Suphi gibi; 'Kadro'üa yayı- nı üzerine oturttuğu platform, bir bakıma Mustafa Suphi'nin Ven\ Dünya'da, Molla NurVahidoflaSul- tan Galiyef in Krasnaya Znamiye'de (Kızıl Bayrak) savunduğu platformun, hemen hemen, eşiydi. 'Krasnaya Znamiye' mi? O da nesi? Frekansları tutuyor... Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin 'siyasi', Kuva-yı Milliye'nin 'askeri' kanadını oluşturduğu Ana- dolu Ihtilali, -bugün Demirel'ın bile açıklamak zo- runda kaldığı gibi- bir 'Mazlum Milletler' idealine sa- hipti; yüzyılın başında, o 'Mazlum Milletler' çoğun- luğunun, Türk ve Müslüman halklar olduğunu, bu- gün kim biliyor? O günün atmosferıni biraz olsun te- neffüs etmek ister misiniz? 'Krasnaya Znamiye'nin ilk sayfasındaki şu 'Çağn'ya bir göz atınız: "...Uzakdoğu'da, Hindistan'da, iran'da, Afga- nistan'da, Belucistan'da, Hive'de, Buhara'da, Arabistan'da ve 'medeni' Avrupalılann -Ingiliz, Fransız ve Italyanlann- Afrika'daki kolonilerin- de, Mısır'da, Fas'da, Cezayir'de, Tunus'da ve Tripoli'de yüz milyonlarca Müslüman işçi, zalim Avrupa emperyalizminin egemenliğinde acı çe- kiyor. Onlara yardım için acele eti.." (Tarih Ensti- tüsü Dergisi/Ayrı Basım/s. 152/lst. Ünv. Edb. Fakül- tesi1994) Şimdi, ister misiniz Anadolu'daki 'hareket'in fre- kansı ile Tataristan'daki 'hareket'in frekansı ne ka- dar birbirine uymaktadır, onu görelim? Tatar/Başkır Cumhuriyeti Sovyetleri Genel Kongresi'nde, Müs- lüman llişkiler Merkez Komisertiği Başkanı Molla NurVahkkrf, Rus bolşevıklerine. "...sadece iikel sos- yalistJer Tatar/Başkır Cumhurtyeti'nin manasını kavrayamaz" diye çattıktan sonra şöyte devam et- mişti: "...uzak Hind'de, Mısır'da Nil kıyılannda, As- ya'nın derinliklerindeki milyonlarca Müslüman kardeşimizin Avrupa burjuvasının egemenliği at- tında acı çektiğini unırtma! Acılı kalplerimiz, on- lan hürriyetierine kavuşturma arzusu ile yanıyori.." (Aynı Eser, s. 154) Peki o yıllann ateş, barut ve kan yüklü Anadokı'sun- da Müdafaa-ı Hukuk Cemiyeti Reisi Mustafa Ke- mal Paşa ne diyordu: "...insanlığa müteveccih fikir hareketi ergeç mu- vaffak olacaktır. Bütün mazlum milletler, zalim- leri bir gün mahv ve nâbut edecektir. O zaman dünya yüzûnden zalim ve mazlum kelimeleri kal- kacak, insanhk kendisine yakışan bir halet-i iç- timaiyeye kavuşacaktar. Bizim milletimiz o zaman bu gayeye vasıl olan milletler arasında tekaddü- müyle cidden iftihar edecektir." (Hâkimiyet-i Mil- liye, 4 Kânunsâni 1922). Sizce, bu da bir 'tesadüf mü? Sorulacak önemli soru... 1950 sonrasında, cumhuriyet hükümetlerinin bü- yük ayıbı, elbette eski ve yeni 'Mazlum Milletle- ri' toplayan ünlü Bandung Konferansı'nda, Dışiş- lerı Bakanı'nın, 'Türkiye'n/n tekaddümüyle iftihar etmek' ne laf; düpedüz Sistem'den yana çıkmış ol- masıdır. Sorulacak bir de soru var Aralanna, onlan başın- dan sonuna destekleyen Falih Rrfkı Bey'i ve Hâki- miyet-i Milliye gazetesini de katmak zorunda oldu- ğumuz; 'Kadro' dergisi ve 'Kadrocular', gün geç- tikçe aşın sağcı ve bürokratik merkeziyetçi bir 'to- taliteriiğe' sürüklenen Inkılâba, başlangıcına ve ey- lemine 'yakışan', solcu ve dünya çapında bir alter- natif sunmak teşebbüsüne, kalkışmış sayılmazlar mıydı? 'Dünya çapında' sözü önemli, çünkü Türkiye o yolu izleseydi, Üçüncü DünyaHareketi'nin 7/cten'ola- caktı; 'Sistem'in dümen suyundaki anlamsız bir 'be- şinci tekerlek' değil! http:// www. prizma.net. tr/ A İLHAN http://www.ada.com.tr.AbiIgiyay/yazar/ailnan.html
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle