Katalog

SAYFA CUMHURİYET 2 NİSAN 1997 ÇARŞAMBA OLAYLAR VE GORUŞLER Yunan Dostluğu... METtN ERKSAN F ran^ız avd rılanmaMnın ve dun/ı fel^efe tanhının buyuk duşünürlemıden bın olan Vol- taire ın (16°4-17"8) "Candi- de ou de I'Optinıısme - Kan- dıd va da Iyımseriik Czerine* adlı vapıtında genç anstokrai Kandıd ın yaşadıgı şatonun akıl hocasi tılozof "Pan- galos"'tur FılozofPangales Kandıd eveşa- todakılere '•Vletaptosıco Thetogo-Cosmo- lo-Nıgologıe'' oğretur Gervekte boyle bır bı- lım.felbefeveoğretnoktur Bu olirıayan bı- lım \e bu olmayan bılımi tanımlayan uvdur- masozcükler Volter mdCzmece(sahte)du- şunceler ve duzmece duşunurlerle alay et- mek ıçm oluşturduğu elejtırel yergının an- latımıdır FılozofPangalos un düşunce dız- gesı (sistemı) \e mantık duzencesı (dısıplı- m)"ı>iınserlık''ıt)tunekuruludur Orneğın filozof Pangalos >o\le der "Bunın goriuk. taknıak ıçın varatılmıştır. Bu nedenden otu- ru goziuk kullanınz. Bacaklarpantolon grv- mek içın varaulmıştır Bu nedenden oturü pantolon giyenz. Domuzlar yenmek ıçın ya- ratılmıştır. Bu de tum yıl domuz venz. Böy- lece tıer şevın ıvı olduğunu sövlevenler ap- taka bır söz etmıslerdır. Doğrusu her şe> en iyidir demekgerekırdı.'" Işte Volter ın Kan dıd'de a\nk (mustesna) bır tıp bıçımınde oluşturduğu ve alay ettığı sevımlı fılozof Pangalos bovle bır duşunurdur \ unanıstan Dişişlen Bakanı Theodoros Pangalos. Ataturk'un kurdugu banş yanda- şı laık Turkıve Cumhunyetı Devletı ve ba- nşsever Turkler hakkında "kotümser" dû- şunen savaş vandaşı, savaşsever Yunanlı bır sıyasa (sıyaset, polıtıka) adamıdır T Pan- galos, yayılmacı ve sömurgecı devletler olan Rusya, îngıltere Fransa, Amenka kay - naklı ve desteklı Panhellenıstık duşuncerın 1T7 Q ten buyana oluşturdugu Yunan vayıl- macılıgının \e saldırganlığınm çağdaş ku- ramcılanndan ve uygulayıcılanndan bın- dır T Pangalos Yunanıstan Dışışlen Baka- nı olduğundan ben Turkıye karşıtı "kohım- ser", "olumsuz" ve "uzkşmaz" duşuncele- rını resmı demeçlerıyle surekh açıklamı^- tır Turkıyeve Yunanıstan arasında yapıcı- sı. oluştunıcusu ve kışkırtıcısı Yunanistan olan koklen tanhe ılışkın güncel sorunlar vardır Ege sorunu Kıbns sorunu Batı Trakya sorunu, Avrupa Bırlığı sorunu bu sorunlar kumesının y alntz dordudur T Pan- galos bu sorunlar kapsamındakı kışkırtıcı davTanışını, kesınlıJde uzlaşmaz katı bır dı- renmevesaldırganlıklasurdurmektedır Av- rupa dev letlennın ıç kurumlan olan ve bır dev let kurumu olma>an "Avrupa Hıristiyan Demokrat Partifcri", tanhbılım v e bılımsel bılgılenn tanıtladığı ve kanıtladığı gıbı ta- nhsel uzantısı ve çağdaş yapısı nedenıvle çok eskı buyuk bır Avrupa devletı olan la- ık Turkıye Cumhunyetı Devletı nın kultu- rel yapısından oturu Avrupa Bırlığı nealm- mayacağı duşuncesmı açıkladıktan sonra. T Pangalos Turkıye Cumhunyetı Devletı nın bır Avrupa devletı olduğunu ve bu neden- den oturü Avrupa Bırlığı ne alınması ge- rektığını söylemeye başlamıştır Oysa kı T Pangalos çok kısa bır sure onceye değın bır <\sya ulkesı olarak tanımladığı Turkı- ve nın Avrupa Bırlığı'ne uve olamayacağı- nı vebuuyehkbaşvurusunun Yunamstanta- rafından kesınlıkle onleneceğını bırçok kez korkutucu bır deyışle ;>ov lemıştır Üstelık T Pangalos Turkıye ve Yunanıstan arasında- kı Ege Kıbns Batı Trakv a gıbi sorunlann ıkılı göruşmelerde kesınlıkle konuşulma- yacagını bırçok kez sert ve kaba bır deyış- îe açıklatnıştır T Pangalos'un şımdıkı bu davranişma ve bu değışımıne "Bu ne per- hiz. bu ne lahana turşusu* denır Turkıve nın Avrupa Bırlığı ne uye ola- mayacagım v e bu u\ eiığın Yunanıstan tara- fından onleneceğını bırçok kez so>leyen T Pangalos unkotumserlıktenıyımserlığedo- nuşen bu mantık duzencesı bana Volter'ın kandıd ındekı fılozof Pangalos'un ıvım- serhk felsefesmı anımsattı T Pangalos un Turkıye'nın -\vrupa Bırlığı uyelığıne alın- masi hakkında sovledığı bu ıyımser sozle- nn gensınde ve altında şu duşuncelerve an- lamlar vardır \unanıstan dev letının resmı ulkusu (ıde- olojısı) olan "PanheUenızm"' ütopyasının oluşturdugu "MegaBİdea" ımgelerm (haya- lı) ıkı anakaralı (kıtalı), beş denızlı bır Yu- nanıstan dev letı duşler îkı anakara, Avru- pa-\ unanıstan Asya-Turkıve beş denız, Karadenız Marmara Denızı, Ege Denızı, Akdenız ve İyon Denızı'dır T Pangalos "Türkiye \vrupa Biriiği'nın dışuıda kala- maz, Türkıye Avnıpa BırUğının üvesi (A- malıdır, \unaiustan Turkrve'nın \vrupa Bırlığı"ne uNC'olmasını ısuvor" derken, "Yu- nanıstan dev k'tının vansı A\ rupa Bırlıği'nin dışındakalamaz" anlamındakı duşuncesmı örtulu olarak açıklamıştır Panhellenızm Doğu Trakya tstanbul, Batı Anadolu, Mar- mara Denızı Karadenız \e Anadolu nun Kuzeydogu Karadenız bolgesını buyuk Yu- nanıstan devletı topraklanndan ve dolaylı bır anlatımla Avrupa'dan avırmaz Turkıye Cumhunyetı Devletı smırları ıçınde kalan bu karalann ve denızlenn Avrupa Bırlığı uyesı olan Vunanıstan dev letının bır parça- sı olarak Avrupa Bırlığı ıçınde olması ge- rektır Bu nedenden oturu Yunanıstan dev- letı Turkıve Cumhunvetı'nın Avrupa Bırlı- ğı uvesı olmasını ıster ve destekler T Pan- galos'un Turkıye Cumhunyetı nın Avrupa Bırlığı uvesı olmasını ıstemesının gensın- de ve altında bu Panhellenızm düşuncesı ve ulkusu vardır T Pangalos'un Turkıye'nın \v-rupa Bır- lığı uyesı olması ısteğının ve desteğınm "Türkiye'nın içuıde olmadığı bir Vrupa Bırlığı olamaz" yargısının gensınde ve al- tında. Panhellenvzm ulkusunden kaynakla- nan baş duşuncesıne ek olarak şu duşunce- ler veanlamlardabulunmaktadır Yunanıs- tan'labırhkte Avrupa Bırlığı ıçınde bulunan btr Turkıye her an Avrupa nın v e Yunanıs- tan'ın sıyasal. ekonomık toplumsal aske- n teknolojık, hukuksal kulturel sanatsal denetımıvegozetımı altında olacaktır Tur- kıye nın bu konumu Yunanıstan ıçın gu- venlı bır ortaklıktır Avrupa Bırlığı'nın dı- şındakı bır Turkıye olgusu Yunanıstan açı- sından guvensız bır ortamın surmesıdır Aynca Yunarustan'ın ve T Pangalos'un Turlaye'nın Avrupa Bırlığı uvesı olması ıs- teğmırı ve desteğınm gensınde ve altında şu dû^unce ve anlamlar da vardır Yunanıstan veT Pangalosbılıyorkı. laıkTurkıye Cum- hunyetı Avrupalı çağdaş bır devlettır ve Turkıye er geç Avrupa Bırlığı'ne gırecek- tır Yunanıstan T Pangalos ve Avrupa Bır- lığı ancak belırlı bır sure Turkıye'nın Avru- pa Bırlığı ne gırmesını onleyebılır Böyle bu" davTanış, sonrası donemde Yunarustan ıçınolumlusonuçlarsağlamaz Kaldıkı Yu- nanıstan AvTupa Bırlığı dışında kalamaz ama Turkıve Cumhunyetı Dev letı \vrupa Bırlığı dışuıda kalabılır Turkıye Cumhunyetı sınırlan ıçınde, devlet vonetıcılen (Tevfik Fıkret'ın "Ha- luk'un Defteri" adlı yapıtında "DeveninBa- şı" şıınnı anımsayarak). sıyasal yetke (var- sa yoksa şenat dıyerek ve asker şapkalı Ata- turk unkurduğu Turkıye Cumhunyetı Dev- letı'nı "sankhlann" kurduğunu söyleye- rek), yasama erkı ("Neler \apmadık bu va- tan için, kimımiz öİdük. kunımız nutuksöv- ledik." Orfaan Veli) sıyaset bılımcıler (kım- lerdır v e nerelerdedır bu sıyaset bılımcıler) koşe yazarlan (yalmz Turk basuımda bulu- nan, kuş mu deve mı olduklan bılınmeyen yaratıklar) boş, saçma gereksız sorunlar- la uğraştüdanndan (abesle ıştıgal ettıldenn- den), T Pangalos un bu kötumserlıkten ıyımserlığe U dönuşünü algılayamadılar Aynca algılasalar ne yazar Sorun vıne do- nup dolaşıp "Mehmetçik''ın sırttna yukle- necektır Volter Kandıd'ını şovle bıtınr Dunyanm çeşıtlı ulkelennde çeşıtlı yone- tımlerden ve çeşıtlı uluslardan bınbır ezınç (zulum) ve kötülük gören ıyımser Kandıd, ıyımser-sevımlı fılozof Pangalos ve onlann çevresındekı kadınlı erkeklı ınsanlar 18 yuzyıhn başlannda, Istanbul yakınlannda, Marmara Denızı kıyılannda bır yere yerle- şıp "TurfcDkratya" gûvencesı ve korunağı altında rahatça yaşamaya başlarlar "Tur- kokratya" Grekçe, Hellence Yunanca "Turkvönetimi" demektır ARADABIR BULEND KJRMACI Geleceğimizi Kurmak... Kabıle bağından uluslaşmaya geçış, modern devletın hızmet uretımındekı etkınlığı ıle doğrudan ılıntılıdır Bannmada, hastanede okulda, ulaşımda ve ıle- tışımde çağcıl bır altyapı kurulması surecıdır kı top- lumu bır arada geleceğe taşır Devletın dokusu da bıreyın yapısı da bır yerde o sureçte belırgınleşır Sımgelerle yaşamdan kaçmak ya da orgutluce yaşamın akışına katılmak, ışte o sureçte kurulan bır sırat koprusudur O kopru uzerınde sorunlann akı- şı, o soruntarın çozum yollannın akışkanlığı ıle ıç ıçe geçtığı oranda, "demoktatık yaşam nıtelığı"nden dem vurulabılır Oysa, "demokratıklığı" ve "nıtelı- ğı" bır yana, devletın yapısının da toplumun doku- sunun da "bozulduğu" gunumuz Turkıyesı'nde "yaşamanın" bıle neredeyse kutlesel-mucıze halı- ne getırıldığı bır gerçektır Kuşkusuz bu durum dışlanmışlık algısını avutan ve başı-bozuk pıyasa ekonomısı uygulmalarıyla devşırılen bıreysel-koşedonuculuk beklentısıyle çe- lışmemekte tam tersıne çakışmaktadır Tıpkı, şu dokuz aylık ıktıdann son on âltı yilın tortusunda oluşmuşluğu gıbı Gerçekte Turkıye, yolsuzluklar hegemonyasının RP-DYP koalısyonu ıle "sosyal devlet" olmak ıd- dıasından feragat etmış "sadaka devletı" olmaya yoneltılmış, yanı sıra "hukuka saygılı ıktıdar" yerı- ne adeta bır "falanjıst ıktıdar" yaratılmıştır SayınErbakan "mujdevereceğız", "sevındıre- ceğız" uslubuyla sadaka anlayışını, Sayın Çıller ıse "Devlet ıçın (vurgun ıçın) kurşun atan kahraman- dır " jargonuyla falanjıst (yarı resmı mılıs) mantığı- nı sergılemektedır Bu arada, devietın (kamunun) "sosyal" nıtelığın- den vazgeçılmışlık ıle yıne kamusal kaynaklann sa- vaş ve teror loncalarınayonlendırılmışlığı, ozde bır- bınnı tumleyen olgulardır Olan şudur Eğıtım, sağlık, hızmet sektorlerı cı- lızlaştıkçatankıyla, tufeğtyle, ışkencehanesıyle pa- ramılıter kolluk guçlerı palazlanmaktadır Rejımı- mız ıçınde en guçsuz kesımı emekçı halkımız ve ulusalcı aydınlanmızın oluşturdugu bır yapılanma- ya goturulmektedır Sonuçta "sadaka devtef;-fa/ary;sf ıktıdar" yapı- sı eylemsel (fiılı) yasalarını yururluktekı yasalar aley- hıne kente de kırsala da kavanço etmektedır Bu- na koşut (paralel) olarak yatınm, uretım, endustn- leşme ve emek-yoğun ıstıhdam projelen ve once- iıklen yerlennı, arrtmetığı tutan, ama etık açıdan ıler tutar yanı bulunmayan butçelere bırakmaktadır Halkı yoksul, devlet ıçınde yonetenlerı varsıl bır ulke du r umunagetınlen Turkıye petro-dolann pay- laşım coğrafyasında kursağı her pıslığı kaldıran, kara parayı ufurukle ve tukurukle aklayan sahıpsız bır belde konumuna getırılmektedır Dahası, dış polıtıka ıç polıtıkaya meze edılmekte ve bır yazarımızın deyışıyle "ahmakça bır futbol tutkunluğu" mıstık tutsuden arta kalan yığınları "uyuşturmada" kullanılmaktadır Toplumumuz, bılınçlı tercıhlerden ve kararlı tavır alışlardan henuz uzakta gozukuyor Yıllar yılı eğıtı- mın yozlaştınlması yuzunden Ancak geleceğimizi kurmak ıçın gunu uğursuza turnuyle bırakmamak zorundayız Turkıye'nın em- peıyalızmın ve somurunun yavruvatanlanndan bı- n halıne getınlışıne karşı bugun ne denlı dırenırsek geleceğimizi "sosyal devlet-demokratık ıktıdar" erımınden başlayarak kurma yolunda o denlı az acıya ve gozyaşına gerek duyarız Aydmlanma Için Yurttaşlar Girişimi İSTANBUL GÜMRÜKLERİ BAŞMÜDÜRLÜĞÜ'NDEN ILANENTEBLİGAT <\bdurrahman Artış (tsmaıl v e Muceher oğlu Istanbul ıh, zevtınburnu ılçesı NunpaşaMah 61 Sok No 17'deotu- nr) Kaçakçılık suçundan sanık \bdurrahmari Artış hakkın- «a Istanbul 1 Ağır Ceza Mahkemesı nın E 1993 11 K W 107 sa\üı 13 09 1993 tarıhlı kesınleşmış karar gere- p mahkum olduğu 34 009 000 TL ağır para cezasina aıt ode- ne emn tum aramalara ragmen adı geçene tebhğ et- tnlememıştır llanen teblıgolunur Basın 12550 İSTANBUL GİTVIRLKLERİ BAŞMÜDÜRLÜĞÜ'NDEN ILANEN TEBLİGAT Mchmet Bozk.urt(Suleyman veZelıfeoğlu 1955 dogum- lı Istanbul ılı Ze\tmburnu ılçesı ZubevdehanımCad 45 tok No 146 3 teoturur) KaçakçılıksuçundansanıkMeh- net Bozkurt hakkında lstanbul 1 \ğir Ceza Mahkeme- s'nınE 1993 11 K 1993 lO^bavılı 13 09 1993 tanhlıke- snleşmış karar gereğı mahkum oldugu 34 009 000 TL ağır tara cezasına an odLine emn tum aramalara ragmen adı ge ene teblıg ettırılememı^tır llanen teblıg olunur Basın 12551 Prof. Dr. CEVAT GERAY Mersın D unyanın her yennde olduğu gıbı ulkemızde de koktendıncılık toplum yaşamımızı tehdıt edıcı boyutlara ulaşmıştır Kokten- dıncılık yalnızca ne lslamm ne de ülkemızın sorunudur Obur dınlerde ve ulkelerde de bovlesı bır sorun yaşan- maktaxiır Koktendıncılığın, Türkıve'de ve dun- yanın bırçok ulkesınde sıyasal erkı ele geçırmek \e dıne davalı bır devlet duzenını toplumlara dayatmak amacıyla uyguladığı terorle gıtgıde butun ınsanlığı tehdıt eden bovutlara ulaştığı gerçektır Llkemizdekigericiakımlannçokpar- tili yaşama geçişle birlikte öğretim birliği ilkesin- den verilen odünlerie, özellikle dinsel duygu ve inanışlan oya çevirmek amacıyla dinın sivasetin aracı durumuna getirilmesi yoluyla başlayan di- nin sıyasallaşması. gıderek laik ve demokratik cumhuriyefin yikılmasına vonelık cınayet \e in- san kiMmlanna başvııran koktendıncılığe do- nüşmeye başlamıştır. Clkemızın sıvıl toplum orgutlennın gonullü ışbırlıfı \e davamşmasıyla, 20-22 Mart 1997 gunlennde Ankara'da gerçekleştınlen Kokten- dınciliğe Karşı 1.1 luslararası \ydmlanma Kon- feransı nda sekızı yabancı oluzun ustundebılım, duşun sanat ve yazın ınsanının sunduğu bıldı- nler enıne bovuna serbestçe tartişılmıştır Kok- tendıncılığı ırdelemek nedenlennı kavramak ınsanlığa ve ınsanımıza ışık tutmak amacıyla duzenlenen konferansta ortava çıkan bulgu ve goruşlen ozetleyen bır sonuç bıldırgesı de ka- muoy unun bılgısıne sunulmuştur Bu konteransın duzenlenmesı, ne MGK muh- tırası ıle ne de REFAHYOL hukumetının ışba- şına gelmesıyle ılışkılıdır Isveç te katıldığı bır yazarlartoplantısında koktendıncılığın uluslara- rası boyutuna dıkkatı çeken ve bu alanda etkın savaşım venlmesı gereğını vurgulayan unlu ya- zanmız Aziz Nesin sonsuzluğa goçmesınden bır- kaç gunonce, 30 Hazıran 1995 gunu lstanbul'da yaptığı.basın toplantısında kamuoyuna çağnda bulunmuş. koktendıncılık konusunda uluslara- rası bır konferans gınşımım başlatmıştı Konfe- rans çeşıtlı sıvıl toplum orgutlen ve duyarlı ke- sımlenn katıhmıyla ıkı yıla yakın suren btr ha- zırlık sonunda gerçekleştınlmıştır Devlet kese- sınden bır para desteğı sağlanmamış, konuya duyarlı kışı, kuruluş ve orgutlenn dayanışmasıy- la Azız Nesın'ın bır tur vasıyetı yenne getınl- mış. aynı zamanda. başanlı bır yurttaşlar gınşı- mı orneğı venlmıştır Laıklık, en basıt anlamıyia, dın ıle devlet ış- Ümversıtesı Oğretım Üyesı lennın bırbınnden aynlmasıdır Bu yaklaşım, devletın değıl ancak bırevlenn dını olabıleceğı ılkesme dayanır Kımı sıyasal partı ya da RE- FAHYOL hukumetının bır kanadının ılen sûr- duğu gıbı, laıklık dmsızlık ya da dın duşmanlı- ğı demek de değıldır Bu tur ıddıalar. dın ya da şenat devletı peşınde koşanlann, laıklığı halk onünde kuçuk düşurmek, onlann dinsel ınanç- lannı somürmek, oy avcılığı yapmak ıçın baş- v urduklan propaganda sloganlandır Oysa dının sıyasete araç edılmemesı demokratik düzenın olmazsa olmaz koşuludur Kıtlelenn dinsel duygulannın somurûldüğu- ne oya donuşturulmek ıstendığıne ılışkın or- nekler gıderek artmaktadır Anayasada ve ulus- lararası belgelerde temel ınsan hak ve özgurluk- len arasında ongurulen dın ve vıcdan ozgurlu- ğunun gerçekleşebılmesıyle laıklık arasında onemlı bır ıç-ıçelık vardır Hıç kımse dinsel mançlan yuzunden baskı altına almamaz Ken- dısınden farklı duşunen farklı dınden, mezhep ya da tankattan olanlara karşı saygı gostermek bu açıdan onemlıdır Laıklık devletın. bıreyın ınanç dunyasına. dinsel uygulamalanna herhangı bır bıçımde ka- nşmamasmı da^erektırmektedır Bu bağlamda laık bır dev let ya da toplum duzenınde dev let butçesmden sağlanan paralarla yonetılen bır Di- yanetİşleriBaşkanlığı nınvarlıİcnedenı roluve yennın yenıden belırlenmesı gerekır Insan haklanna saygılı demokratik laık. sos- y al hukuk dev letı olan Turkıye Cumhunyetı 'nın koktendıncı akımlann kuşatması alttna gırdığı Ataturk devrım ve ılkelerınden uzaklaşıldığı yadsınamaz Anayasada da ongorulen ve yanlızca bellı bır dının, hatta mezhebın oğretısı ve uygulaması nı- telığmdekı zorunlu dın derslennın dıne dayalı eğıtım veren okullann Kuran kurslannın. mes- cıde donuştûrulen oğrencı yurtlannın kokten- dıncılığı besleyen odaklar olduğu, devlet ıçınde koktendıncılenn kadrolaşmasına ve dının sıya- sallaşmasına yol açtığı bır gerçektır Demokratik, laık cumhunyetın yaşaması ve gelışmesı ıçın duyarlı. örgutlu, haklannın ayır- dında ve sonımluluklannı yenne getıren yurttaş- lann vetıştınlmesı amacıyla, eğftün dizgesini öğ- retim birliğiilkesine göreyenibaştanyapılandır- mak gereğini vurgulamak isterim. Seldzyıllıkte- mel eğıtıme dinsel çe> relerin baskısıyla bir türiü geçıtememesi bu konudaki kavgılanmızı arttır- maktadır. Bellı emperyahst ve kapıtalıst odaklarca gen kalmış ülkelere dayatılan kureselleşme soylem ve uygulamalanyla koktencılığın beslendığı ve yönlendınldığı unutulmamalıdır Sonuç bıldırgesınde de belırtıldığı gıbı, tüm yurttaşlar. sryasal partiler, sivil toplum örgütleri koktendınciliği besleyen ortanu ve yaşanmakta olan ekonomik. toplumsaLsiyasal ve kültıirelçar- pıklıklan gıdermek ıçın uzeıienneduşen sorum- luluklannı yerine getırmedikçe köktendincilığin önu kesılemez. Turkıye'nın seçılmış en yuksek anayasal or- ganı olan TBMM nın, konuya ılışkın olarak ya- samayla ve yurutmeyı denetlemekle ılgılı gö- revlennı yaparak parlamento ıçınde çozumler uretmesı zorunludur Tum anayasal kurumlar v e tum yargı organlan bu konuda duyarlılık goster- melı, sorumluluklannın gerektırdıklennı yenne getumelıdır Kıtle ıletışım araçlannın Susurluk olayma gosterdıklen özen ve duyarlıhğı kok- tendıncılık konusunda da gostermelen gerekır Eğıtım dızgesının çağdaşlaştmlması ve laık oğretıme, oğretımın bırlığı ılkesı çerçevesınde geçılmesı gereğıne koşut olarak. halk eğıtımı merkezlen seçmenlenn yetışkınlenn sıyasal eğitımıne eğılmek zorundadır Sıvıl toplum or- gutlennın kıtle ıletışım araçlannın, halkın sıya- sal eğitımı \e bıhnçhlıkle, duyarlılıkla sıyasal sureçlere etkın bıçımde katılması ıçın gınşken- lığı ele almalan, bu konuda daha yoğun etkın- lıkler duzenlemelen. yayınlar yapmalan zorun- ludur Konferansın ayakta alkışlarla benımsenen so- nuç bıldırgesınde ulusal ve uluslararası demok- ratik kuruluşlara, ınsanlığın ortak sorunu olan koktendıncılığe karşı aralannda ış ve guçbırlı- ğı yapma çağınsına katılıyoruz Köktencılık ve sıyasetın kırhhkten anndınl- ması konusundakı çeşıtlı etkınlıklenn surdürul- mesı gerekıyor Bu uluslararası konferansta su- nulan bıldın ve tartışma tutanaklannın bır an once kıtap olarak yayımlanması v e benzer etkın- lıklenn surmesı ıçın demokrasıye, laıklığe ın- san haklanna, hukukun ustunluğu ilkesine ınançlı tum kışı ve orgutler arasında ış ve guç- bırlığı, karşıhklı yardımlaşma ve dayanışmaya gırmelen çağnsına katılıyoruz Böylece, bu uluslararası konferansı başanyla gerçekleştıren yurttaşlar gınşımının yoğunluk. yeğınhk v e ıvme kazanmasına olanak saâlanma- hdır Demokratıkleşme ıçın gereklı kulturel ortam ancak bu turden yurttaş gınşımlenyle yeşenp gelışebılır "Sürekü Aydınhk İçin Bir Dakika Karanlık" eylemıne halkın genış katılımı bu umudumuzu guçlendırmektedır 5+3 Formülü Şeriatçıya Yeni Bir Tavizdir!.. PENCERE MURTAZA DEMİR / PSKAD Genel R EFAHYOL'un sıcıllı ortaklan, 5^3 onensını sekız yıllık kesın- tısız temel eğıtım olarak yuttur- maya çalışacaklar Bu konuda Turkıye kamuoyunu ve demok- ratik ıstemlen dıkkate almıyor- lar Her zaman olduğu gıbı temel amaçlan, Ba- tı'yı yanıltıp goz boyamak, geleneksel takıy- ye ve sahtecılıklennı sürdurmektır Oyle gorûnuyor kı 'yağmurdan kaçarken doluva tutulacağız.' 5+3 sıstemını onerenler. bugunku uygulamadan çok daha tehlıkelı, bır- bınnden tumüyle farklı ıkı ayn toplumsal grup yaratmavı amaçlamaktadırlar Bunun 'doğru- luğunu" kanıtlamak ıçın vuzlerce koldan öyle- sıne bır propaganday a gırıştıler kı doğru-yan- lış bırbınne kanştı "Herkes dinini-diyanetini 6,7,8.smıflardaöğrenmeli"yTnış l Herkes Ku- ran ezberlemelı, Arapça oğrenmelıymış1 '' Hanı Batı'dakı laıklığı ıstıyordunuz9 Batı'da devlet, dın oğretımını zorunlu kıhyor mu, pa- pazlara devlet butçesınden maaş odüyor mu, tncıl'ı ezberleyeceksınız dı\e baskı yapıyor mu n Manev ıy atmış' Tann aşkına, ahlakı ol- mayamn maneviyatı mı olur? Şenatçılar dev lete egemen olmaya kararlı Mıllı EğıtımpolıtıkaMnı vıllardırdenctımlenn- detutuvorlar \^ takat bu onlara yetmıvor Şeriatın kesin egemenliğımn eğitim politika- sından geçtiğini on y ıllarca once gercek anlam- da sadece onlar fark etti. O dönemde laık ay- mazlann cıddıve almadığı şenatçılar. kendıle- rıncetutarlı veuzunereklı/sessizvederinderT pohtıkalanyla Mıllı Eğıtım Bakan'ıgı nımum taşra ve mcrkez tc^kılatlanna egtincn oldular Öylekı,bubakanlığıntaşraıl mudurlen, 1996 MEB Şûrası na 'eğitimin tümuvle dinselleşti- Başkanı rilmeani" teklıf edebıldıler Laık, demokratik, çağdaş eğıtımı, demokra- tik sıvıl toplumu, MEB'nın bu kadrolanyla mı oluşturacağız 9 'Cemaatnedersedesin,imam bildiğini okavacak,' Bugun ortaöğretımın %70'ını yoneten, oğretmen kadrosunda ve kı- lığındakı ımamlann tek bıldığı ve ıstedığı de, Turk (Sunnı) Islam esaslanna gore ummetçı bır toplum yaratmaktır 5+3 formulunu üretenlenn esas amaçlan, Aklı, bılımı onde tutan laık ve demokratlara ay- n bır 'Oğretim Birbgi', şenatın egemenlığını, demokratik devlet yenne dın devletı uteyen- lere. ayn bır "Ogretim Birliği'dır Bu sıstemın adı da oğretım bırlığı değıl, olsa olsa oğretım boluculuğudur Yanı 'benden sonrası tufan!' anlayışı Istedıklen, dın esasına gore oğretım sıstemını tum ortaoğretıme egemen kılama- dıkJanna gore, hıç olmazsa yansını ellennde tutabılsınler Orneklenmıze atasozlerımızle devam ede- lım •'Ruzgâr eken, firtına biçer." Toplumun aydınlanmasını hazmedemey en sıv ıl oluşum- lann demokratik sıyasal baskı gucu olarak fı- lızlenmesını ekın gıbı bıçen, 12 Eylul sonra- sında Kuranlı -ayetlı konuşmalar yapan, şerı- atı kucaklannda ozenle buvutup bu ulkenın başına puskullu bela cdenlenn laıklık yanlısı 'duyarülığı'' ıçtenhkh olabıhr mı' Laık, demokratik ılkelenn sadece adını kul- lanıp, anlamını gozardı edenler, şenatçı tehlı- ke karşısmda ıkınıp sıkınıyorlar Laıklık, de- mokrası. çağdaş toplum dıye avaz avaz bağı- ranlann haklılığını nıhavet fark etnelenne kar- şın, bu gerçeğı açıkça ıfade etmey ı ıçlenne sın- dırmıyorlar Yeter kı aydınlar, solcular. demok- ratlar haklı olmasın 1 Şenat yanhlanna, Iran, Afganıstan, Ceza- yır, Pakıstan ozlemcılenne bır kez daha hatır- latınz kı buna ızın vermeyeceğız Oğretım Bır- lığı ve kesıntısız sekız yıllık temel eğıtımden ta\ ız venlemez Temel Eğıtım Bırlığının. 'oz- gürluklerin kısıdanmasu inançlann baskı altı- na abnması' gıbı çığırtkanlıklarla hıçbır ılgısı yoktur Şenata 'özgûrtük' ısteyenlere seslenı- yoruz Gerçekten"ınanç ozgurluğunden yana olsaydınız, sızın gıbı ınanmıyorlar dıye uısan- lan yakmaz, gupegûndûz kurşunlamaz, sonra yakanlann avukatlığına soyunmazdınız Sekız yıllık kesıntısız ve kuşkusuz çağdaş te- mel eğıtım, (zorunlu dın derslen vb gıbı bır- çok puruzüne karşın) kolay gudulen ümmetçı toplum beklentımzı zora sokuyor Demokratik, laık sıvıl ve bılım toplumlannda şenatçıya yer olmadığım elbette bılıyorsunuz Bu bakımdan tepınmenızı-çığlık atmanızı anlamak mumkun Çağdaş anlamda sekız y ıl- lık kesıntısız temel eğıtım uygulamasının şe- natçıyınefessızbırakacağını altyapısınınyok edıleceğını bır olçüde de olsa toplum fark et- tı Dıy anet, Kuran kurslan, zorunlu dın dersle- n, ımam-hatıp okullan, ılahıyat fakultelen (ta- mamı değılse de) şenat ıçın çaba venrken, de- mokratık laık Turkıye hedefının altını oymak- lameşguller Her nekadarbu kurumlar, ANAP ve DYP gıbı sozde lıberal-muhafazakârlann sıyasal yatınmı ıse de. bu partılere şenatçı oy- lann sadece kınntılannın gıttığını, esas olarak yatınmın 'aslına (RP) rücu ettiğini' (ÇiDer ve \ılmazhanç) he kos bılıyor PSAKD olarak gerçeklen goren demokrat, laık kışı v e kurumlan, geleceğimizi tehdıt eden ılkellığe karşı ortak dırenışe çağınyoruz Sencil Felsefenin Güzelliği... 2O'ncı yuzyılın başlangıcında ortalığı saran dev- nm dalgası 1917'de doruğuna ulaştı Ezenlere kar- şı ezılenlerden yana kavgaya katılmak tutkusu, çoğu gencecık ınsanın benlığınde, anasının ak su- tu gıbı kopurdu, tarıhte yaşanmış tum adaletsız- lıklenn acısını yureğtnde duyumsayan genç, gele- ceğın somurusuz dunyasını yaratmak ıçın ozya- şamını hıçe sayan bır uğraşa gozunu kırpmadan atıldı Nail V. bu gonullulerden bın Naıl V yanı Naıl Vahdetı. Naıl Çakırhan' • Nâzırn Hikmet'le bırlıktı... Birlikte şıır yazdılar Adı "1+1=Bır" Ikı dıze" "Atladık terlı sırtlarına, Şaha kalkan atlarımızın " Naıl V gençlık atılganlığında zındanlann turnıke- sınden geçerken, bencıllığın değıl, sencıllığın fel- sefesınde kımlığını buluyordu "Daha çok onlar yaşamalıydı Daha çok onlar haketmışlerdı bunu Daha çok onlar bılırlerdı Yaşamanın ne olduğunu" • Naıl V'nın yaşamını dıle getıren, şıırlennı ıçeren, kımı yazılarını okura sunan "Daha Çok Onlar Ya- şamalıydı" adlı kıtabı (Scala Şıır Dızısı Yayınlan) çıktı Muğla'nın Ula kasabasında doğup uzak ufuk- lara kanatlanmış bır gonullunun ozyaşamından damlalar, hayat gızemının ımbığınden geçerek za- mana kanşmış bır dunyanın sıcaklığını bıze taşı- yorlar 20'ncı yuzyılın ılk çeyreğınde koşmaya baş- layıp koskoca bır zaman dılımını 21'ıncı yuzyılın eşığıne değın tepmış olan Naıl Çakırhan'ın çal- kantılı, dalgalı, fırtınalı yaşamında sankı değışık kımlıklerbırarayatoplanmış Şaır, devnmcı, yazar, orgutçu, hapıshanecı, kavgacı, mımar, sosyalıst Naıl V omrunun ıkıncı yarısında durulurken, ınsa- nın kızılından doğanın yeşılıne donuşen çevre dos- tu kımlığını vurguladı Dıplomasız mımar Çakırhan "Uluslararası Ağa Han Mımahık Ödülu"nu kazandı, dunyanın en gu- zel coğrafyası sayılan Gokova Korfezı'nde, tarıh- le guncelı bağdaştıran ahşap yapımın guzelım or- neklennı verdı, beton saldınsına karşı ağacın ve yaprağın yanında yennı aldı Naıl V 20'ncı yuzyılın ıkıncı yarısında Naıl Çakır- han'a donuştu ikısının de kımlığı bırdır Naıl V ınsanın, Naıl Ça- kırhan doğanın somurulmesıne karşı savaştı • 21 'ıncı yuzyıl eşığınde somuru suruyor ı Insanlık acı çekıyor * Tanh Baba uyukluyor . Yakın gelecekte Tanh Baba uyanıp üşuyen elle- nnı ısıtmak ıçın eteğının ucundakı mangalın kulle- nnı eşeledığı zaman, nar gıbı kor parçaları bula- cak. Insanlığın ateşı sonmez Zamanlar boyunca ezılenlenn davasına benlığı- nı adamış bır tek kışının bıle alın ten boşa gıtmez, ınsanın ınsanlaşması yolunda akan alın terlen bır ıncı tespıhın tanelerı gıbı elden ele aktanlır. "Duşun yannı Uzat kollannı Baharsenın dudaklannda" ilkbahan ınsanlığımız gıbı duyumsamak ne gu- zel 1 Bu mutluluğu sencıllığın felsefesınde aydın- lanan bılıncımıze borçluyuz BODRUM/TLRGUTREİS'TE DENİZ KENARI Ozel plaj, yan olımpık havıız, restoran, market, havuz-bar, moblelı 4 KİŞİLİK APARTLAR Bayram ozel fıyatı 2 950 000 - TL OD4K TATÎL KOYU (0212)587 42 31 -587 44 39 İLANTC KAĞIZMAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo 1996/225 Karar No 1996/219 Hâkım Cengız Topaktaş-32338 Z Kâtıbı Vahıt Atasoy-926 Davacı Alı Gul Mırza oğlu 1337 D'lu Kağızman Oluklu Koyu'nden olup Şahındere Mahallesı'nde oturur Davalılar 1 - Ahmet Bekır oglu adresı meçhul 2- Mulkınaz Ahmet kansı adresı meçhul 3- Ebubekır Ahmet oğlu adresı meçhul 4- thsan Ahmet oğlu adresı meçhul 5- Ay şe Ahmet kızı adresı meçhul 6- Nafıa Ahmet kızı adresı meçhul 7- Hazıneyı Malıyeye ızafeten Kağızman Mal Müdur- lugü Vekılı Av Ayşe Yüce Hazıne avukatı Kağızman Dava Tapu ıptalı ve tescıl Davacı Kağızman ılçesı Oluklu Koyu'nden Alı Gül ta- rafindan ısımlen y azılı bulunan davalılar aleyhıne açılan tapu ıptalı v e tescıl dav asının vapılan açık yargılaması so- nunda Dava konusu olan Kars ılı Kağızman ılçesı Şahındere Mahallesı Zuv ar Yatılı Bölge Okulu cıvarı mevkunde ka- ın 111 ada 93 parsel nolu taşınmazın yukanda ısımlen yazıh bulunan davalılar admaolan 1 6'şaroranındakı ta- pu kaydınm M K 'nın 639 2 maddesı gereğınce ıptalıne karar venlmesı davacı Mırza oğlu Alı Gül tarafından ıs- terunış olup Kağızman Aslıve Hukuk Mahkemesı'nın 10 12 1996 tanh ve 1996 225 esas 1996/219 karar sayı- lı ılamı ıle reddıne karar venlmıştır Venlen karann hü- küm kısmınm karar davacı Alı Gul tarafından temyız edılmış olduğundan temyız dilekçesı ik birlikte karann hukum lasmı vukanya aynen çıkanlmış, davalıların ad- reslen meçhul olduğundan ışbu ılanın gazetede yayım- landıgı tanhten ıtıbaren 15 gun sonra ılgılılere teblıg edıl- mış sayılacaeı ılanen duyurulur Basın 12088