Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25 NİSAN 1997 CUMA CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER 11
Perulu askerler
ABD 'de eğitildüer
Dış Haberler Servisi - Japonya Büyükelçiliği
konutundaki rehine krizıni sona erdiren Perulu
askerlenn, aralık ayında ABD'de bu tür müdahaleler için
eğitildilderi açıklandı. CNN televizyonuna
açıklamalarda bulunan eski FBI ajanı Bob Taubert,
Perulu askerlenn eğıtimine kendısının de katıldığını
belirtti, ancak eğitim yeri konusunda bılgi vermedı.
Taubert "Feru'daidrehinekrizinde rol alan Perulu
askeıierden gunır duymorum. Onlar için harcanan para
yerini buldu" dedi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nichoias Burns ise
büyükelçilık konutundaki tüm gerillalar ile 2 asker ve 1
rehinenın öldûrülmesiyle sonuçlanan kurtarma
operasyonu ile ABD'nin kesinlikle ilgisi bulunmadığını,
ancak bir müdahale olacağına ilişkin bazı işaretler
aldıklanru söyledi. "Onceki gflnkü operasyonda biarn
bir roJümüz olmadT diyen Burns. "Kıırtarma
operasjonundan önce bize haber verilmedi, ancak bu tür
bir gelisme oiacağuıa dair sinyaher akükr
şeklinde
konuştu. Burns. Peru hükümetının tam gerektiği gibi
davTandığına inandıklannı ve rehinelerin başanlı bir
şekılde kurtanlmasından dolayı tebrik ettiklerini de
belirtti. ABD yetkilileri Peru birlıklerinin son 10 yıldan
beri ABD"den terör karşıtı eğitim aldıklannı
doğruluyorlar. Yetkililere göre ABD, Perulu askerlere
kurşun geçirmez yelek ve benzeri "koruyucu"
malzemeler de sağlıyor. Beyaz Saray Sözcüsü Mkhael
McCurry de Tupac Amaru gerillalannın 17 aralıkta
Japonya Büyükelçilıği'ni basmasmdan sonra ABD'li
uzmanlann Lima'ya gittiklerini ancak çok kısa bir süre
sonra gen döndüklenni açıkladı. Bu arada ABD'nin
Lima Büyükelçısı Dennis Jettde bütün genllalann
öldürüldüğü operasyon hakkında "Gerillalar bu
eylemi hak ettiler" dedi. Peru Devlet Başkanı Alberto Fujimori, operasyondan sonra binaya gircrek. yargısız infazlan yerinde tespitetti. (Fotoğraf: RELTER)
Japon ve Peru gazeteleri askerlerin operasyonda teslim olan gerillalan kurşuna dizdiğini öne sürdü
'GeriHalara yargısızinfaz'Dış Haberler Servisi - Peru'nun baş-
kenti Lima'daki Japonya Büyükelçiliği
konutuna düzenlenen baskın sırasında
teslim olmak olmak isteyen bazı Tupac
Amaru Devrimci Hareketi (MRTA) ge-
rillalannın Peru askerlen tarafından öl-
dürüldüğü öne sürüldü. Baskın sırasın-
da 72 kişiyi rehin alan 14 gerilla ile 2 as-
ker ve rehineler arasında bulunan Peru
Yüksek Mahkeme üyesi Carios Guisti
Acuna ölmüştü.
Japonya'da yayımlanan Asahi Şimbun
gazetesi kurtanlan rehinelere dayanarak
verdiği haberinde, teslim olmak isteyen
genllalann da Peru askerlerince vuruldu-
ğunu duyurdu. Gazetenin göriiştüğü adı
Ağlatan
operasyon
Dış Haberler Servisi - MRTA
genllalan ile Peru hükümeti
arasında aylarca arabulu-
culuk yapan Başpiskopos
Juan Luis Cipriani,
büyükelçilik binasına düzen-
lenen operasyonun ardından
düzenlediği basın
toplanrısında göz yaşlannı
tutamadı. Cipriani'yi Japon
temsilci Terusuke Terada
' (sağda) teselli etmeye çahştı.
Cipriani, dört ay boyunca
Peru hükümet yetkilileriyle
Tupac Amaru gerillalan
arasında arabulucuk ça-
balannı sürdürmüştü. Re-
hine krizine görüşmeler
aracıhğıyla çözmek üzere
ı kurulan garantörler
komıs yonu üyeleri,
operasyondan daha önce
haberdar olmadıklannı ve
14 gerillanın ölümünden
dolayı büyük üzüntü
duyduklannı söylediler.
• Kurtanlan rehineler, bazı MRTA gerillalannın teslim olduğu sırada ya da
teslim olduktan sonra öldürüldüğünü bildirdiler. Genllalann lideri Nestor Cerpa
bir odada başından ve boynundan vurulmuş olarak bulundu.
açıklanmayan bir rehine, ellerini ha\aya
kaldırarak teslim olmak istediğini göste-
ren bir gerillanın askerler tarafından vu-
rulduğunu söyledi. Rehine "Birkatliama
tanık oMunT dedi.
Bir başka rehine. "Gerillalardan biri
sağ olarak Peru askerierinin elinc geçti.
Ancakdaha sonra tüm gerillalann öldü-
rüldüğünü du)duğumda, bu gerillanın
da askeriercevurulduğunu anladım" de-
di.
Gerillalann lideri Nestor Cerpa Car-
tolininin baskın sırasında askerler tara-
fından bir odada kıstınldığı ve vuruldu-
ğu bıldirildi.
Peru'da yayınlanan La Repuclica Ga-
zetesi de. gerilla lideri Nestor Cerpa'nın
yüzünde mermi izleri bulunduğunu ve
kendisine birkaç kez ateş edildığini be-
lirtti. Gazete. Cerpa'nın alnında görü-
len mermı ızlennın "infaz edüdiğini"
gösteren işaretler olduğunu, diğer bazı
gerillalarda da benzer izler bulunduğu-
nu kaydetti. Askerlerin konuta girdik-
lennde, genllalardan ıki genç kızın,
"teslim oluyoruz" şeklinde bağırdıkla-
nnı belırten gazete. ıddialannı. saldın
sırasında elektronık dınleme aletleri kui-
lanan bir ıstihbarat servısı görevlisine
veaskerikaynaklara dayandırdığmı ak-
tardı.
Peru Devlet Başkanı Alberto Fujimo-
ri basına yaptığı açıklamada. Cartolinı v e
beş gerillanın ilk patlamanın ardından
üst kattaki bir odaya sığındıklannı söy-
ledi. Sığındıklan odadan askerlere ateş
açan gerillalar bir askeri öldürdüler. Da-
ha sonra odaya giren askerler Nestor ve
beş arkadaşını vurarak öldürdüler.
Peru televizyonunda, yayımlanan gö-
rüntülerde. Cartolıni'nin başında bir kur-
şun deliği ve boynunda bir yara olduğu
görüldü.
Rehinelerin arasında bulunan Bolivy a
Büyükelçisi Jorge Gumucio gerillalann
bırçoğunun, rehine olayının uzun sürme-
sinden dolayı hayal kınklığı içinde oldu-
ğunu ve ani baskın karşısında şaşkına
döndüklerini söyledi.
Gumucio, Caracol radyosuna yaptığı
açıklamada,rehineolayının başlamasın-
dan ikı ay sonra gerillalann aldatıldıkla-
nnı düşünmeye başladıklannı belirterek
"Gerillalar,ormanda yaşama>
>
a ahşık ki-
şiler olduğundan. bir süre sonra sinirleri
bozuldu, bu nedenle liderleri Nestor Cer-
pa, onlar için futbol maçian düzenleme-
ye başladı" dedi.
Rehineyi vuramadı
Rehineler arasında bulunan Peru ta-
nm Bakanı Rodotfo Munante, kendisini
vuramayan genç genllayı unutamadığı-
nı söyledi. Munante. bir yerel gazeteye
verdiği demeçte, "Baskın sırasında biz
üstdüzey rehinelerin bulunduğu odaya
gelen genç bir gerilla, silahını üzerime
doğrulttu. Bana bir süre üzgün gözlerle
baküktan sonra silahını indirdi ve oda-
dan çtku. Belki de e> lem boyunca bizim-
le dost olduğu için öldüremedL O çocuğu
unutamıvorum* dedi.
Asahi "Şımbun gazetesi, konutun içine
pek çok dinleme aygıtı yerleştirildiğini
yazdı. El Comercio Gazetesi ise, asker-
lerin operasyon sırasında kullandıklan
tünelin, yerin 3 metre derinliğinde elekt-
rik ve havalandırma sistemleri ile dona-
tıldığını ve 4 kilogram plasrik patlayı-
cı kullanıldığuu bildirdi.
Peru Devlet Başkanı Fujimori, dinle-
me aygıtlan aracıhğıyla gerillalann her
hareketınin izlendiğını. gerillalann yer-
leştirdiği mayınlann yerlerinın belirlen-
dığini ve askerlerin beş tünel kazdıgını
söyledi.
42 kişiyi kestiler
Cezayir'de
her gün katliam
Dış Haberler Servisi-
'Cezayir'de geçen salı
günü 93 kişiyi öldürerek
' son beş yılın en büyük
katliamını gerçekleştiren
.radikal İslamcı
militanlann önceki gün
sabaha karşı 42 kişiyi
daha balta ve sahrlarla
.kestikleri bildirildi.
.Cezayir'de yayımlanan
El Vatan gazetesinin
dünkü sayısında yer alan
haberde, şeriatçı
"saldırganlann başkent
"Cezayir'in güneyindeki
Omarya köyünde 22'si
erkek, 17 kadın ve üç
bebeği vahşice katlettiği
behrtildi. Haberde.
saldırganlann sayısı ve
olayla ilgili diğer
aynntılara yer verilmedi.
Uç gün önce başkent
Cezayir'e 25 kilometre
uzaklıkta Bugara'daki bir
çiftliğe baskın yapan
saldırganlar. son beş
yılın en korkunç
katliamını
gerçekleştirmişti.
.Saidırganlann katlettiği
93 kişiden bazılannın
canlı canh yakıldığı
belirtiliyor.
Bugara'daki katliamdan
sonra Başbakan Ahmed
Uyahya. televizyonda ve
radyoda yayımlanan
konuşmasında teröre
karşı seferberlik çağnsı
yaptı.
Katliamlann,
seçimlerden bir hafta
önce meydana gelmesine
dikkat çekiliyor. Devlet
Başkanı Liamin
Zerual'ın geçen ocak
ayında, güvenlik
konulannda ilerleme
sağlanacağı vaadi
gerçekleşmedi. Son
katliamlar, başkent
Cezayir'in güneyındeki
Medea ovasında geçen
şubat ayından bu yana
radikal İslamcı
militanlara karşı
mücadele veren güvenlik
güçlerinin başanlı
olmadığını gösteriyor.
Köylüler tarafından
oluşturulan kuvvetlerin
de terörle mücadelede
yetersiz kaldığı
belirtiliyor.
G^Ö^ÜŞ/NURDOLAY
PARİS - Genel yasama seçimlerine bir yıl-
dan daha kısa bir süre kalmtşken Cumhurbaş-
kanı Jacques Chirac'ın anıden Meclisi fes-
hetme karan Fransızlar için büyük bir sürpriz
oldu.
Beşinci Cumhuriyet döneminde ilk kez
Meclıs feshetme olayı 1962'de yaşandı. O za-
manki Cumhurbaşkanı Charies de Gaulle
seçimlen yenileterek iktidarını sağlamlaştır-
ma yoluna grtmişti. Ama 1968'de ikincı kez ay-
nı şeyi denediğinde, bu onun polıtik yasamı-
nın da sonu olacaktı. Daha sonra François
Mitterrand'ın da iki kez başvurduğu feshet-
me yontemi şımdi beşinci kez gündeme ge-
liyor.
Uygulama aslında taTnamen yasal. Anaya-
sanın 12. maddesi Cumhurbaşkanına Mecli-
si feshetme yetkisini herhangı bir gerekçey-
lesinirli tutmadan vermış. Pariamenter siste-
min birçıkmaza gırmış olması. işlevini yerine
getirememesi, politik kilitlenme gibi nedenler
şart değil. Nitekim bu son feshetme olayında
altı ısrarla çizilen nokta da bu. Ulkenin herhan-
gi bir knzle karşı karşıya olmadığı.
Bu durumda Chırac neden Meclisi feshet-
me gereği duydu? Resmı açıklamada öne sü-
rülen gerekçe "rahatlık." Mecliste rahat bir
çoğunlukla, gelecek yılın sonunda yürürlüğe
girecek olan Avrupa ortak para sistemine
Fransa'nın da katılaibılmesı için gerekli önlem-
leri almak. Bılindiği gibi, ortak para sıstemin-
de her isteyen ülke yer alamayacak. Kamu
açıklannın ulusal gelirin % 3'ünü aşmaması
koşulu var. Bu durumda Fransa'nın epeyce
zorlanması gerekecek. Çünkü biryandan KDV
gelırlennde beklenen artış sağlanamazken öte
yandan da sosyal sigorta açıklannın giderek
büyümesı soz konusu. Buna karşı alınacak
önlemler de ya vergilerın arttırılması şeklinde
olacak -kı Chirac'ın seçım kampanyasındakı
en büyük vaatlerinden biri vergilerın düşürül-
mesiydı- ya da sosyal hızmetlerde önemli kı-
Meclisi Feshetmeksıntılara gidilecek. Seçenek bu ikisinden han-
gısı olursa olsun, alınacak önlemlerin halkı
hoşnut etmeyeceğı açık.
Peki Meclisteki iktidar çoğunluğu feshedil-
mesini gerektirecek kadar sallantıda olan
dengetere mi dayanıyor? Chıraç ve Başbaka-
nı Alain Jupp* yapmak ıstedikleri her konu-
da ellerini kollannı bağlı mı buluyorlar? Tersı-
ne, 577 kişilık Mecliste 465 koltuğa sahipolan
sağ çoğunluk, yani Chırac'in partısı RPR (259
milletvekili) ve UDF (206 milletvekili) şimdiye
kadar hükümeti hiçbir engel çıkarmadan des-
tekledi. Nitekim Jacques Chirac da cumhur-
başkanlığı görevine seçıldiğı 1995'te kendisin-
den iki yıl önce seçilmiş olan bu Meclisi yenı-
lemeyi düşünmemış, birlikte çalışmayı kabul
etmişti. Avrupa Birliği ve Maastricht açıklama-
sı bu durumda hiç kimseye ınandırıcı gelmi-
yor.Tek bir neden görünüyor ortalıkta: Seçim
taktıği. Genel seçimler normal tarihine uygun
olarak gelecek yıl yapılırsa, halka acı ilacı içir-
mış olan bir Chirac yönetiminin pek lyı sonuç
olamayacağı açık. Ama hemen şımdi erken
seçıme gıdilirse, Meclis'teki sağ çoğunluk bir
beş yıl daha yerini garantilemiş olacak ve bu-
nun ardından katı ekonomik önlemler rahat-
lıkla uygulamaya koyulabilecektır.
Bu hesaplan yaparken Chirac'ın güvendiği
bir nokta daha var: Muhalefetı hazırlıksız ya-
kalamak ve seçim kampanyası için rakipleri-
ne fazla zaman tanımamak. Anayasada, Mec-
lisin feshinden sonra seçımlenn en az 20, en
fazla 40 gün içinde yenilenmesı koşulu var. Bu
durumda ilk turun 25 mayıs, 2. turun da 1 ha-
ziranda yapılması soz konusu. Mayıs ayı ise
Fransa'da yaşamın durduğu bir ay. Birbırı ar-
dına üç gün, dört gün süren bayram tatillen
ve Cannes fılm festivalı, Roland Garros tenıs
tumuvası gibi son derece medyatik olaylardan
başka bu yıl bir de Fransa fubol şampiyon-
luk karşılaşmalan da bu aya rastlıyor.
Aşın sağın ırkçı lideri Jean-Marie Le Pen,
Slovakya'ya yapmaya hazırlandığı geziden
alelacele vazgeçerken bu gümrükten mal ka-
çırırcasına alınan seçim karannı da şiddetle
eleştirdi. Darmadağınık, programsız, inandı-
ncı bir liderden yoksun sosyalistler ise Chi-
rac'ın silahını kendisine karşı kullanma umu-
duyla karan destekliyortar: "Sağ daha rahat
bir çoğunlukla seçimlerden çıkarsa, aşın
liberal bir politikayla bütün sosyal güven-
celeri yok eder" düşüncesını ışleyerek seç-
menleri korkutmaya çalışacak Sosyalist Par-
ti. Aynca ulus kavramının da Avrupa düşün-
cesi içinde enmemesi gerektiğini hatırlatan li-
derleri üonel Jospin bu konuda sokaktaki
adamın da kaygılannı şu şekilde dile getiriyon
"Ben ulusun devam etmesinden yanayım,
çünkü bu, uluslararası finans ağlanna ve
paranın hakimiyetine karşı demokrasi de-
mektir.''
Böylece, erken seçim karannın yerinde olup
olmadığını irdelemekten çok rakip partinin ya-
pacaklannı eleştiren sosyalistler, seçim kam-
panyasına Chirac'dan bile önce balıklama at-
lamış oluyorlar.
Evet, her şey yasal, her şey kurallarla belir-
lenmiş bir çerçevede geçiyor, ama kurallara
göre oynanan her oyun ahlaki midir? Şekilde
demokrasi işliyor gorünse de, sırf seçim ka-
zanma hesabıyla Meclisi fethetmek demok-
rasınin özünü, ruhunu yaralamış olmuyor mu?
Tabiı bu sorular feshedilecek Meclisi olan ül-
keler için geçerli. Türkiye'deki gibi Kurban
Bayramı, hac tatili gibi bahanelerle sürekli
kendı kendıni fesheden Meclisler için değil.
POLİTİKADA
SORUNLAR
ERGUN BALCI
Kuzey Kore Aç
Bizim basına fazla yansımıyor, ama dış basında
uzerinde önemle durulan konulardan bırini oluşturu-
yor
Kuzey Kore aç. Gıda maddesi kıtlığı ülkede felaket
boyutlanna ulaşmış durumda.
18 nisan tarihli Washington Post gazetesinin mu-
habiri Çin'le Kuzey Kore'yi ayıran Yalu nehrinin Çin
tarafından gönderdiği haberde "Yalu nehrinin karşı
yakasmda çocuklar ö/üyor" diyordu.
Muhabir Kuzey Kore'ye mal taşıyan Çinli kamyon
şoförterine dayandırdığı haberde Kuzey Koreli çocuk-
lann açlıktan öldüğünü bildiriyordu.
Başkent Pyongyang'dan dönen bir Çinli şoför yol
kenanna terk edilmiş, bir çocuğun cesedi ile açlıktan
ölmek üzere olan iki çocuk gördüğünü söylüyor.
Kuzey Kore'ye sık sık girip çıkan bir Çinli tüccar ço-
cuklann kırsal bölgelerden dilenmek için kentlere gel-
diğini anlatryor. Çinli tüccara göre Kuzey Koreli köy-
lüler açlıktan toprağı ekemeyecek kadar bitkin durum-
da. Adını vermeyen tüccar "toprağı ekseler bile ürü-
nü toplayamazlar" diyor.
Kuzey Kore'ye geçen Çinli şoförlerie tüccarlar, ham
madde ve yakıt yokluğundan fabrikalann atıl durum-
da olduğunu, kolektif çiftliklerde üretimin çok düşük
düzeyde bulunduğunu, halk arasında yönetici kad-
roda büyük yolsuzluklar yapıldığına ilişkin söylentiler
dolaştığını bildiriyoriar.
•••
International Herald Tribune gazetesi de Kuzey
Kore'ye giden Çinli şoför ve tüccariann anlattıklanna
geniş yer ayırmış.
17 nisan tarihli gazetenin birinci sayfada manşet-
ten verdiği habere göre Kuzey Kore'de bazı aileler, aç-
lık veyoksulluktan intiharediyor; kentlerdetren istas-
yonlannda aileleri tarafından terk edilmiş çocuklar di-
leniyor.
Kuzey Kore'de içine kapalı katı komuta ekonomi-
sine, son iki yılda meydana gelen büyük sel felaket-
leri de eklenince ülkede görülmemiş bir kıtlık başla-
mış. Halkın önemli bölümü, aylardır dağlardan or-
manlardan topladıklan yabani otlarla kannlannı doyu-
ruyor.
•••
ABD, Kuzey Kore'ye 10 milyon dolariık gıda yardı-
mı yapacağını açıklamıştı. Durumun giderek daha kri-
tik niteliğe bürijnmesi üzerine bu yardımı 15 milyon
dolara çıkarmayı kararlaştırdı. BM Gıda Programı yet-
kilileri, Amerikan yardımının yaşamsal önemde oldu-
ğunu, bu yardımın çok kötü durumda oian 6 yaşın-
dan küçük çocuklara daörtılacağını belirtiyorlar.
İki ay önce Pekin'deki Güney Kore Konsoloslu-
ğu'na iltica ettikten sonra geçen hafta Seul'a giden
Kuzey Kore Komünist Partisi Sekreteri Hvvang Jang
Yop ise ekonomik açıdan köşeye sıkışan, gerekli re-
fonmlan da yapmayan Kuzey Kore yönetimin son ça-
re olarak savaşa başvuracağını ve Güney Kore'ye
saldıracağını ileri sürüyor. Şöyle diyor. Hvvang Jang
Yop: "Kuzey Kore yönetimi açlık çeken halkı kendi
kadehne terk etti. Reform yapmayı reddediyor ve
savaşa hazırianıyor."
Kuzey Kore yönetimi o denli büyük sıkıntı içinde ki,
tahıl ve yakrt ithal edebilecek dövizi bulabilmek için
dış ülkelere uyuşturucu satıyor. İki hafta önce bir Ja-
pon limanında el konan Kuzey Kore şilebinde yüzler-
ce milyon dolariık uyuşturucu bulundu.
Siyasal gözlemciler, Hvvang Jang Yop'un karamsar
tahmininde gerçek payı olabileceğini beJirtryor. Kuzey
Kore yönetiminin, iktidannı kurtarabilmek için Güney
Kore'ye saldırması, böylece halkın tepki ve nefretini
dışa kanalize etmesi olasılığının giderek güçlendiği ifa-
de ediliyor.
"Nomenklatura" kendini kurtarmak için ülkeyi fe-
lakete sürükleyebilir. Kuzey Kore'de nükleer füzeler
bulunduğu yolundaki haberler doğruysa, bu felaket
tüm bölgeyi kapsayabilir.
Pakistan'da şkJdet. 8 ölü
• İSLAMABAD (AA)- Pakistan'ın Pencap eyaletinde,
silahlı kişilerce açılan ateş sonucu, ilk belirlemelere
göre 8 kişi öldü, 3 kişi yaralandı. Polis yetkilileri,
Pencap eyaletinin güneyinde Tameywala kentindeki
alışveriş merkezine gelen motosikletli üç kişinin
dükkânlara ateş açtığını ve daha sonra kimliği
belırlenemeyen bu kişilerin kaçtıklannı söyledi. Polis,
söz konusu saldınnın, karşıt görüşlü mezhepler
arasındaki bir şiddet eylemi olabileceğini söyledi.
ABD'de çocuk cinayetJeri
• W4SHINGTON(AA)- ABD'de her yıl 15yasından
küçük bin 500 çocuğun, gerek sokaklarda, gerekse
okullarda ateşli silahla öldürüldükleri bildirildi. Atlanta
Hastalıklardan Korunma ve Konrrol Merkezi'nce
yayımlanan raporda. sanayileşmiş ülkeler arasında
ABD'nin 15 yaşın altındaki çocuklar arasında ateşli
silahla intihar ve öldürme olaylannda ilk suada yer
aldığı kaydedildı.
Rusya'dan Çeçen uyarısı
• MOSKOVA (AA) - Rusya, herhangi bir ülkenin
Çeçenistan ile dıplomatik ılişki kurmasına ızin
vermeyeceğini bildirdi. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü
Gennadi Tarasov, düzenlediği basın toplanrısında.
"ekonomik, insani ve kültürel yönler dışında"
Çeçenistan ile ilişki kurulmasının sözkonusu
olamayacağmı söyledi. Çeçenistan ile dıplomatik ilişki
kurma eğilimınde olabilecek ülkelere karşı '"uygun
önlemlerin alınacağını" kaydeden sözcü, Dışişleri
Bakanlığı'nın bu tutumuna ilişkin olarak diğer ülkelere
bilgi verdiğini de sözlerine ekledi.
İranlı lider demokrasi isüyop
• TAHR\N (A.\) - İran'da cumhurbaşkanı adaylanndan
liberal islamcı Iran Özgürlük Hareketi lideri Dr. tbrahim
Yezdi, tslam ve demokrasinin bir araya gelmemesi
durumunda Islam cumhuriyetinin bir anlamı
ohnayacağını söyledi. Iran gazetesinin haberine göre,
Yezdi Tahran Üniversitesi öğrencilerine yaptığı
konuşmada, kendilerinin siyasi gelişmenin ekonomik
gelişmeden önce geldiğini düşündüklerini belirtti.
Yılmaz Kohl ile görüştü
• BONN (AA) - Konrad Adenauer Vakfi'nın davetlisi
olarak Almanya'ya gelen ANAP Genel Başkanı Mesut
Yılmaz, Bonn'da Başbakan Helmut Kohl ile kısa bir
görüşme yaptı. Yılmaz, dün Bonn'da ilk olarak Yeşiller
Partisi Meclis Grubu'nun savunma politikası sözcüsü
Kerstin Müller ve Yeşiller milletvekili Helmut Lippert
ile görüştü. Yılmaz, aynca Anamuhalefetteki Sosyal
Demokrat Parti (SPD) Meclis Grup Başkanı Rudolf
Scharpıng ile de görüştü.