Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 5 N5AN 1997 CUMA CUMHURrYET SAYFA
HABERLER
Hükümetin RP kanadı, çağdaşlaşmayı esas alan geleneksel dış politikayı zora soktu
İki başlı dış politikaSERKAN DEMİRTAŞ
ANKARA - Tûrkiye'nın ekonomik,
sosya] ve iç sı>asi dengelerini bozan RE-
FAHYOL hükümeti. dış politika konula-
nnda ia ülkeyi zora soktu. "Devkt poü-
tikası" olarak belgelere geçen Avrupa
Birlığ'ne (AB) tam üyelik hedefıni sek-
teye vuracak politikalardan kaçuımayan
hükümetin RP kanadı; birçok ülkenin sı-
la iüşLilerden lcaçındığı tran, Sudan, Lib-
ya ve Nijerya ile ışbirliği çabalannı sür-
dürdii
Hükümetın ıki başlı diplomasi uygula-
ması redeniyle uluslararası alanda zor du-
rumda kalan Türiaye'nin gelecek dönem-
de de gündemınden düşmeyecek konular
şöyle sıralanıyor:
Iran'a veriJen destek: Türkiye'de gö-
revli tıanlı diplomatlann, "şeriatçağnla-
n"nedeniyle ortaya çıkan gerginliğin
Türk basmından kâynaklandığını belirte-
rek lran Dışışleri Bakanı Ali Ekber Veto-
yeti'den özür dileyen Başbakan Necmet-
tin Erbakan, Tahran yönetiminin PKK
örgûtüne verdıği somut desteği de inkâr
etti. Milli Istihbarat Teşkilatı (MİT) ve
• îktidar döneminde ekonomik, sosyal ve iç siyasi dengeleri altüst eden REFAHYOL
hükümeti, ülkeyi dış politika konularmda da zora soktu. Hükümetin RP kanadı; îran, Libya,
Nijerya ve Sudan gibi 'güvenilir' bulunmayan ülkelerle ilişki kurmaktan çekinmedi.
Türkiye'nin dış politikasuıı belirleyen ve uygulayan Dışişleri Bakanlığı olmasına karşın, RP
yönetimi tek başına hareket ederek ülkeyi uluslararası platformlarda sıkıntıya düşürdü.
"inşkilerin gefişmesinr isteyerek takıyye "Islam birtiğrnin kurulması çalışmalan-Genelkurmay Başkanlığı'nın raporlany-
la belgelenen "teröre tran destegûıi*1
. Er-
bakan, "Bizimistihbaratımızyanılnuşola-
binr" diyerek görmemezlikten geldi. Er-
bakan, NATO üyesi olan Türkiye'nin
Iran'la savunma işbirliği yapabileceğini
söyleyerek de büyük tepki topladı.
Israil takıyyesi: Muhalefetteyken, ikti-
dara geldiklerinde Israil ile imzalanan as-
keri işbirliği anlaşmasını yırtıp atacakla-
nnı, bu ûlkeyle başka bir anlaşmanın ya-
pılmasına izin vermeyeceklerini belirten
Erbakan, savunma sanayii anlaşmasının
kendi iktidan döneminde imzalanmasına
ses çıkaramadı. Erbakan, Israil Dışişleri
Bakanı David Levi'nın Ankara ziyareti
sırasında, basın önünde diplomatik gele-
neklere aykın olarak Israil aleyhıne en
sert tepkiyi gösterip tabanına mesaj ver-
meyi amaçlarken, basına kapalı kısunda
yaptı
Suriye'ye ayncahk: Başbakan Erbakan,
PKK örgütünü topraklannda banndıran,
Şam'da bulunduğu bilinen Abdııllah Öca-
tan'ı Tûrkiye'ye teslim etmeyerek tavn-
nı belli eden Suriye'ye ayncalık tanıma-
ya yönelik girişimlerde bulundu. Erba-
kan, Israil ile Türkiye arasında kara taşı-
macılığı anlaşmasının imzalanmasıhı
sağlarken, "Türkiye ile Jsrail arasındaki
ekonomikişbirnginin sadece iki ülkeye de-
ğü. iiçüncü taraflann da çıkanna olması
gerektiğT mesaj ını verdı.
AByerine WJ: Devlet politikası olarak
resmi belgelere geçen Türkiye'nin AB'ye
tam üyelik hedefinin, RP'nin olumsuz tu-
tumlan nedeniyle zedelendiği bildirildi.
Muhalefetteyken Türkiye'nin AB ile iliş-
kilerini eleştiren, iktidara geldiklerinde
nı sürdürecekJenni belirten Erbakan. ge-
lişmekte olan 8 tslam ülkesini (lran, Mı-
sır, Endonezya, Pakıstan, Nijerya. Ma-
lezya, Bangladeş. Türkiye) bir araya ge-
tirme çabalannı sürdürdü. Türkiye'nin
AB'ye tam üyeliği hedefini reddetmeyen
bir görüntü sergileyerek takıyyelerini sür-
düren Erbakan'ın bir araya getirmeye ça-
hştığı bu ülkelerin ekonomilc siyasi ve
sosyal açıdan dünyamn en geri ülkeleri
arasında olması, Türkiye'nin de uluslara-
rası platformdaki saygınlıgını zedeledi.
Türk cumhumetİeri geri planda: ikti-
dara geldikten sonra ilk ziyaretlenni D-
8'i oluşturacak ülkeler ve Libya'ya yapan
Erbakan, Türk cumhuriyetlerini ihmal et-
tı. SSCB'den bağımsızlıklannı kazandık-
tan sonra Türkiye'nin laik, demokratik
yapısıru örnek alan cumhuriyetlerin, Er-
bakan hükümetine kaygıyla yaklaşûklan
bildirildi. Türkiye'yi ziyaret eden Kaza-
kistan Başbakanı Akejan Kajagektin,
kendisi onuruna verdiğı yemekte Hoca
Ahmet Yesevije övgüler yağdıran Erba-
kan'a. "Hoca Ahmet Yesevi atamızdır,
şimdi Atatürk ilkeleri hepimizin yol gös-
teridsidir" yönünde yanıt verdi. Türkme-
nistan'm Türkiye ile Karma Ekonomik
Komisyon (KEK) toplantılannın ardın-
dan imzalanması gereken protokolü im-
zalamamasmın da önemine işaret edildi.
Dış skandallar: Başbakan Erbakan'ın
iktidara gelmesinden bu yana Türk dip-
lomasisinde skandallar gündemden düş-
medi. Erbakan. tran"da Türk istihbaratbi-
rimlerinin yanılmış olabileceklerini söy-
leyerek başlattığı skandallar dizisine, En-
donezya'da uçak fabrikalannı gezerken
"Bizde beyin yok" diyerek devam etti.
Lıbya'da Muammer Kaddafi'nın Türki-
ye aleyhine söylediği ağır sözlen tavana
bakarak duymamazlıktan gelen Erbakan,
açıklanan ortak metınde Türkiye'nin çı-
kanna uygun değışıkliğı gerçekleştire-
mezken. dönüşünde "muzafTer bir komu-
tan edasmda" olduğunu söyledi.
RP'YE KARŞIN İSRAİL İLE SIKI İLİŞKİLER
îsrail'le işbirliği
ordu denetiminde
YUSUFOZKAN
ANKARA - Hükümetin RP kanadı
ile ordu arasındaki ilişkiler giderek
gerginleşirken askeri kesim, Başba-
kan Necmettiıı Erbakan ve RP kana-
dının tepki gösterdiği îsrail ile ilişki-
leri gehştirme yönünde yeni bir adım
atryor. Milli Savunma Bakanı Turhan
Tayan ın 30 nisan - 2 mayıs günlerin-
de gerçekleştireceği ziyaretin ardın-
dan, Genelkurmay 2. Başkanı Orge-
neral Çe\ik Bir'ın de 4 mayısta tsra-
il'e gideceği öğrenildi.
NATO'nun genislemesi
4
Veto güçlü
hükümet
gerektirir'
ANKARA (Cumhurivet Büro-
su) -Dışişleri Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Tansu Çiller'in, Tür-
kiye'nin Avrupa Birliği (AB) tam
üyeliğine aday ülke alınmaması
durumunda NATO'nun genişle-
mesini veto edeceği yolundaki
açıklamasına karşm. Bulgaristan
ve Romanya'mn NATO üyeligine
destek veren askerler, "Vfeto gibi,
uluslararası camiada etki yarata-
cak kararlar, güçlü hükümet ister.
En küçük şeyler için Avrupa'ya
odün \tren bir hükümet böyle bir
karar aJamaz'
7
değerlendırmesi
yaptılar. Askeri kaynaklar, "iç po-
titikay^ yönelik hamasi nutukia-
rm", Romanya, Macaristan. BuJ-
ganstangibi ülketerin, Türkiye'ye
tepki duymasına yol açacağmı bil-
dirdiler.
Çiller'in, AB'ye tam üye aday-
hğı konusunda "NATO'nun geniş-
lemesini veto ederiz" kozunu öne
sürmesine karşm, Genelkurmay
Başkanı Orgeneral İsmaO Hakta
Karadayınm, Brüksel'dekı NA-
TOAskeri Komite Toplantısı'iKb,
Romanya ve Bulgaristan'ın NA-
TO üyeligine destek verroesi,
"Hükümetie Genefiatrmay ters
düştii" yorumlarına yol açtı.
Askeri kaynaklar ise Çiller'in
açıklamasının
a
d»«naksi2'' oldu-
ğunu savundular. Konuyla ilgili
bilgi veren üst düzey bır askeri
yetkili, Çiller'in veto acıklaması
ile ilgili olarak. 'Butipulustan-
rası arenayı etidkvebiiecek karar-
lar,güçlü hükümet ister.Göçiüra-
k^p, karşısiHİa güçlü hükümet
görmek ster. Hamasi nuruklarla,
iç politikaya yönelik rant sagla}»-
eakyyfcr yapamazsBnp" yorumu-
nu yapü. Üst düzey askeri yetkili,
veto tehdidinin, NATO'ya üyeliği
gündemde olan ülkelerin de Tür-
kiye'ye tepki duymasına yol aça-
cağını söyledi.
Orgeneral Bir'in, geçen yıl nisan
ayında imzaladığı "Türkiye-Isnül As-
keri Eğra'm İşbirügi Anlaşması" ile
hareketlenen Türkiye-lsrail askeri
ilişkileri, giderek yoğunluk kazanma-
ya başladı. Cumhurbaşkanı Sükyman
Demirel ve Genelkurmay Başkanı Or-
general tsmail Hakkı Karadajı'nın
ardından, Milli Savunma Bakam Ta-
yan da Israil'e resmi bir ziyaret ger-
çekleştirecek. 30 nisan - 2 mayıs gün-
lerini kapsayacak ziyarette, Tayan'ın
Israilli yetkililerle savunma konula-
rmda karşılıklı görüş ahşverişinde bu-
lunacağı bildirildi.
Tayan'ın gezisinden 2 gün sonra, 4
mayısta da Genelkurmay 2. Başkanı
Orgeneral Bir' in Israil 'e gideceği öğ-
renildi. Alınan bilgiye göre, 5 gün ola-
rak planlanan ziyareti sırasında Bir,
Israil hükümet ve Genelkurmay yet-
kilileriyle görüşecek.
Görüşmelerde, Türkiye ve Israil ta-
rafından büyük olasılıkla ABD'nin
de katıhmıyla Ege'nin güneyınde ve
Akdeniz'de gerçekleştirilecek ortak
deniz tatbikatıyla iki ülke arasındaki
askeri eğitim etkinlikleri konulan ele
ahnacak. Görüşmede, tatbikat sonra-
sı Yunanistan tarafından gündeme ge-
tirilecek olası sorunlann da tartışıla-
cagı öğrenildi. Kaynaklar, Yunanis-
tan'ın, tatbikat sırasında Türk ve Is-
rail uçaklanmn Ege'deki aidiyeti bel-
li olmayan adalar üzerinden uçması-
nı sorun haline getirebileceğine işaret
ederek "Türkler, toprak parçalarunı-
a illegalttanederek hava sahamızı ih-
lal ettifcr" propagandası yapabüecek-
lerini öne sürdüler.
Görüşmelerde, Bir'in yakından il-
gilendiği, Kara Kuvvetleri Komutan-
hğı'nıngelecek lOyıllık savunmage-
reksinimi programınca almayı planla-
dığı 3 bin 627 tank konusunun da ele
ahnacağı bildirildi. Orgeneral Bir,
aralannda Israil'in de bulunduğu ül-
kelerden tanklann hazır alım yoluyla
tedarik edilmesi gerektiğini vurgular-
ken, Erbakan ise, tank ahmımn tasa-
nm konsorsiyum yöntemi ile gerçek-
leştirilmesini savunda Bir'in Israirde
bu konuda temaslarda bulunması,
"Erbakan'ın porojesinin. askerler ta-
rafından ra£a kakhnlması" olarak yo-
rumlandı.
Görüşmelerde, lsrail'in Türkiye'ye
önerdiği M-60 tanklannın medorni-
zasyonu konusu da ele ahnacak. îki
ülke arasındaki Askeri Eğitim işbir-
liği Anlaşması'nın 1997 planındaki
konulann uygulanabilirliği konusu da
görüşmelerde ele ahnacak. Bir, ziya-
reti sırasında, Israil HavacılıkEndüst-
risi (IAI) tarafindan yürütülen Türk
Hava Kuvvetleri'ne ait 54 adet F-4
uçağınm modernizasyonu projesi ile
ilgili incelemelerde de bulunacak.
Bir, Israil'den teknoloji transferi kap-
sammda F-4 moderaizasyonu çalış-
malanna katılan Türk mühendis ve
uzmanlanyla görüşerek çalışmalar
hakkmda bilgi alacalc
BayTampaşa'da
dün sabah saat
07.00
sıralannda
meydana gelen
kazada. Fehim
Bozdemir (32)
> önetimindeki
34 FJ 483
plakalı
minibüs,
korkuluklan
aşarak
bdediyenin
yeni hizmet
binası yapırru
için açılan
inşaat
çukuruna
uçtu. Yaklaşık
30metre
aşagıdaki
çukurda
biriken suya
düşen minibüs
yokulan
güçlûkle
kurtankİL
Kazada,
Mahmut Alan
adlıyokru
ölürken
yaralanan 11
kişide
çevredeld
hastanelerde
tedavialüna
aiındı.
(Fotoğraf:AA)
Kayaş'ta zincirleme kaza: 9 ölüHaber Merkezi - Bayram dönüşü yo-
ğunlaşan trafık. aşın hiz ve hatalı solla-
ma nedeniyle yollar ölüm makinesine
dönüştü. Dün meydana gelen kazalarda
58 kişi öldü, 80'e yakm kişi de yaralan-
dı. Böylece, Kurban Bayramı arifesin-
den bu yana meydana gelen trafik kaza-
lannda ölenlerin sayısı 164'e, yarala-
nanlann sayısı ise 420'ye ulaştı.
Ankara/Kayaş'taki zincirleme trafık
kazasında 9 kişi öldü, 22 kişi yaralandı.
Sait Çiğdem yönetimindeki Elmadağ
Belediyesi'ne ait 06 CNC 55 plakalı
halk otobüsü, Kayaş çıkışında takla ata-
rak ters yola girdi. Bu sırada karşı yön-
den gelen Ömer Suluhan'ın kullandığı
38 HP 901 plakalı özel araç, halk otobü-
süne, hemen arkasmdan gelen M. Ali
Köse yönetimindeki 34 BEV 33 plakalı
yolcu otobüsü de diğer iki araca çarptı.
Kazada Evüp Kıhç, Kadir Kasap,
Zehra Akyol, Omer Suluhan, Saniye Su-
luhan, Ümmet Avşar, Ahmet Tetik, Mu-
rat Ba>Taktar, soyadı belirlenemeyen
Gülay >-aşamını>itirdL
Yaralılar Özlem Çatak, Nev'zat Çatak,
Sait Çiğdem, Merai Aydın, Abdülkadir
Buluş, Davnt Durusu, Havdar Yardun,
Ekrem Tekdoğan, Ahmet Ozcan, Selami
Özcan, Yener Başkaya, Murat Erteğ-
men, Yıknaz Darçm, Müslünı Arslan.
Zekerha Gamlı. H. İbrahJm Yıldırım,
Kenan Sara, Ferhat Zararsız, H. Seda
Gürel, Elif Bağ, Derva Işık ve Ali Mert
tedavi altına alındılar.
Samsun'da 8 kişinin ölümüne yol açan
kaza, Amasya-Samsun karayolunun Bo-
ğaziçi bölgesinde meydana geldi.Sıtkı
Bingöl yönetimindeki 60 ZC 095 plaka-
lı kamyon. AUSanoğlu'nun (27) kullan-
dığı 06 EBN 80 plakalı otomobille çar-
pıştı. Kazada, otomobilin sürücüsü Ali
Sanoğlu ile a>Tiı araçta bulunan Yusuf
(32), Kasım (23), Yasemin (30), Emre
(30) ve Rasim Sanoğlu ile kimliğı henüz
belirlenemeyen 2 çocuk öldü. Antakya-
tskenderun karayolunda meydana gelen
kazada Aksaraylı hacılan taşıyan oto-
büs, freninin patlaması sonucu 70 met-
relik uçuruma yuvarlandı. Kazada araç
sürücüsü Yusuf Çolak ile Mehmet Nuri
Bilge, Yüksel Uzel, Ali Uzel, Raziye Uzel
\ e Döne Lzel yaşamını yitirdi.
Gıresun'un Eynesil ilçesinde meyda-
na gelen trafık kazasında tbrahim Hak-
kı Çuhadar (35) ile Ömer Dönmez (37)
ve Gürcistan uynıklu Nodar Dzirkvad-
ze (30), eşi Surie (27), çocuklan Cemal
(6) ve Emine (5) olay yerinde öldü.
Istanbul/Bayrampasa'da yeni belediye
hizmet binası için açılan inşaat çukuru-
na düşen minibüsteki 1 kişi öldü, 11 ki-
şi yaralandı. Erzurum. Kayseri, Zongul-
dak, Gaziantep, Nevşehir ve Ordu'da
meydana gelen trafik kazalannda da 13
kişi yaşamını yitirdi.
Bergamahlar çevre düşmanlarına 'uygarhk dersi' veriyor
OKTAYEKtVCİ
Yaşadıklan topraklann zehirlenme-
sine karşı çıkan Bergamahlar, Eurogold
fırmasmca siyanürlü yöntemle altın çı-
karmak üzere çevrilen maden arama
alanını "izmsiz* işgal ettikleri için "suç-
Iu" görüldüler. Eyleme katılanlar ara-
sında özellikle "öneçıkanlar" toplu ola-
rak gözaltına aiındı ve haklannda "so-
ruşturma" başlatıldı. Edinilen bilgile-
re göre, son yıllann bu en büyük "çev-
re duyarhhğı'' gösterisi, temelde siyasal
hareketler için düzenlenen "toplantı ve
yürüyüş yasasuıa" aykın olduğu için
sorgulamyor. Aralannda hemen tüm si-
yasal parti ve eğilimlerden yurttaşlann
bulunduğu "yöre insanlan", yine "in-
san"olan herkesin katılması gereken bir
"ulusal tepkiyir
'gösteriye dönüştürdük-
leri için şimdi yasalara karşı hesap ve-
riyorlar...
Soruşturmayı başlatan yetkililer, el-
bette ki bir ellenne "ilgüi kanunlan"
alacaklar, öbür elleriyle de "Çanakka-
le Türküsû" söyleyerek gerçekleştiri-
len işgal eyleminin belgelerini inceleye-
cekler. Peki ama, Eurogold firmasının
bu denli yüksek bir "tophımsal muha-
lefete" rağmen, bölgede hâlâ siyanürle
altın çıkarmak istemesinin, "ulusal VB
evrensel çevre hukukuna aykın olduğu-
nu" kim inceleyecek? Bu açık "sömür-
ged" davramşa Türkiye'de izin veren
ve göz yuman yetkililerin, yine aynı hu-
kuk kapsamında ülkeye, topluma ve in-
sanlığa karşı "suç" işlediklerini kim so-
ruşturacak?..
Bergama halkı, gösteri ve toplantılar-
la ilgili yasada öngörülen "resmi izni"
almadan bu eylemi gerçekleşmekte,
belki de bir "asayişkuraanı'' o coşku ve
tepki duygusallığı içinde göz ardı etmiş
olabilir. Ne var ki bu eylem. çok daha
önemli bir "uygaruk kuraluun" Türki-
ye'ye ve tüm dünyaya '"anımsatılmasr
bakımından, "çevre ve demokrasi sava-
şunı" tarihinde çoktan yerini aldı.
Örneğin, Türkiye'nin de onayı ve ka-
tılımı bulunan, 8 Aralıkl986tarihliBir-
ieşmiş Mflletler Genel Kurulu'nda ka-
bul edilen ve yine Türkiye için de ge-
çerli olmak üzere aynı yıl "resmen" yü-
rürlüğe konulan "Kültürel Gelişmenin
DünyaOnyıh" adlı eylem programında
şu ünlü vurgulama var: "Hiçbir gerçek
kalkınma projesi. doğai ve külrürel or-
tamın başhca özeUiklerini, gereksinme-
leri ve ilgili halklann düeklerini göz ar-
dı edemez..."
Bergama halkınm bu tarihsel direni-
şinin, temelde "çevre ve kalkınnıayla"
ilgili tüm hukuksal belgelerin "özûne"
uygun ve çağdaş insanlık erdemleri açı-
sından da "aUaşlanması" gereken bir
tutum oldugunu sayısız belgeyle sergi-
lemek mümkün. Ancak, galiba en
önemlisi, bu anlamlı eylemin "Çanak-
kale Türküsü" eşliğinde yapılmış ol-
ması. Bunun değerini Eurogold firma-
sı ve "yerli şakşakçılan" belki anlamaz-
lar; ama, bu ülkenin sömürgecilere kar-
şı nasıl savunulduğunu yüreğinde
duyan ve unutmayan herkes çok iyi
bilir...
11
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER K1ŞLALI
Çağpı"...
Öykümüzün başlangıcı aylar öncesine kadar
uzanıyor.
Türkiye'nin gidişinden endişe duyan bir avuç in-
san bir araya gelir. Çoğu temsil niteliği olan kişiler-
dir. ADD'nin, ÇYDD'nin, DlSK'in, kadın kuruluşla-
nnın, öğretmen kuruluşlannın genel başkanları var-
dır. Türk-lş en üst düzeyde temsil edilir. CHP ve
DSP'den, anakent belediye başkanlanndan, eski
siyaset adamlanndan, bilim adamlanndan, gaze-
teci-yazarlardan saygın isimler katılır.
Amaç yeni bir parti kurmak değildir.
Amaç, tıkanmış bir siyasal yaşama yeni bir çıkış
yolu.. karanlık bir ortama yeni bir ışık.. umutsuz, ka-
ramsar insanlara yeni bir umut getirmektir.
Demokrasi dışı çözüm arayışlarına yönelen bir
topluma, demokratik bir seçenek sunmaktır.
• • •
Ankara ve Istanbul'da uzun toplantılar yapılır.
Ve "Demokratik Toplumcu Çağn" metni oluşur.
Türkiye'nin bugünkü temel sorunlannı tanımla-
yan.. o sorunlann oluşturduğu bunahmı yaratan ne-
denleri irdeleyen.. çözüme giden yolu gösteren..
gündemdeki ana tartışma konulanna nasıl yakla-
şılması gerektiğini sergileyen ve tüm çağdaşlıktan
yana olanların etrafında birleşebileceği ideolojik
doğrultuyu netleştiren bir metindir bu...
Kemalistlerle sosyalistleri bir araya getiren; Ke-
malist sol, ulusal sol bir çerçevedir... Sıvil toplumun,
kirlenmiş, kitlelerden soyutlanmış bir siyasal yaşa-
mın annmasına ve yeni bir soluk kazanmasına kat-
kıdır.
İdeolojik açıdan; Cumhuriyet'in ilk yıllarındaki
"Kadro" ve 196O'lı yıllann başlanndaki "Yön" ha-
reketlerine benzemektedir... Kemalizmin "sürekli
devrimcilik" özünün yansımasıdır.
Artık iş imzalann atılmasına ve "Çağn"n\n ya-
yımlanmasına kalmıştır.
Çağdaşlıktan yana birkaç gazetede tam sayfa
yayımlanması ve ardından da "Demokratik Top-
lumcu" birdergi aracılığı ile beslenmesi düşünülür.
ADD'nin, ÇYDD'nin, kadın ve öğretmen kuruluş-
lannın, bilim adamlannın imzalan hazırdır... Suphi
Gürsoytrak'lar, Türkan Sayian lar, Necla Arat'lar,
Mustafa Gazala'lar, ilhan Selçuk'lar, son toplan-
tıdaki "evenerinin arkasındadırlar...
Ama işin içine bazılarının bazı hesapları girer. Im-
za kampanyası durdurulur. "Demokratik Toplum-
cu Çağn" yayımlanmaz...
• • •
Türk solunu ve onun aracılığı ile Türk demokra-
sisini, bugün içinde kıvrandığı çıkmazdan kurtara-
cak yol bellidir: Bir "Ortak Program".
Çağdaşlıktan, aydınlıktan yana olan güçleri et-
rafında birleştirecek.. giderek CHP ve DSP'yi de o
birliğe katılmaya zorlayacak bir "ortakpayda".
"Çağn" işte o yolu açabilirdi.
Niçin engellendi?
Kimbilir... Belki de basına çok erken sızdığı ve
Hasan Cemal'in köşesinde sadece benim adım-
dan söz edilerek yer aldığı için... Oysa verilen izle-
nim yanlıştı. Çünkü önemli olan, bir "ortak düşün-
ce"yi kimin kaleme aldığı değildir; asıl önemli olan,
o düşüncenin kendisidir!
•••
Bir kere daha inandım ki, umut kadınlanmızda-
dır.
Olayın başından sonuna kadar açık, dürüst ve
yapıcı oldular. Sapmadılar. Ikircikli davranmadılar.
Tavırlannı hiç değiştirmediler.
Ortak paydanın özünden ödün vermediler. Ça-
balannı ta Izmir'e kadar uzattılar. Kadın kuruluşla-
n temsilcilerinin imzalan kısa zamanda tamamlan-
dı.
Iskandinav ülkelerinde olduğu gibi; siyasal par-
tilerimizde ve TBMM'de kadın oranının yarıya yak-
laştığını düşünün!.. Kuşkusuz, Türkiye'de çok şey
değişirdi.
Kendimi her şeyden önce -başta ÇYDD'ler ol-
mak üzere- onlara, o inançlı kadın kuruluşlanna ve
temsilcilerine borçlu hissediyorum.
Ve o borcumu ilk çıkacak kitabımda ödemeye ça-
lışacağım... "Demokratik Toplumcu Çağn"y\, ortak
çabamızın ve inancımızın ürünü olarak yayımlaya-
cağım.
Çevre eylemcileri
serbest bırakıldı
tZMİR (CumhuriyetEge
Bürosu) - Siyanürle altın
aramaya karşı çıkan ve Eu-
rogold Madencilik AŞ'nin
maden arama alanını salı
günü işgal edenlerden gö-
zaltına alınan 30 kişiden
20'si Cumhuriyet Savcılı-
ğı'nca dün serbest bırakıldı.
Dünyanın değişik yerlerin-
deki ünıversiteler, Berga-
ma'daki antik tiyatrolan si-
yanürlü altın madenciliği-
nin yol açacağı çevre fela-
ketine karşı korumak ama-
cıyla ulusiararası bir kam-
panya başlattı.
Aralannda Bergama
ÖDP tlçe Başkanı Birol En-
gel ile CHP tlçe Başkanı
Oktay Konyar'ın da bulun-
duğu gözaltına alınan 30
eylemci, jandarma sorgu-
sundan sonra dün Bergama
Cumhuriyet Savcıhğı'na
sevkedildi. Soruşturmayı
yürüten Bergama Cumhu-
riyet Savcısı Nadi Türkas-
ian, eylemcilerden 20'sinin
serbest bırakıldığını, diğer-
lerinin ise sorgulannın sür-
düğünü bildirdi.
Konuyla ilgili yazılı bir
açıklama yapan DlSK Ge-
nel Sekreteri Kemal Daysal,
iktidann, Bergama halkının
haklı taleplerine kulak ver-
mesini istedı. Bergamalıla-
nn yaptıklan referandumla
seçimlerini ortaya koyduk-
lannı ve zehirli üretimi iste-
mediklerini vurgulayan
Daysal. "Birilerinin kâre^
mesi için bir >örenin toprak-
lannın kirierilmesine. ço-
cuklannın geleceğinin tehü-
keye aülmasına hiç Idmse
göz yTimamaz" dedi. Ber-
gama halkının işgal eylemi-
nin tüm insanlann en doğal
hakkı olan "yaşama hak-
la"nın korunmasının bir so-
nucu oldugunu belirten
Türkiye Orman Mühendis-
leri Odası Başkanı Salih
Sönmezışık da Bergamalı-
lan bu mücadelede sonuna
kadar desteklediklerini bil-
dirdi.
Öte yandan Eurogold
Madencilik A.Ş. Başkanı
Jean Philippe Cherrier tara-
fından yapılan basın açık-
lamasında ise, olay sırasın-
da büyük ölçüde bir hasar
meydana gelmediği belirti-
lerek, şöyle denıldı:
"Eurogold veonun ortak-
lan olan LaSource SAS ve
Inmet Muıing CorporatJon,
ulusal ve ulusiararası bütün
kesimleri temin ederier ki;
haklı olarak övündükleri ve
gerek bölgesel, gerekse ulu-
sal düzeyde Türk ekonomi-
siiçin önemliekonomik kat-
küar yaratacak olan bu pro-
jenin bu tür hareketierden
zarar görmesine izin verme-
yeceklerdir. Eurogold bir
endüstri şirketidir ve politik
tarüşmalann içine itileme-
yeceknr."
Dünyanın değişik yerle-
rindeki üniversitelerin sine-
ma ve tiyatro fakülteleri
Bergama'daki antik tiyatro-
lan siyanürlü altın maden-
ciliğinin yol açacağı çevre
felaketine karşı korumak
için uluslararası bir kam-
panya başlattı.