Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CumhuriyeC
Imtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayvn Yönetmenı Orhan Erinç 0
Genel Yayın Koordınatörü. Hikmet
Çetinkaya # Yazıışlerı Mudurlerı
îbrahim Yüdız (Sorumlu), Dinç Tavanç
0 Haber Merkezı Müdüriı. Hakan Kara
0 Görsel Yonetmen. Fikret Eser
Dış Haberler Şinasi Danışoğlu 0 istıhbarav.
Cengiz \ ıldınm 0 Kultıır Handan Şenköken
0Spor Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler
Sami Karaören 0 Duzdtme Abdullab Yazıcı
0 Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu 0Bılgı-Belge
Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen. Mehmet Faraç
Yay-mKunılu İlhanSHçok(Başkan),
Orhan Erinç, OkUy Kortböke,
Hikmet Çetinkava, Şükran Sooer.
ErgıuıBala. DinçTavanç, tbnhim
Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafı
Balbay. Hakan Kara.
AnkaraTemsılcısı Mustafa Balba\ • Haber Muıiuru Doğan
Akın Ataturk Bulvan No 125, K!at 4, Bakanlıklar-Ankara
Tel 4195020 (7 hat), Faks- 4195027 0 tzmır Temsücısı
SerdarKıak,RZıyaBlv 1352S 2<3Tel 4411220, Faks
44191170AdanaTemsılcısı ÇetinViğenoğlu. tnönuCd
119 S. No 1 Kat.l, Tel: 363 12 11, Faks. 363 12 15
Kooidınatör Ahmet Konüsan 0
Muhasebe Bülent Yener 0
tdare HüseyinGürer01şletme
Önder Çetik 0 Bılgı-tşlem: Naü
İnal 0 Bılgısayar Sıstem
Mürüvet Çiler
MEDYA C: • Yonetım Kurulu
Başkanı - Genel Mudur Gülbio
Erduran • Koordınatör Reha
Işıtman 0 Genel Mudür Yardımcısı
Mine Akdag Tel 514 07 53 -
5139580-51384««l.Faks 5138463
Yş~unkı\M ve Basaa: Yenı Gün Haber Ajansı, Basm ve Yayıncılık A.Ş
TırkocsğıCad 39 41 CağaJoglu 34334 tst PK 246 Istanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0212)513
2NISAN1997 lmsak. 5 11 Güneş: 6.39 Öğle: 13.15 tkindi: 16.47 Akşam: 19.36 Yatsı: 20.59
fflüteahhitler
toruma istedi
• A.NKARA (Cumhuriyet
Börosu)- Bayındırlık ve
İskân Bakanı Cevat Ayhan,
sıyası baskılar ve yerel
tdeplerle başlatılan kamu
yıtınmlanmn ödenek
y:tersız]ığı nedeniyle
btirilemediğini söyledi.
Ankara Ticaret Odası
Başkanı Ahmet Çavuşoğlu,
çmento fabrikalannın
öıelleştınlmesınden sonra
çmento ve hazır beton
fiyatlannın vüksek
o"anlarda arttıgına dıkkat
çekerek hükümete şıkâyette
balundu.
Şehit
gazeteciler günü
I İstanbul Haber Servisi -
Tiirkıye Gazeteciler
Cemıyeti (TGC), gazeteci
Hasan Fehmı Bey'in
öldürüldüğü gün olan 6
Nisan 1909 tarihim'Şehit
Gazeteciler Günü' olarak
anmayı kararlaştırdı. Anma
toplantılannın ilki 7 nısanda
saat 17.30da Basın
Müzesı'nde yapılacak ve
toplantıya Orhan Koloğlu,
Alpay Kabacalı ve Abdi
Ipekçi'nın kızı Nûkhet Izet
lpekçi katılacaklar.
KTHY'ye iki
uçak daha
• İstanbul Haber Servisi -
Kıbns Türk Hava Yollan
(KTHY), filosuna 2 uçak
daha katarak uçak sayısını
8"e yükselttı. KTHY'nin,
Amenkan Douglas
fırmasından 12 yıl sürelı
'leasing' sistemiyle
kıraladığı ıkı adet MD-90
tipi uçak, bugün Atatürk
Havalimanrna getinlerek
şirket yetkılilerine teslim
edıldı.
Çevre ve
erozyon
• İstanbul Haber Servisi -
TEMA ve MEF okullan
işbirlıği ıle 'Çevre ve
Erozyon' konulu bır
seminer düzenlendi.
Seminerde konuşan TEMA
Başkanı Hayrettin Karaca,
vakıf olarak çocuklara hitap
eden programlar
hazırlamayı hedefledıklerini
söyledi
Ailenin
korunması
• İZMİR(AA)-Devlet
Bakanlığı'nca aile içi
şıddetin önlenmesi amacıyla
hazırlanan "Ailenin
Korunmasına Daır Kanun
Tasansı" Bakanlar
Kunılu'na göndenldi.
Devlet Bakanı Işılay Saygın
tarafından imzaya açılmak
üzere Bakanlar Kurulu'na
gönderilen tasan, eşlerden
binnın veya çocuklann, aıle
içı şiddete maruz kaldığını.
kendilerinın veya
Cumhuriyet BaşsavcılığTnın
bildırmesı halinde, sulh
hukuk mahkemesınin bazı
önlemler almasını içeriyor.
Çevre
genelgesi
• ANKARA (AA) - Turizm
Bakanı Bahattin Yücel.
valıliklere genelge
göndererek tunstık
tesislenn, çevTe kırliliğinin
önlenmesi amacıyla belırli
penyotlarda denetlenmesini
ıstedı. Antma sisterni
olduğu halde
çalıştırmayarak çevxe
kırlilığıne yol açtığı
saptanan tesıslerle ilgili
kanun gereğince cezaı
yaptınm uygulanacağı ifade
edılen genelgeye göre, 30
nısan - 1 ekim tanhleri
arasında. yakın çevTesinde
konaklama yapılan.
gürülrüye neden olan
görüntü ve çevre kırliliği
yaratan; ağır nakliyat,
hafriyat gerektiren inşaat
faaliyetlen de durdurulacak.
TTB'den tepki
• ANKARA (AA) - Türk
Tabipleri Birlıği (TTB),
"hastalan müşten olarak
algılayan anlayışı etik ve
bılımsel olarak reddettigini"
bildirdı. TTB'den yapılan
açıklamada, Bırlik Genel
Yönetım Kurulu'nun
Ankara 'da toplanarak
ülkedeki gelişmeleri
değerlendırdiğı belirtildi.
Toplantıda, ülkenın en
önemli sorununun
"banşa, demokrasiye,
özgürlüklere ve insan
haklanna yönelık artan
saldınlar" olduğu
konusunda görüş birlığine
vanldığı kaydedidi.
ÎSKİ yönetmeliği değiştirilerek İstanbul'un su havzalanndaki kaçak yapılar için 'seçim afifı' hazırlanıyor
Suyu bıılancbrnıa plaınOKTAY EKİNCİ
Hükümet çevrelerinde "seçim
sinyalleri'' venlirken, İstanbul Bü-
yükşehir Belediyesi yönetımı de
ÎSKİ üzerindeki siyasal egemenli-
ğini kullanarak, kentın ıçme suyu
havzalannda kaçak yapılaşma ıle
yerleşen mılyonlarca kişiye *inıar
affi" getıriyor.
Geçen yıl REFAHYOL lıderle-
rince de dile getirilen. ancak kamu-
oyundaki yoğun tepkılerin yanı sı-
ra istanbul dışındaki kimi büyük-
şehır beledıye başkanlannın da kar-
şı çıkmalan üzerine geri çekılen
imar affı girişimi, bu kez îstan-
bul'da "İSKİ yönetmeliklerindeki
değişiklikle'' yürürlüğe sokuluyor..
Refah Partisi'nin yayın organı
olarak tanınan Milli Gazete'de 9
Ocak 1997 günü yayımlanan İSKİ
ilanında, Su Havzalan Yönetmeli-
ği'nin geçici 3. maddesınin değiş-
tirilerek "uıevcut (kaçak) yapılaş-
maya uygun" imar planlannın ha-
zırlanması içın ilgili beledıyelere
yetkı verildiği duyurulmuştu.De-
ğişiklikte aynca "havzalarda mev-
cut ıslah imar planlannın da yü-
rûıiûkte olacağı" belirtılmışti.
lstanbul'dakı kaçak yapılaşmanın
büyük bir bölümü "imara kapah"
olan içme suyu havzalannda yer
alıyor. Aynca bu bölgelerde daha
önce yapılmış ıslah imar planlan da
yine "kacakyapılann yasaDaşard-
ması" ıçin 1984 'te yürürlüğe giren
imar affı yasasma dayanılarak ha-
zıTlandı Bu nedenle fSKJ'nin son
yönetmelik değışiklığı. kentin su
kaynaklanru kirleten ve tehdit eden
tüm yasadışı yapılaşmanın şimdı
"belediyeler eliyte kurtanlması"
anlamına geliyor. Türkiye'de ilk
kez TBMM'de kanunlaşmadan,
doğrudan "yerel yönetim yeddsi"
içinde yürürlüğe sokulan bu imar
affı uygulamasını yürütecek bele-
diyeler de hemen tümüyle RP'li
kadrolarca yönetiliyor.
Nazım plandaki "tuzak"
Genel seçim beklentılenne para-
lel olarak gündeme gelen ıçme su-
yu havzalanndaki bu büyük hazır-
• Büyükşehir Belediyesi ve İSKİ yönetimince yapılan bir yönetmelik
değişikliğıyle, İstanbul'un içme suyu kaynaklannı kuşatan kaçak yapılann,
çoğunluğu RP'li olan "havza belediyeleri" tarafından ruhsata bağlanmalan
öngörülüyor. Erken seçim sinyallerinin verildiği bir ortamda hazırlanan değişiklik
hayata geçerse su koruma alanlan "6 milyon kişilik" bir yerleşime dönüşecek.
Uk, aslında 1995 yılı ekim ayında- lerle de mevcut kaçak yapılann yı-
ki şu ünlü "nazun plan" karannda
kendini göstermışrı. 1 - 50.000 ölçek-
lı yeni merropolıtan planda havza-
lar için hiçbır kural getirilmemiş.
bu bölgelerin imar koşullan *yö-
netmetfğe" bırakılmıştı.
Nitekim. izleyen aylarda bu "tu-
zak" hemen açığa çıktı ve
26.12.1995 günü "Son Saat" ısım-
li bir gazetede yayımlanan yeni İS-
Kt yönetmeliğıyle havzalardakı ko-
ruma alanlanna ait imar haklan
yükseltildi. Aynca geçici madde-
kımdan kurtanlmasına olanak sağ-
landı.
Mimarlar Odası'nın bu yönet-
meliğe karşı Idare Mahkemesi'nde
geçen yıl açtığı ıptal davasında "bi-
lirkisi raporu" çarpıcı saptamalar
yapıyor. Prof Dr. Ayda Erajduı,
Prof Dr. AliTürd,Doç. Dr. Özcan
Altaban tarafından hazırlanan ra-
pora göre lSKl'nın bu yönetmeli-
ği eğer uygulanırsa istanbul"un iç-
me suyu havzalarında yerleşme nü-
fusu "6 milyon" kişiyi geçecek.
Oysaki 1995 öncesindekı "eski''
İSKİ yönetmeliğinde öngörülen
toplam nüfus yine aynı bilırkişi ra-
poruna göre 2.8 milyon kadardı.
Böylece istanbul'un RP'lı yöneti-
cilennin içme suyu havzalanna
"vûJdedUderi"ve üstelik çoğu da
yasadışı yapılaşmayla yerleşen "ek
nüfus'" 3 milyonu aşıyor
Şimdi ne yapılabilir?
Mimarlar Odası, 1995sonlann-
da yürürlüğe sokulan yeni İSKİ yö-
netmehğinin yanı sıra bu yönet-
meliğin "imar affi nıteHğini pekiş-
tiren" 9 Ocak 1977 tarihlı geçici 3.
madde değişikliğıne de iptal dava-
sı açmış durumda.
Ne var ki şımdi amk Koruma Ku-
rullan'nın lstanbul'un doğal ya-
şam kaynaklannı korumak için "do-
ğal SÎT" kararlannı havzalarda da
yaygınlaştırmalan gerekiyor. Orrıe-
ğin 1996 yıb mart ayında ahnan, an-
cak siyasal baskıyla durdunılan
"ÖmerD-Darhk Doğal SİT karar-
laruun" yeniden devreye girmesı
yaşamsal önem taşıyor. Benzer şe-
kılde İTÜ'nün 1995'te bir raporla
gündeme getirdiği "tûm su havza-
lannın SİT olarak koruma alöna
ahnması" şeklindekı öneri de ko-
ruma kurullanndan "acfl"ilgi bek-
liyor.
Havzalara darbe
6 milyon
kişilik
'korunıa'
İstanbul'un içme suyunun
sağlandığı kaynaklan
besleyen havzalarda,
lSKl'nin"imaraffi''
içerikli yeni "koruma"(!)
yönetmeliğine göre
ruhsata bağlanması
öngörülen kaçak
yapılarla bırlikte
ulaşılacak yerleşme
nüfuslan şöyle:
Havza adı
Temel göre\i ha% zalan korumak olan İSKİ. siyasal beklentilere hizmet ederek su kaynaklaruu kuşatan y
sadışı \apılaşma>a "\asallik"" getiren yönetmelik değişiklikleri yapıyor.
Alibey
Terkos
B.Çekmece
Sazlıdere
Ömerli
Elmalı
Darlık
Köy Merkezleri
Belde Merkezleri 1.298.993
Toplam 6.046.493 kişi
(Kaynak. Mimarlar
Odası 'nca açtlan davada
hazırlanan mahkeme
bilirkişisi raporu /s.42)
Yüklenecek
nüfus
169.785
418.584
2.603.205
381.205
730 906
186.320
189.690
67.760
Kumarhaneler müşteri avında
Berlin ITB ve Moskova MITT fuarlarına katılan casino işletmecileri, ziyaretçilere kupon dağıttılar
BÜLENT ECEVİT
ANTALYA - Talıh oyunla-
n salonlan (Casino), Berhn
ITB ve Moskova MITT'97
gibi uluslararası tunzm fuar-
lanna katılıp kumar turlan
için bağlantı kurdular Kapa-
tılmalan gündemde olan ca-
sinolann yöneticılen, fuar-
Iarda25 ve 100 dolarlık ku-
pon dağıtarak Türkiye'ye da-
ha fazla müşten çekmeyı he-
deflediklenni belîrttiler.
7-12 mart tarihlennde Ber-
lin ITB ve 26-29 mart tarih-
lennde de Moskova'da
MITT'97 fuarlanna, Akde-
niz Turistik Otekiler ve lş-
letmeciler Bırliği (AKTOB)
şemsiyesı altında katılan ca-
sınocular, lsrailh ve Rus tu-
rizmcılerin casinolara olan il-
gısini anlattılar. Club Casino
Sera, Casino Sun ve Casino
Chance'in birhkte katıldık-
lan fuarlarda, beklenenden
fazla ilgi gördüklerini söyle-
yen Club Casino Sera Koor-
dınatörü Özer Saraçoğlu,
"1997yazıııdaTürkiye'yege-
lecek Rus sayısının geçen yüa
oranla yüzdc 50 artacağı ba-
kanlıkça bile kabul tdilivor.
Özellikle Türkiye ile çakşan
Rus acentelerinin tcmsücüe-
ri bu arüsın önemli sebeple-
rinden birininde casinolarol-
duğunu söylüyorlar" dedı.
"Antah^ Casinos" adı al-
tındakı standda Antalya ve
çevresi tanıtılırken ziyaretçi-
lere dağıtılan 25 ve 100 do-
larlık kuponlann ilgı gördü-
ğünü anlatan Saraçoğlu,casi-
nolann kapanlmasını öngören
yasa tasansının düzeltilmesi
gerektiğini belirtti.
Işadamlan, casinolann ta-
mamen kapatılmasmı öngö-
ren yasa tasansımn yanlış bir
karar olacağıru anlatan dos-
yalan milletvekillerine gön-
denyorlar. Talih oyunlan sa-
lonlannın kapatılmasma iliş-
kin yasa tasansının yanlışlı-
ğına değinen yöneticiler. "Ca-
anosubulunanoteOerin,bu te-
sisierini ayn bir işletmeve Id-
ralanmasının yasaklanma-
a"önensinde bulunuyorlar.
DYP Antalya Milletvekili
ve esk] Antalya Ticaret ve Sa-
nayi Odası Başkanı Osman
Berberoğlu da yasa tasansı-
nın gözden geçınlmesi ge-
rektiğini söylemesinekarşın,
Tunzm Komisyonu'ndan da
casinolann kapanması şek-
linde karar çıkmıştı.
Antalya Ticaret ve Sanayı
Odası l'inci Meslek Komı-
tesı tarafindan yapılan yazı-
lı açıklamada "Casinolann
kapanlması ile kentin ekono-
misi bozulacakür. Kış turiz-
minin önemli müşterilerin-
den olan tsraiDiler, alternatif
ülke arayacak, Türkrveden
ve özdKkle Antalya'dan gide-
cekkri için de esnafinciddi bir
şekilde sarsılacağını saruyo-
ruz. Bunun için karann, tek-
rar ele ahnması gerekmekte-
dü-" denıldi.
Turizm Bakanı Bahattin
Yücel, casinolann kapatılma-
sına karşı çıkanlara, "Casino-
laruı kapanması kimseyi ba-
ürmaz. Onümüzdeki turizm
sezoDundanitibannRus\a'>B
daha çok açılacağız. Rus tu-
ristkrsayesindeturizm geh'r-
lerimiz artacak. Turizm geli-
rimizi 6^ milyardotarhedef-
lerken tuıistarüşmda da yüz-
de 15'Bk bir oranbekByoruz"
yanıtını veTdı.
Gözlük defilesinin
geliri göz ünitesine
Ray-Ban gözlüklerinin 1997 modeUeri, modacı Ba-
har Korçan'ui özel olarak dizayn ettiği givsiler eşu-
ğinde bir defüev le tanıüldj. Koreografısini Sait Sök-
men'in \~aptigi defileden elde edilecek gelirin, Bahçe-
lievler Lions Kulübü aracıhğıvta İstanbul Üniversi-
tesi Çapa Tıp Fakühesi Diyabet Ana Bilim Dalı Göz
Ünjtesi'ne iki yeni cihaz alımında kullanılacağı bijdi-
rikü. Defileji Arzum Onaa Demet Şener, Eyşan Öz-
him, Sinem Giiven gibi ünlü mankenler sundu. Ra>-
Ban'in 1997 modeüerinde 8 farklı seride seçenekler
sunduğu belirtildL (Fotoğraf: UĞUR GÜNYÜZ)
e-posta : tan (a vol. com. tr
SAGLIK BAKANI, KANSER HAFTASIIVI AÇTI
2 milyon kişi risk altında
ANKARA / İSTANBUL (Cumhuriyet) -
Türkiye'de her yıl yaklaşık 200 bın kanser
hastasının teşhıs ve tedavı edildiği bildiril-
di. Türk Kanser Derneği Başkanı Prof. Dr.
ErgunGöney, yeni doğan her 10 kişıden üçü-
nün hayatmın bir dönemınde kanser geli-
şebileceğini belirterek "Buna göre ülke-
mizde en az 2 milyon insanın kanser riski
altmda olduğu söylenebinr1
" dedı.
Kanser Haftası dün başladı. Türk Kan-
ser Demeği, hafta boyunca kendilenne baş-
vuran herkesi ücretsiz muayene edecek.
Türk Kanser Derneği Başkanı Ergun Gö-
ney, Insanlann yıldabirkez de olsa doktor
kontrolunden geçmesi ve gerekli testleri
yaptırması gerektiğini söyledi.
Sağhk Bakanlığı ile Türk Kanser Araş-
tırma ve Savaş Grubu'nca Kanser Hafta-
sı'run başlaması nedeniyle düzenlenen top-
lantıya katılan Sağlık Bakanı YUdınm Ak-
tuna da kanser hastalığının önünün alınma-
sı için sosyal güvenlık dizgelennın yay-
gınlaştınlması gerektiğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ise
yayımladığı mesajda, kanserin bugün için
ınsanlığı tehdit eden en büyük afetlerden
binsı olduğunu belirterek erken teşhısin
önemine dikkat çekti.
YeniZ^landa'nınAucklandkentindepas-
kalyanedeniylegerçekleştirilenkabakya-
nşmasıru, Mark Re\ nolds adındaki çiftçi. 153.4 küogramhk balkabağı ile kazandı.
Y'anşmadan sonra ödüllü kabağı sırtına alaa Auckland Tanm Birliği Başkanı Dun-
can McNab, yarışmanm en ilginç görüntüsünü oluşturdu. (Fotoğraf: REUTERS)
SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN
'Kemalizm'le Sosyalizm, Nerede Buluşur?
12 Mart sonrası, o bunaltıcı yaz! Bazı sabahlar,
vapurdan Alsancak'da iniyor; Kordon boyun-
ca, Konak'akadaryürüyorum: için için kaynayan,
tirşe rengi bir deniz, yer yer gökkuşağı yansımalı
mazot lekelerinin dağıldığı suya, iri taş parçalan ha-
linde düşen, martılar; sonra, gagalannda çırpınan
bir balıkla, yükselişleri! Içimde hep aynı soru: Tür-
kiye, bu 'çektiklerini' haketti mi? Gâzi öleli, neden
üstyapısal bunalımların birisi bitti mi, öbürü he-
men başlıyor?
'Üstyapısal' kelimesinin üstüne bastım, bilir mi-
siniz neden: 'askeri müdahale alışkanlığımız' baş-
ladığında, hiç kuşkusuz 'altyapısal' sorunlanmız var-
dı (sözgelişi, ulusal gelirin paylaşımı kötüydü) ama
bu, 'karma ekonomimizin' ne gelişmesinı engelli-
yordu, ne de büyümesini, hele bir düşünün, o 'dar-
beler' hep ortalama yüzde 7 kalkınma hızı, ortala-
ma yüzde 5 (evet, 5) enflasyon ortamında oluştu-
rulmuştur.
'Sistem'e angaje olmak, ağır 'Soğuk Savaş'
koşullan; Türkiye'de, 'demokrasi'yi ve onun ge-
lişmesini, ne kadar yanlış ve kötü 'yapılandırmış-
tır'; bir bakar mısınız?
Atatürkçülük sürekli devrimciliktir'
Nadir Nadi bey 'Cumhuriyet'i bırakmıştı, gaze-
tenin 'demirbaş' kalemleri, siyasetin ağıryum-
ruğu altındadır; doğan boşluğu, Ege yöresinde
'Demokrat Izmir' doldumnaya çalışıyor Sıkıyöne-
tim, gazetemizi iki defa kapattı, birer haftalık ce-
za! İlk sayfamızda Mustafa Kemal'e bir köşe ayır-
mıştık; her sabah, zemini ve zamanı eleştiren bir
cümlesini aktanyoruz; başlığı 'Atatürk Diyor ki...';
'yetkilileri' çileden çıkaran galiba bu: Gâzi öyle
şeyler söylüyordu ki, 'sistem'e son derece 'itaat-
li' bir yönetimi, -üstelik Atatürk adına- gerçekleş-
tirmiş bir yönetim için, yenir tutulur gibi değil!
Ne dağdağalı günlerdi! Bir panele çağrılmıştım,
böyle faaliyetlere katılmayı sevmem, buna gittim:
konusu Atatürk'tü. Amacım, ne tez sunmak, ne
tebliğ vermek, ne de şu ya da bu partinin gizli pro-
pagandasını yapmaktı. Beni oldum olası rahatsız
eden birşeyin üstüne basacağım: 'resmi ideoloji',
Atatürkçü; Anayasa, Atatürkçü; Atatürkçü olma-
yan parti, ya da siyaset adamı yok: herkesin ağ-
zında bir Atatürk'tür gidiyor; sıralı sırasız, heryer-
de onun sözleri! Nasıl yapıyorlarsa, onca söylev,
demeç, tebliğ, telgraf arasından; cımbızlaseçer gi-
bi, en suya sabuna dokunmaz, en köşeleri yumu-
şak lâflarını çekip almışlar; yüzünü asla görmemiş,
inkılâp nedir bilmeyen nesillere, onu öyle anlatıyor,
öyle tanrtıyorlar!
Benim söyleyeceğim, o sıralarda son derece
'muhataralı' görülen basit bir gerçekti, sahici ger-
çek: 'Kemalizm, sürekli devrimciliktir', işte o
kadar! O bunu ınkılâbın heyecanlı günlerınde, açık-
ça belirtmemış midir:
"...millet zikrettiğim tahavvül ve inkılâplann
tabii ve zaruri bir hakikati olarak, umumi ida-
renin ve bütün kanunlann, ancak dünya ihtiyaç-
lanndan ilham almasını; ve ihtiyaçlann geliş-
me ve değişmeleriyle, aralıksız gelişip değiş-
mesini kabul eden, 'dünyevi bir idare' anlayı-
şını 'hayati' saymıştır." (1925)
Iyi de nedir bu? Ekonomik ve sosyal diyalekti-
ğin özeti değil mi?
Bir 'ara rejinv paneli
Bilmez misiniz: çoğu panelimiz, adamı ayakta
uyutur; nedense, ciddiyeti somurtkanlık, ağır-
başlılığı heyecan yokluğu, ifade-i merâmı lâfebe-
liği sanmaktayız; o panel, farklıydı, bıraz: ne de ol-
sa, bir 'ara rejim' paneli! sıram gelince kalktım,
Kemalizm'in neden dolayı sürekli birdevrımcilikol-
ması gerektiğini, Gâzi'nın sözlerine dayanarak söy-
ledim.
Ne mi dedim? Çağdaş uygarlık düzeyi, amaç dı-
ye alınırsa; metafizik değil, bu diyalektik bir kav-
ramdır; Gâzi'nin bu amaca ulaşmak için önerdiği
metod, ne; 'dünyayı tahavvülden tahavvüle dü-
çâr eden' ilmin, ta kendisi; eğer 'hayatta en ha-
kiki mürşit ilim' ise; o, zaman içinde nasıl değişi-
yorsa, çağdaş uygarlık düzeyi de öyle, sürekli de-
ğişecek; Kemalist devrım de, aslına ve metodu-
na sadık kalmak istiyorsa, kendi kendini sürekli
yenilemek zorunda olacaktır.
Sözgelişi, hâkimiyetin halka intikâli, hiç kuş-
kusuz bir çağdaşlık hamlesidir; o düzey, dün
'cumhuriyet'ti, sonra 'demokrasi' oldu, bugün
•sosyal demokrasidir1
, yann 'sosyalizm' ola-
caktır: ulusal demokratik devrimin ('Kema-
lizm'in), sosyalizmle buluşacağı yer, işte bura-
sıdır.
Meraklısı bilmez mi? 1950'li yıllann ortalarında,
'Kurtlar Sofrası'nı yazarken, Gâzi'nin önümüze
açttğı ıstikbal ufuklannı farketmiştim; aslında, 1970'li
yıllann başındaki o panelde, bunu söylemem hiç
de şaşırtıcı sayılamazdı; şaşırtıcı olan, onun ülke-
sinde, onun 'ilkelehne' bağlı olduğunu günde beş
vakit ilan edenlerin, böyle bir düşünceyi 'muhafa-
ra//'saymasıydı.
Hâlâ da öyledir.
httpV/ www. prizma.net tr/ A İLHAN
http7/www.ada.com.tr./-bilgiyay/yazar/ailhan.html