Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyef
İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinç •
Genel Ya\ın Koordınatoru Hikmet
Çetinkaya 0 Yazıışlerı Mudurlerı
Ibrahim Yüdız (Sorumlu). Dinç Tavanç
# Haber Merkezi Müdürir Hakan Kara
9 Görsel Yonetmen Fikret Eser
Dış Haberler Şinasi Damşoğlu % Istıhbarat
Cengiz Yüduım 9 Kultur Handan Şenköken
0 Spor Abdülkadir Vücelman • Makaleler
Sami Karaören • Düzeltme Abdnüah Yazıcı
0 Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu 0 Bilgı-Belge
Edibe Buğra 0 Yurt Haberlerr Mehmet Faraç
Yaym Kırulu. tBıan SdçnkiBaşkan),
Orhıuı Erinç, Oktay Kurtböke.
Uikmet Çetinkıvı. Şükran Soner,
ErşunBala.DinçTayanç, İbrahim
Yıldız, Orhan Bııralı, Mustafa
Baibay, Bakan Kın.
Ankara Temsıkısı Mustafa Balba\ • HaberMuduru Doğan
Akın Atatuık Bulvan No 125, Kat 4, Bakanlıklar-Ankara
Tel 4195020(7 hat). Faks 4195027 • lzmır Temsılcısı
SerdarKıak,HZıyaBK 1352 S 2/3Tel 4411220, Faks
44191170AdanaTemsılcısı ÇetinYiğenoğlu. tnönüCd
119 S No 1 Kat 1, Tel 363 12 11, Faks 363 12 15
Koordınator Ahmet Konüsan 0
Muhasebe Bülent \ ener 0
Idare HüsevinGürer0tşletme
ÖnderCelik0Bılgı-tşlem Nail
İnal 0 Bılgısayar Sıstem
Mürüvet Çiler
MEDYA C: • Yönetım Kunılu
Başkanı - Genel Müdur Gûlbin
Erduran # Koordınator Reha
Işıtman • Genel Müdür Yaıdımcısı
Mine 4kdağ Tel 514 07 53 -
5139580-513846O61.Faks 5138463
YavunU>an \t Basan: YeıuGün Haber A>ansı, Basın \e Yayıncıhk A Ş
Tu-kocajŞ] Cad 39 41 Cağaloğlu 34334 tst PK 246 Istanbul Tel |O'212| 512 05 05 (20 hat) Faks (0/212) 513 85 95
25NİSAN1997 Imsak: 4.27 Güneş: 6.04 Öğle: 13.09 İkindı: 16.55 Akşam: 20.01 Yatsı: 21.31
Dünyamn en
yaşlı annesi
• ÇeviriServisi -ABD'nın
Southern Calıfornıa
Ünıversıtesi hastanesinde
doğum yapan 63 yaşındakı
bır kadımn, dünyanın en
>aşlı annesi olduğu
açıkJandı. Unıversite
hastanesı yetkilileri, sunı
aşilanıa yöntemıyle hamile
kalan kadının. kontrollerde
kendilerinden yaşını
gızlediğını. aslen bu
>öntemın en çok 55
yaşindakj kadınlara
uygulandığını açıkiadılar.
Yetkilıler, "en yaşlı anne"
ıle dünyaya getırdiği
kızının sağlık dunımunun
iyı olduğunu belirttiler.
MP'den 6.5
trilyonluk katkı
• ANKARA (A.NK.4) -
Mıllı Piyango ldaresı'nden
geçen yıl kamuya aktanlan
kaynak toplamınm 6 trilyon
562 mılyar 464 milyon TL
olduğu bildınldı. ICaynağın
5 trilyon 116 milyar 253
mıl>on hralık bölümü,
Savunma Sanayıi
Destekleme Fonuna
aktanldı. Yapılan katkı
toplamında ıkinci sırada yer
alan Tanıtma Fonu'na 905
mılyar 334 milyon lıra
sağlanırken bunu sırasıyla
269 milyar 276 milyon lira
ıle Olımpıyat Komıtesi, 181
mılyar 66 milyon TL ile
EUROPALIA Festival Fonu
ve 90 milyar 533 milyon
TL ile Sosyal Hızmet ve
Çocuk Esirgeme Kurumu
izledi
Reklamlar ve
şikâyet
İZMİR(AA)-Günlük
yaşamın hemen her
alanında karşımıza çıkan
reklamlar, tüketıcıler
tarafından değil. daha çok
rakıp firmalann şikâyet
konusu oluyor Reklamcılar
Derneğı bünyesınde 3 yıl
once kurulan 'Reklam
Ozdenetım Kurulu'na,
bugüne kadar 107 başvunı
yapıldı. Bunlann 69'unu
rakıp fırma şıkâyetleri
oluştururken, 21 reklam da
kurul tarafından resen ele
alındı.
ÖzüPlülerin
protestosu
• A1NKARA (Cumhuıiyet)
- Yurdun çeşıtlı yerlerinden
başkente gelen görme
ozürlüler, TEAŞ Genel
Müdürlüğü'nun sakatlık
oranı yüzde 70 üzenndeki
özürlüleri istihdam
etmemesını protesto ettiler.
Enerjı ve Tabıı Kaynaklar
Bakanı Recai Kutan ıle
görüşen ozürlüler, TEAŞ
sınavına müracaat tarihinin
uzatılması ve gerekirse
görme özürlülere yenıden
sınav hakkı venlmesi sözü
aldılar
Kanserle
mücadele
• LONDRA(AA)-
Amenkalı bıhm adamlan,
köpekbalığı familyasına ait
bır balığın dokulannın,
kanserle mücadelede
kullanılabıleceğinı
belirttiler.
New s Scientıst dergısinde
çıkan makaleye göre
Pensilvanya'daki Magaınin
Pharmaceuticals
firmasında çahşan bilim
adamlan, Camgöz cınsı
köpekbalığının mıdesinde
kanserlı hücrelerin
çoğalmasını önleyen
'Squalamin' adı venlen bir
madde buldular.
Branş açmaa
• ANKARA (ANKA)-
Sınıf öğretmenhgı
alanındakı açığın
kapatılması ıçin, bu alana
ataması yapılan değışık
branşlardaİa yaklaşık 27
bın öğretmen, branş
değışıkliği içın Mıllı Eğıtım
Bakanlığı'na başvurdu.
Mıllı Eğıtım Bakanı
Mehmet Sağlam, branş dışı
atamalann zorunluluktan
kaynaklandığını belırterek
alan değışıkliği taleplennın
gerçekleştinlebilmesı ıçin
Maliye Bakanlığı'ndan
kadro ızni beklediklerinı
kaydettı Sağlam. ıstenen
19 bın kadronun venlmesi
halınde, kura numarası
venlen değışik fakülte
mezunlannın sınıf
oğretmenlığıne atanacağını,
branş oğretmenlerinın de
alanlanna geçış
yapabıleceklenni söyledı.
Afiika
y
dan
esintiler
Avrupalı sanatçılar, müze
evleri ve modacılar
Afrika'yı bir kez daha keşfettUer.
1997'nin tüm çizgilerine riâkim
olan Afrika esintileri
kendini farklı farldı
alanlarda gösteriyor.
Takı ve aksesuvar
dünyasına firüna gibi
giren Afrika modasu
incilerie fildisinin
gizemli birleşiminden
oiuşuyor. Dior bu >ılki
taküannda boncuklar haline
getirilmiş flldişi ve incilerden
oluşan zinciıieri tercih etmiş. Dior
taküan Afrika'nın orijinal takı
modellerine ve eski Afrika
he> kellerinin bovunlannda görülen
taİalara sadık kâlınarak dizayn
ediliyor. Dior'un pody-umlarda
dikkatleri üzerine çeken bir başka
muhteşem gösterisi de, tamamı
ffldişinden oyularak yapümış, ve yine
oyma kadın ve erkek fıgürleriyle
süslü şapkalan oldu.
Düzenin değişmesinden yana olan partilere yöneldiler
Gecekondu oyu radîkallere
ASUMAN ABACIOĞLU
tZMIR - Izmir'in
gecekondu
bölgelerinde yapılan
araştırmada, bugune
kadar merkez sağ ve
sol partılere oy
verenlerin, "düzenin
değişmesinden yana olan
paıtüere" yöneldıklen ortaya
çıktı. Araştırma, gecekonduda
yaşayanlann Türkiye'nın
sorunlannın uzun vadede
çözülmesını, "eğitime ve köklü
değişikliklere" bağladıklannı da
gösterdı.
BİLSES Vakfi'nca Prof Dr. tbrahim
Armağan'ın koordinatörlüğünde
yürütülen, yüksek lısans ve doktora
öğrencılen ıle öğretim elemanlannm
I katıldığı tzmır'in gecekondu bölgelerini
ğ kapsayan araştırmanın Narhdere'yi
M kapsayan bölümü tamamlandı. Izmir'dekı
gecekondularda yaşayan on bın aileyi
kapsaması planlanan araştırma 1996 yılı
sonunda başladı. Araştırmanın tamamlanan
bölümüne ilişkın bilgı veren Prof Armağan,
Narhdere'de 532 gecekondu aılesiyle
görüştüklerinı belirterek, ilk değerlendirmelere
göre araştırmada ortaya çıkan en önemli
sonucun, uzun yıllar sosyal demokratlara ve
merkez sağ partılere oy verenlerin büyük
bölümünün radikal partilere kayması
£%«, " « ^ ^ ^ olduğunu söyledi.
*§*%.* ^ H f e ^ ^ ^ . Araştırmanın, ANAP,
• îzmir'in gecekondu
bölgelerinde yapılan
araştırmada, ANAP, DYP, CHP
ve DSP'nin oy kaybettikleri,
RP,HADEPveMHP'nin
oylannda ise yükselme
olduğu gözlendi.
DYP, CHP ve DSP'nin oy kaybettıklerini,
"düzenin değişmesinden yana eğilim ortaya
koyan" RP, HADEP ve MHP'nm oylannda ise
yükselme olduğunu ortaya koyduğunu kaydeden
Armağan, şu değerlendirmeyi yaptı.
"Örneğin CHP'nin oy oranı yüzde 9'a inmiş
görünüyor. HADEP'in oylan ise 4.7'ye çıkıyor.
Radikal partilere oy vereceklerini söyleyenler,
"Bız otuz yıldır CHP'ye oy verdık' diyenler.
Gecekonduda yaşa>anlar merkez sağ ve merkez
solun büieşmesini isuyorlar. Büieşmedikleri
sürece oy vermeyecekleriıu, onlan
cezalandırmak için radikal partilere
yöneleceklerini söylüyoriar. Bu eğUimi orta>*a
koyarken, hem bu partilerin şimdiye kadar
kendilerine bir şey vermediklerini vurguluyorüır
hem de oniann akıllannın başlanna gelmesi
gerekrjğini belirtiyorlar."
Görüştüklen kışılerin. "Şu andaki partiler.
Türkiye'nin ve gecekondulann sorunlannı
çözebilirier mi" sorusuna yüzde 91 oranında
"hayır" dedıklenne dikkat çeken Armağan,
"Kendiniri genelde mutlu hissediyor musunuz"
sorusuna da yüzde 65 'ın "hayır'' yanıtını
verdiğıni söyledi. Araştırmanın bır dığer önemli
sonucunun da gecekondu insanlannın.
Türkiye'nın sorunlannın uzun dönemde "iyi bir
eğram" ile çözülebıleceğine olan inançlannı
ortaya koyması olduğunu vurgulayan Armağan,
"Gecekonduda yaşayanlar sorunlann çözûmü
için, örneğin, para demiyor da eğitim diyor. Bu
çok önemli. AkıUı bir siyasal parti, eğitimi
yaygınlaştıracağı yönünde ve sistemin
değişmesinden >ana sloganlarla ortaya çıkarsa
yüzde 40 oranında oy toplar" yorumunu yaptı.
Gecekondu bölgelennı kapsayan araştırma
aynca, Narlıdere'de gecekondularda
yaşayanlann sivil toplum örgütlenne, demek ve
vakıflara büyük oranda üye olduklannı, kent
merkezınde yabancılık çektiklerim, özellikle
birinci kuşak gecekondululann kent kültürünün
dejenere olduğunu düşündüklennı,
olanaklar ıyıleştınlse önemli bır bölümünün
köylerine gen dönmeyı ıstediklerinı ortaya
koydu. Prof.Dr. Ibrahim Armağan, Türkiye'nın
en önemli sorunlanndan bın olan
gecekondularla ılgilı yeterince araştırma
yapılmamasını eleştırerek şöyle konuştu:
"Gecekondularda kürtürel çatişma ve sosyal
gerginük orta\a çıkryor.
Gecekondu sorunlan çığ gibi büyüyor. KenrJer
gecekondulaşıyor. kö>İüieşiyor. Ancak araştırma
yapümadan önlem ahnmaya çalışılıyor. Bu geniş
kapsamb araştuma sonuçlan. önlemler
konusunda somut ipuçlan. kanıdar sunuyor.
Örneğin, görüştüğümüz ailelerin büyük
bölümü, olanaklar yaratılırsa geri dönmeyi
istiyor. Bunu söyleyenler bir ve ikinci kuşak.
Üçüncü kuşak dönme\i kesüıUkle düşünmüyor.
Yani devtetin, göç sürecini tersine döndürebüme
imkânı \ar."
TURİZM BAKANI BAHATTİN YÜCEL
'Hedef 10 yıl içinde
25 milyon turisf
BÜLENT ECEVİT
ANTALYA - Tunzm
Bakanı Bahattin YiiceL
1997 tunzm sezonunun
başanlı geçeceğını
söylerken, otel
fıyatlannın genel olarak
düşük olduğunu ancak
yavaş yavaş yükselme
eğilımine girdiğinı belirtti.
Bakan Yücel, "10 yd içinde 25
müyon turist hedefıne
ulaşabUiriz" dedı.
Turizm Bakanı Bahattin
Yücel'in sorulanmıza yanıtlan
şöyle:
- Casinoiar konusunda
değişiklik var mı? Antalyah iş
adamlan da kapanlmasından
yana değil.
Yücel - Mecliste yasa önerisı
var. Genel kurulda
görüşülecek. Şu andaki durum
oniann yasalaşma anından
sonra 6 ay ıçmde
kendılıklennden
kapanacağını belirlıyor.
- Siyasi partilerden başka şekilde
teküfkr gebe karşı çıkar mısuuz?
Yücel - Hayır gözden geçiririz.
Antalya'da belirli tesıslerin gelir
kaybma uğrayacağını bılıyorum ama
Türkiye'de genel anlamında araştırma
yaparsak yüzde 99 kapanması
bıçımınde çıkar. Tunzmı de çok
etkilemez. Çünkü zaten yüzde 95 ıç
pazara yönelik bir çalışma bu. Aynca
yüzde 95'ın yüzde 70-75'i Istanbul'da
gerçekleşıyor. tsraıl pazannı etkiliyor.
Antalya bölgesınde büyük çoğunlukla
bır bölümü kurallara uygun
yapıyorlar. Kurallara uygun
çalışmayanlan bayram süresince
epeyce denetleme yaptık. Bunlann
içinde cezalandınlacak olanlar.
kapatılacak, hatta gecicı olarak
kapatılacak olanlar var
- Turist sayısında 10 yılhk hedefiniz
nedir?
Yücel - Sayın Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel de söyledi; 10
yılda 25 milyon tunst. Bu hedefe
belki daha kısa sürede ulaşabilinz.
EN SCN & e A/ C t- İ K
e-posta : tan (d vol. com. tr
'Türk medyası yanlış yapıyor'
Çeviri Servısi - Yaban-
cılarla ilgilenen kurumla-
ra göre Almanya'da yaşa-
yan 2.1 milyon Türkün,
Ankara ve Istanbul güdüm-
lü bır zihniyet dolayısıyla
Almanya'ya entegre olma-
sı dolaylı bır şekilde en-
gelleniyor.
Alman kurumlanna göre
Almanya'da satılan gaze-
teler gibi. uydular yoluy-
la yayın yapan Türk TVle-
ri de aynı tutum içinde. Al-
man Basın Kunım Başka-
nı Hagen Graf Lambs-
dorfPa göre Türk medya-
sı bu entegrasyonu destek-
lemek yerine, hedeflenmiş
bır şekilde anti-Alman vur-
gular seçıyor, ancak bu-
nunla kendilennm yarat-
tığı bır gettolaşma oluştu-
ruyorlar.
Lambsdorff'a göre bu,
basının ortak stratejısi.
Türkıye Araştırmalan Es-
sen Merkez Yönetıcısı Fa-
ruk Şen ise daha kesın bır
dil kullanarak, Ankara Dı-
şışleri'nm, millıyetçı duy-
gulan kanalize ederek Al-
manya'da bir Türk lobısı
oluşturmak niyetınde ol-
duğunu belirtti.
Bu ve benzen sonuçla-
n, basın kurumlan da yap-
tıklan araştırmalar sonu-
cunda çıkanyorlar. Örne-
ğm Hurnyet gazetesınden
Karakullukçu, 1995 yılın-
da PKK'nın Almanya'da
Türk hedeflere yaptığı sal-
dınlardan yola çıkarak du-
rumu. 1938 yılındaki Na-
zilerin Yahudı avına ben-
zetmış ve Türkler için "Bu-
günkü Almanya'nın Yahu-
dileri" dıye söz etmiştı.
Utanç vericı olarak nitele-
nen bu durum üzerine Hür-
riyet Almanya muhabirle-
nnden Ahmet Külahçı, "Al-
man Başbakanı'nı Hhkrie
ve Almanya'yı Hitier dö-
nemleri\ le karşılaştırmak
sorumsuzlukrur" dcmişti.
FDP bağlantıh Liberal Al-
man Türk Bırliği Başkanı
Mehmet Daimagüler ise
Solingen ve Mölln saldın-
lanndan sonra Hürriyet
gazetesını tıpkı diğer gaze-
teler gibi ateşe körükle git-
mek yerine sağduyulu dav-
ranmaya davet etmişti.
Yeşillerin millervekili
Cem Özdemir ise Türk ba-
sınının bu tutumûnu ko-
lektif bir aşağıhk komp-
leksine bağlıyor ve bunun
nedeni olarak, Almanlann
ve Almanya'da yaşayan
Türklerin hâlâ birbirlerine
teğet geçerek yaşadıklan-
ru gösteriyor.
Çocuklar
hep
gülügülümsesin
Sağhk Bakanlığı
tarafından 'Çocuk Fekini
Ortadan Kaldırma
Progranu' kapsamında 28
nisan-4 mayıs tarttderi
arasında düzenleneri
Ulusal Aşı Cünleri'nin
tamümı amacıyla
'Çocuklar Hep
Gülümsesin' defilesi
yapıldı. Pasteur Merieux
firmasırun katkılanyla
Neşe Erberk Ajansı'nın
hazuiadığı defılede çocuk
mankenler podyumda
profesyoneller gibi
sahndılar. (Fotoğraf:
HATİCE TUNCER)
SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN
'Öteki' Kemalîzm...
Hani şu 'Atatûrkçûlûğû' kimselere vermeyen, adı-
nı her anışta güm güm göğsünü döven 'sos-
yaldemokrat' tipler var ya, sizce hangisi şu oku-
yacağınız satırtann altına imzasını atabilir?
"...millî kurtuluş hareketini temsil eden inkı-
lâbımızın son derece karakteristik bir devresi-
ne varmış bulunuyoruz. imparatorluktan mev-
rus Tanzimat sonu görüş ve teJâkkilerini tama-
miyle tasfiye ederek, inkılâbımız için milli ha-
kikatlerden başka kaynak tanımamak! Tanzi-
mat'ın Avrupa hayranlığı yerine, milletin verim-
liliğine inanmak fikrini ikame etmek! (...) Hüküm-
lerin ve kaidelerin milletlere ve zamanlara gö-
re değiştiğini unutmayarak, eskicilikten ve tak-
Irtçtlikten sakınmak! Bütün cihanın yeni bir dö-
nüm noktası üzerinde, yeni yollar aramakta ol-
duğunun farkına vararak, bunun sebeblerini
kendimize göre izah etmek ve yabancı görüş-
lerin uysal abonesi olmamak! Yani inkılâbımı-
zın fikri sistemini kurmak!.."
Pekı, ya şu satırlara ne dersiniz? "...büyük ve
modern tekniği almak cehdinde olan Türkiye,
bu işi şâmil (kapsamtı) bir felsefi görüşe ve
ahenkli bir içtimai nizama bağlayarak başanr-
sa, yani: modern tekniğe malik olur ve tezat-
sız millet tipini yaratabilirse; Türk milleti, yir-
minci asnn Asya'nın kurtuluşu asn olmasında
ve yepyeni vasrfta bir Asya milliyetçiliğinin do-
ğuşunda en büyük emeği geçmiş millet olacak-
tr..."
Gîaliyef'in ve Galiyef'çilerin gözünü kırpmadan
imzalayabileceği bu metin, Kadro dergisinin Mart
1933 sayısında çıkmıştr, yazanysa, Burhan Asafdır
(Belge).Burhan Belge, kimden etkilenmiştir der-
siniz? Sakın şu sözleri söyleyenden olmasın?
"...Türkiye, önemli ve büyük bir çaba harcı-
yor. Çünkü savunduğu bütün 'Mazlum millet-
lerin', bütün 'Şark'ın davasıdır ve bunu nihaye-
te getirinceye kadar Türkiye, Doğu milletleri-
nin beraber yüruyeceğinden emindir." (1922)
Bildiğiniz gibi, Anadolu inkılâbı'na böyle ev-
rensel bir misyon yükleyen^kişi, Mustafa Kemal
Paşa'dan başka birisi değildi. O yüzden de, Kad-
ro dergisini ve Kadroculan, o sıralarda Halk Fır-
kası'nı, el attından, Italyan (faşıst), Alman (Nazi) mo-
deline göre yenıden örgütlemeye çalışanlara kar-
şı himayesine almıştı.
Dergiler savaşı...
irkaç ay önce, aktarmıştım ama, bu dediğimi
bit eden tarih metnini, -yeri geldiği için- tek-
r")irk£
Dtesi
rariamak istiyorum, Buyurunuz okuyunuz, Şera-
fettin Turan yazıyor:
"...parti genel sekreteri (Recep Peker) çağnlı
olarak gittiği Italya ve Almanya'dan dönüşün-
de, CHP için, yeni bir tüzük ve program tasla-
ğı hazırlatmıştı. Faşizmden ve Nasyonal Sos-
yalizmden esinlenerek düzenlenen bu taslağı,
Başbakan inönü'ye de imzalatıp Cumhurbaş-
kanına sunmuştu. (...) Atatürk bir tür Parti dik-
tatoryası getiren taslağı okuyunca, '-...bu zor-
balar kimlerdir? Onlan kim seçecek' diye tep-
ki göstermişti..." (Türk Devrim Tarihi, III. Kitap,
S.21.)
Bu bilgınin aydınlığında, Gâzi'nın Kadro 'fikriya-
tına' verdıği destek, çok daha denn ve başka bir
anlam kazanıyor mu, kazanmıyor mu? Şerafettin
Turan, aynca, şu ılgınç tesbitı de yapmış, diyor ki:
"...Kadrocular kendilerini, tek idealist öncü
saydıklan Atatürk'le biriikte devrim gemisinin
kaptan köşküne yerleşmiş ekip olarak görüyor-
lardı. Oysa, CHP de Kemalizm çerçevesinde ve
giderek 6 Ok'la simgeleşen ilkelerle kendi ide-
olojisini saptamaya yönelmişti. Nitekim Kad-
ro dergisinin yayınlanması öncesinde Karaos-
manoğlu, buna ilişkin karariannı parti genel
sekreteri Recep Peker'e açıkladığında, o, 'ide-
oloji saptamanın parti dışı kişilerin değil, doğ-
rudan doğruya partinin sorunu olduğu' yanıtı-
nı vermişti. Gerçekte de CHP Kadro'nun yayı-
nından bir yıl sonra (1933) Halkevleri yoluyla ül-
ke çapında örgütlenirken, hem parti etkinlik-
lerini duyurmak, hem de Kemalist ideolojisini
yaymak amacıyla Ülkü adlı bir derginin yayını-
na girişmişti." (Aynı eser, s. 27)
Bu kadan bile...
Sizi bilmem ama, sadece bu kadan bile, Kema-
lizm'in, sonradan 'ara rejımlerin' gerekçesi
olacak şekline nasıl sokulduğunu, bana pek güzel
gösteriyor.
Ülkü dergisinin yaymayı amaçladığı 'Kema-
lizm', hâlâ türlü 'seyyiatını' yaşayıp durduğumuz,
'bürokrasi + burjuvazi' oligarşisını getırip yerleş-
tiren 'zihnıyetin' ta kendısidir.
Müdafaa-i Hukuk Doktrini, (Üç) Misak-ı Mil-
lî ve Kuva-yı Milliye 'ruhu'y\a, uzaktan yakından,
alâkaşını bulabilene, doğrusu aşkolsun!
rrttp:// www. prizma.net tr/ A İLHAN
http^/www.ada.com.tr7-bilgiyay/yazar/ailhan.html